25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B 20 AĞUSTOS 2010 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 9 SÖZDEN YAZIYA SÜHEYL BATUM Soy, TÜSİAD, ABD; Denklemin Unsurları Evet, 12 Eylül’de halkoylamasına gidiyoruz. Ve sözüm ona bir “anayasa değişikliğini” oylayacağız. Ama esasında oylayacağımız “bir metin” değil. Bir “anayasa” hiç değil. Pekiyi o halde 12 Eylül’de neyi oyluyoruz dersiniz? Yani 12 Eylül’de neden halkoylamasına gidiyoruz? Esasında sevgili dostlar, bu konuda hiç kuşku yok. 12 Eylül’de kesinlikle “demokratik, bağımsız, hukukun üstünlüğüne dayalı bir Cumhuriyetin var olmasını ya da yok olmasını” oylayacağız. Esas olarak da 12 Eylül darbe anayasasının, bundan böyle “sivil bir dikta anayasasına dönüşerek” devam edip etmemesini oylayacağız. Türkiye’nin “demokratik bir hukuk devleti” mi kalacağını, yoksa “Başbakan’ın, yüksek yargıyı da tamamı ile eline geçirdiği bir ılımlı İslam diktatörlüğü mü” olacağını oylayacağız. Neden mi böyle söylüyorum? Bunun nedeni çok açık. AKP iktidarı, “Yüksek Yargıyı tümüyle ele geçirmeyi” istiyor. Bunun için uğraşıyor. “Anayasa Mahkemesi’ne ve HSYK’ye ilişkin maddeler dışındaki diğer maddeler sanki bir şey getiriyormuş gibi” yapıyor. Ya da “evet HSYK maddesi yetersiz, ama diğer maddeler örneğin kadınlara hak maddesi için, tümüne evet demek zorundayız, ne yani reddedelim mi?” dedirtiyor. Bu da mı olmadı? Hemen “12 Eylül’le hesaplaşmayalım mı?” dedirtmeye başlıyor. Bunun nedeni de çok açık ve çok basit. Çünkü AKP, 2002’de belli bir ekonomik, sosyal politikayı uygulasın diye, Atlantik ötesinde kurgulanmış bir parti. Bunun için, Başkanı, daha milletvekili bile olmadan, Beyaz Saray’da kırmızı halı ile karşılandı. Ve uyguladığı politikalar sonucunda, işsizlik tavana vurdu; tarım tamamen bitti. AKP politikaları, üreticiyi de tamamen bitirdi; hayvancılığı bitirdi; fındık üreticisini, pancar, tütün, buğday üreticisini perişan etti. Bankaların yüzde 55’i, sigorta sektörünün yüzde 95’i yabancıların eline geçti. Yabancı madencilik şirketleri, Türkiye’de “yandaş yerli şirketler de” bularak tüm maden arama ruhsatlarını ele geçirdi. İşte bu arada, AKP iktidarı, bu uygulamaları yaşama geçirmek için, Atlantik ötesinde kurgulanan politikaları uygulamak için, özelleştirme işlemlerini, hukuksallığı tartışmalı işlemler haline (Balıkesir SEKA türü) dönüştürdü. Tüpraş’ın yüzde 14.78’ini ihalesiz, kuralsız Ofer’e sattı. Galataport’u, Mayınlı Arazileri, hepimizin gördüğü usul ve biçimlerde, yabancılara sattı. Ama bu “sözüm ona satışlar”, Yüksek Yargı tarafından iptal edildi. Anayasa Mahkemesi ve Danıştay tarafından iptal edildi. Bunun üzerine, AKP iktidarını kurgulayan güçler çok sinirlendiler. Sinirlenince, “iktidarın kuruluş amacını, nedenini” sorgulamaya başladılar. Hani hatırlayacaksınız, Başbakan başdanışmanı, ABD’de, “Ne olur onu deliğe süpürmeyin, biraz daha kullanın” biçiminde bu politikayı ve bu kuruluş amacını açıkça itiraf etti. Ve bunun üzerine, iktidar, bu politikaların tam anlamı ile uygulamaya geçirilmesinin önündeki en önemli engel kalan “Yüksek Yargı’yı tamamen ele geçirmek” için, bu anayasa değişikliğini hazırladı. İşte değerli dostlar, şimdi her şeyi bu noktadan okuduğunuzda, her şey çok açık. Her şey anlaşılıyor. Bu Atlantik ötesi plana “hayır” çıkacağının anlaşılması üzerine, iktidarın neden sinirlerinin bozulduğu da anlaşılıyor. Ya da Başbakan’ın neden TÜSİAD’a, TOBB’a köpürdüğü, “Evet oyu vermezseniz, bertaraf olacaksınız” dediği de! Bazı tarafsız(!) gazetecilerin “hayır oyu verilmesini isteyenler, bunun gerekçelerini bir türlü açıklamıyorlar” diye neden uydurdukları da! Çok iyi tanıdığımız bazı araştırma şirketlerinin neden alelacele sözüm ona araştırma sonuçları yayımladıkları da! Tarafsız kalmaya çalışan medya üzerindeki korkunç baskıların neden arttığı da! “Hayır oyu vereceğim” diyen sanatçıları, propaganda bakanının neden arayıp baskı yaptığı da... Başbakan’ın kendi deyimi ile silahşorlarının neden “Canım, Kılıçdaroğlu da, sadece yolsuzluklardan, hırsızlıklardan söz ediyor, değişiklik paketinin içeriğini anlatmıyor” dedikleri de! Evet dediğim gibi, tablonun tamamını, 2002’den bu yana hatta 1990’lardan bu yana tüm ekonomik ve siyasal gelişmeler ile birlikte okursanız, her şey çok belirginleşiyor. Başbakan’ın “boy değil, soy önemlidir” türündeki yaklaşımının nedeni de anlaşılıyor. Türkiye’de 2010 yılında bir iktidar temsilcisinin “soy” unsurunu neden ilk kez kullandığı da anlaşılıyor. Sözüm ona “tarafsız(!) ve ciddi(!) gazetecilerin” neden bunu duymazdan geldikleri de anlaşılıyor. Ve tabii ki, “Güneydoğu’da evet oyu verilmesi için, yabancı istihbarat örgütleri nezaretinde, iktidar partisi ile PKK arasında nasıl ve neden anlaşma yapıldığı da!” Ama hiç üzülmeyin, hiç endişe etmeyin. Senaryo ne kadar kusursuz olsa da, sahneye koyan yabancı yapımcılar, bunu birçok yerde uygulamış olsa da, her şey bitiyor. Güzel günler yakın. Çünkü tüm bir halkı ömür boyu kandırmak mümkün değil. Göreceksiniz, hepimiz göreceğiz. Eğitim aşkına Bingöl’de 5 yıl önce yaşanan depremin ar- dından kaldığı çadırda yangın çıkması üzerine elleri yanan Ümit Ergörmüş, oku- ma aşkına üç ayak parmağını sağ el par- mağına naklettiriyor. Yangında 1. sınıfta olan Ümit Ergörmüş, İstanbul’daki okulun- da büyük başarı gösterdi. 5. sınıfa gelen Ergörmüş bu zamana kadar aldığı karne- lerde tüm notlarını beş yaptı. Ergörmüş, eğitimi sırasında kalemi iki elini birleştire- rek yazmayı da başardı. Bir okul dönüşü babasına “ellerime parmak taktıralım, ka- lem tutmak, gömleğimi iliklemek istiyo- rum” diyen Ümit Ergörmüş’ün bu isteğini babası gözyaşlarıyla karşıladı. Küçük Ümit ve babası Mustafa Ergörmüş, Bedensel Engelliler Vakfı’na ulaştı. Vakfın girişimleri sonucu devreye giren İstanbul Üniversite- si Tıp Fakültesi Hastanesi Plastik Cerrahi Anabilim Dalı’ndan Prof. Dr. Murat Topa- lan Ümit Ergörmüş’e sahip çıkarak tedavi sürecini başlattı. Küçük Ümit’in el parmak- larının olmasını istemesi üzerine Topalan, aileye Ümit’in ayak parmaklarını keserek eline nakletmeyi önerdi. Ümit’in ayak baş parmağının yanındaki parmağı alınarak sağ eline başarıyla nakledildi. Diğer iki parmak da bir ay içinde nakledilecek. (AA) Türkiye’de okuryazar olmayanlarõn sayõsõ 5 milyon 674 bin. Bunun yüzde 84’ünü kadõnlar oluşturuyor ‘Utancın rakamları’İstanbul Haber Servisi - Bahçeşehir Üni- versitesi Ekonomik ve Toplumsal Araştõr- malar Merkezi’nin TÜİK 2008 yõlõ Hanehalkõ İşgücü Anketi verilerinden derlediği araştõr- ma notuna göre Türkiye’de 5 milyon 674 bin kişi okuryazar değil. Okuryazar olmayanla- rõn yüzde 84’ünü ise kadõnlar oluşturuyor. 15- 24 yaş arasõnda okuryazar olmayan gençle- rin sayõsõ ise 406 bin. 15 yaş üstü Türkiye nüfusunun yüzde 11’i okuma yazma bilmiyor. Araştõrma ve- rilerine göre, 65 yaş üzeri okuryazarlõk ora- nõ yüzde 59, 45-64 yaş arasõnda yüzde 84, da- ha genç yaş gruplarõnda ise yüzde 96 olarak belirlendi. 15-24 yaş grubunda okuma yaz- ma bilmeyen genç sayõsõ 406 bin. Kadõnlar arasõndaki okuryazarlõk oranõnõn düşüklüğü ise yaş gruplarõ arasõnda farklõlõk göstermi- yor. 15-24 yaş arasõnda okuryazar olma- yanlarõn yüzde 79’unu da kadõnlar oluştuyor. Ekonomik hayata katılamıyorlar Okuryazarlõk oranõnõn düşüklüğü kişilerin ekonomik hayata katõlõmõnõn da önünde önemli engel. Kadõnlarõn yüzde 83’ü işgü- cü piyasasõnõn dõşõnda. İstihdam edilen azõnlõğõn yüzde 97’si ise kayõtdõşõ çalõşõyor. İşgücü piyasasõna yeni gir- mekte olan 15-24 yaş arasõnda yaklaşõk ya- rõm milyon gencin okuma yazma bilmiyor ol- masõ da, ekonomik sisteme entegre olmala- rõnõ engelliyor. Güneydoğu Anadolu Bölgesi, yüzde 29 ile okuryazar olmayanlarõn oranõnõn en yüksek olduğu bölgelerin başõnda geliyor. Diğer bir deyişle 15 yaş ve üzerindeki her üç kişiden biri okuma yazma bilmiyor. Anadili Kürt- çe olanlarõn yarõsõ ise ilköğretim mezunu de- ğil. Güneydoğu Anadolu’yu yüzde 20 ile Ku- zeydoğu ve Ortadoğu Anadolu izliyor. Okuryazar oranõnõn en düşük olduğu il ise yüzde 5 ile İstanbul. YARGI HİÇE SAYILIYOR Müdüre ‘Çelik’ koruma EMRE DÖKER İZMİR - Eski Milli Eğitim Bakanõ Hüseyin Çelik’in liyakat aramadan yaptõğõ atamalar yargõdan dönerken İzmir Milli Eğitim Müdürlüğü, yargõ kararõyla görevden alõnmasõ gereken Güzelyalõ İlköğretim Okulu Müdürü Kurtuluş Kiyatmaz’a, “raporlu” olduğu için tebligat yapamõyor. Bakan Hüseyin Çelik’in hemşerisi olduğu belirtilen Kiyatmaz’a, 3 aydõr raporlu olduğu için görevden alõnma yazõsõ gönderilemiyor. 5 yõlõnõ doldurmuş okul müdürlerinin zorunlu yer değiştirmeleri için önceki gün yapõlan atamalarda Güzelyalõ İlköğretim Müdürlüğü kadrosu “dolu” olarak göründü. Yasal olarak kadronun boş olmasõna karşõn İzmir Milli Eğitim Müdürlüğü, müdüre tebligat yapmadõ. İzmir Milli Eğitim Müdürlüğü, Eğitim- İş Sendikasõ’nõn “Kurtuluş Kiyatmaz’ın durumu nedir” sorusuna, “Kiyatmaz raporlu olduğu için görevden alındığına dair tebligat yapılamamıştır” yanõtõnõ verdi. ‘İdarecilik yapamaz’ Kiyatmaz, 2006’da Güzelyalõ İlköğretim Okulu’nda sõnõf öğretmeniyken müdür yardõmcõlõğõna getirildi. Müfettişin “idarecilik yapamaz” raporu üzerine Narlõdere Halk Eğitim Merkezi Müdür Yardõmcõlõğõ’na verildi, sonra Hakimiyet-i Milliye İlköğretim Okulu’na müdür yardõmcõsõ olarak atandõ; ardõndan Balçova İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne vekâleten müdür yardõmcõsõ yapõldõ. Kiyatmaz 2008’de vekâleten müdür yardõmcõsõ olarak Güzelyalõ İlköğretim Okulu’na dönerken ardõndan da eski Bakan Hüseyin Çelik’in oluruyla aynõ okula müdür olarak atandõ. MHP, HÜKÜMETE TEPKİ GÖSTERDİ KPSS’ye iptal davasõ açõldõ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi’nin (ÖSYM) kopya çekildiği ve sorularõn çalõndõğõ yönündeki iddialar üzerine inceleme baş- lattõğõ Kamu Personeli Seçme Sõnavõ’nõn (KPSS) iptali ve yürütmesinin durdurulmasõ is- temiyle Ankara 1. İdare Mah- kemesi’nde dava açõldõ. Burcu Yeşilyurt adlõ öğ- retmen adayõnõn Ankara 1. İdare Mahkemesi’nde ÖSYM Başkanlõğõ’nõn aleyhine açtõğõ davanõn dilekçesinde, 2010 KPSS sõnav sonuçlarõyla ilgi- li olarak basõnda yer alan id- dialar anõmsatõldõ. Dava di- lekçesinde KPSS’nin iptal edil- memesi durumunda kamu vic- danõnõn sõzlayacağõ, söz ko- nusu sõnava hazõrlanan yüz binlerce kişide onarõlmaz ya- ralar açõlacağõ vurgulandõ. Di- lekçede, şöyle denildi: “Gerek adayların kopya işlemleri sonucu, gerekse ÖSYM’nin yanlış cevapları doğru say- masıyla kamuya yerleştir- meler yapılıp daha sonra sı- nav iptal edilse bile müktesep hak oluşmuştur gerekçesiy- le konu olup, bittiye getirilip telafisi mümkün olmayan durum ortaya çıkacaktır.” MHP Genel Başkan Yar- dõmcõsõ Semih Yalçın ise ya- şananlardan ÖSYM’yi ve hü- kümeti sorumlu tuttu. Yalçõn, “Hükümet yeni bir tezgâh kurmakta veya en iyimser ifadesiyle kurulan tezgâha seyirci kalmaktadır” dedi. KPSS’DE İPTAL BİLMECESİ Öğretmen atama takvimi karõştõ MAHMUT LICALI ANKARA - MEB’in önce- ki gün 31 Ağustos 2010’da yapõlacak öğretmen atamalarõ için başvuru almaya başlama- sõ öğretmen adaylarõnõ çelişki içinde bõraktõ. Sõnavõn iptal edilmesini savunan adaylar, KPSS’deki Eğitim Bilimleri testindeki 120 sorunun tama- mõnõ çözen 350 adayõn yanõ sõ- ra binlerce kişinin de kopya çektiğinin dikkat çekmemesi için bazõ sorularõ yanlõş yanõt- lamõş olabileceği olasõlõğõna dikkat çekerek kopya çeken ki- şi sayõsõnõn 10 binleri bulabi- leceğini ileri sürüyor. Sõnavõn iptal edilmemesini isteyen adaylar ise kopya çeken aday- larõn tespit edilerek sõnavlarõnõn geçersiz sayõlmasõ, bunun üze- rinden yeniden bir puan he- saplamasõ ve sõralama yapõl- masõnõ talep ediyor. ÖSYM’nin KPSS’yi iptal etmesi durumunda ağustos dö- neminde yapõlacak 30 bin öğ- retmen atamasõnõn tehlikeye girme ihtimali bulunuyor. 2010 KPSS puanõna göre yapõlacak atamalarõn geçerliliğini yitir- mesi durumunda yeni bir ata- ma tarihi belirlenmesinin gün- deme gelebileceği de kayde- diliyor. Yeni eğitim-öğretim yõlõnõn başlamasõna kõsa süre kalmasõ nedeniyle MEB’in atamalarõ ileri bir tarihe atmak yerine yalnõzca 2009 KPSS puanõyla başvuran adaylar ara- sõndan da atama yapabileceği ifade ediliyor. Mersin’de yine ‘polis kurşunu’ iddiası Haber Merkezi - Mersin’de geçtiğimiz hafta bir babanõn taş atan oğlunu korurken vurulduğu iddiasõnõn ardõndan, bu kez de hõrsõzlõk yaparken yakalandõğõ iddia edilen bir kişi polis kurşunuy- la yaralandõ. Mersin’in Kiremithane Mahallesi’nde hõrsõzlõk yaptõğõ iddia edilen A.K. (27), çanak anten satan işyerinin sahipleriyle tartõşmaya başladõ. Bu sõra- da devriye görevi yapan polis ekipleri, işyerine gelerek A.K’nin kimlik sorgulamasõnõ yapmak istedi. Polise direnen zanlõ kaçmaya çalõşõnca, arbede çõktõ. Arbede sõrasõnda polis memuru C.A’nõn (34) belindeki silah henüz belirleneme- yen bir nedenden dolayõ ateş aldõ. Kolundan ya- ralanan zanlõ hastaneye kaldõrõldõ. Polis memuru ifade vermek üzere polis merkezine götürüldü. 40 derecede sınav Haber Merkezi - Celal Bayar Üniversi- tesi (CBÜ) Beden Eğitimi Spor Yüksek- okulu’nun (BESYO) dün başlayan 2010- 2011 öğretim yõlõ yetenek sõnavlarõ sona erdi. Hava sõcaklõğõ nedeniyle sõnav saat- lerinde yapõlan değişikliğe rağmen, yete- nek sõnavõnda mücadele eden öğrenciler zor anlar yaşadõ. Öğrenciler 40 dereceye yakõn hava sõcaklõğõnda zorlandõ. İmam hatipli adaylar ‘vakıf’a ANKARA (Cumhuriyet) - YÖK, 2010 ÖSYS’de yerleştirme sonuçlarõnõn açõk- lanmasõnõn ardõndan üniversitelerin gene- linde 110 bin 801 olarak belirlenen boş kontenjanlarõ değerlendirmeye başladõ. 6 bin 400 ilahiyat kontenjanõ, 2 bin 500 din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmenliği kon- tenjanlarõnõn dõşõnda yaklaşõk 1800 alan dõşõ yükseköğretim programõna imam ha- tipli öğrenciler yerleşti. İmam hatip kö- kenli adaylar genellikle alan dõşõ tercihle- rinde vakõf üniversitelerine yerleşti. ‘Hayırlı işler’ espri konusu oldu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Bir mizah sitesinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a ait olduğu ileri sürülen sahte imzayla yayõmlanan genelgede kamu ça- lõşanlarõnõn birbirleriyle “hayõrlõ işler”, “hayõrlõ günler” diye selamlaşmamalarõ gerektiği ifade edildi. Sahte genelgenin çeşitli yollarla medyaya yayõlmasõ sonra- sõnda açõklama yapmak zorunda kalan Başbakanlõk Basõn Merkezi, devlet yetki- lilerine ait imza ve resmi yazõ formatõnõn mizah amaçlõ dahi olsa taklit edilmesinin ve bu çerçevede sahte bilgi ve içerikler oluşturulmasõnõn suç olduğunu bildirdi. ‘Dersim emri Atatürk’ün’ EDİRNE (Cumhuriyet) - 12 Eylül’de yapõlacak olan anayasa referandumu için ‘hayõr’ kampanyasõ başlatan HAK ve Eşitlik Partisi (HEPAR) Genel Başkanõ Osman Pamukoğlu, Edirne’de basõn men- suplarõ ile bir araya geldi. Dersim isyanõ sõrasõnda Atatürk’ün hayatta olduğunu belirten Pamukoğlu, “Dersim birkaç kere ayaklanma teşebbüsünde bulundu. Ata- türk sağdõ, her şeyi yaptõran Atatürk’tü” dedi. Pamukoğlu, AKP’nin kurulum aşa- masõnda Genelkurmay Başkanõ’ndan ‘icazet’ aldõğõnõ iddia etti. Bakan konuştu, elektrik kesildi Yurt Haberler Servisi - Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanõ Taner Yõldõz, Şõr- nak’taki temaslarõnõn ardõndan Şanlõur- fa’ya geçti. Bakan Yõldõz, valiliğin ardõn- dan Tüm Sanayici ve İşadamlarõ Derne- ği’ni ziyaret etti. Yõldõz, toplantõya katõlan işadamlarõ ile sohbet ettiği sõrada kõsa sü- reli elektrik kesintisi nedeniyle karanlõkta kaldõ. Birkaç dakikalõk kesintinin ardõn- dan sohbetini sürdüren Yõldõz, dernek çõ- kõşõnda “Biz bu kesintilerin önüne geç- mek ve çözülmesi için çalõşmalar yapõyo- ruz” diye konuştu. Van’da 2 terörist ölü ele geçti ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ge- nelkurmay Başkanlõğõ’nõn internet sitesin- de yer alan duyuruya göre, Van’õn Erciş ilçesi Şehirpazar mevkisinde, dün saat 00.20’de güvenlik güçlerince yapõlan faa- liyet esnasõnda bir grup bölücü terör örgü- tü PKK mensubu ile karşõlaşõldõ. Çõkan çatõşmada iki terörist öldürüldü. Terörist- lerle birlikte iki Kalaşnikof tüfek, 10 şar- jör, bir telsiz ve bir dürbün ele geçirildi. Bolvadin’de seçime gidilecek ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Resmi Gazete’nin mükerrer sayõsõnda, Yüksek Seçim Kurulu’nun Afyonkara- hisar’õn Bolvadin ilçesine bağlõ Dişli Belde Belediye Başkanlõğõ ve Belediye Meclisi seçimine ilişkin kararõ yayõm- landõ. Buna göre, seçim tarihi olarak 10 Ekim 2010 Pazar günü belirlendi. ABD’de salmonella paniği ATLANTA (AA) - ABD’nin üç eyaletinde yüzlerce kişinin hastalanma- sõna yol açan salmo- nella salgõnõna ne- den olan 380 mil- yon yumurta topla- tõlõyor. Yetkililer, Minnesota eyaletin- de görülen en az 7 salmonella vakasõna yumurtalarõn neden olduğunu bildirdi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear