Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
7KASIM 1999PAZAR CUMHURİYET SAYFA
KULTUR kultur@cumhuriyet.com.tr 15
Melih Fereli, çatlak seslere ve küçük hesaplara boyun eğmeyeceklerini söylüyor
'Bienal işlevini sürdürecek'
ESRA ALİÇAVUŞOĞLU
Isanbul Kültür ve Sanat Vakfi Genel Müdürü Me-
MhFereli, 6. Uluslararası Istanbul Bienali'ne yönelik
eleştınlen cevapladı.
- 6. Uuslararası tstanbul Bienali geçen yıllara oran-
la daha çok elestiri aldı bu yıL Bu eleştirûer arasında
küratör Paolo Colombo'nun •yetersizliği" ön sıralara
yerieşiyor. Colombo'nun bu tûrden eleştiriİer almast-
nı hangi nedenlere bağhyorsuııuz?
MELİH FERELİ - Paolo Colombo'nun yeterli ve-
ya yetersizliği üzenne tartışma açılmış olmasını yan-
lış buluyorum. 'Yetersizlik' iddiasında bulunanlann
'yeterBlik' tanımını yapmalan gerekir. Bienallerde
genelde sansasyonel, çarpıcı yapıtlann yer alması ge-
rektifı beklentısi belkı de olumsuz eleştirilere yol aç-
tı. Kanımca Colombo'nun dürust, alçakgönüllü. akın-
tıya ters düşen söylemi doğrultusunda bienalde yer
alan yapıtlann kolaycılıktan uzak bir okuma gerek-
tirmesinin yanı sıra bienalin çoğulculuğu ve açıklığı
sonucu bazı kişilerde (çe\Te!erde) rahatsızlık oluştu.
Her bienalde sadece olumsuzluk arayan ve bu defa
iyice saldırganlaşan bir anlayışın kaynağının değiş-
medığini gözlemlıyorum. 'Ben yoksam, iji değüdir
sav lan daha ziyade bir kapns. kıskançlık ve aczin ka-
nıtı gibi görünüyor. Benzer tepkilerle Rene Btock ve
Rosa Martincz'in küratörlüklerinde de karşılaşmış-
tık.
Istanbul Bienali kendini dünya sanat çevreleri önün-
de kanıtlamış, tstanbul'u çağdaş sanat bağlamında gün-
demin ilk sıralanna yerleştırmiştır. Tanıdık. bildik
çatlak seslerin ve hatta küçük galeri ve eleştirmen he-
saplannın yaygarasına terk edilmeyecek bir ciddiyet
içinde ele alman bienal, işlevini yürütmeyi sürdüre-
cektir.
'Colombo, seçiminde tamamen özgür'
- Paolo Colombo Ccnevre Modern SanaÜar Müze-
si'nde göre\ almasına karşın deneyimi daha çok "so-
k>' sergilerden ibaret Colombo'nun küratöriüğü gün-
deme geldi^inde bu özeüiği dezavantaj oldu mu?
FERELİ- Colombo'nun bireysel sergiler üzerine
odaklanmış deneyimi aslında bir avantaj olarak de-
ğerlendırildi. Kendisınin atanmasında esas ölçütler,
özgün yaklaşımı, sanat çevrelenndekı saygınlığı ve
farklılığı oldu. 6. bienalin küratörlüğüne Harald Sze-
emann atanmış olsaydı, ki kendisinin bu doğrultuda
bir önerisi de oldu. bu defa da eminim yaratıcı olma-
makla hatta kopyacılıkla suçlanırdık herhalde.
-Bienalleri diger grup sergilerinden \e fiıarlardan
ayıran en önemli farklardan biri sanırız seçilen sanat-
çılann genç-deneyimli.tanınmış-tanınmanuş olmaan-
dan çok,yapıtlann nitelikterL. Colombo;" Sanatçıla-
nn seçiminde büyük teonk yapıtlardan çok, kitlesel
ve şiirsel anlatımlan yeğledim'" diyor. -Colombo'nun
sanatçı seçimini nasd değerlendiriyorsunıız?
FERELİ - İKSV bienal küratörünü sanatçı seçımın-
• "Istanbul Bienal
kendini dünya sanat
çevreleri önünde
kanıtlamış,
Istanbul 'u çağdaş
sanat bağlamında
gündemin ilk
sıralanna
yerleştirmiştir.
Tanıdık, bildik
çatlak seslerin ve
hatta küçük galeri ve
eleştirmen
hesaplannın
yaygarasına terk
edilmeyecek bir
ciddiyet içinde ele
alınan bienal,
işlevini yürütmeyi
sürdürecektir."
de tamamen özgür bırakmayı ilke edinmiştir. Soru-
nuzla Colombo'nun seçimlerinin bir teori içermedi-
ğmi kastediyorsanız. katılmıyorum. Birkaç yapıt dı-
şında Colombo'nun seçimini son derece tutarlı. şiir-
sellığinı ve duygusallığı kurumlaştırmaya yönelik bir
yaklaşımın sonucu olarak değerlendiriyorum. Ne ya-
zık ki, bu bağlamda da anlamsız buldugum 'doğru se-
çim/yanlış seçim' tartışması yaşandı. Acaba 'doğ-
ru'nun tanımı nedır kı?
-6. Uluslararası İstanbul Bienali'nin eleştirflen yan-
lanndan biri de 'deneyimb" sanatçılara çok yer verü-
memesine \onelik... Aynca, bienalde Tiirk sanatçıla-
nnın yeterince temsil edildigini düşünüyor musunuz?
FERELİ - tstanbui Bienali dünya sanat ortamma
yem sanatçılar kazandırabılmekten gurur duymakta-
dır. Bu başarısıyla da övgü almakta ve diğer bıenal-
lerden kendini cesaretle farklılaştırmaktadır. 'Önem-
li sanatçı' tanımı eğer 'İstanbul sanat çevrelerince bi-
linen' anlamında kullanılıyorsa. yine kısır bir nokta-
dan hareket edilmiş oluyor. 6. bienalde yer alan pek
çok sanatçı (ki sayılan 3O'u bulur) çağdaş sanatla il-
gilendiğini iddia eden çevrelerce kolaylıkla 'ünlü ve
deneyimli" sıfatmda algılanabilmelidir; böyle algılan-
mamış olması o sanatçılardan ve Colombo'dan çok,
algılama güçlügü içindeki kişileri/çevreleri bağlar.
Türk sanatçılann seçünine gelince, bienal küratö-
rünün amacı Türk sanat ortammm bir kesitini sunmak
değildir. Dolayısıyla seçilen sanatçılarla Türk sanat
ortamının yeterince temsil edılıp edilmediği sorusu-
nu özünde anlamsız buluyorum. Burada önemli olan
bienalin temasına uyum sağlayan 10 Türk sanatçısı-
nın sergide yer alarak, bu uluslararası platformdan dün-
yaya seslenmiş olmasıdır.
'Bütünlüğün korunmasuıa özen gösterildi'
- Bienale katılan sanatçılann ön plana çıkmaması
bilinçli bir vaklaşımın sonucu mu?
FERELİ - Colombo seçiminde, serginin bütünlü-
ğünü korumaya özen gösteren bir yaklaşımı esas al-
dı. Bu nedenle -birkaçı dışında- sanatçılann yapıtla-
nyla ön plana çıkmaması bilinçli bir yaklaşımın so-
nucu.
- Marmara Bölgesi'nde yaşanan deprem.dünya ba-
sınının gözünü Türkiye'ye çevirmesine neden oldu ve
bienalin açılışına çok sayıda yabancı basın mensubu
katıldı. Ancak. Ömer Uluç dışında hiçbir sanatçının
yapıtında depremin izierini göremedik. Bunu neye
bağlıyorsunuz?
FERELİ - Depremin izierini bienaldeki yapıtlarda
aramak yanlış bir beklenti. Yapıtlann tümü deprem-
den çok önce tasarlanmış, hatta bitinlmışti. Deprem-
den sonra tamamlanan tek yapıt Dolmabahçe Kültür
Merkezi'nde Ömer Uluç'a aitti; bu yapıtını sanatçı,
depremle son derece ilişkıli ve en sosyal içeriklı ya-
pıtı olarak nitelendirmektedir.
Depremin bienaldeki en olumsuz izı daha önce ta-
sarlanmış olan afişimizle ilgili olduğu kadar şehir
hatlan vapurlan için tasarianan yapıtlann, çeşitli per-
formanslann ve 'eğtendirid' olarak algılanabılecek un-
surlann iptalinin kaçınılmazlığı olarak belirdı. Dış ba-
sın konuklanmızın büyük çoğunluğu geleceklerini
zaten 17 Ağustos'tan önce teyıt etmişlerdi. Dünya
basımnın bir kısmı ise deprem nedeniyle tstanbul'dan
uzak durdu. Guggenheim Friends (15 kişi). Bordeaux
Çağdaş Sanat Müzesi Dostlan (20 kişi), De Appel Kü-
ratörlük Grubu (10 Kişi). PBS-TV Washington'ın
düzenledif i tur, Roberto Bosco (II Giornale Dell'Ar-
te Sanat Eleştirmeni), Roberta Smith (NY Times), Mil-
ton Esterow (Art News), Jerry Saltz (Village Voice),
Okwui Enwezor (XI. Documenta küratörü) ve daha
niceleri deprem korkusuna yenik düştüler.
Deprem sonrası bienale katılma karan alan çeşitli
eleştirmen ve basın mensuplannın gerekçesi de son
derece anlamhydı; zira onlar en zor günlerde dünya
TV ekranlannda bitmeksizin gösterilen kaos ortamı-
nın içinden oluşan bienaie destek \ ererek Türkiye'nin
yanında durduklannı, evrensel değerleri savunabile-
cek kadar zorluklara gögüs germek kararlılığını gös-
teren Türk insanına inançlannı belirtmek için bura-
daydılar.
Bu desteği ve dayanışmayı anlamsızlaştırma çaba-
lanna kapılmaktan kendini alıkoyamayan bir eleştir-
men ise dış basında olumlu eleştirilerin yapılması
olasılığına karşı pozisyon alma telaşı yaşadığı gibi.
kendini 'beslenen karga' konumuna indirgemenin
ötesine geçemedı.
-18 Eylül'de Aya İrini'de gerçekleştirilen müzaye-
dede toplanan paralar nasıl değeriendirilecek?
FERELİ - Aya İrini'de gerçekleştirilen açık arttır-
ma sonucu bienal sanatçılan tarafından bagışianan 20
yapıtın uluslararası koleksiyonculara satışından elde
edilen 186.400 USD'nin yanı sıra vakfımıza yapılan
çeşitli bağışlann toplamından oluşan 34.000 USD'lik
fon, hem sanatçılann hem de alıcılann öne sürdüğü
koşullar doğrultusunda depremzedelerin konut ge-
reksinimlerini karşılayacak projelerde değeriendiri-
lecek.
îrdnlıyönetmen Abbas Kiarostdmiye yaşam boyu başarı ödülü olarak 'Altın Iskender' verilecek
Selanik Film Festivali 40. yaşını kutluyor
• Başkanlığını Theo
Angelopoulos'un yürüttüğü
festivalin 'Uluslararası
Yanşma' bölümünde yirmi
film gösterilecek. Yanşma
programını ise Michel
Demopoulos hazırladı.
ASLISELÇUK
12-21 Kasım 1999 tanhleri arasında düzen-
lenecek Uluslararası Selanik Film Festivali 40.
yılını kutluyor. Selanik, bu yıl ikı cografya-
da da yaşanan bir doğa afeti sonucunda iki
komşu ülkenin. Türkiye ve Yunanistan'ın bir-
birine yakınlaşmasından ötürü Türk sinema-
sına özel bir bölüm ayırdı.
Bu bölümde Ferzan Ozpetek'in "Harem
Suare", Zeki Demirkubuz'un "Üçüncü Say-
fa",YeşimLstaoğlu'nun "Güneşe Yolculuk
fılmleri Yunan izleyici ile bulusacak. Bu film-
lerin sayısı festivalin başlamasına kadar ar-
tabilirde.
Geçen yılda olduğu gibi bu yıl da festiva-
lin başkanlığını "Ulis'in Bakışı" "Levteğin
Geciken Adunı" ve 1998 Altın Palmiye Ödül-
lü "Sonsuzluk ve Bir Gün" filmkrinden ta-
nıdığımız usta yönetmen Theo Angelopoulos
yürütüyor. Program yöneticisi Michel Demo-
poulos've "New Horizons" (Yeni Ufuklar)
bölümünün başkanı Dimitri Eipides yine bir-
likte çalışıyorlar. Resmi bölüm yanşmalı ve
yanşma dışı olarak iki bölümden oluşuyor.
Yirmi adet yapımın gösterileceği Uluslara-
rası Yanşma programını Michel Demopo-
ulos düzenliyor. Yanşmalı bölümde ilk ya da
ikinci filmlerini çeken yönetmenler yer alı-
yor.
Balkan fılnıleri ilgiyle bekleniyor
Uluslararası yanşmada 14 film iki ayn
ödül için yanşacak: 40.000 dolarlık Altın Is-
kender ve 25.000 dolarlık Gümüş Iskender.
Italyan senarist ToninoGuerra
başkanlığında 7 üyeden oluşan
uluslararası jüri tarafından bu ça-
lışmalar değeriendirilecek.
Uluslararası Yanşma'da yan-
şacaklara gelince, filmlerin ba-
zılan belirlendi: ABD'den Ed
Ratke'in "The Dream Catc-
her"ı (Rüya Avcısı), Çekoslo-
vakya'dan Sasa Gedeon'un "The
Retum of the Idiofu (Budala-
mn Dönüşü), Kanada'dan Carl
Bessai'nin "Johnııy''si. Meksi-
ka'dan Alejandro Springall'in
"Santito''su ve Çin'den Zhang
Yang'ın "Shower"ı (Duş).
Balkanlar'a Bakış bölümün-
de gösterilecek Türk fılmlen
dışmda Balkanlar'dan gelen si-
nemacılann çalışmalannı da iz-
leyeceğiz. Festivalin en çok il-
giyle beklenen bu bölümünde
Türk sinemasına ayrılan özel bölümde
Ozpetek'in 'Harem Suare'si de yer afayor.
Sırp yönetmen Srdjan Karanovic'in de film-
leriyeralıyor. Bu bölüm Arnavutluk. Bulga-
ristan, Bosna, Hırvatistan. Romanya ve Slo-
venya'dan gelen yapıtlara yer veriyor. Özel
Gösterimler'de Meksikalı usta Arturo Rips-
tein'ın bir Gabriel Garcia Marquez uyarla-
ması "Albaya Kimseden Mektup Yok" filmı.
Romen Otar Iosseüani'nın "Adieu, Plancher
des Vaches" (Elveda. Anakara) ve Fransız
Catherine Breillafın ülkemizde gösterilen
çelişkili ve tartışmalı çalışması "Romance"
\ar. New Horizons" (Yenı Ufuklar) bölümü.
her yıl olduğu gibi en son gelişmeleri içeren
birprogramla,35 güçlü, bağımsız filmle se-
yircinin karşısına çıkacak. Dimitri Eipides
yönetimindeki, 1992'den ben büyüyen ve ge-
lişen "YeniL'fiıklar", Selanik'e alışılmamış,
yaratıcı, çatışmacı, ilgınç, sıradışı bir festi-
val olma niteliği de kazandırdı. Bu bölümde
yer alan filmlerden bazılan şunlar: 1999 Al-
Almodovar'ın "Sinir Krizi Eşiği'ndeld Kadınlar' filmi de
tın Palmiye ödüllü Luc ve Jean Pierre Dar-
denne'ın "Rosetbfsı, oyuncu-yönetmen Tim
Roth'un "The WarZone"u (Savaş Bölgesi).
JohnCurran'ın "Praise"ı (Övgü). Christop-
her Nollan'ın "FoUowing"i (Izleyen) Bakh-
tiar Khudojnazarov'un "Luna Papa"sı (Av
Baba). Lea Pool'un "Emporte MoTı (Götür
Beni). Frederic Fonteyne'in "Une Liaison
Pbrnographique" (Pornografik Bır İlişkı).
Madjid Vladjidi nin "The Color of God"ı
(Tann'nın Rengi).
tranlı usta Abbas Kiarosbuni'nin 1999 Ve-
nedik Film Festivali jüri özel ödüllü "The
VVmd VVTD Carry Us" (Bizi Rüzgâr Taşıya-
cak) da "Yeni Ufuklar" bölümünde. Festi-
val, Kiarostami'ye yaşam boyu başan ödülü
olarak bir Altın Iskender verecek. "YeniUfiık-
lar"ın içinde yer alan Yeni Amerikan Bağım-
sızlan 'nda sıra dışı yapımlar var. Amerika'da
ticari kaygı taşımaksızın akıntıya karşı film
yapan yürekli yönetmenlerin son özgün ça-
lışmalan böylece görülebilecek. 3x3. Üç Yö-
netmenden Üç Film'de ise Macar İküko En-
yedi. Mısırlı Yousry Nasrallah ve Italyan Au-
reiioGrimaldi'nin filmleri seyirciyle buluşa-
cak. Yeni Fransız Sinemasf nda son dönem
Fransız filmlerinden seçilmiş ilginç örnekler
var: Bruno Dumont'un "L'Humantt'e" (In-
sanlık), Erick Zonca'nın "Le Pctit Voleur"ü
(Küçük Hırsız), Laurent Bounnik ın "1999
Madeleine"i, Jean ClaudeGiguet'nin "Pas-
sagers"i (Gelip Geçenler).
Pedro Almodovar'dan 14 film
Festıval bu yıl da toplu gösteriler ve saygı
bölümlerinde geçmiş. bugün ve gelecekten
oluşan yapıtlara da yer veriyor. Bu gösteri-
lerde Ispanyol yönetmen Pedro Almodo-
var'dan 14 film. Portekiz sinemasının yönet-
menleri Manoel de Otiveira, Joao Botelho,
Fernando Lopez, Paulo Rocha, Joao Cesar
Monteiro, Pedro Costa, Alberto Seisas San-
tos'un 15 filmi gösteriliyor. Festivalin kır-
kıncı yılmda da 3 saygı bölümü yeniden kar-
şımızda. tlki uluslararası jüri başkanı ünlü Ital-
yan senarist ToninoGuerra'ya
aynlmış. Guerra'nın senaryola-
nnı yazdığı unutulmaz filmler
Michelangelo Antonioni'nin
"Blow Up"ı (Cinayeti Gördüm),
Frederico Fellini'nin "E La Na-
ve Va"sı (Ve Gemi Gidiyor).
Francesco Rosi'nın "Cadaveri
EcceUenti"si (Saygıdeğer Ce-
setler) peşpeşe izlenebilecek.
Festival Israilli AnosGitai ve
Yunan VassüisGeorgiades'e de
saygıda bulunuyor.
Ulusal Panorama bölümün-
de Yunan sinemasının yerel ve '
yaratıcı 20 örneği gösteriliyor.
Festivalin 40. yılında yer alan
öteki etkinlikler ise Meksika
Sineması Altın Çağı'nın Film
Afişleri ve Yunanlı yapım tasa-
nmcısı TasusZgoraftM'un mo-
programda. delleri sergisi.
'Siyah beyaz tadında
renklifotoğraflar'
Kültür Servisi- Daha önce
13 fotografi Paris'te
Biblioteque National de
France'm koleksiyonuna
alınan Ani Çevik Arevyan
bu kez New York'ta SoHo-
Gallery 'deki 'Bodies in
Motion' sergisine katıhyor.
Arevyan, uluslararası
fotograf sanatçılannın
işlerinden örnekJerin yer
aldığı sergiye daha önce
ikisi Istanbul Galeri Nev'de
sergtlenmiş olan dört
fotoğrafiyla katıhyor.
'Betweeo Life and Death'
ve 'Chyrysalise'
serilerinden seçilen
fbtoğraflar sanatçının ışık
ve formla yarattıgi görsel
bir dil yanısıtiyor.
13 Kasım - 6 Aralık tarihleri
arasında fotoğraflanyla
New York'lu sanatsevrelerin
karşısına çıkacak olan
sanatçı işlerini siyah beyaz
tadında renkli fotoğrafiar
olarak tanımJıyoT. Kendisi
için önemli olan sürrealist,
olabildiğince yaluı bir
anlatımla kişisel bir dünya
kurmak: 'Benim için
aıodein veya figürün
gûzelfigi degiL gergin.
sarscı, deforme edilmiş
formlar lbtoğrafi oluşturur.
Bu sürecin en önemli unsuru
ışıkür. Fotoğraflarunda
güde görülür athkiar
\ardir' diyor Arevyan,
'Bazen yumusak \t hafîf
dokulan se\erinı. çünkü
banhuia beyaz bir diiş
dünyası kurabilirim. Oysa
sıkça kullandığım yumuşak
görüntütü tûl aslmda metal
teldir. Bu tflr zıtükiarla
fotoğraflanmda gerilim ve
dram yararmavı
KUŞBAKIŞI
MEMET BAYDUR
Söze Nereden"
II
um:ag (Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik) Vak-
fı iki önemli/değerti ve mutlaka okunması gereken
kitap çıkardı ortaya bu hafta. Hödük olmayan aydın-
lanmızın hepsinin bildiği gibi, Uğur Mumcu'nun ki-
taplan birçok bakımdan Cumhuriyet tarihimizin tu-
tanakları gibidir. Mumcu'ya ister hak verin, ister kar-
şı çıkın, yazdıklarmın önemini değiştirmez bu. Pa-
pa/MafyaJAğca üzerine ya da Liberal Çiftlik üzerine
ya da 12 EylülAdaleti üzerine bir şeyler okumak is-
terseniz, onun kitaplanna "bakmak" zorunda kalır-
sınız.
Şimdi urrrag'ın yayın bölümü, çok ilginç iki kitap-
la karşımıza çıkıyor bu sefer.
Uğur Mumcu'nun Söyleşileri...
Bir bayram yeri gibi, usta bir gazetecinin Türkiye-
li önemli/değerli insanlarla yaptığı soyleşiler. Kimler
yok ki bu iki güzel kitapta? Sadun Aren var mese-
la. Aziz Nesin, Mehmet Ali Aybar, Adalet Ağaoğ-
lu var... Duran Karaca ıle yaptığı söyleşınin başlığı
"Edebiyat Bilmeden Resım Olmaz". Sevgili Efendim
Adalet Ağaoğlu: Roman olacaksa önce birey, son-
ra kişi ve kişilik olacaktır, demiş. Aziz Nesin yine çok
net: Hiçbir Müslüman, ben laikim demez, diyor!
Müthiş bir kitap Uğur Mumcu'nun söyleşilerini içe-
ren "Söze Nereden Başlasam?" başlıklı kitabı!
Uğur Mumcu'nun "Söyteşı/er" dizisinin ikinci ki-
tabı. daha büyük bir cümbüşü taşıyor okurun kuca-
ğına... Birinci cilt aydın ağıriıkh; "Bu Düzen Böyle mi
Gidecek?" başlıklı ikinci kitap ise Ferruh Bozbey-
li'den Bülent Ecevit'e. Yahya Demirel den Deniz
Baykal a Erdal Inönü'den Kenan Evren'e Nec-
mettin Erbakan dan Ismail Cem e kadar toplu ve
toplumsal hayatımızın çeşitli ve renkli ısimleriyle ya-
pılan Mumcu söyleşilerini içeriyor. Gerçekten bir YA-
KIN TARİH kitabı. Ben bu güzel kitaplan gülerek, hü-
zünlenerek, kızarak, kızararak bozararak ve yeniden
yeniden düşünerek okudum. Akıllı okuyucu bu söy-
leşiler toplamını, bugünün süzgecinden geçirerek
yeniden, yeniden değeriendirecektirelbette. um:ag'ı
kutlamak gerekiyor bu iki çok önemli kitabı, yakın ta-
rihimizin iki büyük belgesini okurlara sunduğu için.
Mutlaka okunması gereken iki kitap.
• • •
Eğlenceli basınımızın bu aralarda iştigal ettiği bir
konu: Stanley Kubrick'in son filmi. Ne güzel, ne gü-
zel... herkesin gündeminde bu film var! Gözler açık
mı, kapalı mı, faltaşı mı, sımsıkı mı, bütün mümtaz
münevverlerimiz fikir beyan ediyor. Herkes Kub-
rick'in bu filminin seks üstüne olduğunda hemfikir.
Bütün yazılanları okuduktan sonra, ben de merak et-
tim, gittim seyrettim filmi. Pek sevdim. Bence dört
başı mamur bir sanat eseri. Bir-iki hafta geçsin, gi-
dip yeniden göreceğim. Gözlerimi faltaşı gibi kapa-
yarak.
• • •
Uğur Mumcu, Stanley Kubrick derken... bu pazar
günü Kuşbakışf nı Isabel Allende'nin aşk ile yemek
kültürü üstüne yazdığı olağanüstü kitabtndan bir ye-
mek tarifiyie kapatalım. Akıl... ama takma akıl değil,
gerçek akıl, her zaman dilimizle/damağımızla ilişki-
lidir. Kekikten, naneden, dereotundan anlamayan
bir akıl biraz topaldır insanlık karşısında. Allende, ki-
tabının 261. sayfasında ODAUK SALATASI tarifini şöy-
le veriyor: Bir soğanı ince doğrayın. Sirke, tuz ve acı
biber sosunda on dakika bekletip üç dakika kayna-
tın. Bir fincan suda Sonra sudan çıkarıp kâğıt pe-
çetelerde kurulayın. Soğan dilimleriyle kalın kesilmiş
portakal dilimlerini bir tabağa yerleştirin ve buzdo-
labına koyun. Bunlann üstüne portakal suyu, bal,
Grand Marnier ve iki kaşık zeytinyağı dökün. Sonra
siyah zeytinlerte nane yapraklannı ekleyin. Işte size
Odalık Salatası!
Şu salatayı denemek gerek. O filmi görmek ge-
rek. Bu kitapiarı okumalı. Bu arada ben de düşünü-
yorum şimdi çocuk gibi: Söze nereden başlasam?
Belki şimdi, bugünlerde, yirminci yüzyıl biterken, sö-
ze sosyalizmden başlamak gerekiyor. Köhneliği eli-
mizin tersiyle iterek. Yeniden.
İnkılap Kitabevi ÖdültePi
• Kültür Servisi - inkılap Kitabevi'nin şiir. roman
ve öykü dalında düzenlediği ödüller sahiplerini
buldu. Şiir Seçici Kurulu, ödülü Ali Hikmet
Eren'in 'Turayazf ile Serkan Işın'ın 'tki Şehir
Arası Gece ye Şeyler' isimli dosyalan arasında
paylaştırdı. Öykü Seçici Kurulu, Kevork
Kirkoryan'ın 'KevgirÖyküler' adlı dosyasını
ödüle değer buldu. Roman Seçici Kurulu ise
ödülün Mehmet Batur'un "Adamın Davku' ve
Ersan Üldes'in 'Yerli Film' adlı dosyalanna
verilmesini kararlaştırdı.
KİTAP FUARTINDA BUGÜN
A SALONU
• 1130^13.00 - Gençlik Kitabevi'nin ödül töreni,
Adnan Özyalçuıer, Muzaffer Uyguner, Feridun
Andaç, Doğan Yancı ve Konur Ertop'un katılımıyla
gerçekleşecek.
• 13.00-14.30 - Ahmet Ümit okurlanyla "Suçun
Edebiyata Yansunası' konusu üzerine söyleşecek.
• 14JO-16J0 - Orhan Koloğlu'nun yöneteceği
'Osmanlı'da Aydınlanma' konulu panele
Christopher Neumann. İlber Ortayh. Paul Dumont
ve Ekmeleddin İhsanoğlu katılacak. 16JO-18.00-
Tahar Ben Jelloun \e Nedim Giirsel 'Başka Bir
Ülkede Başka Bir Dille Yazmak' konulu söyleşiye
katılacak.
• 18.00-20.00 - Doğan Hızian ın yöneteceği '2000'e
Doğnı Türk Edebiyaü' konulu panele Fethi Naci,
Semih Gümüş ve Enver Ercan katılacak.
B SALONU
• 1230-14.30 - 'Kıbns Türk Edebryatı'nda
Aydınlanma ve îlişkîleri" konulu konferans
izlenebilir.
• 14JO-16.00 - İsmet Kemal Karadayı'nın
yöneteceği 'Yaşam Edebiyah, Edebiyat Yaşamı
Dışladı mı?' konulu açıkoturuma Osman Şahin,
Feridun Andaç. Haydar Ergülen ve Özcan
Karabulut katılacak.
• 1630^1830 - 'Lubomir Levçev'in Şüri' konulu,
Kemal Özer'in yöneteceği panele Lubomir Levçev,
Özdemir İnce ve Ataol Behramoğlu katılacak.
• 1830-20.00 - Cristina Comencini okurlanyla
'İtalya'da Bir Türk Se> dim' üzerine söyleşecek.
CKK'INtN İMZA GÜNLERİ
• Alev Coşkun ve Okta> Akbal 14.00-15.30,
Hikmet Çednkaya ve Mİıstafa Balbay 16.00-17.30,
Toktamış Ateş ve Gürgiin Say 18.00-19.30 saatleri
arasında kitaplannı imzalayacak.