Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
22 ŞUBAT 2005 SALI CUMHURİYET SAYFA
lİıJvf_/l 1U1VJJ. ekonomiC"cumhuriyet.com.tr 13
Ocak ayına ilişkin bütçe uygulama sonuçlannı açıklayan Unakıtan, 'Teşviklerin yükü karşılanabilir' dedi
'UMF ileoturur, anlaşınz'• Bütçe sonuçlannın
hükümetin clini
güçlendirdiğini ileri süren
Unakıtan, "Boşa dememiş
Napolyon para, para, para
diye. Paran yokken
harcarsan şapa oturursun,
mesele bu. Teşvik
yasasındaki tercddütler
yersiz" dedi.
ANKARA (CumhuriyetBü-
rosu) - Maliye Bakanı Kemal
Unakıtan, beklentilcrden ıyi çı-
kan bütçe sonuçlannın, teşvik
tartışmasında ellerini güçlendi-
receğini de belirtti.
Bütçe soııuçlarını değerleıv
diren Maliye Bakanı Unakıtan,
"Paraıı okluktan sonra eliıı çok
güçlenir. Boşa dememiş Napol-
yon para, para, para diye. Gö-
zün kapalı parayı harcarsan,
para önemli değil dersen,2000-
Deutsche Bank: IMF
ek mali önlem isteyebilir
LONDRA/ANKARA(AA) Uluslararası yatı-
nm bankası Dcutsche Bank analizinde teşvik
kapsamındaki il sayısının arttınlması konusun-
da, maii yükü azaltacak bir yasal düzenlemeye
gidildıği ve bu konuda IMF ile paralel birgörü-
şün ortaya çıkmakta ulduğu kaydedildi. Analiz-
de, mali yükün azaltılması için IMF'nin, Aralık
2004 'te üzennde anlaşmaya vanlan "NiyetMck-
tubu"na ek olarak mali önlemlere ihtıyaç dııya-
bileceği vurgulandı.
Morgan Stanley: En iyi
teşvik istikrar ortamıdır
LONDRA/ANKARA (AA) - Uluslararası
yatınm bankası Morgan Stanley, Türkiye eko-
nomisinde, en iyi teşvikin, doğrudan teşvik de-
ğil, makro ekonomik istikrar ve dolayısıyla fa-
iz oranlannın düşmesiyle yatınmlann artması
olduğıınu belirtti. Morgan Stanley tarafından
hazırlanan raporda, faiz oranlannın sağlayaca-
ğı teşvikin daha sağlıklı ve kalıcı yatırıınlann,
mali dısiplinin bozulmadan yapılmasnıa imkân
verdığı de belirtildi.
Hisarcıklıoğlu: Teşvikler
bölgesel ve sektörel olmalı
ANKARA (AA) - TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğ-
lu, teşviklerin öz itibanyla bölgesel ve sektörel olrnası ge-
rektiğini belirterek "Bunıııı olabilmesi için de öncelikle bir
sanayi envanterine ihriyaç bıdunuyor, ardından da Tür-
kiye yatımn haritasınıçıkarmakgcrekiyor" dedi lşsizli-
ği azaltmanın lek yolunun da yatınm ve üretimden geç-
tiğıni vurgulayan Hisarcıklıoğlu şöyle konuştu: "Hangi
bölgede, hangi sektörü teşviketmenıiz \sxnm. Global dün-
yada artık sanayilcrin önünde ülkc duvarlan yok. Avan-
tajlı sektörlere görc teşvik vermeniz Isı/ım."
2001 kri/iıııkki gibi şapa otu-
rursun, mesele bu" dedi.
Teşvik yasa tasansıyla ilgili
tartışmalara da değinen Unakı-
tan, tereddütleri yersiz bulduk-
larını belirtti. "Ben Maliye Ba-
kanı olarak çok büyük bir an-
laşmazhk çıkacağına ihtimal
vermiyorum" diyen Unakıtan,
IMF için de "Biz her zaıııaıı
oturur, konuşup anlaşınz. îVlii-
hinı olan mali disiplindeld ka-
raı IIIIL'Mııı/ın devam etmesidir"
dedi.
Unakıtan, "Biz kendi hesabı-
ıııızı yapıyoruz, teşvikleıie ilgili
kiMiııı tasansı Meclis altkomis-
yonunda görüşüldükten sonra,
herkes görecektir ki bize getire-
cegi yükler karşılanabilecek
yüklerdir" diye konuştu.
Unakıtan'ın açıkladığı bütçe
sonuçlan da özetle şöyle:
• Bu yılın ilk ayında bütçe gi-
derleri 2004'ün aynı ayına gö-
re nominal bazda yüzde 7.4 dü-
şerken bütçe gelirlerinde ıse
yüzde 49.8 artış kaydedildi.
Buna göre ocak ayı bütçe gi-
derleri 11 mılyar 187 milyon,
bütçe gelirleri de 10 mılyar 181
milyon lira oldu.
• 2002 yılmda 5.3, 2003 yı-
hnda 4.2, 2004 yılında ise 5.2
mılyar YTL olan ocak ayı büt-
çe açığı, bu yıl ocak ayında 1.6
milyar YTL düzeyinde gerçek-
leşti.
• IMF programının en
önemli kriterlerinden olan faiz
dışı fazla, geçen yılın aynı dö-
nemıne göre yüzde 290.8 arta-
rak 2 milyar 878 milyon lira ol-
du.
• Dahılde alınan KDV'de
yüzde 40.5 seviyesinde gerçek-
leşen gelir artışı, iadeler dikka-
te alındığında yüzde 28 seviye-
sinde gerçekleşti.
IMF'DE KAN DEĞIŞİMÎ
Kıizinen
ağır
dönentinde
görev yapan
îtalyan asıllı
Cottarelli
tuttuğu
takımdan
yediği kcbaba
kadar
ınedyanın
ilgisini
çekmişti.
•Pfs
wIfL H i
lik
s
ı ' İ
Yeni temsilci
Cottarelli 'nin
ı
ANKARA (AA) -1Jlııslararası Para
Fomı'nun(IMF) Türkiyemasası
şetliğine, îtalyan asıllı bir uzmanın
getırilmesi bekleniyor. Tiirkiye masası
şefliğini 2003 yılından bu yana
yürüten Rıza Moghadam'ın yenne
getirilecek olan Îtalyan asıllı yeni
Türkiye masası şefi, yeni stand-by
anlaşmasının yürürlüğe ginnesinin
ardından görevine başlayacak.
Moghadanı, Türkiye ile IMF
arasındaki üç yılhk yeni stand-by'ın
ana çatısını kurma çalışmalarını
gerçekleştirmişti. Moghadam'dan
önce, Finlandiyalı uzman .luha
Kahkonen ve Îtalyan Carlo Cottarelli,
Türkiye masası şefliğini yürütmüştii.
10 milyar dolarlık finansman içeren
yeni stand-by düzenlemesi
kapsamında, IMF'nin 11 gözden
geçirmede bulunması bekleniyor.
140 MİLYON ADETİHRAÇ
Çin 'cep'te
tekelleşiyor
PEKİN (AA) - Geçcn yıl 240 milyon
adet cep telefonu üreten Çin'in,
2005'te bu rakamı dünya tüketiıninin
yüzde 80'ine deıık gelen 500 milyon
adete yükseltebileceği belirtildi. Yeni
Çin haber ajansının bildırdığıne göre
eep telefonu üretüııinde dünya lideri
olan Çin, 2004 yılında ürettiği 240
milyon adet cep telefonundan yaklaşık
140 milyonunu ihraç etti.Bu yıl 40
yeni şirkelin üretime başlayacağı
kaydedilirken, toplam kapasitenin 500
mılyonu bile aşabileceğı ifade ediliyor.
Çin'deki cep telefonu üretımı daha çok
Nokıa, Motorola, Siemens ve LG gibi
yabancı sermayeli şirketlerce
gerçekleştınlse de Ningbo LJird, TCL
ve Amoi gibi yerli markalar, iç
pazarda hâkımıyeti ele geçirdikten
sonra dış pazara yöneldiler.
Siemens'in zarar eden cep telefonu
biriminin Ningbu Bird'e satılacağı
söylentileri, Çinli üreticılerin ulaştığı
noktayı oıtayukoyuyor.
/V
Çaylar
Sabancı 'nın 'Çay isteyen'
sloganıyla satışa çıkardığı Deren,
26 çeşidiyle pazara sunuldu
Giiler Hanım'danEkonomi Senisi - Saka markasıyla sıı
işi yapan Sabancı Grubu, aynı tesıslerde
yatınmı 30 milyon dolara çıkararak "De-
ren" markasıyla çay sektörüne girdi.
Topluluk şırketlerinden GıdaSa'nın çay
markası Deren, dün Sabancı Holding
Yönetım Kıırulu Başkanı Güler Sabaıı-
cı'nııı katıklığı bir basm toplantısıyla ta-
nıtıldı. Sabancı, çayın çok sevilen bir içe-
cek olduğunu belirterek, Deren çaylan-
nın da sağlığa önenı verilerek çok büyük
titizlikle hazırlandığını vurguladı.
Sabancı Holding Gıda ve Perakendeci-
lık Grup Başkanı Haluk Dinçer de Saka
nıarkalı suyıın piyasaya çıkmasmdan bu
yana çok kısa süre geçmesine karşın paza-
nn büyük oyuncuları arasında yerini alma-
yı başardığını ifade ederek, içecek grubu-
nıın ikinci markası Deren ile yeni bir başa-
n öyküsünün başlangıcını kutladıklarını
söyledı Dinçer, şunları kaydettı:
"GıdaSa'nın içecek sektöründeki hedef-
leri sadecc su ve çay ile sınırlı değil. GıdaSa,
Sabancı'nın gıda alanındaki biiyüme plat-
lormıı olacak.Hedeflcrimiz büyük. 2004 yı-
0 0
• Sabancı
g
Yönetim
Kurulu Başkanı
Güler Sabancı,
'harman
yapan '
anlamına gelen
'Deren'
markasının
îanıtım
toplantmnda, ürünün paketinin
bayaüamayı geciktirici
âzelliğinin bulunduğunu bildirdi.
lını 290 ıııilyoıı dolarlık droyla kapattık.
2005yılındaise400milyon dolarıaşmayı he-
defliyoruz. Önümüzdcki 5 yıllık büyüme
hedefimiz yıllık bazda yüzde 18'dir."
(îıdaSa İçecek Genel Müdiirii Adnan
Erenı de soruları yanıtlarken "Önümüzde-
ki 5 yılda hcr üç tüketicidcn birinin Deren'i
tcrcih edeceğıne üıanıyoruz. 2010 hedefi
yüzde 30 pazar payıdır" dedi Frem, Tür-
kiye'nin 575 milyon dolarlık «*
çay pazan ile çay tüketiminde
dünyada ilk sıralaıda yer aldığını
kaydederek Karadeniz Bölge-
si'ndeki en iyi çayları topladıkları-
IU, çaya yatınm maliyetinin 5-6 mil-
yon dolar olduğunu bildirdi.
Toplantının ardından Adnan Erem
tarafından Güler Sabancı'ya 1 numa-
ralı sertifikah, C'elal Metin'e 2 numa-
ralı sertifikah ve bazı özel çaylann bir-
likte hazırlandığı Beslenme Uz-
manı Prof. Dr. Osman
Müfhjoğlu'na da 3
numaralı sertıfi-
kayı taşıyan De-
ren çayı hediye
edildi.'Çay iste-
yen' sloganıyla
satışa çıkan
Deren, 26
çeşidiyle
pazara
sunul-
du (AA)
Avrupa'yı fethederiz'
BOLU-Beypılıç Genel Müdürü Sa-
ıt Koca, Türkiye'de dört şirketin Avru-
pa Birliği'ne ihracat ön izni aldığını
anımsatarak karann uygulanabilmesi
için "bugtine kadar bir adamını Brük-
sel'e gönderip işini takip etmeyen" la-
nm Bakanlığı'nın girişimde bulunma-
sını istedi. Koca, sektörün iç piyasada
maliyetinin altında satış yaptığmı belir-
terek "Bu şckilde devam ederse ülaslar
yaşanabilccegi'' uyansındadabulundu.
Genel Müdür Sait Koca, basın men-
sııplan için düzenlenen Beypiliç fab-
rika ve kesimhane gezisinde açıklama-
larda bulundu. Tavuklara hormon ve
antibıyotık verildiği yönündekı iddi-
alann satışlan ve fiyatlan düşürdügü-
nü belirten Koca, bu iddialann gerçe-
ği yansıtmadığını ifade ederken hor-
mon kullanımının zaten ekonomik ve
pratik olmadığını vurguladı.
Koca, ıızun süren denetimlerin ar-
~neypiliç Genel Müdürü Sait Koca, Avnıpa
MJ Birliği 'ne ıhracatm yüksek maliyet
baskısı altındaki tavukçuluk sektörüne hayat
vereceğini belirterek bunun için bugüne
kadar "işini takip etmeyen " Tarını
Bakanlığı 'nın girişimde bulunmasını istedi.
^MT^oca, sektörün doğrudan ve dulaylı olmak
Jt\. üzere toplam 2 milyon kişiye geçim
kaynağı olduğunu ifade ederek AB ye
ihracatın sektör için yaşamsal önem
taşıdığını ifade etti. Koca 'ya göre
Türkiye deki tesisler Avnıpa 'dakilerden üstün.
dından AB'ye ihracat ön izni alan şir-
ketler arasında yer aldıklarını ifade
ederek Beypıliç'in üretiminin her aşa-
masında hijyen ve sağlığa verdiği öne-
mi anlattı. Koca, 1700 kişiye istihdam
sağlayan Beypiliç'in 100 milyon dolar-
lık yatırımla büyüme hedefini gerçek-
leşrireceğini anlattı. Ancak sektörün
ciddi sorunlarla karşı karşıya olduğu-
nu belirten Koca, larım Bakanlığf nın
havvancılık teşviklerinin bu alan için
uygulanmadığına dikkat çekerek "Ta-
vuğıın neden hayvan yerine konmadı-
ğını anlayamıyonun. Kanatlı sektörii-
nün devletin desteğinc ihtiyacı var. l'i-
liç eti üretimindc elektrik vc likit gaz fi-
yatlangcriyeçekilmelidir. KDVnin dü-
şüıülmesi tüketimi armi'acaknr" dedi.
Koca, sektörün AB'ye ihracat yapına-
sının "yaşamsal önem taşıdığını11
belir-
terek Rusya'ya birimi 100'esatılangö-
ğüs etinın AB'de 300'e alıcı bulduğu-
nu vurguladı. Koca şunları söyledı:
"AB'ye ihracat başladığında ihracat
rakamlarımız çok yukarılara çıkacak-
t ıı. 2004 yılı ihracatımız 2 milyon 94 ki-
logramdi]-. Hedefimiz yıllık üretim ra-
kamlanmızı 2010 yılında yılda 200 bin
tona çıkarmak. Bu doğrultuda Tarım
Bakanlığı ile sektör tarafından AB
tarafından yayımlanan düzenlemeler
gözden geçirildi. Türkiye'ile yapılan
dcnetimler sonrasında Tarım ve Köyiş-
leri Bakanlığı, AB'ye ihracat yap-
masına uygun gördüğü 4 pîh'ç kesim-
hanesine "ihracat Ön tzni' verdi. Bu
kesimhanelerden birisi deBeypiliç'e ait
kesimhancdir. AB'ye ihracat çalış-
malanna öncülük ederek, destek ver-
meye devam edeceğiz."
Beypiliç Genel Müdürü Koca, AB 'ye ihracat için Ankara 'nın bastırması gerektiğini belirtti
'Kapıkule'yi geçersek
İŞÇİNİN EVRENİNDEV
ŞÜKKAN SONEK
Pandora'nın Kutusu
Fesatlık değil mi? "Dün benim dolaştığım yerlor-
de, kalabalıklann içinde Başbakan Erdoğan ya da
AKP iktidarından herhangi bir tanınmış isim olsay-
dı ne olurdu?" gibisinden bir şeyler aklıma takıldı.
En çok da Sağlık Bakam'nın, yanlışlıkla odasından
çıkan hastane başhekim yardımcısının yerinde ol-
masını, en azından sararmış, panik içindeki yüzü-
nü görebilmesini isterdim.
Aslında kolayca çözümlenebilecek, çok sıradan
bir kargaşa söz konusu gibi. SSK hastaneleri cu-
martesi gününün tarihi ile Sağlık Bakanlığı'nın ma-
li olrnuştu. Çiçeği burnunda, sorunları çözülmemiş,
eczanelerden ilaç alımı kargaşasının ortasında, SSK
hastanelerinin devrinden gelen uygulama karmaşa-
sı girmişti.. Onaylı reçetenin birde başhekimlikten
onaylanması işleminin kalkması gerekiyordu. Orta-
da zaten yeni aidiyete göre imza üzerine basılacak
hastane mühürleri de yoktu. Hastaneler personeli
başhekimlikler önünde toplanan kalabalıkları dağıt-
maya çalışıyor, eczanelerden ilaç almaya gidip ge-
ri gönderilenler, gidecek başkayerolmadığı için gi-
derek artan öfke içinde bu kapılar önünde birikiyor-
lardı. Itiş-kakış, bağrış çağrış, küfürleşmeler almış
başını gidiyordu..
Eczane sahiplerinin işi biraz daha kolaydı. Ne de
olsa bir eczanenin içine sığabilecek, kavga edebi-
leceklerin sayısı dönüşümle sınırlı kalıyordu. Hem
hesap vermekten yorulunca, onaysız almaktan
korktukları reçeteleri geri çevirmek kavgasınatutuş-
mak yerine, bilgisayarların kilitlendiğinisöyleyip, re-
çete sahiplerini kapının dışından kovabiliyorlardı.
Bir başka kavga, gürültü, itiş kakış merkezi, gü-
nübirlik, eski ilaç verme merkezlerinin, muayene
numarası verme merkezine dönüştürülmeleri ile
oluşmuş. Randevu telefonu, saati ortadan kalkın-
ca, ortaya bir kaos çıkmıştı. öfkeli hastalardan da-
yak yemekten korktukları için mi? Yoksa verilecek
bilgiye ilişkin yönetim bilgi sahibi olamadığından
mı?.. Bilemeyeceğim, dolaşabildiğim hastanelerin
danışma masaları neden boş duruyordu?
Kargaşa bu kadar büyük kitleleri bu boyutlarda
kapsadığında, elbette medyanın da haber günde-
mine girdi. Ancak bakıyorum da hâlâ yeni uygula-
malann yarattığı, ilk günlerin kargaşası olarak algı-
lanmak isteniyor ve eleştiri boyutu hazırlıkların ek-
sikliği ile sınırlı kalıyor. Kişisel kanım, Erdoğan Hü-
kümeti'nin, IMF'nin yönlendirmesi ile gözükara uy-
gulamaya soktuğu projede, yeni bir "hızlı tren ka-
zası" ile karşı karşıya kaldığı. Önemli birfarkla, hız-
lı tren kazasında oluşabilecek zarar bir tren ve yol-
cuları ile sınırlı idi. Bu olayda nüfusun yarısından faz-
lasının yararlandığı bir sağlık sisteminden, tedavi ol-
ma ve ilaç alma haklarının kullanılamamasından
söz ediyoruz.
Gerçek şu ki, Erdoğan Hükümeti, cehaletin ce-
sareti bir yaklaşımla, tüm sağlık uzmanlık örgütle-
ri, odalar, sendikalar, dahası işveren örgütlerinin bi-
le uyarılarına kulak tıkayarak bildiğini okudu. Daha
doğrusu Pandora'nın kutusunu açtığını bilemeden,
"Ben bilirim, ben istediğimiyaparım" yaklaşımıy-
la, kafasının doğrultusunda gidip, 19 Şubat tarihin-
den geçerli olmak üzere SSK hastanelerini Sağlık
Bakanlığı'nın mali yaptı. Tabii yangından mal kaçır-
dığı, işçi sendikalarının etkileşim içinde tepki eylem-
lerinin güçlenmesinden, gelebilecek yargı kararla-
rından kortuğu için, 'o/duö/ft/'diyebilmek üzere çok
acele ettiğinden, hızlı tren projesindeki hesapsızlı-
ğının bedelinden çok daha ağır olacak yanlışları üst
üste bindirdi...
SSK sağlık kurumları, hastaneler ortadan kalkar-
ken, SSK adına ilaç alımı olamayacağı için, bu ka-
naldan ilaç alımını ve hastaya verilişini önceden bi-
tirmek zorunda olduğundan, çalakalem özel ecza-
neler uygulamasına geçildi. Bağ-Kur, Emekli San-
dığı alacaklarından deneyimli, sütten ağzı yanmış
eczacılar, nüfusun yarısından fazlasının ilacını kar-
şılamak gibi bir akıl almaz büyüklükteki uygulama
ile yüz yüze kalınca paniklediler. ödenemeyecek ya
da ertelenecek alacaklar bir kalemde onla, yüzle
katlanıyor, eczanelerin iflasına gidebilecek yolu da
açmış oluyordu. Uygulama, tek kelime ile eczane-
lerin pasif, kasıtlı olmasa da korkudan gündeme ge-
len boykotu, direnişi ile karşı karşıya.
Işlerin zamanla düzeleceği tezine gelince... El-
bette hızlı tren için gerekli altyapı yapıldığında an-
cak geçerli olacak benzeri çözümlerden söz edile-
bilir. Bir Ankara-lstanbul hızlı treni için gerekli altya-
pı yatırımına para bulamayan, teşvik yasası için
kaynak aktarım garantisi veremeyen Erdoğan Hü-
kümeti, özelleştirilmiş modelde, hasta bakımı, ilacı
ile bir kalemde 3-5-10'la katlanacak, onların deyi-
mi ile SSK kara deliği için nereden kaynak bulacak?
Allah akıl fikir versin, başka ne denir?
sonena cumhuriyet.com.tr
George Soros: Doların
kaderipetrole bağlı
CİDDE (AA) - Dola-
nn güçsüzlüğüne gerek-
çe olarak "Petrol zengi-
ni Rusya ve Ortadoğu
ülkelerinin dolar rezerv-
lerini Euro'yadönüştür-
melerini" gösteren
ABD'li ünlü spekülatör
ve yatırımcı George So-
ros, "Petrol fiyatlanmn
daha da yükselmesi lıa
linde dolardaki gerile-
meninsürecegini" ifade
etti.
Bu yıl altıncısı düzen-
lenen Çidde Ekonomik
Forumu'nda konuşan
Soros, ABD'nin dış ti-
caret ve cari açıklannın
küçültülmesinde dolar-
daki gerilemenin önem-
li rol oynadığına dıkka-
ti çekerek "Ama bu ge-
rileme krîtik bir seviye-
yigeride bıraküğmda pi-
yasalan ciddi şckilde hu-
zursuz edebilir" uyarı-
sında bulundu.
TURKCELL AÇIK DENİZLERDE NOVARTİS, JEflBUK İLAÇ DEVİ OLÜYOR HAMSİYE AV KOTASIGELECEK
Turkcell, büyük yolcu
geınilerinde kablosıız ileti-
şim hizmeti sunan MCP
Norway'le yaptığı anlaş-
,„...._—t mayla ahoneleri-
x Ls\ nin uluslararası
^dolaşım hizmetle-
rinden yararlandığı
alana açtk denizleri de da-
hil etti. Böylelikle 11 Şu-
bat 2005 tarihinde yürür-
lüğe giren anlaşmayla
Turkcell 'in dolaşım ortak-
larının sayısının 175 ülke-
de 439 şebekeye ulaştığı
kaydedildi.
MCP Norvvay ile imza-
lanan anlaşma sayesinde
tüm Turkcell faturalı hat
ahoneleri, MCP'nin hiz-
mct verdiği Avrupa sula-
rında, Uzakdoğu suların-
da ve Pasifik Okyanu-
su 'nda GSM ses ve SMS
hizmetlerınden yararlana-
bilecekler
Avrupa 'nın dördiincü büyük ilaç üre-
ticisi tsviçreli Novcırtıs, dünyamn en
büyükjenerik ilaç üretıcisi haline geli-
yor. Novarüs şirketi, Alman Hexal ve
ABD li Eon Labs 'ın
yüzde 67.7"sini lup-
lam 7.4 milyar dolara satm almak için
anlaşmaya vardı. Novartis, Eon
Labs 'ın geri kalan hissesini satın al-
mak için de teklif verecegıni açıkladı.
Birleşmenin bu yılın ikinci yarı-
sında tamamlanması bek-
leniyor. Hexal"ın sa-
tın alınmasıyla No-
vartis 'in jenerik ilaç
birimi Sandoz, îsraıl-
li Teva 'yı geride bıra-
karak bu alanda dün-
t yanın en büyiiğü hali-
~ ne gelecek.
I
Tarım ve Knyişleri Bakanlı-
ğı, AB'ye uyum amaayla çıka-
racağı yeni Su Ünınleri
ÇerçeveKanunu Tasla-
. ğı ile neslinin ko-
nınması için
Türkiye de av-
\ lanan halık-
\ ların varı-
' S smclan
% fazlasını
oluştu-
ran,
hamsi
de dahil olmak üzere 10 baltk
için avlanma kotası koyabile-
cek. Ocak ayında başlatılan su
ürünleri sektörünün AB 'ye
uyumuprojesi kapsamında, su
ürünleri mevzuatı dayenilene-
eek. Bu amaçla hazırlanun ye-
ni Su Ürünleri Çerçeve Kanu-
nu Taslağı, sektörün görüşüne
açılma aşamasma geldi. Su
ürünleri kunıın taslağı ile ya-
bancı teknelerin Türk suların-
da avedıklarına da düzenleme
getirilecek.