Catalog

11 TEMMUZ 1997 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Tutuklu gazetecilere destek • İstanbul Haber Servisi - Merkezı New York'ta buluıan Gazetecılen Koruma Komitesi (CPJ), Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI) ve Sınır Tanımayan Muhabirler Örgütü'nden (RSF) oluşan uluslararası bir heyet, Türk basınının manız kaldığı baskılardan kurtanlması amacıyla 13- 14 temmuz tanhlerinde Ankara'da görüşmelerde bulunacak. İHD'lenin kapatılmasına protesto • İstanbul Haber Servisi - Devnmcı-Sosyalist Basın Platformu temsilcileri saat 12.00 sıralannda IHD İstanbul Şubesi önünde toplanarak IHD şubelerinin kapatılarak yöneticilerinın gözaltına alınmasını protesto eden bir açıklama yaptılar. Açıklamanın ardından dernekler masasına bağlı sivil ekipler, açıklamanın bir örneğini almak isteyınce gerginlık doğdu. Yeni Yüzyıl'a kapatma davası • İstanbul Haber Servisi - Yenı Yüzyıl gazetesınde yayımlanan "tslamcılar Sılaha Sanlacak" başlıklı yazıda, IBDAC örgütünün propagandasmın yapıldığı gerekçesiyle açılan davaya başlandı. tstanbul 5 No'lu DGM'deki duruşmada, tutuksuz sanıklardan Hayrettin Soykan suçlamalan reddederek beraatını istedi. duruşma ertelendi UNESCO'dan destek • İstanbul Haber Servisi - Kültür Bakanlığı ile Fatih Beledıyesı arasında, Fatih ilçeşınin tanhı dokusunu kofumak vej'aşatmak amacıyla, işbirliği protokolü imzalandı. Fatih ilçesinin tarihi dokusunun, UNESCO kampanyası çerçevesinde değerlendirilmesi için gerekli her türlü altyapının hazırlanması öngörülüyor. Bayramoğlu oldu • İstanbul Haber Servisi - Kuşlarla ilgili çalışmalanyla tanınan Prof. Dr. Saadet Bayramoğlu. kalça kınğı teşhisiyle geçen hafta kaldınldığı istanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde geçirdiği enfarktüs sonucu, önceki akşam hayatını kaybetti. Manyas'taki Kuş Cenneti'nde uzun süre çalışan Bayramoğlu'nun, 'Türkiye Kuşlan' adlı kitabı çeşitli dillere çevrilerek yayımlanmıştı. SES'ten ANAP'a siyatı çelenk • İstanbul Haber Servisi - Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçıleri Sendikası (SES), saghkta özelleştirmenin ve eşelmobil sisteminin durdurulması ile grevli, topiu iş sözleşmeli sendika hakkının tanınmasi amacıyla başlattığı oturma eylemine dün de Şişlı Etfal ve Şişli SSK hastaneleri önünde devam etti. Eylemin ardından SES üyeleri. ANAP'h Sağhk Bakanı tbrahim Özsoy'un, Afyon'da basına verdiği demeçte söylediği "Artık ebeler. hemşireler dışanda fingirdeşmeyecek" sözlerinden dolayı ANAP Bakırköy ilçe binasına siyah çelenk bıraktı. TYS'den tepki • İstanbul Haber Servisi - Türkiye Yazarlar Sendikası (TYS) Yönetim Kurulu dün yaptığı yazılı açıklamada insan haklan savunucusu ve üyesi Av. Eşber Yağmurdereli'nin hapse mahkûm edilmesini protesto etti. TYS açıklamasında Yağmurdereli'yle birlikte şu anda cezaevlerinde olan yüze yakın gazeteci ve yazann özgürlüklerine kavuşmalannı talep etti. KESK Genel Başkanı Erdem, Refah kadrolannm temizlenmesini istedi 'Tehlike henüz bitmedTDEVRİM SEVİMAY Kamu Emekçileri Sendikalan Konfe- derasyonu (KESK) Genel Başkanı Siyami Erdem. REFAHYOL hükümeti dönemin- de uzman kadrolann tasfıye edilip yerle- rine ımam-hatıp lisesi (İHL) ve Ilahiyat Fakültesi mezunlannın getirildiğine dik- kat çekerek bu kadrolann temızlenmesi- nin en az "8 yıllık kesintisiz egitim" soru- nu kadar önemli olduğunu vurguladı. Er- dem. "REFAHYOL ghU ama tehlike bit- medL Geride kendisini dev lct içinde güçlü rutacak kadrotannı bıraktı'' dedi. Erdem. kamu çalışanlannın sendıkal örgütlenme hareketine başladıklanndan bu yana. sürekli ağır baskjlar gördükleri- ni arumsatarak bu baskılann REFAHYOL hükümeti dönemınde arttığına dikkat çek- ti. Erdem, özellikle REFAHYOL'un ıkti- dar olduğu dönemi kapsayan adli ve ida- ri soruşturmalarla ilgili olarak şu rakam- lan verdı: "Sürgünkr 4 bin 293; açığa alınanlar 10; görevine son verilenler bin 899; sü- ren davalar 12 bin 642; hapiscezalan 61; para ve fonu kesilenler 71 bin 291; kad- rosu alınanlar bin 677: derece ve kade- me ilerlemesi durdurulanlar bin 507; di- siplin cezası alanlar 7 bin 772; meslek- ten ihracı istenenler 600." Erdem, RP'nin devleti siyasal Islam kadrolanyla kuşatmak ve bu yoldakı en- gellenni ortadan kaldırmak amacıyla ık- tidar olduğu dönemde kamu çalışma ya- şamını hızlı birkadrolaşma \e tasfiye sü- * Yaimzca '4 send'kan\ız3 bağl< adn <e «lan soruşt^rmaya uğrayan senttıka ûyesı T04 092 Aışıdjr (-1 Davsıar yargıtayda oevam etmekiedır recıne soktuğunu savundu. Dınci kadro- laşmanın daha önceki hükümetler tara- findan da yapıldıgının altını çizen Erdem, "Ancak şimdiki durum ciddi bir tehlike haline dönüşmüştür. 55. hükümet bu ger- çeği görmezse eğer daha büyük sıkıntılar doğar, bugün göreve geririlenler yann ye- ni kadrolannı getirirler" uyansmda bu- lundu Erdem, uzman kışilenn sürgün edilip, yerlerine RP'li bakanlann akrabalannın. Milli Gençlik Vakfı (MGV), Avrupa Mil- li Görüş Teşkilatı yöneticilerinın ve sicı- li bozuk kişilenn atandığını savundu. Söz konusu duruma en fazla Sosyal Hizmet- ler ve Çocuk Esırgeme Kurumlannda (SHÇEK) rastlanabileceğinı belırten Er- dem, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçile- ri Sendikasf nın (SES) yaptığı çalışma- nın venlennı örnek olarak gösterdı. RP'li eski Devlet Bakanı Sacit Gön- bey'in akrabası Mustafa Günbey, SHÇEK Personel Daire Başkanlığf na: Günbey'in bacanağı Medayin Başaran ve baldızı Sel- vinaz Başaran Tokat Yetiştirme Yurdu'na; Günbey'in dayısı Nizamettin Karabulut SHÇEK Genel Müdürlüğü Satınalma me- murluğuna; RP lideri Necmettin Erba- kan'ın Sinop'taki mallarının hissedan Kayahan Ozkaptan Sinop tl Müdürü; RP Yozgat 11 Başkanı Yaşar Doğan'ın yeğe- nı İsmail Doğan Yozgat Yetiştirme Yur- du'na; MGV Başkanı Akif Kayadurmuş Malatya ll Müdürü; MG\' Bölge Sorum- lusu MehmetGeyman, Mersin Çocuk Yu- vası'na; son yerel seçimlerde RP Dinar Bel.Bşk. adayı Mustafa Tarlacı Burdur tl Müdürü; tslamcı yazar .\h" Bulac'ın akra- bası İsmail Bulaç İstanbul II Müdürü Yar- dımcısı; Avrupa Milli Görüş Teşkila- tı'ndan Hasan Demir. İstanbul Atatürk Kız Yetiştirme Yurdu Müdür; RP kadın kollannda çalışan Aysel Kurtkan, Antal- ya Huzurevi." "İlahiyat Fakültesi mezunlan: Osman Furkan, Mehmet Ilen. Halım Melikoğlu, Hüseyin Yanar. Mustafa Keleş, Bekır De- miryılmaz, Mustafa Yalçın, Sedat Süm- bül. Fikret Gürsoy- İHL mezunu olanlar: tbrahim Taşkesti, Muharrem Soylu, Hü- samettin Ekim, Doğan Gül. Mustafa Tar- lacı. Şaban Kander, Anf Taşdelen. Ömer Taşkan, Recep Demir. Eyüp Arpa, Meh- met Yaman, Uğur Memış, Mustafa Çi- mentepe, Mustafa Canser. Mustafa Gür- baz, Abdullah Dut, İsmail Çalışkan. Nu- rettın Gül, Süleyman Esen. Ethem Paksoy, Burhan Kılıç, Mustafa Solakoğlu, Mus- tafa Öztürk, Mehmet Hatip Korkmaz, Mustafa Çay, Cevat Koç- İmam ve din oğ- retmenleri: Sabri Yalın. Cemal Karaca, Mustafa Gürbüz. Ömer Faruk Tatlı, Re- cep Gökçe, Süleyman Bahadır. Osman Mert, Haydar Ali Uysal, Hasan Acem, Sadık Yetiş, Hikmet Soyudoğru, Ali Işık, tbrahim Borazan, Recep Keleş, Yusuf Günhan, Kamil Erpolat. Ömer Incı, Al- lahverdi Kaner -Yüksek İslam Enstitüsü Mezunu: Yılmaz Karahan, İsmail Öz." Türkiye Cazeteciler Sendikası'nın 45'inci kuruluş yıldönümü TGS fikir suçlanna af istedi İstanbul Haber Servi- si -Demokrasi için basın özgürlüğü. basın özgür- lüğü için ise "sendikau medya"nın gereklıliğıno dikkat çekilerek Türki- ye"de ne demokrasiden ne de medyanın demok- ratlığından söz edilebı- leceği belirtildi. Yakla- şık 18 bin çalışanın bu- lunduğu medya sektö- ründe Cumhuriyet gaze- tesi ve üç ajans dışında hiçbir kuruluşun sendi- kaya izın vermemesinin Türk demokrasisı açı- sından da kaygı verici bir durum olduğu belir- tilerek sendikalaşmayı ıstemeyen gazetecile- rin en az bu hakkı tanımayan medya patron- lan kadar sorumlu olduğu vurgulandı. Türkiye Gazetecıler Sendikası'nın (TGS) 45. kuruluş yıldönümü "Demokrasi ve Basın" konulu panelle kutlandı. Cumhurbaşkanı Sü- leyman Demirel. Başbakan Mesut Yılmaz. Türk-tş Genel Başkanı Bayram Meral. Ana- dolu Ajansı Genel Müdürü Ekrem Karais- mailoğlu'nun da aralannda bulunduğu çok sayıda bakan. siyasi parti ve sendika yöneti- cisi de telgraf göndererek TGS'nin 45. kuru- luş yıldönümünü kutladı. "Demokrasi ve Basın" panelinin açış ko- nuşmasını yapan TGS Genel Başkanı Ziya Sonay, 55. hükümet programında basınla il- gili yer alan yasa önerilennden basına ağır bir darbe daha vurulacağının anlaşıldığını belırt- ti. Basının. sayısı 150'yi bulan yasalarla ku- şatıldığını vurgulayan Sonay. "12 Eylülyöne- timinin bile, gündeme getirmişken geri çekti- ği benzergirişimin. demokratik haklann sağ- lanacağı güvencesini veren koaüsyon hükü- meti taranndan yeniden ele alınması düşün- dürücüdür. Başbakan Mesut Yılmaz'ın müj- Panele kablan konuşmacdar, medya sektöründe Cumhuriyet gazetesi ve üç ajans dışında hiçbir kuruluşun sendikaya izin vermemesinin Türk demokrasisi açısın- dan kaygı verici bir durum olduğunu belirttiler. (Fotoğraf: HATİCE TUNCER) desini verdiği ya/ıişleri müdürlerine hapis ce- <ası verilmesini önleyecek yasa değişikliğinin programa alınmaması ise bir başka hayal kı- nklığı nedenidir" dedi. Çağdışı fikir suçu kavramının yasalardan çıkanlması gerektiğini vurgulayan Sonay, "Bunun gerceklestirilmesinde ilk adım ola- rak da gazeteci. yazar ve fikir suçlulan için af çıkanlmasını istiyor ve bu girişimi ısrarla bek- üyoruz"dedı. Oturum başkanlığını gazetemiz Genel Ya- yın Yönetmeni Orhan Erinç'ın yaptığı panel- de konuşan TGC Başkanı Nail GürelL yakın birgeçmişte kirlı elini uzatan iktidann ne ya- zık ki bir kısım medyada muhatabını buldu- ğunu belirterek medyanın iktidar ve iş dün- yasıyla iç içe geçtiğinı kaydetti. Yargı, yürüt- me ve yasamadan sonra4. kuvvet olan med- yanın demokrasi kurumlannın yerinden oy- nadığı Türkiye "de birinci kuvvet durumuna gelmesinı tehlikelı bulan Güreli, medyanın bu noktay a gelmesinde siyasilerin büyük pa- yının bulunduğu görüşünü savundu. Güreli. Cumhuriyet gazetesi dışındaki dığer basın kuruluşlannda toplusözleşme hakkının ol- madığını belirterek "Bi- rey sel kahramanlık bek- lenerne/, ancak medya çalışanlannın da daha fazla bilinçli olması gere- kir" dıye konuştu Eski TGC Başkanı ve Dünya gazetesinin sahi- bi Nezih Demirkent de medyanın yüzde 70'inin iki gruba ait olduğuna dikkat çekerek geri kala- nın büyük bölümünün de tarikatlann elinde ol- duğunu anlattı. Demir- kent, "Buralarda scndi- kal hak yok. Zaten talep eden de yok" dedi. Gaze- tecilerCemiyeti Başkanı N'azmi Bilgin ise medyanın sendıkasızlaştınl- masından 12 Eylül'ü sorumlu tutmanın ek- sik olacağını belirterek şöyle konuştu: "Bir sabah patron gelip gazeteciden sendi- kasını bırakmasuu istiyor. O da bırakıyor. Su- çu lütfen kendi inançsızlığımızda arayahm." Gazetemiz yazan ve Yayın Kurulu Başka- nı İlhan Sekuık da sendikalaşmayı basın öz- gürlüğü ve demokrasinin "otmazsa olmaz" koşulu olarak değerlendirerek basının eski- den olduğu gibı sendikaya geri dönmesi ge- rektiğini söyledi. 27 Mayıs Devrimi'ni Türk basınının "bahan" şeldinde tanımlayan Sel- çuk, gazetecılerin ve TGS'nin de bu yıllarda güç kazandığını, insanlann Babıâli'de yürü- düklerinı. gazetelerin kapılanna siyah çe- lenkler bırakıldığını anımsattı. Selçuk 12 Eylül darbesinin ise basın öz- gürlüğünün çanına ot tıkadığını ifade ederek "Asker getiriyor, asker götüriiyor. Peki bun- ca yiklırsKiller ne yapıyor? TBMM neden ge- rekli yasalarla basını koruyamıyor? Demok- rasinin olmadığı yerde askere söyleyecek söz yoktur. Siz hakkınızı önce kendiniz koruma- lısınız" dedi. Çağdaş yorumcu Esin Afşar 'ın Atatürk adlı CD sipiyasaya çıktı 'Atatürk'ten başka sanlacak ne kaldı?' Kültür Servisi - Türk folk mü- zığinin çağdaş yorumcusu Esin Avsar'ın 'Atatürk' adlı son ça- lışması CD ve kaset formatlann- da piyasaya sürüldü. Yapımcılı- ğını Müzikotek. dağıtımını ise Raks Müzik'in üstlendiğı albü- mün. An Grubu tarafından dü- zenlenen tanıtım toplantısı 9 temmuz çarşamba akşamı Hyart Regency Oteli'inde gerçekleşti- rildi. tçerisinde 'Ankara'nuıTa- şuıaBak','10.YılMarşı've Dağ Başuu Duman Almış' gıbi "Ku- vayi Milliye' ruhunu yansıtan parçalann da bulunduğu albüm. ilk kez bundan iki buçuk yıl ön- ce Yapı Kredi Kültür Hizmetleri tarafından "Ata'ya" adıyla iki- bin adet çıkartılmış ve Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği'ne (ÇYDD) armağan edılmiş. Bu- gün kamuoyuna sunulan çalış- manın gelirinin yüzde 10'u yine ÇYDD'ye bağışlanacak. Esin Avşar'a "Neden Ata- türk" diye sorduğumuzda, "Dört elle sanlacak başka ne- yimiz kaldı ki" yanıtını aldık. Toplantıdan önce kısa bir söyle- şi yapma fırsatı yakaladığımız Doğu Perinçek'e göre de Türk insanı yaşadığı bu zor günlerde. kör çıkmazlardan umulmadık çı- kışlar yaratan büyük devrimcı Mustafa Kemal Atatürk'ü da- ha da fazla hatırlamalı Toplantıya katılan konuklara birer 'Atatürk' CD ve kasetı ile birlikte. Cumhuriyetimızın 70. yıldönümünde. Prof. Dr. Tür- kan Say lan'ın başkanlığını yap- tığı Ç YDD'nin girişımiyle hazır- lanan ve daha sonra Boğaziçı Üniversitesi Mütercim Tercü- manlık Bölümü'nden gönüllü bir grup öğrencı tarafından İngiliz- ceye çevrilerek uluslararası plat- forma da sunulan 'Geçmişten Geleceğe Atatürk' adlı bir kitap da armağan edildı. EsınAvşar'ın mini birkonserle noktaladığı ak- şamda. "Atatürk' albümünde bu- lunan 'Türk Suiti' ve 'Altın Bir Güneş' adlı eserler için hazırlan- mış olan iki videoklibin de gös- terimi yapıldı. Toplantıya An Grubu Koordınasyon Kurulu üyesi Mehmet Şafak, albümün beste çalışmalarına da katkıda bulunan. Müzikotek'in sahibi ve An Grubu üyesi Dağhan Bay- dur. Milliyet gazetesi yazan Ali Sirmen ve ÇYDD Başkanı Prof. Dr. Türkan Saylan da katıldılar. Basın ozgurlugü ödülleri belirlendi İstanbul Haber Servisi - Türkiye Gazeteciler Cemıyeti'nın (TGC) geleneksel "Basın Ozgürtüğü Ödülü"ne 1996 yılı için, "kurum" olarak Cumhurbaşkanlığı. "kişi" olarak da gazetemızın Genel Yayın Yönetmeni Orhan Erinç ile halen cezaevınde bulunan gazeteci Işık Yurtçu değer görüldü. Ödüller, 24 Temmuz Gazeteciler Günü'nde verilecek. TGC'den yapılan yazılı açıklamada. Türkiye Barolar Birliğı temsılcısi avukat Kâzım Kolcuoğlu, tÜ temsilcısı Prof. Dr. Ergin Nomer. Gazete Sahıpleri Bırlığı (GSB) Başkanı Nezilı Demirkent, Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Genel Başkanı Ziya Sonay. RP'li Mukadder Başeğmez, TGC Başkanı Nail Güreli ve TGC Genel Sekreteri Leyla Tavşanoğlu'nun katılımıyla toplanan kurula ANAP Genel Başkan Yardımcısı Yılmaz Karakoyunlu. DSP'li Ahmet Tan, CHP Genel Sekreter Yardımcısı Eşref Erdem oylannı yazılı olarak bıldırdı. Partısinden ıstifa eden DYP temsilcısı Tekirdağ Milletvekili Hasan Peker ise toplantıya katılmayarak oyunu bıldirmedı. Nail Gürelı'nin başkanlık ettiğı seçicı kurul, yaptığı değerlendirme sonucunda. JGC'nın Basın Özgürlüğü Ödülü'ne 1996 yılı ıçın "kurum" olarak. "basın özgüıiüğünden yana tutumu" nedeniyle Cumhuıbaşkanlığı'nı değer buldu. Ödül. törende Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'e sunulacak. Seçici kurul. ödülün "kişi" olarak da basın özgürlüğünün savunulmasına yaptığı katkılar nedeniyle gazetemızın Genel Yayın Yönetmeni, "Medya ile Politika" kitabının yazan Orhan Erınç ve "basın özgürtüğunde var olan eksiklikler yüzünden mağdur olanlar arasında bir simge haline gelen; kendi özgürlüğü pahasına basın özgürlüğü mücadelesine katkıda bulunması" dolayısıyia, halen Saray Cezaevi'nde yatan TGC üyesi Işık Yurtçu'ya verilmesini kararlaştırdı. TGC açıklamasında. ödüllerin. sansürün kaldınlışının yıldönümü nedeniyle her yıl 24 temmuzda anılan Gazeteciler Günü'nde verileceği belirtildi. Gazeteciler Günü'ndeki törende, meslekte en az 20 yıl hizmet vererek Sürekli Basın Kartı taşıma hakkı kazanan TGC üyelerıne de birer kutlama armağanı venleceği ıfade edıldi. HAFTAYA BAKIŞ AHMET TANER KIŞLALI Hangi Tarih? Şu sözler daha çok yeni... Prof. Justin McCar- ty'ye ait: "- Atatürk olmasaydı, Türk belki Özbekistan'da olurdu, ama Trakya veAnadolu'da kalmazdı. 100yıl- da tüm cıvar büyük coğrafyadan sürülmüş ve kat- ledilmiş Türklerin Konya Ovası'ndan sürülmelen ve atılmaları ne kadar sürerdi sanıyorsunuz?" Ve Amerikalı tarihçi devam ediyor: "- Ne Türk ne de Türkiye kalırdı. Mustafa Kemal sadece ülkeyı kurtarmadı, Türk neslini de kurtardı!" Bu sözler istanbul'da, Haliç Rotary Kulübu'nun düzenlediği birtoplantıda edildi. Konuşmacı somut konuştu. Rakamlar verdi. Kanıtlar gösterdi. Tarihin nasıl tersyuz edıldığinı sergıledı. Ama basın, numaracı cumhuriyetçilerden esirge- mediği ilgiyi, bu olaydan esiraedi. • • • " Prof. MacCarty'e gore, Turkler Hırıstıyanları kat- letmedı. Tersine, HınstiyanlarTürkleri ve Müslüman- lan katlettıler. 1821'de patlak veren Yunan mılliyetçıliğı; bulu- nan, yakalanan herTürk'ün öldürülmesine neden ol- muştu. Yunan etkisiyle, Amavutluk ve Romanya'da da, ele geçen tüm Muslümanlar katledılmişlerdı. O dönemde öldürulen Türklerin sayısının 25 bin dolayında olduğu tahmın ediliyordu. Bulgarıstan'daki 1876 ayaklanmasında da Turk- ler kitle halınde yok edilmışlerdı. Turk koylerı yakıp yıkılırken bir iki kişinin kaçmasına izın verıyorlardı. A- maç onların olanlan dığer köylerde anlatmalan ve Türklerin kaçıp topraklannı terk etmelerınin sağlan- maaydı. Savaş bittiğinde 675 bin Türk sürgune zorlanmış ve yüzde 17'si yollarda ölmüştü. Manastır'da ve Ka- vala'da yapılan katliamı, Ingıliz elçılerı de raporların- da doğruluyorlardı. Ermeni katliamını ise Fransız kaynakları belgelı- yordu. Prof. McCarty'e göre, Doğu Anadolu'daki nüfu- sun yaklaşık yüde 7-9'u Ermenilerce öldürülmuştü. ••• Amerikalı tarihçinin kanıtlara dayanarak çizdtği tablo çok açık. 19'uncu yüzyılın başlanndan 20'nci yüzyılın baş- lanna kadar, Balkanlar'dan Kafkaslar'a kadar 5 mil- yon 60 bin Türk öldürulmüş. 5 milyon 381 bını de sürgün edilmiş, yerinden yurdundan olmuş. Peki bu vahşet ne zamana kadar sürmüş? Yanıtını Prof. McCarty çok net verıyor: "- Türk bağımsızlık savaşında bir şey oldu ve plan artık yürümedi!.. Yunanlılar bozguna uğrayınca, ka- çarken her yeri yaktılar, yıktılar, herkesı öldürduler. Amerikan elçisi ve Amerikan kaynakları bu olayı doğruluyoriar... Sadece Batı'da, Rumlar tarafından 1 milyonun üzerinde Türk öldürüldü, 1.2 milyonu da sürgüne zorlandı." Ve ekliyor: "- Çok kötü biryüzyıl olmuştur. Müslüman ülke- siyok edilmiştir. 1800-1922 arasında Yunanlılar950 bin göçmen, 320 bin ölu verdiler. Ermeniler 910 bin göçmen ve 580 bin ölü verdı. Oysa aynı dönemde 5 milyon Müslüman göç etmek zorunda kaldı, 5 milyondan fazlası da öldü." Sonuç? "- Bu ibret tablosunun karşısında, kim suçlu di- ye sormak gerekiyor. Mustafa Kemal'in itildiği Kon- ya ovasını gözler önüne getirin. Bir yüzyılda nere- den nereye gelınmiş! Ben size diyorum kı; Atatürk olmasaydı, Türk kalmazdı... Dıyebilirdi ki, ben Se- lanik'e kadar gidiyorum. Herkes arkasından gıder- di. Hayır, büyük önder Türklenn ne kadar acı çekti- ğini, ne bedel ödediğıni bilıyordu. O tam tersine, düşmanlıklan, nefretı unutmasını ulusa telkin etti. Ve sadece büyük bir insanın söyleyebıleceğı 'Yurtta banş, dünyada barış' dedi." • • • Prof. McCarty, "Kürt sorunu"na da -alşılmış Ba- tı'dan- farklı bir açıdan bakıyor. 1926'dan sonra "Kürt liderler"'\r\ güçlerini koruma- larına izin verilmesınin hata olduğunu söyluyor. Kurt- lenn Türkiye'de cumhurbaşkanı. başbakan, bakan, general bile olabildiklerıni Batı'ya anlatmak gerekti- ğini savunuyor. Ve konuşmasını noktalarken şöyle diyor: "- Yüzyıllık tahhte Türkler hakkındaki yalanlann i- ki kaynağı var: Misyonerler ve Ingilizler. ıngılizler - propaganda bürolan aracılığı ile- bugün bile inanı- lan yalanlar yayıyorlar... Benim söyledıklerımi bir Türk soylese, kimse inanmaz. Insanlar dışanda Türklere karşı önyargılılar." Amerikalı tarihçi, Ataturk'un diktatör olduğunu söyleyenlere de karşı çıkıyor. Ve de Attilâ İlhan'ın "Hangili kitap dizısine bir yenisini eklemek gerek- tiğini düşündürüyor: Hangi Tarih? Diyarbakır Çeteye 12 yıl hapis cezası Yurt Haberieri Servisi - Diyarbakır'da çete oluştu- rarak çeşitli tarihlerde gasp ve cinayet olaylanna kanştıklan belirlenen ıkı PKK itirafçısı ile bir Özel Harekât Timi mensubu- nun yargılanmasına baş- landı. İki ıtirafçı gasp da- vasından 12.5'ar yıl ağır hapis cezasına çarptınldı. ttirafçılarla birlikte bir po- lis memuru da, cinayet suçlamasıyla idam ceza- sıyla yargılanacak. Dıyarbakır'ın tskender- paşa Mahallesi'nde geçen aylarda bir esnafın sılahlı kışılerce gasp edildıği du- yumunu alan polıs olay yerine yaptığı operasyon- da, İsmail Yeşilmen adlı bir kişi tabanca ile birlik- te yakalandı. Bu kışınin yapılan sor- gulamasında PKK itiraf- çısı olduğu belirlendi. Sa- nığm silahı üzerinde yapı- lan balıstık incelemede de, tabancanın 1993 yılın- da Diyarbakır kent merke- zınde Şeyhmuz Yavuz ad- lı vatandaşın öldürülme- sınde kullanıldığı belir- lendi. Cinavet masası ekıplennce yenıden sor- guya alınan ıtirafçı 'S'e^ıl- men. Yavuz'u. Şırnak Emnıyet Müdürlüğü Özel Harekât Timi'nde çalışan Hüseyin Bozkurt adlı po- lis memuru ve PKK itiraf- çısı Muhsin Gül ile birlik- te kaçırdıklannı ve Sıhan yolunda öldürdüklerını itiraf etti. Yeşilmen'ın ıri- raflan üzerine Bozkurt da gözaltına alındı. Olayı ın- kâr eden Bozkurt çıkanl- dığı mahkemece tutukla- nırken. Gül ıçın de tutuk- lama karan çıkanldı. "Diyarbakır çetesi"ni oluşturan iki PKK'lı ıti- rafçı \ e bir Özel Harekât Tımi mensubuyla ilgili gasp davası Diyarbakır 3. Ağır Ceza Mahkeme- sı'nde sonuçlandı. Mah- keme Yeşilmen ile Gül'ü 12.5 yıl ağır hapih ceza-.ı- na mahkûm etti. Çete mensupları hak- kında Şeyhmuz Yavuz ad- lı vatandaşın kaçırılarak öldürülmesi olayını üer- çekleştırdıklerı gerekçe- siyle de Diyarbakır 1. Ağır Ceza Vlahkeme- sı'ndededavaaçıldı