20 Mayıs 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Çarşamba 30 Aralık 2015 haber EDİTÖR: CAN DOKER 6 Oyun oynayıp babasını öptü ODTÜ seküler olduğu için hedef DTÜ’ye yönelik operasyon, tarz itibarıyla bilinmedik değil. Gezi olayları sırasında ortalığa saçılmış “camilerde içki içtiler”, “başörtülü bacımıza saldırdılar” iftiralarını hatırlayın!.. Faşizan dinbazlık böyle yol alıyor. Din deyince akan sular durduğu için, iktidar ve intikam arzularını tatmin etmeye dönük her arayışlarına hiç hicap duymaksızın ve Allah’tan da korkmaksızın inançlarını malzeme yapıyorlar. ODTÜ’ye yönelik dinbaz karalama seferberliğine ilişkin kamuoyuna yansıyan iddialar; yani internete tamamen hâkim olma yolunda ODTÜ’nün kontrolündeki “tr” yönetimini ele geçirmek ve Haziran’daki rektörlük seçimlerinde iktidardan yana manipülasyonlarda bulunmak; bunlar kanımca tâli mahiyette nedenler. HHH ODTÜ hedefte çünkü (yukarıda kaydedilen nedenleri de kapsayacak şekilde) bu ülkede “seküler kültür”ün hâlâ dimdik ve dinamik şekilde ayakta olduğu, bu açıdan en karakteristik, üstelik dünya ölçeğinde de kredisi dorukta kurumlarımızdan biri, belki de birincisi o… Üniversite olarak bu ülkenin en iyisi olmak bir yana, yıllardır dünya üniversiteleri içerisinde de Türkiye’yi gururlandıracak noktada, sırada, basamakta hemen hemen tek başına ODTÜ. Bu yüzden onu kolay lokma yapamadılar. Biliyorsunuz, başbakanlığı döneminde Erdoğan’a kampüs içerisinde protesto gösterileri nedeniyle de, Gezi olaylarıyla eşzamanlı şekilde Gökçek’in kampüsün yanı başına yol döşeme ısrarına bağlı ihtilaflar üzerinden de çok yüklendiler. Ama “kale”yi yıkamadılar. Şimdi en çirkinini yapıyor, dinsel kışkırtıcılık eşliğinde onun sol geleneğine, seküler niteliğine vurmaya çalışıyorlar. HHH Faşizan dinbazlık, dinamizmine ülkenin seküler kültürel birikimini ötekileştirerek, onu “lânetli öteki” kılarak süreklilik kazandırıyor hep… Aksi takdirde hırsızlıkyolsuzluk, hakhukuk ihlâlleri ile yüklü otoriter ve kanlı yalnızlığıyla baş başa kalacak. Bu “şedit” mağrurluğu gözlerden ırak tutma yolunda artık çoktan aşılmış eski mağdurluklara ha bire sığınmaktan başka çare bulunamıyor. ODTÜ bu çerçeveden hedef… Dikkat edin hâlâ ne olup bittiği tam anlaşılamamış, kimin kime tacizde bulunduğu netleştirilememiş söz konusu hadiseyi, “28 Şubat”a referansla millete servis ediyorlar. Bu arada Boğaziçi’ni de olup bitenlerle hiç alâkası olmadığı halde gündeme taşımayı ihmal etmediler!.. Biri Ankara’da, diğeri İstanbul’da ülkenin en önde gelen iki eğitimöğretim kurumu, seküler kimliklerinden dolayı, bu kimliğe ilişkin temsilî değerleri nedeniyle belli ki önümüzdeki dönemde daha da yıpratıcı bir operasyon sürecine maruz kalacaklar. HHH 2007’den 2014’e ODTÜ’de sürekli bulundum, ders verdim. Kızlıerkekli dindar öğrencilerim oldu. Hiçbirinden ibadet haklarının ihlâline yönelik bir şikâyet duymadım. Dahası benim karşımdaki öğrencilerin en ayırt edici yanı, sekülerdindar bir aradalığı, içlidışlılığı, beraberliği idi. Gayet canlı, neşeli, şenşakrak şekilde hem de. ODTÜ’de cami var mı, var. Mescitler var mı, var. Cuma’lara sadece okulun içinden değil, dışından da insanlar ibadet etmek için gelir mi, gelir. Eğer yine de ibadet mekânı açısından bir yetersizlik varsa, bunun giderilmesi yolunda değerlendirme ve düzenlemeler yapılır. Eğer bu yetersizliğe bağlı olarak yer kullanımı nedeniyle öğrenciler arasında sürtüşme, kavga çıkmışsa bu da konuşulur, halledilir. HHH Ama fazlasıyla provokatif koku da saçan tek bir olayı fırsat bilip “inanca düşmanlık” ithamında bulunarak devletin tepesinden talimatla YÖK’ü harekete geçmeye sevk etmek… “Orayı Cizre’ye çeviririz” türünden korkunç tehditler savurmak… Medyatik saldırılarla toplumda bir “ODTÜFOBİ” üretmeye çalışmak… İşte bunlar, mescidin de, namazın da bahane olduğunu fazlasıyla düşündürüyor. Dedik ya, faşizan dinbazlık için asıl olan iktidar gösterisi, intikam arzusudur. Din ise bahane… O Şehit Yıldız, eşiyle. Yıldız’ın ailesi fenalık geçirirken şehidin 3 yaşındaki oğlu Melih’in oyun oynayıp tabutu ve babasının fotoğrafını öpmesi yürekleri dağladı. subay Üstçavuş Kenan Yıldız için Adana’da cenaze töreni düzenlendi. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar ile Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Bülent Bostanoğlu’nun da katıldığı cenaze töreninde sırtına Türk bayrağı bağlanan şehidin 3 yaşındaki oğlu Melih’in, babasının tabutunun yanında oyun oynaması, sık sık tabutu ve fotoğrafını öpmesi yürekleri dağladı. Cizre’de şehit düşen askerlerden Piyade Sözleşmeli Onbaşı Faruk Gezen, Balıkesir’in Dursunbey ilçesine bağlı Durabeyler Mahallesi’nde binlerce kişinin katıldığı törenle son yolculuğuna uğurlandı. Cizre’de şehit olan 21 yaşındaki er Necati Yenikapı için İzmir’de cenaze töreni düzenlendi. Cenaze töreni sırasında elini havaya kaldıran Diyarbakır Silvanlı baba Fevzi Yenikapı, “Benim oğlum şehit, korkma oğlum baban burada” diye haykırdı. Silopi ilçesinde PKK’lilerin bombalı Şırnak’ın saldırısında ölen 33 yaşındaki Jandarma Ast Otopsiye bile yasak! Videoyu izlemek için yandaki kodu akıllı telefonunuzdan okutun. ırnak’ın Cizre ilçesinde sokağa çıkma yasağı 17. gününe girdi. İlçede 3’ü kalp krizinden olmak üzere 24 kişinin öldürüldüğünü belirten HDP Şırnak milletvekili Faysal Sarıyıldız, “Aileler Şırnak’tan emniyetten aranarak, ‘gelin cenazesini alın yoksa biz gömeceğiz’ denilmiş. Hastaneye gitmek isteyen beyaz bayrakla yürüyen insanlar bile taranıyor, bu insanlar Şırnak’a gidip cenazelerini nasıl alsın? Cenazeler toprağa verilerek vahşetin boyutları örtülmek, soruşturmaların önüne geçilmek isteniyor. Bazı cenazeler mahalle aralarına gömüldü” dedi. Cizre’de yasak 17. gününe girerken HDP Şırnak milletvekili Leyla Birlik, Cizre ve Silopi’de hayatını kaybeden vatandaşların otopsi raporları için gizlilik kararı verildiğini açıkladı Ş okağa çıkma yasağı ve operasyonları protesto için dün birçok ilS de esnaf kepenk açmadı, toplu ulaşım araçları çalışmadı. Batman’da toplanan kalabalığa polisi basınçlı su ve gaz bombasıyla müdahale etti. HDP Batman Milletvekili Mehmet Ali Aslan ile sivil polisler arasında gergin anlar yaşandı. Kimlik sorduğu sivil polis Aslan’ın arasında şu diyalog geçti: Aslan: Bu kim? Bu kim beni iteliyor, kimliğini çıkarsın. Polis: Devlet Aslan: Ne devleti, devlet benim. Sen benim emrimdesin. Polis: Sen benim vekilimsin. Aslan: Çocukların ağzını burnunu dağıtıyorsunuz. Tartışma sırasında bir sivil polis tabancasını çekerek havaya ateş açtı. Bunun üzerine bazı sivil polislerin de silahlarını çektiği ve ateş açmaya hazır vaziyette bekledikleri görüldü. ‘DEVLET BENİM’ DEDİ VEKİLE SİLAH ÇEKTİ BALKONDA CAN PAZARI Bağlar’da eve atılan biber gazı nedeniyle 6 kişi zehirlendi. Aile vatandaşların yardımıyla güçlükle balkondan indirildi. Çocuklar büyük panik yaşadı. Cihan Haber Ajansı’na konuşan HDP’li Leyla Birlik, Cizre ve Silopi’de hayatını kaybeden vatandaşların otopsi raporları için gizlilik kararı verildiğini belirterek, “Bir cenazenin otopsi raporunu istedik fakat ‘gizlilik kararı verildiği için veremeyiz’ dediler. Aileler yasaklı mahallelerde olduğu için cenazeler defnedilemiyor. Silopi’de yaklaşık 5 cenaze 9 gündür evlerde bekletiliyor. Bu cenazelerin kaldırılması için ahlak sahibi herkes, ‘Silopi ve Cizre’de sokağa çıkma yasağı kaldırılmalı’ diye çağrıda bulunmalıdır.” l SİLOPİ: Sokağa çıkma yasağı ve ağır silahlarla başlatılan operasyon 17. gününde. 13 kişinin yaşamını yitirdiği, en az 20 kişinin yaralandığını belirten HDP Şırnak Milletvekili Ferhat Encü, “Cenazeler 15 gündür morgda. Ölenleri bile toprağa veremiyoruz. Elektrik ve su verilemiyor. Erzak tükendi. İnsanlar artık patlayan su şebekelerinin yola akan sularını içiyor, salgın riski kapıda. Hukuk devletinde böyle bir vahşet yaşanıyor ve kimsenin sesi çıkmıyor” dedi. ‘5 cenaze bekletiliyor’ ‘Söyleyecek söz kalmadı’ DTK KONGRESİNDEN BİR GÜN ÖNCE YARGITAY’DAN UYARI GELDİ argıtay Cumhuriyet Başsavcılığı Siyasi Partiler Sicil Bürosu; öz yönetim konusunun tartışıldığı DTK kongresinden bir gün önce 25 Aralık 2015 tarihinde DTK bileşenleri arasında yer alan DBP’ye parti tüzüğünde yer alan bazı maddelerin anayasa ve Siyasi Partiler Yasası’na aykırı olduğu gerekçesiyle bir yazı gönderdi. DBP’nin 23 AğusMAHMUT tos 2015 tarihinde yapılan LICALI kongresinde değişen parti tüzüğünün incelendiği belirtilen yazıda, anayasada devletin bütünlüğü, resmi dili, bayrağı, milli marşı ve başkentini düzenleyen 3. madde, değiştirilemeyecek hükümleri düzenleyen 4. madde ve siyasi partilerle ilgili hükümlerin bulunduğu 68. maddeler anımsatıldı. Yazıda, Siyasi Partiler Yasası’nda demokratik devlet düzeninin korunmasıyla ilgili yasakları içeren 78. madde, milli devlet niteliğinin korunmasını düzenleyen 79. madde ve ‘ÖZERKLİK KAPATMA NEDENİ’ Y devletin tekliği ilkesinin korunmasını düzenleyen 80. maddesi, azınlık yaratılmasının önlenmesini içeren 81. madde anımsatıldı. Yazıda, partinin amacını gösteren tüzüğün 3. maddesinin 4. fıkrasında “devletin, ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne” aykırı olarak “demokratik özerklik modelinin benimsendiği ve bu doğrultuda çalışılacağının hedeflendiğinin açıklandığı kaydedildi. Parti programının birçok bölümünde de Anayasa ve Siyasi Partiler Yasası’nda vurgulanan maddelere aykırı değerlerlendirmelere yer verildiği ifade edildi. Yargıtay, DBP’ye gönderdiği yazıda şunları dile getirdi: “Parti programının giriş bölümünde ‘Partimiz DBP, yeniden yapılanma sürecinde demokratik özerkliği siyasal gündemine alırken, günümüze kadar farklılıkların inkârına dayalı tek ulus mantığına karşın demokratik ulus anlayışı Birçok bölümde ihlal nı, demokratik özerklik temelinde yaşamsallaştırmayı hedeflemektedir. Bu anlamda DBP Türkiye ve Kürdistan siyasetinde yeni bir partileşme anlayışı ve yeni bir siyasi kültür yaratma iradesiyle kendini yenilemiştir’ diyerek partinin varoluş amacının yaşanan siyasal, sosyal, kültürel ve ekonomik sorunların çözümü için özyönetim anlayışı doğrultusunda çalışmalar için kadrolar oluşturmayı hedeflendiği belirtilmiştir.” Yargıtay’ın yazısında, DBP’nin parti programında değinilen bu hedeflerin anayasa ile güvence altına alınmış devletin üniter yapısına aykırı hükümler içerdiğinin açık olduğu kaydedildi. Yazıda, anayasa ve Siyasi Partiler Yasası’nda düzenlenen parti kapatma düzenlemelerine göre bir partinin tüzük ve programının devletin bağımsızlığına ülkesine ve milleti ile bölünmez bütünlüğüne aykırı olması durumunda partinin doğrudan kapatılması gereken hallerden olduğunun belirtildi. lANKARA Yasak bitti çatışma devam l DARGEÇİT: Sokağa çıkma yasağı 20. gününde sona erdi. Birçok noktada, güvenlik güçleri ile YDGH arasında şiddetli çatışmalar sürüyor. Silopi’de olduğu gibi en temel ihtiyaçlar karşılanamıyor. 6 bin kişinin ilçeden göç ettiği tahmin edilirken, okulların tamamının kapalı. l SİLVAN: CHP Genel Merkezi, 6 kez sokağa çıkma yasağının ilan edildiği Silvan ve Sur’a gıda yardımı gönderdi. Yardımlar CHP İlçe Başkanlığı ile Muhtarlar Derneği tarafında vatandaşlara dağıtılacak. l SUR: Yasak 29. gününe girdi. PKK’lilerin keskin nişancı silahı ile açtığı ateşte polis Ahmet Sarıkaya (27), başından ağır yaralandı. PKK’lilerin tuzakladıkları patlayıcıyı uzaktan kumanda ile patlattı. 3 polis şarapnel parçalarıyla hafif yaralandı. lYurt Haberler CHP’den gıda yardımı 1’i ağır 4 polis yaralandı Yüksekdağ: Ölülerimizi incitiyorlar HDP EŞ GENEL BAŞKANI HAKKINDA DA SORUŞTURMA BAŞLATILDI Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, Başbakan Davutoğlu’nun HDP’yle yeni anayasa görüşmesini iptal etmesine çaydan bahaneler üretildiğini; hükümetin görüşme yapma iradesinin bile olmadığını belirterek, “Masa da yok çözüm de yok kim dediyse, aynı merkez tarafından engellenmiştir. Saray’ın hükümet üzerindeki vesayeti, siyaset kurumunun olağan işleyişinin önüne geçti” dedi. Grup toplantısında Yüksekdağ, sokağa çıkmanın yasak olduğu yerlerde 129 sivilin öldüğünü belirterek Hz. Peygamber’in “Allah’tan korkun, ölüleri incitmeyin” hadisini anımsatarak “Allah’tan korkmuyorlar, ölülerimizi incitiyorlar” dedi. İstanbul Barosu: Kabul edilemez ‘TÜRKİYE’NİN BÖLÜNMESİNİ TALEP ETMEKLE EŞANLAMLI’ stanbul Barosu Başkanlığı, “Demokratik Toplum Kongresi”nin (DTK) Diyarbakır’daki Genel Kurulu’ndan çıkan “demokratik özerklik” veya “özyönetim” talebinin, Türkiye Cumhuriyeti’nin bütünlüğüne yönelik bir “meydan okuma” olduğunu ve asla kabul edilemeyeceğini açıkladı. Talebin Türkiye’nin “bölünmesini talep etmekle” eşanlama geldiği belirtilerek, “Cumhuriyete karşı bu kalkışma ve meydan okuma kabul edilemez. Anayasanın değiştirilemez ilkelerine aykırı bu taleplerin hukuken ve fiilen gerçekleşme şansı bulunmamaktadır” denildi. Açık UZMAN ÇAVUŞ AĞIR YARALI HDP İ Çocuklarının gözü önünde vurdular İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal Yüksekdağ, 3 aylıkken öldürülen Miray bebeğin nüfus kâğıdını gösterdi. Erdoğan’ın dün “Bu ihanet şebekesinin hak ettikleri dersi milletimizden ve hukuktan alacaklarını umuyorum” sözlerinin ardından DTK Genel Korulu’ndaki konuşmaları nedeniyle Yüksekdağ ile ESP Genel Başkanı Sultan Ulusoy hakkında soruşturma başlatıldı. l ANKARA lamada DTK’nin Diyarbakır’da gerçekleştirdiği genel kurulunun sonuç bildirgesinde ortaya konan 14 maddelik talepler listesinin, sözde “demokrasi” ve “özgürlük” masalları ile maskelenen bazı gerçekleri iyice açığa çıkardığı savunuldu. l Haber Merkezi l ŞIRNAK: Uzman Çavuş Ahmet Yaşar, dün sabah alışveriş yaptıktan sonra evine girmek üzereyken Dicle Mahallesi’nde yüzleri maskeli PKK’lilerin tabancalı saldırısına uğradı. Sol göğsüne isabet eden kurşunla ağır yaralanan Ahmet Yaşar, Şırnak Devlet Hastanesi’ne kaldırılarak tedavi altına alınırken, durumunun ağır olduğu belirtildi. Silahlı saldırının cadde üzerinde çocukların da bulunduğu bir ortamda gerçekleştirildiği belirtildi. Güvenlik güçleri saldırının ardından geniş çaplı operasyon başlattı. lDHA C M Y B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear