25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
11 NİSAN 2000 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER 'Yeni Imar Yönetmeliği, îstanbul'daki yağmanın 'sağlam yapılarla sürmesini' öngörüyor İstanbul'da 'mıar kn,lhkL ,n../OKIÂYEKtNCl Istanbul hem bir deprem yaşadı hem d e daha büyük olacağı söylenen "tarih- sel depremini" karşılamaya hazırlarn- yor. En az "yüzyıMa bir" yaşanan böyle- sine bir hassas dönemde kentin beledi- ye meclisinden geçen "yeni imar yö- netmeliğr ise belki de depremin bile artık gücünün yetemeyeceği düzeyde "kahcıbir imarfeiaketine" davetiye çı- kartıyor... Çûnkü yenı yönetmeliğın "deprem- den ders almış" denilebilecek tek özel- liği, inşaat izru verilmeden önce "pro- jeye dayanak" olması ıçın ımar duru- mu aşamasında şart koşulan "jeofizjk" ve "jeolojik''araşurmalar... Ancak, en az bu kural kadar önemli ve hatta lstanbul içın "yaşamsal" olan; "bilimsel esaslara ve toplunı yaranna düzenknmiş imarplanlarma uygun ya- pılaşma" konusonda yönetmeliğın he- men hıçbır duyarlılığı yok. Yine depremden bu yana en diktatör ruhlu belediye başkanının bile ağzın- dan düşürmediği "Projelere önce mes- lek odalan bakacak" şeklındekı sözler ise yıne aynı başkanlann "isteğine" bı- rakılarak adeta geçiştırilmış... Yani kısaca; Istanbul'a "reva" görü- len bu yönetmelik, yıllardır süregelen "imar talanının" bundan böyle "sağ- lam yapılarla'" sürmesini hedeflemek- ten başka hıçbır cıddı yenılık taşımıyor. Bahçe mesafelennde genişleme, ruhsat verilebilmesi ıçin parsele ağaç dikilmesı, ıskân edılen bodrumlann in- şaat alanından sayılması vb. gibı kımı "ohunlu" dilzenlemeler de bu genel yağmacı kurallar arasında "işlevsiz kal- ma" tahhsızlığıni yaşıyor... Çûnkü, örneğin su havzalan gibı ünardan sakınılması gereken yerlere yine bu yönetmeliktekı olanaklarla ls- tanbul'u daha da yaşanmaz kılacak ya- püar dıkıldikten sonra, o yapılann yan bahçesı 3 ra. olsa ne olur; 4 m. olsa ne olur?.. "Kralhklar" metropolü 28 Mart 2000 Sah akşamı "üerfcyen saatierde" lstanbul Büyükşehır Beledi- ye Meclisi'nde FP ve ANAP gruplan- nın ittifakıyla kabul edilen yeni imar yönetmeliğının en dikkat çekıci hü- kümlerinden biri, "bekdiye başkanla- rmın yetkisi"yle ılgilı. 5,üyükşehir Belediye Meclisi'nden FP- ANAP ittifakıyla geçen yeni imar yönetmeliği incelendikçe, son yıllarda en 'kurnazca' hazırlanmış ve en olumlu maddelerini bile işlevsiz kılabilecek 'tuzaklar' taşıyan bir düzenleme olduğu görülüyor... 'Belirsizlik' durumunda da tüm yetkileri 'belediye başkanlanna' bırakarak Istanbul'da adeta 'feodalizmi' başlatıyor... Istanbul'da imara aykın \apılnıalanna rağmen "engeUenmejen" binalara, şimdi "yeni yönetmeüğe uyan" özeUikieriyle ruhsata bağlanma olanağı veribnek isteniyor. Bunun kurnazca hazırlanmış düzenleme olduğu görülüyor. (Potoğraf: UĞUR GÜNYÜZ) Yönetmeliğe göre, bu düzenlemede "açıklık bulunmayan" konularda nasıl davranılacağına, ılgıli "ilçe belediye başkanlan" karar verecekler. Eğer "kararsız'' kalırlarsa, 'İmar toponu" Buyükşehir Belediye Başkanı'na ata- caklar ve onun sözünü dinleyecekler... 1950'lerden 1985'e dek yürürlükte olan eskı İmar Yasası'na bağlı yönet- meliklerde, bu gıbi durumlarda uygu- lanacak kuralı belırleme yetkısı bele- diye ve valılikJerdekı "teknik müdür- lüİdere" bırakılmıştı. Çünkü konu tek- nik içerikliydı ve "sryasilerin" değil "uzmanlann" çözmesi gerekırdı... 1985'ten sonra ise imar planlannı onama yetkisinin 3194 sayılı yeni ımar yasasıyla belediye meclıslerine veril- mesüıe koşut olarak, imar yönetmelik- lerindeki belirsizlikleri yorumlama yetkisı de uzmanlardan alınarak baş- kanlara bırakıldı. Bunun sonucunda kentlerin başına nelerin geldiği ise dep- remde acı bir şekilde ortaya çıkmış ol- du... Şimdi, "lstanbul" gibi, Türkiye'nin en büyük üniversitelerinin de buhm- duğu bir bılım ve kültür metropolünün belediye meclısı, 1985öncesındekidu- yarhlığı örnek alacağma, bılim ve uz- manlığı tümüyle dışlayan hükümleri yürürlüğe sokuyor. Oysa bu maddenin düzenlenmesi, yine 1985 öncesinden bile daha ıleri bır anlayışı ıçermesı, önıeğın; "yönet- meokte açık olmayan konularda, bele- diye imar müdürlüğünün sekretarya- sında çauşacak \ e üniversiteler ile mes- lek odalaruun tenısilcilcrinden oluşa- cak bir kurulun karanna göre hareket edflir™'* şeklinde olması gerekırdı... Ancak şimdi bu çagdaş anlayışın tam tersı bir "feodal" ideolojiyle, îs- tanbul'daki 27 ılçe beledıyesinde "27 imarkrah"yaratılmaküzere... Büyük- şehir Belediye Başkanı ise bu krallık- lar ülkesinin "imparatoru"... Sûrekli imar affi Yeniden yönetmeliğe dönersek, bir başka "imartuzağı'' ise eskı yönetme- liğe aykın yapılann "yeni yönetmeliğe uygun yönleriyle'" adeta "affedilebile- ceğüü" hükme bağlayan düzenleme.. Eğer bu yapılar eskı yönetmeliğe ay- kınysa, acaba neden yıkılmadjlar ya da göz yumuldular?.. Eski yönetmeli- ğin yaptınmlan neden uygulanmadı?.. Yine eskı yönetmeliğe aykın bir yapı, şimdi nasıl "lstanbul için uygun" ola- bılir?.. Bu sorulan hemen hiç önemseme- yen FP'lı ve ANAP'lı belediye meclis üyelen, yasadışı yapılaşmaya af getıre- rek galıba kendılerinı mılletvekili, ye- rel meclısı de TBMM sanmışlar Çün- kü yasalara göre ceza venlmesi gere- ken uygulamalan bağışlama da ancak yine yasayla olur... Ne var kı Istanbul'da, hukuk devletı yasalanna değıl, "şeriat devtetinin" ya- salanna "özlem" duy ulduğundan ola- cak, belediye meclisinden böylesi yö- netmelıkler de çıkabilıyor... tşte bu denlı bılım ve hukuk dışı ku- ral lar la lstanbul'u "imar" (!) etmeye hazırlanan yönetmeliğın bir maddesın- de de özetle şu "kurnazhk" var: "tmar planlanndaki hükümler, yönetmelik- ten önce gefir-." Eğer ımar planlanmn yasalara, şe- hircilik kurallanna, toplum yaranna ve kültürel-doğal cevreye saygdı düzen- lenmesinı sağlayacak ve bunlann tersi beklentilerle planlara müdahale eden siyasUerin etkisini kıracak bir "büim- sd ve demokratikdenetim mekanizma- a" da öngörülseydi, bu kural, elbette- ki planlama bilımine saygının gereğı çok da doğru olurdu. Ancak, bu olmadan böylesi bir mad- deyi yönetmeliğe koymak, belediye- lerdeki siyasi yönetimlere açıkça şu mesajı veriyor: "Eğer imar talanı için bu yönetmetikte bile engel varsa, imar planlarma istediğiniz maddeyi koyun, yönetmeliği devre dışına çıkartm_" Yanı ozetle, "İstanbuTun geriye ka- lan her tarafinı isteryönetmeükk,ister- se de imar planlanyla yapılaşmaya açm_" Bakahm şu çok ıstikrarlı olduğu söy- lenen hükümet, hele şu deprem orta- mında, böylesi yönetmeliklere artık dur diyebilecek yeni imar ve belediye yasalannı ne zaman devreye sokacak?.. Yoksa sözünü ettılderi istikrar, sade- ce "yağmada istikrar" demek mi?.. ACI KAYBIMIZ Biricik Babamız Emekli Eğitimci, ŞEVKET URAL 08.04.2000 Cumartesi günü Karacabey yakınlarında geçirdiği elim bir trafik kazasında hayatını yitirmiştir. Cenazesi 11.04.2000 Salı günü Karacaahmet Camii'nde kılınacak öğle namazını müteakip aynı yerde bulunan aile kabristanına defnedilecektir. , - • . Sevenlerine duyurulur. Eşı NERİMAN URAL Kızı NİLGÜN URAL AYTAÇ Damadı AHMET ABİD AYTAÇ 19.ULUSLARARASI ORDU1. ASLtYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN DosyaNo. 1999-663 Davacı. Sevder Tomakin tarafından davalı Sultan Tomakın aleyhıne açılan boşan- ma davasının yapılan duruşmasında venlen ara karan gereğınce, Davalı, Sultan Tomakın'in göstenlen adresinde bulunamaması sebebiyle duruşma günü ile davanın nıteliğınin gazeteyle duyurulmasına karar verıldığınden, adı geçenın Ordu Aslıye 1. Hukuk Mahkemesi duruşma salonunda 22.5.2000 tarihinde saat 09.15'te yapılacak olan duruşmaya kanlmadığında, kendısini vekılle temsil ettirme- diğinde ya da savunma göndermedığinde duruşmanın yokluğunda yapılacağı gibi ka- rar da venleceği, tebligat yenne geçerli olmak üzere, Duyurulur. Basın: 17306 BURSAYEDİNCİİCRA DAİRESİ'NDEN DosyaNo !998*946Tal Satılmasına karar venlen gaynmenkulün cınsı, bymen, adett, evsafi Tapu kaydi: Panayır kö>Tİ 9 pafta, 251 parsel, aynı yerde 9 pafta 252 panel, aynı yerde 9 pafta 253 parsel sayılı gaynmenkul ve üzennde kunılu bulunan fabnka buıası tmar durumu Kısmen konut dışı kısmen de kent- sel çalışma alanında kaldıgı bıldinlmekte Mahalh dunımu. Taşınmaz, Yalova yoluna cephelı olup etrafi 2 mt yükseklıkte beton du\arla çe\Tilı olup ıçınde fabnka bınasunn bulundugu ve fabnka bınasuıuı ıçınde yenıek- hane, tuv alet ve torofo olarak kultanılan 304 m2 alanlı bına kısmının bulunduğu bına\ T a bıtışık arka kısımda de- po olarak kullanılan \anlan tuğla, üzen eteraıt kaplı bır sayalık bulunan fabnka bınasunn ûzen etemıt kaplı olup bahçe ve zemın beton kaplıdır Tapu kaydındakı 14 4 1999 tanhuıde 2 yıllığına kıra şerhı bulunan yan >a- na borçluya aıt 3 parsel ve bu parseller ûzenndekı fabnka bınası ile buiikte 588.614.000.000 TL beş yûz sek- sen sehz mılyar altı yûz ondört mılyon lıraı bedelle saülacakür Satış şartlan: 1- Satıs, 12/5/2000 gûnü saat 11.30'dan 12.00'ye kadar Bursa Yedmci tcra Müdûrlûğü'nde açık arttırma suretiyle yapılacaktır. Bu artûnnada tahmm edılen taymetuı yûzde 75'mı ve rüçhanlı alacakJılar varsa alacak- lan mecmuunu ve sattş masraflannı geçmek şartı ıle ıhale olunur Böyle bıı bedelle alıcı çıkmazsa, en çok art- tıranın taahhüdû bakı kalmak şartıyla 225'2000 Pazartesı gûnü aynı yerde aynı saatte ıkıncı arttumaya çıkan- lacaknr Bu arttırmada da bu mıktar elde edılememışse gaynmenkul en çok arrtıranın taahhüdû saklı kalmak üzere arttırma ılanında göstenlen müddet sonunda en çok arttırana ıhale edılecektır Şu kadar kı arttırma bede- lının malın tahmın edılen kıymennın yüzde 40'ını bulması ve satış ıstevenın alacağına rüçhanı olan alacakla- nn toplammdan fazla olması ve bundan başka paraya çevırme ve paylaştırma masraflannı geçmesı lazımdır Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebı dûşecektu' 2- Arttmnava ışürak edeceklenn, tahmnı edılen kıymetın yüzde 20"sı nıspeOnde pey akçesı veya bu mıktar kadar mıllı bır bankanın temmat mektubunu vermelen lazımdır Satış, peşın para ıledır, alıcı ıstedığınde 20 gu- nü geçmemek uzere mehıl venlebılu Tellalıye resmı, ıhale pulu. tapu harç ve masraflan alıcıya aıtür Bınk- mış vergıler satış bedelmden ödenır 3- Ipotek sahıbı alacaklılarla dığer ligılılenn (•) bu gaynmenkul üzenndekı haklannı hususıyle faız ve mas- rafa daır oian ıddıalannı dayanağı belgeleri ıle on beş gûn içuıde daıremıze bıldırmelen lazımdır. Aksı takdır- de haklan tapu sıcılı ıle sabıt olmadıkça paylaşmadan hanç bırakılacaklardır 4- thaleye katılıp daha sonra ıhale bedelını yatumamak suretiyle ıhalenuı feshuıe sebep olan tûm alıcılar ve kefülen, teklıf ettıklen bedei ıle son ıhale bedelı arasındakı farktan ve dığer zararlardan ve aynca temerrüt fa- ızınden müteselsılen mesul olacaklardu' Ihale farkı ve temerrüt faızı aynca hükme hacet kalmaksızın dauîmız- ce tahsıl olunacak. bu fark, varsa öncelıkle temınat bedelmden alınacaktır 5- Şartname. ılan tanhınden ıtıbaren herkesın görebıunesı ıçın dauede açık olup masrafı venldığı takdırde ısteyen alıcıya bır ömegı göndenlebılır. 6- Satışa ıştırak edenlenn şartnameyı görmüş ve mıindereeatını kabul etmiş sayılacaklan. başkaca bılgı al- mak ısteyenlenn 1998'946 sayılı dosya numarasıvla mûdûrlüğümüze başvurmalan ılan olunur 27'37000 (')llgılılertabmneutıfakhakkısahıplendedâhıldır Basın 17692 VAKFI FILM FESTIVALI 15 NİSAN - 30 NİSAN 2000 "'t&'iuşma Festival Biletleri Gişelerde 19. Uluslararası İstanbul Film Festivali'nin biletleri 12 Nisan Çarşamba saat 11.00'den itibaren festival sinemaları gişelerinde satışa sunuluyor. Beyoğlu'nda EMEK, ATLAS 1-2, ALKAZAR, BEYOĞLU, Kadıköy'de REXX (REKS) sinemalarında. Bilet fiyatları: Tam Öğrenci / 65 yaş ve üstü (19:00 seansı hariç) Haftaiçi her gün 12:00 ve 15:00 seanslarında öğrenci / 65 yaş üstü biletleri 3.500.000 TL 2.250.000 TL 1.750.000 TL FESTİVAL SPONSORU KURUMSAL SPONSORLAR TURKCELL KOCBANK V REMAMJ 8u )lan Cumhurryet 6«2etesi'nın katkısıyla yaytntanmıştır. Cumhorryet • KARŞIYAKA 2. ASIİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN EsasNol999'958 Davacı Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü vekıh Av. Saadet Kolaylı tarafından davalı Tedaş ve Aydemir Erdem aleyhine açılan tescil davasının yapılan duruşmasının ara karan uyannca; Davahlardan Aydemir Erdem'in 1643/3 sk. No: 2 Çiçek Mah. Bayraklı K yaka adresıne çıkanlan dav'a dılekçesi ve duruşma günü tebhği ile ilgllı tebhgatın bila teblıg ıadesı ve yap- tınlan zabıta tahkıkatında da teblıgata yarar açık adresi tespıt edılemedığınden adına ilanen tebligat yapılmasına karar veril- mekle, adı geçen davalının bu dava ile ılgilı ıbraz etmek istediği belgelen yapılacak olan 2.5.2000 günü saat 09.10'daki du- ruşma gününe kadar göndermesı veya duruşmaya getırmesı veya kendısini bır vekille temsıJ ettmnesı, aksi halde duruşma- ya gelmedığı veya bir vekıl tarafından temsil edilmedığı takdırde yargılamanın yokluğunda devam edeceğı ve karar venle- ceği hususlan dava dılekçesi ve duruşma günü teblığ yenne kaım olmak üzere davalı Aydemir Erdem'e ilanen teblıg olu- nur.3.4.2000 Basın: 17532 YAIAĞAN KADASTRO HÂKtMLÎĞİ'NDEN Esas No- 1996/8 / Karar No- 1998/22 Davacılar Mehmet Fehmı Birgili mırasçılan Zehra Birgili, Canan Özalp, Erdal Birgilı, Revnak Mine Birgili, Berrak Kadriye Birgili ve Orhan Özalp, Müdahıl davacı Hazıne vekili tarafından dav-alılar Bahçeyaka Köyü tüzel kışılığı, Halil Samı Temel mırasçılan: Ayşe, Tahır, Tayyar, Suat, Mehmet, Sami, Ayfer, Ayla, Ayşe ve Bınnaz Temel'ler aleyhlerine açılan komısyon karanmn iptali ve tescil davasının yapılan açık yargılamasında; Dava konusu Muğla ili, Yatağan ilçesi, Bahçekaya Köyü 497 sayılı parselle ılgilı davanm yapılan açık yargılamasında, 18.12.1998 tanh ve 1996/8 esas, 1998/22 sayılı karan ıle davanın Mehmet Fehmı Birgili mırasçılan ve Orhan Özalp'ın davasının reddine, müdahıl davacı Hazıne'nın davasının Kısmen-Kabulüne karar verilmiştir. Mahkememızin bu karan davalı köy tüzel kışiliğı vekili, Hazıne \ekılı ve davacı Canan Özalp ve Orhan Özalp tarafından temyiz edılmiş olup, Yargıtay 7. Hukuk Dairesinın 1999/5047 esas 1999/6003 karar sayılı ve 17.12.1999 tarihli yargıtay ilamıyla; davacı Mehmet Fehmı Bir- gili mırasçılan temyiz isteklerinın redduıe, yıne Orhan Özalp ve köy tüzel kışiliğınin temyiz itirazlanmn reddi, davacı Orhan Özalp, Mehmet Fehmi Birgili mirasçılan ve köy tüzel kişilıği yönünden verilen karar onanmıştır. Davaya katılan Hazine'nin temyiz ıtirazlan A harfî ile gösterilen bölümü yeniden bozularak gelmiştir. Adı geçen Mehmet Fehmi Bir- gıli ve Zehra Bırgılı vanslen Erdal Bırgilı, Revnak Mine Birgili, Berrak Kadriye Birgili'lere Yargıtay ılamının ılan tarihinden itibaren 15 gün sonra ılanın yapılmış sayılacağı ve yargıtay ılamının bu suretle tebliğ edıhniş sayılacağı hususu ilanen teblığ olunur.4.2.2000 Basın: 8000 DÜZYAZI ORHAN BtRGİT KKTCdeki Seçimden Haberli misiniz? Yunanlı komşu, önceki gün sandık başına grtti ve ülkesindeki on altı yıllık PASOK iktidannı değıştirip değiştirmemek için hayli tereddüt etti. Tereddüdün kıl- dan ince bir farkla da olsa, "değişim'den değil; var olanı sürdürmekten yana olduğu görülüyor. Galiba, özellikle Batı Trakya'daki soydaşlann oylannın da et- kisiyle, Yunanlı seçmen, "Atın atın, eskimişleri atın" rüzgânna kendisini kaptırmadı. Bakalım, o tür bir rüzgâr 15 Nisan Cumartesi gü- nü, 200 bin 126 seçmenin oy kullanacağı Kuzey Kıb- ns Türk Cumhuriyeti'ndeki cumhurbaşkanlığı seçi- minde hangi yönde esecek? Kıbnslı Türkler, 1973 yılından beri kendilerine lider- lik, on beş yıldır da KKTC'nin cumhurbaşkanlığını ya- pan 76 yaşındaki bu siyaset dinozoruna, "Bugûne ka- dar ne yaptıysan yaptın.. bizim için gün oldu cephe- de savaştın; gün oldu yeraltında özgüriük için örgüt- lenmemizi düzenledin. Amayetti. Oön artık evine" m\ diyecekler? Bunu söylerken, anavatan Türkiye'de za- man zaman belirti bazı odaklardan da duyuiduğu gi- bi, Kıbns sorununun çözümü için görülen başlıca en- geller arasında Denktaş'ın adını ilk sıraya yazıp, bu se- çimleri ondan kurtuluş için bir fırsat mı görecekler? Ya da cumhurbaşkanlanna dönem sınıriaması kon- mayanü\kede,"Denktaş'la bir beşyıl daha" diyecek- ler çoğunlukta olacak mı? Rauf Denktaş, 1957 yılından bu yana Kıbns soru- nunun içinde. Ve sorunun iki devlet temelı esasında çözülmesini savunuyor. Iki yıl önce ortaya attığı kon- federasyon tezinin, dünyada giderek kabul görmeye başladığını söylüyor. Denktaş'ın Avrupa Birliği üyeli- ğinin, ancak Kıbns sorununun çözümünden sonra tartışılabileceğini ve Kıbnslı Türklerin Türkiye ile eş- zamanlı olarak AB ye girebileceğini ileri sürerken özenle vurguladığı bir de uyansı var: "15 Nisan seçimi, bana göre aslında bır referan- dumdur. Ben sıyası yaşamımı noktalamadan Kıbns- lı Türklerin kabul edebileceği ve Türkiye'nin haklan- nı güvenceye alacak bir çözüme ımza atmak istiyo- rvm. Seçimden ne kadar güçlü çıkarsam, görüşme masasına o kadar güçlü oturmuş olurum." Beş yıl önceye, yine 15 Nısan'da yapılan cumhur- başkanlığı seçimlerine bakarsanız, Denktaş'ın yüzde 40.42'lik oy gücü ile bu seçimi bırincı bıtırdığinı, ama çoğunluğu sağlayamadığı ıçın de ikincı tura kaldığını görürsünüz. Bugünkü başlıca rakibi Başbakan Dr. Derviş Eroğlu, o seçimde oylann yüzde 24.19'unu almış, 22 Nisan 1995'teki ıkınci tur seçimlerinde, Denktaş'a yüzde 62.48, Eroğlu'na da 37.52 oranın- da oy verildiği belirlenmişti. Beş yıl öncesindeki bu oy sayılanna bakarak, Denk- taş'ın cumartesi günü Eroğlu'na kolay bir lokma gibi bakabileceğı söylenebilir mi? Eroğlu'nun genel baş- kanı olduğu Ulusal Birlik Partısı'nın 6 Aralık 1998 ge- nel seçimlerinde büyük sıçrama yaparak yüzde 40.33 oy aldığı unutulmazsa, soruya "evet" demek zor. Ku- zey kıbns ekonomisindeki kötü gidişi, aralık ayı so- nunda başlayan ve yaklaşık 30 bin mudiyı ortaya Jaı- rakan bankalar krizinin iktidar partısine yitirttiği puan- lann, cumhurbaşkanlığı yanşına giren Dr. Eroğlu'na ne ölçüde engel olacağı henüz bilinmiyor. Ekonomideki bu kötü gıdiş, cumhurbaşkanlığı ya- nşının en güçlü adayı olduğunu ve olayı, oylann yüz- de 65'ini alarak bırincı turda sonuçlandıracağını söy- leyen Rauf Denktaş'a mı yarayacak; yoksa öteden be- ri Rumlarla federasyonu savunan Cumhuriyetçi Türk Partisi'nin Genel Başkanı ve 15 Nisan'dadacumhur- başkanı adayı Mehmet Ali Talat'a az da olsa güç ve- recek mi? Adada çözümün en ateşli savunucusu olan CTP, bu tezi yüzünden bazı kesimler tarafından "Rum- cuiukla bile suçlanmayı göze almıştı. Görünüşe ba- kılırsa, ikinci tur adeta kaçınılmaz bır sonuç gibi gö- rünüyor. Ama o tur için Denktaş ile Eroğlu dışındaki altı adaya ve o arada M. Ali Talata da, TKP adayı Mustafa Akıno'ya da şans tanınmıyor. Bu altı aday içinde Aıif Hasan Tahsin, Şener Le- verrt ve Turgut Afşaroğlu gibı, seçimlere devlet te- levizyonundaki propaganda konuşmalannda söz hakkı kazanıp Rauf Bey'e yasal sınırlann elverdiğı en şıddetli eleştirilenn ambalajının ıçine sövgü malze- mesi dolduranlar da var. Onların Denktaş ile alıp ve- remediğinın ne olduğunu anlamak ıçin, örneğin Arif Hasan Tahsin'in seçim sloganlannın "EsirKampı Ya- şamına Son've "Mandıra Yaşamına Son"gibi özde- yişlerden oluştuğunu, Türkiye'nin adadaki halkı asi- mile eden bir işgalci olduğunu savunduğunu bilmek sanınm yeterli... ••• Kimi Kuzey Kıbnslılar, anavatan hakkında pek sıcak duygular taşımasalar da çoğunluğun böyle fanatik düşünceleri paylaşmadığının birkanıtını, cumhurbaş- kanlığı seçimleri için tarih belirlemesi de ortaya koy- muş olmalı. Beş yılda bir yapılması anayasa gereği olan başkanlık seçimi için takvime göre o beş yılın dol- duğu Pazargünü 16 Nisan olmalıydı. Birinci turda, oy- lann yandan bir fazla çoğunluğunu sağlayan aday çıkmazsa, ondan sonraki Pazar23 Nisan'a, yani ana- vatan Türkiye'nin Ulusal Egemenlik Bayramı'na rast- ladığını düşünen Yüksek Seçim Kurulu, anavatanda- ki her ulusal bayramı, kendıleri için de aynı değerde görerek seçim tarihini bir gün önceye, 15 Nisan'a al- dı. Dolayısryla ikinci tur olursa.. Kuzey Kıbnslı seçmen 22 Nisan'da sandık başına gidecek. Gidecek de.. bakalım sandığa nasıl bir oy yansıma- sı olacak? Klerides'ın düşlerine giren bu çetin görüş- meci, inatçı Rauf Denktaş için, "Babam dao'nu seç- mişti. Mücahit dedemden de hep onun öykülerini dinlerdim" diyecek bir yeni lobi mi oluştuğunu göre- ceğiz? Kıbnslı seçmen, olağanüstü liderler dönemi bitti; artık sıradan adamlar da bu işi çözer mi diye- cek?.. Yoksa kadirbilir Kıbnslılar, bu sevimli dinozorlarına sahip mi çıkacaklar? Faks: 0212 677 07 62 T E-Mail:orhan.birgit@do.net.tr. GENEL KURUL Yunus Emre Mah. Mehmetçik llköğretim Oku- lu Koruma Deraeği'nin Olağanüstü Genel Kuru- lu 30 Nisan 2000 Pazar günü saat 10.00'da okulu- muz binasında demek seçimi yapılacaktır. Çoğun- luk sağlanmadığı takdirde ikinci toplantı 7 Mayıs 2000 Pazar günü saat 10.00'da okulda toplanacak- tır. Üyelere duyurulur. Nürus cüzdanırru kaybettim. Geçersizdir. DERYA DERlNBAY
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear