Catalog

Cumhuriyet İmtiyaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yonetmenı Orhan Erinç # Genel Yayın Koordınatörü: Hikmet Çetinkaya 0 Yazıışlerı Müdurlen lbrahim Vddız, Dinç Tayanç (Sorumlu) 0 Haber Merkezı Müdûrü. Hakan Kara 0 Görsel Yönetmen. Fikret Eser Dış Haberier Şinasi Danışoğlu 0 İstıhbarat. Cengiz Yıldınm 0 ICultur Handan Şenköken 0 Spor- Abdülkadir Vûcejman 0 Makaleler Sami Karaören 0 Duzeltme Abdullah Yana 0 Fotoğraf Erdoğan Köseoglu 0 Bılgi-Belge Edibe Buğra 0 Yuıt Haberlen: Mehmet Faraç Yayın Kmulu. Uhan Setçuk(Başkan). Orhan Erinç, Oklay Kurtböke Hikmet Çetinkaya. Şökran Soner, Krşun Bakı. Dira; Ts\ar»;, İbnhim Vüdız, Orhan Bursalı, MusUfa Baftay. Hakan Kara. AnkaraTemsılcısı MustafaBalbay0 Haber Mudûnı Doğan Akın Ataturk Bulvan No 125, Kat4, Bakanlıklar-Ankara Tel 4195020 (7 hat). Faks 4195027 0 lzmır Temsılcısı SenUrKnık,RZıyaBK 1352S 2'3Tel 4411220, Faks 44191170AdanaTemsıleısı ÇetinYigenoğlu, înönüCd 119 S No 1 Kat 1. Tel: 363 12 11, Faks 363 12 15 Koordırator Ahmet Koruisan 0 Muhasebe Bülenl Yener 0 Idare' HüseyİD Gürer 0 Işletme ÖnderÇeUk0Bügı-Işlem Nafl İnal 0 Bılgisayar Sıstem. Mfirüvet Çüer MED\A C: • Yöneünı Kunılu Başkanı - Genel Mudür Cûlbin Erduran • Koordınatûr Reha Işrtman # Genel Mûdür Yardmıcısı Mine Akdağ Tel 514 07 53 - 5139580-5138460-61,Faks 5138463 Yayımla>aD teBasan: Yenı Gün Haber \jansı, Basın ve Yayıncıhk A Ş TurkocafcCad 39 41 Caialoglu 34334 Ist PK. 246 tstanbul Tel (0,212) 512 05 05 (20 hat) Faks (0/212)513 85 95 25 MART 1997 Imsak: 4.26 Güneş: 5.53 Öğle: 12.17 îkindı: 15.43 Akşam 18.28 Yatsr 19.49 Ray-Ban'ın gözü elbisede • Haber Merkeri - Dünyaca ünlü gözlük markası Ray-Ban'ın 1997 modelleri için özel giysiler hazırlanıyor. 31 mart pazartesı gecesi Swissotel'de düzenlenecek defılede mankenler, Ray- Ban'ın 70 ayrı modelini Bahar Korçan'ın tasarladığı özel giysilerle tanıtacak. B(ranlara uyarı yağdı • A> KARA (Cumhuriyet Bürosu)-RTÜK, aralannda Interstar, Kanal D. Show TY TGRT, Kanal 7, Samanyolu TV ve atv'nin de bulunduğu 18 televızyon kuruluşuna uyan cezası verdı. RTÜK'ten yapılan açıklamada. bütün reklamlann dürüst olması, yanıltıcı ve tüketıcilerin çıkarlanna zarar verecek nıtelıkte olmaması, çocuklara yönelik reklamlarda zararlı unsurlann bulunmamasına ilişkin genel ılkeler vurgulandı. Tiyairolar Günii bildirisi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - 27 Mart Dûnya Tıyatrolar Günü nedeniyle bütün tiyatrolarda okunacak bildiriyi bu yıl Cumhurbaşkanlığı sanat danışmanı, tiyatro yönetmeni-yazar Dinçer Sümer hazırladı. Bildiride, çağdışı sıyasetçılerin, içınde "ışığı" banndıran sanata saldırdıklan vurgulandı Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in sanat danışmanı Dinçer Sümer'in hazırladığı bildiride, Dünya Tiyatrolar Günü'nün. tiyatro çalışanlannın, tiyatroya sevgı ve saygı duyan tüm insanJann bayramı ve aynı zamanda "Tıyatromuzu birlikte düşünme" günü oldugu kaydedildi. Sevgj ve hoşgöpü tıaftası • tstanbul Haber Servisi - Türk Kalp Vakfı tarafından başlatılan 1. Sevgi ve Hoşgörii Haftası. 1-7 nisan tarihleri arasında yapılacak. Vakıf Başkanı Çetin Yıldınmakın, herkesin ortak düşüncesinin banşın sağlanması oldugunu belirterek işadamı Sakıp Sabancı'ya "hoşgörü insanı" ödülünü vereceklerinı söyledi. Yaz saati uygulaması • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Gün ışığından daha fazla yararlanmak amacıyla her yıl yapılan yaz saati uygulaması, bu hafta sonu başlıyor. Uygulama kapsamında, 29 mart cumartesıyi 30 mart pazara bağlayan gece, saatler bır saat ileri alınacak. 26 ekım pazar gününe kadar devam edecek uygulama sonunda 25 ekim cumartesiyi 26 ekim pazara bağlayan gece saatler tekrar bır saat geri alınacak. Kış tupizminde giıvenlik • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Turizm - Bakanlığı, kış tunzmine yönelik merkezlerdeki kurtarma ekiplerini, Erzurum-Palandöken Kayak Merkezi'nde, "Dağ ve Dağcılık Turizmi-Dağ Sporlan Güvenliğı" konulu semınerle uygulamalı eğıtime alıyor. MÜ Eczacılık Fakültesi öğrencileri, hayatı güzelleştirmenin yollannı öğreniyorlar Yaşamak bir sanatbrFİGEN ATALAY "Biz sanaün yaşama Ue ilgisini hiçbir za- man kuramadık. Romanın, trende, vapur- da hoş vakit geçirmek için okunabileceğini; resmin yapı sanatının bir parçası oldugunu kestiremedik. Sanata hep havada anlamlar verdik. Sanatın. taze balık yemek, iyi süt iç- mek gibi gerçek bir ihtiyaçtan doğduğunu kavravamadık" demış Oktay Rifat Günde- lik yaşamı daha güzele dönüştürmek yolun- daki yaratıcılık olarak tanımlanan 'yaşama sanaü' şimdi bir dersin adı. Marmara Üniversitesi Eczacılık Fakülte- si öğrencileri, her ders. değişik bır çiçeğın kokusu ve bir müzik parçasının eşliğinde "yaşama sanatT'nı öğreniyorlar. Fakülte Dekanı Prof. Dr. Meral Keyer Uymr, kültür derslerini canlandırmak iste- yince, dörtyıldır "Yaşama Sanatı" adlı bir dergı çıkaran mimarAhmet Turhan Altmer'e danışmış, nasıl bir ders verebileceğini sor- muş. Altıner'in. "yaşama sanatı" yanıtın- • Ahmet Turhan Altmer, işin sırnnın Goethe'nin şu sözlerinde saklı olduğuna dikkat çekiyor. "Her sabah küçük bir müzik parçası dinleyın, bir şiir okuyun, bir çiçek koklayın ve mümkünse birkaç mantıklı laf edin." dan bir süre sonra ders. fakülte kurulunda onaylanmış ve programa konulmuş. Dört haftadır 'yaşama sanati' dersini veren Ah- met Turhan Altıner'e, yaşama sanatının ne demek oldugunu, neyi amaçladığını sor- duk. 'Yaşama sanaü'na geçmeden "Çağdaş kentli insamn konumu"na değinen Altıner, şunlan söyledi: "BfluMuği gibi çağdaş kentU insamn temel özeBiği uzmanlaşma ve farklılaşmadır. Fark- Maşmaiçindekiçağdaş kenttibirey. kendi uz- manhk alanı dışındaki konularia da ilgilen- mek istemektedir. Ömeğin, çağdaş kentli insan yaşadığı şehre sahip çüana eğflimkri edimneyeve mimarhkkonulanm anbvama- yacağı bir uzmanhk alanı değfl de kendisi- ni doğrudan Ugüendiren, anlamak ve 5ğ- Kazılar sayesinde kültürler kucaklaşıyor ASUMAN ABACIOĞLU İZMİR - lzmir'ın Menderes ilçesinde- ki Tahtalı Barajı Havzası 'nda yapılan kur- tarma kazılan, tahminlerin ötesinde önem- li bulgulan ortaya çıkardı. 10 5 bin yılla- nnı içeren Kalkolitik döneme aıt miman yapılar ve mezarlann bulunduğu kazılar, Eski Tunç Çağı ve Roma dönemi eserle- rinın de gün ışığına çıkanlmasıyla lzmır bölgesinde bir "kümlr sürekliliği" oldu- gunu gösterdi. tzmir Arkeoloji Müzesi'nin, Ankara Üniversitesi Dil Tarih Coğ- rafya Fakültesi'nden Prof. Dr. Hayat Erkanal'ın da katılımıyla Tahtalı Barajı Havzası'nda 1994 yılın- dan bu yana sürdürdüğü kurtarma kazılan, bekle- nenin ötesinde sonuçlar verdi. Müze Müdürü Arke- olog Turan Özkan, Bakla- tepe, Çıtırtepe ve Koca- baştepe olmak üzere üç yerde yaptıklan kazılar- da, önemli bir lyon kenti • Arkeolog Özkan, Baklatepe, Çıtirtepe ve Kocabaştepe olmak üzere üç yerde yaptıklan kazılarda, îyon kenti olan Kolophon ile bağlantılı yerleşimleri ortaya çıkardıklannı belirtti. olan Kolophon ile bağlantılı yerleşimleri ortaya çıkardıklannı belirterek bu yıl ka- zı çahşmalanna Kolophon'u da katacak- lannı söyledi. Baklatepe höyüğünde IÖ 13. yüzyılın ıkinci yansına ait Mıken mezannın orta- ya çıkanldığını, Kocabaştepe'de ise İÖ 2 bin yılına ait bir yerleşim bulduklannı kaydeden Özkan, "Miken mezan içinde- ki eşyalar, bunun basit bir mezar olmadı- ğmı, önemli bir kişrye ait oldugunu göste- riyor. Batı Anadolu'da ender rastlanan Miken mezarlannın bu türünü biz sade- ce metinkrden tamyoruz. Burada ise ken- disini ele geçirdik" dedi. Kocabaştepe'dekı yerleşımin antık Ko- lophon kentine çok yakın olması nedeniy- le bu önemli lyon kentinin bir uzantsı olabileceğinı düşündüklerini belirten Öz- kan, şöyle konuştu: "Kolophon, tanm faaliyetieri ve defi- necikrin büyük tahribaünın söz konusu olduğu bir antik kent Biz, buradaki tah- ribabn önlenmesi konusunda birçok kez yerel yöneticUeri u>ardık. Kolophon, ba- raj suyu altında kalmayacak, ancak Ko- cabaştepe baraj gölü sınır- lan içindc ve burada > apa- cagımız çahşmaiar Kolop- hon'u çok Ugilendirecek. Kotophon'daçokönce, kıs- mi bir kazı yapümıştL As- lında, dönem m'ban>1a bu kentuı askeri ve siyasi gü- cü>1eböigesyasetinde, eko- nomisinde çok önemli rol oynadığı biliniyor. Bizim bulduğumaz Miken meza- n, Yunanistan ve adalar kaynakJı bu deniz kavmi- nin, Kolophon'la aynı dö- e-posta : tan (a vol. com. tr nemde Baklatepe'de bir Miken yerleşimi kurduklannı ortaya çıkanyor." Kurtarma kazılan sırasında Baklate- pe'de İÖ 5 bin yıllannı içeren Kalkolitik döneme ve yine İÖ 3 bin yıllanna uzanan eski Tunç Çağı'na ait önemli mimari bul- gular ve mezarlan da ortaya çıkardıklan- nı belirten Özkan, Kalkalitik dönem bul- gulannm önemine dikkat çekerek,- bura- daki yerleşimın alışılagelmişin dışmda geniş bir alana yayıldığını, bunun, o dö- nem için güçlü bir yerleşim oldugunu söy- ledi. Meteoroloji Cünü 'Havadan para kazanıyoruz' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-Devlet Bakanı Ah- met Cemil Tunç, meteoro- lojık verilerin bu yıl Inter- net'ten ızlenebileceğıni ve tüm bilgilenn kurulacak bil- gi bankasında toplanacağı- nı belirtti. Devlet Meteoro- lojıtşleri(DMl) Genel Mü- dürü Seüm Yaşa da döner sermayenin kurulmasından sonra, "havadan para ka- zanmaya başlayan bir ka- mu kuruluşu" halıne gel- dıklenni söyledi. 37. Dünya Meteoroloji Günü nedeniyle düzenle- nen törende konuşan Dev- let Bakanı Tunç, doğal fe- laketlerin yüzde 70'inin me- teorolojik ve hidrolpjik olay- lar sonucu oluştuğuna dik- kat çekti. DMİ Genel Mü- dürü Selim Yaşa da dünya- nın her gün biraz daha kir- lendiğini, şehirnüfusunda- ki hızlı artışm çevreyi teh- dit ettiğini vurguladı. renmek istediği bir ihtivaç olarak görmeye başiamıştır. Bu saptama, mimarhğm dışın- daki plastik sanatlaruı diğer dallan ve di- ğer sanat ve beğeniler için de geçerlidir. 'Yaşama sanatı'mn bu konum içindeki tanunına gelince; 'yaşama sanatı', içinde mimarlığın da bulunduğu bütün plastik sa- oaüann \c diğer sanatlaruı çağdaş kentli ta- rafindan gündelik yaşam içinde algüanma- sı ve kullamlmasıdır. Diğer bir deyişle, çağ- daş kentli insanın gündelik yaşamı güzel ve >araocı biçimde yaşama çabasıdır. Yaşama sanatı'nm amacı, sanatsal uz- manlık kazandınmak değil, bir algılama ye- tisi ve ön bilgilenme vermektir." Altıner, her derse çiçek, müzik ve görsel malzemeyle gıriyor. Öğrenciler, fakülte ko- ridorlannda nihavent makammda bir fasıl, klasik rock ya da Mozart'ın tınılannı duy- duklannda 'yaşama sanatı' dersinin başla- mak üzere oldugunu anlıyor ve sınıfi dol- duruyorlar. Altıner. öğrencılenn bu derse yönelik tepkılerinı değerlendırmek için dört dersin yeterli olmadığını düşünüyor ve yatnızca "Dersi seçen öğrenci savısı 70 ama her ders- te sınıfta en az 100 öğrenci oluyor" diyor. AJtıner'e göre gündelik yaşamı daha ya- ratıcı biçimde yaşamak, yaşama sanatının temel taşlannı oluşturuyor. Ancak, tesadü- fen yapılan bir yürüyüş nasıl spor sayıl- mazsa. arkadaşınızın ısteğı üzerine bır sa- nat galerisini gezmenizin de 'yaşama sana- tı' ile ilgisı yok. Galeri gezmeyı gündelik yaşamın bir parçası halıne getirmeniz ge- rekiyor. Altıner, işin sırnnın, Goethe'nin şu söz- lerinde saklı olduğuna dikkat çekiyor: "Her sabah küçük bir müzik parçası din- leyin, bir şiir okuyun, bir çiçek koklayın ve mümkünse birkaç mantıklı laf edin." „. Avnıpa , " Kuzey veDoğu •SsAfrika, Orta Doğu Orta.veG^frika 1.3 • • 1995'te 7 milyondan fazla verem vakası görûldû. Verem geri döndütstanbul Haber Servisi - Dünyada bıttığı saıulan ve- remin geri döndüğü belir- riliyor. Uzmanlar, "5 nıfl- yar 700 milyon olan dünya nümsunun 1 mfl>ar 900 nİD- yonu verem mikrobu taşrvor. Bunlann vüzde 10'u hasta 'Yaşam sevdiğimiz filmlergibi olsaydı' Fransız sinemasının en güzel kadını Catherine Deneuve, Raul Ruiz'in yönetmenliğini yapbğı 'Geneologie d'un Crime' adlı filmle yeniden gündemde. O>ıınculuğunun yaru sıra sıkı bir süıema Izİeyicisi olan ünlü yıldız bir söyleşisinde, u Eğer yaşam yalnızca sevdiğimiz filmler gibi olsaydı, ne büyük bir mutluluk duyardık kim bUir!" diyerek- sinemaya duyduğu aşkı dile getiriyor. Bir şeykr öğretme kaygısı olanlardan çok, mutlu sonlardan yana oldugunu her nrsatta söyleyen Deneuve, geçen yıl patlak veren Hugh Grant skandalıyla ilgili olarak da şöyle diyor: "Amerika'da yaşamadığuna mutîuyum. Amerikalı yıldızlann özel yaşamlanru ortaya döküşlerinde akılcı gelmejen bir yön \ar. Hugh Grant olayıv la ilgili tek iyi yan, hikâyenin tipik Amerikan fîlmleri gibi mudu sonla bitmesi.* 1 Küçük karikatüristiıı dileği: Çizglyi dinleyin MeKh Aytek Yüdınm'uı 500'ü askın karikatürü var. CEMİL CtĞERİM SAMSUN-Türkiye'nin en küçük karikatüris- ti olan MelihAytekYıldınm, Türkiye Mıllı Olim- piyat Komitesi Fair Play Konseyi'nin düzenle- dıği Fair Play Karikatür Yanşması'na iddialı ha- zırlamyor. Samsun Gazi tlköğretim Okulu 2. sınıftaoku- yan Melih Aytek Yıldırun, ünlü karikatüristler- den Necmi Raa Ayça tarafindan keşfedildikten sonra pek çok yanşmaya katıldı. Genellikle dedesi, amcası, ağabeyı konumun- daki kişilerle yanşan ve ödüller kazanan Melih Aytek Yıldınm, Türkiye Millı Olımpıyat Komi- tesı'nce bu yıl ikincisıni düzenlenen Fair Play Ka- • Melih Aytek Yıldınm, Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi Fair Play Konseyi'nin düzenlediği Fair Play Karikatür Yanşması'na iddialı hazırlanıyor. rikatür Yarışmasf nda da ödül almayı hedeflı- yor. Yıldınm, 11 mayısta yapılacak yanşmaya 3 karikatürle katıldı. Bu yanşmada en azından öğrenim bursu ka- zanacağına inanan Melih Aytek Yıldınm, "Ka- zanmak çok güzel bir şey. Ama kazanmak için de önce katılmak gerekir. Ben, haberim olan her yanşmaya kanlıyorum. Sadece yanşmalara ka- tılmak için çizmiyonım. Alduna güzel şe>1er ge- lince hemen kâğıdı ve özel kalemlerimi ahyonım ve çizryorum. Bol bol gazete okuyorum, televiz- yon izliyonım. Çizgi fihnlerden sonra haberlen takip ediyonım" diyor. Bugüne kadar 500'ü aşkın kankatür çızdiğı- ni söyleyen Melih Aytek Yıldınm, "Biraz daçiz- giyi dinleyin" adını vereceğı bir albüm çıkarma- yı çok arzuladığını, bunun için de ünlü karika- türistlerden Turhan Selçuk ve Semih Balaoğ- lu'ndan destek sözü aldığını söylüyor. Küçük karikatürist aynca okulunda elle hazır- layıp fotokopi ile çoğalttığı "Sınmm" adlı gaze- teyi de sınıf arkadaşlanna ücretsız olarak dağı- tıvor oluyor. Her yıl 8 mflyon yeni verem hastası ortaya çıkarken 3 milyonu da yaşammı yitiri- yor" diyorlar. 1882'deDr.RobertKoch'un verem basilini keşfettiği gün olan 24 Mart. 1995 yıhndan beri tüm dünyada Verem Gü- nü olarak kutlanıyor. Çalış- malarla büyük oranda kökü kazınan veremin yeniden or- taya çıkması üzerine Dünya Sağlık Örgütü CVvHO) 1993 yılında dünya çapında acil du- rumilanetti. Verem ölümler- de yüzde 32 ile birinci sırada yer alıyor. SSK Süreyyapaşa Hasta- nesi'ndenDoç Dr Turan Ka- ragöz. "Bablı ülkeler verem- le savaşta gelişmekte olan ül- kelere yardım etmediler. So- nunda verem bu ülkelerden intikam aurcasına geri dön- dü" diye konuştu. Batı ülke- lerinin hastalığın gerileme- siyle kontrol programlannı ıhmal ettiklerini kaydeden Ka- ragöz, şu anda 5 mılyar 700 milyon olan dünya nüfusunun üçte birinin hastalık mıkro- bunu taşığını söyledi. Her yıl 8 milyon yeni hastanın orta- ya çıktığını belirten Doç. Ka- ragöz,"Ydda 3 milyon, hafta- da 50-60 bin insan ötüyor. Ya- ni verem yüzünden her hafta bir stat dolusu insan ölüyor" dedı. tstanbul Tıp Fakültesi Gö- ğüs Hastahklan Anabilim Da- h öğretim üyesi Prof. Dr. Ze- ki Kıbçaslan, veremi "büyük kentterin hastahğı'' olarak ta- nımladı. Kılıçaslan. şu bilgılen ver- di "Turkiye'dehastalarıtakip- te ancak \ ü/de 50 başan sağ- hyoruz. Dünya Sağlık Örgütü 'direkt gözlem altında teda- vi' yebaşiamamız için bizi de- vamlı uyanyor. Bu hastahk ilk teşnis edüdiğinde iyi bir teda- vi>-apılmazsa mikrop Uaçlara direnç kazanır. Bu durumda ikinti kademe ilaçlann kulla- nılması gerekir ki bu da teda- >i maoyetinin 15-20 miryon- dan 13-2 milyara yükseİme- sine neden olur. Şu anda Sağ- lık Bakanlığı ilk kademe Uaç- lan ücretsiz sağhyor." Ameliyat eldivenleri mikrop geçiriyor Çeviri Servisi - ABD'de yapılan bir çalışma. sağlık personeli ve cerrahlann kul- landığı lastik eldivenlerin sa- nıldığı kadar güvenilir ol- madığını ortaya koyuyor. Marka farkı gözetmeksi- zin tüm lateks eldivenlerin gözenekli oldugunu ortaya çıkaran çalışma, bazı virüs- lerin bu gözeneklerden ko- layca geçtiğini gösteriyor. Son yıllarda AIDS vakalann- da göriilen artış nedeniyle kullanımı artan lastik eldi- venlerin, ölümcül salgın has- tahklann vücut salgılan yo- luyla bulaşmasını engelle- mediği ileri sürülüyor. San Diego Tıbbi Gereç- ler Teknoloji Laboratuva- n'nda gerçekleştırilen çalış- mada 11 değişik marka de- nendı. Çeşıtle testlere tabi tutulan eldivenlerin hiçbiri su testini geçemedi. tçıne su doldurulan eldivenler, birda- kika içinde suyu akıtmaya başladı. ABD'de Gıda ve tlaç Dairesı'nden onay alan eldi- venlerin bile mıkroplann ge- çişini engellemediği görül- dü. ABD'de hastane tedavi- si gören yaklaşık 2 milyon hastanın mikrop kaptığı ve bunlann 77 bin kadannın bu mikroplann yol açtığı hasta- lıklardan öldüğü bildiriliyor. ABD'nin en ünlü hastanele- rinden binnde calışan ve adı- nın açıklanmasını istemeyen bir doktor, hastanelerin "mîk- rop yuvası" oldugunu ilen sürdü