25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 11 NİSAN2000SAU O L A Y L A R V E G O R U Ş L E R olay.gorus@cumhuriyetcom.tr / 1 ^ f £ Doğalgaz#nerji Planlaması S on gelişmelere bakılırsi Türkiye'nin belli başlı ye- ni üç doğalgaz dışalım (ithal) projesi gerçekleş*- me yolundadır. Ciddi so- runlanna karşın (Cum- huriyet, 26/01/2000, Oil & Gas Jour- nal, 31/01/2000) Mavi Akım'ın Tür- kiye ve Rusya tarafındaki yapımı baş- lamış ve hattın denizaltı sektörü için finansman garantılenmiş, BP Amoco önderliğindeki konsorsıyum Azeri ga- zını Türkiye'ye ihraç etmek için ha- rekete geçmiş, Azerbaycan 'la Türkme- nistan Hazar geçışlı hat hususunda uz- laşmışlardır. Bütün bu gelişmeler, son aylarda birkaç kez enerji sıkıntısı çek- miş olan Türkiye için normal olarak rahatlatıcı olmalıdır. Ne varkı Türkiye'nın doğalgaz plan- lamasına bir bütün olarak bakıldığın- da durumpek iç açıcı degildir. Zira kâ- ğıt üstündeki doğalgaz dışalım pake- ti ile ileride öngörülen doğalgaz ge- _ reksinimi arasında aşın bir dengesiz- . lik vardır. ,, Konunun tam içıne girmeden önce . doğalgaz gereksınimine ilişkin bir so- . runu vurgulamamızda yararvar. Bu so- run, DPT'nın ve Botaş'ın (aynı za- -manda Enerji Bakanlığı'nın) ileriye ^dönük doğalgaz gereksınım tahmın- lerinin çok farklı olmasuıdan kaynak- -..lanıyor. DPT'ye göre Türkiye'nin 2010 yılı gereksinimi 30 milyar m3, Bo- taş'a göre 55 milyar m3,2020 yılı ge- reksinimi DPT'ye göre 40, Botaş'a ^göre 82 milyar m3. Her ne kadar iki -değişik kuruluş tarafından yapılan " enerji gereksinim tahminlerinin birbi- rine tam uyması beklenmezse de, özel- ^likle iki devlet kuruluşunun tahmin- ' lerinin bu kadar farklı ohnası enerji planlaması bakımından sakıncalıdır. MDoğal olarak akla gelen ilk soru, Tür- ,kiye'de doğalgaz dışalım planlan ya- ^pılırken hangi rakamlann esas alındı- tPetrvlDamşmanı, Houston/Texas (ABD) ğıdır. Bütün görüntüler Botaş'ın tah- • mim*ennin hâkimiyetini gösteriyor. ''* iJP^v^fBotaş'ın bir an önce bir ara- . ya gelip konuyu tarüşması, bir yakla- ~şBn sağlaması gerekir. Enerji planla- masına siyaset sokulmamalıdır. Son yıl- lardaki doğalgaz tüketımine bakılırsa, bizim göruşümüz DPT'nın tahminle- rinin daha gerçekçi olduğudur. Boston'daki "Cambridge Energy Research Associates"ın (CERA) yap- tığı çalışmalar (6/99), Türkiye'nin 2010 yılı doğalgaz gereksinimini 32 ıle 43 milyar m3 arasında öngörüyor. ABD'nin "Energy Information Agency"nin (EIA) tahminleri (1999) daha da düşük, bızimkine yakın. Daha önernli olan konu, Türkiye'nin ya da Botaş'ın, bugüne kadar yaptığı anlaşmalar icabı ne kadar doğalgaz satın almak istediğidır. Genellikle Bo- taş kaynaklanna dayanılarak hazırlan- mış aşağıdakı tablo, anlaşmalara gö- re 2010 yılında dıstan alınabilecek do- ğalgaz mıktarlannı sergılıyor. Anlaş- malann bazılan bir kontrat, yani taah- hüt niteliğinde, "öbür anlaşmalar" (devletlerarası protokoller dahil) bağ- lılık dereceleri değişen yükümlülük- ler niteliğinde. Anlaşmalar 20-30 yılı kapsıyor. Tab- lodan görüldüğü gibi Botaş'ın taahhüt- leri, 2010 yılında 45 milyar m3 doğal- gaz dışalımını öngörüyor. Aynca bağ- hhk derecesi değişen 56 milyarm3 'lük ek doğalgaz dışalımı söz konusu. Tüm anlaşmalar icabı alınabilecek doğal- gaz mıktan yaklaşık 100 milyar m3. Ihtiyaç üstü doğalgaz dışalımı olası- ğı açıkça ortada. Botaş aynca Nor- veç, Katarve hatta Trinidad ile sıvı gaz ithali için görüşmeler yapmaktadır. Gereksinim üstü doğalgaz sıkınösı- ru gidermek için Botaş bugüne kadar anlaşmalan yapılan dışalım projeleri- nin hangisinden vazgeçebilir? Kont- rata bağlanmış doğalgazı almaktan vazgeçmek, cezai bir tazminat öde- meye yol açacağından (kontratlar al ya da öde gibi yükümlülüİder getırir), bu portföydekı gazın ahmı zorunlu görül- melidir. "Öbür anlaşmalar"ın öngör- dügü Türkmen ve Azeri gazlan da bir bakıma bağlayıcı niteliktedu-. Türki- ye geçen mayıs, Türkmenistan'la yap- tığı ikili anlaşma ve hemen ardından AGİT zırvesinde imzalanan çok ta- raflı çerçeve anlaşması geregince Türk- men gazını almayı kabullenmiştir. Azeri gazı için de buna benzer ya- n-resmi taahhüt var. Kaldı ki Azeri gazı, düşük maliyetı ve Bakû-Ceyhan ham petrol boru hattına bir nevi gü- vence getirmesi bakımından Türkiye için kaçınlmayacak bir fırsat. Bu de- mektir ki, toplam 77 milyar m3 'lük ga- zın alınması pratik olarak taahhüt edıl- miştir. Geriye kalan Mısır, Irak ve Yemen gazlan (toplam 24 milyar m3) şimdi- lik bir taahhüt getirmiyor. 77 milyar m3 doğalgaz, DPT'nin 2010 yılı için öngördûğü gereksnimin 2 İ B VV g ğ g smimin lü kabndadır. Gereksinim- dışalım farkı, küçümsenemeyecek bo- yutta bir çelişki sergilemektedir. Böyle bir çelişkinın görüntüleri, ge- çen yıl sonlannda Mavı Akım tartış- malan yapıhrken Türkiyebasmında söz konusu olmuştu. Ancak çelişkinın bo- yutu basına yansımadı. Enerji Bakanı Sayın Cumhur Ersü- mer ve Botaş yetkılıleri, bu çelişkıyı önemsemeyip bu konuda yöneltilen sorulan "FazbgaaAvrupa'yasatanz'' diyerek geçiştirdiler. Fakat bu yanıt- lann arkasında, ilendeki Avrupa do- ğalgaz piyasasının ne dereceye kadar incelenmiş olduğuna dair bir beürti yoktu. Ahmı taahhüt edilmiş gereksinim üs- tü gazın Avrupa'ya kolaylıkla satıla- bileceği, bizce gerçekçi bir beklenti de- ğildir. Bu girişim, Türkiye'nin birge- çiş ülkesı olarak Avrupa'ya gaz sev- kinden çok değişiktir. Pazarlama etüt- lerinin yapıknası, uzun vadeli ve uy- gun fiyattan gazı alabilecek müşteri- lerin saptanması ve anlaşmalann kont- rata bağlanması gerekir. Ne var kı önü- müzdeki yıllarda Avrupa doğalgaz pi- yasası çok sıcak birrekabete tanıkola- caktır. "CedBgaz" ve "Eurogas" kuru- luşlannın 1998 incelemelerine ve Dün- ya Gaz Konferansı'nın 1997 raporu- na göre Batı Avrupa'nın 2000-2010 yıl- lan arasındaki gaz tüketımı, yılda or- talamayüzde 1.8-2.5 gibi küçükbirar- tış gösterecek. Avrupa, tükettiği gazın yaklaşık yüzde 40'ını dışandan ithal ediyor. Bu ithal çerçevesinde bölgedeki mevcut "kanıtiannuş" rezervler (4435 milyar m3; Oil & Gas Journal, 20/12/99) tüketim ihtiyacını 2017-18 yıllanna kadar rahatça karşılayabıle- cektir. "Kanıüannuş" rezervlere ek bol miktarda "olası'' rezervler vardır ve sürekli yenı gaz sahalan (özellikle Kuzey Denızi'nin Norveç sektöründe) bulunmaktadır. Öte yandan halen Avrupa'ya gaz dışsanmı yapan Rusya, Cezayir, Lib- ya ve Nijerya'nın yanı sıra, Katar, Abu Dabi, Mısır, Iran, Irak, Güney Ame- rika ve Türkmenistan, Avrupa'ya do- ğalgaz (sıvı gaz dahil) satmak isteye- cektir. Sonuç olarak uzun yıUar Avru- pa'da gaz sıkıntısı olmayacak. Aynca AB ekonomisi gıttikçe serbestleşe- cektir. Bütün bu faktörleri göz önünde bu- lundurursak önümüzdeki yıllarda Av- rupa doğalgaz piyasasının büyûk bir rekabete sahne olacağı ve arz-talep denkleminin satıcının aleyhinde ola- cağı açıktır. Durum böyle iken, Sayın Ersümer ve Botaş yetkilileri, nasıl rahatlıkla "Fazla gazı Avrupa'ya satanz" dıye- bilirler? Fazla gaz, ya alınmaktan vaz- geçılecek -ki bu da cezai bir tazminat ödemeye yol açacak- yahut da mali- yetin altında Avrupa'ya satma riskini getirecektir. Ocak ayı başlannda Botaş'ın Tür- kiye tarafındaki hattın bitmemiş ol- mast nedenıyle Iran'dan gelen doğal- gazı sınırdan teslım alamamış olma- sı, bunun üzerine tran'ın tazminat ta- lep etmesi ve Botaş'ın ve hatta Tür- kiye'nin prestijinin zedelenmış ohna- sı anılarda tazedir. Kuşkusuz Botaş gereksinim üstü doğalgaz almanın risklerini bilır. Ger- çek bu iken Türkiye, hangi nedenle bü- yük mali kayıplann riskini taşıyan dı- tiyaç üstü doğalgaz alma girişimle- rinde bulunuyor, izahı kolay değil. Ge- çen kasım ayında hükümetin Azeri ve Türkmen gazlan varken Mavi Akım 'a niçin yeşil ışık tuttuğu da, yapılan açıklamalara ragmen kolay anlaşılır değil. Aynca, Botaş'ın öngördûğü doğal- gaz gereksınimının DPT'ce öngörü- len ihtiyaçtan neden çok farklı oldu- ğu kanıt bekleyen bir soru. Günün dışalim planlan, ileride Tür- kiye'de doğalgaz yetersizlik sıkıntısı değil, doğalgaz fazlalık sıkıntısının yaşanabileceğine işaret ediyor. Tür- kiye zaman kaybetmeden doğalgaz planlamasını tekrar gözden geçirme- li, daha akılcı bir temele baglamalıdır. 2010 yılına yönelik dofialgaz İthali İmzalanan kontratlar Rusya (Balkanlar) Rusya (Mavı Akım) Iran Cezayir (sıvı gaz) Nijerya (sıvı gaz) Ara toplam Diğer anlaşmalar Türkmenistan Azerbaycan Mısır Irak Yemen (sıvı gaz) Ara toplam Toplam milyar m' 14.0 16.0 10.0 4.0 1.2 45.2 16.0 16.0 10.0 10.0 4.0 56.0 101.2 //ıfiyaç: DPT 30 milyar m3 . Botaş 55 milyar m1 • "Beni bu güzel hava- -lar mahvetti" diye yaz- - mıştı Orhan Vefi... Beni de /Tnart ortasında yaşadığım -erken ilkyaz!.. Birbaktım, her yer güneş içinde, se- rin bir sıcaklık. Yaz geldi geliyor derken başucu- ' muzda bekleyen nezle, -öksürük, ateş, yani grip .•yakalayıverdi... Bir hafta, derken, bir hafta daha. Arkadaşlar, yıllık iznine çıkt diye yazddar. Oysa ne izni? Uykusuz geçen ge- celer, başağnlan. Geçen yılın martında da yaşa- mıştım bu durumu. Hat- ta, hastanelik olmuştum. Soluk alamamak, zorian- mak, dünyadan koparca- sına bir bezginlige, bir EVET/HAYIR OKTAY AKBAL Bu Güzel Havalap.• •a umutsuzluğa düşmek! Iş- te okurtardan uzak geçen 'izin' günleri... SalâhBirsel'indizeie- rini anımstyofum: "Neler oldu neler - Ne dolaplar döndü." Bu hastalık gün ve gecelerimde neler ya- şamadık ki! Hep böyle olur. biryene mi gitmişim- dir, beş on gün yaşamın dışında mı kalmışımdır.. Torba Yay Slstemi Yumujak-ortopedık yatak arayankjr için, son derece esnok, vücudun jeklinı alon özo) bir yay sistomdir Dgnyoda yenı kullamlmaya bosbnan bu nstemde, metrekareye düjen yay sayısı di§er yataklaro göre iki kaltir ve bo yaybr kuma» bir kılıf içıodo olduğundan ses yapmazbr Yay Bu sıstemde yoylar bcrbirine Insintisiz otorolı boğlandığındon yotak daha az emer, yoylar doferme olmaziar Muhiftex, sert va ortopedık uyku ortamı sunan bir yay sistemidir. Bonel Yay Sistemi Yoytı yotaklardo an çolt bu yay sistomi kuHanılır. Yaylar yûksek korbonlu çelık teHerden ürehlmiştir ve bırbıriorine helb »ekhnde bağlandıklanndon yıSarca deferme olmoaJar, atntk vs rahaRırlar. İÇİ DE BİR, DIŞI DA... Bütün yaylı yatakların dış görünümü biHsüine benzer. Farkı yaratan; içindeki . T yay sistemi ve kullanıian malzemelerdir. Bellona yatakları, dünyaaın cn gelişmij yay sistemlerine sahiprir. Bu sistemlerde vaylar, bağımstz olarak esner, Fücudu her nokradan destekler. Deforme olmadan, uzun yJtar güvenle kullanıhr. Bu yüzden, bütün modellerde yay sistemleri 10 yii» dolgu maizeınderî îse 3 yii garanrilidir. Yatak aJırken sağüklı bir karar verin, BeUona'yı lercih edin. Çünkü BeUonaıun içi de dışı gibîdir. * E L I T E Wtpınce BIANCO B E L L A SABRINA ORION ECONO BELLONA (NMIMM bir de bakanm 'ben yok- keri neler neler olup bit- miş! 'Her gün nasılkonu bu- lursunuz" diye soranlara çok şaşanm. Köşe yazar- lan için bulunmaz bir ül- kedir bizimkisi! Her gün bir değl, beş yazı yazsan ye- tişemezsın olaylann akı- şına. Belki de bu kolaylık yüzünden her gazetede en az on beş-yirmi köşe yazan var! Hep birbirierinin dediği- ni yazıyorlar, ama çaresiz bir şey bu! Şöyle böyle yanm yüzyıldır aynı çık- mazlarda bocalıyoruz. Bir düşünün.. on beş yaşın- da gazete okumaya baş- ladrysanız hep aynı insan- lan, olaylan, acılan, umut- suzluklan yaşamışsınız- dır. Hep Süleyman hep Ecevit Arada Evren'ler, Özallar, Mesut'lar, Tan- su'lar... Beş Nisanı bir bayram günü sayıyormuş kimile- ri!.. Daha çok şeriatdüze- ninin kurulması için, kimi zaman açık kimi zaman sinsice çaba harcayan- lar! Ne garip iştir, Demi- rel'ın beş yıl daha Çan- kaya'da kalmamasına en çok sevinenler onlar! Ya- ni ülkeye şeriat düzeninin gelmesini özleyenleri Oysa 1965'ten sonra dinsel konuları en çok gündeme getirenlerin, bir bakıma din sömünisü ya- pan ve yaptranlann başın- da Demırel gelmiyor mu! Şimdi yeni bir yaprak çeviriyoruz siyasal yaşa- mımızda: Cumhurbaşka- nı seçmek!.. Çankaya'ya en yalaşan jnsanımızı gön- dermek!.. Adaylar.. aday- lar!.. Meclis içinde beş yüz elli kişı var, ama sızin gönlünüzden, aklınızdan geçen bir aday var mı iç- lerinde? Ben kendime soruyo- rum, daha çok Meclis dı- şından birgüvenilir kişinin bu göreve geimesinin da- ha doğru olacağını düşü- nüyorum... Daha önce yazdığım gibi, Atatürk devrimini sonuna dek sa- vunacak, koruyacak, ge- liştirecek bir politikacı, da- ha da çok, bir devlet ada- mı... Bu, son on beş gün içtn- deki olaylara- bakjnca "Meotie,.onurunu koru- du* diyfr yazantenn ol- dukça gülünç duruma düştüklerini görüyonjm. Medis'te dört yüz kişi De- mirel için imza atmış, ama sözlerini tutmamış! Bu övünülecek bir şey mi? Milletvekillen baskılaradi- renmış, vıcdanıyla hesap- laşmış!.. UnutuyoriarMec- lis'e nasıl gekjiklerini, han- gi liderlerin seçımiylemil- letvekili seçildiklerini!.. Toplum bir bataklığa dönüştürülmüşse Taksim meydanında Ingılizler bı- çaklanmışsa, yurdun dört bir yanındaki futbol oyun- lannda hakemler, oyun- cular, seyirciler birbiriyle döğüşmekteyse, birbirle- rine düşman gibi davran- maktaysa; cinayetler sü- rüp gidiyor, ama suçlular bir türlü ele geçırilmiyor- sa; çeteler hapishaneleri lüks otel gibi kullanryorsa; çok satışlı gazeteier Tak- sim'de iştenen kanlı olay- lan bir çeşit ulusal övünç sayıyorsa, onu seçsen ne olur, bunu seçsen ne olur? Nisan ayındayız. Ne denli yaşlansak, umut- suzluklara düşsek, geçim sıkıntılan içinde çırpınsak yine de nisan ayını bir se- vinç, bir mutlulukdönemi saymamalı mıyız? Şair dostum Başaran'ın yaz- dığı gibi: "Birden nasıl da gü- zelleşiverir dünya: llık bir gövde gibidir top- rak, kımıl kırnıl canlı... Ve ah, o nisan yağmu- ru, ince ince yağan. Dal uçiannda titreşen dam- lacıklar. Isiak toprak ko- kusu..." ' İLAN T.C. MALATYA ASIİYE 2. HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN EsasNo- 1999/399 Davact kendı adına asaleten, Bektaş Özmeral adına vekâleten Muharrem Özmeral vekili Av. llhan Kaya ta- ranndan davalı Mehmet Ökten aleyhine açmış olduğu Müdahalenin Men'i ve Kal davasının yapılan chıruşma- sı sırasında venlen ara karan gereğınce; Bûtfin aramalara rağmen tebliğe yarar açık adresi tespıt edilemeyen davalı Mehmet Ökten'e dava dilek- çesi teblığ edılemediğinden teblıgaün ılanen yapılması- na, dunışmantn 10.05.2000 günü saat 09.32'ye bırakıl- masına karar venldığinden, HUMK'nun 509 ve 510'uncu maddelen gereğınce ıbtaz etmek ıstedıkleri delilleri tle birlikte dum^maya gelmedıklen takdırde aynca gıyap karan teblığ edilmeksızın duruşmanın gı- yaplannda sonuçlandınlacağı dava dılekçestnın tebliğı yerine geçerli olmak üzere ılanen duyurulur 28.3.2000 Basın: 17012 PENCERE Korku FNnri?.. Cumhuriyet'tn yeni yazı dizisinin başlığı: "Solge- leceği tartışıyor." TartışmalıL Ancak bu tartışmanın ayaklan yerden kesik ol- mamalı; Anadolu toprağıyla birlikte gezegenimi- zin enlem ve boylamlanna basmalı! Güç denge- lerini hesaplamalı!.. Ciddiye alınmanın tek yönte- mi, sosyalizmi hayakJen gerçeğe dönüştürecek ulu- sal tasanmın evrensel koşullara göre ortaya ko- nabilmesidir. Sosyalizm hayal mi?.. Fransa'nın sosyalist Başbakanı Uonei Jospin daha geçenlerde dedi ki: "- Vahşi kapıtalizme ve azgın küreselleşmeye karş/yız..." Bir açıdan bakarsanız sosyalizm hayal değil, gerçek!.. Uygar dünyanın hayatını etkileyen ve bi- çimlendiren bir siyaset ya da ideoloji! Ancak bir başka gerçek daha var: Bugün dünya ekonomisi kapitalizmin tartışmasız egemenliğini yaşıyor. Nasıl oluyor bu?.. • Kapitalizmin endüstride ete kemiğe bürünme- si 18'inci yüzyıl, sosyalizmin insan düşüncesini sarması 19'uncu yüzyıl; Fransa'da gerçekleştiri- len "7920 Tours Kongresi'nde sosyalizmin komü- nistler ve demokratik sosyalistler arasında iki şak olması 20'nci yüzyıl; Bolşeviklenn ya da namı di- ğer komünistlerin Rusya denemesinin yıkılması 20'nci yüzyılın sonu... Genye ne kalıyor? Avrupa'da sosyalistler çoğu ülkede bir başına ya da hükümet ortagı olarak iktidardalar, kosko- ca Çin'de ülkeyi çekip çeviren ÇKP (Çin Komü- nist PartisO ama, ekonomik yapı kapitalist!.. Kapitalizm "insan'agüvence vermiyor.. Ne konut güvencesi.. Ne eğitım güvencesi.. Ne emeklilık güvencesi.. Ne sağlık güvencesi.. Ne iş güvencesi.. Yaşamda güvence aramaya başlayan insan is- ter istemez kapitalist dünya görüşünü sollamaya başlıyor; sosyalist fikırlere açılıyon sosyal demok- rat kimliğe aşılanıyor... "Hakça düzen"\n özü bu!.. • Insanoğlu, mağara döneminden bu yana hep gü- vence aramış! Mağaraya saldınlardan korunmak için sığınmış!.. Devleti güvence amacıyia kurmuş!.. Güvence nedemek?.. Insanoğlunun korkudan, kuşkudan, kaygıdan, ürküden uzak yaşaması de- mek! Yannlanna emnıyetle bakabılmek duyusu ilk çağlardan ben kışryi gudulüyor; sosyalizmin insan tasanmında tohumlanması bu savunma ve ko- runma ıtisinden mayalanmaktadır. Hiçbir siyasal ya da toplumsal yenilgj bu kay- nağı kurutamaz. Kişi, ister kapitalist dünya görüşünü benimse- sin, ister sosyalist ya da bir başka ideolojiye mey- letsirı, kuşku ve korkunun genlimınde yaşarşaMs- t ş m e : ' \ * ' î i Peki, şu habere ne diy«lim?. ı sX. ^ A "Yeni ekonomi ipten döndü." "Korku ve panik!.." "ABD piyasalan 1929 borsa çöküşünü anım- satan bir yeni deprem kuşkusuyla sarsıldı. Bilgi- sayar ve Internet hisselehnin değeriendirildiği Nasdaq gitti gitti geldi. 'Yeni Ekonomi' adı ven- len piyasada yaşananlar herkesin yüreğini ağzı- na getirdi." (Gazeteier) Merak edıyorum: Finans kapital dünyasının bor- salannda, gerilim senaryolannı, korku filmleri gibi yaşamak zorunda mıdır insanlık?.. • Küreselleşme yoksulu daha yoksul yapıyor, zen- gini daha zengin! Aradaki uçurum derinleştikçe baş döndürüyor; gerilimi körüklüyor; borsaya yazgısı- nı teslim eden global kapitalizmde insanlar Sırat Köprüsü'nde yürür gibi yaşıyorlar?.. Niçin?.. Insana değer mi?.. ' ' Yakışır mı?.. İSTANBUL10. ÎCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN GAYRİMENKULÜN SfflS İLANI DosyaNo 1999/629 Beşıkta^, Beşıktaş. Sınanpaşa Mah.'sı Hasfınn-Neecarzade s o kakta kaın. IS pafta, 291 ada. 104 parselde I bodrum katta 120-120000 arsa paylı 165 no'lu dükkânuı tamamı açık armrma su- retıyle satışa çıkanlmıştır Satış ılanı ılgılılenn adresıne tebliğe göndenlmış olup, adreste tebhgal yapılmaması veya adreslen bılınmeyenler ıçın de ışbu satış ılanının ılanen teblıgat yerine kaım olaca|ı ılan olunur tmar dnrumu: Beşıktaş Bel. Bşk Imar Müdüriüp'nün 28 07 1999 tanh ve 99/2586 sayılı yaasına göre 104 parsel sayılı yer,08.10 1966-30 10 1986-31 03 1987 tasdık tarihlı 1/1000 ölçek- lı Beşıktaş tadıl planında HA=15 50ra. HB=12 50 m. HC=9.50m. Hl>6.50 m. HE=3.5O m trtıfa alan kademelı blok Ucaret alanmda kalnıaktadır Hılihazır dummu: Satışa konu taşınmaz, 104 parsel sayılı Shoppıng center ış merkezınde 1 bodrura kat Z 42 kapı no'lu yer, mezkûr dûkkân Hasfinn caddesınden gınşte bir ah katta camı avlu- sundan gınşte sol tarafta orta avlu üzennde bırbınne bıüşık 165-168 baSımsız bölüm no'lu dûkkânlardan asansör karşısına ısabet eden köşe dükkân olup, zemını halı döşemelı. kat kondonına bakan ıkı cepbesı alümınyum doğrama. camekanlı, elektnk ve kalonfer tesı- satı bulunan net alanı taknbı 2 84x3 30=9.37 m2 olan dükkân saat- çı ve gozlükçu dükkânı olarak kullanılmaktadır Kıymeti: Tamatnına 12 000 000 000 - TL 'sı kıymettakdıredil- mıştır lhale, damga pulu bedelı, tapuda alım harcı. ICDV, tahlıye ve teslım masraflan alıcıya aıttır Arttırnn zamiBi ve yeri: İlk açık arttımıası 15.05 2000 Pazar- tesi günû, saat. 11 45'den 12 OO'ye kadar, tstanbul Adlıye Sarayı Onuncu icra Müdürtüğu'nde yapılacaktır İlk açık armrmada teklıf edılen bedel muhammen kıymeön yüzde ^5'ını ve varsa rüçhaniı alacaklılann bu gaynmenkul ıle temın edılmış alacaklan mecrauunu aşmadığı takdırde en çok arttıranın taahhüdü bakı kalmak üzere art- tırma on gün daha uzatılarak 25 05 2000 Perşembe günû saat 11.45 'den 12.00'ye kadar yıne Istanbul Adlıye Sarayı Onuncu İaa Müdürlüğu'nde yapıJacak. Ikıncı açık arttırmada mubammeo kıy- metın yüzde 40'ını bulması ve satış ısteyenın alacağına rüçhanı olan alacaklann toplammdan fazla olması ve bundan başka paraya çevir- me ve paylaştırma masraflannı geçmesı şartı ıle en çok arttırana ıha- lesı yapılacaktır Gaynmenkul kendısıne ıhale olunan alıcı, venlen mehıl içinde ıhale bedelını ödemezse namına vapılan ılahe fesholu- natak lıK "nun 133 maddesı hükmü tatbık olunur tkı ıhale arasın- daki fark ve geçen günlenn yüzde 50'den besaplanacak faız ve dı- ğer zanırlar aynca bûkme hacet kalmaksızın alıcıdan tahsıl olunur. Ipotek sahıbı alacaklılarla dığer ılgılılenn ve ırtıfak hakkı sahıplen- nın haklannı, faız ve masrafa daır olan iddıalann dayanağı belgeler- le 15 gün içinde lcra Daıresı'ne bıldırmelen ıcap eder. Aksı halde haklan tapu sıcılıyle sabıt olmadıkça satış bedelının paylaşılmasm- dan hanç kalırlar Antırma şartnamesı herkesin görebılmesı ıçın 14 04.2000 tanhınden ıtıbaren müdürlûğümûzde açık bulundurula- caktır Talep edıldığı ve 1 250 000 - TL 'lık posta pulu göndenl- dığınde şarmamenm bir örneğı göndenlır Aıttırmaya ıştırak etmek ısteyenlenn antırma şartnamesmı okumuş ve münderacatını aynen kabul etmış ad ve ıtibar olunacaklardır Ihale>e ıştırak etmek ıs- teyenlenn muhammen kıymeön yüzde 20'sı nıspetınde pey akçesı (TL olarak) veya o mıktar mıllı bir bankanın temınat mektubunun tevdıı mecbun olup, alıcı bınde 4 5 damga resmını ıhaleyı müteakıp ödemeye mecburdur Fazla bılgı edınmek ısteyenlenn 1999'629 dosya numarası ıle Müdürlüğümüze müracaatlan ılan olunur. Basın 17510
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear