24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Ekonomi Servisi - Nobel Ekonomi Ödülü’nü alan Amerikalõ siyaset bilimci Elinor Ostrom’un, “Ortak Malları Yö- netmek” adlõ kitabõnda dünyaya örnek gös- terdiği ve Alanyalõ balõkçõlarõn 37 yõl ön- ce başlattõğõ uygulama halen devam edi- yor. Balõkçõlarõn avlanma ve kooperatif modelinin Ostrom’un Nobel’e giden yol- da en önemli eserlerinden biri olarak gös- terilen “Ortak Malları Yönetmek” kita- bõnda yer almasõ, tanõtõm açõsõndan Alan- ya için de şans olarak değerlendirildi. İsveç Bilimler Akademisi, Ostrom’u, “özellikle kamu olmak üzere, ekonomi yönetimi analizleri” gerekçesiyle ödüle la- yõk gördü. Ostrom’a göre ortak sahiplik, kaynaklarõn istismarõna yol açõyor. Örne- ğin balõkçõlar serbest bõrakõldõğõnda aşõrõ avlanõyor. Bunun için kaynaklar özelleş- tiriliyor veya hükümetler vergi ya da ko- ta koyarak düzenleme getiriyor. Ancak Os- trom’a göre dünyada ortak mallarõn şaşõr- tõcõ derecede iyi yönetildiği örnekler var. Türk araştõrmacõ Fikret Berkes’in Alanyalõ balõkçõlarõ incelediği çalõşmala- rõndan geniş örnekler seçen Ostrom, ki- tabõnda Alanya’daki modeli şöyle anla- tõyor: “Alanya’da 1970’lerde balıkçı- ların balık alanlarını paylaşımı kavgaya neden oluyor, geniş şiddet yaşanıyor, daha iyi balık alanlarını bulma yarışı masrafları arttırıyordu. Alanya’daki balıkçı kooperatifi dahiyane bir fikir buldu. Balık alanlarını balıkçılara da- ğıtmaya başladı. Sistem 10 yılda otur- du. Buna göre balıkçıların listesi çı- kartılıyor. Balık alanları belirleniyor. Balıkçılar kura çekilerek bu alanlara dağıtılıyor. Her balıkçı ertesi gün bir yandaki balık alanına kaydırılıyor. Böylece herkesin şansı eşit oluyor. Ku- raya belediye başkanı ve jandarma da katılıyor. Ancak sistemin uygulan- ması ve gözetimi balıkçılarca yapılıyor.” CMYB C M Y B ekonomi@cumhuriyet.com.tr Yalçındağ dönemibitiyor Son teklif verme tarihi 19 Kasõm olan Türk Şeker’e Ortadoğu’nun en büyük rafinerisi teklif verecek Fabrikalara geçit yok ‘Türkiye bu krizde iyi bir imtihan verdi’ Ekonomi Servisi - Dünyanõn önde gelen PC üreticisi Lenovo’nun üst düzey yöneticileri, distribütörleri, çö- züm ortaklarõ ve sektörün önde gelen firmalarõ ile bir dizi görüşmeler yap- mak Türkiye’ye geldi. Lenovo CEO’su Yuanqing Yang, Başkan- vekili Rory Read, Gelişmekte Olan Pazarlardan Sorumlu Kõdemli Baş- kan Yardõmcõsõ Chen Shaopeng, IDEA/Tüketici Ürün Gurubu Kõdem- li Başkan Yardõmcõsõ Liu Jun ve THINK/Kurumsal Ürün Gurubu Kõ- demli Başkan Yardõmcõsõ Fran O’Sul- livan’dan oluşan yöneticiler, Lenovo Türkiye Genel Müdürü Faik Burha- noğlu’nun ev sahipliğinde basõn ile bir araya geldi. Toplantõda Lenovo’nun üst düzey ekibinin Türkiye’ye gelmesinin bu pazara verilen önemden kaynak- landõğõ belirtilerek, Türkiye’deki pazar payõnõ ilk etapta çift haneli rakamlara ulaştõrõlmasõ ve daha sonra da pazar- da liderliğin hedeflendiği kaydedildi. Ekonomi Servisi - Fiba Holding Yönetim Kurulu Başkanõ Hüsnü Özyeğin, Türkiye’nin bu krizde çok iyi bir imtihan verdiğini, eko- nominin büyük ölçüde ayak- larõ üzerinde durmayõ bil- diğini söyledi. Özyeğin, Perakende Li- derleri Platformu’nun top- lantõsõnda yaptõğõ konuş- mada, “Krizin faydalı ta- raflarını da görmek ge- rekir. Hepimiz daha çok kâğıdı, kalemi elimize al- dık. Her şeyi daha ayrıntılı göz- den geçirdik. Aldığımız ürünü na- sıl daha ucuza alırıza baktık. Bun- dan dolayı kriz dönemleri şirket- lerin daha verimli olmasını sağla- yan bir dönem. Krizden çıkılıyor ve böyle bir kriz inşallah bizim öm- rü hayatımızda bir daha tekrar et- mez” dedi. Boyner Holding Murahhas Azasõ Cem Boyner de müşteriyi kriz döneminin sonuna kadar boğmadan ve kanatlarõna dokun- madan tutma yaklaşõ- mõnõ kullandõklarõnõ be- lirtti. Türkiye’de pera- kende sektörünün en ber- bat dönemini 2008 Mart- 2009 arasõnda yaşadõğõnõ, bu dönemde işlerin bir önceki döneme göre yüzde 10-20 arasõnda geri gittiğini ifade eden Boyner, 1 Ni- san’dan itibaren ise çok ciddi bir dü- zelme hissettiklerini, artõk etiket fi- yatlarõna dönüldüğünü söyledi. Ekonomi Servisi - Türk Sanayi- cileri ve İşadamlarõ Derneği Başka- nõ Arzuhan Yalçındağ, başkanlõk görevini 2009 sonunda bõrakma ka- rarõ aldõ. Doğan Grubu’na kesilen ce- za sonrasõnda Genel Kurul’da üye- lerle sert tartõşmalar yaşayan Yal- çõndağ, bu kararõ önceden aldõğõnõ, kendisinden önceki iki başkanõn da üçer yõllõk sürelerle görev yaptõkla- rõnõ belirtti. 23 Ocak’ta yapõlacak genel ku- rulda görevini bõraktõktan sonra grup şirketlerindeki görevlerine ge- ri döneceğini dile getiren Yalçõndağ, “Böylesine zor ve yorucu bir gö- rev üç yıldan daha fazla yapıla- maz, çünkü her şeyden fedakârlık etmek gerekiyor” dedi. Bu açõkla- malarõn 1 Ekim 2009’da yapõlan Yüksek İstişare Kurulu’nun basõna kapalõ oturumunda yaşananlarõn ar- dõndan gelmesi ise dikkat çekti. Söz konusu oturumda Yalçõn- dağ’õn, “TÜSİAD Başkanı olarak konuşmalarımda Doğan Gru- bu’na yönelik haksız vergi cezalar üzerinde durmuyorum. Çünkü grubumla ilgili bir konu. Ama siz de gereğinden fazla dikkatlisi- niz. Oysa bu Türkiye’nin de me- selesi” dediği ifade edilmişti. Yalçõndağ, bõrakma kararõnõ kasõm ayõndan ekim ayõna çekilen Baş- kanlar Konseyi toplantõsõnda resmen deklare edecek. Başkanlõk koltu- ğuna oturacak ismin ocak ayõna ka- dar netleşmesi gerekiyor. Yalçõn- dağ’dan sonra başkanlõk görevine en yakõn iki isim Ferit Şahenk ve Ümit Boyner olarak gösteriliyor. SAVAŞ KALKAN TURHAL - Özelleştirme İda- resi Başkanlõğõ tarafõndan Türk Şeker Anonim Şirketi’ne ait Portföy C Grubu’nda olan ve sa- tõşa çõkarõlan Kastamonu, Kõr- şehir, Yozgat, Çorum, Çarşam- ba ve Turhal Şeker fabrikalarõ- nõn satõşõyla ilgilenen Arap işa- damlarõ Turhal’a giremediler. Talipler işçi direnişi karşõsõnda fabrikaya giremeden geri dön- mek zorunda kaldõlar. Fabrikayõ incelemek isteyen işadamlarõnõn geleceklerini ön- ceden haber alan fabrika çalõ- şanlarõ ile vatandaşlar, resmi otomobille gelen işadamlarõnõ fabrika önünde karşõladõlar ve fabrika nizamiyesinden girişle- rine büyük direniş göstererek en- gel oldular. Şeker-İş Sendikasõ Turhal Şube Başkanõ İlhan Öz- yurt, Turhal Pancar Ekicileri Kooperatif Başkanõ Cemalettin Uzamış, Turhal Ziraat Odasõ Başkanõ Mustafa Soylu ve yö- netim kurulu üyeleri de fabrika çalõşanlarõna destek verdiler. Savola: İlgiliyiz Reuters’in haberine göre, Or- tadoğu’nun en büyük şeker ra- finerisi olan Suudi Arabistan merkezli Savola Group, 6 şeker fabrikasõnõn ihalesine katõlacak. Savola’nõn borsa internet site- sindeki açõklamasõna göre, Sa- vola’nõn gõda birimi olan Savo- la Foods, Türkiye’den tarõm kredi kooperatifleri ve Suudi Arabistan şirketi Nesma Holding ile ortak girişim oluşturdu. Yüz- de 90’õ Savola’ya ait olan Savola Foods ve Tarõm Kredi Koope- ratifleri ortaklõkta ayrõ ayrõ yüz- de 40 pay alacaklar. Nesma’nõn payõ da yüzde 20 olacak. Savo- la’nõn üst düzeyli yöneticile- rinden biri, konsorsiyumun iha- le teklifini 19 Kasõm tarihinde vereceğini söyledi. Yönetici “Savola’nın büyüme girişimi- nin merkezinde Türkiye var. Almayı hedeflediğimiz fabri- kalar şeker pancarı işliyor ve yılda 500 bin ton üretim ya- pabilecekken halen sadece 300 bin ton üretebiliyor” dedi. Mõsõr’da rafineri ve Cidde’de şeker fabrikasõ olan Savola Fo- ods, 2007 yõlõnda yemeklik yağ üreticisi Yudum’u 200 milyon riyal bedelle satõn almõştõ. ÖİB’nin, 11 Eylül’de satõşa çõkardõğõ Türk Şe- ker’e ait altõ şeker fabrikasõ için son teklif verme tarihi 19 Kasõm. Ortado- ğu’nun en büyük şeker rafinerisi olan Suudi Arabistan merkezli Savola Gro- up ile Türk ve diğer Suudi Arabistanlõ şirketlerin oluşturduğu konsorsiyum, Türkiye’de altõ şeker fabrikasõnõn satõş ihalesine katõlacağõnõ açõkladõ. Ortadoğu’nun devi talip Türk Şeker Anonim Şir- keti’ne ait Portföy C Gru- bu’nda satõşa çõkarõlan Kastamonu, Kõrşehir, Yozgat, Çorum, Çarşam- ba ve Turhal Şeker fabrikalarõnõn özelleştirilmesiyle ilgilenen ve Tur- hal’a gelen Arap işadamlarõ, gördükleri işçi direnişi karşõsõnda fabri- kaya giremeden geri dönmek zorunda kaldõlar. Talipler içeri giremedi Turhal Şeker Fabrikası’nda incelemelerde bulunmak üzere gelen arap işa- damları, fabrikanın nizamiye girişinde büyük bir işçi direnişi ve tepkiyle karşılandı. Arap işadamlarının gezmek istedikleri Turhal Şeker Fabrikası önünde çıkan arbedede resmi otomobilin camı kı- rıldı. Ortamın gergin olduğunu gören alıcı, araçlarıyla güçlükle manevra yaparak hızlı bir şekilde fabrikayı terk etti. Yaşanan olayda hiçbir güvenlik önleminin ve polisin bilgisi olmadığından olaylara müdahale edilemediği görüldü. Otomobilin camı kırıldı Özelleştirme değil, kooperatifleşme BARIŞ YAMAN KONYA - Pancar Ekicileri Kooperatif- leri Birliği’nin (Pan- kobirlik) 37. Mali Ge- nel Kurulu’nda konu- şan Pankobirlik Ge- nel Başkanõ Recep Konuk, “Bugün ci- rosu 1 milyar dolara ulaşan Pankobirlik, devletten destek ala- rak ayakta duran bir kuruluş değildir. Bi- zim devlete tek kuruş yükümüz yoktur” dedi. Pankobirlik Genel Merkezi’nde yapõlan 37. Mali Genel Ku- rul’da tüm kararlar oy- birliğiyle alõnõrken Konuk, bugün dünya- nõn üretimin süreklili- ğini temin için başka başarõlõ modeller ge- liştirildiğini ifade etti. Genel Başkan Ko- nuk “Özelleştirme modeli geride kaldı. Şimdi yeni model, kooperatifleşme. Bu- nu siyasi karar mer- cilerinin dikkatine sunuyorum. Dünya iki renkten oluşmu- yor, sadece siyah ve beyaz yok. Yani ya özel sektör, ya ka- mu sektörü yok. Üçüncü bir sektör daha var, koopera- tifçilik” dedi ‘Satõş uluslararasõ tekellere hizmet eder’ İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Ziraat Mühendisleri Odasõ Genel Baş- kanõ Yrd. Doç. Dr. Gökhan Günay- dın, Prof. Dr. Mustafa Kaymakçı, Prof. Dr. Tayfun Özkaya, ZMO İs- tanbul Şube Başkanõ Ahmet Atalık, Prof. Dr. Melih Ertan Çınar, Öğr. Gör. Mehmet Esen, Prof. Dr. Turgay Taşkın, Yrd. Doç. Dr. Şenay Kay- makçı, Köy-Koop’tan Muhittin Ak- bulut, Hidayet Petin ve Doç. Dr. Fa- tih Başaran yaptõklarõ ortak açõkla- mada, Çarşamba, Çorum, Kastamonu, Kõrşehir, Turhal ve Yozgat fabrikala- rõnõn satõşa çõkarõlmasõ kararõnõ şöyle değerlendirdiler: “Şeker tarımının ekonomiye sağ- ladığı katkılar, 2001 yılında çıkarı- lan Şeker Yasası ile sekteye uğra- maya başlamıştır. Kota ile toplam şeker üretimi içinde nişasta bazlı şe- kerin (NBŞ) payı yüzde 15’e çıka- rılmıştır. Nişasta bazlı şeker ise büyük ölçüde GDO’lu mısırdan el- de edilmektedir. Şeker Yasası, pan- car ekim alanlarının daralmasına, şeker fabrikalarının düşük kap- asite ile çalışmasına ve yüksek yo- ğunluklu tatlandırıcı dışalımının patlamasına neden olmuştur. Ya- sadan kârlı çıkanlar ise NBŞ ve kim- yasal tatlandırıcı üreticileri ile şeker ticareti yapan uluslararası tekeller olmuştur. Türk Şeker’e ait fabri- kaların satılmaları ve Şeker Yasa- sı, çiftçilerimizin olduğu kadar tü- keticilerin de zararınadır. Türki- ye’nin gıda egemenliğine karşı bir uygulamadır.” 5 YIL SONRA NE OLACAK? Pankobirlik Genel Başkanõ Konuk, şöyle devam etti: “Şartnamede 5 yõl üretim zorunluluğu var. Başka tedbirler de konulmuş. Peki 5 yõl sonra ne olacak? O fabrikalar üretime devam edecek mi? O fabrikalar üretime devam etse bile kendi sahalarõnda pancar yetiştirecek mi? Bizi asõl ilgilendiren bu. Yani şeker pancarõ tarõmõnõn sürekliliği, çiftçinin üretmesi. O fabrikalar bizim çiftçimizin göz bebeği. Verin tapusunu çiftçiye, bakõn nasõl işletiyor.” PANKOBİRLİK: ÜRETİCİYE VERİN Tarõm ekonomisinde uzmanlaşan akademisyenler, şeker fabrikalarõnõn satõşõnõn, piyasada tekellerin denetimini pekiştireceği uyarõsõ yaptõ. Lenovo Türkiye’ye çıkarma yaptı SAYFA CUMHURİYET 14 EKİM 2009 ÇARŞAMBA 12 EKONOMİ Milimetric dünyaya açılacak Ekonomi Servisi - Ismarlama gömlek ve takõm elbise alanõnda 6 yõldõr faaliyet gösteren Milimetric, dördüncü mağazasõnõn açõlõşõnõ İs- tinyePark’ta gerçekleştirdi. İş dünyasõndan çok sayõda ismin katõldõğõ açõlõşta konuşan Milimetric kurucu ortağõ Kağan Gökalp, ulus- lararasõ alanda da Türk markasõ ola- rak Milimetric’i geliştireceklerini, hedeflerinin John Lennon, Wins- ton Churcill gibi isimlerin de gi- yindiği dünyanõn en prestijli terzile- rinin bulunduğu Savile Row ve Jermyn Street’te mağaza açmak ol- duğunu söyleyen Gökalp, “Mili- metric markası, uluslararası bir marka olabilecek altyapıya ve gü- ce sahiptir. Zamanı geldiğinde ya- bancı markalarla stratejik işbirli- ği, ortaklık veya satın alma gibi sü- reçleri de düşünüyoruz” dedi. İstinyePark’taki mağazanõn deko- rasyonunda Rönesans dönemine ait tablolar ve aristokrasiye ilişkin hey- kel, resim ve objelere yer verilmesi dikkat çekti. Doğan Holding olağanüstü toplanõyor Ekonomi Servisi - Doğan Yayõn Holding AŞ’nin olağanüstü genel kurulu 5 Kasõm 2009 tarihinde yapõlacak. Doğan Yayõn Hol- ding’den Kamuyu Ay- dõnlatma Platformu’na yapõlan açõklamada, esas sözleşmenin tadil edil- mesine ilişkin olağan- üstü genel kurul toplan- tõsõnõn 5 Kasõm 2009 ta- rihinde saat 10.30’da Hürriyet Medya Towers, Güneşli/İstanbul adre- sindeki şirket merke- zinde yapõlacağõ kayde- dildi. Genel kurula çağ- rõ ilanlarõnõn, gündem ve vekâletname örneği ile esas sözleşme tadil metinlerini de içerecek şekilde, Milliyet ve Re- ferans gazetelerinin 14 Ekim 2009 tarihli nüs- halarõ ve Türk Ticaret Sicili Gazetesi’nde ya- yõmlanacağõ duyuruldu. Nobel ödülünü alan Ostrom’un kitabõna giren model halen uygulanõyor Nobel Alanya’nın da şansı oldu Anadolu Ajansı’ndan Fazıl Tunç’un soru- larını yanıtlayan Alanya Su Yat ve Balık- çılar Kooperatifi kurucu üyesi Rıfat Kule, Nobel ödüllü yazarın kitabına konu olan uygulamanın 1972 yılında ve kendi kooperatif başkanlığı döneminde baş- latıldığını söyledi. Kule, uygulamada hiç sorun yaşanmadığını anlattı. 37 yıldır uygulanıyor
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear