22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 16 EKİM 2005 PAZAR HABERLER 'Uyanlar dikkate alınmadı' Türkiye 'nin kuş gribi tehdidi altında olduğunun 1.5 ay önceden bilindiğini belirten Ziraat Odaları ve Beyaz Et Sanayicileri, hükümeti gerekli önlemleri almamakla suçladı SHPdenAB bteme Ptattormu 1 • ANKARA (ANKA) - SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın, halkın müzakere sürecini daha iyi anlayabilmesi ve benimseyebilmesi için "AB Izleme Platformu" kuracaklannı bildirdi Karayalçın, parti meclisi toplantısında yaptığı konuşmada, müzakere belgesındekı en olumsuz bölümün tanm fonlarının kullanılmasına ve ışgücü dolaşımına getirilen kısıtla- malar olduğunu kaydetti. jran'da yaban ördekleri öldü • 1AHRAN (AA) - tran'da binlerce göçmen yaban ördeği bilınmeyen bir nedenle ölürken, yetkililer yapılan testlerin ördeklerin ölümüne kuş gribinin neden olmadığını ortaya koyduğunu ileri sürdü. Iran Devlet Veterinerlik Kurumu yetkililerinden Behruz Yasemi, bilinmeyen nedenlerle Çamurcun tûrii 3 bin 692 yaban ördeğinin öldüğünü söyledı. Yasemi, yapılan testlerde ördekJerin kuş gribi olmadığının belirlendiğini açıkladı. Lice'de çatışma: lerşehit • LİCE(AA)- Diyarbakır'ınLice ilçesinde Dibek köyü kırsalında operasyon düzenleyen güvenlik güçleri ile terör örgütü PKK mensuplan arasında çatışma çıktı. Çıkan çatışmada 1 jandarma erinin şehit olduğu belirtildi. Bölgede operasyonlar sürüyor. Zincipli eyleme gözattı • Istanbul Haber Servisi - Ezılenlenn Sosyalist Platformu üyeleri, dün Terörle Mücadele Yasası'na ilişkin tasanyı protesto için Taksim Meydanı'ndaki trafik lambalanna kendilenni zincirledı. Yolu trafiğe kapatan eylemcilere müdahale eden polis, 4 kişiyi gözaltına aldı. Kardak yine hareketli • MUĞLA (Cumhuriyet) - Kardak'a hafta başmda gelen Yunan balıkçı teknesi, Türkiye ve Yunanistan sahil güvenlik ekiplerini Ege Denizi'nde yine karşı karşıya getirdi. Sahil güvenlik ekiplerimizin. Yunan teknesini denetlemek ıstemesi üzerine Yunan sahil güvenliğiyle kısa süreli gerginlik yaşandı. Dün de 3 saat süren gerginliğin arduıdan her iki sahil güvenlik botu kendi sulanna çekildi. JÜBİhten DİSK'litereyemek • BOLL (Cumhuriyet) - Abant Izzet Baysal Üniversitesi Rektörii Prof. Dr. Yaşar Akbıyık, Bolu KonıOtel'deDlSK tarafından Türkiye ve dünyada solun durumuyla ilgili düzenlenen toplantıya kahlanlara akşam yemeği verdi. Üniversitenuı sosyal tesislerindeki yemeğe DÎSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi. sanatçılar. bilim adamlan, köşe yazarlan ve siyasetçiler katıtdı. ANKARA(CunıhurivetBürosu)-Tür- kiye Ziraat Odalan Birliği (TZOB) ile Beyaz Et Sanayicileri ve Damızlıkçılar Birliği (BESD-BlR), Türkiye'nın kuş gribi tehdidi altında olduğunun 1.5 ay önce uluslararası uzmanlarca uyanlma- sına karşın yetkililerin gerekli önlemle- ri almadığı belırtilerek "Büyük bir ek- sikliğigörmezden gelemeyiz. Bugün yet- küiler de neden gerekli risk kontrolleri- nin vapdmadığuıı açıklavanıamaktâdır" şeklinde tepki gösterdi. TZOB Başkam Şemsi Bayraktar ile BESD-Bir Yönetim Kurulu Başkam M. Kemal Akman ımzasıyla yapılan ortak açıklamada, AB ülkelerinden ABD'ye kadar bütün ülkelerin bu hastalığın yol açacağı tehlikelere karşı önlem aldığı ammsatılarak şu ifadelere yer verildi: "Bizde de seri hareket edilmiştir. Fa- kat büyük bir eksikliği de görmezden gelemeyiz. Bundan 1.5 ay önce yapdan Dünya Tavukçuluk Kongresi'nde uz- manlar tarafindan, k»şayının geldiği, ku- zeyden güneye doğru kuş göçlerinin ola- cağı ve ülkemizin kuşgribi tehdidi alün- da olduğu, bireysel çiftülderin kontrot attma ahnması gerektiği konusunda, yet- kflBereuyanbu^bulumıhnasnar^men kuş gribinin ülkemizde ortaya çıkmasu bu hastanğın göz göre göre geldiğjni gös- termektedir. Bugün yetkililer de, enteg- re işletmelere yakın olan açıkta besi çift- tikkrinde neden gerekli risk kontroDeri yapümadığıru açıklayamamaktadır." Turkiye'deyıllıkcirolan2.5-3 milyar dolar civannda olan 10 bin pilıç eti ve 5 bin de yumurta işletmesi bulunduğu belirtilen açıklamada, yaklaşık 2 mil- yon kişinin geçimini bu sektörden sağ- ladığı vurgulandı. Açıklamada, ülkede 120 milyon piliç, 35 milyon yumurtla- yan tavuk ve 2 milyon da hindi olmak üzere 157 milyon canlı kanatlı hayvan bulunduğu kaydedilerek şu görüşlere yer verildi. "Tüketküer piliç eti ve yu- murta yemekten korktuğundan, tüke- timde yüzde 50'lerin üzerinde düşüşler meydana gelıniştir. Fiyatlar da bir anda yüzde 25'ler seviyesinde düşmüştür. Ül- kede oluşan panik havası sektörii bir an- da krize sokmuştur. Ülke oiarak oturup düşünmekte ve biraz soğukkanh ohnak- ta fayda vardır. Panik, ülkemize ve üre- ticilerimize zarar verecektir." 'Hijyene ve iyi pişirmeye dikkat' Türkiye Esnaf ve Sanatkârlan Konfe- derasyonu Başkanı Derviş Gûnday ise "Lokantalar kesinlikle pazardan açık köy tavuğu ve kontrolden geçirihnemiş ürünlerialmamair dedi. Türkiye Lokan- tacdar ve Kebapçılar, Pastacılar ve Tat- hcılar Federasyonu aracılığı ile uyanlar- da bulunan Gûnday, hijyerük olmayan ortamlarda üretilen ve kesilen tavukla- n almanın da bu virüsün yayılmasının nedenleri arasuıda olduğunu belirtti. 2004 yılmda kapatılan Manisa Enstitüsü'nün eski bir çalışanı Cumhuriyet'e açıkladı: w Aşı üretebflecek enstitüyü kapattılar' • Hükümetin kapattığı Ma- nisa 'daki Aşı Üretim Enstitü- sü'nde kuş gribine karşı aşı- nın üretilmek üzere olduğu ortaya çıktı. Enstitünün eski bir çalışanı, "Manyas'taki va- kadan üreteceğimiz virüsle, kuş gribinin 2-3 ayda aşısını yapacak durumdaydık" dedi. MURAT KIŞLAU ANKARA - Tanm ve Köyiş- leri Bakanlığı'nın isteğiyle 2004 yılında kapatılan "Manisa Ta- vuk Hastalıklan ve Aşı Üretim Enstitüsü~nün "kuş gribi aşısı- nıgefiştirtneküzereokhığu bir dö- nemde" çahşmalarına son veril- digi ortaya çıktı. Enstitünün es- ki bir çalışanı, kapatmaya ge- rekçe oiarak "elektrik faturala- nnın yüksek gehnesinin" göste- rildiğını belirterek *Manyas'ta- ki kanatiıdan üreteceğimiz virüs- le 2-3 ay içinde kuş gribine kar- şı aşı üretebuîrdik. Benzervaka- larda çözüm olurdu" dedi. Manisa Enstıtüsü'nün ismini açıklamak istemeyen eski bir ça- hşam, Türkiye'de de ortaya çı- kan kuş gribi türünün mevcut bir ilacı veya aşısı olmadığını belirterek şunlan söyledı: "Fa- Kayseri'de kanatiı hayvan yetiştiricüiği yapan bir firma "Bizde kuş gribi yok" yazılı pankart asü. (AA) kat bizim aşı üretme çabamız vardL 2003 yıhnda aşıyı bulma- ya yöneJik bir çahşma projelen- mişti. Deneme çahşmaîan yapı- yorduk. Bir antijen üretüdi Eğer kapatılmamış olsaydık, Man- yas'taki çiftlikten ahnan kanat- hlardan virüs üretilecekti. On- dan da aşı yapacakük. Diyeom ki Adana'da da bu virüs görüktü. Aynı özeUikteki bir virüsten kay - naklanryorsa, hemen bu aşı faaB- yete geçecekti, çözüm olacakü. Biz bu aşıyı kabaca 2-3 ay içinde hazniayâbüecekdurumdaydıkr Kapatma nedeni oiarak kendi- lerine bir bilgi verümediğini söy- leyen enstitünün eski çalışanı *Bize söylenen tek bir şey var, kapatma nedeni oiarak elektrik faturalannın yüksek geldiği söy- lendL Başka bir sebepyok. Araş- ürma projesi yapıhyordu, 2004te ödeneği konmamış dediler. Böy- lece unutuldu. Üstelik Enstitü 2004'te kâra geçmişti. Eğer ka- panlmasaydı, 2004 yılında Suudi Arabistan tanesi 1 dolardan 70 bin yumurta istemişti. Lübnan, Irak tan talepler vardı" dedi. Uluslararası Gıda Orgütü'nün desteğiyle kurulan enstitünün "sadece hayvanlar değil insan- lar için de aşı üretebilecek özei- Ukte" olduğunu söyleyen çalı- şan, "Burası Türİdye'de tek, dünyada 8-10 yerden biriyken şimdi kaldınldı. Sadece iki kü- mes kaldL Şu anda il müdürlü- ğü orayı aldı. Lojmanından ya- rartanıhyor. Oy sa bizim enstitü biyolojiksüahlann kullanımına karşı da müsaitti. Hatta elektrik giderierini düşürmenin yollan- nı da anvorduk" dedi. H5N1 TİPÎNDE Romanya'daki virüs de olaurucu BRÜKSEL (AA) - Avru- pa Komısyonu, Roman- ya'daki kuş gribinin öldürü- cü H5N1 tıpinde olduğunu açıkladı. AB Komisyo- nu'nun sağlık ve tüketici- nin korunmasından sorum- lu yetkılisi Marcos Kipri- yanu. "Tesüer, Romanya'da- ki virüsün H5M olduğunu teyit ediyor, ancak Asya ve Türkiy^'de bulunan türler- le bağianasuun betirlenme- si için başka testier gereki- yordu. Bu bağtanü şimdite- yit edildT dedi. Komisyon, AB veterinerlerinin kuş gri- bi durumunu değerlendir- mek için perşembe günü toplanacaklannı da bildirdi. Balıkesir'in Manyas ilçesı- ne bağlı Kızıksa beldesin- de görülen kuş gribi vürü- sünün öldürücü H5N1 ti- pinde olduğu belirlenmişti. TBB Başkanı Özok, AB baskısı ve hayaliyle yapılan değişikliklerin sistemi sıkıntıya soktuğunu belirtti 'Altyapısız yasalar çıkanldı' • Ceza Yasâsı ve CMY'nin 'AB hayali ve baskısıyla bir çırpıda çıkan, altyapısı oluşturulmayan' yasalar olduğunu belirten Özok, Türkiye'nin geleceğini ilgilendiren önemli konularda TBMM'nin de\Te dışı brrakılmasını da eleştirdi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Özdemir Özok, tt AB- Türkiye ilişkileriıün hangi nedenlerle bu denB savunuldugu ve nasd sonlanacağı konulannda ciddi kay güar taşunaktayız" dedi. TBB, baro başkanlannın katılımıyla Ceza Muhakemeleri Yasası (CMY) kapsamında müdafı ve vekil görevlendirilmesinden kaynaklanan sorunlarm görüşüldüğü toplantı düzenledi. Toplantıda konuşan TBB Başkam Özdemir Özok, yeni Ceza Yasası ve Ceza Muhakemesi Yasası'nın TBB'ye ve barolara büyük yük ve sorumluluk getirdiğini, TBB CMY servisinde avukatlık ücreti taleplerinde artışa neden oiarak işlerin tıkanma noktasına getirdiğini kaydetti. Ceza Yasası ve CMY'nin "AB hayali ve baslasryla bir çırpıda çıkan, altyapısı oluşturulmayan" yasalar olduğunu belirten Özok, CMUK tahsisatının armnlması gerektiğini Adalet ve Maliye bakanlıklanna ilettiklerini ancak olumsuz yanıt aldıklannı söyledi. Özok, AB-Türkiye ilişkilerinde de önemli gelişmelerin yaşandığmı, TBB oiarak ilişkileri tarihsel süreç içinde objektif bir biçimde değerlendirmeye ve halkın yaranna olan yanlarmı tespit etmeye çalıştıklannı belirterek şunlan söyledi: "PÎapüBst ve öngörüsüz, günü bhük potitikalar sonucu ülkemiz bırakınız AB standartiaruiL, birçok üçüncü dünya ülkelerinin gerisine düşmüştür. Bugün ülke adına AB iüşkilerini biçimlendiren siyasal düşüncenin ve yine konunıın çığırtkanlığını yapan birçok kesünin, kısa süre önce konuyla ilgili görüş ve düşüncefcri anımsandığmda, AB-/ Türkiye Uişkilerinin hangi nedenlerle bu denli savunuldugu ve nasd sonlanacağı konulannda ciddi kaygılar taşımaktayiz." Özok, Türkiye'nin geleceğini ilgilendiren önemli konularda TBMM'nin devTe dışı bırakıldığım kaydederek "Özensiz özeHeştirmeler, ilkesiz ve kuralsız yabancı sermay e çığırtkanlığı ülke geleceğini tehdit eder boyuta varmışür. Küçük çıkarlar uğruna takümış at gözlüklerinin çıkanlarak gerçeklerin yalın ve acı bir Biçinıde görüunesinin tarn zamanıdir" dedi. Eğitim-Sen: Eşitlik istiyoruz Eğitim-Sen'Bler, eğitim sorunlanna dikkat çek- mek amacıy la dün Diy arbakır ve Adana'da ey- lemler düzenlediler. Diyarbakır'da Urfakapı semtinde bir araya gelen öğretmen, öğrenci ve vetilerden oluşan topluluk, pankart açaraktstasyon Meydanı'na kadar yiirüdü. Burada basın açıklaması yapan Eğitim-Sen Diyarbalar Şube Başkanı İhsan Babaoğlu. ögrencilerin 80 kişiUk dersüklerde eğitim gör- düğünü, kentte 3 bin 500 dersüğe ve bir bu kadar da öğretmene gereksinim olduğunu beHrterek "Di- yarbalar'da bütün bölge için, eğitimde pozitif ayruncıhk talep edijoruz" dedL (Fotoğraf: AA) DSP lideri Sezer, ÖSYM'nin YÖK'ten aynlmasını eleştirdi 6 Sınavlar şaibeli hale gelir' ANTC\R\(CıımhurivetBürosu)-DSP Genel Baş- kam Zeki Sezer, ÖS\Tvl"nın YÖK'ten kopanlması- nm bütün sınavlan şaibeli duruma getireceğini be- lirterek AKP'nin işbaşına geldiği günden beri dev- letin kurumlannı ve kadrolanm ele geçirmek için ça- ba gösterdiğini bildirdi. Sezer, yaptığı yazılı açıklamada, "hükümetin üni- versitelerin araşürma ödeneklerine el koyduğunu, araşnrma görevüsi ve yardımcı doçent atamalannı durdurduğunu" ifade ederek buna karşm dünyanm ileri ünıversiteleri arasında mye Türk üniversitele- rinin ohnadığının haksız bir biçimde sorgulandığı- nı kaydetti. Sezer. şu görüşleri dile getirdi: "AKP hükümeti, işbaşına geldiği günden bu yana devietin kurumlannı ve kadrolannı ele geçirmek için çaba gösteriyor. Bugüne kadar, bakanhİdarda ve bunla- ra bağh kuruluşlarda büyük bir kadrolaşma hare- kâü sürdüren hükümet bununla yetinmiyor, bağım- sız olan ve böyie kalması gereken kuruhışlan da et- kisi altma almak için her türtü yola başvuruyor. Son oiarak da hükümet, YÖK'e bağh bir döner serma- ye işletmesi olan ve bugüne kadar yaptığı yansız, ku- sursuz smavlarla büyük bir say guıhkve güven kazan- mış bulunan ÖS\ M'yi özel sermayeli kuruluş haline getirip YÖK'ten koparma yoluna başvıırdu. AKP boyun eğdiremediği bağunsız kuruluşlardan intikam alma peşindedir. OSYTVl'nin YÖK'ten kopanunası bütün sınavlan şaibeli duruma getirir." PAZAR ORHAN BURSALI 'Oyun Teonisi' ve TÜPkiye-1 "Akıl Oyunlan" fılmiyle yakından tanıdığımız John Nash, 1994 yılında Nash Kuramı ile "Oyun Teori- si"ne yaptığı katkıyla Nobel Ekonomi Ödülü'nü al- mıştı... Şimdi aynı teori üzerindeki çahşmalan biri - israilli, diğeri Amerikalı iki bilim insanına da 2005 No- • bel Ekonomi ödülü'nü getirdi. Oyun Teorisi, ülkeler, kurumlar ve topluluklar ara- sında rekabet ve işbiriiği konularını ele alır, burada en doğru stratejinin ne olduğunu saptamaya çalı- şır. Karmaşık ilişkilerde "doğru" strateji ve karann belirlenmesi zordur.. Işte güçlü matematik hesap- lara dayanan bilimsel "yol haritalan", karar verme süreçlerinde önerilerde bulunarak yararı ençokla- maya yardımcı olur. Bugün, önce Nash Kuramı'na, biraz Türkiye-AB ilişkileri açısından bakma dene- mesi var. Âtt tarafı, küçük bir iki beyin jimnastiği.. * John Nash'in Oyun Teorisi'ne katkısı, "win-win". (kazan-kazan) sözcükleriyle popülerdir. Zaten bü- tününü değerlendirmek bizi aşar. "Kazan-kazan" formülünün dayandığı temel, "Tüm oyunculann kendileri için en mükemmel stra- tejiyi geliştirdikleri bir ortamda, her oyuncunun kendisiiçin en uygun stratejiyi seçme olasılığıyük- sektir" fikrine dayanır. Nash'a göre, "Denge" du- rumlannda alternatif stratejilere başvurmak, daha iyisonuç vermez.. "Kazan-Kazan", her iki tarafın da yaklaşık eşit- likte kazançlı çıktığı bir durumu anlatır. Kazan-ka- zan durumunda taraflann beklentilerine "kavuştu- ğu" varsayılır, yani iki yönlü bir "memnuniyet" söz konusudur. • • • Türkiye'nin Avrupa Birliği ile ilişkilerinde 17 Ara- lık ve 3 Ekim tarihlerinde vanlan anlaşmalann, "ka- zan-kazan" teorisine uygun oiarak gerçekleştiği, hem Başbakan'ın hem de medyada birçok yaza- nn ortak kanısı. Şüphesiz, bu saptamalarda siyasi tercihler var. Yaptığı biranlaşmada Başbakan "kay- bettiğimizi" söylemez.. Acaba bilim dünyamızdan bu anlaşmalan "Oyun Teorisi"ne göre, "tarafsız" değertendirecek bilimsel bir çalışmaya soyunan kimse var mı, bilmiyorum... Sosyal bilimcilerimiz "bilimsel anketler" yapmayı daha çok sever... Ekonomistlerimizin de ilgi alanla- rı değişiktir! Ama Oyun Teorisi'ne göre, herkes bu ilişkilerde kaba hatlanyla bazı saptamalar yapabilir. Sorumuz şudur: Nash Kuramı'na göre, AB ve Türkiye kendileri için en mükemmel stratejiyi ge- liştirebildi ve uygulayabildi mi? Sonuçlar her iki ta- raf için de "azami memnuniyet" yarattı mı? önce, verili kurallan anımsamak gerekir: AB-Tür- kiye tam üyelik görüşmeleri içinde. AB, 25 üye ül- keden oluşuyor ve kararlannı oybirliğiyle alır. Ama hemen hepsinin, Türkiye'nin üyeliği konusunda ba- zı itirazlan var. Imtiyazlı üyelik, emeğin serbest do- laşımına engeller, Ermeni soykınmını tanıma, Kürt konusundaki federasyon... Tabii, Kıbns'ta Rumla- nn istekleri... AB'nin Türkiye'yi hazmetme kapasi- tesi bile itiraz oiarak masadadır... Ama masada "Türkiye'yi AB'den dışlama" seçeneği yoktur! Buna karşılıkTürkiye ise "tam ve eşit üyelik" is- temektedir. Ve her iki taraf da bu pozisyonlanyla sü- recin içindedir! • • • AB açısından sonuca bakarsak: Üyelerin tüm itirazlannı içeren neredeyse her şey, şu veya bu şe- kilde önce 17 Aralık, ardından daha net oiarak Mü- zakere Belgesi'ne girdiğine, hatta bazı ülkeler üye- liğimizi referanduma bile bağladığına göre, bu "oyun "nda, AB tarafı beklentilerini "çoklaştırdı", azami yarara ulaştı. AB oyunculan, tek tek veya toplu oiarak, kendileri için en mükemmel sonu- ca ulaşmış görünüyor. Peki Türkiye? Net ve eşit tam üyelik stratejisi ile yola çıktı. İki kazanç var: 1) Müzakere belgesi içi- ne "hedef tam üyelik" ifadesini koydurttu. 2) Mü- zakerelen başlattı. Ama hedeflenen "Büyük ka- zanç" yok: Gerçi hedeftam üyelik, ama bu tam üye- liğin gerçekleşmesini engelleyecek bütün itirazlar da belge içinde. Türkiye bütün üye ülkelerin istek- lerini yerine getirse bile, AB, kendi koşullannı uy- gun görmezse, Türkiye'yi eşit tam üye yapmama hakkına sahip. Sonuç: Her iki taraf için de bir "kazan-kazan " var! Ama, esas kazançlı AB'dir. Çünkü AB, masaya "dü- şük düzey üyelik" garantisi ile oturdu ve bunu el- de etti. Türkiye ise masaya tam üyelik için oturdu ve "düşük düzey üyelik" alternatifı ile yetindi... AB, Türkiye'nin üyettğini 15-20 yıla yaymak ve "ba- kalım görelim" stratejisinde başanlı oldu. Türkiye, kendisinin değil, AB'nin bu stratejisini oynuyor... "Oyun Teorisi"r\e göre, bu ilişkilerde şimdilik "çok kazanan-az kazanan" durumu var. Tabii, "Oyun"un bitmediğini ve sürdüğünü de be- lirtmek gerekir.. Salı'ya, 2005 Nobeli açısından bir deneme daha var... obursali@cumhuriyet.com.tr Yargı karanyla yaymı durdurulan yazt dizisi kttap oiarak çıktı. HIKMET ÇETINKAYA Yol arkadışı Nurettin Veren anlatıyır ETHULLAH GÜLEI'İN 40YHJJK SffiÜVBİ-2 Eskilerin "fikri tnkip" dedikleri nedir?.. Hikmet Çetinkayo'nın Fehulloh Gölen'e ilişkin yazı dizisi 1976 yılında Cumhuriyet'te yoyımlanrYor, Izmiı, Kemolpoşo, Kazdoğlan'nda Fethufloh Gölen'in oğrendler için kurduğu irtica komplan tanıtılıyof. Yİ2OO5!.. Yine Cumhuriyet'te Hikmefin kaleminden "Ferhullahçılarda iç Hesaplaşma"yı okuyacaksınız . Çetinkoya'do fikri tokip var... İLHAN SELCUK GÜNİZİ YAYINCIUK tel / faks: 0.212 512 11 72
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear