23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 16 TEMMUZ 2003 ÇARŞAMBA 8 Istanbul HABERLERIN DEVAMI TURKIYE Eime _B 29 Sinop B 32 Samsun PB 26 Adana A 33 Y 26 Kocaelı B 30 Trabzon Y 27 Çanakkale B 30 Gıresun Izmır  33" Ankara Y 27 A 29 Manısa A 36 Eskişehir A 28 Aydın A 36 Konya A 32 Denizli A 36 Sıvas A 28 Zonguldak PB 24 Antalya A 36 Kars Mersın Diyarbakır Şanlıurfa Mardın Sıirt Hakkân Van A A A A A A A 32 42 42 37 40 35 28 B 27 Yurdun kuzeydoğu kesımlen parçalı bulut- u Orta ve Doğu Kara- Oslo denız kıyılari sağanak H elsınkı V \ 9 W s a f DIS MERKEZLER Y 27 Berlin Y 28 Budapeşte nakyajfcM.âeryerler f ^ l ^ az bulutlu ve açık ge- L o n a r a Y 27 Madrid B 2 6 Y 32 Vıyana Y 31 çecek Hava sıcaklıgı Amsterdam Y 30 Belgrad kuzeydoğu kesımlenn- BriJksel Y 33 Sofya PB 30 PB 31 de bıraz azalacak. dı- Pans Y 26 Roma PB 31 ğer yerlerde onemı bır Bonn cteğışıklık oimayacak. Münıh Y 31 Atina B 32 Y 33 Zürih Y 33 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bışkek Tiflis Kahıre PB B Y PB PB Y Y A 29 32 22 35 33 33 22 34 A 38 Taşkent ParçaJı oulutlu : SlSll Bulutıt ^ Çok buljtlu ı Yagmurtu SUIJ kar k Gok gurultLİu GUNCEL CUNEYT ARCAYUREK I Baştarafı 1. Sayfada lanacak 25 milyar dolar; işçiye, memura, çiftçiye, köylüye dağıtılacaktı. Fakat AKP grubu, RTE'nin ağırlığını fazla önem- semedi. Anayasa değışikliğini referandumdan kur- taracak sayıda oy kullanmadı. RTE baktı ki, kişisel ağıriık para etmiyor sorunu ulusal davaya çevirdi. Orman sorununu veto eden Çankaya, yasa aynı kapsamda yeniden önüne gelirse referanduma gö- türür mü götürmez mi; medya üç beş gündür pa- patya falı açıyor. RTE de parti kongrelerinde "halka gitmekten" söz açıyor. Sık sık yinelediği referandumdan sadece or- man arazilerinin satışından değil, başka açılardan da yararlanmayı hesapladığına dair kulislerde rivayet- ler dolaşıyor. Anayasa değişikliği halkoylamasında yüzde 60'la geçerse AKP, 3 Kasım seçimlerinde yüzde 34 oyla TBMM'nin yüzde 66'sını ele geçirdiğini içeren sürek- li eleştirilerden kurtulacakmış. Ulusumuzun yüzde 6O'ı AKP iktidannı onaylıyor diye aleyhteki propa- gandayı karşı propaganda ile yanıtlayacakmış! Cin fikirli iktidarlar haklı eleştirileri karşılamak ama- cıyla böylesine tutarsız yöntemlere başvurmakta fazlasıyla mahirdir. • • • Referanduma gidilir ya da gidilmez, tartışıladur- sun, sorunu üçüncü bir aşama bekliyor. Orman arazilerinin satışı gerçekleşir. RTE'nin sav- ladığı gibi Hazine'ye 25 milyar dolar gelir sağlarsa... Hüm'yet'in köşe yazarı Ege Cansın, Taksim'de ho- roz gibi ötecek mi ötmeyecek mi? Zira Cansın'ın, orman arazilerinin satışından bu hükümet değil 25 milyar dolar, 2.5 milyar dolar ge- lir sağlayacak olursa Taksim'de horoz gibi öteceği- ni açıkladığı öne sürülüyor. Bu renkli sav daha bu- günden yazılıp çiziliyor. Medyamızın günlerce üzerindetepineceği, orman arazileri sorununun işte üçüncü aşaması! • • • Siyasal ve ekonomik açıdan hesaplar yapılıyor, hatta satıştan sağlanacak gelirin nerelere sarf edi- leceği, referandum sonuçlarından nasıl yararlanıla- cağı tartışılıyor. Hazine kazanıyor. Ya anayasa değişikliği kimlere kazandırıyor? örneğin 51 dönüm orman niteliğini yitirmiş arazi- ye sahip Maliye Bakanı Kemal Unakrtana değişik- lik ne getiriyor, ne götürüyor? Unakıtan'ın (NTV'de yayımlanan) tarihsel, aşağı- daki açıklamalan daha bir değer kazanmayacak mı: Spiker Ümraniye'deki orman arazisinde sizin de 50 dönümlük bir araziniz olduğu söyleniyor. Unakıtan: Evet var... Bundan 10 yıl kadar önce, çe- şitli kişilerden almıştım. Spiker: Peki tapusu var mı bu arazinin? Unakıtan: Tapuya gerek var mı? Spiker: (Şaşırarak) Nasıl yani? Unakıtan: Zilliyet belgesi var, yeter. Spiker: Ama Sayın Bakan, bu durumda siz de 7ş- galci' olmuyor musunuz? Unakıtan: (Duymazdan gelerek) Tapuya gerek yok. Binlerce, on binlerce kişi benim durumumda. Spiker Şimdi bu arazilerin işgalcilere satılması, yani affı planlanıyor. Siz icraatın içinden bir insan ola- rak, bu arazinizi devlete bağışlamayı düşünür mü- sünüz? Unakıtan: (Kızıyor) Neden bağışlayayım karde- şim? Kanun herkes için; bu arada elbette benim için de geçerli. Af çıkarsa neden ben yararlanmayayım ki? Kanun ne derse onu yapanm. • • • Unakrtan kaçıncı Türk büyüğüdür kestirmek zor ama; insan ne devlet adamlart yetiştiriyoruz demek- ten kendini alıkoyamıyor. SÖYLSŞ/ATTİLAILHAN B BaştarafıArka Sayfada Gâzi'nin ne çetin bir 'hüniyetperver', ne yaman bir 'inkılâpçı' olduğunu, açık açık kanıtlayan, -ben- ce asıl önemli ve tarihi- sözleri bundan sonra geli- yor; ve onun 1920li yıllar- la, 1930'lu yıllann sonu ara- sında. gerek 'fikriyat' ge- rekse 'amelîyaf konusun- da hiç değışmediğini, pek güzel anlatıyor "...bir şey daha söyliye- yim: ben bugünkü Fran- sız idarecilerinin, Suriye ve Lübnan'a öyle kolay kolay istiklâl (bağımsızlık) vereceklerinden emin değilim; zaten, tatbikatı (uygulamayı). birtakım yersiz bahanelerle, üç se- ne sonraya tâlik etmeleri (ertelemelenı, buna delil telâkki edilebilir Binaena- leyh, biz hareketimizi oralara da teşmil ederek (yâni, 'oralannıda hareketi- mizin kapsamı içıne ala- rak); kısa yoldan, gerek Suriye ve gerek Lüb- nan'ın özledikleri gerçek istiklâllerini de temin edebiliriz. Fakat çocuk, hiçbir zaman böyle bir ih- timal karştsında kalacak değiliz. Göreceksin, ya- kında dava, istediğimiz şekilde halledilmiş ola- caktın yeter ki biz işi cid- diyet ve selâbetle takip edelim, birtakım vesve- selere kapılıp gevşek davranmayalım..." (Ha- san Rıza Soyak, 'Ata- türk'ten Hatıralar', Cilt II. s. 606 ve sonrası. Yapı Kredı Yayını, 1973.) Dr. Tevflk Rüstü Aras'ın tanıklığı... Gâzi'nin sözlerinden, Başbakan Inönü'yle dış politikada ne kadar farklı, hatta karşıt düşün- dükleri, yeterince anlaşılı- yor ya; daha lyisi ve sağla- mı, onu görevinden aldık- tan sonra, bu konuda Dı- şişleri Bakanı Dr. Tevfık Rüştü Aras'a söyledikleri- ni öğrenmek! "...Celâl Bayar'ın, ço- ğunluğu hükümetin eski üyelerinden tertip edil- miş olan bir kabinenin başına, Başvekil olarak tayin edildiği ilk haftalar sırasında; bir gün, çalış- makta olduğum Dışişle- ri binasından, 'Acele' Anadolu Kuiübü'ne gel- mektiğimi, Atatürk'ün başyâveri telefonla bil- dirdi. Hemen Anadolu Kulübü'nde Atatürk'ün bulunduğu daireye git- tim. Orada büyük lideri- mizi, masasının başında ve iki tarafında arkadaş- lanmızla oturuyor bul- dum. Sol yanında Sayın Inönü vardı..." "...Atatürk'ün yanına yaklaştığım vakit bana. 'Hemen bir iskemle çek' dedi. Sayın Inönü ile ken- disi arasına oturmaklığı- mı emretti ve biraz son- ra eğilerek kulağıma '...buzatlabeniyalnız bıra- kırsanız, ömrûnüz boyun- ca teessüfedeceğiniz mü- nâkaşalar olabılir' deyin- ce, durumu anladım. Kı- sa bir süre sonra, (Inö- nü 'ye) kendisiyle tesa- düften sevindiğimi ve dış politikamız konusunda konuşmak istediğimi söyledim. Sayın Inönü işi anladı ve belli etmedi..." (T. R. Aras, 'Atatürk'ün Dış Politikası'. s. 187/188. Kaynak Yayınları 2003). Bu da, beş! Yetmez mi? Bu kez tıırizm talaııı • Baştarafı 1. Sayfada mını ya da alt bölgelerini Türk ve yabancı uyruklu kişi veya şir- ketlere "tahsis etme" konusun- da Kültür ve Turizm Bakanlı- ğı "na yetki veriyor. Turizm mer- kezlerinde kamu kuruluşlanna ait turizm, eğitim ve dinlenme tesisleri ile bunlann arazileri üzerindeki tahsısler kaldınlarak buralann özel işletmeye veril- mesi için bakanlığa yetki verili- yor. Tasanya göre tunzm bölge- len içinde kalan özel araziler ve arsalar, turizm yatınmlanna tah- sis edılmek amacıvla "acele" kamulaştınlabilecek. Birden fazla tahsis sağlayan yatınmcı- lar, işletme zincirinde kalmak koşuluyla bu yerleri üçüncü ki- şılere kıralayabilecek veya işlet- tirilebilecek. Düzenlemenin en tartışmalı hükümlerinden birinı de "or- man alanları ve meralarla" il- gili madde oluşturuyor. Yasaya eklenen maddeye göre, turizm bölgeleri dışında Milli Parklar Yasası kapsamındaki devlet or- manı sayılan yerler ile Orman Yasası'na göre devlet ormanı sa- yılan yerlerde imar planlan ile turizme aynlan arazilerin tahsı- si de Kültür ve Turizm Bakanlı- ğı'nca yapılabilecek. Turizm bölgelerinde yer alan meralar, bakanlıkça onaylanan imar planı karan ile getirilen kullanma amacına bağlı olacak. Bu alanlar vasıf değişikliği yapılarak Hazine adına tescil edilecek. Bu maddenin gerek- çesinde "orman arazilerine yatırım yapmak isteyen yatı- rımcıların doğru ve yerinde seçimi ve tesislerin altyapı so- runlarıyla işletmeye açılma- ması için bakanlığa yetki alın- dığı" belirtildi. AKP hükümetınınAcil Eylem Planı'nda "turizm kentleri" projesıne yer verildiğini anımsa- tan uzmanlar şunlan söyledi: "Parsel yerine turizm alan- larının tamamını tahsis etme yetkisi içeren düzenleme, bu projenin bir adımı olabilir. 'Tarihi ve kültürel değerlerin yoğun olduğu yerler' niteleme- sivie getirilen tanımın, 'doğal SÎT alanlan, arkeolojık SlT alanlan" gibi bir ayrım getir- memesi kaygıya neden oluyor. Bu tasanyla, korumaya alınan yerler için de imara açma ve i- mar planı yapma yetkisi alı- nabilir." Bodrum ormanlan yine alev alev ÖZCAN ÖZGÜR AYBARSATtLLA MUĞLA - Turistik bölgelerde 2-B uygulamasının gündeme gel- mesiyle birlikte yoğunlaşan or- man yangınlannın ardı arkası ke- silmiyor. Dün Bodrum Kona- cık'ta başlayan ve 70 hektarhk alanda etkili olan orman yangı- mnda 50 hektarlık orman yandı. Yalıkavak'ta çıkan yangında ise 17 dönümlük alan kül oldu. Bodrum Konacık'ta dün öğle saatlerinde orman yangını çıktı. Zeytinlik alanda başlayan ve rüz- gânn da etkısiyle kısa sürede bü- yüyen yangm, Bodrum Devlet Hastanesi başta olmak üzere pek çok yerleşim birimini tehdit etti. Bodrum Devlet Hastanesi Baş- hekimi Dr. Oğuz Şahin, hasta- neyi tamamen boşalttıklannı açıkladı. Şahin, hastaneye 10 metre kadar yaklaşan alevler ne- deniyle öncelikle yoğun bakım- daki 15 kişiyi, ardından yatar du- rumdaki 25 hastayı özel hastane- lere gönderdiklenni bildirdi. Yerli ve yabancı turistler ile çevredeki işyeri ve konut sahip- lerinin de katıldığı yangm sön- dürme çalışmalan aİcşam saatle- rine kadar aralıksız olarak sürdü- rüldü. Yangın sırasında Bod- rum'un elektriklen yaklaşık bir saat kesildi. Izmir'den 5, Antal- ya'dan 2 uçak, Muğla ve Çanak- kale'den 6 helikopterin havadan katıldığı yangın söndürme çalış- masına 270 orman işçisiyle mü- dahale edildi. Bodrum Kayma- kamı Osman Ekşi, akşam saat- lerinde kontrol altına alınan yan- gında zarar gören alanın son de- rece değerli olduğunu vurguladı. Ekşi, "Ne yazık ki yeniden ağaçlandırılması da güç ola- cak.Ama kimse bu alanlara göz dikmesin. Satılması ya da ima- ra açılması söz konusu değil" şeklinde konuştu. Yangının Pedasa Kalesi yolu üzerinde bulunan gecekondu tipi yerleşim yerleri yakınında çıkmış olabileceği belirtilirken, çevrede yaşayan 15 kişi ifade- lerine başvurulmak üzere gö- zaltına alındı. Yalıkavak Belediye Başkanı Celal Yıldızhan. Konacık Bele- diye Başkanı Hüseyin Kuru ve Bodrum Belediye Başkan Yar- dımcısı Nuran Yüksel, geçen hafta 7 yerde; dün de Konacık ta 4 merkez veYalıkavak'ta aynı an- da yangın çıkmasının rastlantı olamayacağını, kesinlikle kasıt bulunduğunu savundular. Konacık'ta çıkan orman yangını Bodrum "daki yerleşim birimlerini tehdit etti. (FotoğrafAA) Baykal da 4 referandum' dedî ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Genel Başkanı Deniz Baykal. orman niteli- ğini yitirmiş alanlann satışını öngören anaya- sa değişikliğinin referanduma götürülmesi- nin zorunlu olduğunu belirterek "Cumhur- başkanı'nın ormanlarla ilgili maddeyi, 25 yaştan a\ırarak referanduma götürme yet- kisi var" dedı. Baykal, dün partisinin grup toplantısında, orman niteliğini yitiren alanlann satışı ile mil- letvekili seçilme yaşmın 25'e indırilmesini öngören anayasa değişikliğinin yeniden Mec- lis'in gündemine geleceğinin anlaşıldığını söyledi. Başbakan RecepTayyip Erdoğan'ın konunun referanduma gideceğini gördüğü için gittiği her yerde destek istediğini anlatan Baykal, "Eğer iktidar samimi olsaydı 25 yaş ile ormanlarla ilgili düzenlemeyi ayrı ayrı getirirdi" diye konuştu. Anayasa değişikliğinin referanduma götü- rülmesi gerektiğini bildiren Baykal şöyle de- di: "Eğer referandum mekanizmasının haklı kullanıldığı bir tek yer varsa o da or- manlar konusudur. Cumhurbaşkanı, ana- yasa değişikliği önüne geldiği zaman öz- gürce değerlendirmesini \aparak karar ve- rir. İsterse millefvekili seçilme yaşının 25'e indirilmesine ilişkin maddeyi yürürlüğe so- kar, ormanlarla ilgili düzenlemeyi de refe- randuma götürür." Baykal, anayasa değişikliğinin ikinci kez Meclis"te görüşülmesi durumunda üçte iki oy alma zorunluluğu bulunduğunu söyledi. ABD Türkmenlere verdiği sözü unuttu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Kuzey Irak'taki Kürt gruplar, savaş sonrasında silahlannı teslim etmezken si- lahlandıklan iddiasıyla Irak Türkmen Cephesi (ITC) büro- lannı hedef gösteriyorlar. Irak Kürdistan Demokratik Parti- si'nin (IKDP) bölgede yayın yapan televizyonu, Kuzey Irak'taki birçok örgütün silah- lannı teslim ettiğini. ancak ITC'nin bu karara uymadığını öne sürdü. Televizyonda, ABD güçlerinin ITC bürolannabas- kın yapmaya hazırlandığı da iddia edildi. Türkmen Cephe- si yetkilileri ise bu haberlerin Kürt gruplar tarafından kasıtlı ve propaganda amaçlı olarak uydurulduğunu belirtirken ABD güçlerinin Türkmenlere "çifte standart" uygulaması- nı eleştırdıler. Türkmen yetki- liler, Türkiye'de tezkerenin reddedilmesinin ardındanAB- D'ninTürkmenlere yönelik tu- tumunun da değiştiğini vurgu- larken kendilerine verilen söz- lerin unutulduğunu söylediler. Üst düzey bir Türkmen yetki- li, "19 Mart'ta Ankara'da ABD, Türldye ve Iraklı mu- halif gruplar anlaşmıştı. Sa- vaş bittiğinde tüm gruplar si- lahlannı teslim edecekti.An- cak ABD ve Kürt gruplar bu sözlerini tutmuyor" açıkla- masını yaptı. 19 Mart'ta yapı- lan toplantı sonrasında açıkla- nan nıhai bildiride, Irak'ın top- rak bütünlüğü, ulusal birliği ve egemenliğinin korunması ile yeni yönetimin demokratik sü- reçler sonrasında seçileceği ta- ahhütlerine de yer verilmişti. Washington'da gözaltı rahatsızlığı VVASHINGTON (AA) - ABD Temsılciler Meclisi 'nde- ki "Türk dostluk grubu" üyesi milletvekilleri, Savunma Bakanı Donald Rumsfeld'e bir mektup göndererek 11 Türk askerinin gözaltına alın- masını eleştirdi. RobertWex- ler, Ed Whitfıeld ve Kay Granger'ın imzasını taşıyan mektupta NATO müttefikleri Türkiye ile ABD arasında gü- venin sarsıldığı kaydedildi. "Bu olayla hemen ve açık bir şekilde ilgilenilmezse Türk-Amerikan stratejik or- taklığının daha fazla zarar görmesinden ve NATO'\TI zayıflatmasından endişe edi- yoruz" denilen mektupta, Tür- kiye'nin askerlerinin gözaltı- na alınmasının, .\merikan dış politika çıkarlanna aykın ol- duğu belirtildi. Mektupta, Türk askerlerinin gözaltına alınması sırasında, El Kaide teröristlerine karşı uygulanan yöntemlerin kullanılması da eleştirildı. 4 Temmuz'daki olayda can kaybı olmamasının büyük bir şans olduğu belirti- len mektupta, bu tür bir olayın silahlı çatışmaya kadar varabi- lecek ciddıyeti taşıdığı vurgu- landı. Mektupta, "4 Tem- muz'daki olay, Türk-Ameri- kan ikili ilişkilerinin temeli- ni sarsmıştır ve iki ülkenin Kuzey Irak'taki son işbirliği- ne zarar vermiştir. Her iki ül- kenin de bunu aşması ve baş- ka bir tehlikeli ola>ın ortaya çıkmaması için hem ABD hem de Türkiye 4 Temmuz olaylannın tam bir açıkla- masını almahdır" denıldı. CERJCİLİKLE MÜCADELE EĞİTİMLE OLUR ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Atatürk- çü Çizgi Platformu yetkilileri, Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreteri Orgeneral Tuncer Kı- lınç'ı ziyaret ederek 'laik Cumhuriyet karşıtı' gelişmeleri gündeme getirdi. Kılınç, gericilikle mücadelenin eğitimden geçtığini vurguladı. He- yet adına konuşan Akvil Vakfı Başkanı Metin Genç. platform üyesi vakıf ve derneklerin kay- gılannı dile getirirken "Atatürk Uke ve dev- rimlerinin örselendiğini, demokratik nimet- lerden yararlanılarak Türkiye Cumhuriye- ti'nin siyasal iktidarının ele geçirildiğini" söy- ledi. Kılınç ise "Gericilikle mücadelenin eği- timden geçtiğini, Türkiye Cumhuriyeti'nin bu anlamda çalışması, insanların aydınlatıl- ması gerektiğini" belirtti. Ortak komisyon açıklaması Ozüryok, uzuntu varANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Kuzey Irak'ta görev yapan Türk özel kuvvetlerinin gö- zaltına alınmasını araştırmak üzere Türk ve ABD'li üst düzey askeri yetkililerden oluşturu- lan komisyon ortak açıklamasını yaptı. Açıkla- mada, Türk kamuoyunun beklentisi olan "özür" yerine "üzgünüz" ifadesi yer aldı. Açıklamada, Türkiye'nin olaydan duyduğu kaygıyla ABD'nin Türk askeri varhğının faali- yetlerinden duyduğu kaygının eşit tutulması "Ankara'nın geri adımı" olarak değerlendi- rildi. Gözaltı olayının tüm aynntılanyla araştı- nldığı belirtilen açıklamada, benzer olaylann yinelenmemesi için eşgüdüm ve işbirliğine gi- dileceği belirtildi. Washıngton, GeneUcur- may'da yapılan açıklamadan yaklaşık 14 saat sonra, açıklamanın onaylandığını bildirdi. Or- tak komisyonun açıklaması sabah saatlerinde Genelkurmay Başkanlığı'nca kamuoyuna du- yuruldu. Açüdamada, "Grup, ABD özel kuv- vetlerinin Süleymaniye'deki operasyonun ic- ra yöntem ve şekli ile Türk özel kuvvetleri- nin Kuzey Irak'taki faaliyetlerini görüşmüş- tür.Türk askerlerinin alıkonulma durumu detaylı bir şekilde ele alınmıştır" denıldı. Açıklamada, olayın tüm açıklığı ile değerlendi- rildigi, uzun geçmişe sahip ikili ilişkilerin te- melini oluşturan güven ve itimat ortamının ye- niden oluşturulması ve işbirliğinin geliştirilme- sine yönelik görüş alışverişinde bulunulduğu kaydedildi. Türk kamuoyunun "özür" beklen- tisinin karşılanmadığı açıklamada, şöyle denil- di: "ABD tarafı, Türk tarafının araştırma konusunu teşkil eden bu üzüntü verici olay boyunca askeri personeline yapılan nıuame- leye ilişkin kaygüannı not etmiştir. Türk ta- rafı da, Kuzey Irak'ta Türk personelinin ra- por edilen faaliyetleriyle ilgili ABD kaygüa- nnı not etmiştir. Her iki taraf, müttefıkler arasında vuku bulan bu olayı ve Türk asker- lerinin gözaltında maruz kaldıklan muame- le\i üzüntü ile karşılamıştır." ABD 14 saat sonra onayladı Açıklamada, iki tarafın da herhangi bir faaliye- te geçmeden önce bölgedeki güvenlik ve istık- rara ilişkin her türlü bilginin süratle paylaşıl- ması konusunda uzlaşmaya vardığı belirtildi. ABD kaynaklan, Genelkurmay Başkanlığı'nda sabah saatlerinde yapılan açıklamadan yaklaşık 14 saat sonra, açıklamanın Washington tarafin- dan onaylandığını bildirdi. ABD'nin istediği oldu Türkiye y ye sınırlama AYHAN ŞtMŞEK ANKARA - ABD, 11 Türk askerinin gözaltına alınması olayıyla Kuzey Irak'ta istediği sonucu aldı. ABD'nin Türkiye'ye "olaylann tekrar- lanmaması" gerekçesiyle kabul ettirdiği eşgü- düm mekanizmasıyla, bundan sonra bölgedeki tüm Türk askeri faaliyetleri önceden ABD'ye bildirilecek. Karşılıklı olarak görevlendinlecek "irtibat subaylan" aracılığıyla herhangi bir askeri faaliyet öncesinde tüm bilgiler ABD güçleriyle paylaşılacak. ABD Merkez Kuvvet- ler Komutanı Orgeneral John Abizaid'in cuma günü Ankara'ya yapacağı ziyarette iki ülke ara- suıda eşgüdüm ve işbirliğinin daha aynntılı olarak ele alınması bekleniyor. ABD ile oluştu- rulan ortak araştırma komisyonunda Türki- ye'nin kabul ettiği eşgüdüm mekanizmasıyla, bundan sonra Türk askerleri Kuzey Irak'ta yal- nızca ABD askerleri ile koordinasyon içinde hareket edebilecek. Türk askerleri herhangi bir faaliyete geçmeden önce tüm bilgilerini ABD güçleriyle paylaşacak. ABD'li yetkililer, Türk askerlerinin gözaltına alınması öncesinde "Türkiye'nin Kuzey Irak'ta başıboş hareket etmesinden" rahatsızlık duyduklannı kaydedi- yorlardı.ABD bir yandan Kuzey Irak'ta Türki- ye'nin etkinliğini sınırlarken, diğer yandan Irak'ın istıkran ve yeniden yapılanmasında Türkiye'nin olanaklanndan yararlanmak için girişimlere hazırlamyor. ABD'nin yeni Merkez Kuvvetler Komutanı Orgeneral Abizaid'in An- kara'ya cuma günü yapmayı planladığı üst dü- zey ziyarette, bu yönde bazı önerilerin günde- me gelebileceği belirtiliyor. Ziyarette, Kuzey Irak'ta eşgüdüm ve işbirliğinin de daha aynntılı olarak ele ahnması bekleniyor. Genelkurmay ikinci Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt. öncekı akşam Fransa Büyükelçiliğı'nde ger- çekleştirilen resepsiyonda, ABD'li generalin Irak istikrar gücüne katkı için talebinin olup ol- mayacağı sorulanna "Olabilir" yanıtını ver- mişti. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, dün Meclis'te partisinin grup toplantısında yaptığı açıklamada, ABD ile Irâk konusunda eşgüdüm ve işbirliği için "daimi komitelerin" kurul- masınm dindemde olduğunu söyledi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear