Catalog

CMYB C M Y B GÜNDEM MUSTAFA BALBAY Baştarafı 1. Sayfada tuğunu gösteriyor. Barolar Birliği, Ergenekon soruşturmasına ba- şından beri doğal olarak dengeli yaklaşmaya ça- lıştı. Bu nedenle, “ileri” yorumlardan kaçındılar. An- cak hafta sonu 71 ilin baro başkanı bir araya gel- di, ortak bir bildiri yayımladı. Sadece Barolar Bir- liği Başkanı Özdemir Özok’un değil, tam 71 ba- ronun ortak görüşü olarak açıklanan metinden bir- kaç satır başı aktaralım: - İddianame kavramı tartışılır hale gelmiştir. - Teknik takip adıyla oluşturulan yeni kanıt top- lama sistemi, totaliter rejimlerdeki yöntemleri anımsatmaktadır. - Kimi suçlar ve sanıkların üzerine canla başla gidilirken kimilerinde ayak sürünmesi dikkat çek- mektedir. Yargı sisteminin çok önemli bir ayağını oluşturan avukatların meslek örgütü böyle düşünüyor. Pek çok Danıştay ve Yargıtay üyesinin de temsil edildiği YARSAV’ın dünkü basın açıklaması da benzer kaygıları içeriyordu. Haber diliyle vur- gulamak gerekirse “sert bildiri”den bölümler ak- taralım: - YARSAV, ara rejimlerdeki uygulamalardan da- ha ağır durumlarla karşı karşıyadır. - Arama kararları, daha arama gerçekleşmeden devlet televizyonlarında duyurulur hale gelmiştir. - Katiller, yargıç ve savcıların evlerinde aranır hale gelmiştir. - Mevcut izleme yöntemi, 70 milyonun tümü- nü kapsayacak biçimde uygulanmaktadır. Bu, 70 milyonun da terör şüphelisi görülmesi demektir. - Adalet Bakanlığı Teftiş Kurulu; yargıda ses- sizlik, edilgenlik ve korku ortamı yaratmak için kul- lanılmaktadır. - Hitler ve Mussolini’nin hukuk yoluyla iktidar darbeleri yarattığı gerçeği ortadadır. - Adalet Bakanı hukuksuzluğa kol kanat ger- mektedir, yargı üzerinden gölgesini çekmelidir. Bu değerlendirmeler, muhalif bir harekete ya da siyasi partiye değil, yargıçlar ve savcıların mes- lek kuruluşuna aittir. İki önemli yargısal kurum bu düşüncelerini ka- muoyuna aktarırken Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin ne yapıyor? Onlara muhalefet ediyor. Nasıl? Muhalefet partisi gibi olduklarını söylüyor. Şu sözler Şahin’in: “Bunlar Baykal’dan duymaya alışık olduğumuz sözler... YARSAV artık YARSAP olmuştur, yani yar- gıçlar ve savcılar partisi olmuştur...” Son bir hafta içinde meydana gelen tüm ge- lişmeler içinde bize göre en vahimi, Adalet Ba- kanı’nın bu sözleridir. Neden? Adalet Bakanı; yargı kurumları ve örgütleri arasında farklı düşünceler varsa, bunları gidermek, en azından ortak noktalar bulmak durumunda olan bir kişidir. Şahin, bunun yerine kendi kurumunun şemsi- yesi altında yer alan kişilerin bir araya gelerek oluş- turduğu görüşlere muhalefet etmeyi yeğliyor. Şa- hin’in mantığıyla hareket edilirse; devlet kurum- ları içinde iktidar kanadı-muhalefet kanadı diye ay- rımlar mı olacak? Bunlara doğal gözüyle mi ba- kılacak? Yargı yargıya güvenemez hale gelirse... Söyler misiniz: Bu ülkede kim kime güvenecek? GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK Baştarafı 1. Sayfada göndermeden serbest bıraktı. Mahkeme, eski Genelkurmay Hukuk Müşaviri emekli Tümgeneral Erdal Şenel’i tutuklamadı. Soru: Elindeki belgelere, bilgilere göre kimileri orge- nerallik düzeyine erişmiş askerleri, eski YÖK Baş- kanı’nı mademki serbest bırakacaktın… …öyleyse her birinin evlerini alan talan ettikten sonra, apar topar İstanbul’a getirtmeden Ankara savcılığı kanalıyla neden ifadelerine başvurmadın?.. Böyle davranabilseydi savcılık, hem toplumu aya- ğa kaldırmayacak, hem de insancıl hareket etmiş olmayacak mıydı? Böyle davranmayan savcılığın bir başka hesabı olmalı. Ana muhalefet liderinin söylediği gibi, savcılık her seferinde operasyonlara özel sos’lar katıyor. Her açıdan birbirine taban tabana zıt isimleri ay- nı gün gözaltına alarak toplumda şaşkınlık ve hayret uyandırıyor. Örneğin emekli orgenerallerle daha önce Susurluk davası görmüş, hapse girmiş kişi ve kişileri aynı gün gözaltına alarak soyadına öz bir kanı uyandırma- ya çalışıyor. Vay canına koca orgeneraller de de- mek terör örgütü içindeymiş gibi tutarsız bir hava yaratılıyor. Başbakan beyefendi de geçen pazar, yine al- kışlamakla görevli partililer önünde muhalefete ve medyaya yükleniyor. RTE, muhalefetin telaşını anlamakta güçlük çe- kiyormuş. Oysa -yalakalar dışında- kamuoyu muhalefetin gerçeklere parmak basan irdelemeleri karşısında iktidarın bu denli sert karşılıklar vermesine anlam veremiyor. “Bazı medya kuruluşlarının panik hallerini anla- makta da güçlük” çektiğini söylüyor. Oysa bazı medya kuruluşlarındaki telaş; bin bir meşakkat ile kurulan laik Cumhuriyetin, hukukun üstünlüğüne saygılı devletin, RTE ve emrindeki si- yasal, siyaset dışı kadrolarla rayından çıkarılması çabalarından kaynaklanıyor. Muhalefete, yandaş olmayan medyaya mal et- mek istediği “karanlık hesapların” nereden kay- naklandığını anlamak, görmek istiyorsa evindeki boy aynasına baksın, gerçeği karşısında bulacaktır. Tutturmuşlar bir türkü; Başbakan da Adalet Bakanı da durmadan savcı ve yargıçların rahat bı- rakılmalarını isteyen demeçler veriyorlar. Yargının bir bölümü ile iç içe olduğunu sanki söy- leyen kendisi değil! Yasama ile yargının beraber çalışacağını… fol yok yumurta yokken iddianamenin bir iki gün içinde açıklanacağını… istediği kıvamda bir savcı aradı- ğını söyleyen kim Allah aşkına? RTE değil de sebze halindeki manav mı? Her olayı kendine yontan nalıncı keseri gibi mübarek! Örneğin Mehmet Akif’ten başka şair ve şiirler bi- liyormuş gibi… kendisi ve eşi yapıtlarını ezbere bi- liyorlarmış gibi... Nâzım Hikmet’in şiirlerini söy- lemlerine destek olsun diye konuşmalarına alıyor- lar. Seçim öncesi her kesime mavi boncuk dağıtır- ken büyük şairin yeniden vatandaş olmasını em- reden RTE; Nâzım Hikmet Kültür Merkezi’nden (NHKM) yayımlanan basın açıklamasından acaba ders çıkaracak mı? Ne diyor NHKM: “Toplumsal yaşamı, komşu ül- kelerle ilişkileri, insanlığa dair hesaplarını çıkar, fır- satçılık, sadaka, ulufe dağıtımı, alım-satım çerçe- vesinde şekillendiren, sıtmayı gösterip vereme ra- zı eden icraatlara önderlik eden bir iktidarı ve ‘först leydileri’, Nâzım’ın yakasından düşmeye çağırıyo- ruz”. Bir de bir sandık günü iktidardan derdest edilip halkın, laik Cumhuriyetin yakasından düşürülseler… Düştüklerini görsek! ankcum@cumhuriyet.com.tr IŞIL ÖZGENTÜRK NâzımHikmetVatanHainliğine DevamEdiyorHâlâ yon lira hibe etti, 120 milyon lira. “Amerikan emperyalizminin yarı sömürgesi- yiz, dedi Hikmet Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ.” Evet, vatan hainiyim, siz vatanperverseniz, siz yurtseverseniz, ben yurt hainiyim, ben vatan hainiyim. Vatan çiftliklerinizse, kasalarınızın ve çek defterlerinizin içindekilerse vatan, vatan, şose boylarında gebermekse açlıktan, vatan, soğukta it gibi titremek ve sıtmadan kıv- ranmaksa yazın, fabrikalarınızda al kanımızı içmekse vatan, vatan tırnaklarıysa ağalarınızın, vatan, mızraklı ilmühalse, vatan, polis co- puysa, ödeneklerinizse, maaşlarınızsa vatan, vatan, Amerikan üsleri, Amerikan bombası, Amerikan donanması topuysa, vatan, kurtulmamaksa kokmuş karanlığımız- dan, ben vatan hainiyim. Yazın üç sütun üstüne kapkara haykıran pun- tolarla: Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ Evet Emine Hanõm, Nâzõm Hikmet vatan hainli- ğine devam ediyor hâlâ! SAYFA13 OCAK 2009 SALI CUMHURİYET 17HABERLERİN DEVAMI İstanbul S 9 Edirne B 4 Kocaeli S 10 Çanakkale B 9 İzmir B 13 Manisa PB 12 Aydın B 14 Denizli S 10 Zonguldak PB 6 Sinop PB 7 Samsun PB 7 Trabzon B 8 Giresun B 7 Ankara S 7 Eskişehir S 5 Konya S 4 Sıvas S - 1 Antalya PB 19 Adana PB 14 Mersin PB 16 Diyarbakır S 9 Şanlıurfa PB 12 Mardin PB 11 Siirt S 11 Hakkâri PB - 5 Van PB 2 Kars S - 5 Oslo PB 3 Helsinki PB 5 Stockholm PB 6 Londra PB 9 Amsterdam Y 6 Brüksel K 2 Paris K 2 Bonn Y 3 Münih PB 3 Berlin PB 5 Budapeşte K 3 Madrid PB 4 Viyana K - 2 Belgrad K 1 Soyfa K - 3 Roma Y 14 Atina Y 16 Zürih K 3 Moskova PB - 2 Aşkabat K 3 Astana K - 4 Taşkent K 2 Bakû B 0 Bişkek B 8 Tiflis PB 8 Kahire A 18 Şam A 13 Yurtta yağış beklen- miyor. Yurdun kuzey- doğu ve batı kesimle- ri parçalı çok bulutlu, diğer yerler az bulutlu geçecek. İç ve Doğu bölgelerde, gece ve sabah saatlerinde buzlanma ve don ola- yı ile birlikte sis görü- lecek. Hava sıcaklıkları tüm yurtta 4 ila 6 de- rece artacak. Baştarafı Arka Sayfada Saylan lepralılar için çalışıyor Hastalara uygulanan kõsõtlamalara karşõ hazõrlanan sözleşme BM’ye sunulacak SİBEL BAHÇETEPE Cüzamla Savaş Derneği, lepralõ (cüzamlõ) hastalarõn insan haklarõnõ tartõşmak ve halen çeşitli ülkelerde olan çağdõşõ kõsõtlamalar ile yasaklamalara dikkat çekmek amacõyla Bir- leşmiş Milletler’e (BM) bu ay içinde sunmak üzere bir sözleşme hazõrladõ. Dernek Genel Başkanõ Prof. Dr. Türkan Saylan, Türkiye’de cüzamlõ hastalara uygulanan tedavilerin dün- yaya örnek olduğunu belirtti. Deri ve sinirleri tutan bir enfeksiyon hastalõğõ olan cüzamda yanlõş tedavi ve geç kalõnmõş ta- nõ, sinir dokusunda oluşan yõkõma neden ola- rak el, ayak ve gözde bazõ şekil bozuklukla- rõna, sakatlõklara yol açabiliyor. Prof. Saylan, cüzamla mücadelede Türkiye’nin uzun yõl- lardõr etkili tedavi yöntemi kullandõğõnõ anõm- satarak, “Cüzamlı hastaları tek tek tespit et- tikten sonra bulduğumuz gönüllü doktor- lar aracılığıyla köylerine, ayaklarına kadar gittik ve çok sayıda hastanın tedavisini ta- mamladık” dedi. İstanbul Lepra Deri ve Zührevi Hastalõklarõ Hastanesi’nde hastalarõn tedavisini sürdürdüklerini ifade eden Saylan, Türkiye’de cüzamlõ hastalara verilen tedavi- lerin dünyaya örnek olduğunu söyledi. Hasta haklarına dikkat çekilecek Cüzamlõ hastalarõn geçmişte sosyal hayat dõşõnda yaşamaya mahkûm edildiği, iş bul- ma güçlüğü çektikleri ve ayakta kalabilmek için dilenme noktasõna geldiklerine dikkat çe- ken Saylan, şunlarõ söyledi: “Geçen aylar- da İstanbul’da birçok uzmanın katıldığı bir çalıştay düzendik. Çalıştayda Güney Amerika, Hindistan, çeşitli Afrika kıtası ülkeleri ve Japonya’dan gelen uzmanlarla, cüzamlı hastalara karşı bazı ülkelerde de- vam eden çağdışı uygulamalara dikkat çekmek amacıyla ‘Tedavi Görmüş Lepra- lõ Hastalara Karşõ Olan Her Türlü Ayrõmcõ- lõğõn Giderilmesi Sözleşmesi’ taslağı ha- zırladık. Bu sözleşme ile tüm dünya dev- letlerini lepra hastalığına karşı yasalar ile tek davranış altına almayı ve BM’ye üye ülkelerde lepralı hastaların insan hakla- rına dikkat çekmeyi amaçlıyoruz.” Yapõlan 10 tekliften 3’ü geçerli sayõldõ, Kamu İhale Kurulu işlemleri iptal etti ASKİ’de kuşkulu ihaleMURAT KIŞLALI ANKARA - Ankara Anakent Belediye Başkanõ Melih Gök- çek’e bağlõ Ankara Su ve Kana- lizasyon İdaresi (ASKİ), Etlik’teki “1011 Köprülü Kavşağı” işinde, önceden belediyenin Demetevler kavşağõnõ yapan bir istekliyi, “benzer deneyimi olmadığı” gerekçesiyle ihale dõşõ bõraktõ. Bir başka firmayõ da, “5 yıl de- neyimli eleman” şartõnõ karşõla- dõğõ halde değerlendirmeye al- madõ. ASKİ, belgesi olmayan üçüncü firmayõ ihaleye alõp aşõrõ düşük teklif sorgulamasõ yapma- yõnca, Kamu İhale Kurulu iş- lemleri iptal etti. Kamu İhale Kurulu’nun 12 Nisan 2005 tarih ve 2005/UY.Z-700 sayõlõ kararõ- na göre süreç şöyle gelişti: Başka kavşak benzer iş sayılmadı: ASKİ, 17 Ocak 2005 tarihinde yaptõğõ “1011 Köprülü Kavşağı ve Altyapı Aktarımları” ihalesinde 10 tek- liften 3’ünü geçerli saydõ. ASKİ, İmaj İç ve Dõş Ticaret AŞ’yi “İhaleye sunmuş oldukları iş deneyim belgesinde idari şart- namenin ‘benzer iş’ tanımında tarif edilen çevre düzenleme işlerinin bulunmadığı, istenen inşaat mühendisinin en az 5 yıl deneyimli olması gerektiği halde 4 yıl deneyimli olduğu” gerekçesiyle ihale dõşõ bõraktõ. Kendi işini deneyim say- madı: İmaj AŞ’nin itirazõ üzerine Kamu İhale Kurulu İmaj AŞ’nin şartnamede benzer iş olarak ta- nõmlanan Anakent Belediyesi’nin 10 Aralõk 2004 tarihli “İstanbul Yolu Demetevler girişi Köprü- lü kavşak inşaatı işi”ni yaptõğõ- nõ tespit ederek, ASKİ’nin iptal gerekçesini reddetti. 2005’ten 2000’i çıkarta- madı: Kurul, ASKİ’nin “inşa- at mühendisinin en az 5 yıl de- neyim şartını karşılamadığı” yönündeki gerekçesini “İhalenin yapıldığı yıl olan 2005 yılından adı geçen personelin meslek odasına kayıt olduğu yıl olan 2000 yılı çıkarıldığında, çalış- ma süresinin 5 yıl olduğu an- laşıldığından” yerinde bulmadõ. Bir çıkartma hatası daha: Kurul, değerlendirme dõşõ bõra- kõlan Hona AŞ’nin teknik perso- nel listesindeki inşaat mühendi- sinin çalõşma süresinin de 5 yõl ol- duğunu hesaplayarak “Hona AŞ’nin değerlendirme dışı bı- rakılmasında mevzuata uyarlık bulunamadığını” tespit etti. Belgesi yok, ihaleye alın- dı: Buna karşõn Aslanlar Limited Şirketi’nin, teknik personel liste- sinde yer alan elemanlarõn çalõş- ma süresine ilişkin belgelerini sunmadõğõnõ saptayan kurul, “As- lanlar Ltd. Şti’nin değerlen- dirme dışı bırakılması gerekir- ken teklifin kabul edilmesinin mevzuata aykırı olduğu” tespi- tinde bulundu. Düşük teklifler incelen- Eski Bakan Çelik toprağa verildi Geçirdiği kalp krizi sonucu önceki gün yaşa- mını yitiren REFAHYOL hükümeti döne- minin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Necati Çelik için TBMM’de tören düzenlen- di. Törene Çelik’in yakınlarının yanı sıra Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Tayyip Erdoğan, Devlet Bakanı ve Başba- kan Yardımcısı Cemil Çiçek’in de araların- da bulunduğu geniş bir devlet erkânı katıldı. Çelik’in cenazesi, Kocatepe Camisi’nde kılı- nan namazdan sonra Kocaeli’nin Gölcük il- çesi Hamidiye köyünde toprağa verildi. medi: Kamu İhale Yasasõ’nõn 38. maddesinde “İhale Komis- yonu tespit ettiği yaklaşık ma- liyete göre teklif fiyatı aşırı dü- şük olanları tespit eder. Bu teklifleri reddetmeden önce, belirlediği süre içinde teklif sa- hiplerinden teklifte önemli ol- duğunu tespit ettiği bileşenler ile ilgili ayrıntıları yazılı olarak ister” hükmü bulunduğuna dik- kat çeken kurul, ihaledeki “Aşı- rı düşük teklif sorgulamasında kanuna uygun açıklama iste- nilmeden değerlendirme yapıl- masında kanuna uyarlık bu- lunmamıştır” tespitini yaptõ. Kamu yararı gözetilme- di: Kurul, “Aslanlar Ltd. Şti. değerlendirme dışı bırakılıp Hona AŞ değerlendirmeye alı- narak, belirlenen geçerli tek- lifler aşırı düşük teklif oldu- ğundan, aşırı düşük teklif sor- gulamasının kanunun 38. mad- desinde belirtilen usule uygun olarak yapılıp ekonomik açı- dan en avantajlı teklif dikkate alınarak kamu yararı gözetil- mek suretiyle bu aşamadan sonraki ihale işlemlerinin mev- zuata uygun olarak yeniden gerçekleştirilmesi gerekmek- tedir” sonucuna ulaştõ. BURSA VE SAMSUN’DA PROTESTO EYLEMİ ‘İşsizlik fonuna bile göz diktiler’ BURSA (Cumhuriyet) - Bursa ve Samsun’da düzen- lenen mitinglerde işten çõ- karmalar protesto edildi. Demokratik kitle örgütle- rinin oluşturduğu Bursa Halk Meclisi, işten çõkarmalarõ pro- testo için kent meydanõnda “İşten Atılmalara Son Mi- tingi” düzenledi. Çok sayõda yurttaşõn da katõldõğõ miting- de konuşan Sağlõk ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendika- sõ Bursa Şubesi Başkanõ Çe- tin Erdolu, krizin faturasõnõn emekçilere yüklendiğini vur- guladõ. Erdolu, “Bizim ol- mayan bu krizi meydana getirenler, bizlerden kesilen paralarla oluşmuş işsizlik fonundaki paraya bile göz diktiler. Vergi ve prim affı ya da SSK affı yetmiyormuş gibi fonda biriken paramı- za göz diktiler” dedi. Samsun’un AKP’li Çar- şamba Belediyesi’nce işten çõ- karõlan 126 işçi aileleriyle birlikte belediyenin önünde eylem yaptõ. İşçiler adõna ko- nuşan Belediye-İş Sendikasõ Samsun Şubesi Başkanõ Mus- tafa Çift, yargõnõn işçilerin yeniden işlerine dönmesi yö- nünde karar almasõna karşõn AKP’li Belediye Başkanõ Hü- seyin Dündar’õn bunu uy- gulamadõğõnõ belirtti. EĞİTİM SENDİKALARI TEPKİ GÖSTERDİ MEB Gazze için yardõm istedi İstanbul Haber Servisi- Milli Eğitim Bakanlõğõ’nõn (MEB) tüm okullara gönder- diği genelgeyle öğrenciler- den Gaze için yardõm parasõ istemesine sendikalar ve ve- liler tepki gösterdi. 7 Ocak’ta yayõmlanan ge- nelge de, İsrail’in saldõrõlarõ sonucunda kardeş ülke Filis- tin’in Gazze bölgesinde yüz- lerce sivil ve çocuğun haya- tõnõ kaybettiği binlercesinin de yaralandõğõna yer verilerek, bakanlõk tarafõndan yardõm kampanyasõ başlatõldõğõ be- lirtildi ve öğrencilerden para istendi. Eğitim-Sen Genel Başkanõ Zübeyde Kılıç, Gaz- ze’ye yardõm yapõlmasõna karşõ olmadõklarõnõ belirte- rek, “Ancak, MEB’in bu yardımı öğrenciler üzerin- den yapması suç unsurudur. Biz sendika olarak bu tür yardımların ileride cema- atlere, derneklere yapılma- sının da önünü açacağı için karşıyız” dedi. Eğitim-İş Ge- nel Başkanõ Yüksel Adıbel- li de “Öğrencilerimizin ai- lelerinin yüzde 80’i zaten iş- siz. Devletimiz, Gazze’ye de hazineden para ayırıp yardım yapsın” dedi. Veliler ise “Boş zarfları doldura- mayınca çocuğumuzun psi- kolojisi bozuluyor” dediler. Gazze diplomasisi sürüyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - İsrail’in Gazze’ye yönelik operasyonlarõ sürerken, ateş- kes sağlanmasõna ilişkin diplomatik girişimler de hõz kazandõ. Başbakan Tayyip Erdoğan’õn Başdanõşmanõ Büyükelçi Ahmet Davutoğlu başkanlõğõndaki Türk heyeti, Gazze’de ateşke- sin sağlanmasõna yönelik dün Şam’da Hamaslõ yetkililerle görüştü. BM Genel Sekreteri Ban Ki-Mun da cuma günü Türkiye’ye gelecek. ‘Sözleşmelilerin hakları tanınsın’ İstanbul Haber Servisi - Türk Eğitim-Sen İstanbul Bölge Başkanõ Yrd. Doç. Dr. Hanefi Bostan, Milli Eğitim Bakanlõğõ’nõn, sözleş- meli öğretmenlere eş durumundan tayin hak- kõnõn verildiğini açõklamasõna karşõn bazõ il- lerde sözleşmeli öğretmen sayõsõnõn fazla ol- duğu gerekçe gösterilerek öğretmenlerin bu haklarõnõ kullanmalarõna izin verilmediğini belirtti. Bostan, öğretmenlerin istihdam so- runlarõna son verilmesi gerektiğini vurguladõ. Irkçı afişe suç duyurusu İstanbul Haber Servisi - Eskişehir Osmanga- zi Kültür Dernekleri Federasyonu Başkanõ Ni- yazi Çapa ve yönetim kurulu üyeleri hakkõnda, bir basõn açõklamasõ sõrasõnda taşõnan “Bu ka- põdan Yahudiler ve Ermeniler giremez” ve “Köpeklere giriş yasaktõr” yazõlõ pankartlara ilişkin suç duyurusunda bulunuldu. Eskişehir Cumhuriyet Savcõlõğõ’na gönderilmek üzere hazõrlanan dilekçeyi vermek üzere Sultanah- met Adliyesi’ne gelen avukat Eren Keskin, pankartlarõn õrkçõ içerikte olduğunu söyledi. 33 kişi gözaltına alındı MERSİN (Cumhuriyet) - Mersin, Adana, Diyarbakõr, İstanbul ve Şõrnak’ta PKK’ye yönelik düzenlenen eşzamanlõ operasyonda 33 kişi gözaltõna alõndõ. Operasyonda, banka hesap kartõ, 51 cep telefonu, 50 sim kart ve 15 hafõza kartõ, 5 bilgisayar, 3 flash bellek, 108 CD, 6 kamera kaseti, fotoğraf makinesi, çok sayõda örgütsel belge, kitap, dergi ve fo- toğraf ele geçirildiği açõklandõ.