Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 22ŞUBAT2005SALI
10 DIŞ HABERLER dishabCacumhuriyet.com.tr
KAVŞAK
OZGEN ACAR
Ortaklıktan Stratejik Batağa
Ankara ve VVashington arasındaki söz
düellosu "stratejikortaklığı", "stratejikba-
taklığa" dönüştürdü. Türkler Amerikalı-
ları, AmerikalılarTürkleri suçluyor. Bugü-
nü anlamak için ikili ilişkilere kuşbakışı
göz atalım.
Türk-ABD ilişkileri olumlu ivmeyi
1945'ten sonra "Truman Doktrini" ve
"MarshallPlanı'yla"kszanü\. 1952'de,Tür-
kiye'ye Sovyetler'e karşı Güneydoğu ka-
nadını savunma görevi ile NATO'ya alın-
dı.TürkOrdusugüçlendirildi.tanmatrak-
törgirdi, karayolları modernize edildi.
1964'te Kıbns'taTürklerin katliamını ön-
lemek isteyen Başbakan Ismet Inö-
nü'yü Başkan Lyndon Johnson'un akıl
almaz mektubu dur-
durdu. 1968 gençlik
olaylan, Türkiye'de de
gençlerisokağadök-
tü. ABD'nin Türkiye'ye
karşı yanlış siyasa iz-
lemesi.yanlışelçiata-
ması, sokağa dökü-
lenleri Amerika düş-
manlığına itti. Komü-
nist söylemler günde-
mi oluşturdu. Ameri-
kan askerleri kaçırıl-
dı, elçinin arabası ya-
kıldı, 6. Filodenizcile-
ri denize döküldü. 12
Mart bu düşmanlığı
askıya aldı.
1970'leıin başında bir Ermeni, Los An-
geles'te Türk Konsolosu ile yardımcısı-
nı öldürdü, ortaya çıkan ASALA terör ör-
gütüne ABD seyirci kaldı. Johnson'un
mektubu ile bu sessizlikten cesaretle-
nen Yunan-Rum-Ermeni lobisi ABD'de
ağını ördü. 1974'te Yunan Cuntası, Kıb-
ns'ta Makaryos'u devirip "Enosis "in ka-
pısını araladı. On yıl öncesinin deneyimin-
den ağzı yanan Başbakan Bülent Ece-
vit adaya çıktı. Hem suçlu, hem güçlü,
üçlü lobi ABD Kongresi'ni kışkırttı. Tür-
kiye'ye yaptırım uygulandı, Türk malları
boykot edildi. Türkiye yalıtlanınca önem-
li bir ekonomik bunalım yaşadı.
Bunalım Türkiye'de sağ-sol terörü
ateşledi, kardeş kardeşi öldürürken ABD
Clinton'ın
seyirci kaldı. Yunan-Rum-Ermeni lobisi-
nin oyunlan, ASALA'nın kurşunlan yoğun-
laştı. Yine bir darbe ile iç çatışma önlen-
di, ABD düşmanlığı askıya alındı. Yuna-
nistan'daki iktidar değişikliğinden son-
ra Türkiye üzerindeki oyunun perdesi
değişti. Apo, PKK'yi kurdu. İç çatışma
iç savaşa dönüştü. Üçlü lobi Yunanis-
tan ile birlikte Apo'ya maddi destek sağ-
ladı. Yine başkaları, Türk-ABD ikili ilişki-
lerine gölge düşürdü.
Turgırt Özal Başbakan olduktan son-
ra, VVashington ziyaretleri ile kaldınlan yap-
tırımlar, yerini karşılıklı anlayışa dayalı bir
"iş ilişkisine" bıraktı. 1990'a gelindiğin-
de Saddam Hüseyin Kuveyt'i işgal et-
tiğindebabaGeorge
Bush, Özal'ın dost-
luğunu yanında bul-
du. Körfez Sava-
şı'nda Türkiye iki yıl
içinde 10-15 milyar
dolar zarar gördüğü
haldedostluğa gölge
düşmedi, "Stratejik
Ortakhğın" temelleri
atıldı.Bill Clinton dö-
neminde "karşılıklı
güvene" dayalı or-
taklık doruğa çıktı. Bu
olumlu gelişmede,
üçlü lobiye karşılık
korunması. özal'ın Yahudi lobi-
si ile kurduğu dostluğun da etkisi büyük
oldu. 0 tarihten sonra VVashington, An-
kara'ya genellikle Yahudi kökenli büyü-
kelçiler atar oldu.
Bir ABD Başkanı olarak Clinton, aile-
cek, tarihte ilk kez bir başka ülkede beş
gün geçirdi. Uluslararası toplantılara ka-
tıldı, ören yerlerini gezdi, deprem bölge-
sinde çocukları kucağa aldığında dün-
yada yer yerinden oynadı. Bırakın Tür-
kiye'yi, dünyanın herhangi bir yerinde,
bir ABD Başkanı o güne kadar bu den-
li gevşek güvenlik altında halkın arasına
karışabildi mi? Kuşkusuz, bunda Türk-
ABD ilişkilerini zehirleyen, dış etkenle-
rin dışlanmışlığı en önemli etkendi. Bu
dışlanmışlığı, Atina ziyaretindeki tepki-
lerle Clinton daha iyi algıladı.
Neler, Netlen Tüy Dikti?
Peki ne oldu da, bu köşenin başlığın-
da bile, oğul George W. Bush için
"Neo-Hitler" benzetmesi yapıldı? Ne-
den ABD Büyükelçisi ErikEdelman, bu
başlıktan dolayı bize sitem etme gere-
ğini duydu?
Her şey, 11 Eylül'de El Kaide terörist-
lerinin tarihte, hatta Hollyvvood'da bile
görülmemiş akıl almaz saldırıları ile de-
ğişti. Bush, teröre karşı savaş açmak-
ta, yüzde 100 haklıydı. Ancak terörün
kaynağını, nedenlerini dikkate almadan
yalan dolanla Irak'a saldırdı.
Bush, "11 Eylül'ünarkasında Saddam
var", diyordu. Baba Bush'un Genelkur-
may Başkanlığı'nı ya-
pan Dışişleri Bakanı
Colin Povvell, karşı
çıkmasına karşın BM
Güvenlik Kurulu'nda
Saddam'ın nükleer,
kimyasal, biyolojik si-
lahlar ürettiği yalanını
söylemek zorunda
kaldı. Fransa,Alman-
ya gibi müttefikler bi-
le bu savı yutmadılar.
B u s h u n
Ortadoğu'ya demokrasi ve banş getir-
mek gerekçesiyle Irak'a savaşa girildi.
Haksız işgal, komşu, üstelik çoğun-
luğu Müslüman olan Türkiye'de de tep-
ki gördü. VVashington, Türkiye'den as-
ker istedi. Türk askeri, PKK'nin cirit at-
tığı, Türkmenlerin yaşam tehlikesi için-
de oldukları, "bağımsız Kürdistan" düş-
lerinin kurulduğu Kuzey Irak'a değil de
Güney'de konuşlandırılacaktı!
Yıllardır ilk kez tek başına iktidar olan
birpartinin milletvekilleri bile, kendi hü-
kümetinin önerisini 'Veto"etti. "Strate-
jik ortaklığa" gölge düşmüş, VVashing-
ton'da düş kınklığına neden olmuştu. Bu
kez düş kınklığına uğrayan Türkiye de-
ğil, ABD idi. ABD Büyükelçisi hatalı bu-
lunarak geri çekildi. Yerine Beyaz Sa-
ray'ın başarılı adlarından Edelman gön-
derildi.
Komşudaki savaş, Türkiye'nin Irak'a
petrol karşılığında dış ticaretini dur-
durdu. ABD Türkiye'nin bir bölümünü
tehlikelibölgeilanedinceAmerikalıtu-
ristler gelmez oldu. Türk müteahhitle-
rinin işleri durdu, Iskenderun Lima-
nı'ndan Irak'a ve Ortadoğu'ya yapılan
taşımacılık çöktü. Birkaç yüz bin insan
işsiz kaldı.
Süleymaniye'de, Türk subay ve as-
kerlerinin başına çuval geçirilmesi onur-
lu Türk halkının sabrını taşırdı. Bu olay,
Türk-ABD ilişkilerinin geri vitesini oluş-
turdu. ABD'de pek çok Türk terörist sa-
nısıyla, gözaltına alınarak, Guantano-
mo'ya götürüldü. Ikincitüyü Bush'un Is-
tanbul'a gelişinde korumalan dikti. Clin-
ton'a karşılık Bush'un
korumalan Türkiye
topraklannda, birTürk
bakanının üzerini ara
dılar. Süleymaniye ve
Galatasaray "aşağı-
lanmaları" Türk hal-
kını derinden üzdü.
Seçimlerde, Türk-
menlerin yoğun oldu-
ğu bölgelere Kürtler
yerleştirilip, nüfuskorunması.
yapısı "aynlıkçılık" için güçlendirildi.
Savaşa girmeyen Türkiye'den Irak'a
giden 70 şoförün cenaze namazını kı-
lanlar arasında "karşıtlık tohumlan" fi-
lizlendi. Amerika TV'lerinde Türklerin
aleyhinde senaryolar kurgulandı.
Türk TV ekranlarına ABD, Avrupa
TV'lerinden vahşet görüntüleri yansıdı.
Dünyada ABD karşıtı internet siteleri,
Charles Darvvin'i doğrularcasına, may-
munu Bush'laştıran ya da Bush'u Hit-
lerleştiren iletiler dolaşmaya başladı.
Işin ilginç yanı, bu tür iletilerin bize, da-
ha çok Amerikalı dostlarımızdan gel-
mekte oluşuydu. Yunan bestecisi Mi-
kis Theodorakis "Atina'yı ziyaret eder-
se, bir Adolf Hitler olan Bush'un elini
sıkmak istemediğim için cumhurbaş-
kanlığına adaylığımı koymadım" de-
medi mi? Daha birkaç gün önce Holly-
vvood'da bir afişte Bush'un alnına "sves-
tika (gamalı haç)" çizilmedi mi?
Sınırım Aşan Amerikalı Bürokrat
Eskiden Amerika düşmanlığı Türki-
ye'de "pis komünistler" ile "pis solcu-
/am'tekelindeydi. Birden ne oldu daTürk
halkının yüzde 82'si Amerika karşıtı ol-
du? Sayın Edelman'ın yerinde olsak,
şöyle bir değerlendirme yapardık.
Türkiye'de iki yıl önce yapılan genel
seçime, seçmenlerin yüzde 80-85'i ka-
tılmıştı. 0 seçmenler arasında komünis-
ti de, sosyalisti de, solcusu da, sağcısı
da, totocusu da, faşisti de, dincisi de,
köktendincisi de vardı. Düşünebiliyor
musunuz, BBC anketine göre bugün,
Türk siyasa yelpazesinin her yerinde
ABD karşıtlığında, yüzde 82'lik oybirli-
ği var. Sayın Edelman, VVashington'da
ülkeleri değerlendiren "mihenk taşını"
değiştirtmelidir. 0 mihenk taşı galiba
doğruları göstermiyor!
Bir ilginç gözlememiz var. "İş dünya-
sının"en önemli gazetesi Wall Street Jo-
urnal, Özal'dan beri oldum olası Türki-
ye'yi destekler, New York Times ise
eleştirirdi. ABD Dışişleri Bakanlığı bu iki
gazete aracılığıyla iş dünyasına "tavşa-
na kaç", siyasa dünyasına "tilkiye ko-
vala" diye fıslardı. Dikkat edin bir "ba-
kan" değil bir "bürokrat" bir gazeteciyi
beraberinde Türkiye'ye getirdi. Savun-
ma Müsteşarı Douglas Feith, Times
ya da Post değil, Türk iş dünyasının
önemsediği birgazetenin muhabiri Ro-
bert Pollock'u getirmişti. "Sahibinin
sesi" rolündeki Pollock, Türkiye'de kı-
yamet koparan, Yunan-Rum-Ermeni lo-
bisinden olumlu tepki olan "Hasta
Adam", "Yahudidüşmanı Nazilerin Go-
ebbels'i" gibi sözler ile "Türkiye'yiyah
nızlığa itme" tehditleri savurdu. Bir yan-
dan lobiler arasındaki dengeyi bozmak
için Türk-Yahudi ilişkilerine yöneldi, öte
yandan Istanbul borsa oyuncularını ya-
nına çekmeyi hedefledi.
Türk hükümeti, sınırını aşan "bürok-
ratı" protesto eden bir notayı acaba ne-
den ABD'ye vermedi? Adam, Türki-
ye'ye hakaret ettiriyor, Türk hükümeti bu
bürokrata haddini bildirmiyor! Acaba,
Türk Savunma ya da Dışişleri müsteşar
yardımcılarından biri böyle bir halt et-
seydi, o bürokratın durumu ne olurdu!
"İki ülke arasındaki iyi ilişkiler hükü-
met yetkililerini aşarak halka inmelidir"
diyen VVashington'un hâlâ algılayama-
dığı bir nokta var. Türkiye karşıtlığı ile Türk
halkının onuru ile oynayıp kalbi kazanı-
lamaz. Istanbul'a gelen Amerikalı yıl-
dızlar gibi "Türkiye çok güzel! Şiş ke-
babı çok güzel!" gibi sözler eğer sami-
mi olursa, ilişkilerin anahtarını oluşturur.
Elmek: oacar@superonline.com Faks:0312.442 79 90
Irak Türkmen Cephesi 'Keşke seçime Kürtlerle birlikte katılsaydık' diyor
TürkmenlerpişmanDış Haberler Servisi - Irak Türkmen
Cephesi (ITC) Yürütıne Kurulu Üyesi ve
Erbıl tl Başkanı Abdulkadir Bezirgan,
Irak'ta 30 ücak'ta yapılan seçımlere tek
başına katılmanın hata olduğunu, Kürt
partileriyle birlikte katılmalannın daha
cloğru olmuş olacağını söyledi. Tiirk-
ınenlere ait 1 mılyon oyıın kaybolduğu-
nu öne sürdü.
Bezirgan, ITC Erbil II Başkanhğı'nda,
AA nuıhabirinc yaptığı açıklamada, se-
çimlerde bekledıkleri oy oranını alama-
dıklarınıbelirtti. "Seçimlerde Türkmen-
lere haksızlık yapıldığını" söyleyen Be
zırgan, Yiiksek Seçim Komisyonu'nun
seçimlerde ITC'den 20 gözlemci, Kürt
partilerinden ıse yaklaşık 300 gözlem-
ci görevlendirdiğini ifade etti.
Bezirgan şunlan kaydetli: "Seçimler-
de 1 milyon oyıımıız kayboldu. Örneğin
ErbiTde 250 bin Türkmen bıılunıırken,
2335 oy çıktı. Türkmeıüerin kullandığı
oylaraı büyük bölümü geçcrsiz sayıldL Ba-
7.ı yerleşim yerlerine sandıklar ıılaşnuı-
• ITC yetkilisi Bezirgan, bazı Türkmen partilerinin KDP ile
birlikte hareket ettiğini belirterek "Bize de teklif ettiler, kabul
etmedik. Şimdi hiçbir söz hakkımız yok" dedi. Bezirgan,
1 milyon Türkmen oyunun da kaybolduğunu söyledi.
dı. Bazı yerlerde de kullanılan oylann
içinde bulunduğu sandıklar kayboldu.
Biz bu sıkııı» ılarımı/ı Yüksck Seçim Ko-
misyonu'na 3 defa ilettik. Ancak bir so-
nuç alamadık."
'Tek başına girmek hata'
Bezirgan, "IrakTürkmen Cephesi'nin
tek başına seçimlere girmesinin hata ol-
dugunu" söyledi. Irak'ınkıızeyinde ITC
dışında bazı Türkmen partüennin Kür-
distan Demokrat Partisi (KDP) ile bir-
likte seçime katıldığını kaydeden Be-
zirgan, "Kürt partileriyle birlikte seçime
girseydik parlamentoda daha fazla söz
hakkı sahibi olurduk, Bize böyle bir tek-
lifle geldiler, biz kabul etmedik. Ancak ba-
zıkendiçıkarları içinseçimegiren Türk-
men parüleri onlaıia aııla^arak lislelerin-
de yer aldı. Biz de onlarla birlikte seçime
girip sonra parlamentoda ayrı bir grup
kııı abilirdik. Bunu yapmamamız bence
hataydı. Şimdi hiçbir söz hakkımız yokn
dedi.
Türkiye'nin 1994 yılından bu yana
her konuda Türkmenlere destek verdi-
gini belirten Bezirgan, "Hiç kimse Tür-
kiye kadar Türkmenlere sahip çıkmadı.
Bugün Irak'ta Şiileri İran, KUrtleri ABD
destckliyor. Bizler de Türkiye'den destek
görüyoruz. Ancak siyasi konularda biraz
daha yardım bekliyoruz. Türkmenlerin
siyasi desteğe çok ihtiyacı var" diye ko-
nuştu.
ITC Yürütıne Kurulu üyesi Bezirgan,
Türkmenlerin Kerkük'te huzursuz ol-
duğunu, bu huzursuzluğun seçimlerden
sonra daha da arttığını kaydetti.
t
Kerkük1
e 172 bin KürtgcldJ'
Seçimler öncesinde Erbil ve Süley-
maniye'de yaşayan 172 bin Kiirdün Ker-
kük'e yerleştirildiğini sözlerine ekle-
yen Bezirgan, şöyle konuştu: "Ker-
kük'te Valilik Meclisi'nde Türkmenle-
rin sayısının az ouııası huzursuzluk ya-
ratacak. Çünkü Türkmenlerin çoğun-
lukta olduğu bir kenttc ikiııci planda
kuldık. SeçimleröncesindeKerkük'te çe-
şitli oyunlar oynandı. Çevreillerden Ker-
kük'e 172 bin Kürt yerleştirildi. Bazı
bölgelerde 15defaoy kullananlar bilev^r-
dı. Mesela Kerkük'ün Altınköprü ilçe-
sinde çocuklarla birlikte 11 bin nüfiıs
mevcuL Ancak seçimlerde 17 bin oy kul-
lanıldı. Bu seçim ihlalleri nedeniyle Va-
lilik Meclisi'nde çok az sayıda Türkmen
temsilci bulunacak. Valilik Meclisi'nde
yaşanacak huzursuzluğun sokağa yaıı
üiınasıiKİan çok korkuyoruz."
AHUDİLER ÖLÜMÜNE DİRENECEK
Borışa tehditDış Haberler Servisi - Gazze
Şeridi ve Batı Şeria'daki yerleş-
keleri boşaltmalanna karar veri-
len Yahudi yerleşımcıler, evle-
rinden ayrılmanıak ıçın eyleme
hazırlanıyor.
Yerleşimcilerin liderlerinden
PinchasVVaDcrstein, "Dün(pazar
günü), tarihc karanlık bir gün
olarak geçti. Şuııu kabullcnmck
zorundayız ki halkın parçalan-
masına doğru gidiyoruz" dedi.
Ariel Şaron başkanlığındaki Is-
rail kabinesinın önceki günkii
toplantısında, Gazze Şendrnın ta-
mamından, Batı Şerıa'da da dört
yerleşkeden çekilmeyi öngören
planı kabul ettiğini hatırlatan
Wallerstein, "Durum çok kötü,
çok kritik. Hayatlanmız pahası-
na da olsa yerleşkelerin tahliyc
edilmesine müsaade etmcyecc-
ğjz" ıfadcsini kullandı
Gazze Şeridi'nde 8 bin kadar
Yahudi yerleşimci yaşıyor.
Öte yandan tsrail, Şarnı El
Şeyh'te yapılan görüşmcler çer-
çevesınde 500 Filistinli tutsagın
ilk grubunu serbest bıraktı.
Mısır sınınna yakın Necef Ç'ö-
lü'ndeki Ketzıot askeri kampın-
daıı, dün sabah Filistinli fııtsak-
lan taşıdığı belirtılen 14 otobüs
aynldı. Otobüslere, ambulans ve
tsrail polisi eşlik etti.Filistinli
tutsaklar, tsrail-Filistin arasında-
ki 5 noktadan geçerek gözyaşlan
içindeki yakınlanna kavuştu.
Filistin Devlet Başkanı Mah-
mud Abbas ile lsraıl Başbakanı
Ariel Şaron bu ay başında Şarm
El Şeyh'te ateşkes karan almış-
tı. tsrail, bu çerçevede 500 Filis-
tinli mahkûmu hemen, 400'ünüy-
se daha sonra serbest bırakacağı-
nı açıklamıştı. El Halil'de hem Filistinli tutsaklar, hem de yakınlaı ı zafer işaretleri yapü. (Fotoğraf: R EUT1 iRS)
T.C. YÜKSEKÖCRETİM KURULU
ÖĞRENCl SEÇME VE YERLEŞIİRMEMERKEZİ
BAŞKAN LIĞl'NDAN
DUYURU
Kaınıı IVrsoııcli Yabancı Dil Sınavına Kadlnıak İstcvcııloı in Dikkatine!
1. Yabancı dil tazminati almak isteyen kamu personelı ile yatırım hizmetlerinde
çahşmaları nedeniyle maktıı yabancı dil taznıinatından yararlanmak isteyen tek-
nik personelin yabancı dil bilgisı sevıyesmı belırlemek ıçın yapılaeak olan KA-
MU l'ERSONELl YABANCI DİL BİLGİSI SEVİYE TESPİT SINAVI, 657 sayı-
lı Devlet Memurları Kanunu'nun 213. maddesınden sonra gelen değişik ek mad-
desine göre Maliye Bakanlığı ile Devlet Personel Başkanlığı'nın, 26.6 1990 tanh
ve 20560 sayılı Resmi Cazete'dc yayımlanan teblığı ile 21/9/1990 tarih ve 20642
sayılı Resmi Gazele'de yayımlanan "Kamu Personeli Yabancı Dil Bilgisı Sevıye-
sinin Tespitine Dair lisaslar" uyarınca Yükseköğretım Kurulu Öğrenci Seeme ve
Yerleştırme Merkezı (ÖSYM) tarafındaıı yüriitiilecektir
2. Sınav, 8 Mayıs 2005 tarihinde Ankara ve Letkoşa'da, başvuran aday sayısı
fazla olduğu takdirde. uygun gorülen diğer büyük şelıirlerde de yapılacaktır.
3 Sınava, yabancı dil tazminatından yararlanmak isteyen 657 sayılı Devlet Me-
murları Kanunu (aylıklarını bu kanunun ek geciei maddeleıine göre alanlar dahil),
926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu, 2802 sayılı I lâkımler ve Sav-
cılar Kanunu, 2914 sayılı Yükseköğreüm Personel Kanunu ve 3466 sayılı Uzman
Jandarma Kanunu'na göre çalışınakta olanlar, kadrolar karşılık göstenlmek sure-
tiyle sözleşmelı olarak çalışan personel ile 399 sayılı Kanun Hükmtinde Kararna-
me'nin 3/c maddesine tâbi sözleşmeli personel katılabılır. Ayrıca, personelınin
yabancı dil bılgısı sevıyesını tcspıt etmek isleyen diger kamu kurum ve kurııluşla-
rında ealışan personel de bu sınava katılabılir.
Yurtdışında Görevlendırıleeek Memurların Seçim Esaslarına Dair Yönetme-
lik'iıı değişik 7 maddesi gereğince, kamu kurum ve kuruluşlannca yurtdışı teşki-
latında sürekli göreve atanacak memurlar ile diğer görevlilerin de bu sınava gir-
mesi gerekmektedir.
Kamu kurum ve kumluşlarında 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 4/B
maddesine göre sözleşmeli statüde çalışacak;
a) Mütercım veya tercümanların işe başlatılabilmeleri için diğer şartlar yanında
yabancı dil bilgilerinin asgari (B) düzeyinde,
b) Çözümleyıcı ve programeıların ıse işe başlatılabilmeleri için diğer .şartlar ya-
nında lngilizce dil bilgilerinin asgari (D) düzeyinde
olması gerekmektedir. Bu nedenle, halen bu görevlerde çalışınakta olanlardan
yabancı dil bilgisi seviyesini tespit ertirmek isteyenler ile söz konusu görevlerde
çalışmak iizere kamu kurum ve kuruluşlarına başvuruda bulunnıa arzusunda olan
fakülte veya yuksekokul mezıınlarının bu sınava katılmalan nıümkündür.
(Jniversitelerarası Kurul'un 27.04.2003 tarıhli toplantısında, Lisansüstü Eğitim
ve Öğretim Yönetmeliği'nin 21 ve 29. maddelerine göre Doktora ve Sanatta Ye-
terlik sınavlarında Ünıvcrsıtclerarası Kurul Yabaneı Dil Sınavı (ÜDS) ile birlikte,
KPDS sınavmın da kabulüne, doktora yeterlik sınavına girebilmek veya sanatta
yeterlik çalışmasını sonuçlandırabılmek için ÜDS veya KPDS sınavlarından her-
hangi bınnden en az elli (50) puan alınması gerektiğine karar verilmıştir.
Herhangi bir kunımda çahşmamakla birlikte yabaneı dil bilgisı seviyesini tespit
ettirmek isteyen fakülte veya yuksekokul mezunları ile üniversitelerce kendilcnn-
den KPDS puanı istenen öğrencıler de bu sınava katılabılır.
4. Sınav, Almanea, Arapça, Bulgarca, Çince, Danca (Danish Dili), Farsça, Fran-
sızca, Hollandaca (Dutch Dilı), Ingılızcc, irlandaca, lspanyolea, ltalyanca, Lehçe,
Macarca, Portekizce, Rumence, Rusça, Sırpça ve Yıınancadan yapılacaktır. Ancak
yatırım hizmetlerinde çalışmaları nedeniyle maktu yabancı dil tazminatından ya-
rarlanmak isteyen teknik personel yalnız Almanea, Fransızca ya da Ingilizceden
sınava girebileceklerdir.
5. Başvurmak isteyen adaylar, Valiliklerin il ve ilçelerde kurdukları bürolar ile
Üniversite Rektörlüklerindcn veya KKTC'de ıkamet eden adaylar ise "Bedrettin
Demırcl Cad. No: 101 Lefkoşa/KKTC" adresindeki ÖSYM Temsilciliği'nden, 21
Şubat - 28 Şubat 2005 tarihleri arasında önce "Başvurma Koşullarına llışkin Bazı
Açıklamalar" metninı alacaklar, sonra sınav ücreti olan 45.00 YTL'yi (45.000.000
TL) T.C. Ziraat Bankası Ankara Güvenevler Şubcsı 6028011- 5011 numaralı he-
saba T.C Kımlık Numaralannı (yabancı uyruklu adaylar hariç), ad ve soyadı bil-
gilerini vererek yatıracaklar ve bu ücreti yatırdıklarını göstcren Sınav Ücreti Ban-
ka Dekontu'nu, bu bürolarda, Üniversite Rektörlüklerinde veya yukanda adresi
verılen KKTC'deki ÖSYM Temsilciliği'nde görevli personclc göstererek Başvur-
ma Belgesi ve Kılavuz alacaklardır.
6. Başvurma Belgelerine T.C. Kimlik Nıımaralan da yazılıp kodlanacağından,
adayların bu numarayı şımdıden Nüfus ldarclennden öğrenmeleri yararlarına ola-
caktır. Basın: 5334
FATİH 1. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN GAYRİMENKUL
AÇIK ARTT1RMA İLAN[
2003/606 Tal.
Satışına karar verilen gayrimenkulün:
Tapu kaydı: Fatih ilçesi, Molla Şeref Mahallesi, Fındıkzade ve Millet
Caddesi nıevkiinde kain, 2411.58 m2 yüzölçümlü arsa nıtelıklı tapunun
434 pafta, 1984 ada, 35 parscl sayılı gayrimenkulde 70/40000 arsa paylı 1.
bodrum katında 84 nolu dükkân.
Imar durumu: Dosyamızda mevcut Fatih Belediye Başkanlığı Imar ve
Planlama Müdürlüğü'nün tmar Uygulama Şefliği'nin 22.05.2003 tarih ve
2003/2219 sayılı yazısında Fatih, Mollaşeref Mah. 434 pafta, 1984 ada, 35
parsel sayılı yer Istanbul 1 Nolu Kültür ve Tabiat Varlıklannı Koruma Kıı-
rulu'nun 04.09.1996 tarih 7981 sayılı kararına göre başvuru belgcsı olarak
kabul cdılen 7.2.1994 tarih tasdikli 1/1000 ölçekli planda ticaret sahasında
kalmakta olup h: 18.50 m. irtifa almaktadır. Ancak lst. 1 Nolu Kültür ve
Tabıat Varlıklannı Koruma Kurulu'nun 18.10.2000 tarih 12309 sayılı kara-
rına göre 4.9.1996 tarih 7981 sayılı karannın 1.A.3 ve 5 maddeleri uygula-
maları yeni bir karar alınıncaya kadar durdurulmuştur. Parsel üzerinde
1980/199 sayılı ıskaıılı h: 21.50 mt. irtifaıııda bina bulunduğu dosya tetki
kinde anlaşılmaktadır.
(iayrimenkulün evsafı ve halıhazır durumu: Satışa konu taşuırnaz Fatih
Molla Şeref Mah.'si Millet Cad. 35 parsel sayılı arsa üzerine kurıılmuş. bu-
lunan betonarme karkas tarzda yapılmış bına 3 bodrum-zemin-asma kat-6
normal katlı 84 kapı nolu Karagül Carşısı ve iş merkezinin 1. bodrum ka-
tında bıılunan 84 nolu dükkândır. Satışa konu dükkânın işhanı kondorunu
cephe kısmında demır doğramadatı yapılmış dükkâna giriş kapısı ve came-
kân bölümleri bulunmaktadır. Taşınmazın zemıni karo-mozaık döşelı olup,
duvarlan yağlıboyalıdır. Hlektriği ve suyu mevcut olup kalorifer ile ısıtıl-
maktadır. Taşınmazın kııllanım alanı 12.00 m2'dir. Taşınmaz Fatih'in Fın-
dıkzade semtınde iyi bir yerde ıs, mmerkezı alanında bulunmaktadır.
Gayrimenkulün kıymeti: Satışa konu gayrimenkule bilirkişi tarafındaıı
30.000 000.000.-TL. muhammen bedel takdır edilmıştır.
Salıs şartlan:
1- Birinci satış, 04.04.2005 günü saat: 10.00—10.30 arasında Fatih I. lc-
ra Müdürlüğü'nün odasında açık arttırma suretiyle yapılacaktır. Bu arttır-
mada tahnıin edilen kıymetin yüzde 60'ını ve mçhanlı alacaklılar varsa
alacaklan mecmuunu ve satış masraflarını geçmek şarlı ile ihale oluııur.
Böyle bır bedelle alıeı çıkmazsa, en çok arttıranın taahhüdü baki kalmak
şartıyla 14.04.2005 günü aynı yer ve saatte ikincı arttırmaya çıkarılaeaktır.
Bu arttırmada da bu miktar elde edilememişse gayrimenkul en çok arttıra
nın taahhüdü saklı kalmak üzere arttırma ilanında gösterilen müddet so-
nunda en çok arttırana ıhale edılecektır. Şu kadar kı arttırma bedelinin ma-
lın talımin edilen kıymetinin yüzde 40'ını bulması ve satış isteyenin alaca-
ğına rüçhanı olan alacaklann toplamından fazla olması ve bundan başka
paraya çevirme ve paylaştırma masraflarını geçmesi lazımdır, Böyle fazla
bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir.
2- Arttırmaya ıştırak edeceklerin, tahmin edilen kıymetin yüzde 20'si
nispetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir hankanın temınat
mektubunu vermeleri lazımdır. Satış, peşin para ilcdir. Alıcı ıstediğinde 10
günü geçmemek üzere melıil verilebilir. Ihale damga resmi, Kahna Değer
Vergisi ve tapu harç ve masraflan alıcıya aittır. Belediye tellalıyc resmi ile
bırıkmış vergıler satış bedelinden ödenir.
3- Ipotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (ilgıliler tabirine irtıfak hak-
kı sahıplerı de dahıldir) bu gayrımenkul üzerindeki haklarını hususiyle faiz
ve masrafa dair olan iddialarıuı dayanağı belgeleri ile on beş gün içinde da-
iremize bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit ol-
madıkça paylaşmadan hariç bırakılacaklardır.
4- Verilen mühlet içinde ihale ıhale bedeh yatırılmaz ıse ıhalenin feshine
scbcp olan tüm alıcılar ve kefilleri, teklif etükleri bedel ile soıı ihale bedeli
arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerriit faizinden mütc-
selsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hiikme hacet
kalmaksı/ııı dairemizee tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat
bedelinden alınacaktir
5- Şartnamc, ilan larihinden itibaren herkesin görebilnıesi için dairede
açık olup masrafı verildiği takdirde isteyen alıcıya bır örneğı gönderilir.
6- Satışa ıştırak edenlerın şartnameyı görmüş ve münderecatını kabul et
miş sayılaeakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin müdürlüğümüzün
2003/606 Tal. sayılı dosyasına başvurmalan ilan olunur. 01.02.2005
Basın: 6751