Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
25 KASIM 1999 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI /ekonomi@cumhuriyetcom.tr 13
Kaynak, kotanın üzerine çıkmadığı gibi deprem yardımı da içinden düşürüldü
IMFMen diiş kırıklığıANKARA(Cumhum'etBû-
rosu) - Uluslararası Para Fo-
ıu'nun (IMF). Türkiye'nin
itand-by'la aktanlacak kay-
ıağı 4 mılyar dolardan 10 mıl-
/ardolara kadarçıkarması is-
emıni kabul etmedığı gibı 500
•nilyon dolariık deprem yardı-
nını da toplamdan düşmesi
iüş kmklığı yarattı. Bu para
la belırlenen performans öl-
»•ütlerine uyuma göre taksıtler
ıalinde serbest bırakılacak.
Stand-by'la ödemeler denge-
li içın gelecek olan para Merkez
3ankası rezerv lerinde duracak. An-
cak stand-by'ın yükü yine dar gelir-
i ve sabıt ücretlıler üzenne bırakı-
Jırken, IMF'nin istedıği koşullarda
tkonomı biçimlendirilerek, başta
enerjı olmak üzere kamunun ağırlı-
fının yok edilmesi, sosyal güven-
Hkte özel emekliliğin özendirilme-
si öngörülüyor
Kaynağın kullanımı şartlı
IMF'den gelecek paranın 4 milyar
dolann üzerine çıkanlmaması, ko-
tasının 3 katını aşan kaynak kullan-
dınmlannın "ödemeterdengesisoru-
•u olan ülkcler" ıçin olabıleceği ge-
lekçesiyieaçıklanmayaçalışıldı. An-
cak IMF"den gelecek kaynak ne ka-
dar büyük olursa uluslararası piya-
salann güveninin de o kadar fazla ola-
cağı belirtiliyordu. Yalnızca IMF
olarak değil, Dünya Bankası 'ndan ge-
lecek kaynakla birlikte değerlendir-
me yapılması istenerek IMF'nin kay-
nak aktanmında diğer ülkeiere sağ-
ladığı olanağı kullandırmamasının ya-
rattığı düş kınklığının önüne geçil-
• Stand-by'ın yükü yine dar gelirli ve sabit ücretliler
üzerine bırakılırken, IMF'nin istediği koşullarda
ekonominin biçimlendirilmesi öngörülüyor. Gelecek
paranın arttınlmaması, kotasının 3 katını aşan kaynak
kullandınmlannın "ödemeler dengesi sorunu olan
ülkeler" için olduğu gerekçesiyle açıklanmaya çalışıldı.
meyeçalışıldı. Dünya Bankası'ndan
gelecek kaynağın 3 milyar dolann
üzerine çıkanlmaması durumunda
buradan ve IMF'den gelecek kayna-
ğın toplamı 7 milyar dolarda kalıyor.
Dünya Bankası'ndan gelecek kayna-
ğın nerelerde kullanılacaği da proje
bazında belirleniyor. Yani hüküme-
tin kendi belirlediği alanlarda bu
kaynağı kullanma yetkisi bulunmu-
yor. IMF'den gelecek kaynağın da
deprem yardımında olduğu gibi Ha-
zine hesaplanna aktanlması söz ko-
nusu değil. Ödemeler dengesi için ve-
rilen bu para Merkez Bankası re-
zervlerinde duracak.
IMF'yle yapılacak stand-by'da
bütçedisiplini çerçevesmde en önem-
li hedef olarak ortaya konan faiz dı-
şı fazlayla, memur ve emeklilerden
ücretlılere, tanm kesimine kadar uza-
nan dar gelirli nüfus hedef alındı.
Ücretler ve tanrnsal desteklemeler
2000 yıh için TÜFE'de yüzde 25,
2001 için yüzde 10, 2002 için de
yüzde 5-7 öngörülen enflasyon he-
defi düzeyinde arttınlabilecek.
Yine kemer sıkma politikası
Bu ise reel olarak gelirlerin büyük
ölçüde azaltılması anlamına geliyor.
Tasarruf yapma olanağı zaten bu-
lunmayan geniş halk kitlelennin yok-
sullaştırılmasına neden olacak bu
düzenlemeyle siyasi iktidann sıkın-
tı çekeceğine de dikkat çekiliyor.
Reel faizlerin yüksekliğının
önüne geçilmesi ise iç borçlan-
ma gereğinin azaltılması kap-
samında kamu harcamalan-
nın kısılmasına endekslendi.
Türkiye iç borçlanmayı dış
borçlanmaya çevirme planı-
nı, stand-by'la uluslararası pi-
yasalardan sağlayacağı borç-
lanma olanağına bağlıyor.
Stand-by'la dış borçlanma he-
defi 5 milyar dolar olarak or-
taya konuyor.
Hükümetin, yaklaşık 47 kat-
rilyon lira olarak öngördüğü 2000 yı-
lı bütçesinde ise kurumlann öde-
neklerinde Maliye Bakanlığı bütçe-
si görüşülürken kabul edilecek öner-
geler doğrultusunda büyüklüğün 50
katriryon lira olacağı, bu durumda ise
15 katrilyon lira olan açığın 20 kat-
rilyon liraya kadar yükselebıleceği-
ne dikkat çekiliyor.
Ek kaynak arayışı
Hükümet, IMF'nin istemi doğrul-
tusunda deprem vergilerinden geri
adım atmadı. Buradan 1 katriryon
liraya yakm gelir bekleniyor. Ancak
deprem nedeniyle 1999 bütçesine
konulan ödenek tutan ise 500 trilyon
lirayla sınırlı bulunuyor.
Ek ödeneğin ise TBMM Genel
Kurulu'nda görüşülecek tasanya gö-
re 1999 yıl sonuna kadar kullanılma-
ması durumunda deprem amacı dı-
şında kullanılmasına yol açabilece-
ği tehlıkesi bulunuyor. IMF'nin si-
yasal iktidann geleceğiyle ilgili kay-
gılan nedeniyle de 3 yıllık stand-by
yapılmasına karşın ağırlık 2000 yı-
İma verilecek.
Halkımızın yardımsever-
liğini, depremzedeteri kurtar-
mada sıvıl toplum örgütle-
rının katkılarını yere göğe
sığdıramayan medyamız-
da, çaktırmadan ağız deği-
şıyor. Yenıden her şey Dev-
let Baba'dan beklenıp, olma-
yan, yurümeyen ışlerin he-
sabı yine Devlet Baba'dan soruluyor.
Hanı halkımızın, özel sektörün, sivil toplum örgütterinin
yardımlan deprem yaralannı sanyordu? Hatta yardımlann
hızını kesergerekçesi ıle hükümetin deprem vergısı alma-
sına şiddetle karşı çıkıhyordu. Bır erbabı, dürüst araştır-
macısı çıksa da arka arkaya ıki depremin bılançosunu çı-
karsa. Yaralar hangı oranda sanlmış? Kamunun, özel sek-
törün, sivil toplum örgütlerinın katkılan ne olmuş?
Halkımız yardımsever; yükselen değerler, kendini kur-
tarma, bunca kiıiilik ve yaşam zoriuklarına karşın hâlâ ki-
mi değerierimız yaşıyor. Tamam ama sorunlann boyutlan
yanında, insani duygularla yapılan yardımlar ne ölçüde
sorun çözücu olur. Depremlenn ilk günlennde kabaran in-
sani duygularla gelen yardımlar, "aktı" deyımıne uygun düş-
se de evını, işini, her şeyını kaybetmış, on binlerce, yüz bin-
lerce insanın yeniden yaşama dönmesi, ayakta durması
için hiç yeterii olabilır mi?
Sivil toplum örgütten, özel sektör ne kadar seferberolur-
larsa olsunlar, dev gereksınımi hangı boyutlarla karşılamış
olabilırler kı? Işler sadaka ıle, yardım duygusu ile çözüle-
bılir mi? Sosyal devlet, ekonomik gücü yeterlı, güçlü dev-
let olmadan yaralar sanlabılir mi?
Böyle çözülmeye nıyetlenilirse, gelinen bugünkü nokta
olur. Televizyon haberiennde, "Depremzede dilenci değil,
lütfen kendinızin çöpe attığınız, kullanmadtğınız eşyalan
göndermeyın" uyanlan yapılmak zooında kalınır. O bır şey
değil. Önemli olan kışın ayazında, yağmurunda, onümüz-
dekı yakm günlenn kannda, bırakınız ısınan bir kış çadın,
prefabnke evi, on bınler içine su akıtan, çamur ıçindekı kö-
tü çadırlan bıle bulamamış olarak, naylonlardan yaptıkla-
n bannaklarda stğınmaya çalışıyor olur.
AGİTte vitnnde, şovda Türkıye'ye btçilen vizyon ne olur-
sa olsun, depremzedelennı yağmurda, ayazda, karda açık-
ta bırakmış bır ülke azgelışmışlığin, yoksulluğun, ılkelliğın
damgası ile vurulur. Ulke ınsanının en alt sınırlar olan ya-
şama, bannma, hasta olmama, karnını doyurma, ış sahi-
bi olma haklannı sağlayamamış olmanın ayıbı ıle oturur.
Depreme ılışkın gelışmelerde de pek çok konuda, ye-
rin dibine batınlacak pek çok yaklaşım, öncelık yanlışı, ek-
stği, suçu olan hükümetin sorumluluğu bır yana, yine de
yapılmış çok iş var. İlk günlenn görüntulennin aksıne, yi-
ne kamu eliyle, devtetın var olan orgütlü gucü, kaynakla-
n ile. Iki depremin bırden on binlerce çoğu çok ağır yara-
lısının tedavısının maddi karşılığı nerede ise tümu ıle ka-
mudan, kamunun işe yaramaz ilan edilen sağlık merkez-
lennden.
Çok sınırlı sayıda büyük özel işletmenın uretıme geçe-
bilmek hedeflı kendı ışçilen ile yaptığı dayanışma, kendı
İŞÇİNİN EYRENİNDEN
ŞÜKRANSONER
Sadakayla Olur mu?
ıştetmelerindeenkaz, ona-
nm çalışmalan bir yana,
çok ağır maliyetli, hâlâ
çok yetersız yurüyen en-
kaz kaldırmanın bedeli,
yükü tiımü ile kamuda de-
ğil mi? Depremzedelenn
çok yetersız kalan bann-
ma sorununu karşılama
kamufcaynaklı büyük ağırlıkta değil mi? Ya çadırkentler-
de verilen başta beslenme, hizmetlerin karşılığı ne kada-
n ile sivil toplum örgütlerinın çabalan, halkın yardımlaşma
duygusu sınırlan ıçinde karşılanabildi?
Demek ki bu ışler bıze yıllardır küresel ideolojinin bey-
nimizi yıkamaya çalıştığı gibi, sosyal devletten vazgeçe-
rek, devletı küçülterek, ekonomik gücunu yok ederek olur-
sa ışte böyle oluyor. Sermaye özel sektör eliyle sağiık, eği-
tım başta, söz konusu hızmet ne olursa olsun, ancak kâr
ertiğı ölçülerde, alanlarda var otuyor. Özel sektör kaynak-
lan deprem gibı büyük bır felakette, msanlar bu kadar kö-
tü koşullarda iken bile halka hızmete akmıyor.
Hanı SSK reformu yasalaşırsa, gerçeğı ışçinın emeklı-
lik hakkı elinden alınırsa, tahkım çıkarsa, IMF reçeteleri-
ne, dayatmalanna eksıksiz uyulursa, Türkiye siyasette
ABD, AB'nin dediklenne, kendisine bıçilen role kusursuz
uyarsa para akacaktı? Ekonomi düze çıkacaktı?
Hükümetin IMF'yte üç yıllık stand-by anlaşmasını im-
zaladığı gün bıle, borsa firlayacağına ıniş yaşıyor. Nedeni
ise anlaşma karşılığı ongöailen 3.5 milyar dolann beklen-
tılenn çok altında kalması.
Clinton'ın Türkiye'de açıkladığı ABD Bcimbank'ın 1 mil-
yar dolariık kredisı medyamız tarafından flaş haber, büyük
müjde olarak duyurulmuştu. Clinton'ın övgü dolu açıkla-
malan Borsamızı da fıriatmıştı. Kımseler söz konusu kre-
dinın ancak ABD'den yapılacak ıthalatlar karşıhğı. yani
ABD ürünlennin satılması karşılığı olduğunu sorgulamak
istemedı.
Dahası kimse neden kuçük ışletmelere koşullu sorusu-
nu sormadı. Sahı neden yıllardır Dünya Bankası, kredi ve-
ren büyuk güçler, butün yoksul ülkeiere küçük ıştetmeler
koşulunu dayatıyor. Yoksul halkımızı kalkındırmak için mı?
Küresel ideoloji, yenı dünya sömürü düzenı söyîemine
göre küçük ve orta boy ışletmeler daha esnek, venmli olu-
yorlarmış. Çoğu kayrt dışı ekonomıde, kuralsız, en ucuz
işçilikle çalıştıklanndan olmasın? Yoksa giderek güçleri
büyüyen, sayılan azalan, kârian katlanan dünya tekelien-
ne rakıp olmadan, onlann daha da palazlanmasına hızmet
etmede kusursuz olduklanndan mı?
Aradan çok zaman geçmedi ama, biz sonuçlannı sor-
gulamadan unutuverdık. Sahı büyük bel bağlanan, Türki-
ye'nin depremde toprak altında kalanlar çıkanlmamışken,
yangından mal kaçınr gibı. SSK emekliltğı hakkında işçi-
nin defterini düren yasa değişıklığı, tahkım ardından Ece-
vit dahıl ekonomiden sorumlulann ABD çıkarmasından ne
çıktı? Tekstıl kotalannda btr-ıkı ıhracatçı firmanın ihracatının
toplamı kadar artışın dışında...
Bu işter sadaka ile olmuyor...
En çok fedâkarlık beklenen kesim reel kayba uğradı
Memur devletten alacaklı
Ekonomi Servisi - 2000 yılında uygulanacak ekonomik program için fedakârlık etmesi
beklenen memurlar, 1994 yılında yaptığı büyük özverinin bedelinı hâlâ alamadı. DPT'nin
hazırladığı "Reel Net Ele Geçen Ücretler'' endeksine göre, memurlann satın alma gücü,
1996, 1997 ve 1999 yıllanndaki reel artışlara rağmen hâlâ 1993 yılm-
daki seviyesinin altında seyrediyor.
DPT'nin 1989 yıhndaİcı memur maaş seviyesinı 100 olarak ka-
bul ederek ve DtE'nin tüketicı fıyatlan endeksindeki degişimi dik-
kate alarak oluşturduğu endekse göre memur maaşlannda 1999 yı-
ı reel olarak yüzde 5.3 oranında bir artış yaşandı. Hesaplama yapı-
lırken bu yıl TÜFE'dek^llık ortalama artışm yüzde 63.9 olarak ger-
çekleşeceği'varsayttdı.
1
'
? ! n r
" '
;
- "'•••<•'••'""•'• ''••
Bu yıl memur maaşlanna gelir vergisindeki indirimle birlikte yılba-
şında yüzde 30, ikincı altı ayda ise yüzde 20 artış yapılrruştı. Ortalama
memur maaşındaki cari oranlarla artış yüzde 72.5 olarak hesaplandı. Söz
konusu reel artış sonucu net ele geçen memur maaş endeksi 139'a yûk-
seldı. Başka bır ifadeyle 1993 yılında eline geçen net maaşla 143 birim
mal satın alabilen bir memur, bu yıl ancak 139 birim mal alabiliyor. Bu-
na göre 1994 krizinin faturası, Tansu Çiller tarafından sıfir denilebılecek
duze>de zam yapılarak ağır bır şekılde ödettırilen memurlann, satın alma gücü aradan ge-
çen altı yıllık süreye rağmen hâlâ 1993 yılındakı seviyesinin yüzde 2.8 altında bulunuyor.
Memur ve Emekli Platformu, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkan ve üyelerine baş-
vurarak, maaş zammının yükseltilmesini istedi.
En yüksek dış borç ödemesi
ANKARA (ANKA) - IMF'yle imzalan-
ması kararlaştınlan stand-by anlaşmasıyla
3 yıl için sadece 3.5 milyar dolar alabilen
Türkiye, gelecek yıl tarihinin en yüksek
miktardaki dış borç anapara ve faiz ge-
ri ödemesiru gerçekleştirecek. Turkiye'yi
2000 yılında 23 milyar dolara yakm
bır dış borç geri ödemesi bekliyor.
Merkez Bankası'nın 2000 yılına
ilişkin ödemeler dengesi bilanço-
su projeksiyonlanna göre Türki-
ye, 2000 yılında kamu ve özel sek-
tör olarak toplam 14 milyar 444
milyon dolariık orta ve uzun va- r
deli dış borç anapara ödemesi
yapacak. Bu rakama Hazine Müsteşarlı-
ğı'nın verilerine göre 1 milyar 722 milyon
dolar olarak öngörülen tah vil borcu anapa-
ra geri ödemeleri de dahil edıldiğinde top-
lam anapara geri ödemesi 16 milyar 166
milyon dolan bulacak. Türkiye'nin 2000
yılında orta ve uzun vadeli dış borçlar ile
tahvil borçlan ve kısa vadeli dış borçlar için
ödemesi gereken toplam faiz miktan ise
6 milyar 435 milyon dolar olarak ger-
çekleşecek. Böylece dış anapara ve
faiz geri ödemelerinin toplamı 22
milyar 841 milyon dolarla rekor bir
düzeye erişecek.
Bu yıl ise ocak-ağustos döne-
minde 12 milyar dolar dış borç
anapara ve faiz ödemesi yapıldı.
Bu ödeme miktarının 1999 so-
nunda 17 milyar 861 milyon dola-
n bulması bekleniyor. Buna göre Türkiye,
gelecek yıl bu yıla göre 5 milyar dolar da-
ha fazla dış borç geri ödemesi yapmak
zorunda kalacak.
Vergi geliri yüzde 53 arttı
ANKARA (ANKA) - Deprem nedeniyle ek vergiler getirmeye
hazırlanan hükümetin, vergi gelirlerinde ilk on ayda yüzde
53'lük artış sağlayabıldiği belirlendi. Vergı gelirleri Ocak-
ekim döneminde, geçen yılın eş dönemine göre yüzde
52.6 artarak 11 katrilyon 216.5 trilyon liraya ulaşü.
1998'in on aylık döneminde 7 katrilyon 349.2 trilyon li-
ralık vergi geliri elde edilmiştı.
Bu kapsamda gelir vergisı tahsilatı yüzde 38.8'lik ar-
tışla3 katrilyon914.6trilyon, kurumlar vergisi tahsilatı yüz-
de 87. 7'likartışla 1 katrilyon 71.5 trilyon liraya ulaştı. Mal ve hizmetlerden alınan ver-
giler yüzde 63 artarak 4 katnlyon 617.7 tnlyon lira, dış ticaretten alınan vergiler yüzde
40.7 artarak 1 katrilyon 487.2 trilyon lira, servetten alınan vergiler ise yüzde 88.3 arta-
rak 125.4 trilyon lira düzeyinde gerçekleşti.
Hazine bütçesi kabul edildi
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ha-
zine'nin bütçesi Plan ve Bütçe Komisyo-
nu'nda kabul edildi. Ciddi bir ek kayna-
ğa gereksinim olduğunu belirten Hazi-
ne "den sorumlu Devlet Bakanı Recep
Önal "Hükümet gerekli fınansma-
nı mümkün olduğu ölçüde dış
kaynaklardan ve ekonominin
dengelerini bozmayacak şekil-
de iç kaynaklardan karşılama-
ya çalışmaktadır. IMF, Dünya
Bankası ve AB başta olmak üze-
re uluslararası finans çev relerinin •/
desteğinin sağlanması havati biröne-
me sahiptir" dedi.
Bu kuruluşlardan alınacak desteğin ulus-
lararası piyasalardan uygun koşullarda
borçlanma olanağı sağlamasını bekledik-
lerini kaydeden Devlet Bakanı Recep Önal.
yıl başında 11.6 katrilyon lira olan iç borç
stokunun ekim ayında 21.6 katrilyon lira-
ya ulaştığını, bu hızlı artışın temelin-
de "reel faizlerin yüksekliği ve Ha-
zine'nin ağıriıklı olarak kupon-
"jO lu devlet iç borçlanma senetle-
z!\ riyle borçlanmasının" yattığını
^ söyledi.
Hazine'den sorumlu Devlet
Bakanı Recep Önal, komisyon-
da yaptığı sunuş konuşmasında.
1999'un ilk yansında 9.4 milyar do-
lar dış borç anapara ve faiz ödemesi yapıl-
dığını ve ilk yan itibanyla dış borç stoku-
nun 100.1 milyar dolar olduğunu bildirdı.
Daha ne olsun?
Iste
2000 Multimedya
ZIE T
IİL6İSAYAR YAZICI İMTERNET
1 39tr
•tt
• Intel* Pentium® III 450 MHz Işlemci
• Intel 810 chipsetli Anakart
• 6.4 GB EIDE, UDMA Sabit Disk
• 32 MB SDRAM PC 100 Bellek
• 15" 0.28 mm Dijital OSD kontrol, renkli,
düşük radyasyonlu ekran
• PCI, 3D (16 Bit DAC) O/B ses kartı
• Tümleşik Intel 752 AGP,
3D, MPEG-2 özellikli,
max. 8 MB shared Ekran Kartı
• 10/100 Ethemet
• 56 Kbps dahili (V.90) Fax Modem
1
44x CD Rom, 120 W Stereo ses duzeni, Mikrofon,
• W98 Türkçe Klavye, Disket Sürücü, Fare
• Windows 98 Türkçe (CD+Lisans)
• Micro ATX Kasa
Hepsi 52 $ x
XEROX DocuPrint C6
Renkli Inkjet Yazıcı
• 4 farklı kartuş teknolojisı ile
%40 mürekkep tasarrufu
• 600x600 dpi çözünürlük,
• Dakikada S/B 4, renkli 1.5
sayfa çıkış hızı
• Fotoğraf kalitesinde renkli basım
• Lazer kalitesinde S/B yazı kalitesi
• Windows 98 uyumlu
24 ay bınırsız
ATLAS ON-LINE
Dijital İnternet
Bağlantısı
• Bedava e-posta adresi
• Fiberoptik altyapı
• V.90 destekli dijital modemler
• 622MbitTürkTelekom
aHyaptsı
• 34 Mbit yurtdışı bağlantısı
• 34 Mbit TTNet Türkiye
bağlantısı
• Güçlü teknik destek.
Hızlı, kesintisiz hatlar
İlk 5555 kişiye
Microsoft Works
• Dunyanın en çok satan ofis
yazılımlarından biri
• Yazışma ve hesaplamalarınızı yapar,
envanter kayıtlarınızı tutar, zarf ve
etiketlerinizi hazırlar.
• Orijinal set ve O)
= ESBANK
B İ R E Y S E L K R E D İ
Kolay, hızlı
bireysel kredi
Tüm ZET ürünlerı ESTRON A.Ş. tarafından 3 yıl garantilidir ve 2000 yılına uyumludur. Xerox yazıcı 1 yıl garantilidır.
J'ya n a s ı
' sahip olacaksınız?
• Nûfus cuzdanınız ve gelir belgenızle dilediğınız Esbank şubesıne gıdip 99 $+KDV ödeyın ve Bireysel Kredı Başvuru Fomıu'nu doldurun.
• İşlemlerınız tamamlandıktan sonra 30 gün ıçinde bılgisayarınız, yazıcınız, yazılımınız ve internet paketiniz faturası ile birlikte
adresınize ücretsız teslim edilecek, internet üyeliğiniz baslamış olacak, dilersenız 15 milyon TL+KDV karşılığında
ZET Yetkılı Servislerı tarafındarvda montajı yapılacaktır.
• Odemelennız kredı başlangtç tanhı ıtıbariyl« baslayacak ve ayda 52S+KDV düzenli olarak tahsil edilecektir.
• Ayrıntılı bılgı ZET bayılennde, Esbank şubelerinde.
ÎESTRON
ELEKTROMIK SANAVI VE TİCARET A S
Terfi (upgrade) olanakları ve ayrıntılı bilgi için Tel: (0212) 224 54 04 www.zet.com.tr
| D Esbank ve Estron "Zeytınoğlu Holdıng" kuruluşlarıdır
pentium-//7
Sörfü bırakın,
internete dalış yapın!