Catalog
                    Publication
                
                - Anneler Günü
 - Atatürk Kitapları
 - Babalar Günü
 - Bilgisayar
 - Bilim Teknik
 - Cumhuriyet
 - Cumhuriyet 19 Mayıs
 - Cumhuriyet 23 Nisan
 - Cumhuriyet Akademi
 - Cumhuriyet Akdeniz
 - Cumhuriyet Alışveriş
 - Cumhuriyet Almanya
 - Cumhuriyet Anadolu
 - Cumhuriyet Ankara
 - Cumhuriyet Büyük Taaruz
 - Cumhuriyet Cumartesi
 - Cumhuriyet Çevre
 - Cumhuriyet Ege
 - Cumhuriyet Eğitim
 - Cumhuriyet Emlak
 - Cumhuriyet Enerji
 - Cumhuriyet Festival
 - Cumhuriyet Gezi
 - Cumhuriyet Gurme
 - Cumhuriyet Haftasonu
 - Cumhuriyet İzmir
 - Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
 - Cumhuriyet Marmara
 - Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
 - Cumhuriyet Oto
 - Cumhuriyet Özel Ekler
 - Cumhuriyet Pazar
 - Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
 - Cumhuriyet Sokak
 - Cumhuriyet Spor
 - Cumhuriyet Strateji
 - Cumhuriyet Tarım
 - Cumhuriyet Yılbaşı
 - Çerçeve Eki
 - Çocuk Kitap
 - Dergi Eki
 - Ekonomi Eki
 - Eskişehir
 - Evleniyoruz
 - Güney Dogu
 - Kitap Eki
 - Özel Ekler
 - Özel Okullar
 - Sevgililer Günü
 - Siyaset Eki
 - Sürdürülebilir yaşam
 - Turizm Eki
 - Yerel Yönetimler
 
                        Years
                    
                    - 2025
 - 2024
 - 2023
 - 2022
 - 2021
 - 2020
 - 2019
 - 2018
 - 2017
 - 2016
 - 2015
 - 2014
 - 2013
 - 2012
 - 2011
 - 2010
 - 2009
 - 2008
 - 2007
 - 2006
 - 2005
 - 2004
 - 2003
 - 2002
 - 2001
 - 2000
 - 1999
 - 1998
 - 1997
 - 1996
 - 1995
 - 1994
 - 1993
 - 1992
 - 1991
 - 1990
 - 1989
 - 1988
 - 1987
 - 1986
 - 1985
 - 1984
 - 1983
 - 1982
 - 1981
 - 1980
 - 1979
 - 1978
 - 1977
 - 1976
 - 1975
 - 1974
 - 1973
 - 1972
 - 1971
 - 1970
 - 1969
 - 1968
 - 1967
 - 1966
 - 1965
 - 1964
 - 1963
 - 1962
 - 1961
 - 1960
 - 1959
 - 1958
 - 1957
 - 1956
 - 1955
 - 1954
 - 1953
 - 1952
 - 1951
 - 1950
 - 1949
 - 1948
 - 1947
 - 1946
 - 1945
 - 1944
 - 1943
 - 1942
 - 1941
 - 1940
 - 1939
 - 1938
 - 1937
 - 1936
 - 1935
 - 1934
 - 1933
 - 1932
 - 1931
 - 1930
 
                    Our Subscribers Can Login And Read Original Page
                    I Want To Register And Read The Whole Archive
                    I Want To Buy The Page
                
            
                SAĞNAK  NİLGÜN CERRAHOĞLU  Korku  İmparatorluğunda  Yaşamak  Şantaj, korku, tehdit. Herkes korkuyor.  Saklayacak bir şeyim olmamasına rağmen ben  de korkuyorum: Sıradışı bir düşmanca iklimin  varlığını hissediyorum; bu iklimi kullananlar, bu  iklimden yararlananlar olduğunu görüyorum. Ve  düşünüyorum: Korkunun toplumsal maliyeti  nedir?  Siyasi sistemin parçası olan,  kamusal toplumsal sorumluluk konumundaki  herkes bugün en ufak bir hafifliğinin üzerine  gidilerek teşhir edilebileceğini biliyor. Sözü  edilen  hafiflik zaafların  gerçek olup, olmaması  veya suç teşkil edip etmemesi; bundan böyle  önem taşımıyor. Önemli olan  zaafların  ister  hesaplaşma amaçlı, ister sürekli tehdit amaçlı  olsun bir  önleyici engelleyici silaha   dönüştürülmek üzere  haber malzemesi   yapılması ve  hedef seçilen kişiye   bedel   ödetmesi.  Fısıldanan mesaj:  Umut arama!   Basın özgürlüğü ve siyasi özgürlükler,  insanların; üzerlerinde kişisel baskı  kurulmaksızın görüş ifade edebilmelerinin  teminatı, imk nı üzerine kuruludur.  Bir fikri ifade ederken ya da yazarken;  fikirleriniz yüzünden özel yaşamınızı karartacak  düzmece de olsa herhangi bir  dosyayla   bedel ödeyeceğinizi bilmek sizi şartlandırır.  Artık özgür değilsinizdir.  Burada bir  özgürlük , daha da doğrusu   özgürlüklerimizin elimizden alınması   sorunuyla karşı karşıyayız   Çıkarlar manzumesi etrafında toplanan bazı  insanlar, gazeteciler ve medyatik araçlarla  hayata geçirilen garip bir mekanizma bu.  Mekanizmayı denkleyecek imk nlara ve  topluma bunu dayatacak kültürel  hegemonyaya, ardından bunları siyaseten  kullanabilecek çerçeveye sahip bunu  yapanlar   Çoğu kez seyircisi kaldığımız durum,  gerçekte herkesi ilgilendiriyor. Kurulan bu   korku makinesi  çünkü insanları, zaaflarının  yalnızlığı içinde çamura batırıp sıvarken;  başkalarını da muhatap almakta  Korku  makinesinin herkese  fısıldadığı  mesaj;  Başını  yukarı kaldırmaya yeltenme! Umut arama.  Hepimizin mutlaka saklamak istediği bir şeyler  vardır. Hepimiz kirliyiz. Bakışlarını indir. Geri  çekil. Ve vazgeç!  diyor.  Panzehir: Yapay skandallara  prim vermemek  İtibarsızlaştırma kampanyası yöntemlerine  geçmişte  muhalifleri  etkisiz hale getirmek  amacıyla komünist diktatörlükler başvururdu.  Yöntemler farklılaşmış da olsa günün   itibarsızlaştırma kampanyalarında  kullanılan  mekanizma aynı mekanizma. Tek tek hedef  olan bireyler ötesinde; demokrasi için tehlikeli  olan bu cehenemi mekanizmayı nasıl kırabiliriz?  Panzehir biz okurlar, izleyiciler ve yurttaşların   elinden alınmak istenen  bağımsız düşünce  yeteneğinin tekrar kazanılması ve kültürel  özerkliğimizin muhafaza edilebilmesidir.  İtibarsızlaştırma kampanyasında hedef  seçilen şahısları zora sokmak amacıyla devreye  konan  dedikodu haberciliği  ve   dedikoduculuğa  prim vermemek; birinci  panzehirimizdir   Büyüteç altında özel olarak büyütülmüş  yapay skandallarla, aklımızın dağılmasına,  çelinmesine izin vermeyelim. İnsan olan herkes  hata yapabilir ve herkesin zayıflıkları vardır. Her  siyaset ve her tercih, kendi içinde çelişkiler  içerir. Herkes yanılabilir. Ama burada altını  çizerek şu ayrımı da yapmamız gerekir: Tüm  zaaflar ve tüm yanlışlar aynı değildir.   Yanlış hata  başka,  suç  başka şeydir   Eleştiri getiren ya da muhalif tavır alanlara  giydirilmeye çalışılan  iftiraları ;  bağımsız  irademizin kıstaslarıyla  gerçek boyutlarına  oturtabilmeli, bunların arkasındaki saikleri  anlayabilmeliyiz. Bunu başarabilirsek direnç  gösterebilir ve giderek özgürlüğü, adaleti ve  yasallığı savunabiliriz. Başkalarından illa daha  iyi ve üstün olmak gibi bir iddia içinde olmaya  gerek yok. Ama başkalarından farklı olabiliriz.  Hep birlikte aşağıya çekilip, aşağılarda bir  yerde aynılaştırılmaya direnç gösterebildiğimiz  ölçüde; umutla yeniden siyaset yapabiliriz ve  siyaseti bugünkü korkularımızın karanlığından  kurtarabiliriz.  Yazıya konu olan yer, İtalya. Siz neresi  sanmıştınız? Yazı da benim değil; ünlü İtalyan  gazeteci, yazar Roberto Saviano nun 29 Eylül  2010 tarihli  Repubblica  gazetesindeki   Korku Makinesi La Macchina Della Paura   isimli makalesinden alınma... Saviano nun  yazısını ben biraz toparlayıp, özetledim  sadece   Yakın zamanlara dek canlı, güçlü bir  demokrasi olan İtalya da; giderek bir korku  imparatorluğunun etkisine giriyor... Muhalifler  ve dişlerini gösterebilecek siyasi rakipler gerçi  özel olarak kurulan mahkemelerde toplu olarak  yargılanıp, demir parmaklıklar ardına atılmıyor.  Ama ağır  itibarsızlaştırma  ve  çamur  kampanyalarına  hedef olabiliyorlar. Kontrolsüz  bir siyasi, finans ve medya gücünü elinde  bulunduran Başbakan Berlusconi nin çevresi  ve adamları; bugün Çizme nin en popüler  yazarlarından biri olan Saviano nun  korku  makinesi  adıyla tarif ettiği  mekanizmayla ,   çatlak ses çıkaran herkesi  anında alaşağı  ediyor.  Saviano nun yazısını alıntılarken; Kezban  Küçük ile Avcı öyküsünün ardından internet  bloglarında  artık burada yorum yapmaya dahi  korkuyorum ;  yorum yapmak bir yana, bilgi  sahibi olmaktan ve okuduklarımdan  korkuyorum!  diyen ilgili, bilgili, okumuş yazmış  insanlarımızı düşündüm. Bu  korku makinesine   prim vermeyen panzehirleri hep birlikte aramak  zorundayız.  nilgun@cumhuriyet.com.tr  5 EK M 2010 SALI CUMHUR YET SAYFA  DIŞ HABERLER 11dishab@cumhuriyet.com.tr  CMYB  C M Y B  ASLI KAYABAL  MİLANO  Lideri olduğu Öz  gürlükler Partisi PdL in  Partito  della Libert   Milano da Castello  Sforzesco da düzenlenen siyasi  şenliğinde konuşan İtalya Başba  kanı Silvio Berlusconi yargıçları  hedef alarak  Milano da bazı yar  gıçlar beni siyaset sahnesinden  silmeye kararlı. Bu yargıçlar  için bir soruşturma komisyonu  kurmak gerekli  dedi.  Yargıçların İtalya daki de  mokrasi için büyük bir engel ol  duğuna söyleyen Berlusconi nin  yargı sistemini hedef alan bu açık  lamasına ilk tepki Yargıçlar Der  neği nden geldi. Dernekçe yapılan  yazılı açıklamada Berlusconi nin  açıklamalarının kendilerini yıldır  mayacağı ifade edildi.  Berlusconi, yargıçlar konusunda so  ruşturmalar açacak bir komisyonun aci  len hayata geçmesi gerektiğini, çünkü  İtalya da sultanlık sisteminin artık  yargı düzenine yerleştiğine ve bu dü  zen içinde yargı sisteminin siyasetçi  ler için bir tehdit oluşturduğuna vurgu  yaptı. Bu nedenle anayasal bir reforma  gidilmesi gerektiğine dikkat çeken  Berlusconi, anayasada yapılacak de  ğişikliklerle yargı sisteminin de de  mokrasi için bir tehdit olmaktan kur  tarılması gerektiğini kaydetti.  Demokrasinin  karşısında kaya gibiler  İtalya daki yargıçların demokrasi kar  şısında anıtsal bir kaya gibi dev bir en  gel oluşturduklarını savunan Berlusco  ni, kendileri ile aynı görüşte olmayan ki  şileri sahneden silmek için adalet siste  mini kullandıklarını öne sürdü.  Mills davasındaki soruşturmayı takip  eden yargıç Fabio de Pasquale nin  birçok ayrıntıyı kendisinin keşfettiğini  iddia eden Berlusconi,  Yargıçlar ba  zı yasa maddelerinden hoşnut kal  madıkları zaman anayasaya başvu  ruyorlar ve orada yazılı maddeleri  kendi işlerine yanıt verecek biçimde  yorumluyorlar  diye konuştu.  Berlusconi bu nedenle yargı sistemi  ne mercek tutacak bir soruşturma ko  misyonunun acilen kurulması gerekti  ğini, böyle bir komisyonun hayata geç  mesini istemelerinin siyasi bir yüküm  lülük olduğunu belirtti.  PdL gecesinde sol siyasetçilere de es  prili bir şekilde çatan Silvio Berlusconi,   Sol kesim beni hep eve göndermeye ça  lışıyor, 20 kadar evim olduğu için han  gisine gideceğimi bilemediğimden be  ni güç durumda bırakıyorlar  dedi.  İtalya Başbakanı: Yargıçlar beni susturmak istiyor. Hemen bir soruşturma komisyonu kurmak gerekli  Berlusconiyargısavaşıkızışıyor  Partisinin siyasi şenliğinde solu da hedef alan  Berlusconi,  Sol kesim beni hep eve  göndermeye çalışıyor, 20 kadar evim olduğu için  hangisine gideceğimi bilemediğimden beni güç  durumda bırakıyorlar  dedi.  Fotoğraf: AP   LULA NIN HALEFİ  Brezilya  seçimleri  ikinci tura  Dış Haberler Servisi  Brezilya da  devlet başkanlığı seçimi hiçbir adayın yüz  de 50 den fazla oy alamaması nedeniyle  ikinci tura kaldı. Önceki gün yapılan se  çimlerde iktidar partisinin adayı Dilma  Rousseff oyların yüzde 47 sini almayı ba  şardı. En yakın rakibi, eski Sao Paulo Va  lisi Jose Serra ise oyların yüzde 33 ünü  aldı. Böylece ikinci turda İşçi Partisi nin  adayı Rousseff ve muhalefetteki Sosyal  Demokrat Parti nin adayı Serra nın kar  şı karşıya geleceği kesinlik kazandı.  Seçimin sürprizi, Yeşil Parti adayı Ma  rina Silva nın beklentilerin üzerinde ola  rak yüzde 19 oranında oy alması oldu.  20032008 yılları arasında şimdiki Dev  let Başkanı Luiz İnacio Lula da Silva nın  kabinesinde çevre bakanlığı görevini yü  rüten Silva nın aldığı oylar, Rousseff in ilk  turda kazanamamasının da nedeni olarak  gösteriliyor. Bu oyların ikinci turda kime  gideceği seçimin sonucunu belirleyecek.  Rousseff seçim sonuçlarının açıklanma  sından sonra yaptığı konuşmada,  İkinci  tura cesaret ve enerjiyle gidiyorum, çün  kü bu bana öneri ve planlarımı daha iyi  ortaya koyma şansı sağlıyor  dedi.  Lula da Silva, seçimlerde eski genel se  kreteri Rousseff i halefi olarak göstermişti.  Dış Haberler Servisi   Brezilyalı dünyaca ünlü yazar  Paulo Coelho, ülkesindeki  genel seçimler nedeniyle  önceki gün sosyal paylaşım  sitesi Facebook ta bir yazı ve  cezaevi yıllarından kalma bir  fotoğrafını yayımladı.  Paulo Coelho  Bugün  Brezilya da genel  seçimler vardı. Brezilya  son 25 yıldır demokratik  bir ülke. Fakat hiçbir  zaman unutmamalıyım ki  bir zamanlar  diktatörlükle  yönetiliyorduk, ben de 3  kere tutuklandım ve  bunlardan birinde  işkence gördüm. Bu  yüzden, düşünce suçlusu  olmaktan hapis yattığım  1974 yılından bir fotoğraf  paylaşıyorum ve diyorum  ki ülkemde diktatörlüğe  bir daha asla  diye yazdı.  Mayıs 1974 te düşünce  suçlusu olarak cezaevinde  kaldığı sırada işkence gören  ünlü yazar, işkenceden iki  gün sonra cezaevinde  çekilmiş fotoğrafını da  yayımladı. Cezaevi  tutanaklarında yazarın  boydan ve bel üstü  fotoğraflarının yanı sıra  parmak izleri de bulunuyor.  1964 te askeri darbe yapılan  Brezilya, 1985 e kadar  diktatörlükle yönetilmişti.  Askeri diktatörlüğe karşı  direnişin liderlerinden biri  olan şimdiki devlet başkanı  adaylarından Dilma Rousseff  de yakalanıp hapse atılmış ve  işkence görmüştü.  PAULO COELHO DAN  ANLAMLI YAZI  Yazar Paulo Coelho, Facebook taki yazısında cezaevi  yıllarından kalma fotoğrafları da kullandı.  Venezüella Devlet Başkanı Hugo Chavez, genel seçimlerde partisi  Birleşik Sol un mecliste yeniden çoğunluğu elde etmesinin  ardından ülkede özel sektöre yönelik kamulaştırma politikasının  süreceği mesajını verdi. Önceki gün  Alo Başkan  adlı haftalık  televizyon programında Chavez, ülkedeki İngiliz gıda şirketi  Vestey in iştirakçisi bir firmaya ait toprağın kamulaştırılacağını  söyledi. Inglesa firmasına ait toprağa el konulacağını duyuran  Chavez,  Sadece sosyalizm yoluyla sefaletten kurtulabiliriz.  Sosyalist ve Bolivarcı devrimi derinleştirmeye kararlıyım ve  kendimi buna adadım  diye konuştu. Chavez  Sosyalist devrimi  demokratik olarak radikalleştirerek daha da ileri gideceğiz.  Çünkü bu gerekli  ifadesini kullandı. Yaklaşık 2 hafta önce  yapılan genel seçimlere de değinen Chavez, muhalefetin  sonuçların hemen ardından zafer elde ettikleri yönündeki  açıklamalarını  15 dakikalık sarhoşluk  olarak değerlendirdi.   REUTERS    S Sefaleti sosyalizm önler   Vestel VS 6500 T  206070074 no lu  yazar kasa ruhsatımı  kaybettim. Hükümsüzdür.  Sevinç Sur  Öğrenci pasamu  kaybettim.  Hükümsüzdür.  Sedat Uysal  Firmamıza ait 14.06.1999 tarih ve  3900028000019 sicil ve üretim izin numarası  na sahip Polietilen Şişe Kapak Kap Üretim Serti  fikası ile 29.11.2004 tarih ve 3900028000019  sicil ve üretim izin numarasına sahip Polipropilen  Şişe Kap Kapak Üretim İzin belgesi asılları kayıp  olmuştur. Hükümsüzdür.  PLAŞ PLASTİK AMBALAJ  SAN.TİC. A.Ş.  6 EKİM 2010 Saat 12.00 de  DOLMABAHÇEDEYİZ!  87 YIL ÖNCE DÜŞMANI KOVALAYAN  YİĞİTLERİMİZİN İZİNDE;  BUGÜN BAŞKA KILIK VE KİMLİKLERLE  SEVR İ HORTLATMAYA ÇALIŞAN  EMPERYALİZM ve YERLİ İŞBİRLİKÇİSİ  GERİCİLİĞE KARŞI DİRENCİ  PEKİŞTİRMEK ve  İSTANBUL UN  GERÇEK KURTULUŞ GÜNÜNÜ  KUTLAMAK İÇİN BÜTÜN  YURTTAŞLARIMIZI ÇAĞIRIYOR  DOSTLARIMIZLA BULUŞUYORUZ.  LÜTFEN BAYRAKLARINIZLA GELİNİZ  Yer: Dolmabahçe Rıhtımı.  İletişimBilgi: 0505 815 10 17  0536 374 93 61  0532 404 39 52  0536 739 02 29  CUMOK İSTANBUL ÇAĞRISI  www.cumokistanbul.org  DOSYA NO: 2010 6 İ.Ş.  Satılmasına karar verilen gayrimenkulün cinsi, kıymeti, adedi, evsafı:  Kazan İlçesi, Güvenç Köyü, Killik mevkiinde kain, 379 parselde kayıtlı, 3.920m2.  alanlı; kumlutınlı yapıda, 23 eğimli, 2. sınıf kuru tarım arazisi vasfında tarla.  44.590,00TL. bedelle.  İMAR DURUMU: Belediyeden alınan imar durumu ile ilgili olarak alınan cevabi ya  zıda 1 5000 ve 1 1000 lik uygulama imar planı olmadığı bildirilmiştir.  Satış şartları:  1  Satış 12.11.2010 günü yukarıda 10.0010.05 saatleri arasında Kazan Belediyesi  Ana Hizmet Binası Santral Odasında; açık arttırma suretiyle yapılacaktır. Bu arttırma  da tahmin edilen değerin % 60 ını ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve  satış giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok  arttıranın taahhüdü saklı kalmak şartıyla 22.11.2010 günü aynı yer ve saatlerde ikinci  arttırmaya çıkarılacaktır. Bu arttırmada da rüçhanlı alacaklıların alacağını ve satış gi  derlerini geçmesi şartıyla en çok arttırana ihale olunur. Şu kadar ki, arttırma bedelinin  malın tahmin edilen kıymetinin % 40 ını bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı  olan alacakların toplamından fazla olması ve bundan başka paraya çevirme ve paylaş  tırma masraflarını geçmesi lazımdır. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi dü  şecektir.  2  Arttırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin % 20 si oranında nakit pey  akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanın teminat mektubu vermeleri lazımdır. Sa  tış peşin para iledir. Alıcı istediğinde  10  günü geçmemek üzere süre verilebilir. Kat  ma Değer Vergisi, İhale Damga Vergisi, Tellaliye bedeli, alıcı adına tahakkuk edecek  1 2 tapu harcı satın alana ait olacaktır. Birikmiş emlak vergi borçları, satıcı adına ta  hakkuk edecek tapu harçları satış bedelinden ödenir. Tahliye ve teslim giderleri ihale  alıcısına aittir.  3  İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin     bu gayrimenkul üzerindeki hakla  rını özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile  15  gün için  de dairemize bildirmeleri lazımdır; aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça  paylaşmadan hariç bırakılacaktır.  4  Taşınmazı satın alanlar, ihaleye alacağına mahsuben iştirak etmemiş olmak kay  dıyla, ihalenin feshi, talep edilmiş olsa bile, satış bedelinin derhal veya İİK. 130. mad  desine göre verilen süre içerisinde ödemek zorundadır.  5  Gayrimenkul kendisine ihale olunan kimse müddetinde parayı vermezse ihale  kararı fesh olunarak, kendisinden evvel en yüksek teklifte bulunan kim ise arz etmiş ol  duğu bedelle almaya razı olursa ona, razı olmaz veya bulunmazsa hemen arttırmaya çı  karılır. Bu arttırma ilgililere tebliğ edilmeyip, yalnızca satıştan en az yedi gün önce ya  pılacak ilanla yetinilir. Bu arttırmada teklifin İİK.129. maddesindeki hükümlere uy  ması şartıyla taşınmaz en çok arttırana ihale edilir. İhalenin feshine sebep olan tüm alı  cılar ve kefilleri teklif ettikleri bedelle son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer za  rarlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen sorumludur. İhale farkı ve temer  rüt faizi ayrıca hükme gerek kalmaksızın İcra Müdürlüğü nce tahsil olunur.  5  Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup gi  deri verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir.  6  Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayıla  cakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2010 6 İ.Ş. sayılı dosya numarasıyla müdür  lüğümüze başvurmaları ilan olunur.29.09.2010  İİK m.126      İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir   : Bu örnek, bu Yönetmelikten önceki uygulamada kullanılan Örnek 64 e karşılık  gelmektedir.  Basın: 65960   T.C. KAZAN SULH HUKUK MAHKEMESİ  GAYRİMENKUL SATIŞ MEMURLUĞU  TAŞINMAZIN AÇIK ARTTIRMA İLANI   SAĞNAK  NİLGÜN CERRAHOĞLU  Korku  İmparatorluğunda  Yaşamak  Şantaj, korku, tehdit. Herkes korkuyor.  Saklayacak bir şeyim olmamasına rağmen ben  de korkuyorum: Sıradışı bir düşmanca iklimin  varlığını hissediyorum; bu iklimi kullananlar, bu  iklimden yararlananlar olduğunu görüyorum. Ve  düşünüyorum: Korkunun toplumsal maliyeti  nedir?  Siyasi sistemin parçası olan,  kamusal toplumsal sorumluluk konumundaki  herkes bugün en ufak bir hafifliğinin üzerine  gidilerek teşhir edilebileceğini biliyor. Sözü  edilen  hafiflik zaafların  gerçek olup, olmaması  veya suç teşkil edip etmemesi; bundan böyle  önem taşımıyor. Önemli olan  zaafların  ister  hesaplaşma amaçlı, ister sürekli tehdit amaçlı  olsun bir  önleyici engelleyici silaha   dönüştürülmek üzere  haber malzemesi   yapılması ve  hedef seçilen kişiye   bedel   ödetmesi.  Fısıldanan mesaj:  Umut arama!   Basın özgürlüğü ve siyasi özgürlükler,  insanların; üzerlerinde kişisel baskı  kurulmaksızın görüş ifade edebilmelerinin  teminatı, imk nı üzerine kuruludur.  Bir fikri ifade ederken ya da yazarken;  fikirleriniz yüzünden özel yaşamınızı karartacak  düzmece de olsa herhangi bir  dosyayla   bedel ödeyeceğinizi bilmek sizi şartlandırır.  Artık özgür değilsinizdir.  Burada bir  özgürlük , daha da doğrusu   özgürlüklerimizin elimizden alınması   sorunuyla karşı karşıyayız   Çıkarlar manzumesi etrafında toplanan bazı  insanlar, gazeteciler ve medyatik araçlarla  hayata geçirilen garip bir mekanizma bu.  Mekanizmayı denkleyecek imk nlara ve  topluma bunu dayatacak kültürel  hegemonyaya, ardından bunları siyaseten  kullanabilecek çerçeveye sahip bunu  yapanlar   Ç
            
    
