Catalog

CMYB C M Y B 9 OCAK 2010 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Sancılı Dönem... Manisa’nın Selendi ilçesinde yaşananlar neyin habercisi!.. Selendi, kendi halinde, geçimini tarımdan sağlayan, fazla gelişmemiş bir Ege kasabasıdır. Selendi’de Roman yurttaşların başına gelenler, Mersin’de yaşanan olaylar... Kürt aileler çocuklarını okula gönderemiyor Mersin’in Kozanlı semtinde. Bir sosyal çözülme kendini göstermeye başladı tüm Türkiye’de. Ulus devlet kavramının çiğnendiği toplumlarda, ortak kimlik yerine etnik kimlikler ortaya çıkar. Kışkırtıcı türden eylemleri durdurmak gerekir. Eğer durdurulmazsa daha kötü şeyler olur. Sancılı bir dönemden geçiyoruz... Masalımsı Ergenekon davasıyla oyalanıyoruz, Erzincan-Erzurum hattında olup bitenlere bakıyoruz, Türkiye’nin demokratik bir hukuk devleti olması yolunda adım madım atıldığına tanık olan yok. Başbakan Erdoğan’ın medyanın üzerindeki gölgesinin nereye kadar yayıldığını sanırım herkes görüyor. Tek parti ve tek adam! Yargı üzerindeki “gölge oyunu”nu ben değil, bu ülkenin yargıçları, savcıları söylüyor. Biz çocuklarımıza nasıl bir Türkiye bırakacağız? Eşitlikçi, çağdaş, hukukun üstünlüğünün geçerli olduğu, temel hak ve özgürlüklerin geliştiği bir Türkiye mi? Yoksa ulus kavramının ayaklar altına alınıp etnik kimliklerin üstünlük sağladığı bir Türkiye mi? Hangisi! Küreselleşen bir dünya emperyalizmin ağababalarının oyunudur denildiğinde “dinozorlar” diye ortalığı ayağa kaldıranlar, yaşamın vadisinde yoksulluğun ne denli insanları vurduğunu göremez. Medya kuşatma altında değil mi bugün! Amaç tek sesli bir medya yaratmak! Emekçi kesimleri taşeron sistemiyle ezmeye çalışan bir hükümet! Ankara’da dün sabah polis 41 TEKEL işçisini gözaltına aldı. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Başbuğ’un savaş gemisinde eğitim üniformasıyla yaptığı konuşmayı “muhtıra” olarak nitelendirenler, medyayı ağır vergi cezasıyla susturmaya çalışan iktidarı neden eleştirmezler... Türkiye’nin demokratik hukuk devleti olduğunu savunuyorsanız her iki tarafı da eleştireceksiniz. Kendileri gibi düşünmeyenleri “darbeci” ya da “Ergenekoncu” diye yaftalayanlar, eğitim sistemini imamlara teslim edenlere, ilköğretim öğrencilerine mezarlıkta uygulamalı din dersi veren, zorla cuma namazına götüren öğretmenlere niçin ses çıkarmazlar. Hukukun üstünlüğünü savunanlar, niçin Mustafa Balbay’ın şu sözlerine kulak vermezler: “Niye sorumlular dışardayken, bazı ilgisiz insanlar hukuk zorlanarak içeride tutuluyor?” Yaşamı boyunca askeri darbelere, sivil baskıcı rejimlere karşı çıktı Mustafa Balbay. Bir gazeteci, yazdığı günlüklerden ötürü çağının tanıklığını üstlenirken sanık değil tanık olur. Balbay, on ayı aşkın süredir Silivri’de tutuklu... Yaşamı boyunca asker-sivil darbecilerle mücadele eden Balbay’ın suçu ne? Günlük tutmak! 28 Şubatçılardan, e-muhtıra verenlerden hesap soramayanlar, Balbay’dan hesap soruyorlar! Ve dün öğle saatlerinde Sabih Kanadoğlu Ergenekon savcılarına ifade vermeye gitti. Elbet Türkiye’de “Asker gelsin, bizi kurtarsın” diyen bir kesim dün de vardı bugün de var. Onlara bizim sözümüz şu olabilir: “En kötü sivil rejim en iyi askeri rejimden iyidir!” Sivil rejim sandıkla gelir, baskıcı bir tavır izlerse halkın sandıktan çıkan oylarıyla çekip gider... Öteden beri şunu söylüyorum: Demokrasi ve özgürlükleri çoğaltmak elimizde... Parti kapatarak, militarizme destek vererek demokrasimizi ve özgürlükleri geliştiremeyiz... Ben de kimi arkadaşlarım gibi geçtiğimiz “sancılı dönemde” ne TSK’nin vesayetini ne de sivil vesayeti kabul ediyorum. Taraf değilim!.. Tek yol demokrasi! hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212 343 72 69 ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART musakart yahoo.com İçişleri Bakanlığı, Bülent Arınç için kefil olduğu Deniz Feneri’nde yolsuzluk tespit etti. Bülent Arınç’tan düello yanıtı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Devlet Bakanõ ve Başbakan Yardõmcõsõ Bülent Arõnç, dün AKP Genel Merkezi’ne gelişinde gazetecilerin sorusunu yanõtladõ. Arõnç, “Sayõn Kemal Kõlõçdaroğlu’nun düello teklifine ne diyorsunuz” sorusuna, “Sayõn Kõlõçdaroğlu bana düello teklif etmiyor. Sizin gibi gazeteciler, ‘Bülent Arõnç ile düello yapar mõsõnõz?’ deyince ‘niçin olmasõn’ diyor. Buna çok geniş, çok güzel, onun da çok seveceği cevaplar vereceğim. Ama MKYK toplantõsõndan önce değil” yanõtõnõ verdi. BDP’ye destek ziyareti İstanbul Haber Servisi - Sol ve sosyalist parti başkanlarõ, Barõş ve Demokrasi Partisi (BDP) İstanbul İl Örgütü’nü ziyaret ederek, BDP’nin Türkiye’nin demokrasi mücadelesinde yeni bir soluk olacağõnõ vurguladõ. BDP İstanbul Milletvekili Sabahat Tuncel, AKP’nin, gücü ve yetkisi olmasõna karşõn Türkiye’nin temel sorunlarõna çözüm üretemediğini belirtti. Sosyalist Parti Genel Başkanõ Sevim Belli, Sosyalist Demokrasi Partisi Genel Başkanõ Rõdvan Turan’õn da aralarõnda bulunduğu parti temsilcileri, BDP’yi gönülden desteklediklerini söyledi. Yola döşenen mayınlar bulundu Yurt Haberleri Servisi - Tunceli’de güvenlik güçleri PKK’nin sözde özel kuvvetlerine ait düzenlediği operasyon kapsamõnda, Çemişgezek’te bir grup terörist tespit etti. Hava destekli operasyon sürerken karadan sevk edilen askerlerin geldiğini fark eden teröristler, askerlerin geçiş güzergâhõna C-4 plastik patlayõcõ ile desteklenmiş, amonyum nitrat karõşõmlõ 3’er kiloluk 2 ayrõ uzaktan komutalõ bomba yerleştirdi. Köylülerin bildirmesi üzerine bombalar imha edildi. Linç grubu serbest EDİRNE (Cumhuriyet) - Edirne’de “Amerika defol, bu memleket bizim” sloganõyla imza kampanyasõ düzenlerken, DHKP-C propagandasõ yaptõklarõ gerekçesiyle tutuklanan 5 kişiye destek eylemi Halk Cephesi üyelerini linç etmek isteyen gruptan 12 kişi gözaltõna alõndõ. Bu kişiler, emniyet müdürlüğünde ifadeleri alõndõktan sonra serbest bõrakõldõ. Polis ağır yaralandı AMASYA (AA) - Amasya Emniyet Müdürlüğü’nde görevli polis memuru H.Ç, henüz belirlenemeyen bir nedenle Emniyet Müdürlüğü’nde tabancayla kendini göğsünden yaraladõ. Ağõr yaralõ olarak hastaneye kaldõrõlan H.Ç, tedavi altõna alõndõ. Olayla ilgili soruşturma sürüyor. Anayasada öncelikle Anayasa Mahkemesi ve HSYK’nin yapõsõyla ilgili değişiklik yapmak istiyor AKP’nin hedefi yargõEMİNE KAPLAN ANKARA - Halkoylamasõ- nõn süresini 120 günden 45 gü- ne indiren yasa önerisi veren AKP, anayasada öncelikle si- yasi partilere kapatma davasõ açõlmasõnõ zorlaştõrõrken, Ana- yasa Mahkemesi ile Hâkimler ve Savcõlar Yüksek Kuru- lu’nun (HSYK) yapõsõnõ da değiştirmek istiyor. AKP’nin, halkoylamasõnõn süresiyle ilgili yasa önerisinin TBMM’den geçmesinin ardõndan geniş çaplõ bir anayasa değişikliği getirebileceğine dikkat çekili- yor. Kulislerde, genel seçim- de çifte sandõk formülünün yanõ sõra AKP’nin genel se- çimden önce bir halkoylama- sõ yoluyla nabõz yoklamasõ yolunu tercih edebileceği de konuşuluyor. Başka bir hede- fi yarõ başkanlõk sistemi olan Başbakan Recep Tayyip Er- doğan’õn genel seçimlerden önce sürpriz bir çõkõşla bu sis- teme ilişkin bir anayasa deği- şikliği yaparak halkoylama- sõna gidebileceği de dile geti- riliyor. Halkoylamasõnõn süresinin 120 günden 45 güne indiril- mesine ilişkin yasa önerisiyle bir anayasa değişikliği hazõr- lõğõnõn sinyalini veren AKP hü- kümetinin seçenekli paketleri bulunuyor. 2007 seçimlerinden beri yeni anayasa başta ol- mak üzere çeşitli paketler üze- rinde çalõşan AKP, anayasa de- ğişikliğini yapmaya karar ver- mesi durumunda paketlerden birini ya da yapõlan tüm çalõş- malardan geniş kapsamlõ oluş- turulacak yeni bir paketi dev- reye sokmayõ planlõyor. AKP’nin üzerinde çalõştõğõ de- ğişiklikler şöyle: Siyasi partilerin ka- patılması: DTP’nin kapa- tõlmasõnõn ardõndan AKP’de si- yasi partilerin kapatõlmasõnõn zorlaştõrõlmasõ gerektiği vur- gusu daha sõk yapõlmaya baş- landõ. AKP, olasõ bir anayasa değişikliğinde parti kapatma- yõ zorlaştõrmak kadar kapatma davasõ açmayõ da olanaksõz hale getirmek istiyor. Bunun için Yargõtay Cum- huriyet Başsavcõsõ’nõn doğru- dan kapatma davasõ açmasõnõn önüne geçilerek, dava açõla- bilmesi için TBMM Genel Kurulu’ndan ya da Yargõtay’da oluşturulacak bir kuruldan izin almasõ koşulu getirilmek iste- niyor. Bu düzenlemenin yanõ sõra siyasi partilerin ancak Ve- nedik kriterleri doğrultusunda kapatõlmasõna karar verilmesi, terör ve şiddet dõşõnda partile- rin hiçbir şekilde kapatõlma- masõna ilişkin düzenleme he- defleniyor. Siyasi partilerin kapatõlmasõ nedeniyle getirilen 5 yõllõk yasağõn da kaldõrõlmasõ planlanõyor. Anayasa Mahkemesi ile HSYK’nin yapısı: AKP, türban kararõ başta olmak üze- re hoşuna gitmeyen kararlar veren, yasalarõ iptal eden Ana- yasa Mahkemesi’nin yapõsõnõ değiştirmek istiyor. Mahke- me üyelerinin bir bölümünün TBMM Genel Kurulu tara- fõndan seçilmesi, anayasa de- ğişikliklerini yalnõzca şekil yönünden incelemesine dö- nük net hükümler getirilmesi planlanõyor. Son dönemde te- lefon dinlemeler nedeniyle HSYK’den yapõlan açõklama- lardan hoşnut olmayan AKP hükümeti, kurulun yapõsõnõ da değiştirmek istiyor. Bunun için kurulun üye sayõsõnõn art- tõrõlmasõ, üyelerin bir bölü- münün TBMM tarafõndan se- çilmesi tartõşõlõyor. Ayrõca HSYK’nin kararla- Halkoylamasõnõn süresini 120 günden 45 güne indiren yasa önerisi veren AKP, anayasada öncelikle Anayasa Mahkemesi ve HSYK’nin yapõsõnõ değiştirmek istiyor. AKP’nin olasõ bir anayasa değişikliği paketine, halkoylamasõnda kabul oranõnõn yüksek çõkmasõ için toplumda olumlu karşõlanabilecek düzenlemeleri koymasõ bekleniyor. rõnõn yargõ denetimine açõl- masõ öngörülüyor. Türkiye milletvekilliği, kamu denetçiliği: Hazõr- lanacak pakette, Türkiye mil- letvekilliği ve kamu denetçiliği gibi düzenlemelerin de yer almasõ bekleniyor. Uzun sü- redir Türkiye milletvekilli- ğini getirmek isteyen AKP, seçim barajõnõn yüzde 10’dan daha aşağõlara çekilmesine yönelik baskõyõ da bu şekilde üzerinden atmak istiyor. Bu sisteme göre, 550 milletve- kilinden 100’ü Türkiye mil- letvekili olacak. Siyasi parti- ler, barajõ geçip geçmedikle- rine bakmaksõzõn Türkiye milletvekilliği ile TBMM’de temsil edilebilecek. Yarı başkanlık sistemi: Yarõ başkanlõk sistemini is- tediği bilinen Başbakan Er- doğan’õn, bu yönde anayasa- da yapõlacak değişiklikleri genel seçimden önce bir hal- koylamasõna sunmasõ for- mülü de konuşuluyor. Böy- lelikle Erdoğan’õn 2012 yõ- lõnda yapõlacak cumhurbaş- kanlõğõ seçiminde yetkileri arttõrõlmõş ve halkõn oyuyla seçilmiş ilk cumhurbaşkanõ olmak istediği dile getiriliyor. Demokratik açılım: Başbakan Tayyip Erdoğan, demokratik açõlõm için uzun vadede anayasa değişiklikle- ri yapõlacağõnõ açõklamõştõ. Hazõrlanacak bir pakete bu yönde değişiklikler de ko- nabileceği kaydediliyor. Zirveden uzlaşma izlenimi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Genelkurmay Başkanlõğõ, haftalõk basõn bilgilendirme toplantõlarõnõn 2010 yõlõnda “ihtiyaç du- yuldukça” yapõlacağõnõ bil- dirdi. Açõklamanõn Genel- kurmay Karargâhõ’nda Baş- bakan Recep Tayyip Erdo- ğan, İçişleri Bakanõ Beşir Atalay ve Adalet Bakanõ Sadullah Ergin’in katõldõğõ toplantõdan sonra gelmesi, görüşmede kurumlar arasõ uzlaşmaya varõldõğõ izlenimi oluşturdu. Genelkurmay’õn internet si- tesinden yapõlan açõklama- da, her hafta basõn toplantõ- sõ yapõlmasõ uygulamasõn- dan vazgeçildiği belirtildi. Açõklamada, “Her hafta cuma günleri yapılmakta olan Haftalık Basın Bilgi- lendirme Toplantıları, 2010 yılında ihtiyaç duyu- lan haftalarda yapılacak- tır” denildi. Basõn toplantõlarõnõ sõnõrlan- dõrma kararõnõn Genelkur- may Karargâhõ’nda yapõlan zirvenin ertesi günü açõklan- masõ dikkat çekti. Zirveye dönüşen haftalõk olağan gö- rüşmeye İçişleri Bakanõ Ata- lay ile Adalet Bakanõ Ergin de katõlmõştõ. Kamuoyunda tartõşma konusu olan kurum- lar arasõ gerginlikte Genel- kurmay, Emniyet Genel Mü- dürlüğü ve Adalet Bakanlõ- ğõ’nõn kurum olarak adlarõ öne çõkõyordu. Arõnç’a yöne- lik suikast iddialarõnõn ardõn- dan kamuoyundaki gerginlik algõsõnõn derinleşmesi üzeri- ne Erdoğan ve Cumhurbaş- kanõ Abdullah Gül, açõkla- ma yapmõşlardõ. Bu açõkla- malarõn ardõndan yeni yõlda haftalõk olağan görüşme Ge- nelkurmay’da yapõlmõştõ. Görüşmeden bir gün sonra da, AKP’nin “her hafta ya- pılmasından rahatsız oldu- ğu” bilgisi siyasi kulislere daha önce yansõmõş olan Ge- nelkurmay’õn basõn toplantõ- larõna sõnõrlama getirildi. Genelkurmay’õn, toplantõlarõ sõnõrlayarak kamuoyunda oluşan kurumlar arasõ ger- ginlik görüntüsünün gideril- mesine yardõmcõ olmayõ planladõğõ, bu süreçte daha çok yazõlõ açõklamalar yolu- na gitmeyi planladõğõ değer- lendiriliyor. Genelkurmay Karargâ- hõ’nda önceki gün gerçek- leştirilen görüşmede ku- rumlar arasõ gerginlik ko- nusunun Başbakan, Genel- kurmay Başkanõ ve bakan- lar düzeyinde değerlendiril- diği öğrenildi. Değerlendir- me sonucunda gerginlik gö- rüntüsünün giderilmesi amacõyla alõnan kararlarõn uygulanmasõ kararlaştõrõldõ. GENELKURMAY ‘Seçim rüyası görmeyin’ Başbakan Tayyip Erdoğan, muhalefetin erken seçim talebine sert çõktõ, muhalefet için ‘güreşe doymayan pehlivan’ benzetmesi yaptõ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, mu- halefetin erken seçim talepleriyle ilgili ola- rak, “Yenilen pehlivan güreşe doy- mazmış, siz güreşe doymayacaksınız di- ye bu ülke her yıl seçime gidemez ki. Al- tını çizerek ifade ediyorum, kimse se- çim rüyası görmesin” dedi. Erdoğan’õn Alevilerin sorunlarõyla ilgili yapõlacak dü- zenlemeler konusunda, “Muhalefet ka- tılmazsa katılmaz, biz milletimizle be- raber yapacağız” demesi, gerekirse ba- zõ konularda referanduma gidecekleri mesajõ olarak değerlendirildi. Erdoğan, AKP Kadõn Kollarõ Baş- kanlõğõ Teşkilat Eğitim Progra- mõ’nõn açõlõşõna katõldõ. Erdo- ğan’õn gelişi öncesinde yüksek sesli disko müziğini andõran müzikle dans eden çoğunluğu türbanlõlardan oluşan kadõnlarõn görüntüsü televizyonlardaki ka- dõn programlarõnõ anõmsattõ. Programda yaptõğõ konuşmada erken seçim tartõşmalarõna değinen Erdoğan, CHP lideri Deniz Baykal ile MHP Genel Başkanõ Devlet Bahçe- li’nin son günlerde erken seçimi dillen- dirmeye başladõklarõnõ belirterek, “Yahu el insaf... Daha dokuz ay önce bu ülke- de seçim yapıldı ve haliniz ortada, so- nuçlar ortada” dedi. Anayasanõn seçim- lerin 4 yõlda bir yapõlacağõnõ hüküm altõ- na aldõğõna işaret eden Erdoğan, 2007 se- çimlerinin üzerinden henüz 1.5 yõl geçti- ğini ve seçimlere 2.5 yõllõk bir süre kaldõ- ğõnõ söyledi. “Bırakınız seçim yapmayı, kelimesini telafuz etmenin bile bu ül- kenin ekonomisi üzerindeki etkilerini düşünmüyorlar” diyen Erdoğan, “Ne yapalım da ülke karışsın. Mesele bu... Ama karıştıramayacaksınız, ne yapar- sanız yapın karıştıramayacaksınız. İster Ergenekon’un avukatı olun ister bilmem neyin avukatı olun, çetelerin, mafyanın avukatı olun bu ülkeyi karıştıramaya- caksınız” diye konuştu. Erken seçim kav- ramõnõn dünyada “geri kalmışlığın ala- meti” olduğunu vurgulayan Erdoğan, “İlan edilen neyse onu zamanında ya- pacağız. Bunu hazmedemiyorlar ama alışacaklar” dedi. Baykal’a oy oranı tepkisi CHP lideri Baykal’õn AKP’nin oy oranõnõn yüzde 20’ler seviye- sine düştüğü yönündeki sözlerine değinen Erdoğan, şunlarõ söyle- di: “Kendi partisinin oy oran- larını bir kenara bıraktı, AKP’nin oy oranlarını kedisi- ne dert edindi. Biz bundan son- ra kamuoyu araştırmacılarına pa- ra vermeyeceğiz. Baykal yapıyor bu işi... Ama siz Baykal ne diyorsa ikiyle çar- pın... Altını çizerek ifade ediyorum, kimse seçim rüyası görmesin.” ‘Aleviler bağırıyor ama...’ Açõlõm sürecinin yalnõzca bir etnik gru- ba indirgenmemesi gerektiğini anlatan Başbakan Erdoğan, farklõ kimliğe sahip birçok yurttaşõn farklõ sorunlarõ olduğu- nu anlatarak, “Alevi vatandaşlarım bağırıyor, tamam senin sorunların var ama, Sünni kardeşlerimin de so- runları var” dedi. AKP ekonomi yönetimini IMF’ye verdi İstanbul Haber Servisi - Tür- kiye Partisi (TP) Genel Başkanõ Doç. Dr. Abdüllatif Şener, dün Maltepe İlçe Teşkilatõ’nõn açõlõşõna katõldõ. Maltepe Meydanõ’nda partili- lere seslenen Şener, “AKP, ekonomiyi ülkenin ihtiyaç- larına göre değil, yabancı ülkelerin ihtiyaçlarına göre şekillendiriyor” dedi. AKP iktidarõnõn ülke ekono- misinin yönetimini IMF’ye verdiğini açõkladõğõnõ belirten Şener, IMF’nin ekonomi yö- netimini ele aldõğõ hiçbir ülkede başarõlõ sonuçlar elde edeme- diğini anõmsattõ. Şener, daha sonra düzenlediği basõn top- lantõsõnda ise şunlarõ kaydetti: “Seçim mümkün olduğu ka- dar erken bir tarihte yapıl- malıdır. AKP iktidarının ül- keyi yönetme kabiliyeti kal- mamıştır.” Başkanlõk siste- minin Türkiye’ye uygun ol- madõğõnõ söyleyen Şener, Baş- bakan Erdoğan’õ da eleştirdi. ABDÜLLATİF ŞENER: