Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 16 TEMMUZ 2003 ÇARŞAMBA
OLAYLAR VE GORUŞLER
AÇI
MIMTAZ SOYSAL
Aldanış ve Aldatış
AMERİKA'NIN sınır tanımaz taşkınlıklanna tep-
kıler buyuyor Ahlak ılkelerinı ve hukuku hıçe sa-
yarak kuvvet yoluyla dünyaya egemen olmaya
kalkışanlarve bırolçude egemen olanlarşımdı ıç-
te ve dışta yoğun eleştınlerle karşı karşıyadırlar
"Mazlum mılletler"]n halk yığınlanndakı duygular,
yavaşyavaş varlıklı toplumlan Avajpa Bıriığı'nı,
Amenka yı ve onların medyalannı da etkılemeye
başladı
Bıraz geç değıl mı?
Afganıstan tarumar edılırken, paçavralara bu-
runmuş yalınayak ve dunyadan habersız ganban-
lar başlanna çuval geçınlıp ayaklanna zıncır vuaı-
larakAmenkanhapıshanelenneuçunjlduktan, ya-
lan suçlamalann kurbanı Irak halkı bombayağmu-
runa tutulup penşan edıldıkten sonra"?
Tek tuk ıstısnalar dışında ancak şımdı uyanı-
yor buyuk medya
"Bin Ladin'/n teknolo/ık kumanda merkezı" ve
"Saddam ın kıtie ımha srlahlan" hıkâyelennı, san-
kı yuzde yuz doğruymuş ve kesın kanrtlanmışmış
gıbı aylarca magazın sayfalarına ve televızyon
ekranlarına aktaran, çıtı pıtı hanım sunucuların
ağzıyla bıre bın katıp anlatan yıne aynı medya de-
ğıl mıydı?
Eleştırenlerı, rtıraz edenlen, yalanları açığa vur-
maya kalkışanlan dışlayan, hatta zaman zaman suç-
layan1
?
Bush'un sert bakışlannı, Blair'ın tafralannı yan-
sıtan, onlann savurduğu hıkmetlen goklere çıka-
ran"?
Irak yonetımı hatta sılah denetçılerının kendı-
lerı "Yokoyle şey" derkefi, onlann dedıklennı du-
dak bukerek, goz suzerek alaycı dille veren?
"Bın Ladın nıçın yakalanmadı? Saddam nasıl
oldu da Bağdat muhasarasınm dışına çıkabıldı^"
dıye sormayan?
Aynı şeylerı bızım buyuk medya ve onun bızım
dış soaınlanmız konusundakı tutumu ıçın de
soyleyemez mısınız'?
Kıbrıs konusunda çozüm ıstemez ve uzlaşmaz
olan, yalnız KKTC'nın Curnhurbaşkanı mıdır^ öbur
tarafın çozumden kaçışı ve en uysal onenler kar-
şısındakı uzlaşmazlığı nıçın goz ardı edılır"?
Bırakın bunlan, sankı Rum tarafının ve Yunanıs-
tan'ın dunyadakı propagandalan yetmıyonmuş gı-
bı, Papadopulos un, Sımıtıs'ın, Papandreu'nun
ayağına kadar gıdıp gulucuklu mulakat yapmanın
anlamı nedır?
Nesnel gazetecılık, habercılık yapmak mı'?
Bu çeşıt davranışlar sadece meslek endışesıy-
le ve "herkesle goruşüp herkesten kabul gören
kışı" olmak ısteğıyle yapılsa, yıne de hoş gorule-
bılır Ama, ya boyle davranışların gerısınde şu ıkı
şeyden bın varsa En basıt çarprtmaları, yalanla-
rı , aldatmaları gormeyecek ve yutacak kadar saf-
dıl bır aldanış? Yahut, daha kotusu, çeşıtlı hesap-
lar peşınde koşarak, bunlarla halk yığınlarını al-
datış?
OKTAY AKBAL
Tarzan Öldü
istlnye Suları
Berber Aynası
Yalnızlık Bana Yasak
Karşı Kıyılar
Aşksız İnsanlar
önce Ekmekler Bozuldu
oyku kıtaplannın yenı baskılan çıktı
CAN YAYINLARI
Kaybedeli 5 yıl oldu onu.
Sosyalizm için yaşamının
her döneminde
özveriyle çalışan,
68 kuşağının önderlerinden
sevgili
SITKI COŞKUN u
özlemle anıyoruz.
AİLESİ
Bilime Kelepçe
tmam Hatıp Okullannı bıtırenlere ayncalık sayılacak bır tutumla kendı
alanlan dışındakı yuksekoğretım kapılan açılmakla yenı sorunlar
yaratılmakta, oğrenım bırlığı ılkesını yıkma oyunu, kaldığı yerden
surdurulmektedır Yonetımdekı sureklıhğe aldırmayan, tam bır tasfıye amacı
guden tasan unıversıtelenmızı medreseye çevırmek nıyetının belgesıdır
Yekta Güngör OZDEN Hukukçu
M
ıllı Eğıtım Bakanhğı nca
ılgılılerden kaçınlarak ha-
zırlanıp Bakanlar Kuru-
lu'nca Turkıye Buyuk Mıl-
let Meclısı'ne sunulduğu-
nu oğrendığımız ve ıçenğı hakkında kımı
bılgıler edındığımız yuksekoğrenımle ılgı-
lı tasanyı ulkemızın geleceğı yonunden tu-
zaklarla \e tehlıkelerle dolu kurallar dızısı
olarak karşılıyoruz
12Eylul 1980 Harekâtı'nın başta Anaya-
sa olmak uzere bu"çok temel yasayı toplum-
sal duzeyı gen çekecek bıçımde oluşturdu-
ğu, ozellıkle YOK Yasasf yla da yuksekoğ-
retımde gıderek artan yakınmalara neden ol-
duğu bır gerçektır Ancak duzeltılerek ay-
kınlıkJan, deneyımlen sonucu ortaya çıkan
sakıncalan gıdermesı beklenırken oncekın-
den daha kotu bır duruma ortam oluştura-
cağı açık tasanlarla yenı boşluklar \ e karan-
hklar yaratılmasını asla doğru bulmuyoruz
Tasan 1960 Dev nmı'nıgerektırenolay-
lan anımsatan, gunumuz ıktıdannın gıde-
rek daha çok açığa çıkan sakıncalı anlayış-
lannın tıpık bır urunudur
Ozgurlukle unrversıte ozerklığıyle asla
bağdaşmadığı gıbı unıversıtelen de\ let de-
netımı dışında btrakarak gencı orgutlenme-
ye koktendrncıkoşullandırmaolanaklany-
la donatmaya, bu doğrultuda Turk-lslam
Sentezı yandaşlanyla doldurulmaya çalışı-
lan kımı unrv ersıtelerle bırlıkte koklu unı-
versıtelenmızde de kadrolaşmayı gerçekleş-
tırerek eğıtım yoluyla ozgun nıtelığıru de-
ğıştırerek Turkıye yı laık Atariırk Cumhu-
nyetı olmaktan çıkarmaya yonehktır Bi-
Km, sivasetle değiL sı> aset bilimle biçimlenir
ve j onelir. Tersuıe turum, dkelliktır.
Hukukun temel ılkelen dışlanmıştır Go-
revde olan rektor ve dekanlann kazanılmış
hak sayılacak surelennın bıtmesınden son-
ra yenı kurallann geçerlı olup uygulanaca-
ğı belırtılmek gerekırken. A.taturkçu yone-
tıcılenn uzaklaştınlması ıçın ozçiğnenip bi-
çim ye-, Jenerekgore\ lennın sona ermesı on-
gorulmuştur Bu boyutta bır karmaşayı bı-
lımsel çevrelere taşımanın ve kımı oluşum-
lan Mıllı Eğıtım Bakam'nın tek seçıcılığı-
ne bırakarak unrversıtelere sıyasal ışgal
amacıyla dıncı el atmanın hıçbır anlamı \e
yaran olamaz
"Turban" adıyla yaygınlaştınlmak ıste-
nen, sıyasal bır sımge durumuna getınlıp
ınanç somurusunun ayncalıklann aracı kı-
lınan 'sıkmabaş'a yol açmak ıçın Anayasa
kuralı değenndekı Anayasa Mahkemesı ka-
rarlan, ılgılı Danıştay kararlan goz ardı edıl-
mekte, Doğu kurnazlığı orneğı sayılacak
kurallarla Mıllı Guvenlık Kurulu'nun 28
Şubat 1997 kararlan yadsınarak genye do-
nulmektedır
Bu da bır kındarhk \e ıntıkam alma go-
runumudur Sılahlı kuvvetlere \e unıversı-
telere kabadayılıkla karşıtlık gostenlen, re-
june yonelık saldınlardır
Imam Hatıp Okullannı bıtırenlere aynca-
lık sayılacak bır tutumla kendı alanlan dı-
şındakı yuksekoğretım kapılan açılmakla ye-
nı sorunlar yaratılmakta, oğrenım bırlığı ıl-
kesını yıkma oyunu, kaldığı yerden surdu-
rulmektedır
Yonetımdekı sureklıhğe aldırmayan, tam
bır tasfıye amacı guden tasan unıversıtele-
nmızı medreseye çe\ ınnek nıyetının belge-
sıdır Llusal, çağdaş, laikeğitirne,bilimselge-
reklere sırüm çevirenkrin yasama çoğunlu-
ğuna gü\ enerek \ eni baskı alanlan \e yıkın-
ülar varatmasına Turk ulusu olur \eremez.
Yoğıîn kadrolaşma da bir tur avnmcıhkür.
Hiçbir yararfa \e gerçekçi venileşme \oktur.
Bilinen kimi koşullanmış, \andas, kişkırtı-
CL, donek \azarlaria yaranma ve yer kapma
çabasındaki kanşüncı kimi oğretim üyele-
rinin destekkri inandıncı olamaz.
Toplumumuzu \ e ozellıkle geleceğımızın
gu\encesı gençlenmızı yakından ılgılendı-
ren boylesıne onemlı konuda çoğunluk dık-
tasının dayatmalan bıçımındekı gınşımler
gen çevnlmelı, YÖK Yasaabeklentilerido-
yuracak içerikle unh ersitelerin onculuğun-
de \enıden ha/jriannıaJıdır. Ulusal konular
kışıselleştınlmemeh. dını sıyasallaştınp de-
mokrasıyı dınselleştırmek gıbı ınancı bı-
lımle çatışhnp akla tavan konulmamalı, top-
lumsal aydınlığın kaynağı ve gerçek gelış-
merun ıtıcı gucu unıversıtelenmız ıdeolo-
jık kamplara donuşturuhnemelıdrr Yanlı
duzenlemeler eldekı değerlen de yıtırtır ve
olan ulkeye olur
Oysa beklenen, gerçek bır reformun ya-
pılmasıdır 'Maturk'un ereğı olan çağdaş
demokrası bılımın son gereklenne gore ku-
rulduğunu soyledığı dev letımız, unıv ersıte-
lenn onculuğunde atılımlar yapacaktır îk-
tıdarbağımhhğı bıhmselhk değıl gudum-
lulukgetınr Sonlrakolaylarrylaiçterdiksiz-
bği. beceriksizliği, ulusal onuru korumada-
ki aymazhğı ivice belirginleşen iktidann dü-
şunce boşluklannt sıntan saplanülannı yan-
sıtan tasaroa rektorierin tepkisine kanİno
ruz. Toplumsal banşa onem veren ulusal
duyarhğa \e sağduyuya guvenerek laik cum-
huriveti vozlaştımıa amaçh girişimleri des-
teklevenİen kınrvonız. \kıl ve bilim yolu,
çağdaşhğın odun verifanez koşuhıdur. Tam
bağımsızhk temeünde bu koşukla buieşme
çağnmızı yineüvoruz.
Zorunlu Eğitim Yaptınmlan...
Mıllı Eğıtım Bakanhğı'nın oncelıklı gorevı ünıversıteler
ya da ozel okullar değıl, en başta zorunlu temel eğıtımı
yuzde yuz gerçekleştırerek okumaz yazmazlığın
kokunu kurutmaktır Turkıye 1950'densonra
bu amacı ıhmal etmıştır
Pakize TÜRKOĞLUf^n
C
umhurbaşkanımızın
eşı Sayın Semra Se-
zer'ınbaşlattığı "LTu-
sal Eğitime Destek"
kampanyasının yaygınlaşması
sevrndrncıdır Bu bağlamda bır
kurultay toplanmış olması da
anlamlı
Ancak boyle olması geçmı-
şın ayıbını ortmeyeceğı gıbı zo-
runlu eğıtım yaptınmlan onem-
senmedığı surece boylesıne ya-
rarlı desteklere karşın ulkemız-
de okumaz yazmazhğın sonunun
geleceğını sanmıyorum Mıllı
Eğıtım Bakanımızın, Istanbul'da
toplanan kurultayda verdığı bıl-
gıye gore ulkemızde 7 mılyon
okumaz yazmaz olup bunlar-
dan 6 mılyonu kadınmış Busa-
yılara okul dışı yetışkın nufus
ıçınde bakhğımızda hıç de azım-
sanacak gıbı değıl
80 yıldan bu yana...
Oysa ulkemızde çağdaş yurt-
taşlar yetıştırmenrn >olu Oğre-
tim Bırlığı Yasası ıle açılmış
(1924), de\ letın halkına v ermek
zorunda olduğu ılkoğretım fır-
satı Cumhunyet Anayasası ıle
guvence altına alınmıştır
1928 de yenı yazıya geçılınce,
okul eğıtımı yanında Mıllet Mek-
teplen, Okuma Odalan açılıyor,
yetışkın okuryazarlığı kampan-
yası başlatılıyor Devnmın kısa
surede hedefıne varmasını duş-
leyen Ataturk un okuryazarlık
ışını 1930'lu >ıllarda bıtırmek ıs-
tedığı, bu nedenle cumhunyetın
ılk yıllannda, oğrencılenn okul-
ımcı
lan boşalttığı saatlerde yetışkın-
lenn doldurduğu soylenır
Deneylemesı, 1936'dabaşla-
tılan Koy Enstıtulen sıstemının
planlamasına gore 1955'teher-
kes 5 yıllık zorunlu ılkoğretım-
den geçmış olacak, okulsuz koy,
oğrermensız okul kalmayacak-
tı 5-6koyarasındakurulanya-
tıh-yatısız uç yıllık Koy Bolge
Okullan, kentlerde de ortaokul
vardı Boylece 8 yıllık zorunlu
temel eğıtıme 1959"dageçılmış
olacaktı Aynca o gunlenn koy
okullan v e oğretmenlen sadece
okul yaşı çocuklanna değıl ye-
hşkınlere de okuryazarlık ve ge-
reklı çağdaş becenler kazandır-
mak gorevıyle yukumluydu
Boyle bır planı kısa surede
gerçekleştırmek ıçın kımsenın
elınde sıhırlı değneğı yoktu kuş-
kusuz Ama ızlenen eğıtım po-
lıtıkasının hukumetlen ve yurt-
taşlan bağlayan yasal yaptınm-
lan vardı Bunlann uygulanma-
sı Mıllı Eğıtım Bakanlığf nın
sorumluluğunda olmakla bırlık-
te ışler otekı yonetım bınmleny-
le eşgudum ıçınde yurutuluyor-
du Dev let bır yandan en uçta-
kı koye kadar halkın ayağına
eğıtım fırsatı gotururken onla-
ra da okul yapımına katılım ve
oğrencı devamı konusunda yap-
tınmlar getırmıştı Eğıtım açı-
sından yurt çapında bır sıkı du-
zen yaratan bu uygulama sıya-
sal açıdan da demokrahkleşme-
ye yol açacaktı
O yıllarda, okumaz yazmaz
ınsanlarımızın, kendılerı ıçın
olan beş yıllık zorunlu eğıtım fir-
satını anlamalan kolay olmaya-
bıhrdı Buyuzdenyapönmlarzo-
runluydu Anababanın"Benço-
cuğumu okula gondermhorum"
demeye hakkı yoktu Bututum-
da olanlar zorunlu eğıtım yap-
tınmlanna çarptınlırlardı
Oğretmenlenn oncelıklı go-
revlennden bın anababa ve ço-
cuklan eğıtıme ozendınnektı
Ozellıkle kızlann devamı ıçın
gereklı tıtızlık gostenlırdı Ama
zorluk çıkaran anababalar, oğ-
retmene yardımcı olmayan muh-
tarlar para ve hapıs cezasına
çarptınlabılırdı Kırnsebu duru-
ma duşmek ıstemedığınden oğ-
rencı devamı ıyı gıderdı
Mıllı eğıtım bakanı, ılkoğre-
tım genel muduru, enstıtu mu-
durlen, mıllı eğıtım mudurlen.
mufetrışler, valıler. kaymakam-
lar, muhtarlar, oğrencı devamı-
nın yuzde yuze çıkması peşın-
deydı Cumhurbaşkanı İnönü
gezılennde, radyo konuşmalann-
da zorunlu ılkoğretımın gerçek-
leşmesı ıçın anababalan, yone-
tıcılen ozendıncı ve zorlayıcı
bır tutumla "devam işini yakın-
dan izleyeceğiın'' dıyordu Bu
etkılerle kız-erkek oğrencıler
okullan dolduruyor, bır yandan
okul yapımı hızla surerken bır
yandan ılkoğretım haberlen ve
ıyı hızmet verenler dev let rad-
yosundan halka duyuruluyor-
du Vah ve kaymakamlardan,
muhtarlardan nıce "maarifçi''ler
çıkmıştı
Sözde demokrasL.
1950"de Koy Enstıtulennden
cayanlar, eğıtımın sadece nıte-
lığını değıl 1955'e kadar okur-
yazarlığı yuzde yuze çıkarma-
yı amaçlayan planlamayı da goz-
ardı ettıler Kısa vadelı oy kay-
gısı ıle zorunlu eğıtım yaptınm-
lan ıkı yanlı gev şetıldı Her ko-
ye bır an once eğıtım goturme
seferberlığının, her çocuğun
odunsuz zorunlu eğıtım gorme-
sının onu kesıldı Bu gıdış ozel-
lıkle kızlann zorunlu eğıtımıne
ket vurdu
Bugun de isteyen çocuğunu
okula gondermeyebüiyor, ara SH
nıftan aynlanlara ciddi bir y ap-
ünm uygulanmıyor, deviet des-
teği verflmiyor. Eğitim, sağlık,
meslek ve iş için kentlere akan-
lara gereksinmelerine uy gun hiz-
met verilmediği için kendcr köy -
leşiyor.
Yetışkınlere yonelık okurya-
zarlık kurslan zaman zaman hep
açıldı Ama buna koşut olarak
bır yandan da zorunlu eğıtım
yaptınmlan uygulanmadığı ıçın
okul bulunan yerlerde bıle oku-
maz yazmazlann sayısı azalma-
dı Ozellıkle kızçocuklannın, ya-
kınlanndakı okullara bıle gon-
denlmedıklen, kurslarda 40-50-
60 yaşlannda okumayazma oğ-
renen kadrnlann çığlığa benzer
sozlenndendeanlaşılıyor Sayın
Semra Sezer, başlattığı kampan-
ya ıle eğıtımın kronıkleşen bır
yarasına parmak basmıştır
Mıllı Eğıtım Bakanlığı'nın
oncelıklı gorevı unıv ersıteler ya
da ozel okullar değıl en başta zo-
runlu temel eğıtımı yuzde yuz
gerçekleştırerek okumaz yaz-
mazlığın kokunu kurutmaktır
Turkıye 1950'den sonra bu ama-
cı ıhmal etmışhr Oysa boyle bır
temel eğıtım demokratlaşmanın
onkoşuludur Değılse oyçoklu-
ğuyla da gelmış olsalar eğıtım-
de demokratlaşmayı benımse-
meyen çoğunluğun kararlan sı-
yasette demokratlaşmayı da kos-
tekleyıcı bır anlam taşır(*)
(*)ProfDr tlhan Tekelı Du-
şunDergısı s 47 ODTUAta-
turkçu Duşunce Topluluğu Ya-
\inOrgam 50 Yıl Ozel S
PENCERE
Hem Uzgünüm,
Hem Üzüldüm...
Şu ışe bak'
Tam ben tatıldeyken, Amenkalı albayın bın Ku-
zey Irak'takı 11 Turk askennı esır aldı
Ortalık karıştı
Kıyamet koptu
Dınlencenın de tadı kaçtı'
Bızımkıler Amerıka'nın ozur dılemesını ıstedıler;
ama stratejık dostumuz 'neoconı' ne dedı
"- Uzgünum1
"
•
Hepımız bu sozcuğu çok ıyı bılıyoruz, çunku TV
Turkçesınde çok geçerlıdır, her haltı karıştıran fılm
kahramanı sıra ozur dılemeye geldığınde umursa-
mazlıkla der kı
- Uzgunum1
Eskıden Turkçemızde boyle bır deyış yoktu, bız
'uzuldüm' drye konuşurduk, tetevızyon çıktıktan son-
ra sozcuk kalıp değıştırdı, 'Amenkanca'nm etkısıy-
le 'uzgünum' oldu, ama, doğrusu ışe yanyor
Bu kez de ışe yaradı1
Pekı sorun bıttı mı''
*
Çocukken bır yaramazlık yaptığımızda buyukle-
nmızden azar ışıtırdık
- Ayıp, ayıpi
Yanıt ne oiurdu9
- Ayıbın önune bır K koyarsın kayıp olur'
'Ûzgunum'un onune bırD koyunca 'duzgunüm'
oluyor, ama, Amenka duzgun mu?
Hayır
Azgın1
Ne usul erkân bılıyor ne dost duşman tanıyor,
ne de dur duraktan anlıyor
•
Sovyetler yıkıldığında zıl takıp oynayanlardan
çoğu Hanya'yı Konya'yı şımdı anlamaya başladı-
lar 90 lı yıllar boyunca 'Kurese//e?me'nın 'Yenı
Dunya Duzenı'ne ovgu duzenler ağız degıştırdıler
Şımdı ne dıyoriar
"- Amenkan Imparatoriuğu' "
Yine bızler haklı çıktık
1
En başta 'Cumhunyet' haklı çıktı
1
Emperyalızmı ıçınde yaşadığımız topluma an-
latmak yolunda namuslu aydınlann dılınde tuy bıt-
mıştı artık herkesın kafasına gerçeklık dank edı-
yor'
•
Tatıl ne demek''
Mavı denız, yeşıl ağaç sarı guneş mı''
Bu koşede çok yazdık bır dostu Sokrates'e ta-
tıl donuşu dert yanmış
- Dınlenemedım
Sokrates açıklamış
- Kafanı da bırlıkte göturmuşsûndür, buyuzden
dınlenemedın
Tatıl boyunca gozucuyla gazetelenn habertenne,
yorumlanna baktıkça şaşıp kalıyordum, çunku hep-
sını toplayıp altına bır çızgı çektığın zaman kaba-
ca ortaya çıkan sonuç tek sozcuktu
- Sevri
Sevr gundemı bugun de guncel haberlenmızın
ıçenğını oluşturuyor
•
Ben kafamı tatıle bırlıkte goturdum, hem dışar-
dakı hem ıçerdekı Sevrcıler kafalannı dunden bu-
gune nasıl taşımışlar^
1
'Ayıp'ın onune bır K koyarsan kayıp olur, 'uzûl-
dum'un onune bır D koymak ıstemıyorsak, aklımı-
zı başımıza şımdıden devşırelım
1
DOĞU KARADENİZ
yayla turizmi
her hafta kesin hareket
www.ogzala.com
Tel: 0.212. 293 9195
252 30 39
günübirlik doğa yürüyüşleri için arayınız.
TOKAT 2. ASLİYE HUKUK
MAHKEMESİNDEN
EsasNo 2002 421
Davacı Kenan Çetm vekılı tarafından hastmsız ol-
mak uzere mahkememızde açılan gaıplık davasında
davacı mahçur babasının, yaklaşık 5 yıl kadar once
Tokat ılınde Tokat Sıgara Fabnkası'ndân 60 DA 091
plakalı kamyonla sıgara vukleterek >ola çıktığını ara-
dan uzun sure geçmesme rağmen kendısınden haber
alınamadığından bahısle gaıplığıne karar venlmesını
talep etnuş ve mahkemenuzce yapılan >argılama sua-
sında ılan yapılmasına karar venlmekle, Tokat Mer-
kez Kuçukyıldız Koyu Cılt \ o 126 Hane No l'de
nufusa kayıtlı Abdurrahman ve Emıneden olma K.Ü-
çukyıldız 1955 doğumlu Kanı Çetm'ın sağ veya olü
olup olmadığını adresını bılenlenn mahkememızın
2002 421 Esas sa>ılı dosyasına bıldırmelen, bıldırme-
dığı takdırde adı geçenın gaıplığıne karar venleceğı
hususu ılanen teblığ olunur Basın 13148
BİR BÜYÜK YILDIZIMIZ KAYDI
ACI KAYBIMIZ
Ulkemız eşsız bır aydınını,
Unıversıtemız ellı uç yıllık oğretim uyesını ve yonetıcısını,
Fakulte ve Bolumumuz kurucusunu
ve mesleğımız kurucu uç lıdennden sonuncusunu,
YTU Aılesı sevımlı bır emeklı hocasını,
Prof. Dr.
EKREM ULSOY U
yıtırdı
Uzuntumuz sonsuzdur
Acılı aılesıne, dostlanna, oğrencılenne ve tum Yıldızlılara başsağlığı dılenz
Cenazesı 16 Temmuz 2003 Çarşamba gunu saat 11 OO'de YTU Merkez
Yerleşımınde Odıtoryum'da yapdacak toren ve Teşvıkıye Camıı ndekı
oğle namazından sonra Kozlu Mezarlığı'nda
toprağa venlecektr
Y1LD1Z TEKNİK ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ
YILDIZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ VAKFI
V W
BAŞSAGLIGI
Değerli arkadaşımız
ONUR ALACÖZu
kaybetmenin derin üzüntüsü içerisindeyiz.
Kendisine Tann'dan rahmet, tüm
sevenlerine ve
ailesine başsağlığı dileriz.
ANADOLU ÜNİVERSİTESİ
İletişim Bilimleri Fakültesi Mezunlar Derneği
Sevgili arkadaşımız
Güzel İNSAN
ILHAN ONERDEM'ı
kaybettik.
Üzüntümüz çok büyük.
İsmail, Atilla, Süleyman, Tuncer, Mahmut
BAKIRKÖY 3. SULH HLTOJK MAHKEMESİ
HÂKİMLİĞİ'NDEN
2003 374 E 2003 624 K
Mahkememızce venlen 3 6 2003 tanhlı karar gereğınce Aydın ılı, Aydın Merkez
ılçesı Meşrutıyet Mah Cılt No 20, Hane No 653'te nuftısa kayıtlı Ahmet Hamdı ve
Nunve oğlu 24 12 1929 doğumlu Hıdayet Tekın Sözuerın akıl hastalığı sebebıyle kı-
sıtlanmasına kendisine Zıyaettın oğlu, 1955 doğumlu Ahmet Celalettın Emrem'ın va-
sı olarak atanmasına karar venlmıştır tlan olunur 3 6 2003 Basın 32817