Catalog

CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 25 HAZİRAN 2010 CUMA 10 DIŞ HABERLER dishab@cumhuriyet.com.tr KAVŞAK ÖZGEN ACAR Hacı Bektaş Veli’nin Yanında! İstanbul’da Cağaloğlu’nda eski binadaki odamda çalışıyordum. Telefonum çaldı. O gün gazeteye gelmeyen İlhan Selçuk, günün değerlendirmesi için arıyordu. Hal hatırdan sonra “Ne o Rahmaninov mu dinliyorsun?” diye sordu. Çalışmaya o kadar dalmıştım ki ne dediğini algılayamadım! “Rahmaninov’un 2. Piyano Konçertosu en sevdiğim parçadır!” diye ekledi. O anda CD çalarımda Rus besteci Sergei Rahmaninov’un 2. Piyano Konçertosu çalıyordu. Kısık sesle dinlememe karşın telefonda müziği duymuştu. Zaman zaman klasik müzik üzerine söyleştiğimizde bu sanat dalında da ne kadar birikimli duygular içinde olduğunu öğrenirdim. Osmanlı İmparatorluğu’nun kuruluşunda önemli katkıları olan yeniçerilerin piri Hacı Bektaş Veli ile ağabeyi Turhan Selçuk, Türkiye Cumhuriyeti’nde aydınlanma pusulası İlhan Selçuk’u “Kevser Şarabı” ile dün karşılarken, ilginç bir rastlantı, TRT-3’te Rahmaninov’un 2. Piyano Konçertosu çalıyordu! Pınar Akdağ, 1.5 aylık evli idi… Osmaniye’de evinin balkonunda otururken PKK öldürdü! Elif Çağlar “Kardelenlerin simgesi” bir Kürt kızı. Artık karalar içinde genç bir dul. Kızı Eylül ise 2 yaşında ama artık babasız büyüyecek! Rana 4 yaşında… PKK şehit ettiği için artık babasız! Sude 6 yaşında… 17 yaşındaki ablası Buse gelinliğini giyemeden öldürüldü. Sude, ablasının ardından gözyaşları döktü. Enes 7, ablası Rümeysa 14 yaşında… Onlar da artık babasızlar! Oğlu askerlikten sıyırmış, “askerlik yan gelip yatma yerinden” söz eden TC’nin başbakanı terör suçlusunu buldu: “Allah aşkına medyanın böyle bir milli meselede kalkıp evin içine girerek, canı, içi yanık annelerin tavırlarını her taraftan çekerek bunları sürekli göstermesi kime hizmet eder? Ülkeye mi terör örgütüne mi?” Armatör oğlu denizlerde dolaşırken Eylül, Rana, Sude, Enes, Rümeysa; hangi hakla ağlayıp poz vererek medyaya terörü tahrik ettirtirsiniz? Utanınız biraz… Ayıp, yaptığınız çok ayıp! (Bu sorunun temel noktalarını gelecek yazımızda irdeleyeceğiz!) PKK’nin Karargâhı İmralı’da! (2) Sosyalist olduğunu söyleyen baba Andreas Papandreu, 1981’de iktidara geldikten sonra Türk düşmanlığı siyasası izlemeye başladı. Giritli mühendis Andreas Politakis de inadına iki ülke arasında dostluğu geliştirmek için Abdi İpekçi’nin öldürülmesi nedeniyle onun adını verdiği bir “barış ödülü” koydu. O tarihlerde Atina’da Milliyet’in temsilcisi idim. Paris’te yaşayan Zülfü Livaneli, Maria Faranduri ile ortak plak yapmaya geldiğinde eşi Ülker ve kızı Aylin ile bizde kalırlardı. Livaneli-Faranduri, bu plakla Atina-Ankara arasında, aydın Yunan gençleri arasında ilk dostluğu kuran sanatçı oldular. Hiç unutmuyorum, Yunanistan’ın Avrupa Birliği’ne girdiği gün düzenlenen imza töreni sırasında binlerce Yunan genci Zülfü’nün “Hiroşima” şarkısını Yunanca söyleyerek yürüdü. Sanatta düşmanlık yoktu! “Abdi İpekçi Barış Ödülü Töreni”nin ikincisi İstanbul’da yapılacaktı. Gazeteden, ünlü bir Yunan şarkıcısının törende konser vermesi için girişim yapmam istendi. “Mikro Asya Katastrofi (Küçük Asya Felaketi)” plağında, Anadolu’dan göçe zorlanan Rumların duygularını, Boğaz kıyısında oturmuş bir Rum ve bir Türk’ün ağıtımsı ortak şarkısını yanık bir sesle söyleyen ülkenin bir numarası Yeorgios Dalaras aklıma gelen ilk ad oldu. Dalaras şarkıda şöyle diyordu: “Boğazın kıyısında,/ Yianis gün batışında ağlıyor./ Yanında da Mehmet içip şarkı söylüyor./ Ben Türk, sen de Rum./ Ben de halk, sen de halk./ Sen İsa ben de Allah./Ne yazık ki ikimize de ah vah!/ Biraz sevgi ve şarap ile/ ben de sarhoşum, sen de sarhoş./ Kadehimden biraz iç./ Kardeşim (Yunanca) ve Kardaşım (Türkçe)!” İstedim ki Dalaras bu şarkıyı gerçek yerinde, İstanbul’da Boğaz’da söylesin. Kendisini barış ödülü törenine davete gittim. Durumu anlattığımda özetle şu yanıtı aldım: “Ben hükümetimin siyasasına karşı çıkıp Türkiye’ye gidemem. Hele askeri bir cunta ile yönetilen bir ülkeye asla gitmem. Benim oraya gitmem, Türk cuntasına onay vermem olur. Kaldı ki o ordu Kıbrıs’ı işgal etti. Şimdi de Ege’deki adalarımıza göz dikti! Benden nasıl Türk dostluğunu beklersiniz?” Kendisine, törene ve konsere cuntanın değil, Türk-Yunan dostluğuna inanan halkın geleceğini söyledim, Nuh dedi, peygamber demedi ve gelmedi. Ondan sonra Menemenli anneannesinin “ayna güzeli” diye sevdiği Haris Aleksiyu’ya gittim. “Koşa koşa geleceğini” söyledi, hangi şarkılarını İstanbul’da söylemesinin uygun olacağını da sordu. İki gün sonra telefon eden Aleksiyu, “Sanatçı arkadaşlarım İstanbul’a gitmemi doğru bulmuyorlar. Meslek yaşamımın söneceğinden söz ediyorlar. Beni bağışlayın!” diyordu. Altını kazıdığımda Dalaras’ın Aleksiyu’nun gözünü korkuttuğunu öğrendim! Sonraki haftalarda Zülfü’nün bizde olduğu bir akşam Sezen Aksu ve eski eşi Sinan Özer de Atina’ya gelip bizde kaldılar. O gece eşim İnci ile hep birlikte Aleksiyu’nun konserine gittik. Haris, Zülfü ve Sezen ile tanışmıyordu. Konser arasında Haris’e konuklarımdan söz ettim. Zülfü’nün adını duyunca heyecanlandı. Yeniden sahneye geldiğinde dinleyicilerine salonda olduğunu duyurduğu Zülfü büyük alkış aldı. Haris hiçbir prova yapmadan dinlediği plaktan aklında kaldığı kadarı ile “Leylim ley” şarkısını ilk kez söyleyip coşku dolu alkış aldı. Haris, sonraki yıllarda İstanbul’a gelerek birkaç kez konser verdi. Sezen ile sahneyi paylaştı. Politakis’in özlediği barışı sahnelediler. Bu konserden sonra pek çok Yunan şarkıcı İstanbul’a gelerek konserler verdiler. Plakları bolca satıldı. Bolca para kazandılar. Yıllarca Yunan cuntasının baskıları altında kalan Yunan Komünist Partisi üyeleri ünlü besteci Mikis Theodorakis ve Faranduri de İstanbul’a gelerek Zülfü ile konserler verdi. Son olarak annesi İzmir- Bulgurca, babası Seydiköy’den olan Haris’i davet eden Gaziemir Belediyesi, 15 Mayıs’ta törenle babasının 10 yaşına kadar oturduğu bir sokağa sanatçının adını verdi. Haris, adı verilen sokakta duygular içinde yürüdü. En son Yunanistan’ın “altın sesi” olarak tanımlanan Glykeria da mayıs sonunda İstanbul’da birkaç konser verdi. Buna karşılık Dalaras, 1997’de KKTC’nin kuruluş yıldönümünde Güney Kıbrıs’ta “Türk Ordusunun İşgalini Kınama”, Atina’da Abdullah Öcalan’ı destekleyen konserleri örgütledi. 2007 Temmuzu’nda Dalaras “Genç Rum Ortodokslar Etkinliği”nin siyasal ve dinsel şemsiyesi altında Fener Patrikliği’nin konuğu olarak, üstelik konserlere kapalı olan Rumelihisarı’nda konser vermeye davet edildi. Konsere izin verilmedi… Şimdi öğreniyoruz ki Dalaras, cumartesi akşamı İstanbul’da konser verecekmiş. Dedelerinin İzmirli olduğunu yeni anımsamış! Dedesi Yunan ordusunun İzmir’e gelmesini istememişmiş! İstanbul’da konser vermek çocukluk hayaliymiş! Yersen! Yunanistan’da ekonomik bunalımdan olumsuz etkilenmiş ve yolsuz kalmış olmalı ki Dalaras efendikos, İstanbul’da 3-5 kuruş kazanmak için geçmişteki Türk karşıtlığı paltosunu vestiyere asmak zorunda kalmış! Hayırlı konserler… Yolsuz Kalan Dalaras Efendikos! Elmek: ozgenacar@gmail.com Faks: 0312. 442 79 90 Dış Haberler Servisi - Afganis- tan’daki ABD ve NATO güç- lerine komuta eden General Stanley McChrystal’õ istifa- ya götüren haberin arkasõnda, İzlanda’daki yanardağ patla- masõnõn olduğu belirtildi. İngiliz gazetesi Guardian’õn bildirdiğine göre, ABD’nin önde gelen dergilerinden Rol- ling Stone muhabiri Michael Hastings’in general ile Fransa’nõn başkenti Paris’te röportaj yapõp onunla birlikte Afganis- tan’a giderek kõsa süre birlikte vakit ge- çirmesi öngörülüyordu. Ancak İzlan- da’daki Eyyafyallayöküll yanardağõn- dan çõkan kül bulutlarõ hava trafiğini en- gelleyince gazeteciyle general ve ekibi birlikte ka- rayoluyla A l m a n - y a ’ n õ n başkenti Berlin’e gitmek zorunda kaldõ. Rolling Stone editörü Eric Bates, ge- neral ve yardõmcõlarõnõn yolculuk bo- yunca gazeteciyle kaynaştõğõnõ, hatta hep birlikte bir İrlanda barõna gidip eğ- lendiklerini söyledi. Bates, “Böylece perdeyi aralayıp onun ve adamlarının kendi aralarında nasıl konuştuklarını görebildik” dedi. McChrystal ve yar- dõmcõlarõnõn ABD Başkanõ Barack Oba- ma, Başkan Yardõmcõsõ Joseph Biden, Afganistan ve Pakistan Özel Temsilcisi Richard Holbrooke, Kâbil Büyükelçi- si Karl Eikenberry ve Ulusal Güvenlik Danõşmanõ James Jones hakkõnda “atıp tuttuğunu” anlatan “Firari General” başlõklõ haber böyle ortaya çõktõ. Bates’in aktardõğõna göre, general ve ekibi işba- şõndaki bir gazeteciyle konuştuklarõnõ ve söylediklerinin kayda alõndõğõnõ biliyor- du. Hatta haber kaynaklarõna ifadeleri- nin doğruluğu dergi görevlileri tarafõn- dan tekrar soruldu. Bates, genç okuyucu kitlesini etki- lemek isteyen Amerikan ordusunun bu nedenle General McChrystal ile gö- rüşmelerine izin verdiğini, Afganis- tan’da 2001’den beri süren savaşõn içinden olumlu bir portre haberinin ABD’li gençlerin orduya katõlõmõnõ art- tõracağõnõ hesapladõklarõnõ söyledi. An- cak generalin “terörist avcısı kov- boy” tarzõ pahalõya mal oldu. Rolling Stone klasiği Los Angeles Times gazetesi, 1967 yõ- lõnda kurulan kültür ve politika dergisi Rolling Stone’un bu tarz habercilikte bir gelenek oluşturduğuna dikkat çekti. Haber kaynağõyla uzun süre geçiren, birlikte seyahat edip eğlenen muhabir- lerin diğer meslektaşlarõna göre çok da- ha fazla bilgiye ulaşabildiklerine dikkat çekilen haberde, “Las Vegas’ta Kor- ku ve Dehşet: Amerikan Rüyasının Kalbine Vahşi Bir Yolculuk” kitabõyla tanõnan uyuşturucu ve alkol bağõmlõsõ gazeteci Hunter Thompson’õn “gon- zo” gazeteciliğin ilk örnekleri olarak gösterilen çalõşmalarõ hatõrlatõldõ. Ha- berde, “kurgusal olmayan edebi ya- zıcılığın” öncüsü kabul edilen derginin, ABD’deki “karşı kültür” akõmõnõn temsilcisi olduğu bilgisine yer verildi. Vanity Fair dergisi medya eleştirmeni Michael Wolff, “Rolling Stone her zaman bu çeşit eski moda sorgulayıcı büyük hacimli haberlere açık ol- muştur” diye konuştu. Wolff, News- week ve Time dergileri gibi her hafta yankõ uyandõracak bir haber yakala- maya çalõşmayan iki haftalõk derginin, büyük bir haber yakaladõğõnda ise san- sasyon yarattõğõna dikkat çekti. Rolling Stone, son olarak finans şir- keti Goldman Sachs hakkõndaki habe- riyle dikkat çekmişti. Matt Taibbi, şir- keti, “insanlığın yüzüne dolanmış, pa- ra gibi kokan her şeyi insafsızca hortumlayan dev bir vampir mü- rekkepbalığına” benzetmişti. NATO’nun 9 yõlda en kanlõ ayõ Dış Haberler Servisi - Afganis- tan’da yaklaşõk 9 yõldõr savaşan ABD önderliğindeki NATO kuvvetleri en fazla kaybõ bu ay verdi. AFP’nin bağõmsõz “icasualties.org” internet sitesindeki istatistiklere da- yanarak yaptõğõ hesaplamaya göre, son olarak önceki gün ülkenin güne- yinde 4 askerin bir kazada ölmesiyle bu ay ölen NATO askerlerinin sayõsõ 79’a çõktõ. Bundan önce en fazla kayõp verilen ay 77 askerin öldüğü geçen ağustos ayõ olmuştu. Amerikan ordu- su, ülkenin güneyindeki Kandahar’da Taliban’a karşõ yürüttüğü operasyon- lara hõz verildiği için can kaybõnõn ar- tacağõ öngörüsünde bulunmuştu. Ge- çen yõl Afganistan’da 520 asker ölmüş ve 2009 NATO kuvvetleri için en fazla can kaybõnõn verildiği yõl olmuştu. TALİBAN: BİZİM İÇİN FARK ETMEZ Dış Haberler Servisi - Afganistan’daki ABD güçlerinin komutanõ Stanley McChrystal’õn önceki gün Başkan Barack Obama tarafõndan görevden alõnmasõnõn ardõndan, yerine atanan Amerikan Merkez Komutanõ olan General David Petreaus göreve başlayõncaya kadar ülkedeki NATO güçlerine geçici olarak İngiliz General Nick Parker’õn komuta edeceği bildirildi. Obama McChrystal’in görevden alõnmasõnõn ardõndan Afganistan Devlet Başkanõ Hamid Karzai’yi telefonla arayarak değişikliğin ABD’nin Afganistan politikasõnõ etkilemeyeceğini söyledi. NATO’dan yapõlan yazõlõ açõklamada, göreve David Petraeus’un gelmesinin memnuniyetle karşõlandõğõ ifade edildi. Taliban sözcüsü Yusuf Ahmedi ise AFP’ye telefonla yaptõğõ açõklamada, “Koalisyon güçlerine kimin komuta edeceğini umursamıyoruz. Ülkeyi terk edinceye kadar işgalcilerle savaşacağız” dedi. Petraeus’la kameralar karşısına geçen Obama ve Biden sıkıntılıydı. (AP) Afganistan komutanõ ve ekibinin barda içerken Beyaz Saray hakkõnda atõp tuttuğunu kaydeden gazeteci, yanardağõn hava trafiğini felç etmesini haber kaynaklarõyla kaynaşmak için fõrsat bilmiş. Stanley McChrystal’i işinden eden röportaj Paris’te başlayõp İrlanda barõnda bitti Generale yüklü bar hesabõ (EPA) Dalaras. Aleksiyu. TC ANKARA GAYRİMENKUL SATIŞ (22) İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN TAŞINMAZIN AÇIK ARTTIRMA İLANI DOSYA NO 2008/3180 Es. Satõlmasõna karar verilen gayrimenkulun cinsi, kõymeti, evsafõ Satõş Şartlarõ: 1 - Ankara ili, Mamak ilçesi, Kazõm Orbay Mahallesi, 443. Sokakta (Eski 28. Sokak) 23 Kapõ nolu binanõn bulunduğu yere rastlayan imarõn, 36902 ada, 5 parseli teşkil eden, 834 m2 arsa üzerine inşa edilmiş, 45/834 arsa paylõ, 3. Kat 18 nolu, giriş kat, 3 oda, sa- lon, antre, mutfak, banyo, wc ve 2 balkondan, çatõ arasõ kat, 2 oda, antre, 2 banyo, ve terastan müteşekkil toplam 171 m2 kullanõm alanlõ çatõ aralõ mesken vasõflõ taşõnmaz, 2 - Ankara ili, Mamak ilçesi, Kazõm Orbay Mahallesi, 452. Sokakta (Eski 29. Sokak) 7 Kapõ nolu binanõn bulunduğu yere rastlayan imarõn, 36895 ada, 6 parseli teşkil eden, 923 m2 arsa üzerine inşa edilmiş, 63/923 arsa paylõ, 1. Kat 5 nolu, 3 oda, salon, antre, mutfak, banyo, wc ve 2 balkondan müteşekkil, 89 m2 kullanõm alanlõ mesken vasõflõ taşõnmaz, Bir borç nedeni ile, açõk artõrma suretiyle ayrõ ayrõ satõlacaktõr. Gayrimenkullerin geniş evsafõ dosyada mevcut bilirkişi raporunda açõklanmõştõr. S.NO ADA-PARSEL BAĞIMSIZ BÖLÜM TAKDİR OLU- NAN KIYMETİ KDV SATIŞ SAATİ 1- 36902-5 3. Kat 18 Nolu Çat. Ar. Mes. 125.000,00. TL. %18 09.30 - 09.40 2- 36895-6 1. Kat 5 Nolu Mesken 75.000,00. TL. % 1 09.45 - 09.55 KDV ALICIYA AİTTİR. 1- Satõş 25.10.2010 günü, yukarõda yazõlõ saatler arasõnda Ankara Adliyesi Mezat Salonunda açõk artõrma sureti ile yapõlacaktõr. Bu artõrmada tahmin edilen kõymetin %60’õ ve rüçhanlõ alacaklõlar varsa mecmuunu ve satõş ve paylaştõrma masraflarõnõ geçmek şartõ ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alõcõ çõkmaz ise en çok artõranõn taah- hüdü baki kalmak şartõyla, gayrimenkul 04.11.2010 günü, yukarõda yazõlõ saatler ara- sõnda Ankara Adliyesi Mezat Salonunda ikinci artõrmaya çõkarõlacaktõr. Bu artõrmada da bu miktar elde edilmemiş ise gayrimenkul en çok artõranõn taahhüdü baki kalmak üzere artõrma ilanõnda gösterilen müddet sonunda en çok artõrana ihale edilecektir. Şu kadar ki, artõrma bedelinin malõn tahmin edilen kõymetinin %40’õnõ bulmasõ ve satõş is- teyenin alacağõna rüçhanõ olan alacaklarõn toplamõndan fazla olmasõ ve bundan başka, paraya çevirme ve paylaştõrma masraflarõnõ geçmesi lazõmdõr. Böyle fazla bedelle alõ- cõ çõkmaz ise satõş talebi düşecektir. 2- Açõk artõrmaya katõlmak isteyenlerin takdir edilen kõymetin %20’si nispetinde na- kit pey akçesi (TL) ya da bu miktar kadar milli bir bankanõn kesin ve süresiz (Dosya numarasõ belirtilerek) teminat mektubunu vermeleri gerekmektedir. Satõş peşin para iledir. Alõcõ istediği takdirde kendisine 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Kat- ma değer vergisi, ihale damga vergisi, alõcõ adõna tahakkuk edecek 1/2 tapu harcõ satõn alana ait olacaktõr. Birikmiş emlak vergi borçlarõ, Tellaliye resmi ile satõcõ adõna ta- hakkuk edecek tapu harçlarõ satõş bedelinden ödenir. Tahliye ve teslim giderleri ihale alõcõsõna aittir. 3- İpotek sahibi alacaklõlarla, diğer ilgililerin, varsa irtifak hakkõ sahipleri de dahil olmak üzere bu gayrimenkul üzerindeki haklarõnõ, faiz ve masrafa dahil olan iddiala- rõnõ dayanağõ belgeler ile 15 gün içinde müdürlüğümüze bildirmeleri gerekir. Aksi tak- dirde, haklarõ tapu sicili ile sabit olmadõkça, paylaşmadan hariç bõrakõlacaktõr. 4- Taşõnmazõ satõn alanlar, ihaleye alacağõna mahsuben iştirak etmemiş olmak kay- dõyla, ihalenin feshi talep edilmiş olsa bile, satõş bedelini derhal veya İİK 130. maddeye göre verilen süre içinde nakden ödemek zorundadõr. 5- Gayrimenkul kendisine ihale olunan kimse müddetinde parayõ vermezse ihale ka- rarõ fesh olunarak, kendisinden evvel en yüksek teklifte bulunan kim ise arzetmiş ol- duğu bedelle almaya razõ olursa ona, razõ olmaz veya bulunmazsa hemen artõrmaya çõ- karõlõr. Bu artõrma ilgililere tebliğ edilmeyip, yalnõzca satõştan en az yedi gün önce ya- põlacak ilanla yetinilir. Bu artõrmada teklifin İİK. 129. maddedeki hükümleri uymasõ şartõyla taşõnmaz en çok artõrana ihale edilir. İhalenin feshine sebep olan tüm alõcõlar ve kefilleri teklif ettikleri bedelle son ihale bedeli arasõndaki farktan ve diğer zararlar- dan ve ayrõca temerrüt faizinden müteselsilen sorumludur. İhale farkõ ve temerrüt fai- zi ayrõca hükme gerek kalmaksõzõn İcra Müdürlüğünce tahsil olunur. 6- Şartname ilan tarihinden itibaren Müdürlüğümüzde herkesin görebilmesi için açõk olup, masrafõ verildiği takdirde isteyen alõcõya bir örnek gönderilebilir. 7- Satõşa iştirak etmek isteyenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatõnõ kabul etmiş sayõlacaklarõ, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2008/3180 Es. sayõlõ dosya numarasõ ile Müdürlüğümüze başvurmalarõ rica olunur. 12.05.2010 (İc. İf. K. 126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkõ sahipleri de dahildir. (Basõn: 42800) TC KADIKÖY 8. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN TAŞINMAZ SATIŞ İLANI Dosya No: 2010/836 TALİMAT Bir borçtan dolayõ ipotekli bulunan ve aşağõda tapu kaydõnda adedi, cinsi, evsafõ, kõymeti ve önemli özellikleri ile satõş şartlarõ belirtilen taşõnmazõn müdürlüğümüzce açõk arttõrma suretiyle satõlarak paraya çevrilmesine karar verilmiştir. TAPU KAYDI: İstanbul İli, Kadõköy ilçesi, İbrahimağa Mah. 56 pafta, 245 ada, 27 parsel, 5150 Sahife 52 cilt, 25/190 arsa paylõ kat mülkiyetli, 181,00 m2 miktarlõ taşõn- mazda, Bodrum Kat, 1 No’lu mesken niteliğindeki bağõmsõz bölüm. İMAR DURUMU: Dosyada mevcut, Kadõköy Belediye Başkanlõğõ İmar ve Şehir- cilik Müdürlüğü’nün 09.04.2010 tarih, M.34.6.KAD.0.65 -10/1380573 -3000 sayõlõ imar durum yazõsõnda söz konusu 27 sayõlõ parselin, 14.04.1999 t.t.li 1/1000 ölçekli Revizyon İmar Planõnda, bina yüksekliği H:12.50 m. İrtifada, bitişik nizam konut ala- nõnda kaldõğõ, aynõ zamanda söz konusu 27 parsel, kõsmen de “Marmaray Güzergahõ içinde üstü sõnõrlõ yapõlaşma” olan alanda kaldõğõ. DHL’den görüş alõnmasõ gerektiği, ayrõca Kültür ve Tabiat Varlõklarõ Koruma Yüksek Kurulu’nun 05.11.1999 tarih, 664 sayõlõ ilke kararõ gereği söz konusu parsele komşu ve yol karşõsõnda tespitli tarihi eser niteliğinde yapõ bulunmasõ halinde uygulama esnasõnda Anõtlar Yüksek Kurulu’ndan görüş alõnmasõ gerektiği, ancak söz konusu 27 parsel 17.11.2006 t.t.li 1/5000 ölçekli Kadõköy - Kartal Metro hattõ ile ilgili plan tadilatõ kapsamõnda kaldõğõndan, 1/5000 öl- çekli Plan Tadilatõna göre 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planõ yapõlmadan uygulama yapõlamayacağõ bildirilmiştir. TAŞINMAZIN HALİ HAZIR DURUMU VE NİTELİKLERİ: Satõşõ istenilen ta- şõnmaz; Kadõköy İlçesi, İbrahimağa Mahallesi, Acõbadem mevkii, İbrahimağa Zaviye yolu caddesi, Saitbey Sokağõnda, mahallen 6 kapõ no’lu, betonarme karkas sistemde bir bodrum, bir zemin, üç normal ve bir çatõ katlõ inşa edilmiş HALİTBEY apartmanõnõn bodrum 1 nolu dairesidir. Daire tespit sõrasõnda kapalõ olduğundan apartman sakinle- rinin beyanõ, bina dõşõndan yapõlan inceleme ve emsal daire özelliğinden tespit yapõl- dõ. Daireye girişte bir hol, hole açõlan mutfak, salon, biri koridorda biri arka bahçeye cepheli üç yatak odasõ, banyo ve ayrõca tuvalet mahalleri mevcuttur. Döşemeler õslak zeminlerde seramikle, salon ve odalar laminat parke ile kaplõdõr. Mutfakta tezgah altõ üstü dolaplarõ, banyo da küvet, klozet ve lavabo vardõr. Daire takriben 120,00 m2 sa- halõ olup dairede doğalgaz yakõtlõ kombi kat kaloriferi tesisatõ vardõr. Bina, Yeni Deprem Yönetmeliği şartlarõnda birinci sõnõf işçilikle ve lüks malzeme kullanõlarak inşa edilmiş olup binada su, elektrik, doğalgaz tesisatlarõ vardõr. Bina her türlü belediye hizmetlerinden istifade eder konumda olup ulaşõmõ kolaydõr. TAŞINMAZIN KIYMETİ: Taşõnmaza 250.000,00-TL takdir edilmiştir. SATIŞ ŞARTLARI: Satõşa konu gayrimenkulun birinci arttõrmasõnõn 03.08.2010 günü saat 14.00 - 14.10 arasõnda, KADIKÖY 8. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDE açõk art- tõrma sureti ile yapõlacaktõr. Bu arttõrmada tahmin edilen kõymetin % 60’õnõ ve rüçha- nõ alacaklõlar varsa alacaklarõ mecmuunu ve satõş masraflarõnõ geçmek şartõ ile ihale olu- nur. Böyle bir bedel ile alõcõ çõkmazsa en çok arttõranõn taahhüdü baki kalmak şartõ ile aynõ taşõnmazlar 13.08.2010 günü saat 14.00 - 14.10 saatleri arasõnda ikinci arttõrma- ya çõkarõlacaktõr. Bu arttõrmada da bu miktar elde edilmemişse gayrimenkuller en çok arttõranõn taahhüdü saklõ kalmak üzere arttõrma ilanda gösterilen müddet sonunda en çok arttõrana ihale edilecektir. Şu kadarki arttõrma bedelinin malõn tahmin edilen kõy- metlerinin %40’õnõ bulmasõ ve satõş isteyenin alacağõna rüçhanõ olana alacaklarõn top- lamõndan fazla olmasõ ve bundan başka paraya çevirme paylaştõrma masraflarõnõn geç- mesi lazõmdõr. Böyle fazla bedelle alõcõ çõkmazsa satõş talebi düşecektir. Arttõrmaya iştirak edeceklerin tahmin edilen kõymetin %20’si nispetinde nakti “TL” sõ veya bu miktar kadar Milli bir bankanõn teminat mektubu vermeleri lazõmdõr. Satõş peşin para iledir. Alõcõ istediğinde 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. İhale pulu, tapu alõm harcõ ve %1 KDV alõcõya aittir. Birikmiş vergiler,tapu satõm harcõ ve tellaliye satõş bedelinden ödenir. İpotek sahibi alacaklõlarla diğer ilgililerin (*) bu taşõnmaz üzerindeki haklarõnõn hu- susiyle faiz ve masrafa dair olan iddialarõnõn dayanağõ belgeler ile 15 gün içinde dai- remize bildirmeleri lazõmdõr. Aksi takdirde haklarõ tapu sicili ile sabit olmadõkça pay- laşmadan hariç bõrakõlacaklardõr. İhaleye katõlõp daha sonra ihale bedeli yatõrmamak suretiyle ihalenin feshine sebep olan tüm alõcõlar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasõndaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrõca temerrüt faizinden müteselsilin mesul olacaklardõr. İha- le farkõ ve temerrüt faizi ayrõca hükme hacet kalmaksõzõn dairemizce tahsil olunacak bu fark varsa öncelikle teminat bedelinden alõnacaktõr. Şartname ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açõk olup, mas- rafõ verildiği takdirde isteyen alõcõya bir örneği gönderilir. Satõşa iştirak edenleri şartnameyi görmüş ve mündericatõnõ kabul etmiş sayõlacakla- rõ, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2010/836 Talimat sayõlõ dosya numarasõ ile Mü- dürlüğümüze başvurmalarõ ilan olunur. Satõş ilanõ ilgililerin adreslerine tebliğe gönderilmiş olup, adreste tebligat yapõlama- masõ veya adresleri bilinmeyenlerin de tebliğ yerine kain olmak üzere ilanen tebliğ olunur. 16.06.2010 (İc.İf.K.126) (Basõn: 43121)