25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHUR YET 17 KASIM 2010 ÇARŞAMBA 18 SPOR YÖNETİMİN RADİKAL KARARLAR ALMASI BEKLENİYOR, CAMİADA KULİS ÇALIŞMALARI HIZ KAZANDI SPOR YORUM ARİF KIZILYALIN Aslan’da duvarlar çatladı TAKIM TEDİRGİN Spor Toto Süper Lig’de 10. sırada yer alan Sarı Kırmızılı futbolcular geleceklerinden endişeli. Hagi, devre arasında geniş çaplı bir operasyon yapılmasını isterken kimlerin takımdan gönderileceği merakla bekleniyor. Topun ağzındaki isimler olarak Ayhan ile Servet’in yanı sıra Barış, Insua, Misimovic ve Kewell gösteriliyor. Adı geçen isimlerin tedirgin bir bekleyiş içinde oldukları öğrenildi. Polat Sınıfı Geçer mi? Vapurda, otobüste, metroda asık suratlı insanlara biraz kulak kabarttığınızda aynı şeyi duyuyorsunuz şu sıralar: “Ne olacak bu G. Saray’ın hali?” Gerçekten Sarı Kırmızılı kulüp hem sportif, hem idari anlamda belki de tarihinin en sıkıntılı dönemlerinden birini yaşıyor. Düşünsenize, sağduyusu, aklıselim yönetim tarzıyla tanınan 105 yıllık koca çınarın daha 10. hafta dolmadan teknik kadrosu değişti, henüz 6. ayını yeni dolduran yönetimden bir kişi isitfa etti, en az 3 kişinin istifası cebinde, yapılan transferlerin yarısı ‘fos’ çıktı ve takım da 12. haftada 6. yenilgisini alıp, olumsuz anlamda da ‘tarih’ yazdı... Eleştirilerin odağında da doğal olarak başkan Adnan Polat var. Peki, Polat gerçekten suçlu mu bu tepetaklak düşüşte? İsterseniz G. Saray Başkanı’nın artılarına ve eksilerine bir bakalım. Önce iyi niyetli olarak G.Saray’a kazandırdığı değerleri gözler önüne koyalım: Taraflı tarafsız herkes kabul eder ki Aslantepe Projesi’nde Adnan Polat ve çalışma arkadaşlarının yüzde yüz alın teri var. Bu ilk artısı G.Saray Başkanı’nın. Yine atıl durumdaki Riva arazisinin projelendirilip 400 ile 750 milyon dolar arasında bir fiyat aralığına getirilmesi de Polat ile kurmaylarının eseri. Ayrıca iki şirketin birleştirilip gelecek yılların gelirlerine yönelik temliğin kaldırılması da G.Saray’ın önünü parasal olarak açıyor... Şimdi bu artıların yanındaki eksilere de bir bakalım. Öncelikle futbol takımının iyi idare edilmediği kesin... Florya’nın futbolculara dayalı bir düzen içinde idare edilmek istenmesi, takımın başında ‘ağabey’, ‘menajer’, ‘yönetici’ türünde birinin olmaması sanırım, sportif başarısızlığın temel nedeni. Yine son 3 yıldır yapılan transferlerde yaşanan ‘seçim’ yanlışları ve plansızlık da G.Saray Futbol Takımı’nın teker patlatmasında birinci derecede öncelikli. Örneğin, 2 yıl önce Ankarasporlu (şimdi F.Bahçeli) Özer Hurmacı’nın bonservisine verilmeyen 1 milyon Avro’nun, Bursa’da 6 aydır top oynamayan Serkan Kurtuluş’a harcanmasını, takımın tek elle tutulur ön liberosu Mehmet Topal’ın 4.5 milyon Avro bonservisle Valencia’ya yollanıp 14.8 milyon Avro’ya Lorik Cana’nın alınışını (3 yıllık sözleşme sonunda ödenecek toplam rakam) ne ekonomik, ne idari anlamda açıklayacak birileri yoktur. Tribünler istedi diye sakat Kewell ile sözleşme yenilenmesi de skandalların uç noktasıdır. 4 yıl içinde 7 ayrı teknik direktör, 10’dan fazla antrenörle çalışmak, Frank Rijkaard’ın bizim coğrafyaya alışamadığı belli olduğu halde 2. yıla yine Hollandalı ile girmek de sanırım affedilmesi zor yanlışlar. Hele hele, takımın kötü gittiği günlerdeki “İnadına Rijkaard’la devam edeceğim, hatta 2 yıllık ek sözleşme yapacağım” sözü de futbol şubesinin ne denli ‘idare’den uzak yönetildiğinin göstergesidir. Yine yıpranan ve ‘kulübün iyiliği için ayrılayım’ diyen Adnan Sezgin’deki ısrar da hem Sezgin’i hem Polat’ı tüketmiştir. Futbol takımının yanı sıra yönetim içindeki krizi yönetememek de Adnan Polat’ın en önemli eksisi. Eğer Polat, Haldun Üstünel sıkıntısına hoşgörü ile yaklaşsa, yönetim aylar önce bu ilk çatlağını vermese belki şimdi yukarıdaki sıkıntıların büyük çoğunluğu yaşanmayacaktı. Oysa Polat’ın, ‘Kılıcını kınından çıkarma, aynı kılıç senin de canını yakar’ özdeyişini bilmesi gerekiyordu. Yine Türkiye’de pazarlama teknikleri konusunda ustalaşmış Cemal Özgörkey’in küstürülüşü, yöneticilerin birbirinden haberinin olmaması ve G.Saray Adası krizi Polat’ın tüm kredilerini tüketti... Şimdi yukarıdaki artıları ve eksileri tarafsız bir gözle masaya yatırın; Polat sınıfı geçti mi, kaldı mı? 3 yanlış bir doğruyu götürüyorsa G.Saray Başkanı sınıfta kalmıştır... Okulla ilişkisinin kesilip kesilmeyeceği konusu ise ‘ikmal’ sınavındaki başarısına bağlıdır! COŞKUN GÜLBAHAR Galatasaray’da futbol takımının aldığı kötü sonuçlar ve yönetimdeki kargaşa, tartışmaları da beraberinde getirdi. Bir yanda oyuncular formasını satmakla suçlanırken diğer tarafta Bangkok’ta tatilde olan Başkan Adnan Polat, G.Saray’ı sahiplenmemekle eleştiriliyor. Sarı Kırmızılıların pazar günü Kayseri ile oynayacağı maç, camiada dönüm noktası olarak değerlendiriliyor. Beşiktaş derbisi öncesi alınacak kötü bir sonuç, yönetimden Futbol AŞ’ye kadar ‘devrim’ niteliğinde kararların oluşmasına yol açabilir. Bilindiği gibi G.Saray’ın 10. haftada F.Bahçe ile oynayacağı derbiden 4 gün önce Gheorghe Hagi göreve getirilmiş, değişen hava Kadıköy’de 10 yıl sonra puan alınmasını sağlamıştı. G.Saray yönetimi, zorlu Beşiktaş mücadelesi öncesi de benzer bir operasyon yapmak için kolları sıvadı. Gündemdeki ilk madde Hagi’nin performansından memnun olmadığı oyuncuların kadro dışı bırakılması. Devre arasında gönderilmesi düşünülen isimlerin başında ise Servet ve Ayhan geliyor. Her fırsatta Avrupa’da forma giymek istediğini söyleyen Servet ve bir süre yurtdışında oynayarak askerliğini bedelli yapmak isteyen Ayhan’ın Sarı Kırmızılı takımdan ayrılmaya sıcak baktığı biliniyor. Yabancı futbolcuların farklılık yaratamaması da G.Saray’daki en büyük sorunlardan biri olarak değerlendiriliyor. F.Bahçe ile Beşiktaş’ın bu sezonki yabancı transferleri büyük beğeni toplarken Sarı Kırmızılılarda Misimovic ve Insua eleştiri oklarının hedefi haline geldi. Ayrıca sahada bekleneni veremeyen Elano ve Kewell da mutsuz görüntüleriyle dikkat çekiyor. Ligde 12 maçta 6 yenilgi alan G.Saray’ın düzlüğe çıkması için seri galibiyetler alması gerekiyor ancak Sarı Kırmızılıların içinde bulunduğu durum, taraftara bu yönde umut vermiyor. Takımın gidişatından mutsuz olan Hagi, Kayseri karşısında Musa Çağıran, Emre Çolak, Çağlar Birinci, Gökhan Zan ve Aydın Yılmaz gibi isimlere şans vermeyi planlıyor. MUHALEFET AYAKLANIYOR GÖRÜŞ HALİT DERİNGÖR G .Saray yönetimindeki çatırdamalar, muhalifleri harekete geçirdi. Marttaki seçimlerde Adnan Polat’a rakip olan Adnan Öztürk, kulis çalışmalarını hızlandırırken camianın duayenleri Ali Dürüst’e destek veriyor. “G.Saray’ın sana ihtiyacı var” diyerek Dürüst’ü ikna eden isimler, şimdi G.Saray’ı bu zor durumdan kurtarmak için neler yapılması gerektiğini düşünüyor. Ancak muhalif kesimin G.Saray’a müdahale etmesi için öncelikle Yönetim Kurulu’nun Olağanüstü Kongre kararı alması gerekiyor. Polat ve ekibi ise gelen tepkilere karşın görevi bırakmayı kesinlikle düşünmüyor. Krizmani En basit bir olayda kriz yaratmak adeta karakterimiz haline geldi. Sulh ve sükundan hoşlanmıyoruz. Bu nedenle ülke olarak hep çalkantı içindeyiz. İşte G.Saray’ın durumu... Manisa’ya yenilince dünya ayağa kalktı. Adnan Polat maç günü tatil için yurtdışındaymış. Adamın böyle bir hakkı yok mu? Burada oldu da ne oldu? Olmasa ne olacak ki? Takımın 11’i sahada, antrenör, menajer, masör, doktor, bunlar hazırken başkana ne gerek var ki. Çevirsinler kafalarını bütün dünyaya bir baksınlar. Polat burada olsaydı tribünden okuyup üfleyip futbolculara güç mü verecekti? Mantıksızlığın aile boyu. Bu adama ülke dışında olduğu ve Manisa’ya yenildiklerinin hesabını değil; 200 milyon Avro’ya yakın parayla kurduğu takımın nasıl Manisa gibi bir ekibe yenildiğinin hesabını sorun, hatta yargılayın. Yalnız onlar değil, diğer kulüpler de öyle yapmalı... KİRALIKLAR DERT OLDU slan’da geçen sezon Manchester City’den kiralanan Jo, beklentilerin çok altında kalmış, Rijkaard’ın gözüne girememişti. Sarı Kırmızılıların bu sezon Liverpool’dan kiraladığı Insua da Hagi’den veto yedi. Rumen teknik adam “Kiralık oyuncu istemiyorum” diyerek bu konudaki net tavrını ortaya koydu. G.Saray’ın devre arasında kadrosuna katacağı futbolcuları bonservis bedelini ödeyerek alacağı öğrenildi. A SPOR GÖZLEM ALİ ABALI Ulusal takım çalıştırıcısı Hiddink futbolumuzu eleştirdi, Euro 2012 için umut vermedi Buruk Bir Bayram Günü... Sevgili dost Mustafa Balbay, günler aylar geçiyor, işte bir bayram gününde bir araya geldik. Çankaya’da sizin özene bezene dekore ettirdiğiniz, hazırlattığınız Ankara bürosunun bahçesinde toplandık. Bayramlaştıktan sonra da kahvaltı edildi. Büromuzun caddeye bakan yönünde sizin resminiz önünde, yokluğunu bir kere daha acılar içinde yaşadık, hissettik. Anlaşılıyor ki sizin bez üzerine basılmış resminiz bile güç veriyor. Ama yokluğunuz her geçen gün bizleri gerçekten düşündürüyor. Mahkemenin sayın yargıçları bundan sonraki duruşma gününü iki ay sonraya bıraktılar. Bu da demektir ki yeni yıl kutlamalarında sizi aramızda göremeyeceğiz. Bektaşilerin deyimi ile “Bu da geçer” diyoruz. Asıl Tanrı elbette sana güç versin. Bu bayram gününde dualarımız böyledir. Sporumuz hakkında bilgi vermek istiyorum. Gerçi her şey ortada, yapılanları biliyorsunuz sanıyorum. Başta Fenerbahçe olmak üzere İstanbul’un üç büyükleri her geçen hafta küçülerek yollarına devam ediyorlar. Aslında bu durum Anadolu kulüplerinin kendilerine gelmelerine neden oluyor diyenler çoğunlukta. Ama bir diğer gerçek, yalnız kulüplerimiz değil, Türk futbolu geriye doğru gidiyor. Nitekim, ulusal takımımızı emanet ettiğimiz Hollandalı Guss Hiddink, ‘Gençlere olanak tanıyoruz’ diyerek toplama bir takım kurdu, bugün Amsterdam’da dünya ikincisi ile bir hazırlık maçı yapıyoruz. İyi olur diyoruz ama “Tanrı bizi korusun” deyimini de unutmuyoruz. Futbolun dışında sporumuzda güzel ve sevindirici olaylardan söz etmezsek bize gücenenler olur. Bildiğiniz gibi basketbolda alınan dünya ikinciliğinden sonra voleybolda kızlarımız Japonya’da Dünya Şampiyonası’ndan altıncılıkla döndüler. Sonucu biliyorsunuzdur ama tüm karşılaşmaları naklen verildi, bu yayınları milyonlar sevinç ve neşe içinde izledi. Özellikle oyuncularımızdan Neslihan Darnel’in sayı kraliçesi olması ayrı bir gururumuz oldu. Hepimiz sizi hasretle bekliyoruz. Ankara’da ilk Fenerbahçe maçını birlikte izlemek temennisiyle yolunu gözlüyoruz. Türkiye’yi beğenmiyor AMSTERDAM (Cumhuriyet) Ulusal Takım Teknik Direktörü Guus Hiddink, bugünkü Hollanda maçı öncesi çarpıcı açıklamalar yaptı. Türk futbolunun Avrupa’nın gerisinde kaldığını vurgulayan Hollandalı çalıştırıcı, Euro 2012’ye gitmek istediklerini ancak gençleştirme operasyonuna daha çok yoğunlaştıklarını söyledi. Türkiye’de futbol hırsı çok büyük. Her şeye itiraz edebiliyorlar. Net bir faul olmasına rağmen hakem düdüğü çaldığı anda etrafı itiraz eden futbolcularla sarılıyor. Bu normal değil. Değişim için hakemler de bana yardımcı olmalı. Maalesef hakemler bu olaylara alışmış. Futbolculara karşı hakemlerin tavrına şapka çıkarmak lazım. Azerbaycan yenilgisi gençleştirme operasyonunu başlatmama neden oldu. Şu anda geleceğin kadrosunu belirlemek istiyoruz, bu tabii ki düşe kalka olacak. Yeni bir arayış ve yapılanma içerisindeyiz. Türklerin sabırlı olup olmamaları önemli değil. TFF Başkanı geleceğin milli takımını yaratmamı istedi. Çalışma hayatımı Türkiye ile bitirmek istiyorum. HOLLANDA’YLA ÖZEL RANDEVU HOLLANDA Stekelenburg van der Wiel Mathijsen Heitinga Pieters Kuyt Sneijder Afellay van der Vaart van Persie Huntelaar TÜRK YE Volkan G.Gönül Servet Ersan smail Hamit Yekta Nuri Engin M.Ekici Umut F.Bahçe’de teknik kadro ve futbolcular bayramlaştı. Ulusal takım kampındaki bayramlaşmada neşeli anlar yaşandı. Göreve başladığımda 2 seçeneğim vardı. İlki Euro 2012’ye katılmak. İkincisi de takımı yenileme ve gençleştirme yoluna gitmekti. Almanya ve Azerbaycan yenilgileri sonrası ikinci seçeneği hızlandırmamız gerekti. Milli Takım, Türk kulüplerinin aynasıdır. Kulüplerin başarısı Avrupa standartlarının çok altında. Türkiye süper ve şahane futbol ülkesi, her şeye inanılmaz bir hisle yaklaşıyoruz. STAT: AMSTERDAM ARENA YAYIN: TRT 1 SAAT: 21.30 HAKEM: VIKTOR KASSAI Spor Servisi A Ulusal Futbol Takımı, bugün özel maçta Hollanda ile deplasmanda karşılaşacak. Amsterdam Arena Stadı’nda oynanacak ve TSİ 21.30’da başlayacak mücadeleyi Macar hakem Viktor Kassai yönetecek. Maç TRT 1’den naklen ekranlara gelecek. LUGANO’YA AĞIR PARA CEZASI Spor Servisi F.Bahçe’de, Eskişehirspor maçının devre arasında Sezer Öztürk’le kavga edip kırmızı kart gören Lugano’ya ağır para cezası verildi. Sarı Lacivertli yönetim, kulüp disiplin talimatına göre en yüksek para cezasını Uruguaylı futbolcuya kesti. F.Bahçe kulübü, cezayı Lugano’nun ücretinden kesecek. Yönetim bu karara teknik direktör Aykut Kocaman’ın raporunu dikkate alarak imza attı. Avrupa eğitimi almış kaç oyuncu kadromuzda var, bunu bilmiyorum. Bizi en güzel şekilde temsil edecek oyuncuları seçiyoruz. Türk futbolundan hem memnunum hem değilim. Ligde Türk oyuncuların daha çok oynamasını isterim. Yabancı oyuncu ne kadar çok olursa bu milli takıma zarar verir. Türkiye’de beklentiler çok Trabzonsporlu taraftarlar internetteki forumlarda bugün saat 15.00’te Bursa Heykel Caddesi’nde protesto yürüyüşü yapma kararı aldı. Tırmanan gerginlik sonrası Bursaspor Kulübü, dün Trabzonspor’dan özür diledi. Yapılan açıklamada, “Maçtan bir gün sonra televizyonumuzdaki programda maksadını aşan ve bu nedenle Trabzonspor camiasını üzen bazı büyük. Eğer iki kez arka arkaya yenilirseniz tüm kafaların kesilmesi gerekir. Çünkü onlar Avrupa’da en büyükler arasında olduklarını düşünüyorlar. Artık gerçekçi olmalı, öz eleştiri yapmalıyız. Hollanda karşılaşması bizim için tam anlamıyla bir test olacak. İki yıldır oynayan bir takımımız vardı, bunu bozduk. Bu maç yeni nesil için iyi bir fırsat olacak. yorumlar yapılmıştır. Trabzonspor Kulübü’nden ve taraftarından özür dileriz” denildi. Teknik direktör Ertuğrul Sağlam, “Bursaspor’u sevenlerin takımın geleceği konusunda endişe etmesine gerek yok” dedi. Başkan İbrahim Yazıcı ise “Futbolda inişli çıkışlı dönemler olabilir. Biz de bu dönemi en kısa zamanda atlatacağız” diye konuştu. BEŞİKTAŞ’TA NEŞELİ GÜNLER Spor Servisi Son haftalardaki düşüşüyle ligde sıkıntılı günler geçiren Beşiktaş’ta G.Birliği galibiyetiyle yeniden eski günlere döndü. Zirvedeki rakiplerinin de puan kaybetmesiyle haftayı karlı kapatan Siyah Beyazlılarda özellikle 3 puanla birlikte kazanılan moral camia içinde sevinçle karşılandı. Portekizli yıldız Quaresma ve İspanyol oyuncu Guti’nin sakatlığının tamamen geçmesi ve maç eksiklerini tamamlaması teknik direktör Bernd Schuster’i sevindirdi. Bu arada Beşiktaş Futbol Komitesi Üyesi Serdal Adalı, bazı kongre üyelerinin Gençlerbirliği galibiyetine sevinmediği yönündeki ifadelerin kendisine ait olmadığını açıkladı. BURSA’DAN TRABZON’A SPİKER ÖZRÜ Spor Servisi Bursaspor’un evinde Trabzonspor’a yenildiği maçın ardından Yeşil Beyazlı kulübün TV kanalındaki bir programda spiker Seda Çapçı’nın Bordo Mavili taraftarlar hakkında “Bursa’da oturan Trabzonlulara artık hemşehri diyemeyeceğiz. Şampiyon olabilirsiniz ama adam olabiliyor musunuz?” sözleriyle yaptığı yorum kriz yarattı. C MY B C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear