Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
3 EYLÜL1999 CUMA • • • * CUMHURİYET SAYFA
HABERLERİN DEVAMI
Istanbul
Edime
Kocaeli
Canakkale
Izmir
Manisa
Aydın
Denizli
Y
Y
Y
Y
Y
Y
Y
Y
HÜ
26
26
25
27
31
30
30
29
Zonguldak Y 24 Antalya
Sinop
Samsun
Trabzon
Giresun
Ankara
Eskişehir
Konya
Sıvas
Y
PB
A
PB
Y
Y
Y
PB
2b
27
27
27
26
26
26
26
Adana PB 33
Y 29 Kars
Mersin
Diyarbakır
Şanlıurfa
Mardin
Siirt
Hakkâri
Van
PB
A
A
A
A
A
A
30
34
35
32
33
30
26
A 27
Marmara. Ege, Batı,
Iç Anadolu'nun batısı
rte Batı Karadeniz
parçalı çok bulutlu,
sağanak ve gokguaıl-
tulü sağanak yağışiı.
dığer yefier az bulut-
lu ve açik geçecek
Hava sıcaklığı, batı ve
iç kesimlerde biraz
azalacak, diğer yer-
terdeönemlıbirdeği-
şiklik otmayacak.
DIS MERKEZLER
Oslo
Helsinki
Stockholm
Londra
Amsterdam
Brüksel
Parıs
Bonn
Y
PB
PB
PB
PB
PB
PB
A
19
19
21
24
22
22
26
23
Münih PB 19 Zürih
Berlin
Budapeşte
Madrıd
Vıyana
Belgrad
Sofya
Roma
Atina
PB
PB
Y
Y
PB
Y
PB
Y
24
19
33
19
17
21
23
30
PB 22 Şam
Moskova
Aşkabat
Astana
Taşkent
Bakû
Bişkek
Tiflis
Kahire
PB
A
PB
A
Y
Y
PB
A
18
34
18
32
26
30
27
32
A 37
r
" ^ Parçatı bulutlu k
Çok bulutlu Yağmuriu Kart k Gök guaıttuiu
G U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK
• Baştarafı 1. Sayfada
Demirel için okurlanndan gelen mesajlan yayimladı.
Kimi mesajlar "Inanamadık" diye başlıyor. "Demi-
rel'den bunu beklemiyorduk" diye sürüyor. Hele içlerin-
de biri var ki, ince aynntılan bilmedıği halde halkın olay-
lan eşsiz bir sağduyu ile izlediğini kanıtlıyor.
Şöyle diyor: "Gazetenizdeki sözleriyle (Demirel) affı
onaylayacak gibiydi ama tepki dalgalanna karşı durama-
dı."
Bu örnek, içımizden bir bireyin dikkatini, halka gerçek-
leri başka kimlıkler altında yutturmanın olanaksızlığını
sergilemiyor mu?
Bütünüyle doğnj olan saptamayı bıraz açalım:
"Tepkilere değil, hukuka bakacağını, hatta TBMM tu-
tanaklannı inceteteceğini" basına açıklayan Demirel, yo-
ğunlaşan tepki karşısında çoğu zaman yaptığı gibi yer
değiştirdi. Veto karannı açıklamadan bir iki saat önce de-
mokrasilerde "tepkinin erdemine övgüler" sıraladı.
Bir gün önce "tepkileri" umursamadığını söyteyen ve
bir gün sonra... llk görüşünden yüz seksen derece dö-
nerek "Halkın reaksiyonu gayet tabii ki, bu sıstemi işle-
ten en önemlı güçtür, pompadır" diyebılen bir cumhur-
başkanı. Dikkatli gözlerden kaçmayan gerçek, devletin
A'dan Z'ye döküldüğünü gösterıyor.
Çankaya'dakı çelışkili davranışlar, Başbakanlık önün-
de devam ediyor.
Başbakan, gergin yüz çizgtleriyle liderler zirvesinden
geliyor. Gazetecilere "veto 'nun gerekçesinı henüz ince-
lemediğıni" söylüyor.
Pekâlâ! Saatler sonra; Ecevit görünüyor. Doğal otarak
"çetelerin affıntn vetoya gerekçe" olduğu anımsatlıp so-
ruluyor.
Başbakanlık muhabirterinin gece yanlanna kadar ka-
pı önünde bekleyerek sağlıklanndan olmamalan için ti-
tizlik gösteren Ecevit, soruyu yönettene hışımla; sinir için-
de öyte bir bağınyor ki, gazeteciler 4 richter şiddetinde
bir deprem olmuş gibi sarsılıyorlar.
"Veto gerekçesinı okudum. Aynntılar üzerinde konuş-
mayacağım" diyor. Etten duvar koruma altında doğru
otomobile...
Bugünü aramamak!
Hükümet açısından son 20 günün olaylarını sonuçla-
nyla şöyle bir anımsayınız..
1) Bu hükümet depremde yetersiz kaldı. 2) Toplumun
depremzedeler için seferber olduğu sırada yeni bir ver-
gi çıkarmaya kalktı. 3) Hiç kimseyi tatmin etmeyen af ya-
sası çıkardı. Deprem bölgelerinde neyin nasıl ve ne za-
man gerçekleşeceğı bir plana bağlanmış değil.
Aileler 30 metrekarelık prefabrike evlerde kışı geçire-
cekler. Oralarda ısınma, daha bugünden bir sorun.
Bu evleri elektrikle ısrtmaya kalkan bakan da var; ener-
ji darbogazı yaşayan ülkede depremzedelerin ısınma ge-
reksinimini bu yoidan karşılamanın olanaksızlığına işaret
eden de. Kısacası hükümet dandini. Demokratik ülkeler-
de direksiyonu elden kaçıran, kamuoyu desteğini yitirdi-
ği gözlenen bir hükümet ne yapar?
fstifa eder!
Istifa sözcüğünü agzınıza aldığınız anda, "demokrasi-
ferde çare tükenıveriyor".
Zira efendim, dediklerine göre, "şu dönemde Türkiye
böyle 'bir boşluğu' taşıyamaz".
Ne yapmalı öyleyse? Öneri: Başkaniık Sistemi araştır-
malanna hız vermeli!
Bu öneriyi bugün icra yetkisi ve sorumluluğu olmadı-
ğı için yaptınmlan göze batmayan Demirel'in Çankaya
tutkusunu destekleyenler savunuyor.
Özlemi çekilen sistemde Başkan, (Demirel) icranın ba-
şı olacak.
Başbakanlığı döneminde "yaptıklannı, yapacaklannın
teminatı görûyorsanız", buyrun 76'lık Demirel'i başkan
sıfatıyla getirin icranın başına.
Bugünleri aramamak koşuluyla!
Hülriimette af çatlağıI Baştarafı 1. Sayfada
sayı yeniden incelemek üzere ko-
misyon oluştururken DSP ve
ANAP tarafından 'Cumhurbaş-
kanı'nın uyanlan ve kamuoyu tep-
kisi dikkate alınarak değisiİdikler
yapüması' gereği vurgulandı.
MHP üst dûzey yetkilileri, 'koabs-
yon ortaklannın ilkesiz davran-
dıklannı" savundu.
Ecevit, kaygılann en aza indiril-
mesi için DSP'nin yeni bir öneri ge-
tirip getirmeyeceğinin sorulması
üzerine de şunlan söyledi:
"Bu konu, yardımcım Rahşan
Ecevit'in önerisi ve PM'mirin bunu
oybirliğiyk benimsemesiyle günde-
me gelmisti ve siyasal içeriği olma-
yan, daha çok insancıi ve sosyal içe-
rikli bir af yasası öngörülüyordu.
Daha çok Türkiye'deki adaletsiz tü-
ketim toplum şapısı. çarpık kentkş-
menin ve bunun sonucu ortayaçtkan
kültür çaüşmasıniD neden olduğu
suçlan kapsayacak bir öneri üzerin-
de durulmuştu. Ancak bu, hükümet
düzeyinde ek alındı \e değişik boyut-
lar kazandL Koalisyon ortaklan ara-
sındaki ortakçakşmaıun ürünüdür.
Onun için şu aşamada kendim adV
na ya da partim adına bir şey söyle-
mem doğru otmaz."
Ecevit, akşam saatlerinde Adalet
Bakanı Hikmet Sami Türk'le gö-
DemireVin affı iadegerekçesi
ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - Cumhurbaskanı Sükyman De-
mireL af yasasmı, çeteleTe ayncahk getirdiği gerekçesiyle TBMM'ye
iade etti. Demirerın gerekçesinin metninin bazı bölümleri şöyle:
"TBMM'ce kabul edilen 4453 sayûı Baa Suç ve Cezalann Affina IMş-
kin KaBun aşağıda arz edilen gerekçeterle anayasanın 89. ve 104. mad-
dderi gereğince bir defa daha görüşülmek üzere iade edflmiştir. Ka-
nunlann anayasa ve hukuka, adalet ve nesafet kurauanna ve kamu
vkdanına uygunluğunu aramak. cumhurbaşkanınm görevidir.
Anayasanın 10. maddesinde berkesin kanun önünde eşit ounası ge-
rektiği gibi, kanunlaruı geneflik ilkelerine uygun olarak tedvin edilme-
s hukukun temel Ukesidir. Bu bağlamda kabul edilen 4453 sayılı ka-
nunda, Türk Ceza Kanunu'nun 313. maddesi af kapsamı dısında tu-
tuhnakla beraber. ceza indirimi uygulanacak suçiar icine alınmısür.
Bunun sonucunda cürüm işlemek için örgüt oluşturanlar, bir bakıma
ayncahldı konuma getirümiş bulunmaktadır.
4453 sayıü "Baa Suç ve Cezalann Affina İKşkin Kanun"un 1 mad-
desL verilen cezalann bütün sonuçlannı kapsayacak şekilde genel af-
fi >ermekte olduğu hatde, 4. maddesinde vapdan düzenJeme ile, af
kapsamı dışında kalan bazı suçlarla, diğer suçlarda ceza indirimi sağ-
uuiarak özel afniteHğine dönüştürülmüş ve daha sonra yapdan düzen-
leme ile af edilen ve indirim >apılan bütün cezalara erteteroe hükmü
getirilerek kanunun yapon tekniğinde bütÛDtûk korunmaraışar.''
rüştükten sonra Çankaya Köşkü'ne
giderek Demirel'le haftalık olağan
görüşmesini yaptı. Ecevit, "Cum-
hurbaşkanı'mn bir telkini oldu
mu?" sorusu üzerine, "O konuya
değinmedik. Sadece Sayın Cumhur-
başkanı neden veto ettiğini kısaca
söyledi. Daha önce görüşseydik bel-
ki benim de söyleyeceğim şeyler
ohırdu" dedi. Bu sözleri 'Deniirel'e
sitem' olarak olarak değerlendirilen
Ecevit, ANAP'm, yasanın yeni ya-
sama döneminde çıkanlmasını iste-
diğinin anımsatılması üzerine de.
"Bunu >ann (bugün) görûşeceğtz''
dedı.
MHP, Demirel'in yasayı iade et-
mesınin ardından yasayı yeniden in-
celemek üzere bir komisyon kurdu.
Genel Başkan DevtetBahçeh'nin is-
temi üzerine oluştunılan komisyon-
da MHP Grup Başkanvekili Ömer
İz^ ile diğer hukukçu milletvekille-
rinin yer aldığı öğrenildi. Komisyo-
nun, Demirel'in istemlerinin MHP
tarafından ne kadar kabul edilip edi-
lemeyeceğine karar vermek için ça-
lışacağı kaydedildi.
MHP'li Devlet Bakanı Şuayip
Üşenmez. yasanın en kısa sürede
mevcut haliyle çıkması gerektiğini
savundu. Üşenmez, affın artık dö-
nüşünün olmadığını, düzeltilebile-
cek yerlerinin yeniden gözden geçi-
rilebileceğini belirtti..
ANAP, af yasasının Cumhurbaş-
kanı'nm görüşleri ve kamuoyunun
tepkileri doğrultusunda değiştiril-
mesinden yana tavır koyuyor. Yasa-
nın TBMM'deki görüşmeleri sıra-
sında reddedilen yardım ve yataklık
suçlarının da af kapsamına alınma-
sı önerisinde ısrar eden ANAP, "Bir
değişiklik yapılacaksa, daha çok Do-
ğu ve Güneydoğu illerinde zor ve
baskıyla yardun ve yataklık suçu iş-
leyenlerin muüaka af kapsamına
ahnması gerekir'' görüşünde.
Basın suçlan ertelendi ileri gözardı
I Baştarafı 1. Sayfada
göre, 23 Nisan 1999 tanhine kadar, so-
rumlu müdürlerin cezalan dahil, basın ya-
yın yoluyla işlenen suçlara verilen ve üst
smın 12 yılı geçmeyen cezalann infazı 3
yıl ertelenecek. Bu suçlardan haklannda
takibata başlanmayanlar, hazırlık aşama-
sına geçilmiş olmakla birlikte dava açıl-
mayanlar, son soruşturma aşamasına ge-
çilmiş olmakla birlikte henüz hüküm giy-
meyenler ve verilen hükmü kesinleşme-
yenler de erteleme kapsamına girecek.
Ertelemeden yararlananlar 3 yıl içinde
yeni bir suç işlerlerse ertelenen cezalannı
daaynen çekecekler. Davanın açılması ve-
ya hükme baglanması ertelenenler, ertele-
me tarihinden itibaren 3 yıllık süre içinde
yeni bir suçtan mahkûm olurlarsa ertele-
nen suçtan dolayı da dava açılacak veya er-
telenen davaya devam edilecek.
Ertelemeden yararlananlar, 3 yıl içinde
yeni bir suç işlemedikleri takdirde cezala-
n affolacak. haklanndaki dava ortadan kal-
kacak.
Gazetemiz yazarlanndan Oral Çahşlar
da ertelemeden yararlanacak. Ceza ertele-
mesinden yararlanacak olan ve halen ce-
zaevinde bulunan tutuklu ve hükümlüler
şöyle: Ali Serhat Yaşar, Hamdi Kankıbç,
Ismail Beşikçü Sabi Ok. Mehmet Tari, Si-
nan Rakip, Yusuf Akbaba. Ergün Güran,
Muzaffer Ayata, Cemalettin Cenap Ancı,
Hanifi Bilgin. Yasemin Okuyucu, Birol
Abatay; Güven Demir, Şerif Kartoğlu,
Mehmet Bahri Kurt Hikmet Kale, Kemal
Ayhan, Teslim Töre, Adalet Aktepe, Ali
Akkurt, Şükrü Töre, Ahmet Kaygusuz,
Fevzi Yetkin, Yalçın Küçük (hakkmdaki di-
ğer suçlardan dola> ı tahliye olmayacak),
Doğan GüzeL Celal Bayram. Ahmet Erdo-
gan, Yılmaz Odabaşı, Necdet Akboğan.
FP'liler, TCY'nin bölücülükle ilgili
312. maddesindeki suçu basın yayın yo-
luyla işleyenlerin cezalan ertelenirken, ay-
nı suçtan ceza alan tstanbul Büyükşehir
Belediye Başkanı Tayyip Erdoğan ile ha-
len vargılaması süren siyasi yasaklı Nec-
mettin Erbakan' ın yararlanmamasına tep-
ki göstermişlerdi. Memurlar ile Diğer Ka-
mu Görevlilerinin Disiplin Cezalannın
Affı Hakkında Yasa'ya göre de. 23 Nisan
1999 tarihinden önce işlenmiş, yasa, tüzük
ve yönetmelikler gereğince memurlar ve
diğer kamu görevlileri ile bu görevlerde
bulunmuş olanlar hakkında verilmiş di-
siplin cezalan bütün sonuçlanyla affedile-
cek. Devletin şahsiyerine karşı işlenen suç-
lar, zimmet, irtikap, rüsvet, dolandıncılık,
sahtecilik. inancı kötüye kullanma, yüz kı-
zartıcı veya şeref ve haysiyeti kıncı suç-
lar, kaçakçıhk, resmi ihale ve alıma fesat
kanştırma, devlet sırlannı açığa vurma ne-
deniyle ilişik kesilmesi suçlannı işleyen-
ler ise bu kapsama alınmayacak.
H Baştarafı 1. Sayfada
ledi.
Ankara Barosu Başkanı
Hakkı Suha Okay, "tepkiye
değil, hukuka bakacağını"
söyleyen Demirel'in gerekçe-
sinde tepkileri göz ardı etme-
diğinın görüldüğünü söyledi.
Işık Hukuk Bürosu avukatla-
nndan Mehmet Cengiz de,
Demirel'in karannı fırsat ola-
rak değerlendirdi.
Özden, af yasasının anaya-
saya aykınlıklar içerdiğine
dikkat çekerek, Demirel'in
TBMM 'ye geri gönderme ge-
rekçelerinde "naak" davran-
dığını söyledi. Özden Cum-
hurbaşkam'mn kendi andında
yer alan devletin nitelikleri ve
anayasanın 10. maddesinde
eşitlik ilkesi koşullanm ara-
masının doğal olduğunu vur-
guladı.
Ankara Barosu Başkanı
Okay, TBMM'nin onayladığı
yasanın bu yönlerden hukuka
aykırılıklannın bulunduğuna
dikkat çekti. Işık Hukuk Bü-
rosu avukatlanndan Mehmet
Cengiz de, Demirel'in veto
gerekçesinde "afta eşitliğüı
saguuımasını" istediğine işa-
ret ederek, bunun çok olumlu
olduğunu söyledi.
DYP lideri TansuÇiBer. hü-
kümetın 'halkın gündemin-
den uzak, apar topar çıkardı-
ğı' af yasasının Cumhurbaş-
kanı Demirel tarafından veto
edilmesini memnuniyetle kar-
şıladıklannı bildirdi. Cum-
hurbaşkanı Demirel'e teşek-
kür eden Çiller, Cumhurbaş-
kanı'na Sosyal Güvenlik Ya-
sa Tasansı ile ilgili endişele-
rini de ilettiklerini belirtti.
ÖDP Genel Başkanı Ufiık
Lrasda Meclis'teki partilerin
topluma karşı suç işlemiş olan
'Susurluk çetelerini yobuzluk
yapanlan, hırsız müteahhit-
leri, işkencecileri, mafyayı,
tetikçileri' affettirme çabası
içinde olduğunu, bunun da
halkta 'büyük infial' doğur-
duğunu belirterek Cumhur-
başkanı'nın af yasasmı geri
göndermesini olumlu bir
adım olarak değerlendirdi.
KESK'e bağh Tanm Gıda-
Sen Genel Başkanı Mehmet
Çiçek de, af yasasının TB-
MM'ye geri gönderilmesinin
toplum vicdanını az da olsa
rahatlartığını söyledi.
G U N D E M MUSTAFA BALBAY
• Baştarafı 1. Sayfada
hissediyonız. Toplum ve devlet yeniden yapılan-
malı" diyorlar.
Hal böyle iken hükümetimizin gidişine diyecek
yok. Sığlık Bakanı Durmuş'un incileri yeni yeni
gündemin ikinci sırasına düşmüştü ki, Bayındırlık
ve Iskân Bakanlığı devreye girdi. Bakan Koray Ay-
dın Karadeniz Teknik Üniversitesi Makina Mühen-
disliği Fakültesi'ni bitirmiş. Makine mühendisinin
Bayındırlık Bakanlığı'na getirilmesine diyeceğimiz
bir şey yok. Ancak Aydın'ın becerisi makine mü-
hendisliğiyle kalmıyor.
Deprem felaketinden doğrudan etkilenen yurt-
taşlanmızın kışı geçirebilecekleri konut konusuna
kafa yoran Aydın, hemen ayaküstü 30 metrekare-
lik bir proje çiziyor. Bakanlar Kurulu'na getiriyor.
Söze giriyor:
"Işlem tamam. 35-50 bin dolayında prefabrike
konutu hemen yapabilecek durumdayız. Bu konu-
da dış yardım almamıza gerek yok. Eşit dağıtaca-
ğız."
Konu deprem konutu olunca, "eşit dağıtmadan"
insan doğal olarak evlerin eşit dağıtımını düşünü-
yor. Bakan başka türiü devam ediyor:
"Bu işle ilgili herşirkete pay vereceğiz. Bir den-
gesizlik olmayacak. Kısa sürede bitiririz. 30 met-
rekarelik bir konut 1.5 milyar liraya mal olacak."
Bunu duyan Toplu Konut Idaresi'nden sorumlu
Devlet Bakanı Sadi Somuncuoğlu'nun somunla-
n gevşiyon
"Böyle şey olur mu? Bölgede yüzde 90 'ı bitmiş
yapı kooperatifleri var. Bunun yerine onlara kredi
verelim. Sürekli oturulabilecek konutun metreka-
re maliyeti 220 dolar civannda. Prefabrik konut
125 dolar. Geçici konuta bu parayı vermeye de-
ğermi?"
Koray Aydın'a göre "değer". Arkadaşımız ilhan
Taşçı, Aydın'a soruyor:
- 30 metrekarelik prefabrike konutta insanca ya-
şanabilir mi?
Aydın, "zorbirsoru" diyor, "Yaşanabilirde diye-
mem, yaşanamaz da diyemem."
Tam hükümetçe biryanıt. Bundan böyle tümce-
leri belirsiz, ne demek istedıği tam belli olmayan
kişiler için şu deyimi kullanmak gerekiyor:
- Hükümet gibi konuştun!
Makine mühendisi Aydın, insanı da makine ye-
rine koyuyor olmalı ki, 30 metrekareye 4 kişi mon-
te edip işi çözüyor!
Hava fotoğrafıyla ölçüm!
Deprem bölgesindeki yurttaşlarımızın kış gel-
meden acil konuta gereksinimi var. Devletin de bu
konuda ne yapacağını bir an önce belirlemesi ge-
rekiyor. Ancak, Bakanlar Kurulu'nun çalışma biçi-
mine bakıyoruz, iyimser olmakta zorlanıyoruz.
Deprem günü toplanan Bakanlar Kurulu şu ka-
ran alıyor:
°Bu felaketi, afetdurumu uygulamasıyla aşarız."
Aradan bir hafta geçiyor, Bakanlar Kurulu karar
alıyor
"Bu felaket için kanun hükmünde kararname çı-
kararak, işin içinden çıkanz."
Aradan birkaç gün daha geçiyor. Bakanlar Ku-
rulu bir daha toplanıyor. Yukarıda özetlediğimiz
tartışma yaşanıyor.
Deprem bölgesinde kaç evde oturulacağı, kaç
evin bir an önce yıkılması gerektiği henüz belli de-
ğil. Ama, kaç kişiye ihale verilmesi gerektiği belli!
CHmadı...
Devlet Bakanı Şuayip Üşenmez de üşenmemiş
bölgenin havadan fotoğraflannı çektirmiş. "Böyle-
ce hasar gören evler ko-
nusunda fikrimiz olacak.
Kaç evin oturulamaz hale
geldiğini saptayacağız"
diyor. Hava fotoğrafı el-
bette tümüyle yıkılmış ev-
ler konusunda fıkir vere-
cek. Ancak oturulamaz ev
konusunda ne ölçüde be-
lirleyici olur? Bu proje ya-
şama geçerse, hava fo-
toğrafıyla evlerin dayanık-
lılığı konusunda bilimsel
saptama yapan ilk ülke
olabiliriz!
Yazının başında vurgu-
ladığımız ortak feryadın
temeli şu:
- Artık her konuda bili-
me kulak verelim. bilimsel
maliyet ölçümüz olsun!
Hükümet ne yazık ki
hâlâ, bilim deyince dilim,
bilimsel maliyet deyince
birimsel maliyet anlıyor!
Her zaman yeni...
Her ay 20 yeni film, en popüler diziler, fırtbol, basketbol, belgeseller, konserier, çizgi filmler, talk shovv'lar...
Haftanın her günü, günde 20 saat yayında. 3 ay, 6 ay veya 12 ay üyeliklerden birine çok uygun TL taksitleriyle sahip olabilirsiniz.
Unutmayın, CiNE5'in günlüğü 275.000 TL'ye geliyor. Üstelik dekoder bedava.
ciNesHemen arayın (0212) 225 55 55
w w w . c i n e S . c o m . t r
Yaşamınızı şansa
bırakmayın
KALBİNİZİ
KORUYUN
TÜRKKALPVAKFI
19MayısCd.No:8
ŞişlillSTANBUL
Tel: (0212) 212 07 07
<pbx)10Hat
Faks:fO 212) 212 68 35
Atatürk:
Türk Dili Türk
milletinin kalbidir.
Zihnidir.
TÜRKDİLERUMl