Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
4ŞUBAT2005CUMA
1
CUMHURİYET SAYFA
dishab(û)cumhuriyet.com.tr 11
K. Irak'ta seçimlerle birlikte yapılan referandumda halkın yüzde 95'i bağımsızlık istedi
Hedef KürcüstanDış Haberler Servisi - Irak'ta geçen
pazar yapılan genel ve yerel seçimler
sırasında Kürt bölgelerinde yapılan
halkoylamasında Kürtlerin yüzde
95'inin bağımsız devlet istedıği bildi-
rildi. Irak Kürdistan üemokratik Par-
tisi lideri Mesud Barzani, uzun dö-
ııemde Kürt devleti kıırulmasınin ka-
çınılmaz olduğunu söylcrkcn geçen
pazar yapılan scçimlerde Kürtlerin
yüzde 30, Şiilerin de 45-50 oranında
oy aldığı öne sürüldü.
Irak'ta geçen pazar yapılan seçim-
ler sırasında kuzeydeki Kürt bölgele-
rinde, bağımsız bir Kürt devleti kıını-
lup kurulnıaması konusunda düzenle-
nen resmi olmayan halkoylamasının
sonuçlanna göre Kürtlenn yüzde 95'i
bağımsızlık istedi. Referandumda yak-
laşık 1 mılyon 900 bin Kürt'ün, yani
oykullananlann yüzde 95'inin bağım-
sız bir Kürt devleti istediği belirtili-
yor.
Yolsuzlıık iddiaları
Resmi olmayan halkoylamasında,
seçimdc oy kullananlara kartlar dağı-
tıldı ve bağımsız bir Kürt devleti mi,
yoksa Irak'a bağlı bir Kürt bölgesi mi
istedikleri soruldu. Referandumun ba-
ğımsız bir kurumca düzenlenmediğı,
çocukların da oy kullandığı, hatta mü-
kerrer oy kullanıldığı öne sürülüyor.
Halkoylaması sonuçlannı değerlcn-
diren 1KDP lideri Barzani, kısa dö-
nemde bağımsız bir Kürt devletinin
kurulmasının söz konusu olmadığını,
ama bunun kaçınılmaz olarak geıçek-
leşeceğini söyledi.
Barzani, "BağunsızKürtdevletidoğ-
ıu zaınan geldiğinde bir gerçekliğe dö-
nüşecek" dedi. 1KDP lideri, kendi ken-
dilerini yönetmenın Kürtlerin doğal
hakkı olduğunu ve isteklerini dile gc-
tirmenin de haklan arasındabulundu-
ğunu belirrti
Ingiltcre'de yayımlanan The Guar-
dian gazetcsi, geçen pazar yapılan se-
çimlerde Kürtlerin yüzde 30, Şiilerin
E
KDP lideri
Barzani,
gayri resmi
halkoylamasının
ardından kısa
dönemde bağımsız
bir Kürt devletinin
kurulmasının
söz konusu
olmadığını, ama
bunun kaçınılmaz
olarak
gcrçekleşeceğini
söyledi.
de 45-50 oranında oy aldığını öne sür-
dü. Haberde, yüzde 30 oy alan Kürt-
lerin beklendiğinden iyi bir perfor-
mans gösterdikleri belirtildi.
Gazete, üst düzey Şii ve Kürt yetki-
lilere dayandırdığı haberiııde, üç eya-
lette Sii parlilerin lıstesınin oyların
yüzde 48 ila 50'sini aldığı ve bu oran
ile parlamentoda 135 ile 138 sandalye
kazanabıleceğını belırtti. Haberde, se-
çım sonuçlanna göre Kürtlerin bekle-
nenden daha büyük bir başarı sağladı-
ğı ve oylann yaklaşık yüzde 30'unu al-
dığı kaydedildi. Parlamentoda 85-90
sandalye alması beklenen Kürtlerin
yeni hükümetin kurulmasında kilit
önem taşıyaeağı da ifade edildi. Haber-
de, Başbakan lyad Allavi'nin başkan-
lığını yaptığı koalısyonun yüzde 12-
15Tik oyla 3. sırada, Irak Komünist
Partisi'nin de 4. sırada yer aldığı be-
lirtildi.
Aşiret liderleri başkanlığa
soyundu
TKYB lideri Talabanı, Selahattın
kentinde IKDP liden Mesut Barzani ile
görüştükten sonrakı basın toplantısın-
da, "Demokratik Kürt listesinin baş-
bakan ya da devlet başkanı adayı-
yım" dedı. Talabani, IKDP lideri Bar-
zani'nin de, Sülcymaniye, Erbil ve Do-
huk'tan oluşan özerk Kürdistan bölge-
sinin başkanlığına aday olduğunu açık-
ladı. Talabani, 111 kişiden oluşan ye-
rel Kürt parlamentosunda hükümet
başkanının Neçirvan Barzani olacağı-
nı belirterek, 2 büyük Kürt partısı olan
IKDP ile IKYB arasında herhangi bir
soııın bulunmadığmı söyledi.
Seçimlcrin ardından saldınlannı yo-
ğunlaştıran direnişçiler önceki gün ve
dün 19 kişiyi öldürdü. Kuzeydeki Ker-
kük kentinde petrol tesısleıinin güven-
liğini sağlamakla yükümlü 12 Irakas-
keri direnişçiler taratîndan öldürüldü.
Kerkük'teki Irak güçlennin komutanı
üeneral Enver Hamid Amin, "Görev-
lerinin bitimindebir servis minibüsüy-
le köylerine dönmekte olan 12 askerin
teröristlerin açüğı ateşsonucuöldüğü-
nü" belirtti.
.El Anbarbölgesinde önceki gün ıkı
Amerikan askeri öldürüldü. Bakuba
yakınlarında dün sabah bir konvoya
düzenlenen saldırıda, Amerikan üs-
sünde çalışan 2 Iraklı öldü.Tel Afer'de
bir ABÜ üssüne yönelık havan topu sal-
dınsında 2 Iraklı sıvil öldü, 6'sı yara-
landı. Bağdat'ta da bir Irak askeri öl-
dürüldü. El Anbar Valisi FasalKavdEl
Namravi, bir suikast girişiminden ya-
ra almadan kurtuldu.
Türkiye'deki oylar ITC'ye
Irak seçımleri ıçin Ankara ve ts-
tanbul'da 3 merkezde oy kullanan
lraklılardan yaklaşık yüzde 85'inin
Irak Türkmen Cephesi'ne (ITC) oy
verdiği bildirildi. ITC tarafından ya-
yımlanan resmi sonuçulara göre,
4030 geçerli oyun 3413 'üııü ITC al-
dı. Diğer Türkmen listesi olan Türk-
men Milliyetçi Hareketi'ne 249 oy
çıkarken, Irak Başbakanı lyad Alla-
vi'nin partisi 73, Kürt liderlcr Celal
Talabani-Mesud Barzani tttifakı 59,
terör örgütü PKK bağlantılı Kürdis-
tan Demokratik Cözüm Partisi ise
12 oy aldı.
RDOĞAN'A YANIT
Talabani'den
Diyarbakır
tehdidi
Dış Haberier servisi - Iraklı Kürt
liderlerden Celal Talabani, Selahattin
kentinde Irak Kürdistan Demokratik
Parti (IKDP) lideri Mesud Barzani ile
görüştüktcn sonraki basın
toplantısında, Başbakan Erdoğan'ın
Irak seçimleri ve Kerkük konulannda
yaptığı açıldamalara tepki gösterdi.
Talabani gazetecilerin sorulan üzerine
"Kerkük Kürtler için çok
önemlidir" dedıkten sonra Başbakan
Erdoğan'a yüklendi. Talabani,
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın
Kerkük'e ilişkin açıklamalarına
yönelik gazetecilerin sorularını ise
şöylc yanıtladı: "Ben Erdoğan'ı
tanıyorum. tyi bir siyusctçidir.
Saıııı ırn, bu açıklamanın
tercümesinde bir yanlışlık var. Bu
açıklamadan hoşlanmadık. Bu
ülkcnin sınırlan vardır. Bir başka
ülkenin içişlerine müdahale etmeye
kimsenin hakkı yoktur. Eğer
Türkler, Kerkük üzerinde hak iddia
ederse yarın Araplar da Antakya
üzerinde ve diğer Kürtler de
Diyarbakır üzerinde hak iddia
eder" dedi. Başbakan Erdoğan
geçtiğirniz gün parti meclisinde
yaptığı konuşmada, hak seçimlennde
kaygıların ortaya çıktığını ve
sonuçlann etnik dengesizlik
doğuracağını söylemışti. Erdoğan,
Iıak'ın bütünlüğüne zarar verecek
gelişmelere "Dur" denılmesı
gerektığinı vurgulayarak
"Türkiye'nin hukukunu dikkate
almadan atılan her adım bölgede
yangının büyümesine neden
olacaktır. Bu olumsuz gelişmclcr
şüphesiz ki lıi/.i de rahatsız
edecektir" demişti.
Kiev'den Tahran'a füze
• Dış Haberier Servisi - Iran'ın
Ukrayna'dan nükleer başlık
taşıyabilen füzeler aldığı öne
sürüldü. tngüız Fınancial Times
gazetesının haberine göre,
Ukrayna Parlamentosu'ndaki
mafya karşılı komitenin eski
başkanı Grigori Omelçenko,
IJkrayna Gizli Polisi tarafından
yapılan soruşlurmaya dayanarak
Iran ve Çin'e 1999-2001 yılları
arasında yasadışı yollardan altışar
tane Kh-55 model füze satıldığını
söyledi. Kh-55 füzeleri lsraü'ı
Iran'ın vuruş mesafesıne sokııyor.
ABD Başkanı, Ulusa Sesleniş konuşmasında İran ve Suriye'ye gözdağı verdi
Bush yine tehdit ettiDışHaberlerServisi- ABD
Başkanı Georgc W. Bush,
geniş. Ortadoğu'da barış için
teröristlen banndıran ve kit-
le imha silahları arayışında-
ki ülkelerin karşısına çıka-
caklarını belirterek İran ve
Suriye'yi açıkça hedef aldı.
Bush, ABD Kongresı'nde
heryıl yaptığı "BirliğinDu-
runıu" konuşmasında, 20
Ocak'taki yemin töreni ko-
nuşmasında olduğu gibı, öz-
gürlüklerin dünyada yayıl-
masının ABD'yi daha gü-
venlı yapacağının altını çi-
zerek İran ve Suriye'yi açık-
ça ııyardı.
ABD Başkanı konuşma-
sında, "Geniş Ortadoğu'da
banşı desteklemek için terö-
ristlen banndıran ve kitle
imha silahlan arayışmdaki
ülkelerin karşısına çıkmah-
yız. Suriye halen topraklan-
nın ve Lübnan'ın bazı bö-
lümlcrinin, bölgedebanşşan-
sını yok etmc arayışmdaki
tran'ı kitle imha
silahları peşinde
koşmakveterörü
desteklemek,
Suriye'yi de hem
topraklarında de
Lübnan'da
teröristleri
banndırmakla
suçlayan Bush, bu
ülkelerin karşısına
çıkacaklannı
vurguladı.
(Fotoğraf:
REUTERS)
teröristlerce kullanılmasına
izinveriyor'
1
dedı.
tran'a ağır suçlama
Bush, "Suriye hüküme-
tindenteröreverdiğitümdes-
teği kesmesini ve özgürlüğe
kapı açmasını bekliyoruz.
Bugünİran, dünyada teröre
devlet desteği sağlayan baş-
hca ülke. Bir taraftan kendi
halkını hak ettiği özgürtük-
ten mahrum ederken diğer
yandan nükleer silah arayı-
şında.
Avrupalı müttetîklerle ça-
lışarak İran rejinûnin uran-
yum zenginleştirme ve plü-
tonyumun yeniden işlenme-
si sürecini, aynca teröre des-
teğini kesmesini sağlamaya
çalışıyoruz" diye konuştu.
ABD Başkanı Bush, İran
halkına açıkça seslenerek
"Kendi özgürlüğünüz için
ayağa kalktığınızda Ameri-
ka siziıı yanınızda olacak.
Özgürlüklerin özellikle Or-
tadoğu'da ilerletilnıesincyö-
nelik sözümüz şimdi Irak'ta
testedildiveonaylandL Bu ül-
ke, terorizmle savaşta haya-
ti bir cephe, bu yüzden terö-
ristler orayı seçti.
Askerlerimiz Irak'ta terö-
ristlerlc savaşıyor ki, bu sa-
yede onlarla kendi cvimizde
yüzleşmek zorunda kalma-
yalıııı. Irak'ta özgürlüğün
zaferi, terorizme karşı savaş-
ta ycni bir müttefiki güçlen-
dirccck, Şanı vc Tahran'da-
ki demokratik reformcula-
ra esin verecek ve zorlu bir
bölgcye umutvegelişmeyige-
tirecek. Böylece çncukları-
nıı/ııı ve torunlanmızın lıa-
yatından korkunç bir tehdit
kaldıı ılacak. Başanh olaca-
ğız, çünkü Irak halkı, geçen
pazar bütün dünyaya göster-
diği gibi kendi özgürlüğüne
değer veriyor" ifadelerini
kullandı.
Bush, Irak'tan Amerikan
askerlennın çekilmesiyle il-
gılı takvım açıklamayacak-
laıını da vurguladı.
Erdoğan 'ın sert eleştirileri ile Rusya, İran ve Suriye 'yle temasları kuşkulandırdı
Rice nabız yoklayacakANKARA (Cumhuriyet Bürosu)
-ABD Dışişleri Bakanı Condoleez-
za Rice'ın Ankara ziyareli öncesin-
de Türk-Amerikan ilişkilerinde dal-
galanmayaşanıyor. Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan'ın, ABD'ye Irak
politikası nedeniyle yönelttiği sert
eleştiriler ile Rusya, İran ve Suri-
ye'yle yakın temasları Bush yöne-
timinde şüphe uyandınyor.
Diplomatik kaynaklar, Bush yö-
netiminin ikinei döneminde İran,
Irak ve Ortadoğu konulannda izle-
yeceğı stratejide Erdoğan hüküme-
linin işbirliği gösterip göstermeye-
ceğini öğrenmek istedığini belirtır-
ken Dışişleri Bakanı Rice'ın pazar
günü gerçekleştireceği temaslarda
bunun için nabız yoklayacağını kay-
dediyorlar.
Türk-Amerikan ilişkileri, Irak ko-
nusunda yaşanan görüş aynlıkları ne-
deniyle genlımlı bir dönemden ge-
çiyor. Dışişleri ve Genelkurmay,
Kerkük ve PKK ile mücadele gibi
konularda ABD'nin politikasından
duydukları rahatsızlığı "dengcli"
açıklamalarla ifade ederken Başba-
kan Erdoğan'ın kullandığı sert üs-
lup Bush yönetiminde büyük rahat-
sızlığa neden oluyor.
İşbirliğinin parametreleri
Bush yönetimi, ABD Başkanı'ıun
ıkinci döneminde Irak, İran ve Or-
tadoğu konulannda izleyeceği stra-
tejiyı oluştururken Erdoğan hükü-
metiyle gerçekleştirilecek işbirliği-
nin parametrelerini de belırlemeye
çalışıyor. Bu çerçevede, Türkiye ka-
muoyunda artan ABD karşıtlığı,
ABDTı diplomatlar tarafından cid-
di bir engel olarak görülüyor. ABD
kaynakları, AKP lıderlığının bu ko-
nuda daha sorumlıı hareket etmesı-
ni beklediklerini belirtirken, Erdo-
ğan haşta olmak üzere AKP yetki-
lilennden yapılan açıklamalann ka-
muoyundakı ABD karşıthğını arttır-
dığını savunuyorlar.
Başbakan Erdoğan ile ABD yö-
netimi arasındaki gerilim, ABD'nin
geçen yıl gerçekleştirdiği Felluee
operasyonunun ardından net bir şe-
kilde su yüzüne çıktı.
Erdoğan'ın Başkanlık seçımle-
rindeki başanlanndan dolayı telefon-
da kutladığı ABD Başkan Yardım-
cısı Dick Cheney'ye eleştınler yö-
neltmesi, Cheney'nin de buna kar-
şılık vcrmesi Ankara-VVashington
hattında ciddi sıkıntılara neden ol-
du. Ardından Erdoğan'ın ramazan
bayramının ilk günü, lstanbul'da
yaptığı konuşmada Irak'ta yaşanan-
ları eleştirmesi, Irak'ta öldürülen
direnişçiler ıçın "•şehitler" ifadesi-
ni kullanması, lslam ülkelerinı ege-
men güçleıe karşı işbirliğine çağır-
ması şüpheleri arttırdı.
Hükümetin gel-gitleri
ABD'lı kaynaklar, Erdoğan hü-
kümetinin "gel-gitlerinin" güven-
sizliğe neden olduğunu belirtirken
Erdoğan'ın dış politika çızgisinde
Rusya, tran ve Suriye'ye verdiği
özel öncmin de soru işaretleri yarat-
tığını kaydcdiyorlar.
ABD'Iİ yetkililer, ABD'den son bir
ayda gerçekleşen üst düzey ziyaret-
lerın, bu konularda belırsizlikleri
ortadan kaldırmayı amaçladığını be-
lirttiler.
BIÇAK SIRTI
EROL MANİSALI
Baglantısızlardan
Serseri Devletlere...
Gelişme Ekonomisinden
Vahşi Liberalizme...
Kimi zaman gelişme iktisadı, kimi zaman da kal-
kınma iktisadı adı ile 1950'li, 196O'lı hatta 1970'li yıl-
larda geniş kapsamh yayınların yapıldığını gördük.
Günlük gazetelerde, süreli yayınlarda ve akademik
çevrelerde büyük yer tutan bu ilgi neden 1980'li yıl—
larda ortadan kayboluverdi. 2000'li yıllara geldiği-
mizde ise neredeyse herkesin varlığını bile unuttu-
ğu bir konu oldu.
Tek tük araya sıkışıvermiş birkaç yayın dışında,
"piyasada" pek görünmez oldu. Ne oldu da geliş-
me iktisadı üzerindeki ilgi ortadan kayboldu?
- Acaba dünyada geri kalmışlık ortadan kalktı da
bu alandaki "düşünce ve değerlendirmeler" bunun
için mi görülmez ve duyulmaz oldu?
- Yoksa gelişme iktisadı yerine sihirli bir alterna-
tif yol mu bulundu?
Tabii ki ikisi de değil. Dünyamızda geri kalmışlık
(ve bırakılmışlık) daha da acımasız hale geldi. Yok-
sulluk, salgın hastalıklardünya nüfusunun büyük ço-
ğunluğunu daha fazla hırpalamaya başladı; gelir
bölüşümündeki bozukluklar keskinleşerek sürüyor.
O günlerin farkı neydi?
Geri kalmışlık daha da yaygınlaşırken "gelişme ik-
tisadınm" akademik çevrelerden diğer alanlara ka-
dar kendini kaybettirmesinin arkasındaki öğeler ne
olabilir? Galiba şunları alt alta sıralarsak kendimizi,
doğruların önemli bir bölümünü ortaya koymuş gi-
bi düşünebiliriz;
1) O yıllar Doğu ve Batı blokları dışında "Bağlan-
tısızlar blokunun" da bulunduğu yıllardı. Doğu ve
Batı bloklarının varlığı, "Bağlantısızların da var ol-
masını" sağlıyordu. Hindistan, Yugoslavya, Mısır
ve daha birçokları Bağlantısız ülkeleri oluşturuyor-
lardı.
Avrupa ülkeleri ve ABD'nin akademik çevreleri ve
diğer düşünce üreten merkezleri, "azgelişmişlerin
sorunlarma ışık tutan iktisat öğretisine önem ver-
mek zorunluluğunu hissediyorlardı." Onların so-
runları ile ilgileneceklerdi ki, "Batı kapitalizminin on-
ları dışladıkları gibi bir düşünce egemen olmasın!"
Bu zorunluluk ABD ve Avrupa'yı, kerhen de olsa,
gelişme iktisadına ilgi göstermeye yöneltmişti.
Batı iktisatçıları bu alanda çalışmayapıyorlardı: Ge-
lişme iktisadı, iktisat kuramında önemli bir yer tuttu.
Ancak 1980'li yıllarla birlikte Doğu blokunun da-
ğılacağı, Bağlantısızların ortadan kalkacağı Batı ta-
rafından anlaşıldı. Öyleyse, artık gelişme iktisadı ile
de uğraşmaya hiç gerek yoktu. Kerhen bile olsa, bu
konuda artık çalışmak gerekmiyordu.
2) Sihirli değnek bulunmuştu: Liberal piyasa ikti-
sadı azgelişmiş ülkeleri kurtaracaktı! Gelişme iktisa-
dının yerine liberal politikalar gelmeliydi. Sanayinin
planlanması ya da ulusal dış ticaret politikası izlen-
mesi gibi, Batı'nın (ve şirketlerinin) hareket alanını sı-
nırlayan gelişme iktisadının öngörülerine hiç gerek
yoktu. Doğu bloku ve Bağlantısızlar ortadan kalka-
cağınagöre "sistem, Batıkapitalizminebağlanma-
lıydı". Oyle kendi başına buyruk Bağlantısız ülkeler
ancak, yıllar sonra George Bush'un ifade ettiği gi-
bi, "serseri ülkeler" olarak tanımlanabilirlerdi.
Eski "Bağlantısızlar" Batı kapitalizmine göre ar-
tık "serseri ülkeler" olmuştu. Zaten onun içindir ki
son Bağlantısız (yani serseri) ülke olan Yugoslavya
işte bu nedenle ABD, Ingiltere ve Almanya tarafın-
dan sille tokat 6 parçaya bölünüyordu. Batı kapita-
lizmi böyle "serseriliklere" izin veremezdi!
Gelişme iktisadının tek kutuplu, Batı kutuplu, ka-
pitalist kutuplu düzeni önerilmiyor, dayatılıyordu. Ar-
tık gelişme iktisadı ile uğraşmaya hiç gerek yoktu.
- Azgelişmiş (ve geri kalmış ülkeler) liberal iktisat
politikası izlemeliydiler.
- Dış ticaret liberal olmalıydı; yabancı mallar, hiz-
metler ve şirketler istedikleri gibi gelebilmeliydiler.
- Geldikten sonra azgelişmiş ülkelerin pazarların-
da, ilaçtan sigaraya, sudan bilgisayara kadar her şey
bu büyük şirketlerin tekeline girmeliydi.
- Yerli (ulusal) bankacılık diye bir şey söz konusu
olmamalıydı. Bankacılığa da Batı'nın dev şirketleri
egemen olmalıydılar.
Gelişme ancak böyle olurdu; A'dan Z'ye liberal ve
açık saçık politikalar sonucu Batı kapitalizmi ve şir-
ketleri azgelişmiş ülkeleri öyle ya da böyle hallede-
ceklerdi.
Doğu bloku, Batı bloku ve Bağlantısızlar gibi üç
ayrı kesimin bulunduğu bir dünyada "gelişme ikti-
sadı" vardı ve olmalıydı da.
Batı artık ben varım, Batı kapitalizmi var, "senln
kendini geliştirmene hiç gerek yok", ben seni evi-
re çevire geliştiririm diyor.
Sonuç mu? Son 20 yılın sonuçlarına baktığımız
zaman dünyada gelir bölüşümü daha da bozulmuş.
Batı kapitalizmi, zorla uygulattığı liberal politikalar
sonucu sadece kendisi gelişmiş.
İşte gelişme iktisadını ortadan kaldıran Batı ken-
di iktisadını dayatıyor. Vahşi kapitalizmin egemen ol-
duğu bir oligarşiden başka, geriye hiçbir şey kalmı-
yor. Bunu sağlayacak altyapı ise, gelişme iktisadının
yerine dayatılmak istenen liberal iktisat, liberal
piyasalar yolu ile hazırlanıyor.
www.istanbul.edu.tr/iktisat/emanisalj
Kazanan Iran
olduDış Haberier Servisi -
ABD'nin eski başkanı
BiIICIinton'ın danışman-
larından Sidney Blu-
menthal, Irak seçim-
lerının tran için "sessiz
birzafer" anlamına gel-
diöini yazdı.
Ingiltere'de yayımla^
nan The üuardıan gaze-
tesınde "(Jtopik Çık-
maz" başlıklı makale-
sinde, Kürtlerin beklen-
diği gibi seçime katıh-
mının yüksek olduğu-
nu, yıllarca Sünni azm-
lık tarafından ezılen Şii
çoğunluğun kaçınılmaz
iktidarlarını kutladığı-
nı belirten Blumenthal
şöyle yazdı: "ŞUIerin
zaferi İra n için sessiz bir
zafer oldu ve tran lider-
leri Bush'un yaptığı gi-
bi bunu dillendirmedi-
ler. Iran'ın Şii hükttme-
ti Inık'taki Şii partilere
para akıttı. Irak lıükii-
ıııeline tran ajanlan sız-
dı. tran Şii milisleri eğit-
ti. Irak seçimleri, uzun
Irak-tran savaşının so-
nucu nitcliğindc. İran
parmağını bile kımıl-
datmadan bu savaşı ka-
zanmış oldu."