Catalog

SAYFA CUMHURİYET 16TEMMUZ 2003ÇARŞAMBA 14 iJ. U l \ kurtur5cumhuriyet.com.tr 'Serri Seviyorum Sinema'nın yazan Leyla Özalp, sinemanm geleceğinden umutlu ^fedinci sanatözgürleştiGA1VIZE AKDEMİR Insan ve set psikolojısi, işinin ay- nlmaz bır parçası. Çekim protoko- lü, keyıfler, sinır savaşlan, cennet, cehennem. . Gerçekleştirilme süre- cı olağanüstü tedirgmlik veren, ın- sanı ytpratan, endışe ve güvensizlik duygusunun en yüksek noktaya ulaş- tığı bır süreç; her anına değen çile- li-keyıfli birserüven, sinema.. Ülkenm darbeli, sıkıyönetimli dö- nemlennde fılm çekmenin sıkrntı- lan da ayn .. Sansürle mücadele, aramalar, karakollar. özel izin zor- luklan.. Türkiye'nınyoğun, devın- gen, hızına yetışilmez gürüennin. çalkantılı ve tehlikelı dönemlennin yalnız sınemaya değil, tüm sanat dallanna fılm içinde fılm çektirdi- ğigünler... Ve setlerde alınan keyıflenn do- rukta olduğu günlerde sinemaya adımatmış bır sinema yoldaşı... Ley- la Özalp. Remzı Kıtabevı'nden çıkan 'Se- ni Se\ijorum Sinema' adlı kıtabın- da bu deneyimlenni aktanyor okur- lara. Serbest çağnşımlarla, öyle çok sistemlı olmayan bırçalışmayla, ılk anda duyumsadıklannı yazdığını söyledıği kıtabın arkası da gelecek- mış. sinema gönül işl Bu kitap, deneyimlerini aktara- rak o yıllarm daha ıyi anlaşılması- nı sağlamak ve bu açıdan gençlere rehber olabilmek ıçin iyı bir fırsat olmuş aslında. Şımdıkı setlenn, pro- fesyonel gıbı görünselerde. nıtelik- lı eleman yetersızliğınden dertli; git- tikçe daha çatışmalı, daha gerilim- li, sevgısiz ve mekanikleşmiş üre- tim ihşkılerinin egemenlığinde ol- duğu görüşünde. Meslek yaşarru boyunca sınema- nın aşamalanna tanık olmuş; tekno- lojik, züunsel, toplumsal, maddi her yönüyle mücadele ıçınde üretme- ye, yaratmaya çalışmış Leyla Özalp. Ne de olsa tam bir gönül ışi sinema, bir özven. Işının tam bır tanımı yok; her aynntıyı bilmek, paylaşmak, yö- netmen, oyuncu, senarist, teknik ele- man, asistan, her role bürünmek zo- runda.. "Dijital bügjsa\ar teknolojisi, in- ternet, uydu yayınlan gibi gelişme- lerin yaşamınuza girmesi bir yan- dan kölayhk sağjarken bir yandan da yaşamınuzı inamlmaz kalabahklaş- ürmaya başladı. Bu yaşam biçimin- de çoküretme gibi bir kaygı var tüm dünyada. Televizyonlar hızla tüketi- yor. Sürekli tetevizyonlara dizi, prog- ram, matery al yetiştirme telaşı için- de bir yandan onlan izlemekle kay- bedilen zamanlar derken bir kaosa doğru gidiliyor. Kendimize ayirabfldiğimiz zaman- lar azalıyor, seçiciliğimiz azatayor. Geçmişteki tarzlar, keyifler unutıü- mamah. Yaşamın bfaıeventiği olanak- lan kuDanırken etimizde varolan gü- zellikleri kaybetmemek gerekiyor. Bu güdüyü haüriatmak için de yaz- dımbukitabı". Türk sınemasının eksildüderinin başında kurgu ve yapımcılık konu- lanndakı açıklann geldığını belırten L'eyla Özalp gelecekten hiç de umutstızr* değil. Çok yeni, farklı yaklaşımlar olduğıum düşünüyor. Mutlaka yeni bir şeylerin olacağı, farklı çıkışlann gerçekleşeceği kanısında^ Sürekli iletişimde olduğu, kısa filmk zevkle izlediği ve daima üretmel korkmamalannı öğütlediği genç sine öğrencilerine güveni Özalp, bu alanlarda sinema okulla- nna büyük görev düştüğünün ve bu okullann sektörün bütün kademele- n ıçın eleman yetıştırmeleri gerek- tiğinın altını çıziyor. Teknolojlnln getlrdlklerl Gelecekten hıç de umutsuz değil. Çok yeni, farklı yaklaşımlar oldu- ğunu düşünüyor. Mutlaka yeni bır şeylenn olacağı, farklı çıkışlann gerçekleşeceği kanısında. Sürekli iletişimde olduğu, kısa fılmlennı zevkle izlediği ve daima üretmek- ten korkmamalannı öğütlediği genç sinema öğrencılenne güveni tam. "Yedinci sanat arük özgürleşti. Düşüncelerini anlatabikcekkri, çok daha ucuz maliyetli teknolojiler ar- ük gençlerin ve hepimizin hizmetin- de. Bu teknolojiyle çok daha ucuza fîlm yapmak mümkün. Aynca her zaman kendilerini tanımak, düşün- celerini ne kadar gerçekleştirip ger- çekleştiremediklerini görmek açjsm- dan Ule de fılm çeknıek için bekle- memeterini, teknolojfleri kuDanarak kendilerini tanıyacak deneyimlere sahip olmalarını ta\ si\e edivorum. Sadece yönetmenliğe degü, diğer alanlara da yönlenmeleri gereki- yor''. Kendı adına da böyle düşünüyor. Kişısel tasanlannı vıdeo teknoloji- sıyle, dijital teknolojiyle gerçekleş- tırmeyekararvermiş. 'BenimCanım KızArkadaşlanm' adlı, belgesel bir anlatımla, beş arkadaşının öyküsü- nü anlatacağı ve 4.5 yıldır gerçek- leştırmek ıstedığı bır uzun metraj ta- sansı var Klgisel slnemadan yana Kamerayı da kendisinin kullana- cağı fılmınin ılk gösterimini önü- müzdekı yıl Uçan Süpürge Kadın Fılmlen Festıvalı 'nde yapmayı plan- lıyor. 'Mayıs Sıkıntısı' gıbı, yapıl- masından mutluluk duyduğunu söy- ledıği; farklı, bağımsız ve kişısel bir sinemadan yana. AüfYıbnaz ıle bırçok fılmde uzun yıllarbırlikteçalışan Leyla Özalp'e ustayı sormamakohnazdı. Özellik- le Odak Film dönemmde bırlikte kotardıklan o unutulmaz fılmler- dekı başanları Atıf Yılmaz'ın sete egemen oluşu ve iyi bir ekıp çahş- masıyla örtüştürüyor Özalp: "tşini çok iyi bilen. severek yapan, ekibiyle duygulannı paylaşan bir yö- netmendir. Sinemada ekip çokönem- H Başan için ekibin yönermenle bir duygu paylaşımı içerisinde olması ge- rektiğini çok iyi bilir. Aöf Beyin en büyük ustalığu çalışngı insanlara bu duyguyu çokiyi yaşatabilmesidir. Sa- nınm IdşUiklerimiz ve tarzmuz da uyuştu Atıf Beyle. Tüm bu yakuıhk, doğal olarak ürüne de yansıyordu." ASPENDOSULUSLARARASIOPERAVEBALEFESTtVALrNDE BUGÜN 'NABUCCCT SAHNELENECEK Bağımsıdık ve iktidar mücadelesi 'Nabucco", Verdi'nin en ünlü operalarından biri KüHür Senisi - tzmir De\ let Opera ve Balesı, "10. Aspendos Uluslararası Opera ve Bale Festivafi"nde bu gece saat 21 .30'da Giuseppe Verdi'nin 'Nabucco' adlı dört perdelık operasını sahneleyecek. Verdı'nın, Italyan ulusunun bağımsızhk savaşımı dönemınde yazdığı ve yurtse\erlik çağnsı olma özelliğı taşıyan 'Nabucco'sunun konusu, Babıl Krallığı'nın en ıhtışamlı dönemınde, Kudüs'te ve Babil'de geçiyor. Tanhte 'Babil Esareti' olarak bılınen olay özetle şöyle gelişıyor. Babıl Kralı Nabucco, Kudüs'ün kapılanna dayanır. Ancak öldü sanılan kızlan AbigaiDe ıle Fenena Kudüslülerın elındedır. Kudüslüler Fenena'yı banş ıçın rehın tutmaktadırlar Başrahıp Zaccaria. Nabucco'nun kente gırdığını haber alınca, Fenena'yı öldürmek ıster Ancak Fenena'yla bırbırlerini deliler gıbı seven Kudüs Krah'nın oğlu Ismaete onu engeller. Sonrasında ıktıdar tutkusunun kardeşı kardeşe nasıl düşman ettığıne kanıt nıtehğınde bır ölüm kalım savaşımı olarak gelışen yapıtta nihayet mutlu sona ulaşıhyor. Nabucco"yu şef Alexandre Samoüa yönehyor. Konuk Rus yönetmen Alexandre TTtel'ın sahneledığı yapıtın sahne tasanmlan Tayfün Çebi'ye, kostüm tasanmlan Ayşegül Alev'e aıt. Koroyu konuk Alman koro şefı Hans Joachim Gaöus un yönettığı yapıtta ışık tasanmlannı MüfıtOzbek, koreografıyi de NesKhan Oztürk yaph. Nabucco'da solo rollen; Gökhan Koc. Tamer Peker, Ayşe Tek, Nilgün Akerman, Tevfik Rodos, Hakan Tn*aşoğlu, Fırat Yalçınkaya, Oğuz Çimen, Burcu Kıhç, Sevgi Keskm, Ozlem Çabuk Aülbaz, Deniz Çaökkkaş, Fatih Oztürk, Murat Cem Orhan, Sedat BayTaktar v e Yamaç Baykal oynuyorlar. DEFNE GOLGESt TURGAY FİŞEKÇt Aşka Zaman Ayırmak Bır dayanıklı tüketim eşyaları satan mağazanın vitrininde gördüm duyuruyu: O mağazada satılan marka eşyaları kullananlann -bulaşık-çamaşır ma- kinelerini, türlü mutfak gereçlerinı vb.- aşka daha çok zamanlannın kalacağını söytüyordu. Düşünmeden edemedim, bütün bu işleri yaptı- ğımız, ekmeğimizı kazanmak ıçin bır işe gittiğimiz, eve geldiğimizde yemek, çamaşır, bulaşıkla uğ- raştığımız için mi aşka vaktimız kalmıyor? Ya da bü- tün bunlardan kurtulsak, zamanımız bize ait olsa onu aşka mı ayırmak istenz, aşkla mı geçinriz? Bu ıkisı arasında nasıl bır bağ olabilır diye dü- şündüm ama bır sonuca varamadım. Ali Püsküllüoğlu'nun Tûrkçe Sözlük'üntien aş- kın tanımına baktım: "Bır kimseye ya da şeye kar- şı duyulan aşın sevgı ve bağlılık duygusu; iki ayn c/ns/n birbirine karşı duyduktan bedensel ve ruh- sal güçlü duygu, sevgı ilışkisi" diyor. Bu tanımlar da bana aşk kavramıyla mutfak- banyo gereçleri arasında bir ilişki kurdurtamadı. Çağımızın ünlü düşünürlerinden Erich Fromm, aşk duygusunda temel etkenın verme edimı oldu- ğunu belırtır. Ona göre aşk ınsanı verici kılar. Bilgi- nizi, kültürünüzü, hayatınızı, verebileceğinizherşe- yı aşk karşısında verme, paylaşmaveböylelikle da- ha da zenginleşme yoluna gırersiniz. Buradan bakınca böylesı vermeye dayalı bir aşk anlayışının çağın temel değerienyle çatıştığı da or- tada. Çağımız alma, kazanma çağı, bencıllik, bi- reycılik çağı. Bu denlı kendine dönük değerlerle ye- tişen bireylerin bır verme edımı olan aşk duygusuy- la buluşabilmeleri kolayca olacak bır şey mı? Aşka değil, paraya ve güce sahip olacak dona- nımla yetişiyor günümüz gençleri. Aşk diye bir şey varsa ve insan için bir gereksinimse, onun da pa- rayla alınabileceğini düşünüyorlar. Işte bu düşünce ıle, mağazadaki tanıtım duyu- rusu bir noktada bırleşiyor. Mağaza sız bu eşyala- n almakla aynı zamanda aşkı da satın almış ola- caksınız demeye getıriyor. Insanlann zayıf yanla- nndan bıri olan aşk duygusu, böylelikie satılan ma- lın yanında verilen bır promosyon armağanına dö- nüşmüş oluyor. Böylesi tanıtım duyurularını yazanlar hem aşk duygusunu küçültüyorlar, hem de kendilerinın de aşktan ne kadar habersiz olduklannı gösteriyorlar. Onlar ıçin dileğim gerçek bır aşk duygusuyla gü- nün bınnde sarsılabılmeleri. Çalışmakla aşk ılişkısı üzerıne yazılmış Sart Fa- ik'in o unutulmaz "Şimdi Sevişme Vakti" adlı şiiri- ni anımsamalı en lyisi: Sana önce Şiirlerin tadını Aşklann tadını Kitaplardan tattırmalıyım Resimlerden duyurmalıyım, resimlerden... Resımler seyrettirmelı, şiirter okutturmalıyım Baygınlık getiren şiirler Kiraz mevsimi, kiraz Küfelerte dolu pazar. Zambaklar geçıriyor bir kadın. Bir kadın bir bakraç yoğurt götürüyor Sallıyor boyacı çocuğu fırçasını. Sana nasıl bulsam, nasıl bilsem, Nasıl etsem nasıl yapsam da Meydanlarda bağırsam Sokakbaşlarında sazımı çalsam Anlatsam şu kiraz mevsiminin Para kazanmak mevsimi değil Sevişme vakti olduğunu... tfisekci(« superonline.com Kocaeli Ftıarı yarm açıkyor • İZMİT (AA) - Kocaeli Fuan 2003 etkinlikleri kapsamındala Kültür, Sanat \e Tıcaret Fuan dün açıldı. Doğrudan satışa yönelık olan fuarda ağırlıklı olarak yer alacak çok sayıda hedıyelik eşya, el sanatlan, dekorasyon, oyuncak, kıtap, kırtasıye ve giyim fırmasının yanı sıra, mobılya, mutfak ve banyo, ısı sıstemleri, ınşaat, elektronik ve beyaz eşya sektörlennden fırmalar da kahlacak. Fuarcıhğın yanı sıra tıyatrolar ve göstenler gibi çeşitlı etkinlilderin olduğu renkli geceler bır ay sürecek. Sokak animasyonlannın yanı sıra ünlü şarkıcılann da konser vereceği fuarda bir de çocuklar arasında playback şarkı yanşması yapılacak. BİSMİL tCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDENGAYRİME?^KUL AÇIK AKTTIRMA tLANI Dos>aNo 1998 82 Es Satılmasına karar \enlen gaynmenkulün cınsı, kı\metı. adedı. e\safı, 1- Tapu Kavdı Dıyarbakır ılı Bısmıl ılçesı Akkov köyü Kanıkan Deresı me\kıı kutuk sayfa no 165. parsel no Pl'de kaşıtlı 37 500 m2 yüzolçumlu susuz tarla nıtehğınde olup her bır borçlu hıssesınc 1406 2 m2 duşmektedır Her ıkı borçluya toplam 2 812 m2 hısse duşmektedır Söz konusu taşınmaz açık arttırma suretıyle satılarak paraya çe\nlecektır Satış ılanı ılgılılerın ad- reslenne teblığe göndenlmış olup adareste teblığat yapılmaması \e adreslen bılınmevenler ıçın de ışbu satış ılanı teblığat yenne kaım olacağı ılan olunur Halı Hazır Durumu \e E\safı Satışa konu taşınmazın Dıvarbakır ılı Bısmıl ılçesı Akkov koyu Kanıkan Deresı me\kıı kütük sayfa no 165. parsel no 171 'de kayıtlı 37 500 m2 yıizölçumlu susuz tarla olup her ıkı borçlu hıssesıne top- lam 2 812 m2 duşmektedır Gaynmenkul susuz tarla nıtehğınde olup her türlü kuru tanm >apılmaktadır Muhammen Bedelı 966 625 000 -TL 2- Tapu Kaydı Dıyarbakır ılı Bısmıl ılçesı Akkoy Kanıkan Deresı me\kıı kutuk sayfa no 166, parsel no 172'de kayıtlı 299 000 m2 yuzolçumlu susuz tarla olup her bır borçlu hıssesıne 11 212 m2 duşmektedır Her ıkı borçluya toplam 22 424 m2 hısse duşmektedır Halı Hazır Durumu ve E\safı Satışa konu taşınmazm Dı\arbakır ılı Bısmıl ılçesı Akkoy ko\u Ka- nıkan Deresı mevkıı kutük sayfa no 166, parsel no 172de kayıtlı 299 000 m2 yıızolçumlu susuz tarla olup her ıkı borçlu hısse- sıne toplam 22 424 m2 duşmektedır Gaynmenkul susuz tarla nıtehğınde olup her turlu kuru tarım yapılmaktadır Muhammen Bedel 7 "08 250 000 -TL Satış şartlan: Yukanda tapu ka\dı. halı hazır durumu. e\safı \e kıyınetı \enlen a- 171 nolu parselın 1 satışı 18 08 2003 gunu saat 10 00 ıle 10 2O'\e kadar 2 satışı 28 08 2003 gûnü saat 10 00 ıle 10 20\e kadar b- 172 nolu parselın 1 satışı 18 08 2003 günü saat 10 30 ıle 10 50'ye kadar 2 satı^ı 28 08 2003 günu saat 10 30 ıle 10 50'ye kadar 1 - Bısmıl lcra Mudürlüğunde açık arttırma suretıyle yapılacaktır Bu arttırmada tahmın edılen kıymetın \uzde 75ını ve rüç- hanlı alacaklılar \arsa alacaklan mecmuunu ve satış masraflarını geçmek şartı ıle ıhale olunur Boyle bır bedelle ahcı çıkmazsa. en çok arttıranın taahhudü bakı kalmak şartıyla 10 gun daha uzatılarak 10 gun olan yukanda yazılı tanhte aynı yer ve aynı saat- lerde gaynmenkul ıkıncı açık arttırmaya çıkanlacaktır Bu arttırmada da bu mıktar elde edılememışse gavnmenkul en çok arttı- ranın taahhudü saklı kalmak üzere arttırma ılanında göstenlen müddet sonunda en çok arttırana ıhale edılecektır Şu kadar kı art- tırma bedelının malın tahmın edılen kıymetının yuzde 40'ını bulması ve satış ısteyenın alacağına rüçhanı olan alacaklann topla- mından fazla olması \e bundan başka paraya çevırme ve paylaştırma masraflannı geçmesı lazımdır Bovle fazla bedelle alıcı çık- mazsa satış talebı duşecektır 2- Arttır maya ıştırak edeceklenn, tahmın edılen kıymetın >uzde 20'sı nıspetınde pev akçesı veya bu mıktar kadar mıllı bır bankanın temınat mektubunu vermelen lazımdır Satış. peşın para ıledır. alıcı ı^tedığınde 20 günu geçme- mek uzere mehıl verılebılır Tellalıye resmı, ıhale pulu, tapu harç ve mabraflan alıcıya aıttır Bınkmış vergıler satış bedelınden ödenır 3- lpotek sahıbı alacaklılarla dığer ılgılılenn (*) bu gaynmenkul üzenndekı haklannı hususıvle faız \e masrafa daır olan ıddıalannı dayanağı belgeler ıle on beş gün ıçınde daıremıze bıldırmelen lazımdır Aksı takdırde haklan tapu sıcılı ıle sabıt ol- madıkça paylaşmadan harıç bırakılacaklardır 4- Ihaleve katılıp daha sonra ıhale bedelını yatırmamak suretıvle ıhalenın feshıne sebep olan tum alıcılar ve kefıllerı. teklıf ettıklen bedel ıle son ıhale bedelı arasındakı farktan ve dıger zararlardan ve avnca te- merrut faızınden müteselsılen mesul olacaklardır thale farkı ve temerrut faızı avnca hukme hacet kalmaksızın daıremızce tahsil olunacak. bu fark. varsa oncelıkle temınat bedelınden alınacaktır 5- Şartname, ılan tanhınden ıtıbaren herkesın gorebılmesı ıçın daırede açık olup masrafı venldıgı takdırde ısteyen alıcıya bır örneğı gondenlebılır 6- Satışa ıştırak edenlenn şartnamevı gor- müş ve munderecatını kabul etmış sayılacaklan. başkaca bılgı almak ısteyenlenn 1998 82 Es sayıh dosya numarasıyla mudurlu- ğumuzebaşvurmalan ılan olunur 07 0 7 2003 (*) llgılıler tabırıne ırtıfak hakkı »ahıplen dedahıldır Basın 33651 ÜSKÜDAR ASLİYE1. HUKUK HÂKtMLİĞİ'NDEN Esas No 1999 889 Davacı tSKl Genel Mudürluğü vekılı tarafından davalı Ömer Lutftı Yuzbaşı aleyhıne açılan tescıl davasının yapılan yargıla- ması sonunda Mahkememızce venlen 12 02 2002 tanh ve 1999 889 Esas, 2002,144 Karar sayıh kararla Dava dosyasının Um- ranıye \slıve Hukuk Mahkemesı'ne devredılmesıne karar venlmıştır Beyoğlu. Istıklal Cad 341 23 veya 20 adresınde ıkamet et- tığı bıldınlen, bu adreste kendısıne teblığat yapılama>an ve tebhgata sanh adresı de tespıt edılemeyen davalıva ışbu kararın ıla- nen teblığıne karar venlmış bulunduğundan, Işbu ılanın gazetede neşn tanhınden ıtıbaren >asal sure ıçensınde davalı tarafından temyız yoluna başvurulmadığı takdırde hukum kesınleştırıleceğı, mahkememızce verilen 12 02 2002 tanh ve 1999 889 E 2002'144 K sayıh karann davalı Ömer Lütfiı Yüzbaşı'ya teblığ yenne kaım olmak üzere ılanen teblığ olunur 03 07 2003 Basın 33998 oşs Barajını GEÇİN YETER Eyiül ayında yapılan Yetenetc Sınavı ile öğrenci alan Güzel Sanatlar Fakültelerine 2 aylık yoğunlaşhrılmış HAZIRUK RESİMKudanmao tayıianmıı başJamışlır TCMEBOZEL 0.2122493159P6I-TAKSİI MmBlt «l2255Mt2PtaOTM 24 S«rt Dırekt Mgı. 0542 292 89 68-69 NİCHOLAS P A R K Çam ağaçlan içerisinde sıcak bir ortamda tatil yapmak isteyenlere Odalarda Klima, Saç Kurutma, Buzdolabı, Ketıl. "Öfüdenizde özel plaj" Hisarönü-Ölüdeniz 48306-Fethiye Tel: 0 252. 616 63 53 - Fax: 0 252 616 63 55 e-mail: nic.parkotelCa superonline.com KOOP-CDEIM DUYURU YAZ SÖYLEŞİLERİ 2 20 Temmuz 2003 Pazar günu saat 15 OO'te Çanta Beldesuıde, Cumhunyet Mahallesi 1 kısımdakı Kır Kahvesı'nde yaz soyleşılenmızden ıkıncısı yapılacaktır Konu Uygarlıklar Çatışması mı? \BD İmparatorluğu mu?... Oturum BaşUnı Dr Erdal AT4BEK Konuşmacılar Doç. Dr. Mensur \KGL'N (Kultur Lnı% l luslararası llışkıler Bölumu Ogrenm Üvesı) Emekli Koramıral \tilla KIY4T •_ Düşledlğlnlz tatil gerçek oluyor!. Ağahan Mımarlık odüllü Akyaka yöresınde Türk mımansı ıle Batı konforunun benzersız bırleşimı GÖKOVA, dünya güzelı bır belde Bır yanda çam ağaçlan, bir yanda masmavı denız. Buz gibi kaynak sulan arasında doğa ıle başbaşa bır dınlence Bu dınlence yennın adı YÜCELEN HOTEL Oda özellikleri • Denıze sıfır • Denız-Orman manzaralı • Özel Plaj # 220 yatak kapasıtesı • KJıma • Merkezı ısıtma • Minıbar • Direkt çıkışlı telefon • Balkon • Saç kurutma • TV • Ozel banyo Fasiliteler • 2 açık, 1 kapalı-ısıtmalı havuz • 1 çocuk havuzu • Çocuk parkı, toplantı salonu • Otopark • Restorantlar Spor & Aktiviteler \Mndsurt tenıs, masa tenısı. mını futbol, bılardo, joggıng, kano, denız bısıkletı, bısıklet, sea kayak, kıte board Akjaka Beldesi/Gökova^RGLA Tel: 0.252 243 5108 - 243 5434 Faks: 0.252 243 5435 e-mail: gokova«yuceleD.com.tr wifvw.yucelen.com.tr