Catalog

-f- Pilota Göre Zemin mi, Zemine Göre Pilot mu? O M E R E R D E M Hasbeikader otomo- bil yanşına katılanlann çok sık karşılaştıklan sorularvar- dır, birçoğu merakgıderme yada kîyaslama amaçlt olur. 'Formula-1 yanşına katıla- cakmısın?', 'Schumacher^ geçebilir misin?', 'Volkan Işık caddede nasıl gider?', 'Rıchard Burns Formula'ya katılsa ne ya- par? Bir çoğunun cevabı olmasa da gerekli bilgilendirmeler yapılır ve meraklılann yeni sonjlan ile sürüp gider bu diyaloglar. Motorsporlannın günümüzde ulaştığı teknolojiler, otomobillerin kabıliyetleri, özel- likle aktarma, fren ve süspansiyon sistemle- rindeki başdöndürücü gelişimler bir yana başrolde hep pilotlar oluyor. Bunun en so- mut ömeğıni geçtiğimiz sezon ülkemizde ya- şadık, Volkan Işık Super 1600 bir otomobil- le, WRC klasman bir otomobili ve WRC klas bir pilotu, Serkan Yazıcı'yı. geride bırakıp, Dünya'da ilk defa Super 1600 bir otomobi- le ulusal şampıyonluk kazandırdı. Tek faktör tabi ki Volkan'ın pilotajı değildi ancak o ol- masaydı bu başannın sağlanamayacağı ger- çeği bütün soru işaretlerinı de ortadan kal- dırmaya yetıyor. Ozellikle dünya ralli şampiyonasına ka- tılan fabrika takımlannın puan mücadelesı için son yıllarda sıkça başvurdukları bir stra- teji var. Bu da farklı zeminlerde farklı pilotlar kullanmak, Eskiden deyapılmıyor değildi an- cak markalar şampıyonluğunun önemınin artması bu uygulamayı akça kullanılır hale ge- tirdi. ömek vermek gerekirse, Peugeot Sport, asfalt yanşlarda Gilles Panizzi'yi diğer iki pilotun yanına destek olarak kullandı, yine Pe- ugeot ve Ford takımı, Francois Delocour'u, Citroen test dönemlerinde, Philip Bugals- ki'yi asfalt yanşlarda kullandı. Bu ömekler kar ve buz üstünde, Monte Carlo ve Isveç ralli- lerindekı yarışlarda da sıkça kullanılan bir taktik. ozellikle asfalt ve buz üstünde pilotaj farklılıklan daha ön plana çıkıyor, örneğin Burns, dünya şampiyonu bir pilot olmasına rağmen asfalt yanşlarda çok zayıf, aynı şe- kilde McRae ve Makinen asfattta zayıflar, bu- na karşın Didier Auriol, Francois Deleco- ur, Freddy Loix, Panizzi gibi pilotlar asfalt- ta birer canavara dönüşüyoriar. Bu örnekle- ri çoğaltmak mümkün bir de bunun dışında kalanlar ki benim görüşüm VVoıid Class bir pilotun tüm zeminlerde aynı performansı gös- termesi gerekır. Carios Sainz, Marcus Gron- holm, Harri Rovenpera, Markko Martin ve ozellikle Sebastian Loeb her türlü ze- minde zirveye koşma becerisine sahip pilot- lar. Biraz eskiye gittiğimizde ise, Juha Kan- kunnen, Markku Alen, Miki Biasion, Timo Salonen zemin farketmeksizin başa koşan pilotlardı. Bunlann dışında bir ısim var ki onun dünyalı olduğuna ınanmıyorum. Tüm zemin- lerde ve şartlarda gösterdiği olağanüstü per- formans onu belkı çok kez dünya şampiyo- nu yapmadı ancak akıllarda kalmasını sağ- ladı. Bu isım de hiç şüphesız Ari Vatanen'dir. llerlemiş yaşına rağmen rally raidlerde yanş- mayı sürdüren bu efsanevi pilot soğukkan- lılığı sayesinde günümüzde bile başa koşa- bilecek yeteneğe ve güce sahip. Ülkemizde de benzen durumlar yaşanıyor ancak bizde farklı zemine göre pilot ya da otomobil gibi endişeler yok, çünkü ne pilot var ne de marka. Motorsporlannın bir avuç insan ve otomobil firması güdümünde çıka- mamış olması her yerde olduğu gibi bu sporun da gelişmesini engelliyor. Pilotlann özelliklerine gelince, Ne- jat Avcı için toprakta iyidir, Ercan Kazaz için hızlı etaplarda gözüpek, Ethem Genim için asfaltta çılgın, Serkan Yazıcı için hız- lı amarisklı,Hamdi için kaygan zeminler- de hızlı denir. Bunun dışında Volkan ve Ömer Tolon için söylenecek bir şey yok ki bu pilotlar dünya ralli şampiyonası klasma- nında yanşabilecek nıtelektedırler.Ne yazık ki Ömer Tolon gibi zor yetişen bir pilot bu- gün motorsporlanndan uzaklaşmıştır. Görül- düğü gibi dünyada yaşanan kaygılann biz- dekilerden epey bir farkı var. omerdem@omerdem.com KISA...KISA... KAR ALTINDA YARIŞ - Dünya Ralli Şampiyonası'nın tümü kar altında geçilen tek ayağı olan Isveç Rallisi geçen hafta başladı. Karda yarış güzel bir görüntü oluştursa da deneyimli isimleri bile zorluyor. örneğin, zor anlar yaşayan Ford'un Estonyalı pilotu Markko Martin, yeni yağmış kar üzerinde yarışmanın güçlüğünü vurgulayarak "Böyle ortamlarda daha dikkatli olmakzorundaytz" açıklamasını yaptı. YENİ ÖNERİ - FIA Teknik Çalışma Grubu, yaptığı bir toplantıda, motor gibi parçaların rutin kontrollerinin yılda bir yerine 2 - 3 yılda bir yapılmasını önerme kararı aldı. Bu uygulamanın harcamaları düşüreceğine inanılıyor. .Motor Sporları Cumhurrye! Patron Bernie Ecclestone ile FIA Başkanı Mosley karşı karşıya takviminde 20 yarış olur mu? M U R A T Y I Ğ C I örünen o ki F1 dün- yasıönümüzdekidö- nemde F1 takvimiy- le daha çok ilgilenecek. F1 yöne- timinin her an yinelediği bir şey var Belçika'nın takvimden çıkıp ge- ri döndüğü, Fransa'nın son anda takvime dahil olduğu, Ingiltere'nin bile takvimdeki yerinin tartışıldığı bir dö nemde, artık klasikleşen ya- rışların bile yerleri garanti değil. Her ne kadar Ecclestone yarış sayısını 20'ye kadar çıkartabile- ceklerini savunuyorsa da ne FIA Başkanı Mosley, ne de takım yet- kilileri yarış sayısıpın 17'nin üzeri- ne çıkmasını istiyor; hatta 16'da ıs- rarlı davranıyorlar. Tabii bu tartışmalar Türkiye için ayrı bir önem teşkil ediyor. Çünkü daha önce de yinelediği- miz gibi Türkiye'nin takvime gire- bilmesi için bazı yanşların takvim- den çıkması gerekiyor. Takvimde 20 yarış olur mu, tahmin etmesi zor ama şunu rahatlıkla söyleyebili- riz: Türkiye'nin 2005'te takvimde yer alabilmesi için şu anda yarış düzenleyen bazı ülkelerin bu hak- larını kaybetmeleri gerekiyor. Almanya uzattı Almanya'nın Nurburgring pis- ti, kontratinı 2009 yılına kadar uzat- tı. Pist yetkilileri, F1'in en yetkili ismi Bernie Ecclestone ile anlaş- maya vardıklarını ve Formula 1 düzenleme haklarını 2009'a ka- dar ellerinde tuttuklarını açıkladı- lar. Kontratını beş yıl daha uza- tarak Almanya'daki ikinci GP ol- ma hakkını saklı tutan Nurburgring, Avrupa GP'si adı altında F1 sever- lerle buluşuyor. Almanya'daki di- ğer GP'nin (Almanya Grand Prix - Hockenheim Pisti) kontratı ise 2008 yılına kadar sürüyor. Tabii bu kontratlar, 2005'te F1 yarış takviminin tekrar 16 yarış üzerinden yapılmasını isteyen Ulus- lararası Otomobil Federasyonu Şampiyon rekorla başladı Tüm zamanlann hemen hemen tüm rekoriarını kıran Ferrari pilotu Michael Schumacher, kendisini zorlu bir mücadelenin beklediğinin farkında. Hatta pek çoklarına göre Schumacher'in bu yıl yarışmaya devam etmesinin nedenlerinden biri de bu. McLaren ve VVilliams'ın 2004'te çok daha iyi olacaklarına emin olan Alman pilot, "Sezon sonunda kimin en önde olacağını göreceğız. Ferrari, yerinı kaybetmemek için elinden geleni, hatta fazlasını yapacaktır" diye konuşuyor. Ferrari teknik müdürü Ross Brawn da, "Otomobilin piste çıkmakta geciktiği" eleştirilerini reddederek, hedefledikleri zamanlamayı aşmadıklannı belirtiyor. Sezonun ilk GP'sine yetişeceği söylenen F2004'ün Schumacher'le yaptığı dereceler de Bravvn'ı doğrular nitelikte. İkinci test sürüşünde tur rekoru kıran Schumacher, iyi bir başlangıç yaptıklarını, bunun sadece bir başlangıç olduğunu ve her geçen sürenin, kendilerini biraz daha "mükemmelliğe" yaklaştırdığını söyledi. Tabii bu söylenenlerin ne kadar doğru olduğu, 7 Mart'takı ilk yarışta belli olacak. (FIA) Başkanı Max Mosley'nin söy- ledikleriyle çelişiyor. Mosley, önü- müzdeki yıllarda Avrupa'daki ba- zı yanşların takvimden çıkabile- ceğini belirtirken, aynı ülkede iki yanş yapılması şansının giderek za- yıfladığını belirtmişti. Bilindiği gibi takvimdeki iki yanşın gerçekleştirildiği bir diğer ülke ise Monza ve Imola pistleriy- le F1 otomobillerine evsahipliği yapan Italya. Çok iyi arkadaş olan Eccles- tone ve Mosley, bu noktada bir- birlerinden aynlıyorlar. Geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamayla 2004'ün Imola için son olacağını söyleyen Ecclestone, "Testlehya- sakladıklan takdirde takvimde 20 yanş bile yeralabilir" diye konuş- tu. Ecclestone özel test günlerini 40 günden 30 güne çekerek rahat- lıkla 20 yarışa çıkabileceklerini söylerken, Mosley bu fikri şiddet- le reddederek, F1 takviminin 20 ya- rışa ihtiyacı olmadığını iddia edi- yor. Türkiye nerede duruyor? Aslında bu tartışmalarTürki- ye'yi de çok yakından ilgilendiri- yor. Sigara reklam yasağı nedeniy- le Avrupa'da zorlu günler yaşa- yacak olan Formula 1, çareyi Av- rupa dışındaki ülkelere kaçmakta bulacak gibi görünüyor. Bahreyn ve Çin'in takvime girmesiyle Av- rupa ve Amerika dışındaki krtala- ra ulaşmayı başaran F1 yönetimi, pek çok yeni pistin ve ülkenin de takvimin yenileri olabileceğinin sinyallerini veriyor, bir bakıma AB ile girdiği savaştâ bunu güçlü bir koz olarak elinde tutuyor. 10 yıl içinde Avrupa ekono- misinin geiişim olarak üçüncü dün- ya ülkelerinin çok gerisinde kala- cağını savunan Ecclestone, "Av- rupa'nın Çin, Güney Kore ya da Hindistan gibi ekonomilerie başet- mesi kolay olmayacak" diye ko- nuşuyor. Türkiye'nin 2005'te tak- vimde olacağını belirten Ecclesto- ne, Güney Kore'yle şimdiden 2009 yılı için sözJeşme imzalamış durum- da... Her fırsatta 2009'dan önce Hindistan'da bir yarış düzenleye- ceklerini belirten F1'in en yetkili ismi, "Bu konudaki teksorun, sa- at farkı nedeniyle Avrupa 'daki iz- leyicilerin rahatsızolma olasılıkla- n" diyor. Pist dışında "kim, nere- de, kaç yanş yapacak" tartışma- lan devam ederken, takımlann se- zon hazırlıklan da sürüyor. 2003'ün hemen başında yapılan kural de- ğişiklikleri sezonun başında ya- şanan beklenmedik olaylarla bir- leşince, geçen sezon son yıllann en heyecanlı yarışlarına sahne ol- muştu. 2004'ün de benzer bir şe- kilde devam etmesi bekleniyor. Tofaş'ı üst üste üç kez Türkiye Şampiyonu yapan Saffet Üçüncü Seat'a el attı üncü' değil hep birinciM U R A T İ L T E R Tf V öeylikdüzü'nde Genoto içerisinde yapımı ve düzenlemesi devam eden Doğuş Motorsport'un Merkezi'nin Ocak sonuna kadar biteceğini belirten Saffet Üçüncü, Motorsporları Merkezi'nin Türk motorsporlarına çok büyük yarar sağlayacağını anlattı. "ofaş takımını üst üste üç kez Türki- ye Ralli Markalar Şampiyonluğu'na taşıyan ve 2003 sezonun bitmesiyle de Doğuş Motorsports'a trans- fer olan Takım Direktörü Saf- fet Üçüncü, 2004 sezonun- da düzenleyecekleri Seat Cup'ın çok ses getireceğini söyledi. Doğuş Motorsport'un ral- lilerden çok pist yarışlarına önem verdiğini hatırlatan Üçüncü "Seat, halen Avrupa 'nın en önemlipistya- nşlarında başa oynuyor. Elimizde Seat'ın pist yarış otomobili için önemli bilgiler var. Bunlan Türki- ye'de değerlendireceğiz" dedi. Üçüncü ayrıca, Doğuş Motors- port'un pist yarışlarına destek ol- masının ileride rallilere girmeyece- ği anlamına gelmemesi gerektiğini belirtti. Beylikdüzü'nde Genoto içeri- sinde yapımı ve düzenlemesi de- vam eden Doğuş Motorsport'un Merkezi'nin Ocak sonuna kadar bi- teceğini belirten Saffet Üçüncü, Mo- torsporları Merkezi'nin Türk Mo- torsporlarına çok büyük yarar sağ- layacağını anlattı. Merkez'de Seat Cup'da yarı- şacak otomobillerin yer almasının ya- nı sıra, isteyen yarış severlerin Se- at otomobillerini getirerek ufak mo- difikasyonlaryaptırabileceğini, hat- ta otomobillerini modifiyeettiren ya- nş severlerin drag yanşlanna dahi ka- tılabileceğini ifade eden Üçüncü, Merkez'in çok amaçlı olacağının al- tını çizdi. Üçüncü, "Doğuş Motors- port Merkezi'nde çocu«lara yöne- lik çalışmalanmız ~*z olacak. Ayrı- ca Genoto içinde Seat, Audi ve VVV'nin Showrocr^'lan bulunuyor" dedi. Seat Cup'da yarışacak 15 pi- lotun belli olduğuna değinen Üçün- cü, 16. pilotun isim yapmış, tecrü- beli pilotlardan olacağını vurgular- ken, yurt dışı yanşlannda yabancı pi- lotlann da misafir olarak davet edi- lebileceğini açıkladı. Ispanya'daki bir yanşta ise 16. Seat'ın koltuğu- naTOMSFED Başkanı MümtazTa- hinçioğlu'nun oturabileceğini belir- ten Üçüncü, şimdiden birincilik ada- yı 10 tane pilotun bulunduğunu söy- ledi. - Seat'ın uluslararası yarış- lardaki başarıları nedir? - Seat, motorsporlarına çok ciddi olarak eğilmiş bir marka. An- cak stratejik karar olarak ralli değil pisti tercih etmişler. Seat'ın ciddi anlamda bir Süper 2000'i var. Eu- ropean Turing Car Championship'de yanşan bir Toledo var. 280 beygir gü- cündeki bu otomobil inanılmaz de- recede güçlü ve başarılı bir araç. Sürekli olarak ilk üç içinde yer alı- yor. Üstelik, Alfa Romeo, BMVV gi- bi araçların yarıştığı ve bütün Avru- pa'yı kapsayan bu yarışlar çok üst seviyede mücadelenin olduğu ya- rışlar. Bu yanş VVRC'nin Avrupa pist versiyonudur. Yanısıra GTS var. 500 beygir gücünde Grand Turing araç- lann mücadelesi yaşanıyor. Çok cid- di bir diğer proje de Cup. Türkiye'de de bunu en az o şartlarda yapma- ya çalışıyoruz. Ingiltere, Almanya ve Ispan- ya'da Seat Cupra'ların yarıştığı Cup'larvar. Ingiltere'de150bindo- lar katılım payıyla yanşan pilotlar bi- rinci olmaları durumunda Seat ta- kımı tarafından official pilot olarak lanse ediliyor. Ispanya'da keza 40 - 50 bin kişi Seat Cup'ı seyrediyor. Fransa'da da yapılacak bu Cup'lar- da mücadele eden araçların 250 beygir gücünde, 32 kgm/tork ile yaklaşık 1000 kg ağırlıkta özel ola- rak geliştirilmiş pist kasasıyla start aldıklarını düşünürseniz, bunun ne muhteşem bir yarış olduğunu hayal edebilirsiniz. Ben bu araçları Ispan- ya'da seyrettim. Bu güçlü araçlar240 km süratle viraja giriyorlar. Araçla- nn gücünün ve pilotajlann hemen he- men aynı olması nedeniyle çok sa- yıda izleyici çekiyor. Işte biz Türki- ye'de böylesine güzel bir kupayı gerçekleştireceğiz. - Türkiye'de motorsporla- nndaki gelişmeyi nasıl değerlen- diriyorsunuz? -1999 yılında Türkiye'de 1 ta- ne uluslararası yarış vardı, o da beş katsayıydı. Şu anda Dünya Ralli Şampiyonası ve 20 katsayılı bir Av- rupa Ralli Şampiyonası ayağı var. Bu şampiyona da FIA deklarasyonu ile ilk 3'e girdi. Artı Formula bir de 2005'te Türkiye'ye geliyor. Bu çok ciddi bir gelişmedir. Kocaeli'de ta- kımlar kapalı alanda servis alıyorlar. Avrupa'da ben hiçbir yarışta gör- medim. Kapalı servis alanı rüya gi- bi bir olay. Yeşil Bursa ve Hitit keza oldukça güzel yarışlar. Bunlardan biri Avrupa Ralli Şampiyonası'na beş katsayı olarak dahil edilebilir. 11ŞUBAT2004 -SAYI1