Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA
+CUMHURİYET 5 ŞUBAT 2005 CUMARTESİ
4 HABERLER
DimADABUGUN
ALİ SİRMEN
Üzerinize Afiyet
ABD Bush Olmuş
ABD Başkanı Bush geleneksel "Birliğin (ulusun)
Durumu" konuşmasında, yine bilinen teraneleri
tekrarladı, hatta diyebiliriz ki, ikinci döneminin baş-
langıcında yaptığı ulusa sesleniş konuşmasından
daha da gerilere doğru kaydı.
Bilindiği gibi, ulusa seslenişinde, semalardan
kozmik mesajlar aldığını söyleyen Bush, daha çok
demokrasinin üzerinde durmuş, ABD'nin ve Baş-
kan olarak da bizzat kendisinin dünyaya demok-
rasi götürme misyonunun altını çizmişti.
ABD'nin ne tür bir demokrasinin taşıyıcısı oldu-
ğunu artık herkes, hiç değilse bütün Cumhuriyet okur-
ları biliyorlar, bunu burada bir kez daha yineleme-
ye gerek yok.
ABD'nin yaydığı demokrasiyi hâlâ bilmeyen var-
sa, pekâlâ "demokratik!" seçimlerini tamamlamış
olan Irak'ın durumuna bakabilir.
Bush, son konuşmasında da demokrasinin altı-
nı çizmeyi unutmamış, hatta Ortadoğu'da ABD'nin
dostu iki ülkeyi, Suudi Arabistan ile Mısır'ı daha de-
mokratik açılımlar yapmaya çağırmıştır.
Ama Başkan'ın, "ulusun durumu" konuşmasın-
da, bir kez daha terörle mücadele kavramını me-
sajının göbeğine oturttuğunu görüyoruz.
Bush, terör yayan ülkeler olarak Ortadoğu'da
Suriye ile Iran'ı hedef göstermiş, bir kez daha
ABD'nin terörle mücadele rolünün altını çizerken,
Amerikan askerlerinin Ortadoğu'da terör ile savaş-
masını, ABD'nin aynı felaketle kendi toprakları üze-
rinde savaşmak zorunda kalmama niyetine bağla-
mıştır.
Artık kimin tarafından, hangi amaçlarayönelik ola-
rak yapıldığı çok çevre tarafından ciddi biçimde
sorgulanan 11 Eylül Ikiz Kulelerolayının yarattığı trav-
mayı bir kez daha kullanmıştır Bush.
••*
Suriye ve Iran'ın terör yayan ülkeler olup olma-
dıkları konusuna gelince:
önce bir noktayı belirtmek isterim. Terör yayan
ülkelerden maksat, ABD çıkarlarına büyük serma-
yenin isteklerine aykırı davranan ülkelerdir.
Bunun en çarpıcı ömeğini, Irakdiktatörü Saddam
olayında görüyoruz.
Irak, Saddam'ın kanlı hegemonyasının pekişme-
sinden önce, kendi petrollerini millileştirdiği zaman,
VVashington tarafından hemen terör yayan ülkeler
listesine alınmıştır.
Aynı Saddam, tarihi aptallığının sonucu olarak,
son irdelemede, ABD'nin BOP'unayaradığı artık açık-
ça görülen Iran - Irak Savaşı'nı başlattığı zaman,
ABD, bölgeye savaş yayan bu diktatörün ülkesini
yalnızcaterörü yayan ülkeler listesinden çıkarmak-
la kalmamış, aynı zamanda, ona teknik yardım da
yapmıştır.
Şimdi ABD'nin can düşmanı olan Usame bin
Ladin de terörü ABD adına saçtığında makbul bir
kişi değil miydi?
•••
Kısacası Bush Kurdu'nun Suriye ve Irak'ı yeme
hevesi geldi cihane, terör merör düpedüz bahane.
Bush'un son mesajını en titiz dikkatle okuması
gereken ülkelerin başında Türkiye geliyor. Çünkü
olayların artık dangalakların kafasına bile dank ede-
cek bir açıklıkla gösterdiği gibi BOP, yol açtığı bü-
yük istikrarsızlık, hatta kaos ile bütün bölge ülke-
lerinin, ama özellikle de Türkiye'nin varlığını ve top-
rak bütünlüğünü tehdit ediyor.
Ve böyle bir ortamda VVashington, Ankara'dan In-
cirlik Üssü'nün daha esnek, daha hızlı ve önceden
haber vermeden kullanma hakkını istiyor.
Incirlik Üssü'nün hangi geniş politika çerçevesin-
de kullanılacağını bilmek için kâhin olmaya gerek
yok.
ABD, Irak'taki konumuyla Iran ve Suriye'ye yö-
nelik olarak oradan da harekete geçebilir. Ama
unutmayalım ki BOP çok vasi bir projedir ve önem-
li olan Türkiye'yi bu projenin kapsamı içinde bir
sıçrama tahtası olarak el altında bulundurmaktır.
BOP'un hazırlık aşaması da iyi hazırlanmıştır ve
Türkiye'de apar topar gidilen, nihayetinde de Tay-
yip Erdoğan'lı AKP iktidarı ile sonuçlanan 3 Ka-
sım seçimleri senaryosu da bu hazırlık döneminin
önemli ayaklarından biridir.
Şimdi bu senaryonun ürünü olan bir iktidarın Tür-
kiye'yi, Bush'un BOP komplosunun elden geldiğin-
ce uzağında, güvenlik içinde tutmak için çaba har-
camasını beklemek safdillik değil midir?
"Üzerinize afiyet, ABD Bush olmuş, inşallah Tür-
kiye de ufolmaz" diyelim de biz, siz yine isterse-
niz olmayacak duaya amin demeyebilirsiniz.
asirmen@cumhuriyet.com.tr
MESLEK ÖRGÜTLERİ DE KAR$I
Ustkurulların
0
ANKARA (Cumhu-
riyet Bürosu) - Türkiye
Sermaye Piyasası Aracı
Kuruluşları Birliği
(TSPAKB), TBMM
Plan ve Bütçe Komisyo-
nu'nda alt komisyona
scvk edilen Düzenleyici
vc Denetleyici Kurumlar
Yasa Tasansı'nı eleştir-
dı. Ilişküı bakana kıırul
kararlanna karşı yargıya
başvurma yetkisi veren
düzenlemenin "özerkli-
ğizedeleyeceğini ve foaka-
nııı müdahalesi anlamı-
nageleceguıe" dikkat çe-
ken birlik, kurullann ka-
rar organlannda sektör
temsilcilerinin de yer al-
ması gerektığini söyledi.
TSPAKB, TBMM
Plan ve Bütçe Komisyo-
nu üyelerine üst kurullar-
la ilgili yasa tasarısına
ilişkin görüşünü iletti.
Birliğin yazısında şu gö-
rüşlere yer venldi:
v' Tasarıylakamuku-
rumları ya da meslek ör-
gütlerinden gösterilen
adaylar arasından Ba-
kanlarKurulu tarafından
seçılme sistemi kaldırıl-
tnıştır.
• Bağımsız ıdarı oto-
ritelerin bütçe ve finan-
sal konularda bağımsız
olmalan, özerklık ve gö-
revlerini etkin bıçımde
yapabilmek açısından
önem arz etmcktedir.
t/ Kurul kararlanna
karşı ilişkili bakanhğa
dava açma yetkisi geti-
rilmektedir. Bu tür yet-
ki, özerkliği zedeleye-
cek niteliktedir.
SSK'lerin devrine karşı çıkan emekçiler, hastanelerin işletmeye dönüştürülmek istendiğini vurguladı
Sağbkçılardanprotesto• SES Genel Başkanı
Tombul, "15 yıldır
sağlık alanında adım
adım uygulanan
düzenlemelerin son
aşamasına gelindi.
Sağlık alanlarının
özelleşmesi ve piyasa
koşullarına açılması
çalışmalan, AKP ile
birlikte hız kazandı"
diye konuştu.
Haber Merkezi- Sağlık ve
Sosyal Hizmet Emekçileri
Sendikası (SES) Genel Baş-
kanı İsıııail I lakkı Tombul,
'Sa&lıkta Dönüşüm Progra-
mfnı, IMF, Dünya Bankası
veTÜSİAD istiyor" dedı. SES'e
üye sağlık çalışanlan Izmıt, An-
kara ve Istanbul başta olmak üze-
re çok sayıda yerde gerçeklcştir-
dikleri eylemlerle AKP'nin sağ-
lık politıkalannı ve SSK hastane-
lerinin Sağlık Bakanlığı'na dev-
rini protesto etti.
SES Gencl Başkanı Tombul,
KESK üanışma Kurulu Toplan-
tısı için geldiği lzmit'te, KESK
Başkanı SamiEvrcn, Eğitim-Sen
Genel Başkanı AlaaddinDinçer ve
bazı sendika yöneticileriyle SSK
hastanelerinin devrını protesto
gösterisine katıldı.
SSK Kocaeli Hastanesi'nin
önünde toplanan sağlık çalışanla-
n adına açıklama yapan Tombul,
programın yeni olmadığını ifade
Bartın'daki eylemde, hükümetin SSK'den elini çekmesi istendi. (ÖMER AK)
ederek şöyle konuştu:
"Asünda yaklaşık 15 yıldır sağ-
lık alanında adım adım uygula-
maya sokulan düzenlemelerin son
aşamalanna gelindi. İsnıi değişen,
ancak tüm hükümette olan parti-
lcriıı progranundaki sağlık alan-
lannın «i/dlcşmcsi ve piyasa koşul-
larına açılması çalışmalan, AKP
ile birlikte hız kazandı. Tüm sağ-
lık kuruluşları birer işletmeye dö-
ıııişl ın ülüyor. Hükümetve Sağlık
Bakanlığı,SSKhastanelerinin Sağ-
lık Bakanlığı'na devrini ilgilendi-
ren yasa, Cenel Sağlık Sigortası
ilehastanelerin işletmeyedönüşme-
siniıı, adım adım sağlıkta döııü-
şümün bir parçası oldugunu açık-
hyor. Bu programı IMF, Dünya
Bankası ve TUSİAD istiyor. Tüm
bunlar da gösteriyor ki, 70 milyon
insanui sağhğıyla oyun oynanıyoıf
Ankara'da SSK Ankara Dışka-
pı Hastanesi önünde toplanan sağ-
lık emekçileri de SSK'nin Sağlık
Bakanlığı'na devrini yaptıklan
basın açıklaması ile protesto etti.
Emekçiler adına açıklamayı yapan
SES Merkez Yönetim Kurulu
Üyesi İlknıır Başer, "Sağlıkta Dö-
nüşüm Progranu'nm devam etti-
ğini, esnek ve kuralsız bir çahşma
düzenininsağlıkçauşanlarma da
yanldığını" söyledi.
Başer, hastanelerin devrini ön-
gören 4958 sayılı yasa ile getiri-
lenlerin içeriğini çalışanların bi-
le anlayamadığını belirterek şöy-
le devam etti: "Hükümet sağlığı
tahrip etmeye adun adım devam
etmektedir.Sağhkç.ılar eğer
ınasabaşında çalışan perso-
nele dönüşürse kadro sıkın-
lısı daha da artacakür."
İstanbuTda 6 açıklama
Sağlık emekçileri, îstan-
bul'da da Okmeydanı, Eyüp,
Samatya, Göztepe, Sürey-
yapaşa ve Kartal SSK has-
taneleri önünde eşzamanlı
basın açıklaması yaptı.
"AKP hükümetisağlığı tah-
rip etmeye devam ediyor"
denilen açıklamada, "Per-
soncl cksikliği oldugunu kcn-
disi de ifade eden SSK, ele-
man ihtiyacım kadrolu per-
sonelistihdanuylagiderme-
li. Hükümet, SSK'lileri de
mağduredecekhastanelerin
devriişlemindenvazgeçme-
li" ifadelerine yer venldi.
Baıtıırda BEStcn destek
Bartın SSK Hastanesi önünde
toplanan SES üyeleri de "hükü-
ınrtiıı SSK'den elini çekmesinT
istedi. Diğer illerde yapılan açık-
lamayı grup adına okuyan SES
Bartın Şubesi Başkanı Mustafa
Özdemir, "Herkese ulaşılabilir,
eşit, adil ve nitelikli kamu hizmeti
verilmesini, eğitim, sağlık gibi te-
mel kamu hizmetlerinin parasız
verUmesini, yaygın bir sosyal gü-
venlik hizmeti sağlanmasmı talep
edıyoruz" diye konuştu. Geniş bir
katılımın olduğu protesto göste-
risine Büro Emekçileri Sendika-
sı (BES) üyeleri de destek verdi.
YASANIN tPTALlNÎ tSTEDl
CHP,yargıya
başvurdu
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP,
SSK hastanelerinin Sağlık Bakanlığı'na
devrini öngören yasanın bazı hükümlerinin
iptali ve yürürlüklerinin durdurulması
istemiyle Anayasa Mahkemesi'nde dava açtı.
CHP Grup Başkanvekili Keıııal Anadol, AKP
hükümetinin "parlamentodaki çoğunluğuna
dayanarak evrensel hukuk normlanna aykırı
yasalar çıkardığmı" söyledi.
Dava dılekçesıni verdikten sonra
gazetecilere açıklama yapan Anadol, Anayasa
Mahkemesi'ne getirdikleri yasanın iptali
isteminde haklı gerekçeleri bulunduğunu,
yasanın hukuka aykın oldugunu belirtti.
Yasanın, sağlık hizmetlennin tek elden
yürütülmesi gibi bir gerekçeyle
savunulduğunu anımsatan Anadol, "Tam
«ersiııe artık yurttaşlar, sağhk hizmetleri
veriürken 'hasta müşterT olarak algjlanacak,
para talep edilecek. Yasa, aynca sağhk
hizmetlerinin özelleştiı ilıııcsiııin yolunu açan
nitelik taşıyor. Oııuıı için CHP karşıdır" dedi.
'MüUriyet hakkı kaldınlıyor'
Anadol, yıllaıca işçi ve işverenlerden
kesilen primlerle yapılan SSK hastanelerinin
Sağlık Bakanlığı'na devriyle anayasadaki
mülkıyet hakkının ortadan kalduıldığını dile
getirdi. Anadol, yasanın, Bakanlar Kurulu'na
ve Maliye Bakanı'na tanınan yetkiyle
anayasal sınırlan aştığmı ifade etti.
hateı1 O
fjw
L
Takı
• f
L.
AQ 50
"••'
m Elbise
149
5 0
Ceket *
99
5 0
moglu
t 1
I • \.Jr
f &
i 1
)
M
1
1
|
1-
I
www.hatemoglu.com.tr
!
KABAN (KURK) ı TAKIM ELBISE ı
i 39E
OSMANBEY (MERKEZ TOPTAN)
Samanvolu 18 Osmanbey
Tel: (0212) 225 62 00 Faks: (0212) 233 30 50
PENDİK OUTLET
GOMLEK t KRAVAT t KEMER + AYAKKABI
>.
0 0
YTL
YTL 'den başlayan fiyatlarla
SUADİYE
Bağdat Caddesl Tel: (0216) 369 00 49
İKİTELÜ OUTLET
Dumankaya Outlet Center Tel: (0216) 473 52 55 Turgut Özal Cad. No: 153 Tel: (0212) 549 40 56
İZMİT OUTLET CENTER
Tel: (0262) 335 57 35
KONYA MASERA
Tel: (0332) 241 61 15
ZONGULDAK
Gazlpaşa Cad. No: 77 Tel: (0372) 252 17 98
BATMAN
Ualıkçılar Cad. Yıldızkaya İşhanı
No: 7 Tel: (0488) 213 38 07
BURSA
Altıparmak Cad. No: 44 Tel: (0224) 223 41 40
MOSKOVA
ARKADIA AVM Srednly Ovchlnnlkovskly
Tel: +7(095)775 30 24
KONYA M l TEPE REAL
No: 45/46 Tel: (0332) 265 19 80
ÇORLU ORION
Tel; (0282) 673 26 64
ERZURUM
Yakutlye Alışveriş Merkezl No:l Tel: (0442) 233 22 23
ELAZIĞ
Gazl C a d . No: 31-A Tel: (0424) 238 99 00 - 10 hat
SİİRT
Güres C a d . No: 21 Tel: (0484) 224 00 43
ISPARTA
Cumhuriyet C a d . No: 19 Tel: (0246) 218 41 42
CHP lideri 35 milletvekiliyle SEKA işçilerini ziyaret etti
BaykaPdan işçflere destek
İZMİR (AA) - CHP Genel Baş-
kanı Deniz Baykal, "SEKA'daki
mücadeleyc, Türkiye'nin dürüst,
namuslu, duyariı insanlaı ıııın du-
yarsız, ilgisiz kalması, sırtını dön-
mesivegörmezuktengehnesimüm-
kün de^l" dedi.
Deniz Baykal, 35 milletvekiliy-
le, 14 Aralık 2004 tarihinden be-
ri işyerlerinin kapatılmasına kar-
şı eylem yapan ve 19 Ocak 2005
tarihinde fabrikaya kapanan SEKA
işçilerini ziyaret etti. Selüloz-lş
Sendikası Genel Başkanı Ergin
Alşan tarafından SEKA Iznıit lş-
letmesi'nin önünde karşılanan Bay-
kal, daha sonra eş ve çocuklarıy-
la birlikte fabrikada eylem sürdü-
ren işçilerin bulunduğu yemekha
neye geçti. Baykal, burada yaptı-
ğı konuşmada, SEKA işçisinin haf-
talardır işyerlerinin kapanmama-
sı için lzmit'te anlamlı bir müca-
dele verdiğini söyledi. SEKA iş-
çisinin bu mücadelesine destek
vermek amacıyla 35 milletveki-
liyle geldiğinı belirten Baykal, şun-
ları kaydetti:
" Bi/iııı bu /.ivarcliıai/ akşaııı te-
levizyonlarda, başında yer alma-
yahilir. Ama burada bir mücade-
le, feryatvar. Burada, Türkiye'nin
dürüst, namuslu, duyariı insanla-
ı ıııın duyarsız kalması. ilgisiz kal-
ması, sırtını dönmesi, görmezükten
gelmesi mUmkün di'gil. Siz sadece
kendi ekmek kavganızı veriyor ol-
manın ötesinde, bir iş yapıyorsunuz.
Buradaki mücadeleniz, Türkiye'de
yapılan haksızhklan örtbas etme,
görmezlikten gelme, sırtını dön-
me, yok saynıa, Türkiye'deki hu-
kuksuzluklan, adaletsizlikleri ha-
lınııı altınasüpürme anlayışına kar-
şı bir feryatür bu. Sizleri çok iyi
anhyoruz" diye konuştu.
Dışa hağınılılık
Türkiye'de kâğıt sektörünün dı-
şa bağımlı hale getirilmek istendi-
ğini vurgulayan Baykal, Türki-
ye'nin kâğıt üretimini arttırması
gerektiğini, ancak ithalata dayalı
bir kâğıt politikası yürütüldüğü-
nü anımsattı. Baykal,
u
İhtiyacımı-
/.ııı artan kısııııııı ithal ediyoruz.
Hele bu fabrika da kapatüıirsa se-
lüloz üretiıni tümüyle ithalata ba-
ğımlı hale gelecek" dedi. Baykal
daha sonra milletvekilleriyle Se-
lüloz-lş Sendikası Genel Merke-
zi'ni ve CHP Kocaeli U Örgütü'nü
ziyaret etti.
oralcalislar@cumhuriyetcom.tr
Tank Güryay'm Anılan ve Hürriyet
Irem Barutçu, Simavi ailesini
anlattığı "Babıâli'nin Tannlan" (Ago-
ra Kitaplığı) kitabının bir yerinde
Hürriyet gazetesinin hızla tiraj kay-
bettiği günlerden söz ediyor. Hür-
riyet gazetesinin kurucusu Sedat Si-
mavi'nin iki oğlu Haldun ve Erol Si-
mavi, babalarının ölümünden bir
süre sonra ayrılırlar, Hürriyet Erol
Simavi'de kalır.
Haldun Simavi ise Günaydın ga-
zetesini çıkarmaya başlar. Yıl 1970,
Hürriyet gazetesinin sahibi Erol Si-
mavi gazetecilik dışı alanlara açıl-
mıştı. Bu Babıâli geleneklerine uy-
gun birşey değildi. Babıâli'nin kök-
lü gazeteci aileleri geçimlerini ve
zenginliklerini hep meslekten, ga-
zetecilikten eldeetmişlerdi. Haldun
Simavi, kardeşinin bu girişimden
hoşlanmaz ve bu tür girişimlere kar-
şı çıkar.
Bu tartışmaların olduğu dönem-
de Hürriyet gazetesi de tiraj kaybe-
diyordu. Erol Simavi, gazetenin ba-
şına yeni bir genel yayın müdürü
atar, ancak bu atama da tiraj kay-
bını engelleyemez. O dönemde ga-
zete yönetiminde etkili olan 27 Ma-
yıs müdahalesinin tanınan isimlerin-
den eski Milli Birlik Komitesi üyesi
Orhan Erkanlı (Daha sonra sivil yö-
netime karşı çıktığı için Alparslan
Türkeş'le birlikte Milli Birlik Komi-
tesi üyeliğinden tasfiye edilrnişti) bir
öneride bulunur.
Erkanh'nın önerisi, Demokrat Par-
ti yöneticilerinin 27 Mayıs 1960 as-
keri müdahalesinden sonra tutuk-
lu bulundukları Yassıada'nın komu-
tanı emekli albay Tarık Güryay'm
anılarının yayımlanmasıdır. Bu anı-
larla gazetenin tiraj alacağı düşün-
cesindedir.
"Orhan Erkanlı'nın telkiniyle telif
hakkı satın alınan Yassıada komu-
tanı Tarık Güryay'm hatıratının, gö-
rev almasından bir süre sonra ya-
yımlanmaya başlaması Hürriyet'in
çiçeği burnundaki genelyayın mü-
dürü için büyük talihsizlikti! Kamu-
oyuna 'Cumhuriyet tarihinin en bü-
yük hatıratı' olaraksunulan 'Yassı-
ada'da Kumandan Bendim' baş-
lıklı dizi yazıda neler yoktu ki! Ce-
lalBayar'/n, Tarık Güryay karşısın-
dahüngürhüngürağlaması... Men-
deresVn yalnızlıktan çocuk gibi
korkması... Trabzon Milletvekili Os-
man Tiıran'ın, ada komutanını gör-
düğü halde istifini bozup ayağa
kalkmayınca hücre hapsiyle ceza-
landırılması... Odalara yerleştirilen
cihazlarla ada komutanının eski ik-
tidarmensuplannın tüm konuşma-
larını dinlemesi... Tarık Güryay'm
Demokrat Partili Bumin Yamanoğ-
Vs'nu dövdüğünü itirafetmesi..'...ve
işte itiraf ediyorum. O gün ibreti
âlem için gerçekten mükemmel bir
sopa attığım hücreden çıkardığım-
da, süt dökmüş kediye dönmüş-
tü'."
Hürriyet, bu yazı dizisinden çok
şey bekliyordu: "Hesap çarşıya uy-
mamış; okuyucu, Güryay'm hatı-
ratına büyük tepki göstermişti. Ti-
raj düşmeye devam ediyordu."
İşte bu koşullarda Haldun Sima-
vi, kardeşi Erol'un çağrısı üzerine,
geçmiş kırgınlıkları bir yana bırak-
mış ve Hürriyet'e yardıma koşmuş-
tu. Hürriyet, bazı sıkıntılı dönemler-
den sonra yeniden toparlanmış ve
Türkiye'nin en büyük gazetesi olma
özelliğini korumuştu. Sonrasını bi-
liyoruz. Simavi ailesi zaman içinde
Babıâli'den ayrılıp gitmiş, gazetele-
rini satmışlar ve sessizliğe gömül-
müşlerdi.
Simavi ailesinin yaşamının anla-
tıldığı kitap, gazetecilik tarihimiz açı-
sından önemli bir belge niteliğinde.
Dönemin gazete sahiplerinin, gaze-
tecilikle ilişkileri bugünküden çok
farklıydı. Onlar, gazetelerini bizzat
kendileri çıkanrlar, matbaadan, bas-
kıya, dağıtıma kadargazeteciliğin her
alanındaçalışırlardı. Yatınmlan ve ka-
zançları da gazeteciliktendi. Sedat
Simavi'nin yıllarca ekmeğini klişe-
cilikten kazandığını bugün kim an-
layabilir? öyle bir meslek bile yok
olup gidiyor.
Geçmişe övgü düzüp, nostalji ile
vah vah etmenin bir anlamı olma-
dığını biliyorum. Bugünün dünyası,
bugünün gazeteciliği o günün ga-
zeteciliğinden çok farklı. Koşullar,
olanaklar çok farklı. Televizyon ya-
şarnımızın önemli bir parçası hali-
ne geldi. Bu nedenle onlar doğruy-
du, o günlere dönelim demenin bir
anlamı yok.
Ancak, o tarihin içinde bugün açı-
sından anlamlı olacak dersler çı-
karmak da mümkün. örneğin, Ta-
rık Güryay'm anılan sonrası gazev
tenin hızla tiraj kaybetmesi ilginç. O
yayın belki 196O'lı yılların hemen
başında yapılsaydı, ilgi çekebilirdi.
Toplumun suskun olduğu dönem-
lerde böyle şeyler destek bulabilir.
Aradan 10 yıl geçtikten sonra, siya-
si nedenlerle idam edilmiş bir Baş-
bakan'ı küçük düşürmek yurttaşm
hoşuna gitmez. Böyle bir hakareti
kendilerine yapılmış olarak da ka-
bul edebilir.
Yakın dönem gazeteciliğimizi,
gazetecilik okullarında ders olarak
anlatmak çok yararlı olabilir.