25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 26AĞUSTOS2000 CUMARTE O L A Y L A R V E G O R U Ş L E R olay.gorus@cumhuriyet.com.tr "Yalnız şunu bir gerçek olarak bi- linizki, onurhiçbir zaman birkişinin değil, bütün ulusundur. Eğeryapılan işler önemli ise gösterilen başanlar belirgin ise devrimler göze çarpıcı ise her kişi kendisini kutlamalıdır." M.K. ATATÜRK U luslann yaşanunda bazı tarihlerin anlam ve öne- mi vardır. Türk ulusunun geçmişine baktığımızda bu tarihlerden birisi de "26 Ağastos 1922", yanî Büyük Taar- ruz'un ve son utkunun tarihidir. Çünfcii bundan sonra Türk Ulusal Kurtulus Sa- •vaşı sona ermiştir. UJusal savaşıma bir imparatorluğu kurtarmak için değil, özyurdun sınırla- n içinde bağımsız bir Türk devleti kur- mak için girişilmiştir. Bu savaşın so- nunda da cumhuriyet kurularak Türk Devnmi yapılmıştır. Amaçlanan da ba- ğımsız, demokratik, laık ve çağdaş bir toplum yapısı oluşturmak olmuştur. Çağdaşlaşma ile uzlaşmayan gelenek- Kararlı Saldın: Büyük Taarruz Dr. Handan DİKER Yıldız Tebıik Üniversitesi s©J toplumun kavram ve kurumlan or- tadan kaldınlmıştır. Osmanh imparatorluğu çöküş süre- cı ile bırlikte aruk çağdaşlaşmış Ban top- lumu tarafından sömürülme durumuna düşürülmuştü. Mustafa Kemalbu sömü- rü düzenine son vererek Türk toplumu- nun çağdaşlaşma sürecini başlatmıştır. Mustafa Kemal, saldın (taarruz) ön- cesi günlerde hep saldın tarihınin giz- lı tutulmasını isteyerek cepheye gitmiş- ti. Ama onun cephede olduğu da çok az kişi tarafından büiniyor, herkes onu An- kara'da zannediyordu. Böylelikle ya- bancılar arasında sürekli olarak "Ordu henfiz saknnya hazır değümiş" söylen- tısı yayıhyordu. Bu da Mustafa Ke- mal'in hazniıklannı yapmasına olanak sağlıyordu. 25 Ağustos 1922 akşamı Mustafa Kemal, Anadolu ile dış dünya arasında tüm haberleşmeleri kesme em- ri vererek, karargâhmı önce Şuhut ka- sabası yakınlanndakı bir dağlık bölge- ye, ardından da Kocatepe'nin arkasın- daki bir kampa taşımıştı. Saldın saati yaklaştıgında da, kıtalanna taslağını ts- met Inönü'nün hazırladığı bir savaş em- rini çıkartmıştır. On iki yıldan beri sa- vunma durumunda kalmaya zorlanmış bir ulusun ilk büyük saldırısı başlıyor- du. Burada artık önemli olan, bir ulu- sun durağan bir durumdan etken (dina- mik) bir duruma geçişi idi. 26 Ağustos 1922 taribinin Türk Dev- rim Tarihi açısından önemi şudur: Bu tarihten sonra ülke yabancı işgalinden kurtanlarak hızla tam bağımsızlık il- kesüü benımseme, uluslaşma bılincine varma, çağdaşlaşmayı amaç edinme ve Türk devletinı geleneksel bir yapıdan çağdaş Türkiye Cumhunyeti'ne dönüş- türme sürecıne geçümiştir. Bu açıdan ba- kıldığında Atatürk'ün bu eylemi Türk toplumunu geri kalmışlıktan kurtarma eylemidir. Mustafa Kemal Atatürk bü- yük bir devlet adamı, yönetici, önder, lider, büyük bir komutan ve asker, ama belki de en önemlisi, onun büyük bir dü- şün adamı oluşudur. Tutarlı ve dizgesel sayılabilecek demokratik, insancıl bir dünya, toplum ve insan sevgisine daya- lı bir bakış açısı. Kendisini eleştirebil- me, yanılgılannı açıkça dile gerirebil- me özelliğine sahip olan bır büyük bü- ge kişidir. Büyük Taarruz'un kazanıl- masından 15 gün sonra Ankara 'ya dön- düğünde Mustafa Kemal arkadaşlann- dan özür dıleyerek onlara şöyle diyor- du: "Kusura baknıaym,insan bazenhe- sabında yanıiabitir. Tahminimde 1 gün- lük bir yanlış yapnusım." (*) Mustafa Kemal izlediği banşçıl po- litika gereğince artık günümüzde ulus- lann savaşma yerine bilim ve ekonomi alarunda başanlara imza atması gerek- tiğini bildirerek bunu şöyle dile getir- miştır: "LTkemizin onanlmış ve ulusu- muzun muthı obnası her kişinin en bü- yük özveriyi göstennesiyie ulusal eganen- Mgj korumasıyla kabü olacaktır.Istedi- ğüniz, dışta bağunsızhk, içte de kayıtsız sartsc ulusal egemenliği korumaktan başka bir şey değikür- Arkadaşlar! Bun- dan sonra pek önemliyengilere kavuşa- cagrz. Ama bu yengi süngü yengileri de- ğil, ekonomi, bilim ve bügetik >engüeri olacaktır.Ordumuzun şimdiye değineJ- deettiği yengiler ülkemia gerçekten kur- tuhışa iietmişsayüamaz. Bu vengiler an- cak gelecekteki yengüerimiz için değer- b' bir yer hazuianuştL Askeri yengileri- mizle gururianmayahm. Yeni bilim ve ekonomi yengilerine hazuianahm." (*) LordKinross. 'Atatürk, Bir Mil- letin Yeniden Doğuşu'. EVET/HAYIR OKTAY AKBAL 28 Şubat Yüpüplükte. i "Irticai, yıkıcı ve bölücü akımla- lıtn kamu kurum ve kuruluşlanna '.sızmasını önleyecek ve faaliyetle- ,re kanşmış olan kamu görevlileri- ; nin de süratle ayıklanmasını sağ- •• layacak her türlü düzenlemenin ; vedilikleyapılması hususunda tam : <-bir görüş bihiğıne vanlmtştır." "f Kimler, görüş birliğine varanlar? £ Cumhurbaşkanı, Başbakan, üç ',başbakan yardımcısı, bakanlar, Ka- • ra, Deniz, Hava ve Jandarma kuv- ' vetleri komutanı generaller... Irticai, .' yıkıcı ve bölücü akımlann kamu ku- ; rum ve kuruluşlanna sızmasını ön- ; lemek, faaliyetlere kanşmış olanla- ;ndaayıklamak... j Milli Güvenlik Kurulu'nun 23 • Ağustos bildirgesi ile 28 Şubat bil- dırgesi arasında bir aynm görebili- •; yor musunuz? Aynı amaç, aynı ka- ' rarfılık, aynı hedefe doğru hızla yü- rümek iradesi... Laf, söz, sözcük, ileri geri konuş- ma, bol bol "hukukhukuk" diyerek . kafaları kanştırma; insan hakları, • demokrasi, demokratikteşme geve- . zelikleri arasında unutulan ya da • unutturulmak istenen birşey var, o ' da bu ülkede şenatçı akımlann ve bu faaliyetlere kanşmış binlerce gö- revlinin vaıiığı!.. Sayısı kırk bine va- ran bu insanlar şimdiki yerlerine . nasıl gelmişler? Kimler getirmiş? 1 Bunu soran çıkmayacak mı? Gel- •miş gıtmiş hükümetler, Demirel, Özal, Ytlmaz, ÇiNer, Erbakan, Ecevit gibi başbakanlann, bakan- lann hiç mi sorumluluğu yok!.. Bir hükümet kararnamesi yeter- li miydi bu çok önemli 'ayıklama' işi- ni yerine getirmek için?.. Değildi. Bir yasa gerekliydi. Ama böyte bir yasa bu Meclisten nasıl çıkar? Çıkmaz, çıkamaz, çıkart- mazfar... Bugün devlet kadrolanna zararlı insanlar yerieştirilmişse, en önemli yerlerde rejım düşmanlan oturtulmuşsa.. bunu sağlayanlar nası/olurda 'rte/id/'yandâşlan say- dıklarını temizlemeye kalkışıriar? Türlü yollardan, hele son zamanlar- da pek moda olan insan haklan, demokrasi gibi sloganlann ardına saklanarak böyle bir temizliği el- bette önlemeye çalışacaklardır. Bu- nu bilen Cumhurbaşkanı "Gidin Meclis'e, yasa çtkartın"ögüdünü ve- riyori.. 'Tam görüş biriiği' Erbakan - Çil- ler hükümetine sunulan, bu kişile- rin de onayladığı, ımzaladığı 24 Şu- bat bildirgesınde de vardı... Ne ol- du? Biri bile uygulandı mı? Yoksa bir yıllık Erbakan hükümeti 'kendi' adamlannın daha büyük çoğunluk- la devlet işlerine sızmasını hızlan- dırdı mı? Görülen şu: 28 Şubat nerzaman- kinden daha güçlü, daha etkili ola- rak yürürfüktedir. Önemli olan, cum- huriyeö, demokrasiyi, Atatürk dev- rim ve ilkelerini, laik cumhuriyeti korumaktır. Şu ya da bu yolla yıkı- cı, bölücü, gerici kafkışmalan ön- lemektir. KKTC'de Yaşanan Olumsuzluklar Aydin OLGUNKıbns-Yunanistan Uzmanı K KTC'de önemii ve tehlike- lı gelişmeler ve olaylar ya- şanıyor. Özellikle 15 Nısan 2000 tarihinde yapılan cum- hurbaşkanlığı seçımlerin- den bu yana meydana gelen bu tehlıkeli durumdaki ana tema, 1974'te yüzlerce şe- hit pahasına Kıbns Türklerine bağımsız- lık ve özgürlük götüren Türkiye'nin yıp- ranlması, Kıbns Türk'ü ile arasımn açıl- ması ve gözden düşürülmesi çabalanna dayanmaktadır. Son 26 yıllık dönem ıçin- de Kıbns konusundaki Enosis'çi sıyase- tinı bır türlü başanya ulaştıramayan Rum ve Yunanlılar bu kez çareyi Kıbns Türk'ü üe Türkıye arasında nifak çıkarmakta bul- muş, bunu sağlamak için de bazı satılmış odaklartn ve küşilenn aracılığı ile adada bir "Kıbns Türk'ü", "Türkryefi" ayınrru ya- pıp aynı kökenli ikı kardeş halk arasında bir kavga ve çekişme yaratmaya yönel- mişlerdir. Aynı odaklar ve kişiler bu faaliyetleri ile Kıbns Türk'ünü Türkiye'den soğutacak- lannı ve iki toplumun arasını açabilecek- Ierini düşünmüşlerdir. Üzücü olan son de- rece açık bir şekılde planlanan ve sahne- lenen bu oyunun daha doğrusu tuzağın KKTC'deki Eroghı hükümetınce ve bazı gazetelerce bır türlü göriilmeyışi veya bu son derece tehlikelı olguyu kendı çıkan ya da siyasetleri için kullanmak istemeleri- dir. Türkiye'de de bazı yazarlar konunun özüne ınememişler, olaylan demokrasi, bağımsızhk ve özgürlük açılanndan yan- lış yorumlarla değerlendirmişlerdir. Te- meîi Megalo ldea'ntn esaslanna dayanan bu yenı yıpratma polıtikası ilk hedef ola- rak da Kıbns Türk'ünün yaşarmnın en bü- yük garantısi ve güvencesi olan Türki- ye'yı ve kahraman Türk Silahlı Kuvvet- len'ni seçmiş, özellikle Türk Sılahlı Kuv- vetleri'nin işgalci bir güç olduğu propa- gandasına ağırlık vermışlerdır Konuyla ılgili olarak büyük paralar har- cayan Rum ve Yunan tarafı amaca ulaş- mak için bir grup ışbırlikçi çıkarcı bulmuş ve bu vatan haini kişiler kalem terönsti Şe- nerLevent'ın yayımladığı Avrupagazete- sinin çevresinde toplanmışlardır. Bu söz- degazetecilerin Avnıpa gazetesinde sürek- li olarak yayımladıklan Türkiye aleyhin- deki haber ve yazılar daha şimdiden bin- lerce sayfaya ulaşmıştır. Işte bu konuda ye- terli fikır verebılecek yayımlardan bırka- çı: 22 Haziran tarihli Avrupa gazetesi, Şe- ner Levent Başyazı: "Benün yurdum iş- gal amnda. Dağlanndan ovalanna kadar. Yasemin koklamak istediğim topraklan baruüa doldurdular. Benyurdumu geri is- tiyorum. İşgal afündaki yurdumu.'" Aynı tanhlı "Mektup' 1 sutunu: "Ceilatlar bizim ceilaüanmız. Ankara ve Denktas. 25 vıldır Kıbns Türk halkmı eritip tüketeo, bir difenci dunununa geti- ren veişgal ettiği toprakianımzda bizı tırt- sakeden Türkiye." 2 Temmuz, Şener Levent'in başyazısı: "Bize hiçbir şey bırakmadtlar tutsak- hktan gayn. 26yıl öocekurtana diye kar- şüadık. Meğer işgalci çıktüar. Canımıza okudular. Neyimiz varsa elimizden aklı- lar!-" Aynı yazıdan devam: "Ontor şu yavru- vatan dedikleri diyara hep birtikte çuflan- duar. Biz her şeyiinizi verdik. Onbr zırmk verroediler. Bu assd kardeşlik?. £y halk. EyKıbns Türk'ü tam bunJan,tam da kur- tul!" 7. Temmuz Avrupa gazetesi "Manşet": "İlkemizde faşist askeri yönetim. Biz ydardu-apoletlibir dmozonm nefesi atan- dayasryoruz!" "Ey kıbns 'ta kalan Kıbnsh son Türk- ler. Eğer büsbütün adadan yok oonak is- temezsenTC GeneUaırmayıile 'Ecevit fa- şizmi' ne seslerinizi yükseJtin!n 10 Temmuz "Manşet". "Dünya kamuoyuoa çağn. Kuzey Kıb- rKtaTC Onplkıırmayı'nın fayrnıini rtıır- durun!" 12 Temmuz "Manşet": "Kıbns Türk'ünün kendisini kurtaran- dan kurtuuna vakti geuniştir!" Bu saçmalıkJan daha fazla sıralamakta bir yarar yoktur. Ancak bilinmesi gere- ken, Eroğlu hükümetnun tüm bu rezıllığe sessizkaldığıdır. KKTC yasalanmn yeter- li olmadıgı da sadece bir aldatmacadır Türkiye'ye yapılan bu adi ve maksatlı sal- dınlara Kıbns Türk toplumunun kesınlık- le itibar etmediğinı ve onaylamadığını özellikle vurgulamak isterim. Yukarda belirttiğimiz manşet ve yazılar sanınm amacın ne olduğunu büyük bır açıklıkla ortaya koymuştur. Kıbns Türk Toplumu Eroğlu hükümetinin ekonomik ve sosyal alanlardaki başansızlığmı, benzen san- sasyon yaraücı haberler ve söylentilerden yararlanarak örtmeye çalıştığı kanısın- dadır Ancak son günlerde Türkiye içm ol- dukça zarar verici bır gelişme gösteren bu hainane propagandalara Sayın Ecevit'in daha fazla hoşgörü göstermeyip gereğini yapacağı da açıktır. Sayın Ecevit'in son olarak KKTC'de yararl'olaeagi yölft lu hülcömenne bır uyanold^ dir, Türkıye'Sıın yenı 3rffernTeTalWağınm bir habercisidır dıye düşünmek ıstıyoruz. PENCERE Mizah Gibisı Vap mı!.. Merak ederim, Türk kadar kendini öven ve kend ne söven kişi dünyada var mı?.. Eşref, Neyzer Can Yücel gibi yaşadığı toplumun mostrasını yeı ginin musalla taşına yatınp sülalesine silsilesine ve rip veriştiren hiciv ustalan, elbette bir kökenden ye tişmişlerdir. Bektaşi mizahının dünyada eşi menen di olduğunu sanmıyorum. Doğu geleneğinde bu göreneğimizin kökenleri var Ömer Hayyam ham ervaha ne diyor: "Ben kadehten çekmem artık elimi, Tutmam senin kitabını, minberini. Sen kuru bir softasın, ben ise yaş bir sapık Cehennemde sen mi daha iyiyanarsm, ben mi?..' Ne yazık ki son kırk yılda estirilen irtica rüzgârla- n, bin yıldan beri Anadolu'da esen hoşgörü mette- minin yerine geçti; çatık kaşlı, abus suratlı yobazlar, mizaha katlanamıyoriar; gazetemizde yayımlanan Alevi mizahından örnekler dizisine karşı ham sofu- lar kesiminden tepkiler geldi. Gelsin; vız gelir, tıns gider. • Prof. Dr. HOseyin Yalçın, arkadaşımız Mtyase llknurun derlediklerine ek olsun diye Anadolu top- rağında tohumlanan iki Alevi-Bektaşi fıkrası gön- derniiş ki hoş gülücüklere yol açıyor. • Malatya'nın Arguvan ilçesi Isa köyünden Deleh- met (Deli Ahmet), Ikinci Dünya Savaşı'nın krtlık y/1- larında sigara kâğıdı bulamadığı zaman tiryakiliği başına vurunca, evdeki Kuran'dan bir yaprak kopa- rarak tütün sanp içermiş. Bir gün eşi Yeter Hanım durumu fark edip heyecanla: - Ne yapıyorsun Ehmet, demiş, çarpılacaksın!.. Delehmet istifini bozmamış: - Sus avrat sus, içime ilham doluyor. • Delehmet bir gün tariasını sulamak amacıyla de- renin önüne taş ve toprakla bir bent yapar; bentin su kaçırdığını görünce önce, giysilerini çıkanp ka- çağı engellemeye çalışır; ama, nafiledır. Bunun üze- rinetumanını (donunu) da çıkanp akıntıyı engellemek için top yaparak deliğı tıkamaya çabalarken su, ben- di yıkar; gıysilerle bırlikte tumanı da alıp götürür. 0 sıra tarlaya eşi için azık geiiren Yeter Hanım koca- sını çınlçıplak görünce: - Ehmet, bu ne hal, tumanın nerde?.. Delehmet: „ - • - Kerbelâ'ya grtti.*.. ' ; f - Ne diyorsun sen?.. - Avrat, bu dere nereye kanşır?.. Tohma'ya!.. Toh- ma nereye kanşır?.. Fırat'a!.. Fırat da Anadolu'dan çıktıktan sonra Kerbelâ'ya uğrayıp Basra'ya dökül- mez mı?.. Işte böyle, ben Kerbelâ'ya yüz sürmek için gidemedim ama, tumanım gitti. ^ • Anadolu mizah kaynağı, Anadolu Müslümanı hoş- görü insanı!.. Anadolu'da Yaradan'dan korkulmaz; Tann sevilir, 'EnelHak'felsefesinin özünden ve içe- riğinden tohumlanan mizah kişinin mutluluğunda çi- çek açar. Kuru softa ise bu mutluluktan yoksunlaştıkça ek- şiyip sirkeleşir. Vestel'den televizyon veya beyaz eşya alanlara 69 milyon liralık elektrikli süpürge : Vestel'den spfit klima alanlara 152 milyon liralık mini buzdolabı: Vestel'den bir beyaz eşya veya televizyon alanlar yanında bir de elektrikli süpürge, split klima alanlar ise mini buzdolabı almadan gidemeyecek/ Vestel Bayilerinden birine uğrayın. Bu özel yaz avantajlannı kaçjrmayın. VESTEL MÜŞTERİ İLETlStH MERKEZf 0 800 219 01 12 GARANTI VESTEL'Vestel'e terfı edin. Rahat u kâmpanya 1-31 Ağustos 2000 tarihleri arasında geçerli olup öreöm ve«f»k îmkantan ife sınırlıdır. Mini buzdolapfârı, 37 ekran TV'ler, pencere tipi klimafar, HSU-07HA03 7.000 duvar tipi kiima,' HSLM0HA03fB) 10.000 inverter sistem klima, HCFU-18 H03 18U>00dö$eroa/»van tipi klima, S-28 ve S-45 salon tipi kJimalar kampanyaya dahil degitdir. . , ^ ., ,.,^-...
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear