Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
1ARALJK1999CUMA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Ressam Tekbaş
cumhurbaşkam
alayı
• Istanbul Haber Senisi -
Mımar Sinan Cnıversitesi
Rssim, Grafık ve Heykel
bölümlen mezunu sanatçı
Kamil Tekbaş,
cumhurbaşkanı adayı
olduğunu açıkladı. Bu
Meclis'ten sağlıkb bir
cumhurbaşkanı
çıkamayacağını savunan
Tekbaş, "liderler
surtası"nın yıkılması
gerektiğini sövledi.
Hrdal'a saHbrı
davası
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
İHD'nin eski Genel
Başkanı Akın Bırdal'a
yönelik silahlı saldın olayı
ile ilgili 17 sanığın,
"cürüm işlemek için
silahlı çete oluşturduklan,
siyasi amaçla adam
öldürmeye tam teşebbüste
bulunduklan ve bu suçlara
iştirakettikleri"
gerekçesiyle
yargılandıklan dava karara
kaldı. Ankara 1 No'lu
DGM'de görülen davanın
dûnkü oturumuna, tutuklu
sanıklar Bahri Eken,
Demir Demirok, Cemal
Kulaksızoğhı ve Hasan
Hasanoğlu ile tutuksuz
sanıklar Oya Kaya ve
Ayfer Çakar katüdı.
Tutuklu Semih Tufan
Gülaltay rapor göndererek
oturuma katılmadı.
Duruşma da karar için
önümüzdekı haftaya
ertelendı.
Nükleer enerjiyi
protesto1
• ANKARA (AA)-
DÎSK, Türk-îş, KESK,
' ÖDP, ÎP, HADEP, EMEP,
TMMOB, Türk Diş
Hekimleri Birliği ve
Halkevleri'nin aralannda
bulunduğu sivil toplum
örgütleri, Kızday'daki
Güvenpark'ta bir araya
geleıek, nükleer santral
ihalesi ile ilgili bir basın
açıklaması yaptı. "Türkiye
Çemobil olrnayacak",
"Radyasyonla yaşamak
istemiyoruz", "Nükleer
çöplük olmayacağız"
sloganlan atan gruptakileı
adına bir açıklama yapan
DİSK Bölge Temsilcisi
Tayfun Görgün, "nükleer
ihalelerin, Türkiye''ye
yamanmaya çalışılan çok
tehlikeli bir gelişme"
olduğunu ileri sürdü.
Cevat SoysaCm
yâPOuannuısı
• ANKARA (AA)-
PKK'nin yöneticisi ve
Avrupa düzeyindeki
sorumlulanndan olduğu
belirtilen "Cemil-Mehmet
Hoca" kod adlı sanık
Cevat Soysal'uı, "devletin
hâkımıyetı altında bulunan
topraklardan bir kısmını
devlet idaresinden
ayırmaya matuf fıil
işlediği" gerekçesiyle
Ankara DGM'de "idam"
istemiyle yargılanmasına
devam edîldi. Eski
HADEP Genel Başkan
Yardımcısı Osman Özçelik
ve Doktor Ali
Kandemir'in de "yasadışı
örgüte yardım etmek"
suçundan yargılandıklan
davada tutuklu sanık Cevat
Soysal kendisini, "Kürt
halkının haklanna adamış
bir kışi" olarak tanımladı.
Soysal. yargılandığı
davada, Türkiye'nin
kaderini ılgilendiren baa
şeyler bulunduğunu öne
sürdü.
Atatürk takvimi
• ANKARA (AA)-
Kültür BakanhğYnın 2000
yıh Atatürk takvimi hazır.
Ata'nın bugüne değin hiç
yayımlanmayan
fotoğraflanndan oluşan
"Atatürk 2000"
takviminin dağıtımına
bugün başlanacak. Kültür
Bakanı Istemihan Talay,
takvimdeki fotoğraflann
Atatürk'ün bugüne kadar
yayımlanmayan
fotoğraflan arasından
yapılan tarama sonucunda
tirizlikle seçildiğini
vurguladı.
Danıştay, 'Demokratik hak değil' diyerek türban tartışmasına son noktayı koydu
'Üniversitede türban yasak'ANKARA (Cmnhuriyet Bürosu) - Da-
nıştay, 19 Mayıs Üniversitesi öğrencisi
Esra Ege'nin okula türbanla girmesıni en-
gelleyen üniversite yönetiminın karannı
yerinde bularak yerel mahkemenin yürür-
lüğünü durdurdu. Kararda, "Yükseköğ-
retim düzeninin sağlaıımasmda aykmhk
teşkil eden eylemlerin demokratikbir hak
olduğu savunulamaz" görüşünü vurgula-
yan Danıştay, çağdaş görüşlü ve görü-
nümlü insan yetiştirme amacında hukuka
aykuılık bulunmadığını belirtti.
Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Eğitim
Fakültesi öğrencisi Esra Ege, 25 Kasım
1998'den itibaren türbanla okula alınma-
ması üzerine Samsun tdare Mahkeme-
si'ne başvurmuştu. Üniversite işlemini ip-
tal eden mahkeme, üniversitenın Ege'ye
100 milyon üra manevi tazminat ödeme-
sini karara bağlamıştı. Rektörlük de mah-
kemenin karan üzerine temyiz için Danış-
tay 8. Dairesi'ne başvurarak yürürlüğün
durdurulmasını istemişti.
Danıştay 8. Dairesi aldığı kararla tür-
banla ilgili tartışmalara son noktayı koyar-
ken anayasanın başlangıç bölümüne attf-
ta bulunarak Atatürk ilke ve devrimleri-
ne bağlılığa. Türkiye Cumhuriyeti'nin de-
mokratik, laik ve sosyal bir hukuk devle-
tı olduğuna dikkat çekti. Kararda, anaya-
sanın 42. maddesinde de eğitimin Ata-
türk ilke ve devrimlerine dayandığmın,
eğitim ve öğretim hürriyetinin anayasaya
sadakat borcunu ortadan kaldıramayaca-
ğının ifade edildiği anımsanldı.
Danıştay karannda, anayasaya paralel
düzenlemelem \apıldığı Yukseköğretim
Yasası'nda "Yürürlükteki yasalara aykın
olmamak koşuluyla yukseköğretim ku-
rumlannda kılık-kıyafet serbesttir" hük-
münün konulduğuna dikkat çekildi. Kıya-
fet serbestliğinin "yasalara aykın otoıa-
ma" koşuluyla sınırlandığı vurgulanan ka-
rarda şöyle denildı:
"Bu şekildesırurlan çizilen kınk-kry afet
serbestliğinin başta anayasa olmak üzere
diğer yasalardaki yansımalannın hangi
çerçeveiçerisindeyer aldığına bakmak ge-
rektiğindeu, yükseköğretim kurumlann-
da öğrencilerin kılık-kıy afetinin anayasa-
nın 174. maddesiyle güvence alüna annan
devrim yasalanna, TC Anayasası'nın ilke
ve kurallanna, Cumhuriyet'in özgün ni-
teliklerine. diğer taraftan yükseköğreti-
Baskan Cürüz
'Meclis'e her
zaman hesap
veririm'
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Yukseköğretim
Kurulu (YÖK) Başkam
Prof. Dr. KemalGürüz, hak-
kında TBMM'de yürütülen
araştırmanın demokrasınin
gereği olduğunu behrterek
"Tüm kamu görevtfleri ola-
rak Yüce Mecfisiınize karşı
hesap vermek zorundayTz"
dedi.
TBMM Başkanı Yddınm
Akbulut, Cumhurbaşkanı
Sûleyman Demirel tarafın-
dan yenıden YÖK Başkanlı-
ğı'na atanan Gürüz'ü maka-
mında kabul etti. Üniversi-
telerin gençlerin yetıştiril-
mesindekı önemine işaret e-
den Akbulut, "GençJeruniz
çok iyiyetiştiriMyor. Gürüz'ü
de yeniden YÖK Başkanı se-
çilmesinden dolayı tebrik
ederim" dedi.
Akbulut'u ziyareti sonra-
sında gazetecilerin sorulan-
nı yanıtlayan Gürüz, TBMM
Plan ve Bütçe Komisyo-
nu'na gitmemesine yönelik
bir soruyu "Özelbir şey yok.
Bizim aramızda görev dağı-
hmı var. Konuyu en iyi bikn
arkadaşımızgeldL Herhangj
birkasrt yokbunda" diye ya-
nıtladı.
ÇİZMEDEN YUKARI MUSAKART
Düzce'nin U plaka numarası 81 olacak.
min 2547SayıhYasa'nın 4. maddesi>1e be-
lirtenmiş olan amaçlanna aykın olmama-
sı zorunluluğu ortaya çıkmaktadır."
Kararda, Yukseköğretim Yasası'nda
yer alan "EHni inanç nedeniyte boyun ve
saçlarm örtü ve türbanla kapatüması ser-
besttir'" hükmünün 7 Mart 1989'da Ana-
yasa Mahkemesi taraftndan anayasaya ay-
kın bulunarak iptal edildiği anımsatıldı.
'Rektör yetkisi'
Anayasa Mahkemesi'nin 1989'da ver-
diği bu- karannda da aynı görüşünü yine-
lediği kaydedilen Danıştay karannda, rek-
tör ve dekanlann eğitim, öğretim, bilim-
sel araştırma ve yayım faaliyetlerinin dü-
zenli bir şekilde yürütülmesinden ve so-
nuçlannın alınmasından birinci derecede
sorumlu olduğu vurgulan-
dı. Kararda, rektör ve de-
kanlann yetki ve sorumlu-
luklan çerçevesinde, etkin-
lik alanlanyla ilgili düzen-
leme yapma hakkına sahip
olduklan belirtilerek şöyle
denildi:
"Kamu kuruluşlann-
dan sayıian yukseköğretim
kununlannda, kamu dü-
zeninin bozulmaSL eğitim
ve öğretimde güven ve hu-
zur bozan eylemlerin eöd-
B bir biçimde önlenmesi
içinhukuk devletiilkesi. la-
ildik ilkesi. adalet ve hak-
kaniyet ölçütleri de gözetil-
mek suretiyie düzenleme-
de bulunmasuu engeueyen
bir yasa hükmü de buhın-
madığmdan,anayasaya,la-
iklik ilkesine ve yükseköğ-
renim amacına aykın olan
ve eğhim-öğretimin huzur
ve giivenligini bozan du-
rumlann giderilmesi ama-
cına yönelikeğitim ve öğre-
timin zorunhüuk koşulla-
rına uygun olarak gözetim
ve denerim yetkisi içinde
yapılan düzenlemeleıie
yapbrunlann getirilmesi
balinin eğHim-öğretim öz-
gürlüğünün suurlandınl-
dığı şeklinde deferiendiri-
lemeyeceği gibi eğrtim-öğ-
retim özgürlüğüne aykın
olduğundan da söz edile-
mezT
Valiler Kararnamesi'nin iptal edilmesi için Danıştay'a başvurmuş!
Taşanlar'dan Tantan'a ihtamame!
BURSA (Cumhumet) - Eski
Bursa Valisi Orhan Taşanlar mcr-
keze alınmasıyla ilgili karamame-
nin ıptali için Danıştay'a başvurdu.
CavitÇağlar'ın sahibi olduğu ye-
rel Olay gazetesinde yayımlanan
köşe yazısında, Taşanlar'ın avuka-
tının lçişlen Bakanı Sadettin Tan-
tan ile Bursa Emruyet Müdürü Ay-
dın Genç'e noter aracılığıyla ihtar-
name yoluyla sorular yönelttiği or-
taya çıkn.
Gazetede yer alan bilgılere göre
Taşanlar, Içişleri Bakanı Sadettin
Tantan'akararname sonrası gazete-
lere yansıyan "Bu Idşi (Erol Evcü)
1 yıla yakın süredir Bursa"dayıruş.
Bunun yakalanması beni hakh çı-
kann. Eski Bursa Valisi ile Emniyet
Mödürü'nü görevden alma konu-
sundakiısranm sanırun anlaşılmış-
ur* şeklindekı açıklaması anımsa-
tılıyor ve şu sorular yöneltiliyor:
"Müvekkünnin Bursa Vanli-
ği'ndenahnarakMerkez\ aliliğj" ne
atanmasırun. hakkında başlablan
bir soruşturmadan BursaValisi ola-
rak müvekkinmin neden haberi (A-
madığL görev değişiknği herhangi
bir soruşrurmaya dayandınhnannş
ise basın-yayın organlannda yer
alanhaberlertn nedendüzelaimedi-
ği ve açıklama yapılmadtğı...
MüvekkUhnin göre\inin değişti-
rihnesi konusundaki ısranıuzın se-
beplerini Erol Evcil'in yakalanma-
sıüe ügUi olarakbasında' Bursa Va-
lılığı görevı esnasında olayla ilgili
ihmalleri. göz yummalar var' şek-
Kndeyeralanhaberiere dayanıp da-
yamnadığL,şühanpın böylebirkuş-
kusu veya bilgisi mevcut ise bu ko-
nular hakkında Bursa Valisi olarak
müvekkilûiDedenhaberieDdinlme-
diğL.
Basın-yaym orguüannda 'Eski
Bursa Valisi ve Emniyet Müdü-
rü'nü görevden alma konusundaki
ısranm sanınm anlaşılmıştır' şek-
ündeki. şahsnuza atfedilen beyunla-
nn size ait olup olmadığı konulann-
da yazüı açıklama talep ermekte-
yizJ.'
7
Eski Bursa Valisi Orhan Taşan-
lar'ın avukatı aracılığıyla Bursa
Emniyet Müdürü Aydın Genç'e de
5 soru yönelttiği belırlendı.
Eski Bursa Valisi Orhan Taşan-
lar'ın "çok önemü ve özel konular-
da" özel demeç verdiği ve Olay te-
levızyonunda programlanna katıl-
dığı Olay gazetesi yazan -\hmet
Emin Yıhnaz'ın aktardığı bilgılere
göre, Taşanlar avukatı aracılığıyla
gönderdiği ihtarnameye yanıt venl-
memesı durumunda "beyanlann
kabul edflmiş olacağı
r
'nı öne süre-
rekhaklannınkorunması için huku-
ki girişimlerde bulunacak.
Orhan Taşanlar'm, geçen hafta
lstanbul'da Cumhurbaşkanı Söley-
manDemirel'innikâhtanıklıgıyap-
tığı ve Bursalı işadamı Hasan Kır-
cı'nm kızı ile Ceylan Holdıng'in
patronu Hasan Ceylan'ın oğlunun
düğün törenınde eski Bursa mıllet-
veküi CavıtÇağlarile buluşmasının
ardından noter aracılığıyla Sadetün
Tantan ve Aydın Gençe gönden-
len ihtarnamenın Çağlar'ın gazete-
sine yansımasına dikkat çekihyor.
Orhan Taşanlar avukatı aracıh-
ğıyla Bursa Emniyet Müdürü
Genç'e de 5 soru yönelttL
'Laik kuraliar'
Danıştay karannın ge-
rekçe bölümünde, yükse-
köğrenün dersliklerinde
"dinsel kanşıkuk-kannaşa
yaratanvehuzur bozan du-
nımlardan uzak kahmna-
azorunhıhığu" gözetildığı
için laık eğitim kurallan-
na, yükseköğrenim ilke ve
amacına, yükseköğrenim
düzeninin sağlanmasına
aykuılık teşkil eden eylem-
lerin "demokratik bir hak"
olarak savunulamayacağı
behrtildı. Yükseköğretim-
de aklm ve bılimin öncülük
ettiği vurgulanan kararda
şöyle denildi:
"Tek tür eğitim düzeni
içinde duygu ve görüş bir-
liğini sağlamaya yönelik,
özgür vicdanİL özgür dü-
şüncell, ulusal değerlere
saygüı. çağdaş görüşlü ve
çağdaş görünümlü insan
yetiştirme amacına aykın-
hk teşkil etmeyen dava ko-
nusu işlemde, hukuka ve il-
gili mevzuata ay kınlık bu-
hınmamaktadn*.*1
Danıştay 8. Dairesi, bu
gerekçelerle Samsun tdare
Mahkemesi'nin karannın
yurürlüğünü oybirliğı ile
durdurdu. Daire, temyiz is-
temini daha sonra esastan
karara bağlayacak.
IRMIKI AYDIN ENGÎN aengin(a doruk.net.tr.
Helsinki'de nişan töreni var. Nıkâh gü-
nü ise belli değil. Bunca bayram, bun-
ca patırtı gürüttü, bunca "Artık resmen
Avrupalı olduk" yaygaralan bu gerçegi
örtemiyor. Serinkanlı düşünenler, "Yani
ne olduk" sorusuna "Aday olduk"\an
bir adım öte yanıt veremiyorlar.
Siz bu satırlan okurken, Türkiye'nin
Avrupa Biıiiği'ne (AB) adaylığı belki res-
men açıklanacak; belki ertesi güne sar-
kacak. Ama mesleğin "Kesin tahminde
bulunma; mahcup olursun" ilkesini göz
ardı edebilecegimiz kadar "alamet" be-
lirdi.
Aynntılı diplomatik çözümlemelere gi-
rişmek haddimiz değil.
Anlaşılan o ki, işbaşındaki koalisyo-
nun, AB'ye karşı pek dışavurulmamış
soğuKluğu; özellikle koalisyonun MHP
kanadının "modern Turancılık" diye ni-
telenebilecek "Avrasya" düşü; Rus-
ya'nın Kafkasya ve Orta Asya üstüne
hesaplannda, onca ekonomik ve siya-
sal darboğaza rağmen geri adım atma-
yışı, ABD'nin Ortadoğu'da Israil-Türki-
ye ittifakını ödüllendirme niyetleri, Tür-
kiye'ye AB kapısının aralanmasına yol
açt.
Ama unutmayalım, kapı sadece ara-
landı. Haydi biraz daha iyimser olalım,
Türkiye'nin, Büyük Avrupa Evi'nin giri-
şindeki kuru bir iskemleye ilişmesine ye-
şil ışıkyakıldı. Evin içindeki büyük yernek
salonunun, oturma odalannın, yatak
YüzYıllıkAdayhk...
odalannın kapısı hâlâ sımsıkı kapalı.
O kapılar da açılır, Türkiye, adaylıktan
"tam üyeliğe" sıçrar mı?
Buna elbette Yunanistan karar verme-
yecek. Adaylık sürecinde bile engelin
Yunanistan'dan gelebilecegini hesapla-
yan, endişelerini bu engel üstünde yo-
ğunlaştıran Türkiye, AB gerçeğini iyi kav-
ramamanın yanılgısını yaşamakta.
AB, genışleme planlannın geleceğini,
"şımank çocuk" rolündeki Yunanistan'a
bırakmayacak kadar büyük bir örgüt-
lenme. Onu, karar mekanizmalannı satt
küttürel ve ahlaki değerlerin ağır bastı-
ğı bir siyasal organizmaya indirgemek
kötü bir yanılgı. AB bugün için ve epey-
ce uzun bir süre için Amerika ve Pasifık
(Uzakdoğu) imparatorluklanna karşı
üçüncü bir güç olarak çıkmak zorunda
olan ''Avrupa kökenli çokuiuslu şirket-
lerin örgütü "dür. Federal Almanya,
Fransa ve Hollanda'nın, AB içinde loko-
motif oluşlan, işte bu nitelikten kaynak-
lanmakta.
Türkiye'yi adaylığa kabul etmek, o-
nun başka ufuklara yelken açmasına,
Avrupa'nın etki alanı dışına kaymasına
engel olmaya yeter. Ama adaylıktan bir
basamak yukanya sıçraması için orta-
da şimdilik ciddiye alınacak bir etken
yok.
Enflasyonun Avrupa ölçütlerine indi-
rilmesi; dış borcun, gayri safı ulusal ge-
lire göre, Avrupa'ca benimsenmiş düze-
ye çekiimesi elbette iyidir, ama yeterli
değildir.
Keza adaylıktan üyeliğe sıçrama, de-
mokratik reformlan gerçekleştirince, in-
san haklannı güvenceye alınca, Ko-
penhag ö/çütteri"ni eksiksiz benimse-
yince kendiliğinden gerçekleşecek bir
süreç değil.
Bunlar, çok karmaşık bir sürecin kimi
halkaları. Süreci simgeleyen zincirin
kendisi değil.
Bir ömek:
Aday üyelikte, işgücünün AB ülkele-
rinde serbest dolaşım hakkı yok. Buna
karşılık, "tam üyelik"te de "Tamam, tam
üye oldunuz, ama işgücünün serbest
dolaşımı sizin için geçerti değil" deme-
nin de olanağı yok. Oysa serbest dola-
şımın Türkiye'ye de tanınması halinde
Anadolu'nun boşalacagı, Avrupa baş-
kentlerini ucuz hem de çok ucuz "kara
kafalı" işgücünün dolduracağı korkusu
Avrupa'nın iliğine kemiğine sinişmiş du-
rumda.
Hıristiyan demokrat partileriyle, kili-
seleriyle ve... Ve sendikalan ile Avrupa
böylesi bir işgücü akınının sosyal, eko-
nomik ve kültürel bir "karabasan" ola-
cağı inancında.
O yüzden Türkiye'nin adaylığının ke-
sinleştiğı ya da kesinleşmek üzere oldu-
ğu şu günlerde düğün bayram etmenin,
büyük bir diplomatik zafer kazanmış gi-
bi şişinmenin pek akılla ve sağduyuyla
ilışkısi yok.
Türkiye, ileride olası düş kınklıklannı
önlemek için, daha bugünden, uzun sü-
recek bir adaylık dönemini bilince çıkar-
mak zorunda.
Yüz yıllık bir adaylığa ne dersiniz?
Bizimki, pişmiş aşa su katmak, kitJe-
sel bir sevinci, müzmin muhaliflik yapa-
rak gölgelernek değil; Avrupa Bırliği'ne
henüz, "büyükAvrupa düşü" romantiz-
minin değil, çokuiuslu şirketlerin soğuk
ve insansızmantığının egemen olduğu-
nun altını çizmekten ibaret.
Zaten Avrupa'nın bu konuda ne dü-
şünüp ne dediğini daha yakından görüp
gözlemek üzere, siz bu satırlan okurken
biz de ya gökyüzünde uçuyor ya da bir
Batı Avrupa kentinin havaalanına inmiş
olacağız. Eğer "seyyar gazetecilik" ko-
şullannda, bazı günleryazılaraksamaz-
sa, bugün yazdıklanmızı yennde gözle-
yip sizlere aktarmak niyetindeyiz.
Tabii bu arada Batı Avrupa'nın peynir
ve şarap kültürü üstüne bazı bilimsel in-
celerneler yapmak gibi ikincil niyetteri-
mizde var...
Şimdilik: Yolcudur Abbas, bağlasan
durmaz!
İTtPOLİTtKA GUNLUGU
HİKMET ÇETÎNKAYA
Helsinki SrvesL.
Herkes merakla bekliyor Helsinki Zirvesi'nden çı-
kacaksonucu...
Avrupa Komisyonu Başkanı Romano Prodi, Tür-
kiye'nin aday olma şansı olduğunu söyleyip ekliyor:
"Ibre evete yöneliyor..."
Bu arada gözler Yunanistan'a çevrilmiş durum-
da...
Yunanistan Başbakanı Kostas SimrrJs'in açıkla-
malaniseilginç....
Peki Yunanistan ne yapacak, 'evef' mi, yoksa 'ha-
yır" mı diyecek?
Prof. Dr. Erol Manisalı, Helsinki Zirvesi öncesi,
önemli bir konunun altını çizerken Atina-New York
dolaylı görüşmelerinde 'jest' adı altında Kuzey Kıb-
ns Türk Cumhuriyeti'nin bir 'cemaat haline' dönüş-
türülmek istendiğini, bunun da Kıbns Rum Cumhu-
riyeti'yle örtüştürülemeyeceğini vurguladı...
Görülen o ki, ortada bir kıskaç var ve Türkiye'nin
adaylık koşullanna ilişkin ödün verme yolunda bas-
kıgörülüyor...
Acaba bu kıskaç neleri kapsryor?
Prof. Dr. Manisalı'ya göre şöyle:
1- Adanın iki devlet olarak bölünmeyeceğini AB
garanti etmeli, bir bakıma güvence altına almalı...
2- Kıbns Cumhuriyeti'nin (Türk azınlığı da temsi-
len), AB ile üyelik görüşme sürecinı devam ettirece-
ğinin AB tarafından yine güvence altına alınması...
Türkiye bu olup bitenlerden elbet haberdar...
Sorunun salt demokrasi ve insan haklan kapsa-
mında olmadığı kesin...
Zaten Gurrter Verheugen önceki gün farklı bir
açıklama yaptı Avrupa Birliği Komisyon üyesi sıfa-
tıyla:
Türkiye'nin AB üyeliğine alınacağını sanmıyo-
rum..."
Dışişleri Bakanı Ismail Cem de zaten ödün ver-
mez bir tutum içinde...
Diyor ki:
"Türkiye AB'ye muhtaç değil, biz lütuf bektemi-
yoruz..."
• • •
Bütün gürüttü, AB'nin Türkiye'ye adaylık statüsü
verip vermeyeceğinden çıkıyor...
Açıkiamalara şöyle bir bakalım:
Avrupa Birliği Komisyon Başkanı Prodi ne diyor
"Kıbns'ı engel olarak görmüyorum..."
Acaba öyle mi?
Yunanistan'ın tavn bu konuda çok açıktır...
Yunanistan Dışişleri Bakanı Yorgo Papandreu,
bunu belirgin bir biçimde söylemiştir....
Bugün adada fiilen ve hukuken iki ayn devlet yok
mu?
Burada Yunanistan'ın yapmaya çalıştığı şudur
"Adada TürklerKıbns (Rum) Cumhuriyeti'ni esas
almalılar ve Rum üstûnlüğüne dayalı birfederasyo-
nu kabul etmelidirler..."
Yunanistan Türkiye'nin adaylık statüsüne geçe-
bilmesi için böyle bir koşul öneriyor, AB tarafından
kendilerine güvence verilmesini istiyor...
Bu nedenle Prof. Dr. Erol Manisalı şöyle diyor
"O zaman adadaki Türklerin Macarisran 'daW çın-
geneterden, Batı Trakya'daki Türklerden hiçbırfar-
kı kalmaz... Türkiye'ye ve KKTC'ye ne güvence ve-
1
rilirse verilsin, federasyon AB içine girince ade ar-
tık AB 'nin iç meselesi olur. AB 'nin bugün Bakanlar
Konseyi kararian ileyürüyen sistemi bu sonucu do-
ğurur..."
Helsinki'de diplomatik bir mücadele olacağı ke-
sin...
Bu mücadele üç başkentte zaten sürüyor Anka-
ra-Atina-Helsinki...
Türkiye ile Yunanistan arasındaki uyuşmazlık el-
betteki sadece Kıbns'la ilgili değil, Ege sorunu da
önem taşıyor...
Türkiye, olaya banşçıl yaklaşıyor ama.. iç siyase-
tini Türkiye'ye yönelik biçimlendiren Yunanistan'ın,
daha çok çıkarlan üzerine yoğunlaştiğı görülüyor...
•••
Türkiye'ye adaylık statüsü tanınacak mı?
Türkiye bu konuda umutlu!..
Bizim 'Cumhuriyet düşmanı' kapıkulu eski
Marksist dönekler sapla samanı kanştınp, de-
mokrasi ve özgürlükleri öne sürerek 'Sevr özlem-
ciliği'ni öne çıkanyoriar...
Sapla samanı kanştırmak bunlann en büyük özel-
liğidir...
Bir dönem 'küreselleşme masalı'nı gerçek sa-
yan, 'ulus-devJet' kavramını dınozorluk olarak ta-
nımlayan bu kesım, 'köşebaşlannda' Helsinki Zir-
vesi üzerine ahkâm kesiyor...
Hele içlerinde biri var ki, gerçekleri yazan, AB'nin
Kıbnstaki 'koşullar kıskacı 'na karşı çıkanlara bir de
ad takıyor:
"Nasyonal Cumhuriyetçiler..."
Bir zamanlar 'Atatürk Havalimanı', 'Atatürk
Bulvan', 'Atatürk Küttür Merkezi'ne karşı çıkan bu
numaracı Cumhuriyetçi, yüz kelımelik Türkçesiyle
sağa sola pis koku saçıyor...
Tam da Helsinki Zirvesi öncesi...
hikmetcetinkaya@cumhurtyetcom.tr
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98
GÖZLERİN POYRAZ
Cumhuriyet
k ı 1 a p 1 a r ı
Gareteci-Yazar Hikmet Çetinkaya'nın ıçındekı firtuîalı
evTende gehştirdiği, duygu derrizrnde daımttıği yazıJan.
Bir solukta okunacak, kimi zaman bir nisan yağmuru
altında. bazan poyraz yelinin soğuk savurganlığmda ya da
karanlık bir gecenin yalnızh|ında yenıden okunacak, yer
yer okunacak bir kitap bu kitap
Cumhurtyri ÇağPaıariaraA.Ş,TurtsccağiCatl.Mo:3î/4t
^ kitap kuCbu p4334^ağaloğhJ-teantHüTer:f212)S140196