Catalog

CMYB C M Y B 11 MART 2010 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER 11dishab@cumhuriyet.com.tr SAĞNAK NİLGÜN CERRAHOĞLU Kadınlar Hindistan’da Tarih Yazıyor Kırk yıl düşünsem Hintli kadınları kıskanacağım aklıma gelmezdi. Çünkü akıl sır almayan tezatlar içeren Hint gezegeni halihazırda kadınlar için yeryüzünün en çekilmez ve yaşanılmaz ülkesi. Kısa süre önce ziyaret ettiğim ülkede; kadınların maruz kaldığı baskı ve zulmü Cumhuriyet’te yayımlanan Hindistan dizisinde anlatmıştım. Her sınıf ve eğitim düzeyini içeren, “standart prosedür” görücü usulü evlilikten tutun da kıyım noktasına varan sistemli kız bebek kürtajına; fuhuş sektöründe -gene sistemli ve yaygın biçimde- devreye sokulan kız çocuklarının sömürüsüne... “Bonded labor” tabir edilen kölelik ilişkilerine… Ve kırsalda; bizim “töre cinayetlerinin” bir başka şekli olan, kadınları; çıra gibi diri diri yakmaya varan kadın üzerindeki vahşet ve şiddet uygulamalarının Hindistan’da kolayına tarif/tasnif edilebilir sınırı yoktu. Kadının konumu açısından büyük oranda ortaçağ standartları ve normlarında yaşayan Asya’nın bu yükselen devi; hafta başında işte gerçek bir “8 Mart” kutlaması yaptı ve kadınlara siyasette “üçte bir temsil getiren” devrimci bir kotaya imza attı. Hindistan parlamentosundaki sandelyelerin, “üçte biri” bundan böyle kadınlara ayrılacak. Hindistan’ın da gerisine düştük “Cumhuriyet”in dün baş sayfasında karşıma çıkan “Türkiye’de kadının yeri eviymiş” haberini görünce Hintli kadınların hafta başında kazandığı bu zaferi hatırladım. Haber arka sayfada çünkü -özetle- şöyle devam ediyordu: “Türkiye bağnazlıkta Hindistan’a göre kıl payı ikinci oldu. Uluslararası Reuters anketinde, Türklerin yüzde 52’si ‘kadının yeri evidir’ derken; Türkiye’yi yüzde 54 oranıyla maçolukta yanlız Hindistan geri bıraktı. Bu oran Rusya’da yüzde 34, Güney Kore’de 33 vs…” Diyeceğim o ki; uluslararası anketler tarafından dahi “tescillenmiş” şekilde artık -tartışma götürmeyen- “en maço” Hindistan bile kadın konusunda silkinip kendine geliyor ve Türkiye’yi - bu içler acısı, hazin bağnazlık yarışında- tek başına bırakıyor. Her sınıf, kategori, kast, inanç, dinden insanın, “Kadının yeri evidir!” mülahazasıyla yaşadığı bir ülkede dahi; bu karıncalanmış çağdışılığı yıkmak adına siyasi düzlemde bir deprem yaşanıyor. “Kadının yeri evidir!” söylemi tukaka ediliyor. Söylemin yerini, “Kadının yeri parlamentodur!” düsturu alıyor. Hindistan’ın etkili yayın organı “The Times of India”, haberi manşetten bu sözlerle duyurdu: “Kadınlar Evden Parlamentoya Gidiyor!” (“Women Go From Home To House.”) Ülkenin en çok satan İngilizce gazetelerinden “Hindu” da; “Hindistan Kadınlar Adına Dev Bir Adım Atıyor” başlığını kullandı. İktidardaki Kongre partisinin ufak ortakları, destek vermedikleri kota konusunda “hükümet krizi çıkartmak” tehdidi savursalar da siyasi temsilde kadınlara “1/3 kota” öngören oylama; -Ana muhalafet partisi dahil- yelpazenin büyük partilerinin hepsinin desteğiyle meclisin üst kanadından geçti. İlk kez 1996’da gündeme gelen ve 14 yıldır konuşulan yasanın; meclisin alt kanadından da ezici çoğunlukla geçmesi artık gün meselesi. Sonia’nın armağanı! Siyasette kadın kotasının yasalaşmasında; “dünyanın ikinci kadın Başbakanı” İndira Gandhi’nin rahlesinden geçen İtalyan asıllı gelin Sonia’nın emeği var. Gandhi hanedanını devralan ve halihazırda Kongre Partisi’nin bir numaralı lideri ve başkanı olan Sonia Gandhi; “8 Mart”ta sonuçlanan oylama için, “Tüm Hintli kadınlara armağan olan yasaya -(hükümet koalisyonunda kriz çıkartmak pahasına)- birinci dereceden önem verdiğini” söylüyor. “Eski köye yeni adet getirildiğinde, ordan buradan daima itiraz edenler çıkar. Ama sonuçta siyaset böyle risk almak işidir” diye konuşan “gelin” devrim niteliğindeki atılımın beraberinde getirdiği her türlü “siyasi riski üstlendiğini” belirtiyor. Hindistan’a “kadın kotasıyla” “çağ atlatan” hamlenin, temelindeki en önemli unsurlardan biri, Avrupa kökenli Sonia Gandhi ise diğeri, Hindistan’ın “Asya liderlik yarışındaki” ihtiras... Hindistan’ın fakir fukara komşularından Bangladeş’te bile kadının parlamentoda temsil oranı yüzde 15. Pakistan’da aynı oran yüzde 30. Afganistan’da da yüzde 27. Uluslararası liderlik iddiasındaki bir ülkenin; parlamentosundaki mevcut yüzde10’luk kadın temsil oranıyla, bu iddiayı sürdürmesi olası değil. Türkiye’nin de gerçi kendine göre liderlik iddiaları var. Ama bizimki -ayan beyan göründüğü üzere- özde değil sözde kalıyor. Bırakın “liderlik” bağlamında böyle “hamleler” yapmayı; küresel düzeydeki tüm “cinsiyet eşitliği raporlarının” ortaya koyduğu gibi Türkiye bu alanda sürekli geri gidiyor. Tam AKP iktidarlarına yakışır biçimde. TC AKSARAY 2. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN TAŞINMAZIN AÇIK ARTTIRMA İLANI Dosya No: 2009/2093 Esas “İş bu ilanõn, İİK’nun 127. maddesi gereğince tapu kaydõnda ismi geçen ilgililerin adreslerine tebligat gönderilmiş oldu- ğundan tapuda ilgililerin adreslerinin kayõtlõ olmamasõ halinde adresi tespit edilemeyen ilgililere tebliğ edilmiş sayõlacağõ ilan olunur.” Bir borçtan dolayõ satõlmasõna karar verilen taşõnmazlarõn cinsi, niteliği, kõymeti, adedi, önemli özellikleri: 1 Nolu Taşõnmaz: Tapunun Aksaray Merkez Paşacõk Mah. 2169 ada 2 parselde kayõtlõ kâgir ev ve arsa nitelikli, 570,00 m2 yüz ölçümlü üzerinde tek katlõ ev, 3 katlõ ev, bakkal ve kömürlük bulunan taşõnmazda satõşõ yapõlacak borçlu hissesi 214/570’dir. Parselin imar durumu 5 kat, ayrõk nizam, yüksekliği 15,50 m, inşaat alanõ 228,00 m2, toplam inşaat alanõ 1254,00 m2’dir. İl- gili parsele 18. madde uygulamasõ yapõlmõştõr. Şehrin merkezine uzak okul ve sağlõk kuruluşlarõna yakõn konumdadõr. Altya- põ hizmetlerinden elektrik, kanalizasyon ve su şebekesi gelmiştir. Yollarõn asfalt kaplamasõ yapõlmõştõr. Tek katlõ ev yõğma ola- rak yapõlmõştõr. Toplam alanõ 125,00 m2’dir. Salon, 2 yatak odasõ, mutfak banyodan ibarettir. Duvarlarõ tuğla üzeri kum sõva- lõ üzeri kireç badanadõr. Kapõ doğramasõ demir, pencere doğramasõ ahşaptõr. Pencere doğramalarõnda demir korkuluk vardõr. Kiremit çatõlõdõr. Zemini mozaik kaplõdõr. Soba ile õsõtõlmaktadõr. Yapõm tekniği ve gösterdiği özellik nedeniyle 3. sõnõf A ya- põ konumundadõr. Yaklaşõk olarak 25-30 yõllõktõr. Üç katlõ bina yõğma olarak yapõlmõştõr. Her katta bir daire vardõr. Kiremit çatõlõdõr. Soba ile õsõtõlmaktadõr. Toplam alanõ 108,00*3=324,00 m2’dir. Dairelerde salon, 2 yatak odasõ, mutfak, banyodan iba- rettir. Duvarlarõ tuğla üzeri kum sõvalõ üzeri plastik badanadõr. Kapõ ve pencere doğramasõ ahşaptõr. Zemin kattaki pencere doğramalarõnda demir korkuluk vardõr. Zemini mozaik katlõdõr. Mutfakta mutfak dolabõ ve mermer tezgâh vardõr. Yapõm tek- niği ve gösterdiği özellik nedeniyle 3. sõnõf A yapõ konumundadõr. Yaklaşõk olarak 25-30 yõllõktõr. Bakkal alanõ 24,00 m2’dir. Yõğma olarak yapõlmõştõr. Kiremit çatõlõdõr. Zemini şap beton duvarlarõ tuğladõr. Yapõm tekniği ve gösterdiği özellik nedeniy- le 1. sõnõf B yapõ konumundadõr. Yaklaşõk 15-20 yõllõktõr. Kömürlükler alanõ 40,00 m2’dir. Basit briketten yõğma olarak ya- põlmõştõr. 1. sõnõf A yapõ konumunda olup yaklaşõk 15-20 yõllõktõr. Bilirkişi raporunda parselin değerinin 199.500,00 TL, tek katlõ evin 35.506,00 TL, 3 katlõ evin 84.953,00 TL, bakkalõn 2.066,00 TL ve kömürlüğün 1.136,00 TL olmak üzere toplam 323.161,00 TL edeceği borçlu hissesinin 121.327,00 olduğu belirtilmiş olup bu değer üzerinden satõlacaktõr. SATIŞ ŞARTLARI: Satõş yapõlacak gayrimenkulllerin sõra numarasõna göre satõş tarihi ve saatleri: Sõra No 1. satõş tarihi 2. satõş tarihi Satõş saatleri 1 No’lu Taşõnmaz 12/04/2010 22/04/2010 09.40-09.50 Yukarõda yazõlõ gayrimenkullerin satõşõ Aksaray Adliyesi Mezat Salonu’nda (Adres: Aksaray Adliyesi Zemin Kat No: Z- 27 Aksaray) yukarõda belirtilen gün ve saatlerde açõk artõrma suretiyle yapõlacaktõr. Bu artõrmada tahmin edilen değerin % 60’õnõ ve rüçhanlõ alacaklõlar varsa alacaklarõ toplamõnõ ve satõş giderlerini geçmek şartõ ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alõ- cõ çõkmazsa en çok arttõranõn taahhüdü saklõ kalmak şartõyla taşõnmazlar yine yukarõda belirtilen gün ve saatlerde aynõ yerde ikinci artõrmaya çõkarõlacaktõr. Bu artõrmada da rüçhanlõ alacaklõlarõn alacağõnõ ve satõş giderlerini geçmesi şartõyla en çok ar- tõrana ihale olunur. Şu kadar ki, artõrma bedelinin malõn tahmin edilen kõymetinin %40’õnõ bulmasõ ve satõş isteyenin alacağõ- na rüçhanõ olan alacaklarõn toplamõndan fazla olmasõ ve bundan başka paraya çevirme ve paylaştõrma masraflarõnõ geçmesi la- zõmdõr. Böyle fazla bedelle alõcõ çõkmazsa satõş talebi düşecektir. 2 - Artõrmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin %20’si oranõnda pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mektubu vermeleri lazõmdõr. Satõş peşin para iledir, alõcõ is- tediğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. Damga vergisi, tapu harç ve masraflarõ, % 18 KDV, taşõnmazõn tahliye ve teslimi masraflarõ alõcõya aittir. Tellaliye resmi ve birikmiş vergiler satõş bedelinden ödenir. 3 - İpotek sahibi alacaklõlarla diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarõnõ özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarõnõ dayanağõ belgeler ile (15) gün içinde dairemize bildirmeleri lazõmdõr; aksi takdirde haklarõ tapu sicili ile sabit olmadõkça paylaşmadan hariç bõrakõ- lacaktõr. 4 - İhaleye katõlõp daha sonra ihale bedelini yatõrmamak sureti ile ihalenin feshine sebep olan tüm alõcõlar ve kefille- ri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasõndaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrõca temerrüt faizinden müteselsilen me- sul olacaklardõr. İhale farkõ ve temerrüt faizi ayrõca hükme hacet kalmaksõzõn Dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa ön- celikle teminat bedelinden alõnacaktõr. 5 - Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açõk olup gide- ri verildiği takdirde isteyen alõcõya bir örneği gönderilebilir. 6 - Satõşa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatõnõ kabul etmiş sayõlacaklarõ, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2009/2093 Es. sayõlõ dosya numarasõyla müdürlüğümüze başvur- malarõ ilan olunur. 22/02/2010 (*) İlgililer tabirine irtifak hakkõ sahipleri de dahildir. Basõn: 14777 MiMARLARA ÇAĞRI Mimarlar Odasõ İstanbul Büyükkent Şubesi’nin “meslek ilkeleri, kamu ve top- lum yararõ” doğrultusunda sürdürülmekte olan çalõşmalarõ daha da geliştire- rek 41. Çalõşma Döneminde de siz değerli meslektaşlarõmõzla birlikte sürdü- rebilmek amacõyla; ? Mesleğin, çağdaş, bilimsel yöntemlerle ve yaklaşõmlarla ve zenginleştirerek desteklenmesini sağlayacak çalõşmalara hõz vermek, ? Toplum yararõnõ tartõşmasõz olarak kişisel çõkarlarõn üzerinde tutmak, top- lumsal sorumluluk duygusunu meslek alanõnda yaygõnlaştõrmak, ? Neo-liberal politikalarla kamu kaynaklarõnõn tüketilmesine, özelleştirmeler ve ayrõcalõklõ imar uygulamalarõ yoluyla kentsel mekânõn kamu yararõ önce- liğini yitirmesine “dur” demek, ? İstanbul’un kentsel dönüşüm sürecinde, giderek yoğunlaşan hukuk dõşõ uy- gulamalarla mücadele etmek, uluslararasõ gayrimenkul pazarõnõn rant proje- lerine ve sözcülerine geçit vermemek, ? Serbest dolaşõmla ilgili dayatõlan yasal düzenlemeler sürecinde, ülkemiz mi- marlarõnõn haklarõnõ korumak ve bu çerçevede mesleğimizin kalitesini yük- seltmek, ? Mimarlarõn ekonomik krizle birlikte giderek artan sorunlarõnõn aşõlmasõnõ sağlayacak mimarlar arasõ dayanõşmayõ güçlendirmek ve mimarlõğõn her ala- nõnda hizmet veren meslektaşlarõmõzõn mesleklerini özgürce uygulayabilme- leri konusunda çözüm üretmek, ? Mesleğin gelişimi ve nitelikli mimarlõk hizmetlerinin en önemli araçlarõndan biri olan yarõşma kurumunun, özellikle kamu projelerinde uygulanmasõnõn takipçisi olmak, ? Bilim insanlarõnõn, mimarlõk eğitimi ve araştõrmalarõ için gerekli olan demo- kratik-özgür ortamlardan ve destekten yoksun bõrakõlmalarõna, mimarlõk eği- timinin hõzla nitelik kaybetmesine “dur” demek, ? Mesleki alandaki gelişmelere bağlõ olarak hõzla artan bilgi gereksinimini kar- şõlamak üzere başlatõlan sürekli mesleki gelişim çalõşmalarõnõ kurumsallaş- tõrmak ve yaygõnlaştõrmak, ? Artan küresel sorunlarõ (savaşlar, kültürel tahribat, iklim değişikliği vb) mi- marlõk gündemine taşõmak ve bu konularda ulusal ve uluslararasõ dayanõş- mayõ güçlendirmek, ? Adaleti, hukuku ve kurumsallõğõ mesleğimizde her türlü sürecin temel ilkesi kõlabilmek, ? Avrupa Kültür Başkenti ilan edilen İstanbul’un mimarlõk kültürünü toplu- mun gündemine taşõmak, İstanbul Kültür Forumu girişimi ile kentsel sorun- lara karşõ mimarlõk ve kent dayanõşma ortamlarõnõ desteklemek ve kurum- sallaştõrmak, ? Mimarlar Odasõ’nda demokratik, katõlõmcõ ve şeffaf yönetim anlayõşõnõ devam ettirmek, ? Mimarlõğõn toplumcu, ilerici, aydõnlõk, yaratõcõ yüzünü hayata taşõyabilmek için, tüm meslektaşlarõmõzõ dayanõşmaya çağõrõyoruz. Mimarlar Odasõ Toplum Hizmetinde, Toplum Hizmetinde Mimarlõk !.. Çağdaş Demokrat Toplumcu Mimarlar TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi 41. Dönem Genel Kurul Takvimi 12 Mart 2010 Cuma, Saat: 09.30-17.00 “Kent, Kültür ve Demokrasi” Teknik Kongre 13 Mart 2010 Cumartesi, Saat: 09.00-17.00 Genel Kurul Yer: İTÜ Taşkõşla 14 Mart 2010 Pazar, Saat: 09.00–17.00 Seçimler Yer: Mimarlar Odasõ İstanbul Büyükkent Şubesi Karaköy Binasõ TC TEKİRDAĞ SULH HUKUK MAHKEMESİ İZALE-İ ŞÜYU SATIŞ MEMURLUĞU’NDAN GAYRİMENKULÜN AÇIK ARTTIRMA İLANI DOSYA NO: 2008/26 Tekirdağ Sulh Hukuk Mahkemesinin 112/03/2008 tarih ve 2007/753 esas ve 2008/163 karar sayõlõ ilamõ ile; satõlmasõna karar ve- rilen gayrimenkulun cinsi, kõymeti, adedi, evsafõ: Tekirdağ Merkez Husunlu köyü köyiçi mevkiinde parsel: 878 numarasõnda kayõt- lõ ve çaplõ 948.00 m2 miktarlõ taşõnmaz üzerindeki tapu kaydõnda bahçeli kârgir ev ve kârgir depo ve ahşap ev olup; taşõnmaz malõn giriş istikameti batõ tarafõndadõr. Giriş kapõsõnõn sağ tarafõnda iki katlõ mesken nitelikli karkas yapõ 1972 yõlõnda sobalõ ve ahşap ça- tõlõ olarak yapõlmõştõr. Yapõnõn alt ve üst katlarõnda birer mesken nitelikli iki bağõmsõz bölüm mevcuttur. Yapõnõn toplam bürüt alanõ 200 m2’dir. 878 No’lu parselin doğu arka tarafõnda birbirine bitişik iki ayrõ yapõ mevcuttur. Yapõlardan bir tanesi tek katlõ kârgir, tek hacimli çatõsõ ahşap makas üzeri ondülün kaplõ olarak 1972 yõlõnda depo nitelikli yapõlmõştõr. Yapõnõn zemin katõnõn bir kõsmõ garaj depo olarak yapõlmõş olup; bürüt alanõ 78 m2’dir. Zemin katõn bir kõsmõ mesken nitelikli olarak bürüt 47 m2 alanlõdõr. Bu yapõnõn üst katõ 125 m2 alanlõ tek mesken nitelikli bağõmsõz bölüm olarak inşa edilmiştir. Mesken sobalõ ve ahşap çatõlõdõr. Garajõn iç sõvasõ ya- põlmamõştõr. Arsa değeri 12.000.00 TL’si, iki katlõ (200 m2 alanlõ) mesken değeri 62.000.00 YTL’si depo (ondülün çatõlõ) değeri 10,000.00 TL. Garaj ve mesken değeri 72.000.00 YTL. Arsa tüm yapõlar toplam değeri 156.000.00 TL değer üzerinden üzerindeki hak ve mükellefiyetler baki kalmak kaydõyla açõk arttõrma suretiyle satõlacaktõr. SATIŞ ŞARTLARI: 1-SATIŞ: 19/04/2010 günü saat 10.00-10.10’a kadar Tekirdağ Hukuk Mahkemeleri (Köprübaşõ) Adliyesi Sulh Hukk Mahkemesi Yazõ İşleri Müdürü odasõnda açõk arttõrma sureti ile satõlacaktõr. Bu arttõrmada tahmin edilen kõymetin %60’õnõ ve rüçhanlõ alacaklõlar varsa alacaklarõ mecmuunu ve satõş masraflarõnõ geçmek şartõ ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alõcõ çõkmaz- sa en çok arttõranõn taahhüdü baki kalmak şartõyla 29/04/2010 günü aynõ yerde ve aynõ saatlerde saat 10.00-10.10’a kadar ikinci art- tõrmaya çõkarõlacaktõr. Bu arttõrmada da bu miktar elde edilememişse gayrimenkul en çok arttõranõn taahhüdü saklõ kalmak üzere art- tõrma ilanõnda gösterilen müddet sonunda en çok arttõrana ihale edilecektir. Şu kadar ki, arttõrma bedelinin malõn tahmin edilen kõy- metinin %40’õnõ bulmasõ ve satõş isteyenin alacağõna rüçhanõ olan alacaklarõn toplamõndan fazla olmasõ ve bundan başka, paraya çe- virme ve paylaştõrma masraflarõnõ geçmesi lazõmdõr. Böyle fazla bedelle alõcõ çõkmazsa satõş talebi düşecektir. 2-Arttõrmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kõymetin %20’si nispetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanõn teminat mektubunu ver- meleri lazõmdõr. Satõş peşin para iledir, alõcõ istediğinde 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Tellaliye, ihale, damga resmi pu- lu, tapu harç ve masraflarõ alõcõya aittir. (Tapu harcõ binde 16.5 alõcõya, binde 16.5 satõcõya aittir.) Birikmiş vergiler satõş bedelinden ödenir. Ayrõca %18 KDV ihale alõcõsõna aittir. Tahliye ve teslim giderleri ihale alõcõsõna aittir. 3-İpotek sahibi alacaklõlarla diğer il- gililerin bu gayrimenkul üzerindeki haklarõnõ hususuyla faiz ve masrafa dair olan iddialarõnõ dayanağõ belgeler ile on beş gün içinde dairemize bildirmeleri lazõmdõr. Aksi takdirde haklarõ tapu sicili ile sabit olmadõkça paylaşmadan hariç bõrakõlacaklardõr. 4-İhaleye katõlõp daha sonra ihale bedelini yatõrmamak suretiyle ihalenin feshine sebep olan tüm alõcõlar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasõndaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrõca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardõr. İhale farkõ ve temerrüt faizi ayrõca hükme hacet kalmaksõzõn dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alõnacaktõr. 5-Şartna- me, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açõk olup masrafõ verildiği takdirde isteyen alõcõya bir örneği gönderi- lebilir. 6-Satõşa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatõnõ kabul etmiş sayõlacaklarõ başkaca bilgi almak isteyenlerin 2008/26 sayõlõ dosya numarasõyla Müdürlüğümüze başvurmalarõ ilan olunur. 26/02/2010 NOT: TebIigat yapõlamayanlara ilanen teb- liğ olunur. (İc.İf.K:126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkõ sahipleri de dahildir. (Basõn: 15022) Avrupa kiliseye çocuklarõnõ soruyor OSMAN ÇUTSAY FRANKFURT - Kiliselere bağ- lõ bazõ yatõlõ okullarda küçük yaştaki öğrencilere özellikle 1970 ve 1980’lerde bizzat eğitimciler tara- fõndan cinsel tacizde bulunuldu- ğunun ortaya çõkmasõyla patlak veren skandal, Avrupa’ya yayõlma eğilimi gösteriyor. Federal Al- manya’daki Katolik Kilisesi yö- netimi olaylarõn araştõrõlacağõ yolunda açõklamalar yaparken Hollanda ve Avusturya’da da benzer nitelikteki olaylarla ilgili ihbarlar dikkat çekti. Ba- tõ Avrupa’da kilisenin itibarõnõn ağõr ya- ralar almasõ birçok çevrede kaygõyla iz- lenirken gözler Vatikan’a çevrildi. Yõllarca gizli kaldõktan sonra bir anda gündeme getirilen ve hõzla yayõ- lan taciz olaylarõnõn gölgesi, Papalõk ku- rumuna kadar ulaştõ. Alman Papa 16. Benedict’in ağabeyi Georg Ratzinger, Regensburg’da Katolik Kilisesi’ne ait bir okulda koroyu yönetirken yaşanan olaylarla ilgili olarak, çocuklarõn dö- vüldüğünü ayrõca kendisinin de bir to- kat attõğõnõ itiraf ederken “cinsel ta- cizlerden hiç haberi olmadığını” ile- ri sürdü. 86 yaşõndaki din adamõ ve eği- timci, 70’lerin sonuna kadar bu tür olaylar yaşandõğõnõ kabul etti. Almanya ve komşularõnda nere- deyse her gün kiliselere bağlõ yatõlõ okullarda okuyanlardan birinin daha, yõllar önce yaşanan bu tür olaylarla ilgili yeni ihbarlarda bulunduğu göz- leniyor. Hollanda’da toplanan Pis- koposlar Konferansõ’nda, kiliseye ait okullarda yaşananlarla ilgili ih- barlarõn, geniş bir araştõrmayõ zorunlu kõldõğõna dikkat çekildi. Piskoposlar, acõlarõnõ paylaştõğõ kurbanlardan özür diledi. 200 kişi başvurdu Hollanda’da bu tür olaylarla ilgili olarak kurulan Yardõm ve Hukuk adlõ örgüte son birkaç günde 200’e ya- kõn kurbanõn başvuruda bulunduğu açõklandõ. Avusturya’da da Katolik Kilisesi yatõlõ okullarda yaşanan cin- sel taciz iddialarõ karşõsõnda zor du- rumda kaldõ. Bu arada, Vatikan Söz- cüsü Frederico Lombardi, bu tür olaylarõn Katolik Kilisesi ile sõnõr- landõrõlmasõna karşõ çõktõ. Lombardi, çocuklara cinsel tacizin başka ku- rumlarda çok daha yaygõn olduğunu belirterek, “Avusturya’da kilise bünyesinde 17 olay saptanırken dışarıda da 510 benzer olay yaşan- mıştır” dedi. Vatikan sözcüsü, yine de kutsal bir görev ifa eden din gö- revlilerinin çocuklarõ cinsel bir nesne olarak kullanmasõnõn, “Kilisenin eği- tici ve ahlaki sorumluluğu göz önünde tutulursa, özellikle kötü” ol- duğunu belirtti. Geçen yõl İrlanda hükümetinin ha- zõrladõğõ rapor, “1975-2004 arasın- da, bazı din adamlarının 300’ü aş- kın çocuğa şiddet ve cinsel tacizde bulunduğunu, şikâyetlerin kilise yetkililerince örtbas edildiğini” or- taya koymuştu. Papa 16. Benedict’in ağabeyi Georg Ratzinger (solda), Regensburg’da Katolik Kilisesi’ne ait bir okulda, çocukların dövüldüğünü ayrıca kendisinin de bir tokat attığını kabul etti. ‘Yerleşimler değil, zamanlama yanlõş’ Dış Haberler Servisi - Or- tadoğu barõş müzakereleri çer- çevesinde bölgede bulunan ABD Başkan Yardõmcõsõ Joe Biden’õn ülkeyi ziyaret ettiği gün, İsrail’in yeni yerleşim yer- leri inşa edeceklerini açõkla- masõ, tepkiye yol açtõ. Biden önceki gün İsrail Başbakanõ Binyamin Netanyahu ile gö- rüşmesinden sonra yaptõğõ açõk- lamada, İsrail’i Ortadoğu’da barõş görüşmelerinin yeniden başlatõlmasõna yönelik tavrõndan dolayõ övmüştü. İsrail İçişleri Bakanlõğõ’nõn aynõ gün içerisinde Doğu Kudüs’te 1600 yeni yerleşim yeri inşa edecekleri- ni açõklamasõ, hem ABD’den, hem Arap dünyasõndan, hem de Birleş- miş Milletler’den tepki gördü. Fi- listin’de dün temaslarda bulunan Biden, kararla ilgili “İhtiyaç duy- duğumuz güveni baltalayacak türde bir adımdır ve İsrail’de yaptığım yapıcı görüşmelere ters düşmektedir” ifadelerini kullandõ. İsrail’e ‘iptal et’ çağrısı BM kararõ kõnarken İsrail’in bölgedeki en yakõn müttefiki Mõsõr da karara tepki gösterdi. İsrail İçişleri Bakanõ Eli Yişai de açõklamanõn zamanlamasõn- dan ötürü özür dileyerek, “Baş- kan yardımcısının ziyaretini sabote etmek gibi bir niyetimiz yok- tu” dedi. Filistin Yönetimi li- deri Mahmud Abbas da Biden ile görüş- mesi sonrasõ Ramal- lah’ta düzenlenen or- tak basõn toplantõsõn- da, “Yerleşim uygu- lamalarının barış görüşmelerini tehdit ettiğini” belirtti ve İsrail hükümetinden kararõ iptal etmesini is- tedi. Biden da iki devletli çözümün, kapsamlõ bir barõşõn ayrõlmaz bir parçasõ olduğunu vurguladõ. Biden, bu çözümün Filistinlilerin olduğu kadar İsrail ve Amerikalõlarõn da çõ- karõna olduğunun altõnõ çizdi. Haf- ta başõnda Filistinli ve İsrailli yet- kililerin dolaylõ barõş görüşmelerine yeniden başlamayõ kabul ettikleri bildirilmişti. Ramallah’ta Biden ile bir araya gelen Abbas, yerleşim uygulamalarõnõn barõş görüşmelerini tehdit ettiğini söyledi. (AP) İrlanda’nõn yanõ sõra Almanya, Hollanda ve Avusturya’da kiliselere bağlõ okullarda geçmişte çocuklara şiddet ve cinsel tacizde bulunulduğuna ilişkin suçlamalar Vatikan’õ zor durumda bõraktõ OSMAN İKİZ STOCKHOLM - ABD Temsilciler Meclisi Dõş İlişkiler Komitesi’nin “1915 olaylarını soykı- rım olarak tanımlayan” karar tasarõsõnõ kabul et- mesinin ardõndan gözler İsveç’te bugün yapõlmasõ planlanan benzer oyla- maya çevrildi. İsveç’te 2 Mart’ta Dõşişleri Komis- yonu’nda görüşülen tasa- rõ için 5 üye evet, 12 üye ise hayõr oyu kullanmõştõ. Komisyon, bu konudaki siyasi kararlarõn Türki- ye’de dini azõnlõklara hoş- görüsüzlüğü kõşkõrtabile- ceği riskine dikkat çekil- mişti. Komisyonun red- dedilmesi önerisiyle par- lamentoya gönderdiği bu- gün oylanacak tasarõda Ermenilerin yanõ sõra Asu- rilerin, Keldanilerin, Pon- tus Rumlarõnõn ve diğer Hõristiyan azõnlõklarõn soy- kõrõma uğratõldõğõ iddia ediliyor. Soykõrõm yasa tasarõlarõ geçmiş yõllarda da parlamentoya gelmiş ama reddedilmişti. Bir tasarı da İsveç’ten nilgun@cumhuriyet.com.tr ‘Davutoğlu dünyanın Kissenger’larından biri’ WASHINGTON (AA) - Was- hington Post-Newsweek grubunun dõş politika ve strateji dergisi Fo- reign Policy, Dõşişleri Bakanõ Ahmet Davutoğlu’nu “Dünya- nın Kissinger’ları” olarak nite- lediği dört devlet adamõndan olu- şan listeye dahil etti. Dergi, 50 yõ- lõ aşkõn süre ABD’nin dõş politi- kasõnõn en etkin isimlerinden bi- ri olan eski Dõşişleri Bakanõ Henry Kissinger gibi küresel gündemi belirleyen 4 kişi bulun- duğunu yazdõ. Davutoğlu için şu ifadeler kullanõldõ: “Gayretli ta- rih öğrencisi, atılgan ve sözünü esirgemeyen Davutoğlu, Türki- ye’nin Osmanlı görkemini ye- niden tesis ederek Türkiye’nin bir kez daha Ortadoğu’da ağır- lık sahibi olacağına inanıyor.” Listede, Davutoğlu ile birlikte Singapur’da 1959-1990 arasõnda başbakanlõk yapan, ülkesinde ta- rihi bir ekonomik büyümeye ön- derlik eden Li Kuan Yev, ABD ile ülkesinin Venezüella, Küba gi- bi komşularõ arasõnda zor dengeyi idare eden Brezilya Dõşişleri Ba- kanõ Celso Amorim ve 11 Eylül saldõrõlarõndan sonra ABD’de bü- yükelçilik yapan, Suudi Arabis- tan’õn eski dõş istihbarat servisi başkanõ Turki el Faysal yer aldõ. 1969-77 arasõnda dõşişleri ba- kanõ olduğu dönemde, Sovyetler’e yönelik Soğuk Savaş politikalarõna yön veren, Vietnam Savaşõ’nda ve Kamboçya’nõn bombalanmasõnda rol oynayan, Şili ve Arjantin’de darbeleri destekleyen Kissinger, eski ABD Başkanõ George W. Bush’a Irak işgali sürecinde de da- nõşmanlõk yapmõştõ.