Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
8ŞUBAT1998PAZAR CUMHURİYET SAYFA
DIŞ HABERLER
ABD'li Senatör'ün 'Ama biz Bosna'da yardım ettik' sözleri Başbakan Helmut Kohl'ü harekete geçirdi
Bonn'dan savaşa destekDış Haberler Servisi - Körfez'de gerginlik
hızla tırmanırken ABD'li Senatör John
McCain'in Washıngton yönetiminin Bos-
na'da Avrupa'ya verdigı desteğe karşın Av-
rupalı müttefikleri Irak bunalımında
ABD'ye yardımcı olmamakla suçlaması
üzerine Almanya Başbakanı Helmut Kohl,
Almanya'nın ABD'yi destekleyeceğini
açıkladı.
ABD Savunma Bakanı VVfltiam Cohen ile
birlikte Almanya'nın Münih kentinde dü-
zenlenen Münih Güvenlik Politikası Konfe-
ransı'nakatılan Senatör McCain "BizAme-
rikan kaynaklannı ve malzemelerini Avnı-
palı müttefiklerimiziıı yaranna Bosna'ya
akrtmayadevam ederken müttefikkrimiz bi-
ze Irak konusunda destek vermiyor" dedi.
Başbakan Kohl. bunun üzerine Alman-
ya'nın Irak konusunda ABD'yi destekleye-
ceğini ve Almanya'daki hava üslerinin ABD
tarafindan kullanılmasına izin verileceğini
belirtti. Irak'a karşı güç kullanılmasına ke-
sın olarak karşı çıkan Rusya ise, artık dip-
lomasi yoluyla bir çözüme ulaşmanın çok
güçleştiğini ve BM ile Irak arasında yaşa-
nan bunalımın çözümü konusunda önemlı
bir yol alınamadığuu itiraf etti. Rusya Dışiş-
len Bakanı Yevgeni Primakov "Bunalıma
diplomatikçözüm arayışlannın şu ana kadar
başanya ulaşbğını söyleyemeyiz. İşimiz çok
zor" dedi. ABD Dışişleri Bakanı Madeleine
Albright'tan bir mesaj aldığım söyleyen, an-
cak mesajın içeriğini açıklamayan Prima-
kov "ABD, Fransa, Çin ve 1Dgütere ile sürek-
li temaslarda bulunarak sflahh bir çaöşma-
yıönlemeyecahşryoruz" dedi. Rusya Devlet
Başkanı Boris Yeltsin'in temsilcisi Viktor
Posuvalyuk'un en az gelecek hafta sonuna
kadar Bağdat'ta kalacağı bıldirildı. Posuval-
yuk, bunalım çözümlenene kadar kadar
Bağdat'da kalmayı amaçladığı için Mosko-
va'^ya dönüşü sürekli erteleniyor.
Onceki gün Washıngton'da bir araya ge-
lip savaş planlan yapan ABD Devlet Baş-
kanı Bill Clinton ile Ingiltere Başbakanı
Tony Blair, dün yaptıklan radyo konuşma-
sında lrak'ın bombalanacağı tehtidini yine-
ledıler. Clinton konuşmasında "ABD ve İn-
gütere Saddam Hüseyin'in dünyayı kitle im-
ha silahlarnla tehdit etmesine izin verme-
mekte karartıdır. Saddam BM silah denetçi-
lerine koşulsuz olarak bütün silah tesislerini
açntayı kabul etmezse eyfeme geçmeye hazı-
nz" dedi. ABD'ye tam destek veren Blair
de diplomatik çözüm için ellerinden gelenı
yaptıklannı söyleyerek "Diplomasi başan-
sız olursa ve Saddam'ı hizaya getirmek için
askeri müdahakden başka seçenek kalmaz-
sa güç kullanümalıdır" dıye konuştu . • ..
Korfez'dekı Amerikan uçak
gemisi George VVashington'ın
mürettebat ı sürekli tatfoikat
Bu arada Clinton, Avustralya'dan Irak'a
karşı düzerueyecekleri olası bir askeri hare-
kât için destek istedi. Avustralya Başbaka-
nı'nın Sözcüsü yaptığı açıklamada, Clin-
ton'ın John Howard'ı telefonla arayarak
Irak'a karşı askeri harekât düzenlenmesi du-
rumunda Avustralya'nm askeri destek verip
veremeyeceğini sorduğunu bildirdi.
Avrupa Komisyonu Başkanı Jacques San-
ter ile BM Genel Sekreteri Kofı Annan, Irak
bunalımına banşçı bir çözüm bulunmasını
istediler. Clinton, Japonya Başbakanı Ryu-
taro Haşimoto'ya yolladığı mesajda, Japon-
ya'nın bunalıma diplomatik bir çözüm bu-
lunması yönündeki çabalannı överek
ABD'nın her türlü seçenek üzerinde dura-
cağını vurguladı. Haşimoto ise Clinton'a
verdiği yanıtta ABD ile işbirliği yapacakla-
nnı söyleyerek diplomatik çabalann önemi-
nın altını bir kez daha çizdi.
Kuveyt'te yayımlanan El Kabas gazetesi,
Irak ile BM arasındaki bunalımın tek çözü-
münün Irak lideri Saddam Hüseyin'in dev-
rilmesi olduğunu yazdı. Irak'ta yayımlanan
resmi El Kadissiya gazetesi ise, ABD ve In-
gıltere'yi, Irak'a düzenlenecek saldınnın
BM kararlanna uygun olduğunu belirterek
yalan söylemekle suçladı. . '- ~. '..•>, V
3 ^3f«^W^^
Türkiye
^ ^ 1 tanker uçağı
^&50F-15veF-14
Bahreyn
2 B1 strate/ik
bombardıman uçağı
12F-1S
18F-16
4 tanker uçağı
Körfez ve Oman Körfezi
2 uçak gemsı USSNımıtz,
USS George Washıngton
*1 USS Independence fılosunda
54 uçak ve 3 gem bulunuyor
8 EAJ6B keşıf uçağı
13 oşe gemsı
4 destrvyer, 1 knıvazör
2 güdümlû füzesı olan fırkateyn
1 hab savaş destek gemsı
2 mayın temızteyıcıs
1 uçak gemsı HMS Invmable
î lllustnous ve 14 Hamer /efi
ile desteklenecek
1 fırkateyn ve 1 destroyer
Kuveyt
6 F-16
6 F-11
18 A-IOhûcum uçağı
DiegoGarcia
(Hint Okyanusu)
8 852 strate/ık
bombarĞman uçağı
7KC-1Qtaşe
uçağı
3ABD
VfVhgHar* AFPgtafik
ufrrH-
ırak
'Ordu
darbeye
hazır'
LONDRA(AA)-lrakIı
generallerin. Devlet
Başkanı Saddam
Hüseyin'i devirmeye
hazır olduklan öne
sürüldü.
tngiliz Times gazetesinin
haberine göre Iraklı
generaller, ABD ve
lngiltere'nin açıkça işaret
göndermesi halinde
Saddam'a karşı
ayaklanacaklar. Irak
askeri istihbarat
örgütünün eski
şeflerinden Vfefik El
Samaray, Times
gazetesine verdiği
demeçte "Irakh
generaller, ABD ve
lngiltere'nin Saddam'1
istemedikkrinden
eminler, ama Saddam'ın
iktktardan kovulması için
ABD-lngiltere girişiminin
başlamasını beklivoriar"
dedi. El Samaray, ABD
ve lngiltere'nin gırişeceği
10 günlük hava
bombardımanının
karadan müdahaleyi
gereksiz hale getireceğini
belirterek "Başkankk
saraylaruun yanı sıra
haberleşme merkezleriyle
rad>o-TV binalan
bombalanırsa, bütün
generaller mesajı alacak,
bazılan da Saddam'a
karşı bayrak açacakör"
diye konuştu. El Samaray,
Saddam'a komplo
kurduğundan
kuşkulanılması üzerine
1994'te Irak'tan kaçmıştı.
Times, El Samaray'ın
Bağdat'la üst düzeyde
temasmı sürdürdüğünü
yazdı. .. ...
Merkez sol için
yeni dünya planı
LONDRA (Ajanslar) -
ABD'deki temaslannı sür-
düren tngıltere Başbakanı
TonyBlair'ıne\ sahıbıBiD
Clinton ile birlikte 21.
Yüzyıl'da merkez sol par-
tilerin yeni bir kimlik ka-
zanmasını sağlayacak bir
"hareket planı" üzerinde
çalıştığı bildirildi. Bla-
ir'in Ingıltere'de yayımla-
nan The Guardıan gazete-
sine yaptığı açıklamalara
göre ıkı lider, bütün dün-
• yadaki ilericı ve merkez
'. sol partilerin yeni yüzyılın
; eşiğınde, ekonomik, sos-
• yal ve siyası olarak kendi-
; lerini yeniden tanımlama-
; lannı ve bu yeni ortak ta-
' nım uyannca bir ''işbirli-
ği'' içine girmelerini ön-
görüyorlar.
Mayıs ayında Lond-
ra'da bir araya gelmeyi
planlayan ABD'nin De-
mokrat Başkanı Bill Clin-
ton ile Ingıltere Başbaka-
nı Tony Blair'in bu buluş-
masında dünya demokrat-
lannı birleştirme hedefle-
rinın belirleneceği ifade
ediliyor. Blair, sözkonusu
tasannın Batı ve Doğu Av-
rupa, Güney ve Kuzey
Amerika ve diğer bazı ül-
kelerin kendini ilericı ve
merkez solcu olarak ta-
nımlayan partilerinin, ye-
niden aynı ilkeler etrafın-
da birleşmelerini öngör-
düğünü bildirdi.
Baskan'ın seks skandalı
Clinton, karşı saldmda
; Dış Haberler Servisi -
Adı eskiden Beyaz Sa-
• ray'da çalışan Monica Le-
vvinsky adlı stajyerle seks
; skandalına kanşan ABD
• Başkanı Bill Clinton
"karşı saMırTya geçti.
Clinton, eski stajyer Mo-
nica Levvinsky davasını
soruşturan özel savcı Ken-
neth Starr'a karşı "usul-
süzlük" ve bilgi sızdırdı-
ğı için dava açıyor.
Clinton'ın özel avukat-
lanndan Da>id Kendall,
Savcı Starrı "Kurallara
aykın şekUde da^ranarak
giziikalmasıgerekenbOgi-
lerin (basına) sızmasın-
dan" sorumlu gördükleri-
ni belirterek önümüzdeki
günlerde savcı hakkında
dava açacaklannı kaydet-
ti. Whitewater özel savcı-
sı Starr'ı "ipin ucunu ka-
çırmakla" suçlayan Avu-
kat Kendall, savcının "ta-
nıklara basla yapmak, on-
lan yönlendirmek ve sin-
dirmek, Başkan'a shasi
bakımdan zarar vermek
ve kamuov unu etkilemek"
amacını güttüğünü. bunu
yaparken de "Gerçek ve
doğru büghie, y^lan ve if-
tira>ı birbirine kanştıra-
rak kamuoyuna açıkladı-
§011" öne sürdü.
Güney Kıbnslılar Başkanlık oylamasının ilk turu için bugün sandık başında
Rum Kesimi'nde kritik seçimDış Haberler Servisi - Kıbns Rum
Kesimi'nde bugün yapılacak baş-
kanlık seçimi için 446 bın 731 sec-
menin sandık başına gitmesi bekle-
niyor. Seçimın ilk turunda hiçbir
adayın "başkan" olabilmek için ge-
reken yüzde 51 oya ulaşması bek-
lenmediğinden, en fazla oy alan 2
aday, 15 Şubat'ta düzenlenecek ikin-
cı turda yanşacak. Seçimin Kıbns
sorununa banşçı bir çözüm bulun-
ması çabalannın geleceği açısından
büyük önem taşıdığı belirriliyor.
Kıbns Rum Kesimi lideri Glafkos
Kkrides seçimlere, kurucusu ve
onursal başkanı olduğu sağ göriişlü
Demokratik Seferberlik Partisi'nin
(DlSt) adayı olarak katılıyor. Top-
lam 7 adayın yanştığı başkanlık se-
çiminde KJendes'ın en büyük raki-
• Kıbns Rum Kesimi lideri Klerides ve en büyük rakibi
Yakovu'nun birinci turda diğer 5 adayı geride bırakarak
ikinci tura kalmalanna kesin gözüyle bakıhyor.
bi, komünıst AJCEL ve merkez sag
tarafindan desteklenen bağımsız
aday Yorgo Yakovu. Eski bir EO-
KA'cı olan Klendes, kampanya sü-
resince S-300 fuzelerinı ve AB üye-
liğini gündemde tutarak oy toplama-
ya çalıştı.
Klerides S-300'lerin konuşlandı-
nlması öncelikli olmak üzere yeni
silah sıstemleriyle silahlanmaya de-
vam edeceğini belirtiyor. Yeni 5 yıl-
lık dönemde tüm gayretinı Rum-Yu-
nan Ortak Savunma Doktrini'nin ta-
mamlanmasına harcayacağmı söy-
lüyor.
Kamuoyu yoklamalan, Kleri-
des'in yüzde 38 ile yüzde 45 oranın-
da değişen oy oranına sahip olduğu-
nu ortaya koydu.
Bağımsız aday Yorgo Yakovu'nun
ise, Klerides'ten tek farkının genç
olması olduğunu söylüyor. Sol gö-
riişlü AKEL ve sağcı Demokratik
Parti (DlKO) tarafindan destekleni-
yor. Seçilmesi halinde, Yunanis-
tan'la savunma ışbirliğinı daha da
ilenye götüreceğini dile getiriyor.
Yakovu'nun oylan. Klerides'le aynı
oranlarda seyrediyor.
Kıbns Rum Kesimi'ndeki baş-
kanlık seçımindeki diğer aday lar ise
şöyle: Sol EDEK Partısı Başkanı
Vassos Lissarides, Eski Rum Yöne-
timi lideri Yorgo Vtoflhı, DlKO Par-
tisi Milletvekıh AleksisGalanos, Ye-
ni Ufuklar Partisi Başkanı Nikos
Kuteu, Liberal Parti Başkanı Nikos
Rolandis. Klendes ve Yakovu'nun
seçımlerin binncı turunda diğer 5
adayı geride bırakarak ikinci tura
kalmalanna kesin gözüyle bakıhyor.
Kuzey Kıbns Türk Cumhuriye-
ti'nde yaşayan Rum ve Maronitler
de Rum başkanlık seçiminde oy kul-
lanabılecekler. KKTC'de yaşayan
400 dolayındakı Rum ve Maranit'in
özellikle 15 şubatta yapılacak ikin-
ci tur seçimde oy kullanmalan bek-
leniyor. Kıbns Rum Kesimi'nde seç-
men yaşının 21'den 18'e indirilme-
siyle seçmen kitlesıne 17 bın yeni
ismin eklendiği belirtiliyor.
Bütün gözler cumhurbaşkanlığı seçimlerindeki gelişmelere çevriliyor
Erivan'da süreç seçime baglı
Afganistan'da deprem
İ Ölü sayısı 4400
y
ü aştı
t tSLAMABAD (AA) -
• Afganistan'da, Taleban
• karşıtı muhalefetin dene-
" timındekı bölgede hafta
; ortasmda meydana gelen
• depremde en az 4400 ki-
• şinin öldüğü bildiriliyor.
\ Merkezi Pakistan'da
; bulunan Afgan Islamı Ba-
sın Ajansı. yıkıntılann al-
tından bugüne kadar 4400
. cesedin çıkanldığmı. yar-
• dım ekiplerinin çalışma-
' lanna devam ettiğini bil-
; dirdi. Yardım çalışmalan-
• nın güçlükle sürdürülül-
düğü bildirilirken Sınır
Tanımayan Doktorlar
(MSF) örgütünün bir eki-
bi deprem bölgesindeki
bazı yerleşim birimlerine
ulaştı.
Bu arada, Afganis-
tan'ın üçte ıkisinin dene-
timini elinde tutan Tale-
ban, depremzedelere yar-
dım için çalışan örgütlerin
kullanması için kontrolü
altmdaki bölgelerde bulu-
nan havaalanlanyla kara-
yollannı kullanıma açma-
yı önerdi.
AHMETŞEFİK
ERİVAN - Dağlık Karabağ konu-
sunda bir an önce çözüme ulaşılma-
sı yönünde yoğun çabalar harcayan
Ermenistan Devlet Başkanı Levon
Ter Petrosyan'ın istıfaya zorlanma-
sı, Başbakan Robert Koçaryan'ın
cumhurbaşkanlığına vekâlet etmesi
ve 16 martta yeni cumhurbaşkanı
için seçim karan alınmasıyla bütün
dikkatleri üzerine çeken Ermenis-
tan'da her şey seçim sürecine baglı.
Seçımlerin, iç ve dış güçlerin bun-
dan sonraki adımlan konusunda bır
güç mücadelesine dönüşmesi bekle-
niyor. Seçim sonuçlannın yeni ger-
ginlikler yaratabıleceği, şu anda ik-
tidarda bulunan Koçaryan'ın yasak-
lı olan Ermeni milliyetçisi Daşnak
Partisi ile itrifaka girebileceği olası-
lıklan kaygı yaratıyor.
Öte yandan, ortaya çıkan son du-
rumun bölgesel bir krize dönüşme-
mesı için Türkiye'nin iki ülke arasın-
da tarafsız ve dengeli bir aktif poli-
tika izlemesi gerektiği belirtiliyor.
Ermenistan Parlamentosu'nun 16
martta seçim karan almasıyla şimdi
bütün gözler Başkanlık seçim süre-
cine döndü. Cumhurbaşkanlığına
vekâlet eden Başbakan Robert Ko-
çaryan'ın adaylığını açıklaması bek-
leniyor. Hem hükümette hem de par-
lamentoda yoğun eleştirilere uğra-
yıp istifa etmek zorunda kalan Pet-
rosyan'a halkın verdiği desteğin gi-
derek arttığı iddıa edilırken seçim
sürecinde adı geçebilecek başka böylece bölgeye dış müdahalelerin çaryan, Türkiye için zamanın dol-
adaylar ve ortaya çıkabilecek seçim
ittifaklannın, seçim sonrası politika-
lar açısından belirleyici olacağı kay-
dediliyor.
Ermenistan'da konuşulmaya baş-
lanan ittifak yaklaşımlan içinde
özellikle yasaklı Daşnak Partisi'nin
bulunması tedirginliğin artması ve
banş umutlannın zayıflamasında en
tehlikeli biçımde artabileceği öne
sürülüyor.
Envan'da tartışılan bir olay da se-
çimlerden kim başkan çıkarsa çıksın
karşı tarafın bunu kabul edip etme-
yeceği.
Bu arada son gelişmelerden son-
ra özellikle Rusya'nın ABD'ye gö-
re bölgedeki durumunu güçlendir-
Ermenistan Rus basınında
MOSKÖVA (AA) - Bir Rus gazetesinde çıkan yorumda, Levon Ter
Petrosyan'ın ülkesini Batı'ya yakınlaştırma çabalan eleştirildi. Rus-Er-
meni Girişimi Merkezi Başkanı Arkadi Vartanyan imzası ile çıkan ve
yeni savunuJduğu yorumda Petrosyan, dış çıkarlara uygun politikalar iz-
lemekJe suçlandı. NATO'nun Kafkasya bölgesini yeniden biçimlendir-
meyi amaçladığı ve bölgede bir petrol diplomasisi izlendiği belirtilen
yorumda. Petrosyan'ın da bu politikalarda ABD'nin yaşamsal çıkarla-
nna yardım ettiği savunuldu. Izvestiya gazetesinde yer alan yorumda ise,
PemKyan'ın Daşnak Partisi'ni üç yıl önce yasaklamasının, sonunu hız-
landırdığı savunuldu. Yorumda, Türkiye'ye karşı toprak iddialan olan
Daşnak Partisi'nin, gizliteröristörgût kurrna suçlamasıyla yasaklandığı,
ancak bu yasağın altinda siyasi gerekçeler bulunduğu savunuldu.
büyük etken oldu. Ermeni milliyet-
çisi Daşnak Partisi ile Petrosyan İcar-
şıtı herhangi bu- adayın ittıfaka gır-
mesi halinde seçimler sonrasında bu
partinin faaliyetlerine başlayacağı.
hükümette belirli oranda destekle-
nebileceği, Karabağ ile Ermenistan
ve Azerbaycan arasındaki diğer so-
runlann çözüme kavuşturulması sü-
recinin büyük darbe yiyebileceği,
diği, seçimlerin ardından Paris'te
gerçekleştirilecek Minsk Grubu top-
lantısının ABD ve Rusya arasındaki
rekabet açısından tarihi bır nitelik ta-
şıyabileceği vurgulanıyor.
Petrosyan'ın istifasının ardından
ilk kez basının karşısına Türk gaze-
tecileri kabul ederek çıkan ve bura-
da Türkiye'ye sıtemleryollayan Baş-
bakan ve Cumhurbaşkanı Vekıli Ko-
mak üzere olduğunu, Türkiye'nin
gerekli adımlan atmaması halinde
Ermenistan'm yeni çıkış yollan bu-
lacağını söylemiş, "BeUd de Türki-
ye'ye artık ihtiyaa kalmayacağını''
açıklamıştı.
Ermenistan Dışişleri Bakanlığı
uzmanlan ise Ermenistan'm Türki-
ye ile çok yakın ilişkiler kurmak ıs-
tediğini, herkesin bu konuda görüş
birliği içindeolduklannı söylüyorlar.
Ermenistan'm Türkiye'nin tutumu
nedeniyle hareket sınırlannın çok
daraldığını ve dış etkilere karşı açık
hale geldiğini. içte de sağlıklı politi-
ka yapılmasmm zorlaştıgını belirten
uzmanlar. Türkiye'nin şu andaki sü-
reçte çok olumlu katkılannın olabi-
leceğini, bunun için Türkiye'den ta-
rafsız, dengeli ve aktif bir yaklaşım
beklediklerini açıkladılar.
Bunun gerçekleşmesi halinde böl-
ge dışı ülkelerin bölgeye müdahale-
sinın zayıflayacağını savunan uz-
manlar. sorunun daha adil ve kalıcı
bir biçimde çözülmesi için en uygun
koşullann oluşmuş olacağını iddia
ettiler. Üst düze>
r
Ermeni kaynakla-
n. Ermenistan'm artık geçmişi geç-
mişte bırakmak istediğini. önemli
olanın birlikte yeni dostluklar kura-
rak geleceğe bakmak olduğunu,
Kafkaslar'da oluşacak bir Ermenis-
tan. Azerbaycan ve Türkiye ilişkisi-
nin Kafkaslar'da ve daha geniş bir
bölgede yepyenı ufuklar açacağını
öne sürdüler.
POLİTİKADA
SORUNLAR
ERGUN BALCI
Irak ve Ucuz Polemik
Savaş Türkiye'nin kapısında. Saddam Hüseyin,
geri adım atmazsa, ABD Irak'ı görülmemiş bir şid-
detle vuracak.
Bu ortamda Türk basınında çıkan bazı yazıların
emin olun köşe işgalinden daha doğrusu köşe sa-
vurganlığından başka hiçbir işleri yok.
Çıkacak bir savaşın Irak'tan sonra en çok Tür-
kiye'ye zarar vereceğini düşünerek diplomasiye
daha fazla şans tanınmasını isteyenleri 'Saddam-
a" olarak niteleyen bazı çevrelere göre ABD yö-
netimi Körfez krizinde her zaman olduğu gibi şim-
di de "meşruiyetçi" yolu izliyor.
Gönlünde Necmettin Erbakan, Tansu Çiller
ikilisinin o "muhteşem" iktidar dönemı yatan, Er-
bakan'ın Libya'da Muammer Kaddafi tarafindan
azarianması, Çiller'in Avrupa liderleri tarafindan
"yalancı" diye nitelendirilmesi gibi Türkiye'ye onur
verici(!) gelişmelerin özlemini duyan diğer bazı çev-
relerin ise Irak bunalımı hakkında şimdiye dek çı-
kan yazılanndan öğrenebildiğimiz tek şey Başba-
kan Mesut Yılmaz ve hükümete karşı duydukla-
n saplantı halindeki düşmanlık.
•••
Önce ABD'nin "meşruiyetçi" yolda olduğunu
iddia etmek ve bunun aksini savunanları "Sad-
damcılıkla" suçlamak, en hafif deyimle talihsiz bir
girişimdir. Sudan'da askeri darbe ile işbaşına ge-
len ve Saddam'ın rejimi kadar acımasız olan reji-
mi "Islam devrimi" diye tanımlamak kadar talihsiz
bir değerlendirmedir ABD'nin "meşruiyetçi" yol-
da olduğunu öne sürmek.
Gerçek şu ki ABD, Körfez savaşının sona erip,
Kuveyt'in Irak işgalinden kurtanldığı 1992 şubatın-
dan bu yana "meşrviyet" çizgisinin çok dışına taş-
mış olup sürekli uluslararası hukuku ve BM Ana-
yasası'nı çiğnemiştir.
• • •
Örnek mi istiyorsunuz?
ABD Başkanı George Bush 10 Nisan 1991 'de
Türkiye sınırianna yığılmış olan Kürt sığınmacılara
rahat yardım yapabilmek ıçın 36. enlemin kuzeyi-
ni, yani Kuzey Irak'ı Saddam'a yasakladı. Bush, 17
nisanda ise "Güvenlı Bölge" kurmalan için Ame-
rikan askerlerini Kuzey Irak'a gönderdi.
Bush, bu kararlann sadece Ingiltere ve Fran-
sa'ya danışarak aldı. Bir de tabii kendisine yol gös-
teren Turgut Özal'a.
Kısacası, Başkan Bush, bu konuda BM Güven-
lik Konseyi'nin hiçbir karan olmadığı halde Irak'ta
Irak devletinin egemenliğini ortadan kaldıran "Gü-
venli bölgeyi" zor kullanarak kuruyordu. Başka bir
deyişle, ABD, Ingiltere ve Fransa aralarında aldık-
lan karar ve Turgut özal'ın büyük desteği ile Irak'ı
bölmüşlerdir. Bu bölünmenin, Türkiye'ye gerek
ekonomik zarar gerekse terör bakımından yükle-
diği faturayı yıllardır hep birlikte ödüyoruz.
ABD, Irak'ı bölerken, BM çok daha temkinli bir
tavır sergiliyor, Genel Sekreter "Perez de Cuellar"
kuzey Irak'a gönderilecek yabancı askeri güç için
Bağdat'ın iznini almak gerektiğini, aynca BM des-
tekli bir güç için Güvenlik Konseyi'nin kararına ge-
rek duyulduğunu bildiriyordu.
ABD'nin "meşrviyet"(!) çizgisine ilişkin diğer bir
örnek verelim:
Saddam'ın birlikleri 1996'da 36. enlemi aşıp
Barzani'nin peşmergeleri ile tMrlikte Erbıl'e girin-
ce, Washıngton Güvenlik Konseyi'nin 688 sayılı
karanna dayanarak müdahale tehdidinde bulun-
du.
Oysa Güvenlik Konseyi'nin 5 Nisan 1991 tarih-
li ve 688 sayılı karan, lrak'ın hiçbir bölgesini Sad-
dam'a yasaklamaz. Kararda uluslararası insanı ör-
gütlerin Kürtler'e ulaşmasına izin verilmesi, BM
üyesi ülkelerin Kürtler'e insani yardıma katkıda bu-
lunmalan istenir. Üstelik işin ilginç yanı 688 sayılı
karann giriş kısmında "lrak'ın toprak bütünlüğü-
ne ve egemenliğine saygı" ilkesi vurgulanır.
Yani ABD hem bu karara rağmen Irak'ı yıllardır
bölmüş, hem de bu karara dayanarak Irak'a mü-
dahale edebileceğini öne sürmüştür.
•••
Dışişleri Bakanı Ismail Cem'in Bağdat gezisini
eleştirerek hükümeti yıpratma çabalan da doğru-
su hiç inandıncı değildir.
Çünkü, Ismail Cem, geziye çıkmadan bu gezi-
nin bir arabuluculuk girişimi olmadığını. bu konu-
da Türkiye'ye bir talep gelmediğini, sadece iyi ni-
yet girişimi olduğunca ısraria vurgulamış, gerek
TRT-1, gerekse diğer kanallara verdiği demeçler-
de bu noktayı tekrarlamıştır.
Ama buna karşın akşam haberlerini dinleme
zahmetine katlanmayan bazı çevreler ertesi günü
Türkiye'nin "arabuluculuğa" soyunduğunu iddia
etmiş, "Rusya ile Fransa'nın yapamadığını Türki-
ye miyapacak?" diye alaycı bir ifade kullanmış ve
Cem'in gezisini "içpolitikayatınmı" diye nitelemiş-
lerdir.
Savaş Tükiye'nin kapısına dayanmış. Birinci
Körfez Savaşı'nda Irak'Tan sonra en büyük zara-
ra Türkiye uğramış, ekonomik kaybımız 35 milya-
ra ulaşmış, Kuzey Irak'taki otorite boşluğuna PKK
yerleşmiş.
Türkiye bu durumda ikinci bir savaş çıkmasın,
sorun diplomatik yoldan çözülsün diye girişimde
bulunuyor. Ve bu girişim, eleştiri mizah konusu
oluyor.
Kaldı ki Cem'in gezisi dünya medyasına olum-
lu yansımış, International Herald Tribune, Le Mon-
de gibi gazeteler Türkiye'nin girişimine, Rusya ve
Fransa'nın çabalan ile birlikte yer vermişler. CNN
Cem'le uzun bir mulakat yapmıştır.
Sayın Güneri Crvaoğlu'nun önceki geceki "Du-
rum" programında Sayın Hüsamettin Cindoruk
Özal'ın Körfez krizi sırasında kendisine Türk ordu-
sunu Basra Körfezi'ne kadar göndermek istediği-
ni söylediğini açıkladı.
Eski Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necip To-
rumtay ise, Özal'ın kendisini atlayarak yasalara
uymayan davranışlarda bulunduğunu Kuzey Irak'ı
işgal etmek istediğini söyledi.
Hâlâ "Özal döneminde Türkiye'nin saygınlığı
şöyleydi, böyleydi" diyenler, umarız Güneri Civa-
oğlu'nun Durum programından bir iki ders almış-
lardır.