25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyet Imtiyaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmeni Orhaa Erinç # Genel Yayın Koordmatörü Hikmet Çetinkay» # Yazıişlen Müdürü tbrmhim Yıldı/ • Sorumlu Mûdûr Fikret tlkiz 0 Haber Merkezı Müdürü. Hakan K«rı • Görsel Yönetmen Flkret Eser lstıhbarar Cengiz YıMırun • Ekonomı. Özlem Yüzak#K.ültür: Haodan Şenköken • Spor AMülkadir YBcelman • Makaleler Sami Karaören • Düzeltme Abdnllah Yaacı • Fotoğraf Erdoğan Köjtoflu • Bılgi-Belge Edibe Buğra • Yurt Haberien' Mehmet Faraç Yayın Kurulu tlhan Selçuk (Başkan), Orhan Erinç, Hikmet Çetinkaya, Şükran Soaer, Ibrahim YİHız,Orhan Bursalı, Mustafa Balbay, Hakan Kara. Ankara Temsılcısı Mustafa Balbay Atatûrk Bulvan No 125,Kat.4,Bakanlıklar-AnkaraTel 4195020(7hat), Faks. 4195027 • lzmır Temsılcısı Serdar Kuak, H. Zıya Blv 1352S 2/3Tel 4411220, Faks:4419I17#>AdanaTemsılcısr Çetin Yiğenoğlu, Inönü Cd 119 S. No.l Kat:l, Tel. 363 12 11, Faks-363 12 15 Muessese Muduru Cstiin Akmen • Koordınatör: Ahmet Koruhan • Muhasebe Bûlent Yener • tdare. Hüseyin Gûrer • Satış: FazUet Kaza MEDYA C: • Yönctım Kurulu Başkanı - Genel Müdür Gûlbin Erdaran 0 Koordınatör Reha [ptmftn # Genel MüdürYardımcısı SevdaÇoban Tel 514 07 53 - 513 95 80 - 513846M1, fi*s: 5138463 Yayım]a>an te Basan: ^ enı Gun Haber Ajansı, Basın ve Yayıncılık A Ş Türkocagı Cad ?9 41 Cagaloglu 34334 lstanbul PK 246 - Sırkecı 34435 ltlanbul Tel (0/212)51205 05 (20h«l> Faks (0,712)513 85 95 www.cumhuriyet.com.tr 7 NÎSAN 2000 lmsak:5.00 Güneş:6.31 Ögle: 13 13 Ikindi: 16.49 Akşam: 19.42 Yatsı: 21.07 Yoksulluk kurbanı bebekter • Ekonomi Servisi - Çoğunluğu Güney Asya ve Güney Afrika'da olmak ûzere her yıl 20 mılyon bebeğın 2.5 kilogramın altında doğduğu belirlendi. UNICEF tarafından hazırlanan rapora göre bu bebeklerin doğumdan sonra ölme oranlan da yüzde 40'lan aşıyor. UNICEF Başkanı Carol Bellamy hayatta kalmış olsalar bile bu bebeklerin ilerikı yaşlarda kalp ve şeker hastası olma olasılıklarının yüksek olduğunu kaydetti. Dinozorlar hayat buluyon • Haber Merkeri - BBC Worldwıde tarafından hazırlanan ve 2 Nisan gününden itibaren CİNE 5 ekranlannda yayımlanmaya başlanan "Kayıp Dünya" belgeselinin tanıtımı geçen hafta gerçekleştirildi. Tanıtımda konuşan belgeselin yapımcısı Tim Haines, üç yıllık yoğun bir çalışmayla hazırladıklan belgesel ile dinozorlann dünya üzerinde var olduğu zamana ait ses ve görüntüleri özgün bir biçımde yeniden yarattıklannı söyledi. Haines, belgeselin bugüne kadar otuz ülkede gösterildiğini ve izlenme rekorlan kırdığını söyledi. Sadri Alış* anrtdı • Kültür Servisi - "Sadri Alışık Anma Gecesi ve Oyuncu Ödülleri" Sadri Alışık Küçük Sahne'de gerçekleştirildi. Alışık'ın sanatçı dostlan ve ailesinın katıldığı gecede Yılmaz Erdoğan ve Gönül Yazar sahne aldı. Gecede, tiyatro dalında En tyi Kadın Oyuncu ödülünü Tomris Incer, En lyi Erkek Oyuncu ödülünü Genco Erkal, Onur Ödülü'nü de Metin And aldı. Sınema dalında da En lyı Kadın Oyuncu ödülünü Bennu Ytldınmlar, En lyi Erkek Oyuncu ödülünü Ruhi San ve Şükran Güngör aldılar. Yeşil ambalaj • DışHaberler Servisi - ICanada'dakı Toxin Alert şirketi tarafından geliştirilen yeni bir ambalaj, gıdalardaki tehlikeli bakterileri, zehırlı veya genetık yapıyı değiştirecek katkı maddelerini ayırt edebiliyor. Ambalajın özelliğı, dış yüzeyinde bulunan gözenekli katman. Buradan içeriye sızan hastalık yapıcı organızmalar, yeşile boyanmış antiorganizmalarla karşılaşınca yer degiştinyorlar. Antıorganizmalar, dış yüzeye ulaştıklannda, ambalajı yeşile boyuyorlar. KKTCtupizmi • Haber Merkezi- KKTC Devlet Başkanhğı ve Başbakan Yardımcılığı tarafından düzenlenen "Insan Haklan ve Turizmde Toplam Kalite" konusundaki seminer Dome Hotel'de gerçekleştirildi. Seminerde konuşan İTÜ Vakfı Turizm Eğitimi Bölüm Sorumlusu Şaban Ali Yaşaroğlu, KKTC tunzmcilerinin de temsil edileceği geniş çaplı ve üst düzey "Turizm Konseyi"nin oluşturulmasını önerdi. Yaşaroğlu, "Eğer konuklanmıza beklediklen kaliteli hizmetleri sunamazsak sunacak başka birinin bulunacağını aklınızdan çıkarmamalısınız" dedi. Kalbe giden yol 'Sabnan Rüştü, yeni sevgfflsinin özd merala sa- yesindemut£akkü)tûrüileyakınlaşıyor t 'baslığı ahında Bfld DergJsTne konu oian yazar, sanld kalbe giden vohın mideden geçti- ğini doğruluyor. Yeniden gûndeme gelen Rüştü artik 53 yaşında ve bu kez kenitt- sinden. 29 yaşındaki Padma Lakshmi ile söz ettiriyor. HÎnt asıüı Padma, fotomo- deüik mesleğini yemek Idtabına taşıyarak, düşük kalorili yemek tariflerini kendi fotoğraflan ilebütünleştirmis. Yemekpişlrmenio, kendi duygulannıe yemeğeka- tarak başkalanna sevgi aktarmanın bir volu olduğunu düşünüyor. Turizm içinparlak tahminler İSTANBUL(AA)-Türk turizm sek- törûnün 2000'li yıllarda büyümesini sürdürerek 2020 yılında 27 milyon tu- risti konuk edeceği tahmin ediliyor. Dünya Turizm Orgütü tarafından ha- zırlanan "Turizm: 2000 VızyoouAvru- pa" konulu çahşmada, ülkemize gele- e-posta : tan @ prizma. net tr cek turist sayısınm bu yıl 10.2 mifyo- na yûkseleceği öngörüldü. 10 yıllık bir dönem sonra 2010 yı- lında sayınm 17.1 milyona, 2020'de ise 27 miryona yûkseleceği tahmini yapı- lan çahşmada, Türkiye'nin turist sayı- sında 2020'ye kadar yılda ortalama yüzde 5.5 büyüme beklendiği kaydedil- di. Türkiye'nin bu yıl Avrupa'da turistlerin yöneldiği belli başlı ülkeler arasında 12. sırayı alması, 2010'da 9'unculuğa, 2020'de de 7'nciliğe yüksel- mesi bekleniyor. Avrupa'da turizm hareketınin yıllık or- talama yüzde 3 büyü- meyle20yılsonra717 milyona çıkacağı da kaydedilen çahşma- da, Fransa'nın bir nu- maralı turistik ülke ni- Ispanya'nın ikmci, ln- giltere'nin üçüncü, ıtalya'nın dördüncü, Rusya'nm beşinci, Çek Cumhuriyeti'nin de 6. sırayı alacağı ön- görülüyor. # \ SÖYLEŞİ ATTİLÂ İLHAN 'Nâzım'a karşı 'Dinamo'L. Okitabın en çarpıcı yanı, Râsih Nuri Bey'in (1leri) 'önsö- zû'nde, Tûrkfye 'Sosyalist Sol'unun iki büyük şairine değgin açıklamalan! Okuduğum sıra, nereden nereye, Bağ- larbaşı'ndaki söyleşilerimtzden birinde, 'Mussolini' Ahmet'ten (Kavala) duyduklarımı hatırtıyorum; o hep öyle 'mütehevvir', kavga edecekmiş gibı demışti ki: "-...Hasan Izzettin Dinamo, Nâzım'ın yerini almak ûze- re 'çıkanlmıştı'; çünkü Nâzım, -bizlerle beraber- 'muha- lefette' idi; 'Doktor'un (Şefik Hüsnü Bey) Partisi'nden onu ihraç etmişlerdi; 'işçi muhalefeti' srfatıyla, ayn 'kongre' top- lamıştık, ayn çalışıyordukL" Daha önceleri, 'Tornacı' Ömer'den (Karaman) Izmir'de de benzer şeyler işıtmiştim; tabii, en ilginci yıllar sonra, Abi- din Nesimi Bey'in konuyla ilgili yazdıkları! Diyordu ki: "-...bu arada TKP'den uzaklaştınlan Nâzım Hikmet ve grubu, Komintern'den bağımsız harekete geçtiler; Türki- ye'deki Komünist hareket'e sahip çıkmak suretiyle, ken- düerini, Komintem'e kabul etbrmeyi istediter. 1930'dan son- ra Hareket, bhi Nâzım Hikmet etrafmda Komintern'den ba- ğımsız; digeri Hasan Âli (Ediz) ve arkadaşlan tarafından yürûtülen, Komintem'e bağımlı olması muhtemel olan, iki koklan gelişti..." "...Nâzım Hikmet grubunun parasal olanaklannın sını- n, bu gruba dahil oianlann parasal olanaklanyla sınırlıdır. Hasan Âli (Ediz) grubunun olanaklan ise, Komintern'in yapacağı yardımlarla smırlıdır..." ÇYıllann Içinden', S. 168/169. Gözlem Yayınları, 1970) Aynı Abkîin Nesimi, daha önce bahsettiğim öbür eserinde, 'olayıri ayrıntılannı, 'Telefoncu' Ferid'den (Kalmuk) dinle- diklerine dayanarak anlatmıştır 'Şoför' Ragıp, taksisini satıp Nâzım'ın grubuna bağışlar, 'gizli' bir matbaa örgütleyip neş- riyat yaparlar. Daha sonra Nâzım, gizlice 'yukanya' (SSCB'ye) geçecek, örgüt ve faaliyet üstünlüğünü öne sürerek, gerçek TKP olarak tanınmalarını isteyecektir. Komintern, onu tebrik etmiş, yine de grubunun -gizli matbaasıyla birlikte- öteki gru- bun emrine girmesini söylemiştir; iki grup arasındaki 'fark' öy- ledir ki, Nâzım Hikmet yurduna döner, öteki grubun emrine girmeyi asla kabul etmez, 'bağımsız' kalır. (TKP'de Anılar ve Değertendırmeier, s. 94/95, Promete Yayınlan, 1979) lyi de bütün bunlann 'Yeni Edebiyat/ŞiirAntolojisi' ilealâ- kası ne? Hangi taraftan bakarsan, bak... Oakınız nedir: Râsih Nuri Bey(tleri) 'önsöz'ünöe Nâzım'dan D v e Dinamo'dan bahsederken 'Sosyalist Sol'un bu temel ve -bence 'hayatT- aynlığına değinmiş; yanılmıyorsam, o 'ta- raftan' ilk defa olayı doğrulamış, çünkü diyor ki: "...Nâzım çok genç yaşta Ivlilfî Mücadeie'ye katlmış, sonra Moskova'ya gidip KUTVu brtirmiş; daha sonra da Türkiye'de Parti saflannda ve basında militanlık etmiş; ancak Nâzım, Parti içlnde, hiçbir zaman kat Komintem'ci olmamıştır. Bu nedenle birçok kez disiplinsizlik durumu- na düşmüş ve sonunda da o dönemin Genel Sekreteri Ha- san Ali Ediz tarafından partiden ihraç edilmiştir. Aynntı- lannı o dönemin PolhVbürosu'nu oluşturan 'Eczacı' Vâsıf, Hasan Âli Ediz ve Dr. Hikmet Kmlcımlı'dan bana Dr. Hik- met anlatmışt..." "-... bu grubun faaliyeti ikinci bir TKP olarak süregeimiş, 1932 Bursa Tevkifa- tı Hte t nı?fa, bu nedenle Nâzım Hikmet, 1938 mah- kûmiyeti sırasında artk'PartiH'değildir. Parti disiplinine gö- re, Nâzım 'dönek' sayılmakla birlikte, pratikte hiç de böy- le olmamıştır; şiirleri etkisini sürdürmüş, partililer fırsatı- nı bulup, ziyaretine gitmeye devam etmişlerdir. Bunlar ço- ğunlukla işçi militanlardır. Bu konuda 'Şoför 1 Idris'in (Er- dinç) anılan ilginçtir..." (Yeni Edebiyat/Şiir Antolojisi, S. 7/8. Scala Yayıncılık, 1998) Bu somut gerçeği, eski Mecidiyeköy'ü çay bahçelerinde- ki o bitmez tükenmez söyleşılerimızde, -Mustafa Suphi'nin saidata- 'San' Mustafa (Börklüce) bana nakletmiştir; etmiş- tir de, kişiler ve olaylar yerli yerine konulduğu zaman, insanın özüne neredeyse giren son derece 'çarpıcı' unsurlar, acaba neden asla telâffuz edilmemiştır? Neden üzerinden onlarca yıl geçtiği, konjonktür altüst olduğu; toplumsal olarak da, tarih- sel olarak da, 'değer ölçüleri' değiştiği halde, hâlâ açıkça di- le getirilmiyor? lc Içe geçmis asla kaynasamamış... Anlaşılıyor ki ülkemizde 'Sosyalist Sol', iç içe geçmiş fa- kat asla kaynasamamış üç ayn gruptan oluşmuştur. A/Av- rupa kökenlı olanlar, Spartakistler. (Dr. Şefik Hüsnü, Vedat Nedim vd) B/Türkocağı kökenli olanlar. (Mustafa Suphi, Et- hem Nejat, Şevket Süreyya). C/ KUTVdan yetişmiş olanlar. (Nâzım Hikmet, Şevket Süreyya, Valâ Nurettin ve çoğu 'amete 1 , ötekiler) Bu üç gruptan, görülüyor ki, son iki grup, o yıllarda hem 'yukarda' hem KUTV'da etkili olan Sultan Gali- yefin: hem de Türkiye'deki anti/emperyalist Müdafaa-i Hu- kuk Doktrini'nin etkisini taşıyan 'Sosyalist Milliyetçi' Mark- sistler'dır; ötekiler, Komintem'e körü körüne bağlı Marksist- ier ise, 'kozmopolit' davranışlanyla Entemasyonal'a daha ya- kın duran okumuş yazmışlardır ki, berikilen 'dışlamışlar'd\r. 'Kemalist' Cumhuriyet'in, Marksist, hele de Komünist olmadığı halde; başından itibaren Galiyef Hareketi'ne de, o Hareket'in net bir uzantsı olarak görünen Mustafa Sup- hi, Şevket Süreyya, Nâzım Hikmet çizgisine de daha hoş- görülü, daha yakın davrandığı açıktır; o kadar ki bu, öteki kanadın bunlan, Komintern dergilerinde 'polislik'\e suçlama- sınayol açmıştın oysa, mesele şu: 'Basra harap olduktan son- ra', tarihin hak verdiği, bunlardan acaba hangi taraf? Eğer Komünist Erternasyonal'i (Komintern), uluslarara- sı işçi dayanışması ve nihayet SovyetJer Biıiiği, toz olup sav- rulup gitmişse; xxı.yy başlarken, yeryüzünde 'temel çeliş- ki', tıpkı xx. yy başlarken olduğu gibi, yine 'BatTlı Beyaz ve Hıristiyan' Emperyalizm'le, 'Mazlum MiHetter 1 arasın- da şekilleniyorsa; besbelli ki, Gâzi Mustafa Kemal'in ve Mir Suttan Galiyef'in 'tarafı!... Çünkü Hürriyet ve Istiklâl' onlann 'karakteriydi'. Çünkü "sosyalizm, ya insancı ve özgürlükçü olacakt, ya da olmayacakt!" Meraklısı için not Nâzım'ı 'partiden ihraç eden' Ppttt/bü- ro üyesi 'Eczacı' Vâsrf ile Genel Şekreter Hasan Âli Ediz hakkında, Abidin Nesimi'nin verdiği bilgi gerçekten, şaşır- tıcı: "...'Eczacı' Vâsrf, Hasan Âli Ediz ile birlikte, ilgili ma- kamlara başvurarak, her türlü polra'k eylemle ilişkileri- ni kestiklerini, günlük geçimden başka şey düşünme- yeceklerini bildirdüer. Gerek Vâsrf, gerekse Ediz, o ta- rihten sonra ilişkilerini kesin olarak kestiler. 'Eczacı' Vâ- srf Kilis'e gitti, eczacılığa başladı..." (TKP'de Anılar ve DeğerlendirmeJer' S. 116 ve ayrıca 129. Promete Yayınları, 1979) htt(K//www.priz- maJiet.tr/AILHAN http-7/wwwJMİ9yayıne vi.com.trVaitan Faks/0-212/2601988 u y a " tam da W\. OYPA, güçlü ve güvenilir Ordu Pazarlan geleneğini sürdürüyor. OYPA'da çeşit bol, kalite yüksek, fiyatlar çok uygun, hizmet güleryüzlü. Şimdi OYPA'nın kapıları Türkiye'de 17 merkezde 25 mağazada herkese açık. Siz de gelin, OYPA'da alısveriş yapmanın mutluluğunu yasayın. OYPA ALIŞVERİŞ MERKEZLERİ: ANKARA Balgat <3i2ı 285 86 06 Çankaya t3i2ı 44i io 83 Küçükesat (312) 436 85 24 Tandoğan ?'2- 231 3320 Yenimahalle J ' 2 344 ?6 re Yıldız s3U 490 49 53 İSTANBUL Lcvent (212) 282 61 1 ^Göztepe (216) 358 73 52Bakırköy (212) 660 1285İZMİR Karşıyaka '232: 366 64 87 Üçkuyular ; ; j ' 247 80 80 ANTALYA 242> 321 51 04 BALIKESİR <266> 221 48 62 BURSA (224) 327 70 07 ÇANAKKALE IJ36- 2>2 05 99 CORLU \282) 654 38 DIYARBAKIR 412i 228 24 5e ERZINCAN (446< 214 18 62 ERZURUM (442i 2'8 ?2 30 ESKİŞEHİR ,222) 232 00 75 GÖLCUK •262) 427 00 27 ISKENDERUN 614 20 14 KARS <4', ;; 18 77 KONYA (332: 36 MALATYA :422i 238 38 16 ,5 Hat) OYRAİM u t l u a l ı ş v e r i s l e r . ^ P ^
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear