25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
-«AYFA CUMHURİYET 10ARALIK1999CUMA HABERLER DÜIVtADA BUGÜN ALİ StRMEN Top Kimsede DeğH ' Turkıye'deherkesıngozubugunbaşlayanzır- vede HeKes soruyor, "Acaba adaylığımız kabul ( Artık ongorude bulunmanın da anlamı yok. Çok kısa sure ıçınde goreceğız sonucu. _6 Adaylık statumuzun reddedılmesı, buyuk btr surpnz olacak Yunanıstan'ın son dakıka veto- -ESU, hem Atına'yı Avrupa ıçınde guç durumda bı- rakacak hem de Turkıye Yunanıstan ılışkılenn- • l£ de Atna'ya herhangi bır avantaj sağlamaya- ~jz Bızım kamuoyu, uzun yıllar boyu Türkıye ıle _*AB arasındakı en buyuk engelın Yunanıstan ol- "duğunu sandı, yanıldı. ri Yunanıstan, Turkıye'nın yazgısını etkıleyecek -?kadar buyuk ve Avrupa ıçınde ağırlığı olan btr ulke değıl Yasal olarak veto yetkısıne sahıp ol- masının da fazla bır anlamı yok. Çunkü obur uyelenn de, Yunanıstan'ın çıkarlanna olacak kı- J mı kararlan veto etmelen mumkun. Yunanıstan, uzun sure ozellıkle Almanya ta- _j-afından bır bahane olarak kullanıldı, Turkıye'ye karşı. Şımdı Avrupa'nın buyuklen ve Atlantık ötesı, -^Turkıye'ye başka bır gozle bakmaya başladık- lan ıçındır kı, Ankara'nın AB'ye adaylık statusu ' Helsınkı'de buyuk olçude kabul gorebılecek. ••• Her şeyden once, şu soruyu sorabılınz: "Turkıye'de ne değişti de, birden, tabii ki üyelik değil, ama üye adayiığı kabul edite- bilirhalegeldi?" Turkıye'de hıçbır şey değışmedığıne göre, sorunun yanrtını burada aramak yenne etrafı- mıza bakmak zorundayız. Avrupa ve ozellıkle de ABD artık şu gerçeğı gormuştur: Rusya Sovyetler*ın yıkılmasından sonra, ondan doğan boşluğu dolduracak, bu- yuk guçlerle elbırlığı ıle Batı'nın çıkarlanna bol- gede ıstıkran sağlayabılecek btr ulke değıldır ve uzun yıllar da bu ışlevı yenne getremeyecektır. Hatta daha ılerı gıderek soylenebılır kı, Mos- kova zaten ıstıkrarsız bır bolgede yenı bır ısttk- rarsızlık oğesı olarak kalabılecektır uzun yıllar boyu Bıryanı Kafkaslar'da, bıryanı Ortadoğu ülke- lennde olan Turkıye bu petrol denızı ıçınde, bır ıstıkrar oğesı olabılmeye adaydır. Buyuk yuzolçumu, 15-20 yıl ıçınde artşı den- ( gelenme yoluna gırecek genç nufusu ıle Turkı- ' ye, çağın olçutlennı yakalayabılecek bır devlet yapısına kavuşmamışsa bıle, hıç değılse vartı- ğını koruyabıleceğını ve PKK olayının da gos- terdığı gıbı, kolay kolay dağılıp yıkılmayacağını kanıtlamıştır \şte bu gerçekler dıkkatten, bolgesel önemlı bır guç olarak Turkıye'nın üstüne çekmıştır. Clinton'ın konuşması, Avrupa'nın tavn, hat- ta Apo'nun yakalanmasının ardındakı gızın açıklanması burada yatıyor. ••• Turkıye artık Balkanlar'dan Kafkaslar'a uza- nan, Ortadoğu'yu ıçıne alan ve taa Orta As- ya'dakı Turk devletlenne varan, bir böigenın, kımse hayal gomnesın tabıı kı Batı çıkanna, ıs- .tıkrar oğesıdır. ' Ama bu olgu, adaylık statusunun kabulune yetse de, Turkıye'nın AB uyel»ğıne yetmez. Adaylık statusunu kabul edenler, uyelığın hangı koşutlann yenne getınlmesıyie gerçekle- şeceğını de bılıyor ve soyluyorlar. Hep topu başkasının ayağında sanan Turkı- ye, artık bılmelıdır kı, top kimsede değıl, kendı- sındedır ve yapması gereken çok şey vardır. Medyamız da hamaset nutuklan atacak yer- ,de, eksıklen çekınmeden, korkmadan ortaya «sermek zorundadır. HSYK'öen tepki • ANKARA (AA) - Hakımler \e Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) dun yapnğı toplanüda, tstanbul >» Barosu'nca yaptınlan ve "Adlı yargıda yolsuzluk j olaylannm yayguı olduğu" değerlendınnesıne yer 9 venlen ankete tepkı gostenhnesuıı kararlaştırdı Kuruhın bu konudakı açıklamasını, Adalet Bakanı Hıkmet Samı Turk, Adalet Bakanhğı'nın HSYK'ye tahsıs edılen ek bınasında uyelerle bu-lıkte duzenledığı basın toplantısında okudu Açıklamada, "Istanbul Çevresı Adh Yargıda Yolsuzluk Araştırması" başhklı kıtapta, Istanbul Barosu'na ka> ıtlı bu- grup avukat arasuıda yapılan anket ^sonucu olarak adlı yargıda yolsuzluk olaylannın yaygm olduğu değerlendırmesuun yer aldığı ve bu değerlendurnemn, bu- kısun yazılı ve görsel basına da yansıtıldığınuı uzüntüyle görulduğu belırtıldı. *Af herkese ohnalı' ' • ANKARA (AA)-TBMM lnsan Haklannı Inceleme Komısyonu Başkanvekılı, ANAP Dıyarbakır Mılletvekdı Sebgetullah Seydaoğlu, bugun başlayacak 'tnsan Haklan Haftası' nedenıyle genel kurulda yapmak ıstcdığı gündem dışı konuşmaya ızm venlmeyınee TBMM'de basın toplantısı duzenledı Seydaoğlu, "Af herkese olmahdır Aksı takdu-de, yalnız katülere çıkanlacak ı affı ıçımıze sındıremeyız" dedı 'Bosna'ya stlatı göndenik' • ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - TBMM Genel Kurulu'nda SPK yasa tasansı goruşühlrken FP ve MHP'lı mılletvekıllen arasında Çeçenıstan tartışması yaşandı MHP Grup Başkanvekıh tsmaıl Kose, Bosna'ya sdah gönderdıklennı söyledı FP'lı mılletvekıllennın MHP'nın Çeçenıstan konusundakı tavnm eleştırmesı uzenne söz alan MHP Gnıp Başkam ekılı lsmaıl Köse, "Boşuna konuşup şu r mubarek gunde bızlen meşgul etmeyın Çeçenıstan bızun canımızdır Bızuu Bosna'da neler yaptığunızı, neler gonderdığımızı herkes bılıyor Bosna'ya kımın sılah gonderdığı de bellı Benı burada daha fazla i konuşturmayın" dedı Polisler yargı önünde • İZMİR (AA)- Izmır'de, gozaltuıa aldıklan kışıye ışkence yaparaİc olumune neden olduklan ıddıasıyla haklannda 15 er yıl hapıs cezası ıstenen 10 polıs memurunun yargılanmasına başlandı Üniversitede faşist örgiitlenıııe Niğde Üniversitesi'nde 'reis' ve 'başkan' denilen ülkücüler zorla para topluyor; yurtlara gece yansı baskınlar yapılıp Dokuz Işık soruluyor. Kızlar bıçak tehdidiyle arkadaşlığa zorlanıyor tPEKYEZDANİ Nığde Üniversitesi'nde kendılenne "Rets" ve "Asena" dıyen ûlkucûlenn, gece yanlan oğrencı yurduna baskın ya- pıp oğrencılere "Dokuz ışıkdoktrininir sorduklan, okuldakı ogrencılen tehdıt ederek zorla ûlku ocaklanna goturdük- len, oğrencılerden zorla para topladık- lan ve kız oğrencılen "bıçak tehdidiy- le" kendılenyle bırlıkte olmaya zorla- dıklan ıddıa edıldı Iddıalara gore oğ- rencılere, ülku ocaklannda "en büyük Türk'ün kim olduğu" soruluyor, doğru yanıtın ıse "Türkeş ve Çaüı" olduğu soylenıyor Ulkuculenn okulda oğrencı- lenn gıydıklen tışortten bıraktıklan sa- kala kadar her şeye kanştıklannı ve kız arkadaşlanyla el ele gezmelenne ızuı vermedıklennı anlatan oğrencüer. okul- dakı oğretım uyelennuı odalannda Al- parslan Turkeş ve MHP Genel Başkam Devlet BabceH'nın resımlenrun asılı ol- duğunu ılen surduler Nığde Üniversitesi'nde kendılenne "Rds" ve "Başkan" adını veren ulku- culer üniversitede adeta "ülkücû terör" Rektör Taşdurmaz'a hiç şikâyet gelmemiş 'Olayın bu boyutta olduğunu bilmiyorum' Nığde Ünrversıtesı Rektoru Prof Dr Ramazan Taşdunnaz. üniversitede ulkuculenn dığer ogrencıler uzenndekı baskılanna ılışkın kendısıne ınttkal eden bır şey olmadığını behrterek "Boyle bir ola>ın bu boyutta olduğunu bflmiyorum*" dedı "Benım Ugüi otduğum kesjm, oğretun üveteri" dıyen Prof Taşdunnaz, "Bizün üniversitemizde sağa, ülkücü hocalanmızvar, solcu hocalanmız da estın>or Nığde Unıversıtesı'nden adı- nın açıklanmasuu ıstemeyen bır grup öğrencı, okulda her sınıfın ayn "reisi'' ve "başkanı" olduğunu, bu kışılere bu şekılde hıtap etmeyenlenn ıse dövul- duklennı soyledı Ulkuculenn okulda en az 5-6 kışılık gruplar halınde ve ko- yar. Dinciler var mı bılmıyorum, çünkü kendMerini söy temıyoriar" dıye konuştu. Prof Taşdunnaz, ünıversıtedekı ogrencıler arasındakı sıyası kutuplaşmayla ılgüı kendısıne uıtıkal eden bu- bügı olmadığuu savunarak "Ancak sıkmtılar olabihr, nihavet Nîğde çok küçuk bir ûnherşite, bır Anadoiu ünı\ersitesi" dedı Ünıversıtenın genel vapısında son 5-6 yıldan ben çok büyûk bır farklılık olmadığuu ıfade eden vu renk taknn elbıseyle dolaştıklannı belırten ogrencıler, zorla "Ulküocakla- n"na goturulmelennı şoyle anlattılar "Llkücüler, hemenhemen her akşam dersin bitmesine beş dakika kala suufa ginyor, bazı hocalar 'Sızuı sohbet ede- cek konulannız vardır' de>ıp suufi on- Taşdurmaz, "Öğrenciler akmtıtaruu bize intikal ettirirse biz de valiliğe, İandannaya, sa> cıuğa mokai ettinnek suretr> le gerekenı yapanz" dıye konuştu Kendısuunçok yakıııdan takıp ettığı konunun, "öğretim etemanlanıuıı kompozisvoııu'' olduğunu ıfade eden Taşdunnaz, üniversitede her görüşten msanın, hocaaın göruşunu rahatça açıkladığıru söyledı lara bırakjyor. Okulun ilk günu, kız oğ- rencılen dışan çıkartüktan sonra bize ' Bu akşam hep bırlıkte bu > ere gıdece- ğız' dediler. 'Ben gelmek ıstemıyorum' diyenlere ise' Ya guzellıkle geleceksın, \ a da bız senı zorla götûrmesını bılmz' tebdidinde bulnndubaf Tasarı komisyondan geçti JTTEMyosaüaşıyor ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu)- Susurluk skanda- lı ve bazı faılı meçhul olay- Iarla gundeme gelen Jan- darma lstıhbarat Teşkılatı (JTTEM) yasallaşıyor Jan- darmanm "istihbarat biri- mi" kurmasına olanak ta- nıyan yasa tasansı, TBMM îçışlen Konusyonu'ndan hızla geçınldı Hukumenn, jandarmaya, polıs bolge- sınde de ısühbarat faalıye- tınde bulunmasına olanak tanıyan önergesı ıse MHP'lı Hasan Hûsevın Bo- lak'ın "Enuuyet >'esajet al- tma ahnıyor" uyansı uzen- ne gen çekıldı TBMM Îçışlen Komıs- yonu'nda Jandarma Teşkı- lat, Görev ve Yetkılen Ya- sası'nın bazı maddelermde değışıklık öngoren yasa ta- sanlan bırleştınlerek ele alındı Tasaruun,jandanna- ya ıstıhbarat buımı kurma yetkısı veren maddesı ûze- nnde hûkumet, Polıs Vazı- fe ve Selahıyetlen Yasası uyannca "ûlke düzeyinde" ıstıhbarat yapmasına ola- nak tanıyacak düzenleme ıçın önerge verdı Komısyonun MHP'lı üyesı Hasan Huseyın Bo- lak, "ulke düzeyinde" ıfa- desıyle emnıyetuı görev alanında da jandarmaya ıs- tıhbarat yetkısı tanındığına ışaret ederek "Bu dununda emniyet vesayet aitma ahn- mış olur" dıye ıtıraz ettı Bunun uzeruıe hukumet onergesuu çekmek zorunda kaldı ve jandarmanın yal- nızca "görev alanian'" çer- çevesuıde ıstıhbarat yapa- bıleceğı hükmü korundu Komısyonda kabul edılen tasanylajandaraıa, yasayla kendısıne venlen gorevlen yenne getumek ıçuı ısnh- baratta bulunabılecek Bu araaçla jandarma ge- reklı ıstıhbarat teşkılatı ku- rup bılgı toplayabılecek, değerlendırebılecek ve devletuıdığer ıstıhbarat ku- ruluşlanyia ışbırlığı yapa- bılecek Tasan aynca, ka- nunlarlakendısuıe venhnış gorevlenn yenne getınlme- suıde yerel jandarma bu-lık- lennın yetersız kaldığı ve- ya kalacağının anlasılması haluıde ılgılı vahnuı talebı uzenne veya doğrudan Îçışlen Bakanlığı'nca Jan- darma Genel Komutanlı- ğı'mn merkez, bölge ve ıl teşkılatlanndan buımlenn görevlendınlebıhnesun ön- görayor IĞNELt FIRÇA ZAFER TEMOÇtN însan Haklan Evrensel Bildirgesi'nin kabulünün 51. yıldönümünde kara tablo Iıısaıı haklan kâğıt üzerinde kaldı AYHANŞİMŞEK ANKARA -lnsan Haklan Evrensel Bıldır- gesı'nm kabulünün 51 yıldönümünde uy- garlık, banş, ozgürlük \e eşıthk adına kara bu- tablo ıle karşı karşıya bulunuyor Yenı dünya duzenı, yalnız ekonomık ve sosyal haklar değıl, bıreysel ve sıyasal haklarboyut- lannda dâ buyuk genlemelen berabennde getirdı Çokuluslu şuketlenn daha fazla kâr ükesı ıle ınsan haklan mücadelesının daha fazla hak ükesı arasındakı çehşkı, uluslara- rası sermayenın kâr payuun artmasına koşut olarak üretım yapılan bolgelerde hak ıhlalle- nnıdearttuxü Sonyanmasırdasavaşlar,şıd- det, ışkence, baskılar ve yoksulluk surdu, ın- san haklan kâğıt uzennde kaldı Batılı devletler, yüz bmlerce ınsanı fınn- larda yaktıklan, atom bombalany la kul ettık- len II Dunya Savaşı'nın bıtımuun ardından ınsanlıklannı yenıden anımsadılar ve bu" da- ha unutmamak ıçuı yazılı bu- metne donuş- turdüler Bu-leşmış Mılletler'uı kuruluşunun ardından bağımsız bu- komıte tarafından oluştunılan lnsan Haklan Evrensel Bddırge- sı, 10 Arakk 1948 gunü BM Genel Kuru- lu'nda kabul edıldı Turkıye'run de aralann- da bulunduğu BM 1 ) e uye de\ letler, bıldırge- nın altına ımzalannı atmışlardı Yauuzcaıvı nıyet ıfadesı olan belgenın bır yaphnmı yok- tu Bıldırgenm uluslararası hukuk anlamın- dabağlayıcınıtehğeburünduğu, 1966'dayü- rürluğe gıren "Uhıslararası Kisbel ve Siyasal Haklar ve Uhıskrarası Ekonomik, Sosval ve Külrürel Haklar" sozleşmelennı pek çok ül- ke gıbı Türiaye de ona> lamadı BM'nın 1999 Insanı Gehşme Raporu'na gore gehşmış ulkeler ıçuıde bırkaçı ve bu ul- keler ıçınde bırkaç çokuluslu şırket, tüm dun- yada elde edılen gelınn yüzde 80'uıe el ko- yuyor Dunyanındörtteuçuhâlâotonter-bas- kıcı sıstemlerle yönetılıyor Okuma yazma bılmeyen 1 mılyarkışıkülturelhaklardanya- rarlanamıyor Çoğu Afhka'da, 2 nulyar kışı yetersız beslenıyor Yılda HObuıkışıgözal- tuıda ka>bedılıyor Cezaevlennde yaşanan olaylar sonucu heT yü 3 bın tutuklu ve hü- kümlü yaşanunı ka>1>edıyor Turkıye'de duşunceler cezalanduılmaya devam edıyor, ışkence suruyor, sosyal hak- lar gen alınıyor lnsan Haklan Izleme Komı- tesı'ne gore uısan haklan açısuıdan, Turkıye en kötuler sıralamasında 14 sırada tnsan Haklan Derneğı'nın (ÎHD) 1999 yı- lı başındakı venlenne göre 192 kışı faılı meç- hul cuıa>etlerle 128 kışı yargısız ınfaz ve go- zaltuıda, 1718 kışı çatışmada, 91 kışı de sı- vıllere yonelık eylemlerde yaşanunı yınrdı 1998 yüı sûresmce Turkıye'de 42 bın 991 kı- şı gozaltına alındı 498 ışkence 29 da kayıp savuıda bulunuldu Düşünce ozgürluğüne vönelık 140 kundaklama olayı gerçekleştı 298 basuı çalışanı gozalhna ahndı, 331 ya- yuı toplatıldı 132 duşunce suçlusu cezaevı- ne gırdı 22 buı 899 kışı çeşıtlı nedenlerle ış- lennden çıkanldı Turkıye'de kadınlann yuz- de 97 sırun şıddete maruz kaldığı raporİarla belgelendı ÎIFIRNOKTASIIORÂL ÇALIŞLAR oralcalislar@turk.net lnsan Haklan Evrensel BıkJırge- sı'ınn ılan edılışının uzennden 51 yıl geçtı. Bu 51 yıl ıçınde köprüle- nn altından çok sular aktı, çok şeyter değıştı 1948 yıtında Sov- yetler Bırlığı dunyanın ıkı buyuk devınden bınsrydı Başında ıse Stalin bulunuyordu O donemde Batı dunyası, Ikıncı Dunya Sava- şı'nınyıkıntılannı temızlemeye ça- lışıyor, savaştan çıkardığı dersler- le yenı bır demokrası projesı ha- zırlıyordu Bır yandan da Sovyet- ter*ın varlığını bırtehdıt olarakone surerek "yukse/en komunızm teh- lıkesı"r\e karşı demokrası dışı pro- jeter uretmekten de gen kalmıyor- du lnsan Haklan Evrensel Bıldırge- sı, ıfadeve orgutlenme ozgurluğu veyaşam hakkını en temel haklar olarak guvence altına alıyordu Ancak, o gun bugundur, bu temel haklar dunyanın her yennde çığ- nenmeye devam edıyor Zaman ıçınde, bu haklann çığnenmesı azalıyor, geçmışte bu konuda sa- bıkalı olan ulkelenn durumu du- Însan Haklan ve Demokrasi zeliyor, ancak bazı ulkelerde bu temel hak ve ozgurlukler ne yazık kı hâlâ guvence altına alınamıyor ••• lnsan Haklan Evrensel Bıldırge- sı, Batı uygarlığının bır urunu In- sanlığın ozgurluk mücadelesının yuzyıllann bınkımıyle yarattığı onemlıbırılketerbutunu Bu hak- lan en çok çığneyen ulkelenn ıçın- den, aynı zamanda bu ozguriuk- len koruma ısteğı de yukselmıştı 1948 yılının Avrupa'sına baktığı- mız zaman, NATO'nun kuruldu- ğunu, komunıst partılenn onunu kesebılmek amacıyla turlu turlu dolaplann çevnldığını gorebılınz NATO ıçınde "komunızme karşı" Gladıo'lann, Kontrgenlla'lann da bu donemlerde kurulduğunu soy- leyebılınz Bır yandan çok partılı demok- rasıyı yerleştırmeye çalışan Batı, bır yandan da komunızm tehlıke- sını bahane ederek ozguıiuklenn onunu kesıyor, solculan cadı ka- zanında kaynatıyordu Yaşam hakkı, duşunce ve orgutlenme ozgurluğu, sosyalıst ulkelerde de cıddı şekılde çıgnendığı ıçın Batı- lı ulkeler bu durumu sosyahzmı ve komunızmı karalamak amacıyla yıllarca kullandılar lnsan haktannın sosyalıst ulke- lerde ıhlal edılmesı ınsanlığın onemlı bır dramıydı Çunku, ın- sanlık kaprtalızmın hakscltklanna, eşıtsızlıklenne karşı sosyahzmı onemlı bır seçenek olarak duşun- muştü Sosyalıst ulkelenn, de- mokrası ve ınsan haklan nokta- sında sınıfta kalması, gelır adalet- sızlığını ortadan kaldınrken toplu- mu yoksullaştırması bu yuzyılın onemlı bır sorunu olarakyenı yuz- yıla devredıldı Yenı bır yuzyıla gırerken, Ba- tı'nın ınsan haklan konusunda bı- çımsel olarak onemlı adımlar at- tığı soylenebılır Çok partılı sıste- mın yerleştınlmesı alanında bellı başanlar kazanıtdı Ancak, kure- selleşmenın yarattığı Yenı Dunya Duzenı'nde, zengınle yoksul ara- sındakı uçurum gıderek buyuyor, gelışmış ulkeler ıle gen ulkeler arasındakı çelışmeler şıddetlenı- yor Bır ınsanın, yaşama hakkı, du- şünce ve orgutlenme ozgurluğu- nun guvence altına alınması çok onemlı Çunku bu çozulemedı örneğın Turkıye hâlâ ışkenceyle, karakollarda kotu muameleyle, duşuncelen nedenıyle ınsanlan tutuklayip mahkûm ederek, yargı- sız ınfazlarda ve faılı meçhul cına- yetlerde yaşama hakkını çığne- yerek 21 yuzyıla ginyor Bu ne- denle bu temel haklann sağlan- ması konusunda buyuk sorunlar- la yuz yuzeyız Ancak butun bu haklann gerçekleşmesının en te- mel unsurtanndan bınsı de gelır- de adalet sağlamaktır Busağtan- madıkça bıçımsel haklar tek ba- şına sorunu çozmeye yetmıyor. Bıldırge'nın ılan edılışının 51 yı- lında bu haklan savunmayı, dar mıllıyetçı bakış açısıyla "emper- yaltst mudahalesi" olarak yorum- layan solculann variığı da bu so- runun bır başka boyutunu gozler önune senyor Geçmışte, demok- rası ve ınsan haklannın duşmanı sağcı kesımler, demokrası talebı- nı "dış gûçlenn oyunu" olarak damgalarlar ve bu gerekçeyle karşı çıkarlardı Şımdı bır kesım solcunun da onlara kablması bır talıhsızlık. 51 yılda bız Turkıye'de-başka- landakendı ulkelennde- temel ın- san haklarını koruma çabasını surduruyoruz Insanlığın, ozgur- luğe ve eşıtlığe ulaşması ıçın onemlı bır aşama olan ınsan hak- lan, ınışlenne çıkışlanna karşın, ın- sanlığın bılıncınde daha çok yer edıyor Her geçen gun daha çok ınsan, mutlu bır dunyanın ancak temel haklann korunduğu bır dunya olduğuna ınanıyor Ogrencıler. ülku ocaklannda kendı- lenne ilk once "Dokuz ışık doktri- ni"nın, daha sonra da "en büyük Türk'ün knn oMuğunun" sorulduğunu behrteîek şoyle devam ettıler "İçimizden biri 'Ataturk' dedL Bu- nun uzerine ocaktakilerden biri' Hayır, Atatürk değıl, en buyuk Turk Turkeş ve Çatlı'dır' diye cevap verdL Hepumze do- kuz ışık doktruunı ezberlememızL, ez- berlemezsek bızım ıçuı ı\ı olmayacağı- nı söytüyoıiar. Oğrencı yurdunu basıp öğrencileri gece 03.00'te. 04.00'te kaldı- np, dokuz ışıkdoktruunı soruyorlar. bü- meyenlendovüyorlar. Kendılenne Re- ıse' veya 'Asena dıyen ulkucu lazlar da aynı şeyi kız yurtlaruıda yapryor." Ogrencıler, ulkuculenn aynca kendı- lenne zorla "Niğde Ülkü Ocaklan" ta- rafından duzenlenen \e uzennde Al- parslan Turkeş'uı fotoğrafi bulunan beş mılyonluk çay bıletı sattığını belırttı- leT Ogrencıler, ulkuculenn "Oğrenci Derneği'' adı altında da duzenledıklen çay ıçm kendılenne "Isterseniz gelme- yin, ama büetini almak zorundasuuz" denıldığun ıddıa ettıler Ulkuculenn okulda bır takım "ku- ralar" koyarak öğrencde- nn gıyımınden duıledığı muzığe kadar her şeyme kanştığını behrten öğren- cıler şoyle konuştu "Okulda saç uzatmak, keçı sakal bırakmak, kız arkadaşınızla el ele dolaş- mak yasak. Buna gerekçe olarak da'Mademtürban- lılar ıçenye gıremıyor, bız de başı açıklan rahat hare- ket ettırmeveceğız' diyor- lar. Okulun ilk gunü, üze- rinde yabancı bır müzik grubunun adı olan tişört gjymiş bir çocuğu 'Sata- nıst' diye dövdüler. Başka birinede' Bunu hemen du- zelt, burada boyle gezıl- mez, takım elbıseyle ge- zeceksuı' dediler. Yurtlar- da 'De\ lete zarar venyor- sunuz' diye elektrikli alet kuDandırmıyorlar, ama kendi odalannda televiz- yon. buzdolabt, her tûrhı etektrikli alet var. Bu ku- rallara uymayanlan döiii- yorlar." Öğrencılenn ıddıalanna gore ulkuculer okulda be- ğendıklen kızlan "bıçak zoruyla" kendılenyle ya da arkadaşlanyla bırlıkte ol- maya zorluyor Okuldakı bır kız oğrencının bu ne- denle okulu terk ederek başka şehırdekı aılesının yanma donduğunü ılen sü- ren ogrencıler, ulküculenn okulda surekh "depremze- deler için yardun" dıyerek zorlapara topladıklannı da anlattılar Okuldakı ulku- culenn oğretun uyelennın çoğuyla "Kafa tokuştur- duğunu" ılen suren ogren- cıler şoyle devam ettı "Tarih derskrinde Tur- kıye Cumhunyetı, Os- manlı Imparatorluğu'nun uzenne kurulmuştur, Ata- türk Osmanlılann ızuıden gıtmıştır' deniyor. Ahmet Taner Kışlalı öldürüldüğü zaman ülkücu bir öğrenci sınıfta 'Gebersın' dedL Dayak yeme korkusu yü- zûnden de kûnse sesini ÇK karamadL n Ogrencıler, ulküculenn lıden konumundakı "Ha- kan" adlı bır oğrencının okul açıldığında kendıle- nne "Bu okulda legalişler- den polis, illegal işlerden biz sorumluyuz, Hangi işi- niz olursa bize geleceksi- niz. Okulun gu^enüği bi- ziz" dıye bır konuşma yap- öğmı anlattılar Ulküculenn okuldakı bu- gnıp sol gönışhı oğren- cı ıçm "Zamanı geünce onlann defteri dürülecek" dedığını anlatan ogrencı- ler, "Buöğrencflerlekonu- şanL selamlaşanı kenara çekip dovüj'orlar'' dediler Okuldakı Oğrencı Der- neğı'mn seçunle gehnesı gerekırken, ulku ocaklan tarafuıdan atanmış du- rumda olduğunu belırten ogrencıler, ulkuculenn okuldakı baskılannı şoyle anlattılar "Cendereye sdaştmhmş durumdayız. Her hareke- timize kanşıy orlar, birisi hocayla bir tarüşmaya gir- se, 'Hocayla duzgun ko- nuş' diye uyan>orlar. İlk geldimizde 'Bu okulda ba- zı muzık gruplannı duıle- mek yasak, duıleyen olur- sa kafasını ezenz" dediler. BunlarGrup Yorum, Kızı- lırmak, Ferhat Tunç gibi sanatçdar. 17 Ekimde Onur Akın'uı konseri var- dı, 'Gıden olursa kotu olur' dive tehdit eru'ler."
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear