25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B 3 ŞUBAT 2010 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Ders... TEKEL işçilerinin eylemleri AKP iktidarını sarsıyor... Emekçi yığınlarının bu direnişinin kamuoyunda destek bulması AKP’nin canını bir hayli sıkıyor. Bugüne değin “AKP şeriatı getirecek”, “Laiklik rafa kaldırılıyor” gibi söylemler kamuoyunda pek tutmamıştı. Görünen o ki, TEKEL işçilerinden sonra öteki işçi eylemleri 2010’a damgasını vuracak. AKP’nin, “darbe karşıtlığı” ya da “asker vesayetine son” gibi söylemlerle de bir yere gidemeyeceği anlaşılıyor. Halk iş ve aş peşinde! İhracatçı sıkıntılı, sanayici ve işadamları “siyasi gerginlik bizi yoruyor” derken hem iktidar partisini hem de muhalefeti uyarıyorlar. İşsizlik milyonlarca insanı etkiliyor, genç nüfusa sahip Türkiye’de üniversite mezunu gençler iş bulamıyor. Başbakan Erdoğan, “Küresel ekonomik kriz bizi teğet geçti” dese de, Türkiye’de işsizlerin sayısı her geçen gün çoğalıyor. AKP iktidarı ve yandaş medya, yeni “darbe planları”yla bir süre daha gündemi oyalayacak, “sivil anayasa” tartışmalarını alevlendirecek. Medyanın bülbülleri, el altından sızdırılan belgeler üzerinden “darbeciler aramızda” eylemini sürdürecek. Kürt açılımı şimdilik buzdolabına konuldu, Kıbrıs sorunu Akdeniz kıyısına itildi, Ermenistan açılımı ise bir başka bahara kaldı. Aslında AKP’nin ampulü sönmek üzere! TEKEL işçilerinin eylemleri AKP’yi derinden sarstı! Şimdi bir şeyler yapmanın zamanı... Yeni, bomba etkisi yapacak belgeler filan ortaya çıkarılıp “sivil anayasa” tartışması başlatılmalı... IMF’yle anlaşmalı, dolarlar gelmeli, yaz aylarında üreticiye dağıtılmalı! 2010 Kasımı’nda bir baskın erken seçim! Birileri de, seçimlere 15 gün kala bir “e- muhtıra”verir, bir de AKP’ye kapatma davası açılırsa, Tayyip Bey keyfinden dört köşe olur! CHP, laik ve cumhuriyetçi kimliğini öne çıkaran bir politika yaparken, sınıfsal temele dayalı politikalara pek yanaşmıyor. Elbet laik demokratik cumhuriyet sahiplenilecek ama sınıfsal temele dayalı politikalar sosyal demokrat bir partinin başlıca kozu olmalı. CHP’liler bugünlerde ilçe kongreleriyle uğraşıyor, başta belediye başkanları işi gücü bırakmış, “benim adayım, senin adayın” yarışında birbirlerini yiyorlar. Bir süredir CHP sözcüleri, CHP’de önemli değişim ve gelişim olacağı yolunda açıklamalar yapıyorlar. Mayıs ayında yapılacak CHP kurultayında, yenileşme ve atılımlar yapılacağı söyleniyor. Bugün CHP’de gençlerin önünde bir büyük engel var: Yönetimlere giremiyor, söz sahibi olamıyorlar. CHP’de 40 yaş genç kuşak sayılıyor! CHP kadroları halktan kopuk! Bu gerçekleri söylediğiniz zaman tepki veriyorlar! CHP köklü bir değişim sürecine girip atılımlar yapacaksa önce kadrolarına gençleri almalıdır... Deniz Baykal, 1973 ve 1977 seçimlerini iyi bilir... O zaman CHP’de 35-40 yaşında kaç milletvekili vardı, şimdi kaç milletvekili var? CHP’li gençler, seçimlerin lokomotifiydi, dağlara taşlara “Karaoğlan geliyor” diye yazıyorlardı. Değişim ve dönüşüm bilinen adlardan oluşan 13 genel başkan yardımcısıyla değil, CHP’nin gençleri yanına çekmesi, sınıfsal temele dayalı politikalar yapmasıyla gerçekleşir. AKP giderek eriyor! Zaten AKP’liler de bunun farkında... Yarın seçim yapılacakmış gibi çoktan sahaya indiler... Bakanlar, milletvekilleri, il, ilçe yöneticileri arazide çalışıyorlar. TEKEL işçilerinin haklı direnişi, sınıfsal örgütlü gücün bir siyasal iktidarı nasıl etkilediğini gösterdi. Demokrasi mücadelesi budur! Örgütlü sendikal bir güç, AKP’nin kendine demokrat olduğu gerçeğini ortaya çıkardı. TEKEL işçilerinin bu eyleminden salt AKP değil, CHP de ders almalı... hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212 343 72 69 Gerçeker’den HSYK uyarısı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yargõtay Başkanõ Hasan Gerçeker, HSYK’ye hâkim ve savcõlarõn dõşõnda üye seçilmesini yargõ bağõmsõzlõğõ açõsõndan uygun görmediklerini belirtti. Gerçeker, “TBMM’nin oraya üye seçmesi yargõnõn siyasallaşmasõna neden olur kaygõsõ duyuyoruz. Yargõ ile ilgili olmayan kurumlardan, üniversitelerden veya başka kamu kurumlarõndan üye seçilmesi de yargõ bağõmsõzlõğõ ve kuvvetler ayrõlõğõ ilkesi ile bağdaşmadõğõnõ düşünüyoruz” dedi. Katsayı yeniden yargıda İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - İstanbul Barosu’nun, Danõştay’õn iptal kararõnõn ardõndan ÖSS katsayõlarõyla ilgili yeni düzenleme yapan YÖK’ün uygulamasõnõ, yeniden yargõya taşõdõğõ öğrenildi. Son düzenlemeyi “hukukun arkasõna dolanmak” olarak yorumlayan Baro, Danõştay’a yaptõğõ başvuruda, daha önce alõnan iptal kararõna ve gerekçelerine dikkat çekti. Gül, rektörlerle bir araya geliyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül, YÖK Başkanõ Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, YÖK üyeleri ve üniversite rektörlerine bugün öğle yemeği verecek. Üniversitelerarasõ Kurul, bugün Kurul Başkanõ ve Bilkent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ali Doğramacõ’nõn başkanlõğõnda saat 16.00’da toplanacak. Memura ‘sürgün’ tazminatı STRAZBURG (ANKA) - AİHM, üyesi bulunduğu Tarõm Gõda Sen’in 1998 yõlõnda Şanlõurfa’da gerçekleştirdiği “açlõk grevi”ne katõlan Müslüm Çiftçi’nin, terör örgütü PKK’yi desteklemeye yönelik bir eyleme katõldõğõ gerekçesiyle yargõlandõğõ davada beraat etmesine karşõn Aksaray iline sürgüne gönderilmesi üzerine yaptõğõ başvuruya ilişkin davayõ sonuçlandõrdõ. Mahkeme, Türkiye’nin, Çiftçi’ye manevi tazminat olarak 2 bin 500 Avro’yu ödemesini kararlaştõrdõ. Nedim Şener’in yargılanması İstanbul Haber Servisi - Gazeteci Nedim Şener’in, “Hrant Dink Cinayeti ve İstihbarat Yalanlarõ” adlõ kitapta, emniyet mensuplarõ Muhittin Zenit ve Ramazan Akyürek’e hakaret, adli yargõlamayõ etkilemeye teşebbüs ve kişiler arasõndaki haberleşmenin gizliliğini ihlal ettiği iddiasõyla açõlan davaya devam edildi. Şener duruşmada, “Kitabõmõ kamuoyu aydõnlansõn diye yazdõm” dedi. Baykal, ‘Genelkurmay’la paslaşıyoruz’ diyen Erdoğan’a ‘Kendi kalenize gol olabilir’ uyarõsõ yaptõ ‘Çok paslaşmayõn’ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Genel Başkanõ Deniz Baykal, Başbakan Tay- yip Erdoğan’õn “Genelkur- may’la paslaşıyoruz” sözle- riyle ilgili olarak “Çok pas- laşmayın, kendi kalenize gol olabilir. Kale önünde, dar alanda paslaşma çok tehlike- lidir” değerlendirmesini yaptõ. Baykal, TEKEL işçileriyle ilgili olarak da Başbakan Erdoğan’a, “Direnmeyin. Bunları haz- medeceksin ve çözeceksin” diye seslendi. CHP lideri Baykal, grup ko- nuşmasõnõn başõnda Abdi İpek- çi ve Muammer Aksoy’u an- dõ. Son gelişmeleri değerlendi- ren Baykal, “CHP iktidarında yapacakları” ile ilgili açõkla- malarõnõn Başbakan Erdoğan’õ çok rahatsõz ettiğini, asabiyet içinde kendilerine tepki gös- terdiğini söyledi. Baykal, “4-C kalkacak, sinirlenmiş. Senin insanların kazanılmış hakla- rını ellerinden almaya hakkın var mı? Sen yüz milyonları kaptıracaksın, orada çalışan insanların kazanılmış hakla- rını alacaksın, ondan sonra da sesinizi çıkarmayın, diyecek- sin, valiye talimat vereceksin. Demokratik bir toplumda bunları hazmedeceksin ve çö- zeceksin. Seni asker değil TE- KEL işçileri götürecek, de- dim. Şimdi bakkallara taktı. TEKEL işçilerinin yanında bakkallar da seni götürür. Mağdur, mazlum, masum in- sanlar haklarını talep edi- yor. Direnmeyin Sayın Baş- bakan, değmez. O insanlara, ailelerine acıyın. Başbakan hakkını arayanı sevmiyor, iş- çileri, bakkalları sevmiyor. Bakkallar bir araya gelip alışveriş merkezi açacakmış. Sen mi vereceksin araziyi, çoluk çocuğuna verdiğin des- tek gibi o insanlara gerekli desteği birilerinin vermesini sen mi sağlayacaksın” dedi. Baykal, AKP’nin anayasa değişikliği planlarõyla ilgili ola- rak da “Yargının kalbine el uzatacağız, dediler. Uzattır- mayız, dedik. Milletvekilleri hakkında 608 fezleke var. Böyle bir heyete, sen hâkimi seç, hâkime kumanda ede- cek olanı seç... Başbakan re- ferandumu da göze alamı- yor. Anayasa değişikliği niyet beyanı konumunda kalma tehlikesiyle karşı karşıya. Bı- çak sırtında, diyor. Asıl söy- lemediği, onu kaygılandıran milletin referandumda ne ya- pacağı. Anayasa değişikliğini millete taşımaya cesaret ede- memiştir” dedi. “Balyoz ope- rasyonu ne oldu” diye soran CHP lideri, sözlerini “Artık gü- nümüzdeki sorunlar bitti, ya- vaş yavaş tarihten, geçmişten tutamak aramaya başladılar. 2002-2003 yılında böyle bir planlama yapılmış diye, 7- 8 yıl öncesinden medet umar hale geldiler. Ne oldu? Bakı- yoruz, inceliyoruz. Bakıp in- celeyeceğiniz hiçbir şey yok. En son nereye geldiler ‘Biz paslaşõyoruz’ dediler. Çok pas- laşmayın, kendi kalenize gol olabilir. Öyle kale önünde, dar alanda paslaşmak çok tehlikelidir. Ne olacağı belli ol- maz... ‘Geçmişi birlikte mi suçlayacağõz, yoksa ben tek ta- raflõ suçlayacağõm, sen bunu an- layõşla karşõlayacaksõn’ muta- bakatı mı yapmaya çalışı- yorlar?” diye sürdürdü. Baykal, Balyoz planõnõn ol- duğu DVD’nin kõrõldõğõnõ, Er- genekon’la Danõştay’õn bağ- lantõsõnõ kuran CD’nin de kayõp olduğunu vurgularken “Sa- nıklar diyor ki, biz de görelim. Kayıp vallahi billahi yok biz- de diyorlar. Böyle yargılama bize yakışıyor mu? DVD, CD kayıp ama yandaş medyada korkunç yayınlar yapıldı. AKP’nin anayasa değişikliği planõna tepki gösteren Baykal, “Milletvekilleri hakkõnda 608 fezleke var. Böyle bir heyete, sen hâkimi seç, hâkime kumanda edecek olanõ seç... Başbakan referandumu da göze alamõyor” dedi. “Balyoz operasyonu ne oldu” diye soran CHP lideri, AKP’nin artõk 7-8 yõl öncesinden medet umar hale geldiğini belirterek, “En son nereye geldiler ‘Biz paslaşõyoruz’ dediler. Çok paslaşmayõn, kendi kalenize gol olabilir. Öyle kale önünde, dar alanda paslaşmak çok tehlikelidir. Ne olacağõ belli olmaz” diye konuştu. YENİ YÖNTEM Özerklik istemi BDP’ye taşındı AYŞE SAYIN ANKARA - BDP’nin önceki günkü 1. olağanüstü kongresin- de yapõlan tüzük ve program de- ğişikliğiyle, kapatõlan DTP ben- zeri yapõlanma öngörüldü. Bu çerçevede mimarlõğõnõ terör ör- gütü başõ Abdullah Öcalan’õn yaptõğõ ve Türkiye’nin 20-25 özerk bölgeye ayrõlmasõnõ içeren “demokratik özerklik” projesi BDP programõna taşõndõ. BDP’nin “resmi genel baş- kanlığı”na seçilen, parti yöne- tim yapõlanmasõnda ise Diyar- bakõr Milletvekili Gültan Kı- şanak ile birlikte “eşbaşkanlık” görevini üstlenen Selahattin Demirtaş’õn “sivil itaatsizlik” çağrõsõ yaptõğõ 1. olağanüstü kongreyle ilgili soruşturma baş- latõlõrken, gözler yeni parti yö- netimine çevrildi. BDP’nin ge- lecek hafta toplanmasõ planlanan parti meclisinde partinin yeni üst yönetimi belirlenecek, Demir- taş ve Gültan Kõşanak’õn “eş- başkanlık” görevini üstlenme- leri nedeniyle partinin Meclis grup yönetimi için de seçim ya- põlacak. Bu çerçevede grup baş- kanvekilliklerine ikisi de Batman milletvekili olan Ayla Akat Ata ile Bengi Yıldız’õn getiri- leceği öğrenildi. Kongrede kabul edilen prog- ram değişikliğiyle, Abdullah Öcalan tarafõndan ilk kez ortaya atõlan ve DTP’nin Türkiye’ye Kürt sorununun çözümü için önerdiği model olan “demok- ratik özerklik” projesi BDP’ye de taşõndõ. Siyasi rejimin “de- mokratik özerklik” çerçeve- sinde yeniden düzenlenmesini öngören proje, Türkiye’deki mer- kezi hükümetin yetkilerinin, dõş ilişkiler ve mali yönetim dõşõnda idari olarak yerel yönetimlere devredilmesini öngörüyor. De- mokratik özerklik projesi, DTP hakkõndaki kapatma davasõnõn te- mel dayanaklarõndan birini oluş- turmuştu. Kongreye soruşturma Öte yandan, Ankara Cumhu- riyet Başsavcõlõğõ, Barõş ve De- mokrasi Partisi (BDP) 1. Ola- ğanüstü Kongresi ile ilgili so- ruşturma başlattõ. Edinilen bilgiye göre, Basõn Suçlarõ Soruşturma Bürosu Savcõsõ Kürşat Kay- ral’õn başlattõğõ soruşturma, “hal- kı askerlikten soğutmak, Siya- si Partiler Kanunu’na aykırı- lık ve suçu ve suçluyu övmek” suçlarõ kapsamõnda yürütülecek. Soruşturma çerçevesinde, gü- venlik birimlerinden, kongreye ilişkin kayõtlar da talep edilecek. Belediyeler borca batacak ALİ ÖZTÜRK ANKARA - TBMM gündeminde bu- lunan “İller Bankası Yasa Tasarısı” ile İller Bankasõ’nõn Hazine’ye devredilerek tasfiye edilmesi öngörülüyor. Tasarõ ya- salaşõrsa, belediyelerin arkasõndaki teknik ve finansman desteği ortadan kalkacak. İller Bankasõ’nõn, görevleri, organlarõ ve personeliyle ortadan kaldõrõlarak ano- nim şirkete dönüştürülmesi yeniden gün- demde. TBMM Plan ve Bütçe Komis- yonu’nun, İller Bankasõ’nõn AŞ’ye dön- üştürülmesine ilişkin komisyon raporu- nu bugün vermesi bekleniyor. Türki- ye’nin tüm yerel yönetimlerinin altyapõ hizmetlerinin tamamlanmasõ amacõyla 1933’te kurulan banka, kurulduğu gün- den bu yana belediyelere hem finans ve teknik altyapõ sağlanmasõna öncülük ediyor. Türkiye’de bulunan 2 bin 948 be- lediyeye kâr amacõ gütmeden 3 bin 250 kişilik kadrosuyla hizmet veren banka, fi- nansmanõnõ da her belediyenin bütçe- sinden aldõğõ yüzde 5’lik payla yapõyor. Uluslararasõ sermayenin yerel yönetim- lere girmesinin en büyük engellerinden biri olan bankanõn, 1980’den bu yana Dünya Bankasõ’nõn birçok olumsuz ra- poruyla “içi boşaltılmaya” çalõşõlõyor. Süreç 2006’da başladı İller Bankasõ’nõn, “İLBANK Anonim Şirketi” adõ altõnda farklõ bir kuruluşa dö- nüştürülmeye çalõşõldõğõ süreç 2006’da başladõ. 2006’daki tasarõyla belediyelerin banka ile olan ortaklõğõnõn sonlandõrõlma- sõ ve bankanõn Hazine’ye devrinin ger- çekleştirilmesi amaçlanmõştõ. Yoğun tep- kiler üzerine durdurulan tasarõ, bazõ deği- şiklikler yapõlarak yeniden gündeme ge- tirildi. Belediyelerin vergi gelirlerinden alõ- nan pay mevcut yasada yüzde 5 iken, ye- ni tasarõyla ilk üç yõl 3’e, sonraki iki yõl- da da yüzde 2’ye inecek. Böylece, yerel yö- netim birimlerinin banka ile ortaklõğõ ya- vaş yavaş ortadan kaldõrõlacak. Tasarõnõn yasalaşmasõyla İller Bankasõ, yerel yöne- timlerin yurtdõşõndan bulacaklarõ borç pa- raya aracõlõk ederek belediyelerin serma- yeye borçlanmasõnda yardõm etmiş olacak. Alõnan krediler ödenemediği zaman yeni ödeme koşullarõ belirlenecek. Eğer, ulus- lararasõ krediler zamanõnda ödenmezse, borcun iç borca dönüşmesi ya da beledi- ye gelir ve varlõklarõna el konulmasõ gibi sonuçlar doğacak. ‘Türkiye, Osmanlı olmasın’ TMMOB Harita ve Kadastro Mühen- disleri Odasõ Başkanõ Ali Fahri Özten, AKP hükümetinin diğer kurumlarda ol- duğu gibi İller Bankasõ’nõn da tasfiyesini adõm adõm yaptõğõnõ belirterek “Kimsenin gözünün yaşına bakmayacaklar” dedi. Bir ülkenin uluslararasõ bankalardan borç alarak kendini kalkõndõrmasõnõn “gülünç” olduğunu ifade eden Özten, “Borçla dü- zelme olsaydı Osmanlı düzelirdi. Os- manlı, aldığı borçlarla battı. Türkiye, Osmanlı olmasın. Bir kamu kuruluşu- nun neoliberal politikalara peşkeş çe- kilmesini istemiyoruz. Yerel yönetim- lerin kendi bankasına sahip çıkması ge- rek” diye konuştu. Müebbete mahkûm olan kişi, gizli tanık oluyor. Sa- nık olarak yargılandığı, hatta ilk aşamada mah- kûm olduğu bir davada birdenbire gizli tanık ol- ması hangimizin hukuk mantığına, vicdanına sı- ğar. Sonra da oradan da bir müebbet gelince, ce- zam artıyor mu, diye fer- yat ediyor” dedi. Baykal, Irak olayõnõ anõm- satõrken “Şimdi İngilte- re’nin başbakanı sorgu- lanıyor. ‘Sen aldattõn bizi’ diye. Biz CHP olarak bu yalanlara hiçbir zaman inanmadık. Şimdi aynı gü- venle söylüyorum. Türki- ye’ye de tuzak kurulmuş- tur. Senaryolar ortaya çı- karılmıştır. Karargâhlar- da karalamalar üretilmiş- tir. Bu memleketin na- muslu, dürüst insanlarını sindirmeye çalışıyorlar. Bu, vicdansızlıktır, zu- lümdür” diye konuştu. İLHAN TAŞCI ANKARA - Anadolu Ajansõ’nõn (AA) mali işlerini yürüten İdari ve Ma- li İşler Daire Başkanõ Halis Çalış- gan’õn daha önce görev yaptõğõ Kõyõ Emniyeti Genel Müdürlüğü’nü “usul- süz harcamalarla zarara uğratmak- tan” yargõlanõp, usulsüz paralarõ kuru- ma ödeyerek tazminat davasõndan kur- tulduğu ortaya çõktõ. AA İdari ve Mali İşler Daire Baş- kanlõğõ’nõ 6 yõldõr sürdüren Çalõşgan’õn Denizcilik Müsteşarlõğõ’nda çalõştõğõ dönemdeki usulsüz harcamalarõ nede- niyle Denizcilik Müsteşarlõğõ ile Baş- bakanlõk Teftiş Kurulu’nun raporlar düzenlediği anlaşõldõ. Çalõşgan hak- kõnda müfettişler 36 kalem harcamayõ “usulsüz” buldu. Bunlar arasõnda, 100 kutu çikolata da ikram masrafõ olarak gösterildi. Ancak müfetişler 100 kutu çi- kolotanõn ikram olarak değerlendirile- meyeceğini, usulsüz ödemenin Çalõş- gan’dan tahsili gerektiği belirtildi. Tokat denizinde inceleme! Raporlarda, lüks otellerdeki konak- lama masraflarõnõn ise harcõrah yönet- meliğine aykõrõ olduğu vurgulandõ. Ça- lõşgan ile ilgili en ilginç belirleme ise rapora özetle şöyle yansõdõ: “Çalış- gan’ın muhtelif tarihlerde kurulu- şumuzun (Denizcilik Müsteşarlığı) hiçbir iş ve hizmet biriminin olmadığı illerde ‘inceleme gezisinde bulunmak’ adı altında kuruluş aracı ile yaptığı se- yahatlerinin sonunda usulsüz ola- rak harcırah bildiriminde bulunarak harcırah aldığı tespit edilmiştir... Adı geçenin doğum yeri olan Tokat iline yaptığı ziyaretler dikkat çekicidir...” Raporlar üzerine Kõyõ Emniyeti Mü- dürlüğü, Çalõşgan hakkõnda dava açtõ. Beyoğlu 3. Asliye Hukuk Mahkeme- si’ndeki dava “konusuz” kaldõ. Çünkü Çalõşgan usulsüz yaptõğõ harcamalarõ Kõ- yõ Emniyet Genel Müdürlüğü’ne ödedi. İller Bankasõ’nõn Hazine’ye devredilerek tasfiyesini öngören yasa tasarõsõyla yerel yönetimlerin düşük faizle kredi alma şanslarõ ortadan kalkacak CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, partisinin TBMM grup toplantısına katılarak bir konuşma yap- tı. Baykal konuşmasının ardından salon çıkışında küçük Arda’yı kucaklayarak sevdi. (Fotoğraf: AA) ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Hava Kuv- vetleri Komutanlõğõ Karargâhõ’nda yapõlan denetlemeler kapsamõnda yerleşke girişinde gerçekleştirilen “sahte subay girişini engel- leme” tatbikatõ heyecan yarattõ. Hava Kuv- vetleri Komutanlõğõ’nõn önündeki caddeden geçen ve olayõ gören yurttaşlar durarak geliş- meleri izlemeye başladõ. Bu sõrada caddeden geçen araçlar da durdu. Tatbikattan habersiz olan yurttaşlar, gelişmeleri izlemeye başladõ. Bunun üzerine Hava Kuvvetleri Komutanlõğõ koruma personeli, aracõnõ durduran yurttaşla- rõ uyararak devam etmelerini sağladõ. Bölge- de olaya tanõk olan bazõ yurttaşlar da gazete bürolarõnõ arayarak konuyu aktardõ. Olay in- ternet sitelerine de haber olarak yansõdõ. Bir süre sonra ise gerçek ortaya çõktõ. Genelkur- may, olayõn tatbikat kapsamõnda gerçekleşti- rilen bir uygulama olduğunu bildirdi. Karargâhta ‘sahte subay’ tatbikatı ANKARA’DA ‘HAREKETLİ’ SAATLER AA’nõn kasasõ şaibeli ellerde HALİS ÇALIŞGAN’IN, DAHA ÖNCE USULSÜZ HARCAMALARI TESPİT EDİLMİŞ
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear