Catalog

1 6 AĞUSTOS 2000 ÇARŞAMBA • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERIN DEVAMI btanbul Edime Kocaeli Canakkale Izmir Manisa .Aydın Denizli PB PB PB PB A A A A 27 30 29 30 33 36 35 35 TURKIYE Sinop B 26 Adana A 35 Samsun PB 26 Mersin A 31 Trabzon Y 25 Diyarbakır A 39 Giresun Y 25 Şanlıurfa A 37 Ankara B 30 Mardin A 36 Eskışehır B 29 Siirt Konya B 29 Hakkâri Sıvas B 31 Van Zonguldak A 25 Arrtalya A 30 Kars PB 32 Marmara, Orta ve Do- ğu Karadenız parçalı bulutlu, Doğu Kara- denız kıyılan sağanak yağışlı, diğer boigeter az bulutlu ve açık ge- çecek. Hava sıcaklı- ğında önemli bir değı- şıklık olmayacak. Rüzgâr kuzey ve do- ğu yönlerden hafif, zaman zaman orta kuvvette esecek. DIS MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn PB PB PB Y B B B B 18 21 21 22 23 25 26 29 Münih B 28 Zürih Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina B A A A PB Y B A 30 33 36 32 33 32 29 35 Moskova PB 26 Aşkabat Astana Taşkent PB 35 Bakû PB 30 Bişkek Trflis PB 33 Kahire A 32 Şam A 41 ( £ 3 Parçalı bulutlu Bulutlu ^ Çok bulutlu • • k Yağmuriu iAAA.»-= Kariı , G6k gürüttûlC — — ÇrüNCELcÜNEYT ARCAYÜREK H Baştarafi 1. Sayfada lar Ecevit'e karşı! Mümtaz Soysal Hoca. medyanın durumunu pek güzel özetledi: "Iri manşet ve tehditkâr yazıyla ülke yönetmeye fiena halde alışmış olanlar, günlerdir yeni Cumhur- başkanı'nı bombardımana tutmakta. Bu ne küs- tahlıktırki, 'Mecburdur, imzalayacak, yoksa..'an/a- mına gelen başlıklar atabiliyortar?" Hoca, önemli bir noktaya parmak basıyor. Çan- kaya ile ilişkileri krize dönüştürmeden önceki haf- talık olağan görüşmede Cumhurbaşkanı'nın Ece- vit'e, "yasayla yapılması gerekeni KHK ile yapma- nın yanlışlığına" işaret ettiğine değiniyor. Ne ki; o gün Cumhurbaşkanı, Ecevit'e "tavsiye- lerinde" bu kadarla yetinmiyor. Elbette istenilmeyen gelişmelere meydan verme- mek için "Karamame taslağını 'geri almasını' Baş- bakan'aöneriyor." Hatta, KHK'de anayasaya uygun kimi olanaklan Ecevit'e aktanyor. Olumlu bir hava doğuyor ama Başbakan, Başbakanlığa ınince -hertıalde gözü ku- lağı hukuksal aklı Hüsamettin Özkan'la görüştük- ten sonra- "önerileri uygun görmedığıni" Köşk'e bildirtiyor. Tehdit kokan manşetleri arkasına alarak "hesap- lı hırçınlığınr giderek arttıran Başbakan Ecevit, -Soysal'ın deyimiyle- Nazi Aimanyası'nı andıran öy- le gerekçeler sıralıyor, yazdınp Köşk'e gönderiyor ki.. rejiminin adı demokrasi olan ülkemizde "biraz- cık hukuk saygısı olanlann tüyleri diken diken " olu- yor. Çankaya'ya giden gerekçede olayı son bir ifade noktalıyor. Ecevit'in daha önce duyurduğu tehdit, kalın çiz- gilerie resmileşiyor: Cumhurbaşkanı'nın karamameyi imzalamak "zo- runda" olduğunu bir kez daha öne süren Ecevit, "Aksine bir davranış yasama, yürütme veyargı ara- sındaki uyumlu çalışmayı bozar ve kriz çıkar" diyor. Düşünebiliyormusunuz, çarelerin tükenmeyece- ği demokrasilerde bu yargıyı ilan eden siyasetçi.. başbakan!.. Yollar tükendi mi? Kararnamenin yaşama geçirilmesini sağlayacak bütün yollar tükendi mi ki. bir Başbakan böyle ko- nuşuyor, böyle yazıyor? Çankaya'ya ve kamuoyuna korku salma savında- ki bu sözler kapalı rejim şeflerine özgü bir izlenim veriyor. Üstelik bu irdelemelerin Ecevit gibi gerçek demokrasi peşinde olduğunu inatla savunan bir in- sandan gelmesi daha çok şaşırtıcı oluyor. Oysa, Başbakan'ın unuttuğu, rejimin kalbi TB- MM ne güne duruyor? Kısacası, Başbakan "dediğim dedik" bavas\nda. öylesine bir hava estiriyor ki, hatta yandaşlan ay- dın çevre kulislerine öyle bilgileryayıyor ki Cumhur- başkanı'nın anayasal direncini yadsryor ve "laiklik düşmanlanyla aynı çizgide, hatta onlangizlice des- tekleyen bir hukukçu" diye göstermeye çalışıyor- lar. Ya Avrupa'dan gelen bugünkü sesleri duymazlık- tan gelerek "içerde"Türkiye'yi AB'ye hazırlamakla görevli Mesut Yılmaz'ın tutumuna ne dersiniz? Dış konularda uzmanlığı tartışılmayan Sami Ko- hen'e göre; "Sezer'in hükümetin isteğine hemen uymaması, özellikle bazı Avnıpa çevreferinde, Tür- kiye'de hukukun ve demokrasinin işleyişi bakımın- dan olumlu bir gelişme sayılıyor." Bu görüntülere karşı Mesut Yılmaz rahat! Avrupa ülkelerinde de -kamuoyuna ne idüğü bir türlü anla- tılmayan- böylesi yasalar olduğuna güvenerek KHK'yi savunuyor ve.. Çankaya'nın imzalamasını -tıpkı Başbakan'ı gibi- "zorunlu" görüyor. Yılmaz'ın Başbakan'ı da Hacıbektaşi Veli'de dün, bir yıldır uyumlu çalışan hükümeti ömek göstere- rek Cumhurbaşkanı ile de aynı içerikte uyum sağ- lanacagı umudunu taşıdığından söz ediyor. Tabii bu sözler, bugün Sezer'le görüşecek olan Ecevit'in işine gelmeyen bir sonuçla karşılaştığın- da, "elimi uzattım, ama geri çevirdi" demeye ön hazırlıklar degilse.. Bir değer taşır! ; AB için öııeııdi acbııı• Baştarafi 1. Sayfada mesi için destek saglamasını" ön- görüyor. Sözleşmelerde yer alan "halk" kavramı üzerinde sözleşmeye ta- raf ülkeler arasmda ortak bir hu- kuki tanım bulunmuyor. Bu tanım ve hakkın içeriği zaman içerisin- de ideolojik ve siyasi güçlere gö- re değişebiliyor. Önceki senelerde "bağunsızhk ya da özerklik" anlamı taşıyan 'setf-determinasyon' ilkesinin, bu- gün uluslararası hukukta halkla- nn kendi küJtürel kimliğini belir- leme hakkı anlamı kazandığını vurgulayan uzmanlar, Türkiye'nin bu sözleşmeleri imzalayarak "Küıtlerin kültürel haklannT otomatıkman tanımış olacağun vurguluyorlar. - Azmhk hakianna BM güven- cea: Sözleşmeleri imzalayan devletler, azınlıklann ekonomik siyasal ve kültürel haklannı tanı- ma yükümlülüğü altına giriyor. BM Bireysel ve Siyasal Haklar Sözleşmesi'nin 27. maddesi "Et- nik, dinsel ve düsel azuüıklann bulunduğu ûlkderde, bu azmhk- lara mensup bireylerin, kendi gruplanndaki diğer üyeier ile bir- likte kendi kültürlerini yaşama, kendi dilkrini konuşma ve kendi dinselibadetterini gerçekleştirme haklan engellenemez" hükmünü taşıyor. Sözleşme, düşünceyi ifade ve her türlü araç ile yayma özgürlü- ğünün hiçbir şekilde kısıtlanama- yacağını hükme bağlıyor. Sözleş- me, mahkeme önünde ifade veren yurttaşlann kendi durumlannı an- latma konusunda sıkıntı çekmele- ri durumunda kendi anadillerinde tercüman aracılığıyla ifade verme- lerini öngörüyor. - Idam mahkûmlanna ceza ha- fifletme: Bireysel ve Siyasal Hak- lar Sözleşmesi'nin 6. maddesi, her insamn doğuştan yaşam hakkına sahip olduğunu vurguluyor. Taraf ülkelere ölüm cezasmın kaldınlması yönünde yol gösteren BM, ölüm cezanın sürdüğü ülke- ler için bu karann yalnızca çok ciddi suçlar için verilmesini öngö- rüyor. BM sözleşmesi, mahkûmun cezasmın hafifletilmesi veya uy- gulanmamasını talep etme hakkı- nı güvence altına alıyor. - OHAL ilanına kısıtiama: BM Bireysel ve Siyasal Haklar Söz- leşmesi'nin olağanüstü hal duru- munda temel hak kısıtlamalanna suurlamalargetiriyor. Olaganüstü hal uygulamasmın ırk, dil, din te- melli aynmcıhğa neden olacak şe- kilde uygulanmaması güvence al- tına alınıyor. Türkiye sözleşmenin 3. madde- siyle insan haklannı ihlal eden gö- revlileri etkin şekilde cezalandır- mayı, mağdurlara ise tazminat ödemeyi kabul ediyor. Türkiye ay- nca keyfı gözaltı uygulamalanna karşı taahütte bulunuyor. BM bünyesinde sözleşmelerde öngörülen koşullann denetimi ve ihlaller durumunda yaptınm için etkin bir mekanizma bulunmuyor. Ancak AB ve Avrupa İnsan Hak- lan Mahkemesi (AJHM), üye ül- kelerin altına imza koyduğu bu sözleşmeleri referans alıyor. Söz- leşmeler, bireylerin ya da Kürt yurttaşlann haklannın verilmediği gerekçesiyle AlHM'ye "koJektiT' başvuruda bulunma ve AİHM'nin sözleşmelerin getirdiği yükümlü- lük nedeniyle Türkiye'nin ceza- landınlmasının yolunu açıyor. BM'nin Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar Sözleşmesi ise İn- san Haklan Bildirgesi'nde yalnız 6 maddeye sığdınlmış olan ekono- mik, sosyal ve kültürel haklan da- ha geniş ve aynntılı olarak ele alı- yor Sözleşme ile güvence altına alınan haklar arasmda başlıcalan; yaşama hakkı, sağlık hizmetlerin- den yararlanma hakkı, eğitim hak- kı. sosyal güvenlik hakkı, düşün- ce ve ifade özgürlüğü, adil yargı- lanma hakkı, sendika kurma hak- kı, kültürel hayattan yararlanma hakkı, ınsanca yaşamın sağlanma- sı hakkı, ailenin korunması ve ço- cuk haklan olarak sıralanıyor. Bu haklann gerçekleştirilmesi- ni denetleme amacıyla özel dene- tim organı lcurulmazken az geliş- miş ülkelerin aşamalı olarak ve kendi olanaklan ölçüsünde bu haklan yaşama geçirmeleri öngö- rülüyor. 'Deprem çokşeyöğretti' tstanbul Haber Servisi - Başbakan Yardımcısı ve Devlet Bakanı Mesut Yü- maz, 17 Ağustos depremiyle biriikte ya- pı sistemindeki çarpıklıklann ve kur- tarma hizmetlerinin eksikliğinin ortaya çıktığuu belirtti. Beşiktaş Belediyesi'nce dün Akatlar Kültür Merkezi'nde "Depremin Ö§F*r tikkri" konulupanel düzinlendi. Pane- le depremden 1. derece etkılenen il ve ilçe belediye başkanlan ile bilim adam- lan katıldı. Açılış konuşmasmı yapan Mesut Yılmaz, 17 Ağustos depreminin, Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en bü- yük doğal afeti olduğunu belirterek "Bu afet bize de\1et olarak çok şey öğretti Afete uğrayan vatandaşlann acü bann- maihtiyaçlannın,acilsağlıkhizmetieri- nin ve geçici konutiann yapunında dev- fct başanlı bir smsK vermişdr" dcdi. Yılmaz, kahcı konutlann bir bölümü- nün sonbahara kadar teslim edilecegini söyledi. Gazetemiz Genel Yaym Yönetmeni ve Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Genel Sekreteri Orban Erinç, medyanm, dep- remin oluş anından itibarendeprem böl- gesine ulaşıp canlı yayma başladığmı belirterek "Bu Türk basuunın aşama kaydettiğmin en önemli örneklerinden biridir'' dedi. Erinç, depremle biriikte insanlann yerel yönetıcilen uyardığmı belirterek bu durumun kendisini umut- landırdığını ifade etti. Izmit Büyükşehir Belediye Başkanı Sefa Sirmen, yapı denetim sisteminin özel bürolara verilmesinin tehlikeli ola- bileceğini ammsatarak bu görevin bele- diyelere verilmesini ve belediyelerin sı- kı şekilde denetlenmesi gerektiğini sa- vundu. Yalova Belediye Başkanı Yakup Bfl- ginKoçar da depremin sadece fızıki de- ğil, psikolojik olarak da insanlarüzerin- de tahribata yol açtıâını söyledi. Gölcük Belediye Başkanı Ismail Banş ise 17 Ağustos depreminin Marmara depremi« olarak değil, Gölcük depremi diye ad- landınlması gerektiğini belirterek doğal afetler bakanlığı kurulmasını önerdi. Yılmaz, Beşiktaş Bekdiyesi'nin düzenkdiği "Depre- min OğrettüderT konulu panelin açıhşmda konuştu. UYUMA TÜRKİYE BEN UYUMUYORUM! TÜRKİYE'lVnZlN BÜTÜN GÜZEL İNSANLARINA Depremin üzerioden bir yıl geçti. Hiçbir temel sorunumuz çözüme ulaştınlmadı. • Dünyada ölü sayısı belîi olmayan tek dogal afet "Marmara Depremidir". Yetküüerin ger- çek ıakamlan açıklamasını isüyoruz. • Ölüsüne ve dirisine ulaşamadbğımız onlarca itısanımi7 var. Kayıplanmızın buhmması için yetkilileri göreve çağmyoruz. • İnsan yaşamını tehdit eden ağır hasarlı binalann bir an önce yıkılmasmı istiyoruz. • Bilimsellikten uzak hasar tespit raporlanna dayanılarak yapılan onanmlar yeni felaketle- rin habercisidir. Yaşanılır güvenli konutlar istiyoruz. • Trilyonlara mal olan prefabriklerde yazın kavruhıyor kışın donuyoruz. Bu kışı kaba ko- nutfarda geçirmek istiyoruz. • Yurtdışından - yurtiçİDden bize yardım diye gönderilen paralann yüzde kaçı deprem böl- gesine aktanldı? Hiçbir açıklama yapılimyor ve depremzedeler olarak, kaynaklann bûtçe açığı- nın kapahlmasında kullanıldıgı endişesine sahibiz. Toplanan yardmüann bilgi ve denetime açıl- masmı istiyoruz. • Binlerce depremzede sakat kaldı Tedavileri uzun sûrecek ve çok pahalıya mal olacak olan bu insanlara devletin sahip çıkmasını istiyoruz. • Aile içi şiddet, boşanmalar, intihar vb. olaylarda patlama yaşanıyor. Bu büyük travmadan sonıa devleti yurttaşlannı rehabilite etmeye yönelik çalışmalar yapmaya çağınyoruz. • Deprem bölgesınde ışten çıkarümalara son verilmesini, işten çıkanlanlann işe iadesini is- tiyoruz. • Tüm bo >s^uıanlanlafl sommhı olanlaraı bir an önce yargı önûne çikarrimasun istiyoroz. Yüzlerce çözüme kavuşturulmamış sorunumuzu sayabiliıiz. Sızleri 17 Ağustos ta olduğu gi- bi bugün de sorunlanmızı biriikte çözmek ıçın dayanışmaya çağmyoruz. Yaşadığunız bu topraklar atalanmızuı mirası değfl, çocu^Janmızın bize emanetidir. 16 Ağustos 2000 - 21.00 Mum Yakma Eylemi (Çınarlık Meydanı - Değinnendere) 17 Ağustos 2000 -15.00 Kayıp Yakmlannın Çelenk Bırakması (Kavakh) 16.00 Depremde Sakat Kalanlarla Söyleşi (8. Sokak - Değinnendere) 18.00 Gölcük Mitingi (Anıtpark) 18.00 Düzce Mitingi (Eski Tekel Binası) .- • 19.30 tnsan Zinciri (Gebze - Karamürsel) 23.00 Gece Yürûyüşü (Atatürk Bulvan - Adapazan) Ad^pızan Dep-Der Belaıpasa Dep-Der Değinnendere Dep-Der Ditzcs Dep-Der Gchhik Day-Der Yal«vı Dep-Der 0 264 277 74 27 0 262 332 42 63 0262 4261143 0380 514 85 97 0262 412 05 46 0 226 812 58 81 Türkiye bu gece uyumayacak tstanbul Haber Servisi- 17 Ağustos depreminde verilen kayıplar için yurt- taşlarbu gece sabaha kar- şı 03.02'de ışıklarmı ya- karak "Uyuma Tûrldye Ben Uyumuyorum" me- sajı verecekler. Anma et- kinlikleri, 17 Ağustos gü- nü tüm deprem bölgele- rinde sürdürülecek. Marmara Bölgesi'nde depremden en çok etki- lenen illerden Kocaeli, Adapazan, Düzce, Bolu ve tstanbul'da gece saat 03.02'de yurttaşlar ışık- lannı yakarak, depremde yaşamlannı yirirenleri anacaklar ve yetkililere olası depremlere karşı gerekli önlemlerin alm- ması çağnsuıda buluna- caklar. Gölcük ve Değirmen- dere'de gece yansından itibaren yurttaşlar Çınar- h ve Kavakh Meyda- nı'nda ellerinde meşale- lerle toplanarak insan zinciri oluşturacaklar. Gölcük'te 17 Ağustos günü sivil toplum örgüt- lerinin düzenlediği "Uyiıma Tûrldye Ben Uyumuyonun" mitin- ginden sonra insan zinci- ri oluşturulacak. En çok can kaybının olduğu semtlerde enkazlann bu- lunduğu yerlere karanfil- ler bırakılacak. Kocaeli'nde, akşam sa- at 17.00'de Kent Kurul- tayı'nın düzenlediği Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer' in de katıla- cağı bir resepsiyon veri- lecek ve fotoğraf sergisi açılacak. Yalova'da yurttaşlar depremin yıldönümünde ellerinde fenerlerle Hacı Mehmet Ovası'nda top- lanacak. Istanbul 'da depremden en çok etkilenen ilçeler- den Avcılar'da bugün yurttaşlar ve sivil toplum kuruluşlan platformu temsilcileri saat 11.00'de Atatürk Parkı'nda topla- narak, depremde.yaşamı- nı yitirenlerin anısına saygı duruşunda buluna- caklar. Daha sonra kortej yürüyüşü ile Gümüşpala Apartmanı'na gelerek enkaz bölgesine kırmızı güller bırakacaklar. Depremin meydana geldiği saate yakın 02.57'de de ellerinde mum ve meşaleler bulu- nan yurttaşlar, el ele tutu- şarak insan zinciri oluştu- racaklar. Ilçedeki cami- lerde de 17 Ağustos dep- reminde hayatını kaybe- denler için gün boyunca mevlit okutulacak. TMMOB Istanbul İl Koordinasyon Kurulu BAŞSAĞLICI Arkadaşımız Cem Ulutaş'ın eşi, meslektaşımız Aylin Ulutaş'ın babası Ahmet Duruoğlu yaşamını yitirdi. Ulutaş ve Duruoğlu ailesine başsağlığı dileriz. Cumhuriyet çalışanları Afet Komiteside bugün saat 22.30'da Avcılar De- niz Otobüsleri Iskele- si'nde sanatçılar ve sivil toplum kuruluşlannın katılımıyla bir anma et- kinliği düzenleyecek. Depremin meydana gel- diği saat 03.02'de ise Av- cılar Meydanı'nda meşa- leli yürüyüş yapılacak. Bağcılar'da Adnan Ötügen llköğretim Oku- lu, Bahçelievler'de Necip Fazıl Kısakürek Kültür Merkezi, Bakırköy'de Geyikli Parkı'nda, Kü- çükçekmece'de belediye binasında gün dolayısıy- la etkinlikler düzenlenir- ken, Beşiktaş'ta saat 03.02'de bir dakikalık saygı duruşu ve Barbaros Atatürk Anıtı'nda tören, Beyoğlu'nda Galatasaray Lisesi'nden Taksim'e yürüyüş gerçekleştirile- cek. Istanbul'daki diğer ilçelerde de depremde yaşamını yitirenlerin anı- sına çeşitli etkinlikler dü- zenlenecek. İnsan Haklan Demeği Istanbul Şubesi de bugün saat 13.00'te demek bi- nasına siyah bayrak çe- kecek. Işçi, dönüşü olmayanyolda ÖZCANÖZGÜR MUĞLA-SEKADala- man Tesisleri'nin MO- PAK'a teslimi için geri sa- yım başlarken 36 gündür eylemde olan kâğıt işçile- ri, tavırlannı sertleştiriyor. Dün açlık grevine başla- yan işçilerin eylemlerini giderek sertleştirecekleri beürti. Selüloz-tş Sendika- sı Izmit Şubesi Yönetim Kurulu üyeleri de SEKA Dalaman işletmesinin özelleştirilmesini protesto için açlık grevi başlattı Şu- be Başkanı HaBl Bahced, Dalaman Işletmesi'ndekı işçilere destek vermek, bü- tün SEKA işletmeleriyle birlikte *^ek yumnık" ol- duklannı kanıtlamak için süresiz açlık grevi başlat- tıklannı söyledi. Selüloz-lş Sendikası Dalaman Şube Başkanı Mehmet Madenci, önce- ki gün Muğla'da son uya- nlannı yaptıklannı be- lirtti. Dalaman SEKA krizi i- ki ayn cephede sürüyor. Dalaman Belediye Başka- nı 'nın ANAP'lı olması ANAP Muğla Örgütü'nü sıkıntıya sokarken Beledi- ye Başkanı Şevket Dur- muş, dün başta ANAP'lı bakanlar olmak üzere tüm hükümet üyelerine faks çekerek ihalenin yenilen- mesini istedi. Başkan Durmuş'un, mücadelesinin olumsuz- lukla sonuçlanması halin> de iki dönem üst üste seçil- diği Dalaman Belediye Başkanlığı ile birlikte par- tisinden istifa etmesi bek- leniyor. Önceki gün iki otobüs ile Muğla'ya gele- rek hükümet ortağı parti- lerin yerel yöneticileri ile görüşüp son uyanlannı yapan işçiler ise dün "ra- dikal" cylemler için start verdiler. Işyerini terk et- meme eyleminin 36'ncı gününü dolduran kâğıt fabrikasi işçileri, eylemle- rinin ilk gününde fabrika- dan mal çıkışını engeller- ken şimdi de dışandan içe- riye hammadde girişini engellemeye başladılar. Selüloz-lş Sendikası Dalaman Şube Başkanı Madenci ve yönetim kunı- lu üyeleri de dün fabrika içindeki sendikanın tem- sılcilik odasında açlık gre- vine başladılar. Madenci, "Açhk grevine bugün başladık. Dönü- şümlü olarak sürdürece- ğiz. Bugün 10 kişibaîfaHh. Her geçen gün $ayı arta- cak. Bu eyiem sonuç ver- mezse ölüm orucuna da dönüşebilir. Biz hüküme- tin MOPAK yannşına son \vrmesi için her yola baş- \iumava devamedece^z" dedi. ' Zonguldak'ın Çaycuma ilçesindeki SEKA Genel Müdürlüğü işçileri de özelleştirmeyi protesto et- mek amacıyla işyerlerini terk etmeme eylemi baş- lattı. — '-"V'-"!^^ - :•.?.}:{!,.r.i.r'-'.bbr Izmit'te kimya fabrikasında yangın Haber Merkezi -Iz- mit'in D-100 karayolu Eş- me- Uzaıntarla mevkiinde bulunan bir kimya fabrika- sında yangın çıktı. Yanın sırasında dumandan zehir- lenen iki işçi hastaneye ka- Idınldı. Izmit'teki Ser Kimya Fabrikası'mn yapıştıncı . bölümünde, dün gece saat- lerinde elektrik kontağın- dan çıktığı tahmin edilen yangına ilk müdaheleyi Iz- mit Büyükşehir Belediye- si, Bekirpaşa Belediyesi ile Körfez Belediyesi'ne bağlı itfaiye ekipleri yap- tı. Yangın itfaiye ekipleri- nin müdahelesı sonucu sa- at 24.00'da fabrikanın 15- 20 metre uzağındaki boya tanklanna sıçramadan kontrol altına alındı. Yangının kontrol alnna aünmasmm ardmdan D- 100 karayolu kontrollü olarak trafiğe açıldı. Sanatçılar emek hırsırfığındanşikâyetçi M Baştarafi 1. Sayfada bu emek hırsızlığını vic- daniarma hapsetmdiyiz." Fatih Kısaparmak da sa- natçüann ürünlerinin hak- sız olarak kullanıldığını belirterek bazı kişilerin sanatçılann sırtından zen- gin olduğunu söyledi. "Fikir ve sanat ûrünlerini haksız olarak kullananJar arasmda sryasetçiler dahi bulunuyor. Seçim zaman- laruıda şarkılanmız izin alınmadan kullanılıyor" diyen Kısaparmak şöyle devam etti:u Tophıma mal otanuş sanatçuann duygu- iannııı y»hnm»gnın yanı sıra imaj, unvan ve band- rol hırazhğı da yapuıyor. Yasalann boşluğundan ve denetimsizlikten kaynak- lanan bu hırstznklann ön- lenmesi içinresmikurum- lar üzerûıe düşeni yapnu- İKÜr." Panele kaülan sanat- çılar Yeşim Salkım ve Za- ra da sanat camiasının te- mel sorunu olan telif hak- lannın, devletinyetfdli ku- rumlannca bir an önce gö- rüşülmesini ve emek hır- sızlığı yapanlara caydmcı cezalann verilmesini iste- diler. BRT - Birleşik Rehberler Turizm "KÜLTÜR GEZtLERt" 03 Eylöl : Tophaneden Galalı'n geasi Tophane-ı Amıre. Mev le\ ıhane, Rus, Ortodoks, Eımeni Kılıselen, Arap Canuj, Pıerre ve Paul Kılısesı. Calata Kulesı, \ %. "Dogu Antdolu" >e Nıkfivııı. Kan, Anı. Nahçıvar, D. BeyazıL Patnos. Adikevaz, Ahlat, Bttlıs. Ahtamar, Van, Hoşap Kalesı. Ercış. KIRJM YaJta, Sıvastopol, Khersenessos, Akmescıt, BahçesaniN. Hanlık Sarayı. Lıvadıa Sarayı. Özd iekne ile Bo|azKİ Gezig Antık çağdan Bızans'a. Bızans'tan Osmanlı'ya; Osmanlıldao Cumhunyet'e Boğazıçı semtlennde tarih ve efsane GöMydoğu Urfe, NemniL SogmaHr, Harran. Vıranşehir Yezjdı Köylen. Mardm. Dev r-ûl Zafanm, Mıdyat, Rasankeyf, Diyarbalur BirDoğaıearkeolojişöfeni:-BİNBİRKİLİSE" Konya, Karaman. Sılle. Çatalhövük. Karada|. 1001 Kilıse. Vığde. Eskıgûmûş. Yuiıuıistaıı Selanık, Atına, Delfos, Olimpos, Epıdauros, Meteora, K l 03-10 Eylil 08-12 Eylil 10 Eylfll 10-17 Eylil 12-17 EyBI 26Ey.4IEk 27-Ey.-01Ek. Tırns'Un Hakp'c Gaziantep, Halep. Sen Sımeon, Antaiya. Karalepe. Bakras ICalesı, Kozan. Adana, Tarsus, (Gezgınler Kulübû \e Prof orton Kural ile) Meşrntiyet Cad. 198/5 Şişhıne / İSTANBUL Tel.: (212) 252 65 78 (3 hat) Faks: (212) 293 98 44