25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
15 TEMMUZ 2000 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 9 Sezer'den EceviTe ziyaret • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, dün Başbakan Bülent Ecevit'e ıade-ı zıyarette bulundu. Ecevit ile Sezer'in görüşmesi yaklaşık yanm saat sürdü. Ecevit, Sezer'in ardından MİT Müsteşan Şenkal Atasagun ile haftalık olağan görüşmesini yaptı. Yılmaz, YPK üyeliği de IANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz'ın, AB Genel Sekreterliği'nden sorumlu Devlet Bakanı ve başbakan yardımcısı sıfatıyla kabinede yer almasına ılışkın genelge yayımlandı. Başbakan Bülent Ecevit imzasıyla yayımlanan genelgeye göre, Yüksek PlanJama Kurulu (YPK) üyeliği de yapacak olan Yılmaz; Bulgaristan, Sri Lanka ve Arjantın gibi ülkelerle Türkiye arasuıdaki ekonomik ilişkilerden sorumlu olacak. Öz ve Çelebfde cep telefonu bulundu • ESKİŞEHtR/BURDUR nb(AA)- Eskışehır Özel Tip Cezaevi'nde önceki gece * ' yapılan aramada, tutuklu Yaşar Öz ile Ergin kardeşlenn kurşunlanması davasından yargılanan Cem Çelebi'de bırer adet cep telefonu bulunduğu belirtildi. Erbakan'dan camide gösteri • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Kapatılan RP'nin lideri Necmettın Erbakan, kesinleşen hapis cezasının ardından cuma namazı gerekçesiyle eski RP Genel Merkezi bahçesindeki Hamidiye Camii'nı gösteri alanına dönüştürdü. Erbakan, _ dün Balgat'taki Hamidiye Camıfnde destekçilerinin sloganlanyla karşılandı. Erbakan ın bu toplantılan önümüzdeki günlerde Altınoluk'ta da sürdüreceği kaydedildi. Nebi Tankuş yakalandı • ŞANLILRFA(AA)- Şanlıurfa Emniyet Müdürlüğü tarafindan • Paraşüt operasyonu' kapsamında, Marmara Ithalat ve thracat San. Tic. Ltd/nin 2000 yüı ıçerisinde yaptığı muz ıthalatı ile ilgili olarak operasyon düzenlendi. Operasyonda, yurda kaçak olarak sokulan rnuzlardan 650 kolisini faturasız satın alarak Şanlıurfa'da satan Nebi Tınkuş'un (39) yakalandığı bildirildi. TGCden yerel basın semineri - • İstanbul Haber Servisi - Fürkiye Gazetecüer Cemiyeti'nin (TGC), tonrad Adenauer Vakn i!e 'Medya Projesi' "1. Yerel Basın îemineri', 20-21 Temmuz crihlerinde Muğla'da jarçekleştirilecek. "GC'den yapılan gıkJamada, gazete •alışanlanna yönelik olan sminere Afyon, Aydın, îurdur, Denizli, Isparta, lütahya, Manisa, Muğla, >şak ve ılçelerinden DO'e yakın kişinin iıtılacağı belirtildi. Plansızlık hem halkın günlük yaşamını hem de sanayi ve tanm sektörünü olumsuz etkiliyor Su ve enerji mıazı • Anza gerekçesiyle yapılan elektrik kesintileri sanayi sektörünü olumsuz etkiliyor. Buna karşın aylardır yapılan uyanlar dikkate alınmıyor, bu da açmazı büyütüyor. Barajlann su seviyesini düşürecek biçimde çalışmaya zorlanması ise tanmsal sulamayı tehdit ediyor. BANUSALMAN ANKARA - Enerji sektörün- deki plansızük, su, elektrik, do- ğalgaz kesintileriyle hem hal- kın günlük yaşamıru hem de sa- nayi ve tanm sektörünü olum- suz etkileyecek sonuçlara ne- den oluyor. Barajlarda su sevi- yesini düşürecek biçimde ener- ji üretimine zorlanması ve yapı- lan uyanlann dikkate alınma- ması kış aylannda yaşanan "do- ğalgaz-ekktrik"acmazınınardın- dan Tûrkiye'yi "su-enerjr çık- runununaşın sıcaklann etkisiy- le arttığı, ancak elektrik üretimi- ne zorlanmasınm da su seviye- sinın düşürülmesinde etkili ol- duğu belırtilıyor. Bu durum elekt- rik kesintilerini gündeme geti- nyor. Planlı elektrik kesintileri yerine "anza" gerekçesine da- mazıyla karşı karşıya bıraktı. Su seviyesini daha da düşürecek bi- çimde santrallar çalıştınlırken DSÎ yetkilileri, barajlann daha fazla enerji üretimi için zorlan- ması durumunda tanmsal sula- mada ciddi sıkıntılar yaşanaca- ğı uyansında bulunuyorlar. DSİ Genel Müdürü DoğanAl- tmbflek'in açüdadığı barajlarda su seviyesinin düşük olması so- yalı kesintiler yapılmasının özel- likJe sanayi sektörünü olumsuz etkileyeceğine dikkat çekiliyor. Ancaİc, aylardır yapılan uyanla- nn dikkate alınmaması açmazı büyütüyor. Barajlann su sevi- yesini düşürecek biçimde çalış- maya zorlanması tanmsal sula- mayı da tehdit ediyor. Aşın sıcaklann etkisiyle ile- tim hatlannın taşıma kapasite- sinin, santrallann üretim kapa- sitesinin düştüğu belirtildi. Hid- roelektrik santrallar için aşın sı- caklann sorunu büyüttüğu, özel- Ukle doğalgaz santrallannın gaz tribünlerinin çok sıcaklarda ve- rimli çalışamadıgı, gaz tüketiıru- nin ve maliyetlerin arttıgı kay- dedildi. Termik santrallann kont- rol sistemleri için de aşın sıcak- lann bu tür etki yaptığı ifade edildi. Su seviyesi düşükken santrallann çalışmaya zorlan- ması durumunda yeniden üretim sırasında daha fazla su seviyesi gereksiniminin ortaya çıknğı be- lirtildi. Trafolann anzalanması, ile- tım ve dağınm hatlannda yaşa- nan sorunlar için "aşın sıcak- tar" gerekçesine sığrnılması eleş- ririlere neden oldu. Enerji sek- töründe uygulanan özelleştirme politikalan doğrultusunda ba- kım ve yenileme çalışmalannın gerçekleştirilmediğine dikkat çekildi. Türkiye'nin hugün ya- şadığı enerji sorununa da "sö- mürge" tipi olarak adlandınlan yüzer-gezer santrallann yaygın- laşunlması yoluyla çözüm bu- lunmaya çalışıhyor. Bu tür sant- rallann normal santrallara göre çok daha pahalıya elektrik üret- üğine dikkat çeküirken yüzer-ge- zer santrallann yapımı kararla- nnda çok titiz davranılması ge- rektıği uyansı yapılıyor. SüLEYMAN GENÇEL ciddi muhalefet Kıbrıs'ı kanşürdı' İstanbul Haber Servi- si - Türk ve Yunan ban- şına katkıda bulunmayı amaçlayan Ege ve Trak- ya'da Gazeteciler Banş Platformu Türkiye Eş- başkanı ve Çağdaş Gaze- teciler Derneği Ege Şu- besi Başkanı Süleyman Gençel, KKTC'dekiAv- rupa gazetesı sahıbi ve çalışanlannın "Kıbnsta Ok kez ciddi muhalefet'' başlattıklannı söyledi. Süleyman Gençel, KKTC'de yayımlanan Avrupa gazetesi sahibi ve Genel Yayın Yönet- meni ŞenerLevent ile üç çahşanın casusluk şebe- kesi kurduklan iddiasıy- la gözaltına alınmalannı değerlendirdi. Kıbns'taki muhalefe- tin Cumhurbaşkanı Ra- ufDenktaş' ın gösterme- ye çahştığı gibi Rum tez- lerinı savunmadığını be- lirten Gençel, "Kıbns'ta giderek ağuiaşan ekono- mik ve sosyal sorunlar, bir alternatif olarak gö- riinen AB'yegirme seçe- neğmigündeme getiriyor. Ancak muhalefet, Rum tarafinmegemefüığiniön- gören bir yaklaşımı be- nimsemiyor. Rum tara- fiyla eşit haklara sahip bir federasyon kurula- rak AB'ye girUmesini is- tiyor. Muhalefetin yöne- timdenfarkı, Türkiye'nin AB'ye giriş sürecinden bağunsız olarak bumıis- temesL Avrupa gazetesi de bu görüşleri dile geti- riyor" dedi. Gençel, gözaltına alı- nan Avrupa gazetesi ça- lışanlannın casusluk yap- tıklanna ılışkın yeterli delil bulunamamasının da olaylann muhalefet üzerinde baskı kunna ça- bası olarak değerlendi- nlmesıne neden olduğu- nu söyledi. Türkiye'nin ağustos ayında Kıbns'taki genli- mi azaltmak ıçın Güven- lik Kuvvetleri Komutanı (GKK)_Tuğgeneral AB Nihat Özeyranh'yı de- ğiştirebileceğini ifade eden Gençel şunlan söy- ledi: "Türkiye Avrupa Bir- fiği'ne girmek istiyor. De- mokratikieşıne veekono- mideki yapısal sorunla- nnın yanı sıra Kıbns so- runu da önemh' bir engd olarak gösterttıyor. Avru- paberkonuda Tûrkiye'yi basönyor. Türkiye'nin yönetenleri ise görmez- den gelerek sorunlann ortsdan kalkacağını sanı- yor. Türkiye'nin bir de zaman sorunu var. Çün- kü Kıbns sorunu 2004'e kadar çözümlenemezse Avrupa La Haye Adalet Divanı'na gidecek. Süa- şanTürkhe'ye birde içe- riden muhalefet baştaym- ca Avrupa gazetesi üe fl- giti bflinen gehşmekr ya- şandL" Nükker Santrallara Karşı Güçbüüği Platformu'nun EMO tstanbul Şubesi'nde gerçekleştirdiği toplantıda, 17 Temmuz'da Harbiye Açıkhava Tiyatrosu'nda düzenleyeceği protesto şenüği hakkında bflgi verikü. İ AB9 Avrupa'da santnd istemtyor'tstanbul Haber Servisi - Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) istan- bul Şube Başkanı Gazi Ipek, Tür- kiye'nin nükleer lobilerin ilgi oda- ğı halıne geldıgını belırterek "Hü- kümet,Enerji BakanhgıveTEAŞ çık- maz biryoldadn-. Bu yankştan bir an önce dönülmesini istiyoruz. Unutul- mamabdır ki ABoiuşumu da, bütün- leşmiş bir Avrupa'da nükleer sant- ral istemiyor'' dedi. Nükleer Santrallara Karşı Güç- bırliği Platformu, 17 Temmuz'da Harbiye Açıkhava Tiyatrosu'nda düzenleyeceği şenlik ve nükleer santral ıhalesı hakkında bilgi vermek amacıyla toplantı düzenledı. EMO tstanbul Şubesi'nde düzenlenen top- lantıda platform adına açıklama ya- pan Gazi Ipek, nükleer santrallann "vatana ihanete denk düşen" siya- si bir tercih olduğunu vurguladı. Ipek, ABD, Ahnanya, Italya, Dani- marka, tzlanda, tsviçre gibi pek çok ülkede anti nükleer politikalar uy- gulandığını anımsatarak "Nükleer santral üreten şirketler, kendilerine geüşmiş ûlkekrde pazarbulamaym- ca, demokrasisi sopah, muhalefeti zayıf ülkeleri tercih etmeye başladı- lar. Bunlann başında Türkiye, Mı- sır, Pakistan gibi ülketer geüyor" di- ye konuştu. Türkiye'nin termik kapasitesinin yüzde 20'sini kullanabildiğini be- lirten Ipek, yenilenebilir enerji kay- naklan rüzgâr ve güneşten yararla- nılamadığını söyledi. Ipek, Türki- ye'deradyasyongüvenliği de olma- dığını vurgulayarak "Akkuyu nük- leer santrah, Ecemiş fayına 25 kflo- metre uzakhktadır. Nükleersantral- lar, turizm potamryelini deolumsuz yönde etkneyecektir" dedi. Harbiye Açıkhava Tiyatrosu'nda- ki şölene katılacak Moğollar gnıbu- nun üyesi Taner Ongör de santral- lann, Türkiye'nin enerji politikala- n gündemını ışgal ettiği sürece, bu tür etkınliklere devam edeceklerinin söyledi. Toplantıya, Suavi, Bulut- suzluk Özlemı 'nin solisti Nejat Ya- vaşoğullan, Mor ve Ötesi grubunun solisti HanınTekm, tiyatro oyuncu- lan Gülsen Tuncer ve Mümtaz Se- vinç de katıldı. 17 Temmuz'daki "Nükleer Santral Yapnrmayacağız Şenfigi''ne "MoğoDar, Kardeş Tür- küler, Mor ve Otesi, Vedat Sakman, Onur Akm, Vusuf Hay^loglu" gibi. çok sayıda sanatçı kaülacak. 5 Ağus- tos tarihınde de Silifke-Akkuyu'da "Akkuyu ŞenHği'' düzenlenecek. 'Hayal' operasyonu kapsamında el konulan bir kamyon dolusu belge Ankara'ya gönderildi Yiırgunun adı lıayali ihracat ve kara para ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu)-Bursa'da kurulu Karakoç Teksitil AŞ'nin Ankara'daki Ay- bakar Şirketi'yle gerçekleştir- diği hayali ihracat ve kara para işlemlerini kapsayan "Hayal" operasyonu kapsamında şirket- lere ait bir kamyon sahte güm- rük beyannamesi, fatura, belge- ler ve bilgisayar kayıtlan Anka- ra'ya getirildi. Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Dairesi'ndeki uzmanlarla, Ma- liye Bakanlığı uzmanlanndan oluşan 15 kişilik ekip, belgele- ri tek tek incelemeye başladı. Bank Kapital Türk AŞ Bursa Şubesi'nde görevli 6 bankacı- nın Karakoç ve Aybakar şirket- lerinin kara parasını akladıkla- n gerekçesiyle gözaltuıa alın- dıklan bildirildi. Bankacılar dı- şındaki 15 zanlı yann Ankara DGM'ye çıkanlacak. "Hayal" koduyla başlatılan operasyonda gözaltına alman Karakoç Tekstil AŞ'nin sahip- lerinden Sidar. Turan, Bülent, Orhan ve Di\ar Karakoç, şir- ket çalışanı Behçet Şen ile Ay- bakar şirketimn sahıbi Hatice Aybakar, şırkette görevli Ahmet FeyyazDülgeroğlu,Aynur Tatar, Cem Taş, Hasan Erkıhç ve Fu- at Soytaş'ın sorgulan sürüyor. Karakoç Tekstil AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Turgut Kara- koç'un halen firarda olduğu bil- dirildi. Emniyet sorgulannın ta- mamlanmasının ardından Bank Kapital'in Bursa şubesinde gö- revli 6 bankacı dışuıdaki zan- hlar yann Ankara DGM'ye çı- kanlarak soruşturmayı yürüten Kara para aklama raporu 'Güvenlik güçlerinm yetkfleri arttırıbııah' ANKARA (Cum- huriyet Bürosu) -Ka- çakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Dairesi tarafindan ha- zırlanan bir rapor- masını suç sayan ya- sanın uygulanması sı- rasrnda bazı zorluk- larla karşılaşıldığı be- îirtildi. Raporda, ka- ra paraya kaynaklık eden suçlann yeniden gözden geçirümesi ve güvenlik güçlerinin yetkilerinin antınlma- sı istendı. Raporda, kara para aklamada kullanılan 19 yöntem şöyle sıra- lanıyor: «NaldtKaçakçıhğı, smorfing (mantaria- ma),yapriandBmame- todu, vergi cennetteri, borç ödeme metodu, taşeronveyahayafişs'- ketlerin kullanüdığı metot, nakit işlemleri MBver9enmetot,kD- mar ve gazinoculuk sektörü,yerahı banka- ahğısisteıni,yanhşve- ya yyrümtş fatıırabrm kuüanıtması. nakit de^~ ğtşimi(exchange), bro- kerborsalan(araa bö- robn), tnmsfer edfle- meyen aakmer, para knryelerinnı kulbnıl- ma9,perakendedban- kacthk piyasalannnı kuUanıhnası, telefon bankacdığL, ofis ban- kaahğı,otomatikvez- Bemakineleri(ATM), EFTPOSf F-16püotian diplomaaldı TürkHava Knvvetleri'ninf-16 pilodarmdan 28. dönem harbe hazırnk eğmmmi tamamlayan 23 teğmen törenle diplomalannı akn.4.AnaJetÜs KomutanhğTnda düzenknen törene >üksek rütbeli subaylar üe mezun olan teğmenkrin aileteri~~^ kaûldL Hava Kuvvederi Komutanı Orgeneral Ergin Celasin'in bir mesaj gönderdiği törende, 4. Ana Jet Üs Komutanı Tüğgeneral Şevket Dingüoğhı yapnğı konuşmada, 23 püotu daha Hava Kuvvetleri saflanna katmanın mutluhlğunu yaşadıklannı söyledL savcı Talat Şalk tarafindan ifa- deleri aluıacak. Emniyetçe ele gecirilerek An- kara'ya getirilen bir kamyon sahte gümrük beyannameleri, faturalar ve belgeler, emniyet ile Maliye Bakanlığı uzmanlann- dan oluşan özel ekip tarafindan tek tek incelenmeye başlandı. Emniyet yetkilileri, belge ince- lemelerinin uzun süreceğine işaret ederek "Bir iki günde so- nuçlanmasuu beklemiyoruz. ÇünküekiplerimizbeJgelerien ince ayrmülanna kadar didik didikincetiyorr ' dedi. Yetkili, Bursa'da gözaltma alınan 6 bankacının Karakoç ve Aybakar şirketlerinin kara parasını akladıklan iddiasıyla soruşturulduklannı belirterek "Karakoç Tekstil AŞfleAyba- kar Şirketi'nin kara parasını akladıklan kktiası var. Banka- cılar, kara para suçunun işkn- diğiyermBursa oiması nedeniy- k Bursa savohğmaçıkacaldar" diye konuştu. Aynı yetkili, Bur- sa'da gözaltında bulunanlann sorgusunun Ankara'dan gön- derilen bir ekibin de katıhmıy- ~İ3 sürdüğünu söyledi. - -==_—_ Karakoç ailesinin, uyuşturu- cu ticareti yapmaktan yargıla- nan ve uğradığı silahlı salduı sonucu öldürülen Behçet Can- türk ile akraba olduğu yönün- deki iddialan delillendireme- diklerini kaydeden yetkili, "Biz bir bağjana kuramadık. Kara- koç ve Cantürk ailesinin Lke- li olması nedeniyle bunun id- dia edildiğini sanırım. Üeriki aşamada çıkar mı bUemiyo- rum" dedi. GÖRÜŞ PROF. DR. SULEYMAN KAYNAK Türk Demokrasisinde -, Yenf Sınav Kapısı Türk demokrasisi her gün yeni sınavlara girerek sağ- lığını kontrol ettiriyor. Bu şınaylar arasında idam ceza- sından insan haklanna, siyasi yasaklardan ünıvers^e- lere kadar yıızlercesi, her gün hemangi bir olay ile, T^rk demokrasisinın önüne geliyor. Bunlardan son bir tanesi de yıllarca konuşulup tartı- ştlan ve her keslmın oldukça cıddı fikır bırlığine ulaştığı halde, birtürlü ıslah edilemeyen YÖK sorunudur. Bu so- run son hafta içinde, ünivereıte rektöriennin atanması aşamasında, ülke gündemini tekrar işgal etmeye baş- Burada özellikle tipik YÖK davranışı ya da refleksi da- rak gündeme gelen çok özel bir olay vardır kı aslınjda YÖK sorunu olmaktan çıkıp toplam olarak her kesım için birdemokrası sınavı halıne gelmıştır. Bu olay Dokuz Ey- lül Üniversitesi Rektöriüğü konusunda, YÖK tarafindan verilen karardır. YÖK Yasası sonradan da olsa, üniversitede çalışan ögretim üyeterinin nabzını tutuyormuş 'gibiyapmak" ama- cı ile sözde bir seçım sandığı ile, mevcut rektör adây- lannın oy sıralamasını sağlamak üzere, ögretim üyete- rinin "oy'una başvurmaktadır. Bunun sonucunda 6 aday oy yoğunluğuna göre tespit edılip YÖK'e gönderilmek- te ve YÖK Genel Kurulu'nu oluşturan 20 kişi de bunla- n üç indirerek Cumhurbaşkanı'na birisinı atamak üze- re göndermektedir. ı Dokuz Eylul Üniversitesi'nde haten rektöfiük göravi- ni yürütmekte olan Prof. Dr. Fethi Idiman 389 oy almış- tır. Bir önceki Tıp Fakültesı Dekanı Prof. Dr. Emin Abci 449 oy almıştır. Üçüncü aday 142 ve diğer üç aday da muhtemelen kendilerine verdikleri oylar ile resmi ac^ay olmaksızın bırer oy almışlardır. Bu son üç adayın bırer oy ile YÖK'e gönderilmesinin sebebi, yasal olarak ^ i - den aday sayısının 6'ya tamamlanmak zorunluluğudur. YÖK Genel Kurulu en çok oy alan ikı adayı Cumhurbaş- kanı'na gönderdiği listeye koymamıştır. Üçüncü aday, ilk sırada olmak üzere, muhtemelen zorunlu olarak lis- teye girmek durumunda kalan ve seçıme aslında aday olarak katılmayan ve birer oy alan diger ıki ögretim üye- si de rektör adayı olarak Cumhurbaşkanı'na sunulmuş- tur. 1. Profesör Dr. Fethi Idiman şu anda hâlâ rektördür. Eğer rektör olmasına engel bir hali var idıyse bu, neden daha önce araştnlıp, soruşturulup degeriendirilmemiş- tir. Eğer gerçekten böyle bir durum var idıyse, bu hoca neden hâlâ rektörlük koltuğunda oturtulmaktadır. Bu- rada YÖK'ün görev ıhmalı akla gelmeyecek midir? 2. Yok eğer Prof. Dr. Fethi Idiman, rektöriüğü sırasın- da, rektörlüğüne engel oluşturacak bir yasal engeli ta- ştmıyorsa, neden ikinci en çok oyu akjtğı halde Cum- hurbaşkanı 'na sunulmamıştır? 3. Prof. Dr. Emin Alıcı bir önceki Tıp Fakültesi Deka- nı'dır ve bu göreve YÖK ataması ile gelmiştir. Eğer bir yasal engeli var idiyse niçin o dönemde dekan olarak atanmıştır, gereken araştırma ve soruşturmalaryapılma- mıştır. Bu konuda YÖK'ün görev ıhmali var mıdır? Eğer yapıldı ise bunun sonuçlan ve Prof. Dr. Emin Alıcı 'nın Önündekı yasal engeller kamuoyuna açıklanmalıdır. 4. Eğer dekan atanmasında sakınca görülmedi ve da- ha sonra da herhangı bir yasal engel tanımlanmadı ise YÖK sadece bu üniversitede değıl, diğer tüm üniversi- telerdeki oylamalarda da en yüksek oyu almışa olan Prof. Dr. Emin Alıcı'yı neden listeye koymamıştır. Bu konuda eğer bir gerekçe var ise bir an önce kamuoyuna açık- lanmalıdır. 5. Şu ana kadar basında yer alan YÖK açiklamala- nnda, ilk iki adayın birbiri ile olan çekişmesi nedeni ile her ikisinin de listeye konmadığı belırtılmiştir. Bu, son derece tehlikelı bir yaklaşımdır. Bu yaklaşım, demokra- sinin ruhuna aykın bir yaklaşımdır. Bu duşünceyı bir adım öteye götürdüğünüzde rahatlıkla şunu dıyebilirsi- niz: "Siyasi partiler arasında çok çekişmeler oluyor, en çok oyu alan ıki partiyi değil de oy alamamış birparti- yi iktidaryapalım da sorunlar çözümlensin " ya da "Mil- letvekilleri arasında çokçekişme oluyor, bunu önlemek için dışardan bir 'Meclis komiseri' atayalım"... Bu man- tiğın ne kadartehlikeli yerlere varabileceğini düşünmek bile demokraa adına tüyler ürpertıcı değil midir? 6. Hete de bu liste olusumunda, YÖK Başkanfnın ik- tidar ortağı bir partiye, Meclis'teki YÖK soruşturmalan ve kendi siyasi geleceğine yatınm yapmak adına, sıcak mesajlar vermek çabası ile, bu partinin 'arzu etmediği' adaylan elemek üzere YÖK Genel Kurulu'nda kulis ve baskı yaptığı veya bazı adaylann Türk Vatandaşlığı dı- şındakı, ömeğin 'doğum yeri' vb. nedenlerle elenmesi- ne çaba sarf ettığı gibi savlar doğruluk payı taşıyorsa durum çok daha vahım boyutlardadır. 7. Ne yazık kı büyük gazetelerimizin bazı köşe yazar- lan da benzer yaklaşım ve üslupta yazılaryazmaya baş- lamışlardır. Bu 12 Eylül mantığının YÖK tarafindan be- nimsenmesi doğaldır. Çünkü YÖK, bu mantığın ürünü- dür. Ama basınımızın saygın ve demokrasinin en önem- li dayanaklanndan olduğunu düşündüğümüz bazı ya- zarlanmızın hâlâ 12 Eylül kökenli düşüncelere teslim olur tarzda yazılar kaleme alabilmeteri üzücü ve düşün- dürücü olmuştur. 8. Bu tarzdaki YÖK uygulamalan ne ilktir ne de son olacaktır. Üniversrte ögretim üyelerinin, kendi kendile- rini yönetme yetkisini kısıtlamaya götüren bu uygulama ve bu uygulamayı "hukuk" adına uygulamaya koydur- tan tüm yasalann düzeltilmesı ıçın tüm üniversrtelerin bir arada etkın bir çalışma yapmaa ve YÖK'ün ıslah edil- mesi için hertürtü çabanın gösterilmesi gerekmektedir. 9. Nihayet, Cumhurbaşkanı, ülkemizin yetiştirdiği önemli bir hukuk adamı olarak hukuku ve demokrasiyi bir arada korumakla yükümlüdür. önceki cumhurbaş- kanlanndan dciha farklı olarak hukuku ve demokratik te- amülleri ön planda tutarak ülkemizdeki önemli kurum- lann yıpranmadan canlılığını korumasına öncü olmalı ve her kesıme gerek demokrasi, gerekse hukuk adına ders- lervermelidir. Böylecetüm ülkenin görmek istediği 'De- mokratik Hukuk Devteö'nin oluşumuna Devtet Başka- nı olarak en büyük katkıyı yapacaktır. Sonuç olarak bu çok özel görünen olay, aslında üni- versrte ögretim üyelerinden YÖK birimlerine, basından Cumhurbaşkanlığı makamına kadar pek çok kıymetli in- sanımız ve makam için çok ciddi bir demokrasi sınavı halini almıştır. Bu sınavdan yüzümüzün akıyla çıkmayı dileriz. Üç ayrı dava Ergin ve adamlarına tatbikat yaptınldı tstanbul Haber Servisi - "Karagümrük çetesi" olarak bilinen organize suç örgütü elebaşısı Nuri Ergh'inüveykardeşiNu- rettin Ergin ile 2 adamı- na, çeşitlı eylemlerde bu- lunduklan Zeytinbunıu, Tozkoparan ve Star tele- vizyonunun önünde tat- bikat yaptınldı. Fatih'teki bir operas- yonla gözaltına alındık- tan sonra İstanbul Orga- nize Suçlarve Kaçakçılık Şube Müdürlüğü'nde sor- gulanan Nurettin Ergin, Bülent Tarlak ve Okyay V'urgun, dunsabah saat- lerinde şubeden çıkanla- rak halen cezaevinde bu- lunan Orhan Karpuz'a ait Zeytınburnundakı Öz- gürlük Çay Bahçesi'nde, daha sonra Tozkopa- ran'daki Ata Siteleri 3. Blok'ta tatbikat yaptınldı. Bir süre önce silahlı sal- dın düzenlenen Star tele- vizyonuna götürülen sanıklara burada da tatbikat yaptınldı.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear