09 Mayıs 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 2 TEMMUZ 1997 ÇARŞAMBA 10 HABERLER Tarîhe 'kanh Sıvaskatbamı' olarak geçtîGözü dönmüş yobazlar Madımak Oteli 'nin önünde toplanarak cihat çağnsında bulundular. Bu çağrılar sonunda 35 aydın otel ile birlikte yandı. Laikliği ve demokratik hukuk devletiniyıkmayı amaçlayan saldırganlar neyazıkki bugün hâlâ adalet önünde hesap vermediler. BARAN LTNCU 1 Temmuz 1993: Pir Sultan Abdal Kültür ve Tanıtma Derneği'nın dört yıldır Banaz'da düzenlediği Pir Sultan Abdal Kültür Etkınlikleri, valiliğin de desteğiyle ilk kez Sıvas'ta başladı. Etkinliklerin başlamasından günlerce önce Islamcı yerel basında "Müslümanlara" başlıklı bildirileryayımlandı. Bu bildirilerden bırinde. "Bu kızılbaş taifesi Yavuz'un kıyamını unutmuş olmalılar ki yeniden Müslüman kenti Sıvas'a gelme cesaretini gösterebilivorlar" türünden kışkırtıcı ıfadeler kullanıldı. Bırçok aydının. yazann, tiyatro ve semah gruplannın katıldığı etkinliklerin ilk gününde Aziz Nesin bır konuşma yaptı. Aynı sırada Sıvas sokaklannda "Müslümanlara" başlıklı bir bıldin elden ele dolaşıyordu. Aziz Nesin'ın Müslümanlığa dil uzattığını ıleri süren bildiri, Aziz Nesin"i açıkça hedef olarak gösteriyor ve "Gün, Müslümanlık uğruna gerekleri yerine getirme günüdür" dıyerek "cihat" çağnsında bulunuluyordu. 2 Temmuz 1993: Sıvas'takı yerel dıncı gazeteler. Aziz Nesin'in konuşmasına "Dine saldın". "Müslümanlara hakaret", "Müslüman mahallesinde salyangoz saöüyor" başlıklanyla verdiler. "Müslümanlığa \oneltilen çirkin küfürlerin hesabının sorulacağı gün"ün geldığini belirterek halkı Aziz Nesın'e ve etkınliğe katılan aydınlara karşı kışkırtıyordu. Saat 12.00 sıralannda bazı dinci gruplar sloganlar atarak caddelerde dolaşmaya başladılar. Buruciye Medresesı'nde düzenlenmesi planlanan imza günü bazı kişilerin "Dinsizlere ölüm". "Şeytan Anz" ve "tslama uzanan eller kınlsın" sloganları atarak yüriiyüş yapmalan üzerine ertelendi. Saat 13.40'tacuma namazından sonra çeşitlı camilerden çıkan şeriatçılar, şeriat çığlıklan atan yobazlar, Paşa Camii'nin önünde toplandı. Şeriatçı grup Buruciye Medresesı'nde oyunlarını oynayan tiyatroculara taş ve sopalarla saldırdı. Saat 14.00. TekrarPaşa Camii'nden hükümet konağına yürüyen grubun bu kez hedefî. Pir Sultan Abdal Kültür Etkinlikleri'ne ızin veren Vali Karabilgin'di. Sıvas Belediye Başkanı Temel Karamollaoğlu. topluluga bır konuşma yaptı. Karamollaoğlu'nun "Siz isterseniz hilaferi bile getirirsiniz'" şeklindeki konuşması. topluluk tarafından sık sık tekbır sesleri ve alkışlarla kesildi. Mollaoğlu konuşmasını, "Gazanız miibarek oteun"diyerek bitirdi. Bu konuşmadan sonra Karamollaoğlu, kalabalığın dağılmasını istediyse de konuşmasının içerığiyle ateşledıği topluluk, bu gönülsüz uyanya kulak asmadı. Saat 14.40. Sabahtan itibaren kentin sokaklannda çeşitli sözlü ve fiziksel saldınlara uğrayan aydınlar ve sanatçılar kaldıklan Madımak Oteli'nde toplandılar. Polis, otelın önünde ince bir hat oluşrurdu. Saatler 15.00'i gösterirken otelın önünde bınkenlerin savısı 2-3 bini buldu ve "Vali istifa", "Vali gidecek şeriat getecek", "Şeytan .Aziz", "Sıvas Aziz'e mezar olacak" gibı sloganlar yükseldi. Otelin içinde panik başladı. içeriden dışarıya çıkabilmek imkânsız hale gelmişti. Polis, topluluğu dağıtamadı. Vali, Başbakanlığa ilk acıl yardım faksını çekti. Saat 16.40'ta Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Hasan Yücesan bir açıklama yaptı. Açıklamada. "Olaylar protesto şeklinde gelişiyor. Olavlar kontrolümüz altındadır" dcdi Saat 17 00'deMılliGençhk VaktVnın yurtlanndan yaşlan 14 ıle 18 arasında değışen binden fazla öğrenci otelın önünde bekleyen topluluga katıldı. Aynı sıralarda Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Erdal İnönü. Aziz Nesın'den durumla ilgıli bilgi alıyor ve devletin duruma hâkim olduğunu söylüyordu. Vali Ahmet Karabilgin ıse oteldekilerin tahliye edilme isteğini "•tehlikeli" olduğu gerekçesiyle gen çev irıyor ve Başbakanlığa ikincı acil yardım faksını çekıyordu. Saat 18.00. Vali Karabilgin, meydandakı Ozanlar Heykeli'nin kaldınlmasına karar verdi. Böylelikle bu heykelin Pir Sultan Abdal a aıt olduğunu düşünen şeriatçılann yatıştırılabıleceğine inanıyordu. Fakat şenatçılar, heykelı halatlarla Madımak Oteli'nin önüne kadar sürükledi Dükkânlar kapandıktan sonra kalabalık dahada arttı. Sıvas Beledıyesi'nın Madımak Oteli'nin karşı kaldırımına önceden yığdığı kaldınm taşlannı şeriatçı grup otele atmaya başladı. Saat 'l 8.30. Oteldekiler gıriş kapısına bir barıkat kurdular. Kondor ve merdivenlerde toplanmaya başladılar. Bu sırada kaldınm taşlan sürekli otele yağıyordu. Saat 19.00. Hınçları gittikçe artan şeriatçı saldırganlar. etraftakı otomobıllerı ateşe verdiler. Yanan bez parçalannı otelin içine attılar. Bu gruptan ikı kışı digerlerınin de yardımıyla otelın ıkıncı katına kadar çıktı. Ellerindeki - bidonlardan döktükleri benzınlerle perdeleri ateşe verdiler. O sırada topluluktan "Yakın ulan yakm" sesleri yükseliyordu. Saat 20.20. Yangını ^seîödürmeye çalışsh ** itfaiyecıler. su hortumlan kesilerek saldırganlar tarafından engellendi. Oteldeki aydın ve sanatçılar üst katlara kaçmaya başladı. Bir bölümü bulduklan bir aralıktan arka binadakı BBP Sıvas il binasına sığınmaya çalıştı. Ancak bazı partililer tarafından içeri girmelerı engellendi. Sonradan oraya gelert BBP Sıvas il başkanı, kaçmaya çalışan aydın ve sanatçılann içeri girmelerine izın verdi. Otelin ıçınde üst katlara kaçanlar ise alev lerden çıkan dumanlardan dolayı boğuldular. Yine üst katlarda bulunan Aziz Nesin ve Lütfii kaleti. itfaiye tarafından merdıvenle kurtanldı. Aziz Nesin. kurtarılışı sırasında RP'li Cafcr Özçakmak ve bir itfaiye erı tarafından yumruklandı. Topluluğun bır kısmı hükümet konağına yöneldı. "İslama uzanan eller kınlır. şerefsiz vali" sloganlarıyla valiliği taşa tuttular. Güvenlik görev lilerının havaya ateş açması sonucunda saldırıların önüne geçılebildı. Saat 21.00'de valılik, Ankara'ya olaylar sonucunda 27 ölü. 100'den fazla yaraltnın olduğunu bildırdi. Saat"22.00. Ölü sayısının 35 olduğu ortaya çıktı. Yaralılardan ıkisınin bir süre sonra ölmesiyle olaylarda hayatını kaybedenlerin sayısı 37 kışıye ulaştı.-Kodtunç.. *• saldınnın kurbanlanndan 3S"i otelde dumandan boğularak, iki kişi de nereden atıldığı belli olmayan kurşunlarla öldü. İstanbul Savaş 'tan Aidt'e dava • Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Savaş, İhvan Yayıncıhk Limited Şirketi ile Akit Gazetesi Sorumlu Yazıışleri Müdürü Ali İhsan Karahasanoğlu aleyhine 3 milyar liralık manevi tazminat davası açtı. İstanbul Haber Servisi - Yargıtay Cumhuriyet Baş- savcısı Vural Savaş, tstan- bul'daki avukatlan aracılı- ğıyla İhvan Yayıncıhk Li- mıted Şırketı ile Akit Gaze- tesi Sorumlu Yazıişleri Mü- dürü Ali İhsan Karahasa- noğlu aleyhine 3 milyar li- ralık manevi tazminat dava- sı açtı. Savaş'ın Istanbul'daki avukatlan Fuat Gence ve eşi Esin Gence tarafından yapılan açıklamada, Yargı- tay Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş'ın Refah Parti- si'nin kapatılması ile ilgili Anayasa Mahkemesi'ne dava açmasından sonra Is- tanbul'da yayımlanan Akit gazetesinin 22-25 Mayıs 1997 tarihlen arasında bi- rinci sayfada manşetten verdiğı "Gözleri döndü", "Bu savcı raporluk", "Pek de cahilmiş" v e "Okuduğu- nu da anlamıyor" başlıklı haberlerde Savaş'a hakaret edildığı belirtildı. Avukat Fuat Gence. yaym yoluyla Yargıtay Cumhunyet Baş- savcısı Vural Savaş'a haka- ret edildiği gerekçesiyle Kadıköy 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde İhvan Ya- yıncıhk Limited Şirketi ile Akit Gazetesi Sorumlu Ya- zıişleri Müdürü Ali İhsan Karahasanoğlu'na dün 3 milyar liralık tazminat da- vası açıldıgını bildirdı. Gazetenin yayınlanndan dolayı aynca Sorumlu Yazı- ışleri Müdürü Ali İhsan Ka- rahasanoğlu hakkında T- CY"nin268 1 ve3.madde- lerinde yer alan "Resmi st- faö bulunan bir memura i- fe ettiği vazifeden dotayr şe- ref ve haysiyetine hakarette bulunmak" suçundan 4.5 yıla kadar hapıs cezası ıs- tendiğini belirtti. Olayın sanıldarı kaçıyor• Italya'ya daha önce kaçan Ali Temel ile Sadettin Temiz'in iadesi içm İtalya'nın İstanbul Başkonsolosluğu girişimde bulundu. EVİNGÖKTAŞ AJNKARA-Sıvas katliamının önceki du- ruşmalarda tahliye edilen, ancak daha son- ra Yargıtay'ca haklannda yeniden hüküm kurulması ıstenen sanıklardan biri daha Türkiye'den kaçtı. Murat Sungur, Ali Temel ve Sadettin Te- miz'den sonra Yargıtay'ca ıdam cezasına çarptınlması istenen Alim Özhan" m da ge- çen günlerde pasaport alıp yurtdışına kaç- tığı bildirildi. İtalya'nın istanbul Başkon- solosluğu'nun, Temel ıle Temiz'in adres- lerinin saptanıp. yakalandıktan sonra iade edilmelen ıçin girişimde bulunduğu öğre- nildi. Başkonsolosluk yetkililerinin. İtalya'ya kaçtıklan belirlenen Temel ve Temiz'in ne zaman ve nereden pasaport aldıklannı tes- pit etmek için Sıvas Emniyet Müdürlü- ğü'nden bilgi istedikleri belirtildi. Anka- ra DGM Başsavcılığı'nın, gelecek duruş- malarda yeniden savunma yapmalan gere- ken tutuksuz sanıklann yurtdışına çıkışla- nnın önlenmesi için Sıvas Emniyet Müdür- lüğü'ne yazı yazıp uyanda bulunduğu ve isimleri bildirilen sanıklann bir an önce yakalanmasını istediği bildirildi. Davanın cuma günü yapılacak olan duruşmasında, DGM Savcısı Hamza Keleş^esas hakkında hazırladığı mütalaasını okuyacak. Ke- leş'in. Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nin görü- şü doğrultusunda mütalaa bildireceği kay- "Sağır kulağa sözüm yok, köre ne göstereyiml Bilmezlikten duymazhkum geknler; Bir de size sormalı, ya ben nereye gideyim?" • Metin Altıok "Gülüşün bir kuş olacak hep omuzumda..." diyordun ya babacığım, 0 kuş artık benim omuzumda. Bir de görenlerin, duyanların... Zeynep Altıok dedildi. Haklannda dava açılan 79'u tu- ruklu 124 sanığin yargılanmasına Ankara 1 No'luDGM'de21 Ekım 1993 günü baş- landı ve mahkeme 18 duruşma sonunda 26 Aralık 1994 günü karannı açıkladı. Mah- keme 124 sanıktan 26'sına 15"eryıl. 60 sa- nık hakkında 3'er yıl hapis cezası verirken 37 sanığın da beraatini kararlaştırdı. DGM'nin karan, müdahil v e sanık aviikat- lan ile dönemın DGM Başasavcısı Nusret Demiral tarafından temyiz edildi. Temyiz başvurulannı ınceleyen Yargıtay 9. Ceza Dairesi, karara yapılan itirazlan yerinde görerek ola> ın TCY"nın 146. maddesi kap- samına girdiğine karar verdi. Daıre, sanık- lardan 42'sının bu maddeye göre ıdam, 32 sanığın TCY'nin 146,3. maddesine göre 5 ile 15 yıl arasında değişen hapis cezasıyla yargılanması gerektığini kararlaştırdı. Y'üksek mahkeme, aynca davada yargıla- nan 25 sanığın beraatine ilişkin mahkeme karannı onarken 3 sanık hakkında verilen 3'eryıllık mahkûmiyeti de gerekçeleri ya- zılmadığı için bozdu. Yine 3'er yıl hapis cezalanna çarptınlan 14 sanığın beraat et- meleri gerektiğini hükme bağladı. Daire, karannda. DGM'nin yazar Aziz Nesin'in konuşmalan nedeniyle bazı sanıklann ce- zalannda "ağır tahrik" gerekçesiyle yapı- lan indinmi yerinde bulmadı. Yargıtay'ın bozma karannın ardından. Ankara 1 No'lu DGM'de 19 Kasım 1996 günu dava yeni- den görüşülmeye başlandı. DGM, Yargı- tay'ın bozma ilamı konusunda sanıklar ve avukatlan ile müdahil av ukatlanna görüş- lerini sordu. Sanıklar ve avukatlan. bozma karanna uyulmamasını. müdahil avıakatlarda uyul- masını ıstediler. Davanın duruşmasına çı- kan DGM Savcısı Hamza Keleş. açıkladı- ğı görüşünde, Yargıtay 9. Ceza Daıresi'nin verdiği karara oybirliği ile uyulmasını is- tedi. Mahkeme heyeti. bozma ılamına bü- yük ölçüde uyarak Madımak katliamının, TCY"nın 146. maddesinde düzenlenen "De\letin anayasal \e temel nizamını boz- ma'* amacı taşıdığı görüşüne vardı. Mah- kemenin bu karanndan sonra 37 sanık i- dam. 27 sanık 5'er yıldan 15'er yıla. 3 sa- nık 3'er yıla kadar hapis cezası istemiyle. 14 sanık da beraat istemiyle yeniden yar- gılanmaya başladı. Mahkeme. daha önce haklannda 3'er yıl hapis cezası verilen ve Yargıtay "ın 5'er yıldan 15'er yıla kadar ha- pis istemiyle yargılanmalannı istediği 11 sanığın. ilk cezalannda direnilmesini ka- rarlaştırdı. Bozma ılamı konusunda görüş- leri sorulmayan 6 sanık hakkında Yargı- tay'ın bozma karanna uyulup uyulmama- sına daha sonra karar verilecek. LrÖRÜŞ/ ATAOL BEHRAMOĞLU* Sıvas'taki katliamın üzerinden bir yıl daha geçti. Ankara'da görülmekte olan dava he- nüz sonuçlanmış değil. Katliam sanıklarında herhangi bir piş- manlık belirtisi yok. Tersine, duruşmalar sırasında Sı- vas'ta çocuklarını. eşlerini akrabalannı yitirenlere saldırıyor, mahkeme kurulu- na, katliam kurbanlarının avukatlarına hakaret ediyorlar. Bu cüretin kaynağı çok açık. Şeriat, devletin içinde örgütlendi. Canilerin avukatlığını üstlenmiş kişi- nin birkaçgün önceye kadar Adalet Ba- kanlığı makamında bulunuşu, katliam sırasındaki Sıvas Belediye Başkanı'nın şu anda partamenter oluşu, Sıvas kat- liamının arkasındaki siyasal gücü, kim- Sıvas Katliamının Dorduncu Yılındaliğini göstermeye yeterlidir. Şeriat iktidara doğru yürüyüşünde, ülkeyi tümüyle ele geçirmek hedefinde yeni aşamalara ulaşmak üzereyken su- çüstü yakalandı. Refah Partisi'nin hükümetten ayrıl- mak zorunda kalışı, şeriat ıçin görünüş- te bir yenilgidir. Devletin içindeki kadroları, toplumun her kesimındeki örgütlerı, dış kökenli ol- duğu kuşku götürmeyen finans kaynak- ları varlığını korudukça. şeriat siyasal ık- tidar için yürüyüşüne kaldığı yerden her an başlayabilecektir. Sıvas'taki katliamın örgütleyicileri ve uygulayıcıları, 1920'li ve 30lu yıllardaki şenatçı ayaklanmaları gerçekleştırenle- rin torunlarıdır. O günkülerin karşısında genç Cum- huriyet'in Meclisi, hükümeti, yargısı ve ordusu vardı. BugünkülerCumhuriyet'in bütün ku- rumlarını ele geçirme yönünde inanıl- maz mesafe aldılar. Sıvas'ta yakılarak ve boğularak öldü- rülen ınsanlar arasında ülkemızin seç- kın yazarları, şairieri, müzikçileri ve eğer yaşıyor olsalardı yaşları bugün ergenlik çağına ancak ulaşabilecek çocuklar vardı. Şeriatçı medya, Sıvas katlıamına ar- ka çıkmaya devam ediyor. Tanrı'nın adaletini savunur görünen, aslındaysa yürekleri taşlaşmış, vicdanlan sağırlaş- mış olanların Ankara'da Karşıyaka Me- zartığı'na uğramalarını ve orada Sıvas katliamı kurbanlarının yan yana sıralan- mış mezar taşları önünde bir an dura- rak, kendi kendilerini, insanhklarını sor- gulamalarını isterdim... Sıvas katliamının dördüncü yılında. aralarında şaır, yazar, sanatçı dostları- mız Asım Bezirci, Metin Altıok, Beh- çet Aysan, Uğur Kaynar, Âşık Nesi- mi, Muhlis Akarsu, HasretGültekin'in bulunduğu katliam kurbanlannın anısı önünde saygıyla eğilirken canıleri ve destekçilerini lanetliyoruz. Sıvas davası bir simge. cumhuriyeti- mizin ve demokrasimizin mutlaka ve daha fazla gecikmeksizin vermesi ge- reken birsınavdır... *TYS Genel Başkanı ' Sorumlular laik sistemi yozlaştıranlardır' Haber Merkezi - Sıvil toplum örgütleri. Sıvas şe- hitlerinın ınsanlığın \ e ay- dınlığın meşalesi olarak kalacağmı belirterek. "Sı- vas'ı unutmavacak. unut- turmayacak ve Türkne'yi ortaçağ karanlığına teslim etmeveceklerini*' belirttiler. Sıvas'takı Madımak Ote- li'nde 35 aydının ölümüy- le ilgıli yaptıkları yazılı açıklamada. Sıvas şehıtle- nnın insanlığın ve aydınlı- ğın meşalesi olacağını be- lirterek. 4 yıl önce yaşanan katliam bır kez daha lanet- lendi. Tabipler Odası tstanbul Şubesi'nden yapılan açık- lamada "olaylan acz içinde izle>en güvenlik kuvvetleri- nin ve v ahşettablosunu ört- meve çalışan de> let büyük- lerinin unutulmayacağı" vurgulandı. Türkiye Yazarlar Sendı- kası Yönetım Kurulu'nca yaplan açıklamada ise "Sı- vas davasının bir an önceso- nuçlanmasınL sadece cani- lerin cezalandınlmasıyla yetinümeyerek. arkalann- daki destekçi siyasal güçle- rin de ortaya çıkanlmasını istiyoruz"denildi. Ruhı Su Kültür Merkezi adına Sıdıka Su imzasıyla yapılan açıklamada da Mustafa Kemal'in Kurtu- luş Savaşı'yla başlayan ay- dınlanma devnminin em- peryalıst güçler ve onların Türkiye içindeki uzantısı gencı odaklarca hazmedı- lemediği vurgulandı. De- mokratik Dayanışma \r ak- fı Genel Başkanı Fermani Altun da Sıvas şehitlerinı unutmayacaklarını vurgu- ladı Hacıbek'aş Veli Kültür ve Tanıtma Derneği'nden yapılan açıklamada ise şöyle denildı: "LTkemizin ufuklannı karartan şeriat, dün tehlikey di bugünde öy- ledir. Şeriaü. demokratikve laik sistemi yozlaştıranlar üretmiştir. 2 temmuz katli- amının arkasındaki yoz dü- zeni besleyen emperyalist- leri ve işbirtikçilerini çok iy i tanıdığımızı bilmelidirler. Bu gerçekleri hay kırmakve ülkemizde bu tür olaylann obnaması için Atatürk ilke- leri doğruitusunda laik ve demokratik bir düzen ve banş içinde kardeşce bir or- tamda yaşamak istiyoruz.1 * Atatürkçü Düşünce Der- neği Aydın Sube Başkanı Erol Ertuğrul, Sıvas katli- amını gerçekleştirenlerin, bu eylemleriyle övündük- lenni anımsaftrak "Bu ca- nileri mahkemelerde savu- nan kişL Türkiye Cumhuri- yeti"nin Adalet Bakanb- ğı'na getirilebilmiştir. Bu e> lemler ve bu dönenv ülke- mizin tarihinde karanlık günler olarak yer alacaktır. Bu çağdışı olayı gerçekleşrt- renleri nefretle kınıyoruz" dedı. İHDMuğlaŞube Başka- nı İsmet ünür, Sıvas katli- amının 4. yıl dönümü nede- niyle yaptığı yazılı açıkla- mada tepkisını şöyle dıle getırdı: "35 aydım diri diri vakan bu çağdışı anlayış, çağlar boyunca lanet ve nef- retle anılacaklardır. Sıvas katliamını yaratanlan. des- tekleyenleri.göz yumanlan. vahşeti gerçekleştiren kara- yobaz çetelerine arka çı- kanlan bir kez daha lanet- liyor ve protesto ediyoruz. Lütfen uyanahm artık. La- ikliğe. insan haklanna, de- mokrasiye ve cumhuriyete sahip çıkalım." HADEP Adana İl Baş- kanı Eyyüp Karageçi de düzenlediği basın toplantı- sında, tüm faılı meçhul cı- nayetler ve Sıvas katliamı- nın faıllerının mutlaka bu- lunması v e yargı önüne çı- kanlıp cezalandınlması ge- rektiğini kaydettı. Genel-lş Adana 2 No'lu Şube tarafından yapılan konuyla ilgili açıklamada da "İnsanlan yakaru insan hakları derneklerini kapa- tan, basına saldıran hertür- lü anlayışın karşısında ola- cağımızı belirtivor. halkın temel ihtiyaçlanna yapılan yeni zamlan da nefretle kı- nıyoruz" denildı. Zonguldak Barosu Baş- kanı Zeki Çolakoğlu da yaptığı açıklamada şunlan söyledi: "Sıvas'ta otuzbeş avdınımız. haksız bir şekü- de gerçek dışı bahanelerie haince katledildi. Sıvas katliamında yaşa- nanlar'laıklığe', "cumhuri- yete' ve 'demokratik hukuk devletıne' başkaklındır. Bu olaya katılanların amacı şe- riat düzenini, teokratik dev- let düzeni kurmayı. ulusu ümmet yapmayı. cumhuri- yetin ve Atatürk devrimle- rinin ana ilkesi olan laiklik ilkesini ortadan kaldırarak, halkımızı tekrar ortaçağ karanlığına çekmevi anıaç- lamışlardır. Demokratik hukuk dev- letinde dev let. tüm kurum- larıy la. kuramlarıy la, fert- lerrv le kişinin en temel hak- kı olan "yaşama hakkı'na sahip çıkar, güvence altına alır. Kendinden olmayana yaşam hakkı tanunayan ne kişL ne de dev k't demokrat- tır. Aradan dört yıl geçmesi- ne karşın açılan davalann sonuçlanmaması. haksız ve gerçekdışı gerekçelerin söz konusu edilmesi, toplum, Yİcdamm yaralamaktadır. Davanın bir an önce hukuk- normlanna ve gerçege uy- gun olarak sonuçlandıril- ması hukuk devleti olma- nın bir gereğidir."
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear