02 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
21EYLÜL1999SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Yalovalı depremzedeler, siyasi partilerin çadırkentlerden ellerini çekmesini istiyor Yardmılarda ayrnn yapıhyorYiırtHaberieriServisi-Depremde bin- lerce konutun yerle bir olduğu ve 15 bi- ne yakın kişinin çadırkentlerde yaşadıği Yalova'da, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı YaşarOkuyan'ın. içinde ANAPIı yöneticilerin görev yaptığı irtibat çadın tepki çekiyor. DYP Yalova ll Başkanı Fîk- ri Turgut, çadırkentlerde iktidar ortakla- nnm partizancılıfınm ön plana çıktığını söyledi. CHP îl Başkanı Muharrem tn- ce. "Merak ediyoruz, sayın bakan kriz merkezinde çözemediği sorunları kendi çadınnda mı çözüyor" dedi. Yalova'da, Tanm Işletmeleri Genel Müdürlüğü (TlGEM) arazisi, Arboret- rum, Çiftlikköy. Atatürk Bahçe Bitkileri Araştırma Enstitüsü. Hava Meydan Ko- mutanlığı. Hacımehmet Ovası, Çmarcık ve Altıno\-a olmak üzere 8 çadırkent bu- lunuyor. Bu çadırkentlerde kurulu top- lam 3 bin 704 çadırdan, dolu olan 3 bın 258'inde 14 bin 799 kişi yaşıyor. Boş ça- dırlann daha çok Hava Meydan Komu- tanlığı. Çiftlikköy ve Çınarcık'ta olduğu gözleniyor. Kızılay'ın, çadırlannı değiş- tirmesinden itibaren çadırkentlerde insa- ni ihtiyaçlann karşılanması çabalan da yogunluk kazandı. 8 çadırkentte 147 ki- şinin aynı anda banyo yapabileceği duş- lar ve 303 seyyar tuvalet bulunuyor. 12 mutfakta yaklaşık 15 bin kişiye sıcak ye- rnek pişırilirken çadırkentlerde toplam 27 çamaşır makinesi. 35 de buzdolabı bulu- nuyor. 75 sağlık personelinin görev yap- tığı çadırkentlerde 10 kreş ile bir de finn hizmet veriyor. Çadırkentler içinde en bakımlısı ise. Türk Silahlı Kuvvetleri'nin yaptırdığı merkezler. TSK çadırkentlerinde ınsani ihtiyaçlann karşılanmasına yönelik üni- telenn yanı sıra, gıriş çıkışlanndaki dü- zen de dıkkatı çekiyor. Çadırkentlerde yaşayan Yalovalılar, ya- pılan yardımlarda aynmcılık yapıldığını bu nedenle siyasilerin çadırkentlerden el- lerini çekmesini ıstediler. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Yaşar Oku- yan'ın kendi adını taşıyan irtibat çadın da 15 bine yakın yurttaşın banndığı çadırkentlerde hayat kuyruklarla da olsa devam ediyor. (Fotoğraf: AA) tepki çekiyor. DYP ll Başkanı Fikri Tur- mak. Saymbakanınuzm çadınndaANAP lan Erhan Üstün'ün (41) cesedı ekıpler- gut, çadırkentler, kamu kuruluşlanna ait kamplar ve gemilerde bannanlann parti rozetlerine göre seçildiğini, hiç ihtiyacı olmayan zenginlerin kamplara yerleştiril- diğini öne sûrdü. Turgut, çadırkentlerde iktidar ortaklannın partizancılığı ön pla- na çıkarttığını, tüm partilerin çadırkent- lerde temsilci bulundurması gerektiğini söyledi. CHP II Başkanı Muharrem Ince ise siyasi partilerin çadırkentlerde etkin- lik sağlamak ûzere girişim başlattıgını, çadırkentlerde siyasi partilerin ya tümü- nün ya da hiçbirinin temsil edibnemesi gerektiğini söyledi. Okuyan'ın çadınna tepki gösteren lnce."Sayın bakan devle- n'n temsikisi ve kriz merkezinin sorumlu- su. Aynca bir irtibat çadın açmasınuı tek gerekçesi olabiür, o da partizanlık yap- il ve ilçe yöneticileri görev yapmaktadır. Merakediyonız,sayın bakan kriz merke- zindeçözemediği sorunlan kendiçadınn- da mı çözüyor" diye konuştu. Okuyan'ın kendısıni öne çıkartan siya- si çıkar sağlama düşüncesi nedeniyle kentin yardımlardan mahrum kaldığını da belirten Ince,"Yalova'yadahaçok yar- dun gektiği iddiasıyutturmacadır. Yalova ileflgttiyofeuzruk olaylan basında yenü- dıkça yardımseverlerin kente güveni de azaunaktadır. Okuyan 'ID kriz merkezin- deki görevinden aluımasıyia Yalova'da iş- lerin daha rvi yürüyecegine inanmakta- VTZ" dedi. Adapazan'nda enkaz kaldırma çalış- malan sürerken 5 katlı bir binanın dep- remde yıkılması sonucu enkazaltındaka- ce çıkanldı. Cumhuriyet Mahallesi'nde- ki Sertoğlu Apartmaru'nda oturan Üs- tün 'ün eşi Hatice Üstün'ün (37) cesedi de depremden 10 gün sonra çıkanlmışü. Bu arada Sakarya'da resmi dairelerin 24 saat açık rutulması kararlaştınldı. Sa- karya Valisi Yener Rakıcıoğlu, yayımla- dığı genelgeyle, yaşanan deprem felake- ri nedeniyle il genelindeki tüm resmi da- irelerin, hafta tatilleri dahil görev başın- da bulunacaklannı, geceleri ise nöbet sis- temi uygulanacağmı bildirdi. Adapazan'nda, mahalleler ve çadır- kentlerdeki kontrol ve kooordınasyonun sağlanmasına ve gerçek ihtiyaçlann be- lirlenmesine yardımcı olmak amacıyla mahalle muhtarlıklanna yardımcı kıla- vuzlar atandı. Buyuklugu 5 Deprem yine korkuttu Haber Merkezi- Merkez ûssü Manna- ra Denizı olan, Tekirdağ, tstanbul, Izmir, Edirne, Balıkesir, Çanakkale ve Kırkla- reli'nde hissedilen 5 büyûklüğündeki deprem panik yarattı. Sarsıntı sırasında yıkılan bir bina olmadığı bildirildi. Tekirdağ'a yakın bir bölgede meyda- na gelen deprem sonrasında binalarda herhangi bir hasar meydana gelmediği belırtilirken halk sokaklara çıktı. Boğa- ziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdûrü Ahmet Mete Ipkara, dun gece 00.28'de meydana gelen depremin artçı bir dep- rem olduğunu söyledi. Işıkara, Kanal D'ye canlı yaymdâ yaptıgı açıklamada, "Bunlardepremin doğasmda var. Sarsn- blar devam edecek. En fiddedi artçı şok, ana şokun bir derece aşağtsuhr. Bu da 6A jkldetmedenkdûîûyor.Bmiesibirsarsın- fi hasaıt binahn yıkar. Ama btı şiddette bir deprem meydana gelecek diye bir ku- ral da yoktur. fedbir olarak hasaıt yapı- iara gjrmemek gerekjyor" diye konuştu. lstanbul'da çok sayıda yurrtaş panik içinde sokaklara dökülürken telefonlar dabirsürekilitlendi. Yurttaşlar Istanbul, Tekirdağ, Edirne, Kırklareli gibi depre- min şiddetli hissedildiği illerde geceyi sokakta geçirdiler. Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasat- hanesi ve Deprem Araştırma Enstitü- sü'nden verilen bilgiye göre Akyazı'da önceki gün saat 23.30 ile 03.07'de 3.2 ve 3.4, Çınarcık'ta saat 03.16 ile 08.54'te 2.7 ve 3.0, Yalova'da saat 11.06'da 2.7 büyüklüğünde sarsıntı kaydedildi. Bu arada tzmir'de önceki gece hafif şiddette 4 deprem meydana geldi. ÇYDD Başkanı Türkan Saylan 'Kampları devlet ve ordu yönetmelf • o . lstanbul Haber Servisi - Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) Genel Başkanı Prof. Dr. Türkan Saylan, depremzedelerin banndığı çadırkentlenn, desteklenmiş elemanlarla valilik ve kaymakamlıklar ile ordu tarafindan yönetilmesi gerektiğini vurgulayarak "Tarikadar, cemaatJer ve radlkai gruplann bu karmaşada çocuklanmızı avlamalan engeUenmeMr. ancak bunun çözümü tüm kamplan Kızılay 'a devretmek değildir'" dedi. Türkan Saylan, yaptığı yazılı açıklamada, çadırkentlenn yönetim ve denetimınin. devlet tarafindan yapılması ve sivil toplum örgütlerinin devlete her konuda yardımcı olması gerektiğini vurguladı. Kendisine sivil toplum örgürü dıyen, amaçlan belli radıkal gruplann. cemaat ve tarikatlann kamp kurup yönetmesine karşı olduklannı kaydeden Saylan, ÇYDD'nin Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu (SHÇEK) ile yaptığı protokol gereği 8 kampta yer alan çocuk rehabilitasyon bölümlerinde gönüllü olarak çahştıklannı anımsattı. ÇYDD'nin çalıştığı kamplann tümünde yönetimin ya ordu ya da vilayet ve yerel yönetimlerde olduğunu vurgulayan Saylan, kamp yönetiminin. sivil toplum örgütlerinin ana görevi olmadıgı kanısında olduklannı belirtti. Saylan, Kızılay'm yeniden yapılanmadan ve eksiklerini gidermeden tüm çadırkamplan yönetemeyeceğini belirterek depremzedelerin böyle bir ginşimi inandıncı bulmadıklannı savundu. Şimdı rurn Ârıston çamaşır ve bulaşık makineleri temizlik seti hediyeli! BİR ARISTON YETKİLİ SATICISINA GELİN. ARISTON ÇAMAŞIR VEYA_ BULAŞIK MAKİNESİ ALIN. TEMİZLİK SETİ HEDİYENİZİ UNUTMAYIN. Üsrelik tum Ariston çamaşır ve bulaşık makineleri çok uygun taksitlerle... Koordinatorluk kuruluyor Deprem bölgesine 5 vali atandı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Hükümet, depremin üzerinden 1 ay geçtikten sonra "Marmara Deprem Bölgesi Koordinatörtüğü" lcurulmasına karar verdi. Koordinatörlülde ilgili kanun hükmünde kararname imzaya açılırken 100'e yakın Başbakanlık müşaviri de bölgede görevlendırilecek. Marmara Bölgesi'nde meydana gelen deprem sonrasında arama-kurtarma ve yardım faaliyetlerinde başansızlıkla suçlanan hükümet, deprem üzerinden 1 ay geçtikten sonra bölgede çadırkentler, insani yardımlar. enkaz kaldırma çalışmalan ve diğer faaliyetlerin koordine edilmesi için "Marmara Deprem BÖIgesi Koordinatörlüğü" kurulmasım kararlaştırdı. Konuyla ilgili kanun hükmünde kararname Bakanlar Kurulu'nda imzaya açıldı. Bakanlar Kurulu'nun geçen hafta yapılan toplantısında da Içişleri Bakanlığı'mn merkez valilerinden Kutluay Öktem'i dış ve iç yardımlar; Mustafa Yüksek Ozbflgin, Hayrullah Yıldız, Ismail Günindi, Ahmet \fefik Tekenek'in de enkaz kaldırma ve yıkım işlerini koordine etmek üzere bölgede görevlendirilmesi kararlaştınlmıştı. Bölgeye giden merkez valilerinin, kanun hükmünde kararnamenin yayımlanmasının ardından koordinatörlüğe atanması bekleniyor. Hükümet, aynca 100'e yakın Başbakanlık müşavirini deprem bölgesinde görevlendirme karan aldı. Başbakanlık Kriz Yönetim Merkezi "nde 3 günlük bir eğitimin ardından bölgeye gönderilecek olan müşavirler, çadırkentlerin yönetimlerine yardımcı olacak ve gereksinimlerini belirleyecek. ÜRÜNLER PEŞİN FtrAT PEŞİNAT + 4TAKSİT TâKSh; TOPUM PEŞİNAT + 6 TAKStT IUOİT TDPUM PEŞİNAT + 8 TAKSfT TAKStT rOPUM PEŞİNAT +10 TAKSfT TAKSfT TOPUM PEŞfHAT + ttTMSÜ] TAKSfT TDPUM uı »FM. uan UMMffPI t\-i!'.ıv'iln-'.ıı. ••P7wi'i. ıfT^»' ı>^vı>,ri»«.t|.ı; ınm,< .ı».t.-j •f./i -J ıfTViri •FTTn t>;tj;ı :ifif.ii •fT>^!-< •»ii»T~lifii:!i •••ı." •>::I:-J ı i ı ' M I : : ' ' ı i n - ı ıı.ıiı ı ı j.jlj l ıf-ı 1 •illf>i< lg;»i|l l i : i ' n i l ' : l ' llrıl I I U İ 1 H I ]' IF«M II!! »f^T"! H'.fi .1. i Bt-'r^ ifT".' ltiH::-t I I : ! " ' . İ I W . ' .ll!'; I Mri'fıı» IK-^r' I I I' ji I IBBIT man ıi^.1 •FTT Trr Tl mtmn t - •••.'•• l f ' > : ' l i < ' < I K ı ' l ' l l MtD-ı:' ı tll'.:' I1Hİ '. I I .'i ' lO-' llîi'li' I M.BMU » »11' lE'!-' I !•• «•••'« ı a , i j ı i " - ı i " i ı ' i ı i g j ı ; : ı ı - ı r ' ' - ı ı IIH' r'iı-;':'»"ii'.'"T "111:1.'i ıı:ı:-i"it.-7i."'"i M13- CtEIHTlWİOfWh»t t • ı ıti'u' Mr"t; ı !••'•::' ıı:nı-ı .!••>• •<< ltinı-ı ım ^,< • [<7t7iuMl turum mma unıcn 15 m. T« nn¥nmj çw u BHJ Mt«ffyjtUn«tanpifiM ttftUMıa sana P • « ubMt % y% tH UfesMl* * 5.1, f • I MaM< *;.», t • 10 uksüfc %j.ı,f •uUtaıtl»*»o.njOkb»«fıİjıı»|»lan»i}W. BUMJM amum TU»JW \nuum} m w mnım 4İ75U8» suajw MUBJII «IMİ mınmi auBuml i ı . ı , : ı ı 4tL75MM nmm ısusnmı 57UMJMİ Köyu Kiirma caiışmoianna oaslamıstır. Kampan/a suresınce satn a"MC3?"^ı: eyt- aKtarıiacaktr. 5i; degerli tükeücilerimize katkıianndan dolayı '•= __ «DV ıtıftildlr Stvk tarlMıuttU «OV «« vtr|l UsıniliTin4<ki <tPIİHII!RPÎBII5TWIWWrTWr^îPtST!yılurt l y M i y»MiW*c>lc1<r. Tnolrtlk S«tl kl«tp«yımcı. ıj-jor tTlttt "l««'IifıH*rt ı ıe«rtl olup trctln vt Hok tekultrı U* smırtııl». Umptvfuuı Slnj^l *c tlcvct R»*jnlıjı'nm 25^15.1994 tırih. 11940 up n ot.oj.ı^j nrih. 4077 nyl' «»"»I ımttılf II» edilo ttblltinint uyı 0800 *2114042 21140 43 l«5O YMkHI SatKl • T5E vtttrVUk belnstnc saMp TaHdyt capindt »o y«dcW serviı vı konufundl IIHHII 650 Hnis CICIMIH ARISTONE v i n i z e d e ğ e r k a t a r Alacıtıaız Aılun bHfi l(la (KKTSİI DMIŞMA SOVtSl-M TETKİll SKVİSfal ARAYIŞ TOKTAMIIŞ ATEŞ Mustafa Kemal, Ordu ve Meclis Doğrusunu isterseniz, lafa nereden başlayaca- ğımı bilemiyorum. Belki de, yaşamımın en ciddi "ikilemini" yaşıyorum. Bir yandan, "ulus iradesi- nin" ürünü olan Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne ve buradan kaynaklanan "iradeye" toz kondurma- maya çalışıyorum. Bir yandan da; yaklaşan kış şartlan karşısında, deprem bölgesindeki on bin- lerce insanın, "sahipsizliği" karşısında çılgına dö- nüyorum... Yaşadığımız felaketin üzerinden, tam 5 hafta geçti. Ve bölgesinde, "lider ülke" olmaya sıvanan Türkiye, yaraların sarılması konusundaki ilk adım- lan hâlâ atamadı. Muhtemel birrantın büyüklüğüy- le ağzı sulanmış birtakım insanlar, birbirlerinin gırt- laklanna sanlmışken; zaten sinirleri bozulmuş on binlerce insan, bir gün sonrasının korku ve endi- şesi içinde... Bu mu Mustafa Kemal'in Türkiyesi?.. Bu mu Mustafa Kemal'in; iradesini, hertürlü iradenin üs- tüne çıkardığı TBMM?.. Ankara'da bir kahveden ödünç alınmış bir gaz lambasının solgun ışığında çalışan TBMM; 1920'lerin savaş koşullannda, yartlış karar veren biraskeri mahkemenin, eleştiri ve değerlendirme- sini yapacak kadar ayaklannı yere basan bir Mec- lis'ti. 1999'lann Türkiyesi'nde ise; on binlerce insanı- mc enkaz attındayken, yüz binlerce insanımız baş- lannı sokacak bir çadırdan bile yoksunken, TBMM bu konulara eğileceğine ve bu konuda gereken ya- sa) düzenlemeleri yapacağına, "Sosyal Güvenlik Yasası" gibi, saçma sapan bir "afyasası" gibi ya- salan, yangından mal kaçınrcasına çıkarmanın te- laşj içindeydi. Inanın derin bir üzüntü ve utanç du- yuyorum. Oysa ki milletvekillerini yorgunluktan perişan e- den bu yasalar yerine. afet yasasında gerekli dü- zenlemeler yapılabilinirdi. Milletvekillerinden olu- şan "komisyonlar", felaket bölgesine gönderilebi- lir ve çoğu "sanal" kriz masalanna işlerlik kazan- dınlabilinirdi. Daha yapılabilecek bir sürü şey var- dı. Felaket haberi duyuldugu anda, bölgede "sıkı- yönetim" ilan edilmesi gerekirdi. Bizimkiler; bıra- kın sıkıyönetimi, "olağanüstü hal" ilan edilmesin- den bile çekindiler. Şimdi bölge halkı, "Aman as- kerierçekilmesin... "diyeyalvarıyor. Çünkü asker- ler çekildiği anda, neler olabileceğini bilıyorfar. Silahlı kuvvetlerimiz, sart savaş zamanlan için egitilmiyor. Hertürlü olağanüstü durumda, müda- hale etmenin hazırlığı içindeler. Buna göre eğitil- miş durumdalar. Zaten bölgedeki pek çok kuman- dan üstlerinin emrini beklemeden ellerindeki gü- cü kullanmaya başlamış. Ama Yunanistan'daki depremi, "se/ felaketi" sanan bir başbakan ve hükümeti, silahlı kuvvetlerin duruma el koyması- nın endişesi içinde... Kimi yetkililer, "Sadece Iki gün gedktik* diyebi- liyoriar. O "muhteremleri" iki günlüğüne bir yıkın- tının attına sokarsak, o zaman iki günün ne demek olduğunu anlahar. Duruma bakıp, "Bu iş böyle olmayacak, ordu müdahale edip yönetimi üstlenmeli" diye düşü- nüyorum zaman zaman. Yazımın başında dile ge- tirdiğim "ikilem" de bu. Sivillere güvenimizi yitir- dik, ama askerlere güvenebileceğimizin garantisi varmı? Pazar günü bizim gazetede, Oktay Ekinci'nin pek güzel bir değeriendirmesi vardı. 12 Eylül ve sonrasında, imar yasalanyla nasıl oynandığını ve bugünlere nasıl gelindiğini çok güzel sergiliyor. Zaten günümüz olumsuzluklarının pek çoğunun nedeni, 12 Eylül ve 12 Eylül'ün yarattığı özalizm değil mi? 12 Eylül'ün kapattığı partilerin, bugün yeniden açılmış olmalanna aldanmayın. Bugünkü partile- rin "insan potansiyefi", kapatılan partilerin potan- siyelinin dört gömlek altında. Siz; eğer bir ülkedeki tüm siyasal partileri, bir ka- rarname ile kapatır ve yöneticilerine siyaset yasa- ğı getirirseniz, ortaya çıkan "boşluk" elbette bir bi- çimde doldurulur. Ama önemli olan şey, bu boş- luğun, "hangi biçimde" doldurulacağıdır. Türkiye'de 1982 sonrası "partileşme sürecini" içinden yaşayanlardan biriyim. Hemen her aşama- sını, ayrıntılanylaanımsıyorum. Bir gün önce "SO- DEP'e mi, Halkçı Parti'ye mi gireyim" diye düşü- nen insanlann, bir gün sonra ANAP'a nasıl katıl- dıklannı; birgün önce MDP'ye kayrt yaptırmaya ni- yetlenenlerin, bir gün sonra nasıl Refah'a girdik- lerini herkes biliyor... O dönemde, toplumumuzdaki partileşme süre- cini olumlu etkileyebilecek tüm demokratik sivil toplum örgütleri, inanılmaz bir baskı altında oldu- ğu için; meydan, örgütlü olmasalar bile, ağırlıklı bir biçimde "müteahhit taüesine" kalmışt. Zaten dev- letten "palazlanan" bu taife, devleti ele geçirdik- ten sonra iyice "semirdi". Bugün Türkiye'yi yöneten "sivilirade"', halkın ira- desi değil; "oligarşinin", "beyaz eşya-otomotiv- müteahhit koalisyonunun" iradesidir. Ve bunlann ideolojisi "Kemalizm" değil, "Türk-lslam Sente- z/"dir. Peki silahlı kuvvetler, bu kadrolan bir kenara ite- rek yönetime el koyarsa ne olacak? Hangi kadro- lan getirecekler? Işte bundan emin olamıyorum. 12 Eylül ve sonrasını düşündükçe tüylerim ürpe- riyor. O halde çözüm; gene halkın iradesini doğru bir biçimde yönlendirmeden geçiyor. Ama nasıl? Iş- te bunu da bilemiyorum. Ama herhalde oturup satt düşünmekle yetinmememiz, doğru bir zemin üzerinde örgütlenmeye çabalamamız gerekiyor. Mustafa Kemal'in ordusunu; Mustafa Kemal'in meclisinin bugünkü durumuna benzetirsek, işte o zaman tam yananz. TÜRK StLAHLI KUVVETLERİNİ GÜÇLENDİRME VAKFI MADDİ VE MANEVİKATHL4JUNDAN DOL4Y1VÜCE TÎ<RK MtUETİNE ŞÜKRAN VE SAYGILARTNISUNAR. VAKFTN BANKA BAĞIŞ HESAP NnMARALARI HOLLAINDAFLORİNJ T. C Ziraat Bankası Yenışehır .\nkara Şuhesı 47100 no'Iu hesap AMERtKANDOLARJ T C Ziraat Bankası Yenışehır Ankara Şubesi 6482i no'Iu hesap
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear