23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
14 ŞUBAT 2005 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER AKP'li Mustafa Çakır, tarihe Meclis-i Mebusan'ı kapatarak geçen Osmanlı padişahını demokrat ilan etti II.Abdülhamife övgüANKARA (ANKA) - AKP Samsun Mılletvekılı IVlustafa Çakır, "Meclis-i Mebusan'ı ka- patarak istibdat döncıni başla- tan Osmanlı padişahı" olarak bılinen 2. Abdülhamit'in ölüm yıl dönümünde güııdem dışı söz alarak Meclis Genel Kurulu kiir- süsünden övgüler yağdırdı. TBMM Genel Kurulu, hafta- nın son çalışma günü ilginç bir aıııııaya sahne oldu. Meclis Ge- nel Kıırulu'ııda Osmanlı Padi- şahı 2. Abdülhamit'in ölüm yıldönümü dolayısıyla gündem dışı söz alan AKP Samsun Mil- letvekili Mustafa Çakır, Abdül- hamit'in yaşamını anlatan kro- nolojik bir konuşma yaptı. Tür- kiye'de ve dünyada hızla gclişen olaylann arasinda 2. Abdülha- mit'in saygı ve rahmetle anıl- • AKP'li Mustafa Çakır, gündem dışı söz alarak yaptığı konuşmada, istibdat dönemi başlatan padişah olarak bilinen Abdülhamit'in bir imparatorluktan Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin kuruluşuna giden yolda fikirlerin oluşmasına olanak sağlayan kişi olduğunu savundu. ması gerektigini dile getiren Ça- kır'ın konuşmasında yer alan bazı bölümler şöyle: "2. Abdülhamit zekiolmasma rağmen diişünce ve kanaatleri- ni açığa vurmak istemezdi, bun- da içindeyaşadığı olaylaretkiliy- (li. 11alı/ası güçlttydü, en ıskî ve aynntıkonulan bileranatbkla ha- hrlayabiliyordıı. Şehzadeliği, sa- hip olduğu üstün zekâ ve politik kabiliycti sayesinde rahatbir or- tanıda geçmişti. II. Abdülha- mit'in aşırıya kaçan Idmsclcrc güvenmeme duygusunun kay- nağında, tahta çıkana kadar ge- çen şehzadelik süresinde yaptnış olduğu derin gözlemlerinde ken- di çıkaıiannı her şeyin iı/t riıule tutan yöneticiler olmuşrur. Abdülhamit, diplomatik ge- lişmeleri yakında n i/lemek üze- re, sarayda bir biljn merkezi kur- muş, dışişlerini bizzat kendi eli- ne almış Osmanlı devlettöresi ve 1876 Anayasası'yla getirdigi ye- ni düzcn,yani LMe$rutiyet,güç. ve otoritesini içeride aı üı ııuştı. tki dcfa topladığı Meclis-iMebu- san, artan iç kargaşa ve dış, bas- kılara karşın etldn önlem almak düşüncesiyle 1878'de süresiz ta- I il edilmiştir. Devraldığı 252 milyon altın borcunödenebilmesiiçin 1881 yı- lında Düyunu Umumiye İdare- si'ni kurmuştur. Tanzimat dö- nemi borçlannıödeyebflmekiçin dış borç almaktan uzak durnıa- ya ve tasarrufa önem vermiştir. lOmilyonkilonıetrekareyeya- kuı imparatorluk hudutlannuı korıınabilnıesi için, Bahlı ülke- lerle ve Islam Ulkeleriyle denge- li ilişkiler geliştirilmesine önem vermiştir. Ozelükle, askeri alan- da Almanya7 yla ilişkilergüçlen- miştir. Celişen dünyanm oluşturdu- ğu baskı ve artan iç gerilim ne- ticesinde, 23 Temmuz 1908'de İkiııci Meşrutiyefin ilanına ka- rar vermiştir. I )alıa sonraki gün- ler, sağlanmış olan hürriyetlerin ve idari yetkilcriıı doğru kulla- nılmaması ncticcsindc (alilısi/ 31 Mart vakası meydana gelmiş- lir. 27 Nisan 1909'da toplanan mebusan ve ayan medisleri 2. Abdülhamit'in tahttan indiril- mesine karar vermiş, ve aynı gü- nün gecesi, tahttan ahnarak Se- lanik'ti' ikamete mecbur edil- miş.tir...'1 TBMM GÜNDEMİ Öğrenci affi bu hafta komisyona geliyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - AKP'lilerin öğrenci affıyla ilgili yasa önerisi bu hafta TBMM Milli Eğitim Komisyonu'nda görüşülecck. Öğrencılerin uzun süredir yoğun baskısına hedef olan TBMM, affı gündcmine aldı. Aylardır CHP'yi ikna edip ortak öneri getirmek için çaba gösteren AKP bıından sonuç alamayınca sommluluğu üstlcnerek tek başına yasa önerisi verdi. AKP'lilerin önerisi, 2000-2001 öğretim yıhndan sonra üniversitelerden kendi istekleriyle ayrılanlar da dahil olmak üzere "her ne sebeple olursa olsun" ilişiği kesilenlere 1 yıl devam hakkı ve her ders için üç sınav hakkı verilmesini öngörüyor. Yüksek lisans, doktora ve tıpta uzmanlık eğitimindc başansız olanlara da yeni haklar tanınıyor. lstanbul bağımsız milletvekili Eıııin Şirin ve DYP Denizli Milletvekili Ümmet Kantloğan tarafından verilen benzer öneriler de konıisyonda bekliyor. CHP: Çözüm yeri üniversiteler Af önerisi, 16 $ubat Carşamba günü TBMM Milli liğitim Komisyonu'nda görüşülecek. CHP af önerisine karşı çıkarken, komisyonda da, "bu sonınun çözüm yerinin TBMM değü, üniveriteler olduğunun" bir kez daha vurgulanması bekleniyor. Ancak genel kurulda yapılacak oylamada bazı CHP milletvekillerinin de öğrenci affına destek verebıleceğine dikkat çekildı. TBMM Genel Kurıılu'nda yarın kamu vakıflarıyla ilgili araştırma komisyonu rapom görüşülecek. Carşamba ve perşembe günleri de LPG Piyasası Yasa Tasarısı ile Cumhurbaşkanı Ahmet NecdetSezer'in 14maddesini veto ertığı İl Özel ldarelen Yasası ve Kadastro Yasa Tasarısı da ele alınacak. AB Uyum Komisyonu'nda 16 Şubat günü AB Genel Sekretcrliği'nden gclecek uzmanlar bir sıınıım yapacak. Adalet Komisyonu, Ceza Muhakemesi Uygulama ve Yürürlük Şekli Hakkında Kanun Tasarısı'nı bu hafta ele alacak. Mersin 'de olaylı gösteri Mersin'de DEHAP Gençlik KoUan'nın, Abdullah Öcalaıf ın yakalanışının yıldönünıünde yapnğı gösterilerde olay çıkb. Kurdali Mahallesi'ndeki DEHAPToroslarBelde Örgütü önünde toplanarak Siteler Mahallesi'ne kadar yürümek isteyen gruba polis iziıı vermedL Çoğunluğunu çocuklann oluşturduğu ve "Savaşa geçitvermeyeceğiz" pankarb taşıyan grup, polis araçlannı taşlayarak ara sokaklaı a dağıldı. Polis, panzerlerden su sıkarak grubu dağıtmaya çalışırken bir kadın polis hafîf yaralandı. (ABİDİN YAĞMUR) EVDET SELVİ: CHP'ye sistemli saldırılar var ESKİŞEHİR (Cumhuriyet) - CHP Genel Başkan Yardımcısı CevdetSelvi, CHP'lilerin yeni sorun yaratmak yerine mevcut sorunlann çözümüne katkıda bıılıınmalan çağnsında bulundu. üskışehır'de dün sabah kahvaltıda gazetecilerle bir araya gelen Cevdet Selvi, 3 Kasım'dan sonra CHP'ye karşı ciddi ve sistemli saldınların olduğunu söyledi. Hükümetin tek alternatifi olarak görülen CHP'nin muhalefet görevinı en ıyi şekılde yerine getırdığmı ıfade eden Selvı, şöyle konuştu: "Bazıları CHP'yi parçalayarak, iktidara gelmesini önlemeye çalışıyor. CHP'ye verilen oylann tamamı bilinçli oylardır. Parti kırsal kesimden oy alamadığı için eleştirenler var. CHP, tarihi boyunca kırsal kesimden oy almadı. Ekonomik durumu iyi olaıılaı ııı partiye oy vcrmesi utanılacak bir şey değildir. Yoksulluk tek başuıa bir partiye oy verme kriteri olsaydı Afrika'da sol hükümetler olurdu. CHP'liler yeni sorun yaratmak yerine mevcut sorunlann çözümüne katkıda InılıııniKilnlıı." CHP'ye girenlerin kuralına göre oyun oynamaları gerektigini anlatan Selvi, "Her kıırıımuıı yasası, tüzüğii vardır. Bu kurallara uymak zorunluluktur. Mustafa Sarıgül'e oy vcrenlerin tasfiye edileceği gibi söylcntilcr asılsızdır" dedi. CHP'nin öğrenci afTına ve diğer aflara da karşı olduğunu bclirtcn Selvı, "Hukuk devletinde en son düşünülmesi gereken konu aftu. Affin her türlüsünc karşıyız. Çünkü aflar, sistcmi ve düzeni bozar" diye konuştu. Selvi, iyi niyetli çalışmalara karşın bugüne kadar solun birleşmesinin olanaksız olduğunu belırterek, solun CHP'den başka adresı olmadığını, CHP'den aynlan hiçbir partinin başarılı olanıadığını söyledi. A DD GENELKURULU J Kazancıy nın Hstesigalipgeldi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Atatüı kçü Düşünce Derneği'nin (ADD) 2. Olağanüstü (lenel Kurulu tamamlandı. Genel Kunıl sonucunda 25 kışilik yönetim kurulu üyeliklerine giren isimler de belli oldu. Yönetim kuruluna 15 kişi Genel Başkan Ertuğrul Kazancı'nın listesinden, diğer 10 kişi dc cski Genel Başkan Aydemir Ceylan'ın listesinden girdi. Yapılan seçimler sonrasında ADD Yönetim Kurulu'na gıren isimler şöyle: Eski Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Viıral Savaş:, Ankara tJniversitesi SBF öğretim görevlisi Prof. Dr. Alparslan Işıklı, Hacıbektaş Belediye Başkanı Ali Rıza Selmanpakoğlu, Malatya Üniversıtesi Rektörü Prof. Dr. Fatih HUmioğlu, Hüseyin Emre Altınışık, mevcut üenel Başkan Ertuğrul Kazancı, Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ferit Bernay, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğretim görevlisi Prof. Dr. Anıl Çeçen, Dr. Ali Nejat, Neriman Dcmiral, Yurdagül t'Jlkii, Ersan Barkııı, Prof. Dr. Ahmet Salük, Yüksel Gür, Nilgün Ersoy, Adnan Türkkan, Ceyhan Mumcu, Akif Kemal Akay, 'llırgut Ünlü, Şükran Yalçın, Kültür Bakanlığı eski Müsteşar Yardımcısı Hasan Hüseyin Akbulut, Ahmet Gürel, Prof. Dr. Mustafa Altıntaş, eski Genel Başkan Aydemir Ceylan, Akın Camcı. Ote yandan oy sayımında gözlemcı olan Dker Taşyürek, INusret Aloğlu, Hüseyin Emre Altınışık, Yurdagül Ülkü, Elif Çuhada ve Ahmet Kuşçu oy sayımında sahtecilik yapıldığma dair tutanak turtu. Tutanakta, sandık seçim kurulunun toplanarak oylann tekrar sayılması, sonuçlardaki kuşkuların gıderılmesı ve gerek görülürse hukuk dışı olaylara adı karışanlar için suç duyurusunda bulunulması talcp edildi. ! CHP'li Değerli'nin sorusunu yanıtlayan Bakan Şahin: 50 kişi çıkardık, 42 kişi aldık ÜTÜBİTAK'ta 'tasfiye' açddamasıANKAUA (ANKA) - Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcı- sı Mehmet Ali Şahin, gcçen yı- Iın ilk 10 ayında Türkiye Bi- limsel ve l'eknık Araştırmalar Kurumu'ndan (TÜBİTAK) 50 kişinin işten çıkartıldığını, an- cak aynı döncmde 42 kışımn de işe başlatıldığını açıkladı. CHP Ankara Milletvekili İs- mail Değerli'nin soru önergesi- ni yanıtlayan Devlet Bakanı Mehmet Ali Şahin, 11 Ocak 2004 üe 7 Ekim 2004 tanhlerı arasında TÜBİTAK'la ilişiği kesilen 50 kişi hakkında bilgi- ler verdi. Bunlann 11 'ini, doktora ve • TÜBÎTAK'taki AKP tasfiyesinin gerekçelerini açıklayan Şahin, eski TÜBİTAK Başkanı Namık Kemal Pak ile ilgili idare mahkemesinin göreve iade kararını görmezden gelirken, hakkındaki soruşturmaları bahane göstennesi dikkat çekti. iîstü öğretim üyelerinden geçi- ci olarak görevlendirilenlerin oluşturduğunu belirten Şahin, dördünün ise lisans mezunu emeklilerden oluştıığunu anlat- tı. Lisans mezunu bir kışının ıse İŞ başvurusunda verdiğı önem- li bir bilginin doğru olmadığı- nııı saptanması nedeniyle işten uzaklaştırıldığını belirten Şa- hin, 9 kişinin de "yeterii per- formans göstermedikleri, işin ve işyerinin gereklerini yerine geti- remedikleri" gcrckçesiyle söz- leşmelerinin feshedildiğini bil- dirdi. 13yemekhanepersoneli- nin de ihale açılarak bu işin dı- şandan bir şırkete venlmesı ne- deniyle boşa çıkmalanna karşın, kurumda kendılerine ııygıın po- zisyon bıılunamaması nedeniy- le çıkartıldıklarını açıklayan Ba- kan Şahin, 12 matbaa persone- linin de benzeri biçimde söz- leşmelerinin feshedildiğini bil- dirdi Devlet Bakanı Şahin, aynı dö- nemde 42 kişinin işe alındığım açıklarken, bunlardan 13'ünün doktora ve üstü eğitim gördü- ğünü, birisinin ön lisans diğer- lerinın de lisans ve yüksek lisans mezunlanndan oluştuğunu açık- ladı Pak için gerckçe hazır Kurumdaki sağlık hizmetlc- ri için bir hemşirenin de görc- ve başlatıldığını anlatan Bakan Mehmet Ali Şahin, eski TÜBİ- TAK Başkanı Namık Kcnal Pak ile ilgili idare mahkemesi- nin göreve ıade kararını gör- mezden gelirken, hakkındaki soruşturmaları bahane göster- mesi dikkat çekti. Şahin, Prof. Dr. Pak hakkında Sincan Ağır Ceza Mahkemesi'nin kamu da- vası açılması yönünde karan bıılıınduğunıı anımsatırken, An- kara Curnhuriyet başsavcılığının açtığı sonışturmanın da sürdü- ğüne işaret etti. Şahin, "Bu nedenlerle adı geçenin TİJBİTAK Başkanh- gı'na iadesi hıısusu söz konu- su ceza soruşturmalan çerçe- vesinde değerlendirihnektedir r ' diyerek hukuk ilkelerine gön- derme yaptı. m fi i Adalet Komisyonu'nun( tembellik hakkı'... TBMM Adalet Komisyonu geçen yıl yoğun bir çalışma dönemi yaşadı. TCK, CMUK, CİK başta olmak üzere birçok önemli tasarıyı görüştü. Bu yoğun dönemin ardından komisyon 2 aydırtoplanmadı. Komisyon Başkanı Köksal Toptan geçen hafta yaptıkları toplantının açılışında bu konuya dikkat çekerken "Komisyon tembellik hakkını kullandı" dedi. CHP'li Muharrem Kılıç bu ifadeye karşı çıktı: "AB yeni bir tarih vermediği için hükümet atalet içinde." Adalet Bakanı Cemil Çiçek "atalet" saptamasına tepki gösterdi: "Kimse rehavet içinde olduğumuzu zannetmesin. 17 Aralık'ın ardından araya bütçe girdi, sonra bayram, CHP kurultayı girdi..." Ancak komisyonun "tembellik hakkı"n\n nedenleri konusunda birtürlügörüşbirliği sağlanarnadı. Bu kez CHP'li üyelerden Orhan Eraslan itiraz etti: "CHP kurultayıyla ne ilgisi var? Arkadaşlar hacca gitti..." Toplantıda ilerleyen dakikalarda atışmalar sürerken kendisine söz verilmemesini protesto eden CHP'li Mehmet Nuri Saygun toplantıyı terk etti. Toptan, bunu da "kurultay etkisi"ne bağlayınca CHP'lilerden yeniden itirazlar yükseldi... 'Yanınızda oturan Alman gazeteciydü' Geçen haftaya damgasını vuran gündem maddesi kuşkusuz Başbakan'ın türban demeciydi. Konunun ayrıntılarına ve perde gerlsine bakarak bu demeç karmaşasına netlik kazandırmak olanaklı. Alman Welt am Sonntag gazetesindeki demeç Türkiye'de yayımlandığında Başbakan Tayyip Erdoğan'ın Asya'dan verdiği ilk tepki "Böyle bir gazeteciyi tanımıyorum; böyle bir demeç de vermedim" oldu. Başbakan'a Davos'ta eşlik eden siyasi danışmanı Ömer Çelık de iddialı bir çıkışla "Bu haber külliyen (bütünüyle) yalan" dedi. Röportajı yapan Genel Yayın Yönetmeni Christoph Keese'nin yalanlaması üzerine işin rengi değişti. Maldivler'de bulunan Başbakan'ın kurmayları Japonya'da bulunan Başbakan'ın veri koordinatörü Cüneyd Zapsu ile haberleşti. Zapsu'dan gelen e-posta ilginçti: "Davos'taki Türk yemeğinde yanınızda oturan Alman gazeteciyle sohbet ettiniz. Kendisi bana yaptığınız sohbeti mail atınca ben de sizin söylediğinizi düşünerek onay verdim." Başbakanlık Basın Müşaviri Ahmet Tezcan'ın itirazı ise "toplumsal mutabakat" sözcüklerinin ilgili tümcede yer almadığı noktasındaydı. Yani Başbakan'ın tartışmaya neden olan "Kızım, eşim ve ben inançlı Müslümanlarız. Kuran'da kadınların toplumun içinde başörtüsü takması gereği konusunda düzenleme vardır. Kızım Kuran 'a saygılı olduğu için bu düzenlemeyi uyguluyor. O dinimizin kuralları altında yaşıyor. Başörtü yasağı özgürlükçü değildir. Onu hazırlayanlar amaçlarını aşmışlardır" görüşünü ifade ettiğinden ve demeçteki diğer bölümlerden kuşku yoktu. Başbakanlık kaynakları, Erdoğan'ın "Kızım moda olduğu için başörtüsü takıyor" demediğini, sadece "şık bulduğunu" söylediğini vurguluyordu. Zaten Alman gazetesindeki ifade de "Onun dışında kızım başörtüsünü şık buluyor" şeklindeydi. "Moda" ifadesi bazı Türk gazetelerindeki yanlış bir alıntıdan ibaretti. Zapsu'nun Japonya'dan gelen mesajı "Ortada bir redaksiyon ve algılama hatası var" diye bitiyordu. Alman gazeteciye, 14 soru ve 14 yanıttan oluşan yazısı için "külliyen" haksızlık yapıldığı anlaşıldı. "Redaksiyon ve algılama hatası"n\n sorumluları da belliydi... AKP'li Koca, Güney Asya'dan bildiriyor! Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Güney Asya gezisine katılan AKP Afyonkarahisar Milletvekili Ahmet Koca, gazeteciliğe özendi. Koca gezideyken hazırlanan basın bülteni Meclis'teki gazete bürolarına dağıtıldı. "Afyonkarahisar Milletvekili Ahmet Koca, Güney Asya felaket bölgesinden bildirdi" diye başlayan metinde milletvekili bölgeden sıcak(!) haberler veriyordu: "Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile birlikte Güney Asya deprem bölgesinde incelemelerde bulunan Afyonkarahisar Milletvekili Ahmet Koca, 5-6 Şubat 2005 tarihlerinde ilk önce Endonezya'nın Bande Aceh bölgesini gezdiklerini, burada tam bir felaketin yaşandığını, hızı saatte 800 kilometreyi bulan tsunami felaketi ile evlerin yerle bir olduğunu, araçların, gemilerin kilometrelerce sürüklendiğini, yokluğun, felaketin izlerini havadan ve karadan yapılan incelemelerde yakından gördüğünü söyledi. (...) Koca, daha sonra Endonezya'nın başkenti Jakarta'ya geçtiklerini, Endonezya Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yusuf Kala ve başkanlık sarayında Cumhurbaşkanı Susilo B. Yudhoyono ile görüşmelerde bulunduklannı ve Sayın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Türk heyeti onuruna verilen çalışma yemeğine katıldıklarını ifade etti. (...) Felaket sebebiyle ölenlere Allah'tan rahmet, kalanlara da sağlık, sıhhat ve sabır dilediğini belirten Koca, çalışmalarının devam edeceğini söyledi." Meclis'in kelaynakları! Malum 22. dönemde TBMM'nin neredeyse tamamına yakını yenilendi. Iki partili parlamentoda, geçmiş dönemlerde farklı partilerde siyaset yapan az sayıdaki milletvekili de bugün AKP ve CHP sıralarında politika yapıyor. TBMM'nin "gediklilerinden" biri de geçmişte ANAP sıralarında siyaset yapan bugünün AKP Mersin Milletvekili Ali Er... Er, geçen günlerde muhalefet kulisinde CHP'lilerle sohbet ederken biraz da "yalnızlığından" yakındı. Er, 1987'den bu yana kendisiyle birlikte Murat Başesgioğlu ve CHP Gaziantep Milletvekili Mustafa Yılmaz'ın aralıksız parlamenterlik görevini sürdürdüğüne dikkat çekip CHP'lilere takıldı: "Meclis'in kelaynakları gibi kaldık. Bizi koruma altına almanız lazım..." Türey Köse, Ayşe Sayın, Emine Kaplan, Bülent Sarıoğlu (İHiHiıcıııntaltnet.ııet.lr
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear