Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Cumhuriyettmtivaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Yayın Yönetmenı: Orhan Erinç
6 Genel Yayın Koordınatorû. Hikmet
Çetinka\a • Yazıışlen Müdüru tbrahim
\ ıldız 9 Sonımlu Müdür Kikret İlkiz 9
Haber Merttea Müdıırü. Hakan Kara 9 Gör-
sel Yönetmen: Fikret Eser
Dış Haberier Şinasi Danışoğlu • tstıhbaral Cengiz
Yridınm A Ekonomı Mehmel Saraç # Kültur
Handan Şenköken 9 Spor Abdülkadir Yücehnan
9 Makaleier Sami Karaören 9 Duzetane Abdullah
Yazm9 Fotoğraf Erdoğan Köseoğlu 9Bı!gı-Be\ge
Edibe Buğra 9 Yurt ?!abcricn Mehmet Faraf
YayınK.unilu İlh»nSdçuk(Başkan).
Orhan Erinç. OkUy Kurtböke.
HikmetÇetinkaya, Şûkran Soaer,
LrgunBatcLUiiK Ta\ıu>^ İbrahim
t ıklız, Orhan Bursalı. Mustafa
Balb». Hakan Kara.
AnkaraTemsilcisı. Mustafa Balbay Atatürk Bulvan No.
125. Kat:4, Bakanhklar-Ankara Tel- 4195020 (7 hat),
Faks 4195027 •lzmırTemsılcısi SerdarKınk,H Zıya
Bh 1352 S 2 3 Tel 4411220. Faks 4419117 %Adana
Temsılcisı Çetin Yiğenoğlu, Inönü Cd. 119 S No: 1 Kat: 1,
Tel-363 12 11, Faks: 363 12 15
Müessese Müdünı î stifn Akmen 0
K.oordmatör Ahmet Konılsan #
Muteshe Bâknt Yener»tdare Hüseyin
Günr • tşletme Önder Çdîk • Bılgı-
tşlem Nail tnal • Bılgısavas Sıstem
Mîbüvet Çîler»Saus
MEDYA C: • Yöneum Kumlu
Başkam - Genel Mudür Gilbi*
Erduran # Koordınator Reha
Işıtman A Genel Mudur Yardancısı
SevdaÇoban Tel 514 07 53 -
5139580-5138460-61,Faks 5138463
YayıraUyan ve Basan: Yenı Gun Haber Ajansı. Ba&ın \e Yayıneılık A $
Türtocagı Cad 39141 Cagaloğlu 34334 tst PK. 246 tstanbul fel |O,212I 512 05 05 (20 hal) Faks (0 212)513 85 95
8ŞUBAT1998 lmsak: 5.33 Güneş: 7.01 Öğle: 12.25 ikindi: 15.09 Akşam. 17.36 Yatsı: 18.58
sigarayı btrakın'
• İSTANBL L (ANKA) -
9 Şubat Dünya Sigarayı
Bırakma Giinü olarak
kutlanıyor. Sigara içme
yaşımn 1 l'e düştüğü ve
günde 3 bin çocuğun
sigarayla tamştığı dünyada 1
milyar 200 bin insan sigara
kullanıyor. Sigarayla
Savaşanlar Vakfi Başkanı
UbeydKorbey'in
açıklamasına göre, sigarayı
bırakmanın yeni
yöntemlennden ilkini grup
terapısi oluşturuyor.
Sigarayla Savaşanlar
Vakfı'nın organıze ettiği ve
Uzman Psikolog Ali Rıza
Tanaltay tarafindan
gerçekleştirilen 20 kişilik
grup terapisi 6 seans sürûyor.
Kültür Bakanlığı
Kütüphanesi
• A\K\RA (AA) - lsmail
Kahraman tarafından
"yeterli sayıda üyesi
bulunmadığı" gerekçesiyle
kapatılan Kültür Bakanlığı
Kütüphanesi, yeniden
açılıyor. Atatürk
Kütüphanesi adı verilen
kütüphaneden, Bakanlık
çahşanlannın yanı sıra
vatandaşlar ve öğrenciler de
yararlanabilecek.
Kütüphane, 10 Şubat'ta
açılacak.
Acıbadem SOYAK
Polikliniği
H Istanbul Haber Servisi -
Acıbadem SOYAK
Poliklinigi hizmete girdi. Üç
katlı müstakil binada
hizmete gıren polikliniğm en
son teşhıs cihazlanyla
donatıldığı ve her uzmatüık
dalında hızmet verdiği
behnıldı.
yaygın
• İstanbul Haber Servisi -
Istanbul Diş Hekimleri
Odası Başkanı Ali Uçansu,
Türkiye'de toplumun yüzde
80'inde dışeti hastalığı
görüldüğünü belirterek
hastahğın tedavi edilmemesi
durumunda sağlam dişlerin
de kaybedilebileceğini
söyledi.
Tanm sektöründe çalışanlar sanayiye kaydı, en yüksek artış Trakya'da, Karadeniz'in nüfüsu azaldı
Türkiyenüfustı babyagöçtü• Genel Nüfus Tesbiti'nin kesin somıçlanna göre 1990'da 56
milyon 473 bin 35 olan Tûrkiye nüfusu, 1997'de 62 milyon 61 bin
252'ye ulaştı. 1990'da binde 21.71 olan nüfiıs artış hızı 1997'de
binde 14.74'e geriledi. Nüfusun yaklaşık yüzde 60'ı Marmara, Ege,
Akdeniz kıyılan üe Batı Anadolu ve Trakya'da yaşıyor.
ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) -
Genel Nüfus Tespiti'nin kesin sonuç-
lanna göre, 62 milyon 61 bin 252 ki-
şi olan Türkiye nüfusu köylerden kent-
lere göç etti. Tanm sektöründe çahşan-
lann büyük bölümünün sanayi sektö-
rüne kaydığı belirlendi. Nüfusun ya-
nsından fazlasuım (yüzde 59.81) Mar-
mara, Ege, Akdeniz kıyılan ile Batı
Anadolu ve Trakya'da yaşadığı orta-
ya çıktı. Devlet Bakanı Mehmet Ba-
tallı, yanılma paylan ve nüfus tespiti-
ni ızleyen günlerde çeşitli merkezler-
den gelen eksik yazım şikâyetlerini
kayda değerbulmadı.
Devlet Istatistik Enstirüsü'nden
(DİE) sonımluDevlet Bakanı Mehmet
Batalh, 1990 yılındaki oranlarla kar-
şılaştınldığmda nüfusun köylerden
kentlere göç ettiğinin ortaya çıktığını
söyledi. Batalh, tanm sektöründe ça-
hşanlann oranlanrun düştüğünü ve bu
oramn sanayiye kaydığınıbelirtti. Mü-
kerrer ya da eksik yazım olduğu yö-
nünde şikâyet gelen yerlerde yeniden
tespit için çalışmalaryapıldığını kay-
deden Batalh, kayda değer yanılma
paylanna rastlanmadığı için bundan
vazgeçildiğinı söyledi. Batalh, bu şi-
kâyetlerle ilgih olarak 33 bin 152 ki-
şinin nüfusa eklendiğini, hayali ve mü-
kerrer yazıldığı belirlenen 29 bin 57
nüfusun da düşüldügünü anlattı.
Artiş hta düştü
Sonuçlara göre, 1990'da 56 milyon
473 bin 35 olan Türkiye nüfusu, 6 mil-
yon 137bin217kişiarttı. 1990'da yıl-
lık binde 21.71 oranmda gerçekleşen
nüfus artış hızı, binde 6.97 oranmda
azalarak, binde 14.74 oldu. Trakya
Bölgesi yıllık binde 26.81 ile nüfusun
en hızlı artış gösterdi|i bölge olurkea,
Karadeniz Bölgesi'nde nüfus azaldı.
Karadeniz Bölgesi'nde nüfus artış hı-
zı eksi 0.87 olarak belirlendi. Gerek,
1990 yılında en iiiksek nüfus artışı-
nın gerçekleştigi Güneydoğu Anado-
lu Bölgesi'nin bu yıl Trakya Bölge-
si'nden daha az artış göstermesi, ge-
rekse tanm sektöründe çahşanlann
oranlannın düşmesi, nüfusun sanayi
böigelerine kaydığmı ortaya koydu.
111er bazında, 1990 sayımında 14
ilin nüfusu 1 milyonu aşarken, son
tespite göre 17 il bu rakamın üstüne
çıktı. Antalya. binde 32.31 ile bundan
önceki yıllara oranla en yüksek nüfus
artış hızmı kaydetti. 25 ilde, nüfusun
göç nedeniyle azaldığı ortaya çıktı.
Gençnûfüs
Yaş grubuna göre dağıhm da, Tür-
kiye nüfusunun büyük çoğunluğunu
gençlerin oluşturduğunu belirledi.
0-17 yaş arası nüfus 20 milyon 227 bin
372 olarak saptandı. 18 yaşın üzerin-
de 36 milyon 640 bin 495 nüfus bu-
lunufken, 5 milyon 742 bin 385 kişi-
nin yaş grubu belirtilmedi.
En genç il ise İstanbul. İstanbul'da
18 yaş altı nüfus 2 milyon 843 bin
760, Ankara'da 1 milyon 113 bin 158,
tzmir'de 887 bin 141 oldu. 18 yaş üs-
tü nüfus Istanbul'da 5 milyon 943 bin
254, Ankara'da 2 milyon 382 bin 31,
Izmir'de de 2 milyon 68 bin 565 ola-
rak belirlendi.
Genel nüfus tespiti için Maliye Ba-
kanhğı'ndan verilen 13 trilyon 446
milyar 197 milyon liralık ödeneğîn 7
trilyon 99 milyar 290 milyon lirası
harcandı. 1997 belirlemelerine göre
Türkiye'nin en kalabahk 10 ili şöyle
sıralandı: İstanbul: 9.061.096, Anka-
ra: 3.627.098, tzmir: 3.076.928, Kon-
ya: 1.937.814, Bursa: 1 ,%5.990, Ada-
na: 1.693.332, tçel: 1.513. 956, An-
talya-. 1.419.551, Şanhurfa: 1.313.076,
Diyarbakır: 1.280.201.
Denizaslanlan
El Nino kurbanı
El Nino denizaslanlanru zor durumda bıraktL Bozulan
iklim dengesi deniz hay\ anlannın yaşam koşuHannı da
etkiledi. Iknizaslanlan balık bulmak için arbk daha
uzun mesafekre yüzmek zonında kalıyorlar.
Yetişkinlerin hızına ayak uyduramavan yavnı
deni/aslanları ise geride kabyor. Bu va\ rulardan
yüzlercesi Şili
1
nin pasifik kryılannda karava çıkb.
Başkent Santiago'nun 180 kilometre kuzeybabsmdaki
Papudo'ya gelen yavnı denizaslanlan açuktan ölme
tehlikesiyle karşı karşıya bulunuyor. ( REUTERS)
İLK KENTLEŞME ÖRNEĞt
Oylumhöyük'e
dünya desteği
AHMET BARUTÇ13
KİLtS - Yeryüzünde ılk
gercek kentyerleşımininoluş-
ruğu belirtilen Oylumhöyük,
dünyada koruma altınaalınan
ilk 30 tarihsel değer arasına
girdi.
M.Ö. 10 bin yıhnın orta-
lannda iskâna açılan ve ilk
yeTİeşim birimi olduğu be-
İirlenen Oylumhöyük'ün bu
konuda rakipsiz ve önemi
dünyada bilinen bir merkez
oldugunu söyleyen Hacette-
pe Universitesi Arkeoloji
Anabilim Dah Başkanı Prof.
Dr. Engbn Ozgen, önümüz-
dekiyaz sürdürülecek kazı-
larla Oylumhöyük'te insanın
geçmişmin daha çok aydın-
lığa kavuşturulabileceğini
söyledi. Özgen, kazılara yurt
dışmdan üç üniversitenin des-
tek vereceğinı kaydetti.
Oylumhöyük"ün sahip ol-
duğu ilklerden dolayı koru-
ma altına alındığına dikkat
çeken Prof.Dr. Engin Özgen
şöyle konuştu: "Dünyada 10
bin nüfusa sahip ilk kent ol-
duğu belirlenen Oylumhö-
yük. avncadünyanınilk tica-
ret merkc/i olmuş. Yine ilk
hayvan evcilleştirilniesi bu-
rada vaptlmış.Mühürle müt
khet kavramının gerçekteşti-
rildtği ilk >erleşün birimi oi-
ma gibi birçok özelliği ve ilk-
leri bulunan Oylumhöyük
koruma altına ahnmışve dün-
yada 30. sıra\ı almıştır. Onun
bu değerleri taşıması nede-
niylekazdan 12 vıkhr arahk-
sız surdürüyoruz."
Kültür Bakanlığı 'nın kat-
kılanyla Oylumhöyük'te bir
de kazı evi yaptıklannı kay-
deden Özgen konuşmasını
şöyle tamamladı: "Höyük-
ten çtkan eserkrin bir bölü-
münü burada koruyacağız.
Elde etüğimiz bulguiann bir
böfömü şuandaABD'nmCa-
lifornia ve Almanya'nın He-
idetbergüniversitelerinde in-
celeniyor. Çalışmalanmızm
sonuçlannı aüyoruz."
SAK USTUNDE MÜJDATGEZEN
%l
Çocuklar için
Tatil sürüyor. lyi gidiyor mu arkadaştar? Bence bir iki
kitap okuyun, ama ders kitabı olmasın. Sonra okul
açıldığında o okuduklannızı birbirinize anlatırsınız. Size
bu hafta bir mınık şiir gönderiyoaım: Adı, TOPRAK.
Yollanmız ya taştan, ya da asfalrtan olmuş
Ne koşacak bir arsa, ne de bir bahçe kalmış
Kent denilen bu yerde, ne bir çıçek ne yaprak
yetişrnez oldu artık, sana hasretim toprak.
Pazarlık ve duvarlık sözler
TANRI HERKESİ KENDİNDEN KORUSUN. BİR DE
DOST GİBİ GÖRÜNENLERDEN...
Maske
Bu yaştan sonra maske takıp da yazı yazamam.
Sözüm de özüm gibi olmaiı. Zaten bu hep böyle
oldu. Zarannı görmedim mi? Gördüm. Ama daima
yararı, zaranndan az oldu. Aziz Ağabey'in dediği
gibi dilime geleni degil, aklıma geleni yazıyorum.
Süzgeçten geçirip, eleştirerek kendimi. Bu nedenle
yazılarımın beğenildiğini görüyorum. UM Ağabey'in
cenazesinde Refik Erduran'ı gördüm. Bana: "Sen
aktör olacağına yazar olmalıymışsın" dedi.
Oyunculuğumu mu yerrji, yazariığımı mı övdü
anlayamadım ama, Refik Ağabey o kadar eski dost
ki, ta, babalanmıza dayanan bir dostluk bu, o
nedenle ikısini de övmüş olabilir ancak. Bu hafta
"TEK BAYRAK OLSA" adlı bir yazı yazmak
istiyordum, olmadı. Yerim dar. Masmavi bir kumaş,
üzerinde yüzlerce yıldız. Her biri, en küçük bir ada
ülkesinden Çin'e kadar tüm dünya ülkelerini
simgeliyor, dünyanın hangi ülkesine giderseniz
gidin, bu bayrak dalgalanıyor. Çünkü ülke ve sınır
diye bir şey yok. Herkes öğrenmiş aynı dili
konuşuyor. En pratik biçimde ingilizce olabilir bu.
Ne Amerika Irak'ı tehdit ediyor, ne Türkiye ile
Yunanistan birbirlerini. Ne zenci var, ne sarı ırk, ne
Alevi, ne Sünni. Katolik, Protestan falan dayok.
Herkes birbiriyle dost, kardeş... Üstelik ülkenin adı
Ütopya da degil. Ne olur yani böyle olsa? Silah
yatmmcıları çok şey mi kaybederler? Başka bir
sanayi koluna yattnm yapariar, olur biter. Kapitalizm
çok mu dertlenir böyle olsa? Böyle bir yazı yazmak
isterdim, ama yerim dar...
MEKTUPLARINIZIZİVERBEY DURAĞI - KADIKÖY
- İSTANBUL ADRESİNE YAZABİÜRSİNİZ.
Ayfer Atay'ın mektubu
Beşiktaş Belediye Başkanı Sayın
Ayfer Atay'dan bir mektup
aldım. Aynen yayımlıyorum:
Sayın Müjdat Gezen
önceükte sevgi ve selamlanmı
itetıyorum. Sonra da sizin gibi bir
degerli dostumuzun bizleri yanlış
değerlendırmesı endişesini
taşıyarak, bir bılgi eksıklığıni
gidermek istiyorum.
11.01.1998 günü yayımlanan
Cumhuriyet gazetesindeki
sütununuzdaki "Sen/ güldürenler"
başlıklı yazıda bizi hedef almayan,
ama yine de özellikle sizın
bilmenizi istedigim, Akatlar Kültür
Merkezi'ne ilişkin konuya açıklık
getırmek ihtiyacını duydum.
Beşiktaş Belediyesi Akatlar Kültür
Merkezi inşaatında ve iç
donanımında MESA fırmasının
yapımcı olmasından öte hiçbir
ilişkisi yoktur. Arsamız Emlak Kredi
Bankasfndan alınmıştır. Nasıl
alındığını da size bir uygun
zamanda anlatmak isterim.
Arsamız 16.10.1994 tarihli Sabah
gazetesinde yayımladığımız ilanla
kat karşılığı ihale edilmiştir.
Ihale, arsamızın hemen yanındakı
Sarı Konaklar diye bilinen sitenin
yapımını daha öoce üstlenen
MESA firması yenı bir şantıye
açmak ihtiyacı duymadığı için,
ihaleye katılan 8 firma içinde en
uygun şartlan öne sürerek inşaatı
yüklenmıştır. Şimdı bu yapının
%66'sı Beşiktaş Belediyesi'nin,
%34'ü MESA'nmdır. Yani inşaatın
yapım bedelı şu anda MESA
şırketine ait olan % 34'ün
içindedir. Bölgeye bir küttür
merkezi inşa etmek, aslında
MESA'nın belediyemize degil ama,
MESA'nın yüksek fıyatlarta sattığı
daire sahiplerine dolayısıyla da
MESA'ya hediye olmuştur. Aslında
şehrin gelişmesi ile oluşan arsa
rantlannın hiç olmazsa bir
bölümünün toplum yaranna geri
dönmesi gerekir. Bu yasal olarak
sağlanmalıdır. Yani o kültür
merkezi gerçekten hediye
edilmelıdır. Bu belkı bazı
betediyelerde yapılmaya çalışılıyor.
Ancak sizin de yazmızda esas
olarak vurgulamaya çalıştığınız
gibi, bunun faturası bir gün
mutlaka çıkanlmaya çalışılıyor.
Beşiktaş'ta biz bu çukura
KDV hariç Bu ne demek acaba? Bazı dükkânlara
giriyorsunuz, malı alıp parasını tam
ödeyecekken "ya/n/z, KDV hariç efendim" diyotiar. Böyle bir laf
var mı? Satılan tüm malların KDV'sı içinde degil mı? Astron Biigt
Işlem adlı finmadan bir bilgisayar alarak ınternete bağlandık. Aracı
arkadaşımız aletin fıyatını söyledi biz de pekı dedik. Tam parayı
ödeyecegiz "KDV hariç" dediler. Neden hanç? Ben bir tane mal
alıyorum. Toptan almıyorum ki. Firma sahibi Lütfi Bey: "Madem
size böyie söylenmiş KDV dahil olarak ödey/n" dedi. Ama buna bir
formül bulmak gerekiyor. Herhangi bir maldan bir tane alıyorum.
KDV dahil mı, hariç mi nereden bilecegtz? Yoksa esnaf bizı saf
görüp uyutuyor mu?
düşmemeye çalışıyoruz.
Arsamızı iyi bir mal sahibi gibi
pazarladık. Şımdi içinde sizin de
elleriniz, emeğiniz bulunan
binamız hizmet vermeye çalışıyor.
Sadece bunu bilmenizi istedim.
Bu vesileyle bayramınızı kutluyor
sağlık, esenlik ve başan dolu
günler diliyorum. Saygı ve
sevgilerimle
Ayfer Atay
Beşiktaş Belediye Başkanı
Sevgili Ayfer Ağabey...
Koskoca istanbul şehrinde topu
topu üç tane kalmış demokrat
belediyeye gözümüz gibi
bakıyoruz. Burada amacımız
güzelim Beşiktaş Belediyesi'ni
karalamak değil. Bunu siz de
biliyorsunuz. Bana yanrt vermesi
gereken yer, MESA. Size başarılar
diliyorum, bu vesıle ile de
MESA'nın bir yaptığını daha
anlatarak MESA dosyasını
kapatıyorunr. Aksoy Grubu ile
ortaklaşa yaptığı Capitol Eğlence
ve Alışvenş Merkezi'ne gençier ve
çocuklar için bir tiyatro, bir kitaplık
ve görmezler için 200 kasetlik bir
kitaplık yapıldı. Anlaşmaya göre
buralar yüzde ıle çalıştınlacaktı.
Bir süre sonra bu adamlar kıtaplığı
ve tiyatroyu kapatmak ıçın baskı
yapmaya başladılar. Çünkü
istedikleri parayı kazanamıyorlardı.
Sonunda tiyatro, kitaplık ve
görmezler ıçın yapılan kitaplık
kapatıldı, orası şımdi market. Bu
gibiler para ıçin her şeyı yaparlar.
Ev de hediye ederler, salon da,
daha başka şeyler de. Eğer para
gelmıyorsa, tiyatro da kapatırtar,
kitaplık da. Bilmem anlatabıliyor
muyum?..
O benim çok sevdiğim bir dost ağa-
beyimdi. O zamanlar Türkiye'de karton
film yapmak bir olaydı. Kimse nasıl ya-
pıldığını bile doğru dürüst bilmiyordu. Oğuz
Aral, Tekin, Eflatun Nuri, Yalçın Çetin bir
şirket kurmuşlardı. Diğer tarafta da Ali
UM, Tonguç Yaşar ve bir iki karika-
tür ustası daha (şimdi adlannı anım-
sayamadım) Kare Reklam't çalışün-
yorlardı. Kimsenin bilmed'ıği bir işt, bu
insanlar kendi kendilerine öğrenmiş-
ter ve sinema reklamlannda oldukça
iyi işler üretirdurumagelmtşlerdi. Fer-
nıh Doğan da sinemalara dağıtım iş-
Serini gerçekleştiriyordu ve çiziyordu. Ul-
viAğabey'i, işteo 60' lı yıllarda tanıdım. Dost
olduk. Onu çok severdtm. Şakalan, esprileri bit- .
mek bilmezdi. Kandemir Konduk'a kendi anlattığı
bir anısından, onu bir kez daha anmak istedim: "Y//-
\ar önce Istanbul'a bir buz revüsö golmiş. Biz de gi-
Portre dip iztemek istiyoruz. Ama gazetede işleri-
miz bitmemiş. Saat dokuza çeyrek var, buz
revüsü ise dokuzda başlıyor. 'Ulvi sen bir
şeyleryaparsın' demeye başladı arkadaşlar.
Açtım tetefonu görevli komiseri istedim:
- Alo, ben başbakanm yaveriyim, be-
yefendi şu anda toplantıdalar, çtkınca
buz revüsünü şereflendirecekter, sa-
kın başbakan gelmeden başlamayın
dedim.
Dokuz buçuk civannda buz revü-
süne yetiştik. Geçtik oturduk yerimi-
ze, iyi de program birtüriü başlamıyor.
- Tabii başiamaz adamlar senin yü-
zünden başbakanı bekliyorlar, dedi biri.
Kalktım yerimden komiseri buldum:
- Ben başbakanm yaverinin yegeniyim, sizi
defalarcaaramışlartelefonu düşürememişler, toplan-
tı uzamtş, başlasınlar, diyor."
Seni hep tatlı anacağım Ulvi Ağabey.
Pazarın fıkrası
Bebek bekleyen anne
küçük oğluna sormuş:
- Yakında bir kardeşin
olacak, onun sanşın mı
olmasını istersin, esmer mi?
Oğlan yanıt vermiş:
- Zenci olmasını isterim.
- Neden?
- Babamın ne hale
geleceğini gönmek için.
TRT
Bu kurum adam
olmayacak. Bu nedenle de
itin kuyruğu gibi ne uzayıp,
ne kısalacak. Bu ülkede
televizyonla uğraşanlann
hemen tümü
televizyonculuğu TRT'de
öğrendi. Ben de ilk kez
ekranla orada tanıştim.
Cebimızden harcar
parodiler çekerdik...
Geçenlerde bir program için
davet aldım. Gittim. Önüme
bir kâğıt uzartılar. Ikı kişi
programa konuk olarak
katılıyorduk. Biri ben, biri de
ses sanatçısı, Safıye
Soyman. Kâğıdı imzalarken
bir şey ilişti gözüme. Benim
adımın karşılığında 'Konuk -
3.5 mityon', Safıye
Soyman'ın adının karşısında
ise 'Sanatçh solist 15
milyon' yazıyor. Programa
iki kişi katılıyoruz. Genç
şarkıcıya böyle bir değer
biçmişler, bana da böyle.
Nedenini sordum. "O
sanatçı" dediler. Paltomu
aldım, ayağa kalktım: "Siz
adam olmadıkça, beni bir
daha çağırmayın, kimin
sanatçı, kimin değil
olduğunu hangi geri zekâlı
tespit ediyor" dedim.
Oradakilerin tabii bunda bir
suçlan yok. Bürokrasi
böyleymiş. Utan bu
memleket zaten
bürokrasiden battı, bir de
bizi mi batırmaya
çalışıyorsunuz? Ne Genet
Müdür Yücel'in, ne
yardımcısı Sevgili Bülent'in
iyi niyetleri de bu kurumu
düzeltmeye yetmeyecek,
çünkü balık çoktan kokmuş.
Yıllar önce kel bir genel
müdürleri vardı, beni beş yıl
cezalandırmıştı. Şimdi ben
de TRT'ye bir ceza kestim.
Adam olduklannı görünceye
dek çıkmayacağım
ekranlanna...
AZİZ NESİN İLKÖĞRETİM OKULU:
Bu hafta elime bağış duyurusu geçmedi demek,
bağışlar durdu demek olmasın. Siz ne yapın
yapın, birim hiç önemli değil, VAKIFBANK-
ÇATALCA- İSTANBUL'a bağışlannızı gönderin.
Okulda bir tuğlanız bulunsa ne güzel oimaz mı?
Boşuna uğraşıyoruz gizlemek için / Bir zaman
gizlesek de /
Gün getir gizlenemez / Açık gözlerime bakarlar o
gün
Gözbebeklerimde tanırtar seni.
1984 İSTANBUL
Beni güldürenler
)aba Hakkı
3eşiktaş'ın en
ünlü
futbolculanndandı.
Ben kendisini
tanıdım. Son
derece kişilikli bir
adamdı. Yaşlı
sayılacak çağlanna
dek futbol
oynadığından
akranlanna oranla
ihtiyar futbolcu idi.
Otoriter tavn ve
davranışlan sahaya
da yansırmış. Bu
bölümünü ben
anımsamam,
babamdan
dinlemiştim. O denli
sözünü geçirirmiş
ki sahada, bir gün
bir maça kazakla
çıkmış. Herkes
Beşiktaş forması ve
karşı takımın
formasını giyerken
Baba Hakkı kazakla
oynuyor. Kimse sormamış, soramamış. Bir ara
Hakkı'nın sertliğini falan hiç bilmeyen biri: "Neden
kazakla oynuyorsun" diye ağzından kaçınvermiş. Baba
Hakkı da gayet sert biçimde: "Görmüyor musun ulan,
hava ne kadar soğuk" diyerek gayet mantıklı bir
biçimde yanıtlamış adamı. Ben bu olayı belgeleri ile de
görünce çok gülmüştüm. Düşünün, bir futbolcu forma
yerine kazakla çıkıp oynayabiliyor. Ama o Baba Hakkı.
KISA... KISA... •Tayfun Talipoğlu'nun "Benim
Yolum" adlı kitabını okudum, çok beğendim. Size de
öneririm, beğeneceksiniz. Bir devre ışık tutuyor.
• Yazar Tuncer Cücenoğlu Günaydın gazetesinde
sanat yazılanna başladı. Sabahattin Ali için güzel bir
kampanya başlatmış, destekliyoruz. • Şanar
Yurdatapan'dan gene fakslar aldım. Ama geçen gün
on aya mahkûm olduğunu öğrenerek şaşırdım.
• Meliha Yılmaz Vakfı faksında "Yasama hakkı tüm
canlılanndır" diyor. Davetlerine teşekkür ediyorum.
Ama Ankara bize uzak, hem de çoook uzak kalıyor.
• Işçi Partisi'nin faksında "Türkiye'yi kimler Yugoslavy
haline getirmek istiyor" vurgulanmış. • Uran Kültür ve
Sanat Galerisi'nde Nesrin Bal'ın sergisi var.