Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CMYB
C M Y B
GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK
Baştarafı 1. Sayfada
şenlik bir konuşma.
RTE’nin yargıya yine saldırmasına şaşmamak
gerek!
Daha önce örneğin türban konusunda karşı
karar alan yüksek hâkimlere çatarken neden din
ulemasına sormadılar diye zaten yargı konusunda
gerçek düşüncesini açıklamadı mı?
İkinci adamlar anayasada iki üç maddelik
değişiklikler yapılacağını ilan etti. RTE; ilk kez bu
konuda rengini belli ediyor.
Kulislere göre; atamalarda tarafsız görev yapan
bu kurulun iktidar yaptırımlarına taş koyduğuna
inandığı için, önce Hâkimler ve Savcılar Yüksek
Kurulu’nu “hizaya getirmeyi” planlıyor.
Yargı, iktidar uygulamalarına öyle karşıymış ki..
kan kusturuyormuş RTE’ye!
Bu konuşma, RTE’nin yargıyı kendi anlayışına
göre düzenlemeyi ve bu düzenlemeden sonra
yargıda (özellikle hâkimler üzerinde) dilediği gibi
oyunlar kurmayı planladığının ilk işareti.
CHP, anayasadaki değişiklikler yargıyla ilgili
olmaz ve aklı yatarsa desteklemeye hazır.
HSYK dışında elbette Anayasa Mahkemesi’ni
siyasal güdülerin tutsağı yapma hazırlığına da
onay ve destek verecek değil.
Ama RTE Anayasa Mahkemesi ile ilgili
“düşüncelerinin” gerekçesini sürekli açıklıyor:
Demokrasilerde parti kapatılmazmış.
RTE parti kapatmayı zorlaştırmayı ve bu arada
Anayasa Mahkemesi’nin arttıracağı üye sayısının
önemli bölümünü TBMM’nin (tabii AKP
çoğunluğunun seçmesini) anayasal hükme
bağlamasını istiyor.
AKP bugün var yarın yok; Yüksek Mahkeme
üyelerini TBMM seçse ne zarar var diyenler de var
elbette. Örneğin Anayasa Mahkemesi
Başkanlığı’nı uzun yıllar başarıyla sürdüren Yekta
Güngör Özden gibi kimi hukukçular da bu
yöntemi destekliyor.
Ne ki bu değişiklik gerçekleşirse iktidarı
süresince atanacak 65 yaşına kadar üye kalacak
AKP kafasındaki kimileriyle yüksek yargıya
vereceği zarar hesaplanmıyor.
Bay Arınç henüz bu konularda yüksek fikirlerini
açıklamadığı için iktidarın yargıyla ilgili derin
düşüncelerini öğrenemedik ama.. RTE’den sonra
TV’lerde en çok konuşan AKP’li; Başbakan
Yardımcısı, gündemden düşen, artık fazla ilgi
uyandırmayan suikast olayıyla (ihbarıyla) ilgili
gelişmeleri anlatırken kendi duygularını yansıtıyor.
Yazılanları, söylenenleri toplayınca şöyle bir
söylem ortaya çıkıyormuş: “Beceriksiz, sersem,
salak adamlar (Arınç’ın evini gösteren) adresi bile
kâğıda yazmışsınız, insan utanır be!”
Bu türden yazı ve sözleri ne okuduk ne de işittik.
Galiba Bay Arınç, kendine özgü irdelemeleri
açıkça söyleyemiyor.. ismi meçhul başkalarına
bağlayarak açıklıyor.
“Salakların beceriksizliğini” şu sözlerle şöyle
yorumluyor: “‘Bu adamdan niye bizi kurtarmadınız’
onların salaklığıyla ifade etmeye çalışıyorlar.”
Kendi söylüyor, kendi inanıyor: Zira suikast
denilince akla gelebilecek en son kişi Arınç’tır ve…
Bay Arınç, hükümete üye olmasa tarihe sıradan
eski TBMM Başkanı, iki AKP büyüğünün ağabeyi
diye geçecek ve şimdi milletvekili olarak bir
köşede oturuyor diye anılacak kişi değil midir?
Gelişen olaylar kimilerini yıldız yapıyor.
İki katil; biri aylardır, diğeri günlerdir medyanın
gözdesi. Her ikisiyle ilgili manşetler, yazı dizileri,
kitaplar, yorumlar gırla!
Mehmet Ali Ağca denilen katil, beyinsel sapık;
30 yıl sonra neredeyse bir kahraman gibi topluma
karışıyor. Ama Ağca eline silah alamazmış.
Askerlik yapamazmış!
İmralı elindeki silahı bırakmak istemiyor. AB
standartlarına göre inşa edilen hücresini
beğenmiyormuş!
Kendilerinde büyüklük vehmedenler mi ararsınız
bu ülkede… açız diye çığlık atan toplumsal
tepkileri umursamayan yöneticiler mi... ya da
gündüz gece hem silahlı hem de külahlı olan
katillerin peşi sıra koşuşturanlar mı?..
“Hey gidi koca dünya, dert küpü müsün?”
SAYFA 19 OCAK 2010 SALICUMHURİYET
8 HABERLERİN DEVAMI
TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 19 Ocak
Oslo Y -3
Helsinki Y -7
Stockholm B -1
Londra B 6
AmsterdamB 5
Brüksel B 0
Paris B 3
Bonn K 1
Münih K -1
Berlin K -1
Budapeşte B -2
Madrid Y 14
Viyana K 3
Belgrad K 3
Sofya K 3
Roma B 13
Atina Y 13
Zürih B 4
Moskova K -15
Aşkabat PB 14
Taşkent PB 7
Bakû Y 8
Bişkek B -1
Tiflis K 3
Kahire Y 18
Şam Y 12
İstanbul Y 6
Edirne K 0
Kocaeli Y 10
Çanakkale Y 4
İzmir Y 10
Manisa Y 10
Denizli Y 12
Zonguldak Y 10
Sinop Y 11
Samsun Y 11
Trabzon Y 13
Giresun Y 12
Ankara Y 7
Eskişehir Y 5
Konya Y 9
Sıvas Y 5
Antalya Y 16
Adana Y 17
Mersin Y 16
Diyarbakır K 9
Şanlıurfa K 14
Mardin K 9
Siirt K 10
Hakkâri Y 1
Van Y 8
Kars K 4
Türkiye’de yağışlar
kesilmiyor, art arda
gelmeye devam ede-
cek. Bugün de birçok
yerde kar var, soğuk
hava Marmara ve Ka-
radeniz’de daha uzun
süre kalacak. İç Ana-
dolu’nun genelinde
aralıklarla kar olacak.
Sıvas çevresinde kar
yoğunluğunu arttıra-
cak. Ege bugün de
soğuk. Güneyi yağış-
lı. Afyon, Kütahya-
Uşak çevresinde kar
olacak. Muğla mer-
kezde de sulu kar gö-
rülebilir.
1. KOŞU: F: Harput Güzeli (2), P: Gülerkõz (6), PP: Ağõlmus Fõr-
tõnasõ (8), S: Bankbook (7). 2. KOŞU:
F: Büyükdere (6), P: Ad Victoriam
(5), PP: Gökbenim (9), S: Tiger John
(7). 3. KOŞU: F: Karadeniz Güzeli
(8), P: Batucankõz (3), PP: Soykuruş
(13), S: Şengülhanõm (15). 4. KOŞU:
F: Surlarõn Sultanõ (4), P: Baba Boran
(1), PP: Sõra Dağlar (3), S: Deep Ra-
in (2). 5. KOŞU: F: Wazdano (5), P:
Mungan Dağõ (2), PP: Kara Sado (1),
S: Yelpõnarlõ (7). 6. KOŞU: F: Ta-
rakçõ (8), P: Ergökçe (2), PP: Kõvanç
Can (4), S: Mircihan (5).
ALTILI GANYAN
2 6 8 4 5 8
6 5 3 1
8 9 13 3
7 7 15 2
4 1 11
9 4
1 2
İstanbul Haber Servisi - Ergene-
kon soruşturmasõ kapsamõnda hazõrla-
nan 4. iddianamede, Tuğamiral Le-
vent Görgeç’in de aralarõnda bulun-
duğu ikisi emekli 17 denizci askerin
yer aldõğõ iddia edildi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcõlõ-
ğõ’nõn Poyrazköy’de yapõlan kazõlarla
ilgili soruşturmaya ilişkin hazõrladõğõ
300 sayfalõk iddianame, incelenmek
üzere İstanbul 13. Ağõr Ceza Mahke-
mesi’ne gönderildi. Mahkemenin 15
günlük inceleme süresi bulunuyor.
İddianamede, kazõlarda çõkan mühim-
matlarla ilgili olarak tutuklanan De-
niz Yarbay Ercan Kireçtepe, deniz
binbaşõ Eren Günay, Deniz Binbaşõ
Emre Onat, emekli Deniz Binbaşõ
Levent Bektaş ve emekli Deniz Ast-
subay Ergin Geldikaya ile tutuklan-
dõktan sonra serbest bõrakõlan Deniz
Yarbay Mustafa Turhan Ecevit hak-
kõnda, “Hükümeti ve TBMM’yi or-
tadan kaldırmaya teşebbüs” suçun-
dan ikişer kez ağõrlaştõrõlmõş müeeb-
bet hapis cezasõ talep edildiği öne sü-
rüldü. Ayrõca bu 5 subay ile Geldika-
ya hakkõnda da, “Ergenekon örgütü
üyesi olmak” ve “ruhsatsız olarak
patlayıcı madde ve silah bulundur-
mak” suçlarõndan 12 yõldan 27 yõla
kadar hapis istendi. Tuğamiral Gör-
geç ile deniz kurmay albaylar Tayfun
Duman, Şafak Yürekli, Mert Ya-
nık, İbrahim Koray Özyurt, Dora
Sungunay, Muharrem Nuri
Alacalı, Deniz Kurmay Albay Ali
Türkşen ile Deniz Kõdemli Başçavuş
Halil Cura, Deniz Kõdemli Başçavuş
Sadettin Doğan, Deniz Kõdemli Baş-
çavuş Ferudun Arslan hakkõnda ör-
güt üyeliğinden 7.5 yõldan 15 yõla ka-
dar hapis talep edildi.
İstanbul Haber Servisi - Malat-
ya’daki Zirve Yayõnevi katliamõ da-
vasõnõn müdahil avukatlarõ, İstanbul
Cumhuriyet Başsavcõlõğõ’nõn söz ko-
nusu cinayeti Ergenekon soruşturma-
sõ kapsamõnda incelemesini istedi. İs-
tanbul Cumhuriyet Savcõsõ Zekeriya
Öz ile görüşen avukatlar, savcõlõğõn
konu hakkõnda titiz bir araştõrma yap-
madõğõnõ vurgulayarak “Ya bu işi,
ciddiye almadı ya da bu işi zaman
içine yaymaya çalışıyor” dedi.
Savcõ Öz ile görüşen avukatlardan
Orhan Kemal Cengiz, savcõdan Ma-
latya ve Ergenekon davasõ hakkõnda
genel bilgiler aldõklarõnõ, Öz ile Ma-
latya davasõndaki Ergenekon bağlan-
tõsõ ile ilgili paralel düşüncelere sahip
olduklarõnõ söyledi. Avukat Cengiz,
“Bakış açımızı söyledik. Çok tat-
min edici bir görüşme oldu. Şimdi
şöyle bir düşünce oluştu kafamız-
da. Zekeriya Öz, Ergenekon dava-
sının işleyişi nedeniyle çok büyük
bir iş yükü baskısı altında. Bu Ma-
latya Zirve katliamı, Ergenekon
davası... Ergenekon dosyası ve bu
dosyaların eşleştiği ve paralellik
teşkil ettiği noktaların tespit edil-
mesi lazım. Savcı üzerinde iş yükü
baskısı var. Belki somut olarak
böyle bir öneri getirebiliriz” dedi.
‘Bu davada ne işim var’HATİCE TUNCER
2. Ergenekon davasõnda yargõlanan
eski Esenyurt Belediye Başkanõ
Gürbüz Çapan, “Beni bu davaya
niye katıyorsunuz, burada ne işim
var” diye sorarak 5 aydõr savunma-
sõnõ yapmayõ beklediğini ifade etti.
Çapan savunmasõna, “Hayatımın
en trajikomik bir davasında yar-
gılanmaktayım. Bir Deli Dumrul
gömleği giydirdiler. Ruhen anla-
şamayacağım, milliyetçi, ulusalcı
bir grupla yargılanıyorum” söz-
leriyle başladõ. “Ben ‘Devrimci Yol-
cu’ydum. 1979’da kendiliğimden
bıraktım” diye sözlerini sürdüren
Çapan, 2001 yõlõnda Emniyet’in
kendisini “vurulacağı” konusunda
uyardõğõnõ, valiliğe başvurmasõna
karşõn kendisine silah ruhsatõ veril-
mediğini anlattõ. Çapan, “Elime si-
lah vermeye çalışıyorlardı. Bu-
nun bir tezgâh olduğunu şimdi an-
lıyorum” dedi. İddianamede kendi-
sinde AKP milletvekillerinin liste-
sinin bulunduğunu, suikast şemasõ
yapmak için adreslerini tespit etmekle
suçlandõğõnõ vurgulayan Çapan,
“Suikast şemayla mı yapılır? Mer-
hametinizi kaybetmişsiniz, yüre-
ğinizi de mi kaybettiniz. Ben, cum-
huriyetin demokratikleşmesini is-
teyen bir solcuyum. 5 aydır ifade
vermeyi bekliyorum. Bu davada ne
işim var? Beni niye buraya katı-
yorsunuz?” diye konuştu.
Çapan, Cumhuriyet Gazetesi İm-
tiyaz Sahibi ve Başyazarõ İlhan Sel-
çuk’a bağlõ örgüt üyesi olmakla
suçlandõğõnõ anõmsatarak şöyle de-
vam etti: “İlhan Ağabey Cumhu-
riyet’in ilk filozoflarından biri-
dir. Bütün aydınlarla ilişki kur-
maya çalıştım. Cumhuriyet gaze-
tesinin fikirlerine çok fazla katıl-
mam, ama Cumhuriyet gazetesi
yaşamalıdır. Dolayısıyla kardeş-
lerime ‘Gidin ortak olun’ dedim. İl-
han Ağabey bana kefil oluyor.
Savcılar o kefaleti üyeliğe çevir-
miş.” İşadamlarõ Turgay Ciner ve
Mehmet Emin Karamehmet’in de
Cumhuriyet’in hisselerini aldõğõnõ
söyleyen Çapan, “Niye Ciner örgüte
üye değil. Karamehmet, Koç da
para vermiş. Niye onlar üye değil
de ben üyeyim” diye sordu.
Çapan, Ergenekon’un Cumhuri-
yet’i ele geçirmek için düzenlendi-
ği iddia edilen akşam yemeğine iliş-
kin de açõklamalarda bulundu. Ça-
pan, yaşamõnõ yitiren USİAD Baş-
kanõ Kemal Özden’in kendisine
“Hisselerini ver, seni koruruz”
demesi üzerine sinirlendiğini anla-
tarak şöyle devam etti: “Ne demek
korumak, kimden koruyorsun?
Veli Küçük masanın kenarınday-
dı, beni sakinleştirmeye çalıştı.”
Ulusal Kanal ve Cumhuriyet’in te-
levizyon kurma projesiyle ilgili so-
ruya Çapan “Ortak olmamı isti-
yorlardı. Perinçek tayfasıyla ortak
bir şey yapmak istemediğim için
kaçtım” yanõtõnõ verdi.
Savcõ Pekgüzel, İşçi Partili Adnan
Akfırat’tan ele geçirilen bir belge-
ye dayanarak “Cumhuriyet Ulusal
Medya Üssü mü yapılacaktı” diye
sordu. Çapan ise “Doğu Perinçek
grubu milliyetçi, ulusalcı oldu.
Ben öyle değilim. Ben çoğulcu de-
mokrasiden yanayım, dünya gö-
rüşlerimiz farklı. Her on yılda bir
onların görüşü değişiyor. Hissemi
istediler. ‘Parayõ verin alõn’ dedim.
Bu devri yapsaydım, burada ol-
mazdım” dedi.
Çapan, savcõnõn sorularõ devam
ederken “Ben çakma üyeyim. Ka-
muoyunda bu davanın soğuk savaş
artıklarının yargılandığı algılanı-
yor. Benim Veli Küçük ile ne irti-
batım var. Soğuk savaş atıkları tas-
fiye ediliyorsa ben soğuk savaşın
neresindeyim? Ben de onların
darbe heveslerinden vazgeçmesi-
ni istiyorum. ‘Darbe yapacaktõk’ di-
yenler savcılık kapısından dönü-
yor. Bunlardan cuntacı değil, con-
tacı olur” diye konuştu.
Kimler ona er elbisesi giydirerek,
askeri bir cezaevinden kaçmasını
sağlamıştı?
Kimler ona sahte pasaport vermişti?
Yurtdışında kimler onu saklamıştı?
Görgü tanıklarının başına daha sonra neler
gelmişti?
Devletin çeşitli makamlarında oturanların bu
olup bitenlerden, hiç mi haberleri yoktu?
Daha yüzlerce soru sorulabilir. Ve ihtimal ki, bu
soruların yanıtlarını asla öğrenemeyeceğiz. Ama
şöyle durup düşününce Abdi İpekçi’nin
öldürülmesinden sonra ülkedeki dengelerin nasıl
değiştiğini anımsayacağız. Bu ülkenin en yaratıcı,
en gözü pek insanlarının nasıl öldürüldükleri birer
birer aklımıza gelecek. Ağca’nın Abdi İpekçi’yi
öldürmesinin ülkenin kaderinde nasıl bir
değişiklik yaptığını yeniden anımsayacağız.
Abdi İpekçi’nin ölümü bu güzel ülke için acı bir
milattı.
Şimdi onun katilini adeta bir kahraman gibi
karşılıyoruz. Ben gerçekten utanıyorum, ölüp
giden bütün güzel insanlardan özür dilemek
istiyorum. Biz gerçekten onları hak etmedik.
Bu karanlık başlayan günün
imdadına Zonguldak’taki büyük
madenci direnişini çok iyi bilen Şükran
Soner’in yazısı yetişti. Şükran şöyle
demiş: “Ankara’nın ayazında geceyi sokakta
geçirmiş binlerce kişi kadın-erkek işçinin
arasındayım. Farklı kültürlerin anlamı kalmamış
ekmek kavgasında. Ayaza yenik düşmemek için
kol kola yürüyorlar. Büyük madenci direnişinin
kokusunu, havasını alıyorum. Özalizmi kıran
dönemeç taşları, Erdoğanizm için de bir
dönemeç, bir kırılma noktası mı?”
Hiç belli olmaz ve her zaman soğukların
ardından sıcak günler gelir.
/ IŞIL ÖZGENTÜRK
Çakma Bir Temiz Eller Operasyonu
isilozgenturk gmail.com
Baştarafı Arka Sayfada
Ergenekon davasõnda savunmasõnõ yapan eski Esenyurt Belediye Başkanõ Çapan
4. İDDİANAME
TAMAMLANDI
‘ZİRVE’Yİ DE
İNCELEYİN’
? ERGENEKON SORUŞTURMASI
? SAVCI ZEKERİYA ÖZ’E ZİYARET
KOZMİK ARAMA
YENİDEN BAŞLADI
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Başbakan Yardımcısı
Bülent Arınç’a yönelik suikast
iddiaları nedeniyle yargıç Ka-
dir Kayan’ın Ankara Seferber-
lik Bölge Başkanlığı’nda yaptı-
ğı aramalar yeniden başladı.
Kayan, yakalandığı grip nede-
niyle rapor alarak geçen hafta
aramalara 2 gün ara vermişti.
Kozmik odadaki belgeleri ince-
leyen yargıç Kadir Kayan, yak-
laşık üç haftadır ara ara çalış-
malarını sürdürüyor.
Çapan’ın avukatı Prof.
Uğur Alacakaptan telefon dinlemelerinin kanuna
aykırı yapıldığını ifade ederek “Kanuna aykırı te-
lefon dinlemelerinin delil olarak kullanılması 3 se-
neye kadar hapis cezasını gerektiren suçtur” diye
itirazda bulundu. Alacakaptan, telefon dinlemeleri-
nin 2 şekilde yapılabileceğini, birinin önleme amaçlı
diğerinin ise hâkim kararıyla yapılabileceğini belir-
terek “Önleme dinlemesinde kanaat elde edilir.
Güçlü kanaat varsa adli
dinleme yapılır” dedi. Başkan Köksal Şengün’ün
“Savcı bey, sorularınızın yasal dayanağı var mı?”
sorusu üzerine Savcı Pekgüzel “Hâkim kararı var”
dedi. Savcı Pekgüzel’in yine bir telefon görüşmesin-
den soru yöneltmesi üzerine avukat Erdal Çanakçı
“İddianamede bulunmadığı” gerekçesiyle soruya
itiraz etti. Şengün’ün sorusu üzerine Savcı Pekgüzel
“Sanıyorum yok” yanıtı verince, bu soru geçildi.
‘KANUNA AYKIRI SORGULAMA’
BATMAN / ANKARA (Cumhuriyet) - Bat-
man’õn Sason ilçeside Uzman Çavuş Serkan
İpek’in şehit düştüğü, 1 uzman çavuşun da yara-
landõğõ olayda ateşi yanlõşlõkla bölgede bulunan
korucularõn açtõğõ iddia edildi. Genelkurmay Baş-
kanlõğõ’nõn internet sitesinden yapõlan açõklamada
olayõn nasõl meydana geldiğinin tespit edilmesi
amacõyla Kulp Cumhuriyet Savcõlõğõ tarafõndan
soruşturma başlatõldõğõ bildirildi.
Diyarbakõr’õn Kulp ilçesine bağlõ Hamzalõ köyü
yakõnlarõnda meydana gelen olayla ilgili olarak
köylüler, öğle saatlerinde 1 şarjörlük silah sesi
duyduklarõnõ ifade ederek şunlarõ söyledi: “Pusu-
daki korucuların alan taramasını yapan güven-
lik ekiplerine ateş açtığı hemen herkesin dilin-
de. Eğer PKK’li grup çatışmada olsaydı, başka
silah sesleri duyulurdu. Onlardan da zayiat
olurdu. Bu olayın ciddi bir şekilde araştırılma-
sını istiyoruz.” Kulp Cumhuriyet Savcõlõğõ’nca yü-
rütülen soruşturma kapsamõnda “şüpheli” sõfatõyla
ifadelerine başvuruan 3 korucunun silahõna el ko-
nuldu. Silahlarõn incelemeye alõndõğõ bildirildi.
İpek’in cenazesi Ulucami’de kılınan namazın ardından Meydanbaşı Şehitliği’nde toprağa verildi. (AA)
Korucu ateşiyle yanlışlıkla vuruldu iddiası
ABF’de görüş
ayrılığı derinleşiyor
ALİ AÇAR
Alevi Bektaşi Federasyonu (ABF)
Genel Başkanõ Ali Balkız’õn yeni sol
parti kuruluşunda aktif rol almasõ ile
ABF’de başlayan görüş ayrõlõğõ bü-
yüyor. Geçen cuma günü ABF bi-
leşeni 19 örgütün altõna imza attõğõ
basõn açõklamasõnõn ardõndan ABF
Genel Başkan Yardõmcõsõ Ali Ke-
nanoğlu görevinden alõndõ.
Kenanoğlu gazetemize yaptõğõ
açõklamada, ABF tarafõndan 9 Ka-
sõm ve 8 Kasõm gibi Alevilerin or-
tak taleplerinin dile getirildiği iki bü-
yük miting yapõldõğõnõ anõmsattõ.
“ABF partiler üstü bir konum-
dadır” diyen Kenanoğlu şöyle de-
vam etti: “Alevi Çalıştaylarının so-
nuca bağlanacağı bir süreçte
ABF’nin enerjisini ve dikkatini
parti çalışmalarına yönlendirme-
si, bu nedenle bir ayrışmaya neden
olması da Alevi kamuoyunda so-
ru işareti olarak durmaktadır.”
“Mevcut partileri ‘demokrasi yok-
sunu, bu konuda yetersiz ve hatta fa-
şist’ bulan bir zihniyetin, kendi yö-
nettiği kurumda muhalif bir sesi
anında susturma ve yetkilerini
elinden alma yöntemine başvur-
duğu”nu söyleyen Kenanoğlu,
“‘Nasõl Bir Türkiye İstiyoruz’ söy-
lemi ile yola çıkanların, nasıl bir
demokrasi istediklerini de görmüş
oluyoruz” diye konuştu.
Haber Merkezi - Eski TBMM Uğur Mumcu Cinayeti-
ni Araştõrma Komisyonu Başkanõ Ersönmez Yarbay,
Uğur Mumcu’nun ölümünü araştõrõrken, adõ konmamõş
fiili bir dirençle karşõlaştõklarõnõ söyledi. Mumcu cina-
yetinin aydõnlatõlamadõğõnõ belirten Yarbay, cinayetin
ardõndan bilgi kirliliği yaratõlarak karartma yapõldõğõnõ,
bilgi almak için dönemin yetkililerine başvurduklarõnõ,
ancak destek göremediklerini söyledi. Çok şey bekle-
dikleri DGM Başsavcõsõ Nusret Demiral’õn sahip olduğu
bilgileri paylaşmadõğõnõ ifade eden Yarbay, cinayette ih-
mali bulunan yetkililer hakkõnda suç duyurusunda bu-
lunduklarõnõ; ancak savcõlarõn bir türlü ha-
rekete geçmediğini belirtti. Yarbay, “İçin-
de istihbarat örgütlerinin ya da derin
devletin olduğu cinayetler kolay ko-
lay ortaya çıkmaz. Necip Hablemi-
toğlu ve Uğur Mumcu cinayetleri
bu tür cinayetlerdendi” dedi.
‘Cinayeti araştırırken
dirençle karşılaştık’
Altaylı’nın babası toprağa verildi
İstanbul Haber Servisi - Habertürk Gazete-
si Genel Yayõn Yönetmeni Fatih Altaylõ’nõn baba-
sõ Hacõ Talat Altaylõ, dün toprağa verildi. Cenaze
törenine siyaset ve medya dünyasõndan çok sayõ-
da isim katõldõ. Gazetemiz Genel Yayõn Yönetme-
ni İbrahim Yõldõz da Altaylõ’ya başsağlõğõ diledi.
Çelenk’in sağlık durumu iyi
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Evinde
düşerek yaralanan, Deniz Gezmiş ve arkadaşla-
rõnõn avukatõ Halit Çelenk’in tedavisi Ankara İb-
ni Sina Hastanesi Ortopedi Servisi’nde sürüyor.
Önceki gün akşam saatlerinde Ankara’daki evin-
de düşen Çelenk dün ameliyat edildi.