18 Mayıs 2024 Cumartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
20 KASIM 1997 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER Irak krizinde Rusya'nın inisiyatifi ele almasının ardından diplomatik çözüm ağırlık kazandı Clinton boyıın eğiyor• ABD Dışişleri Bakanı Albright, Cenevre'deki BM Güvenlik Konseyi daimi üyeleri toplantısına katılabilmek için Hindistan gezisini yanda kesti. Dış Haberler Servisi - Birleşmiş BM yaptmmlannın kaldınlması için Milletler Güvenlik Konseyi'nin beş daimi ü>esı, Rusya'nın Irak krizi- ne bulduğu çözüm önerisini tartış- mak için CenevTe'de bir araya gel- dı. Krize banşçıl çözüm getirmek için yürütülen diplomasi trafiğinin hızlanmasına karşın "geriadım aö- yor" izlenimi veımekten kaçınan Washington, Körfez'de gövde gös- terisine devam ediyor. Ancak ABD, ıkinci uçak gemısınin Körfez'e gi- rişini geciktirdiğinı de duyurdu. ABD Başkanı Bill Clinton. ABD'nın en güçlü savaş uçaklan- nın Körfez'e yollanması karanna imza attıktan kısa süre sonra yaptı- ğı açıklamada "Elinde kitte imha sflahlan olan bir diktatörii kabul edemeyiz" dedi. Washington'un, bölgeye en az 60 yeni savaş uçağı göndermeyi planladığı duyurulur- ken ABD Donanması'ndan biryet- kili. ABD'nin uçak gemisi George Washıngton'un Körfez'e varışının geciktirildiğini bildirdi. ABD Dışişlen Bakanı Madaleme Albright da dün Hindistan ziyare- tini yanda keserek CenevTe'ye geç- ti. Toplantıya Albright'm yanı sıra Rusya Dışişleri Bakanı Ye\ getıi Pri- makov.Fransa Dışişleri Bakanı Hu- bertVfcdrineve tngiltere Dışişleri Ba- kanı Robin Cook katıldı. Cenevre'ye ilk varan Primakov ha- vaalanında basına yaptığı açıkla- mada "Topianüdan çok şey bekliyo- ruz"dedi. Fransa Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada da toplantıda bir uzlaşmaya vanlmasının beklen- diğini bildirdi. BM'nin gıda kanş- lığı petrol programının geliştirilme- si konusunun tartışılacağı toplantı- da, Irak'ın, kitle imha silahlan prog- ramını sona erdirmesinı isteyen BM kararlanna ne ölçüde uyduğu ve Irak'ın ne yapması gerektiği de ele alınacak. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcü- sü James Rubin, Washington'un, Rusya ve başka ülkeler tarafindan başlatılan diplomasi atağının sonu- cunu görmek için beklediğini söy- ledi. Rubin, UNSCOM'dakı ABD'li silah uzmanlannın geri dönmesine koşulsuz olarak izin verilmesi ge- rektiğini vurguladı. Rusya Devlet Başkanı Boris Yeft- sn ve Dışişleri Bakanı Primakov, ön- ceki gün Irak Başbakan Yardımcı- sı TankAriz ile Moskova'da, Irak'ta- ki krizin çözümü için Moskova'nın bulduğu formülü tartışmıştı. I99l'de Körfez Savaşı'nı bitİT- mek için yapılan ateşkes anlaşma- sı uyannca, BM'nin Irak'a uygula- dığı ekonomik ambargonun kaldı- nlması için UNSCOM'un, ülkede- ki kitle imha silahlannın yok edil- diğini doğrulaması gerekiyor. An- cak Bağdat yönetimi, 29 ekımde, BM Özel Komisyonu UNSCOM'da- ki ABD'li uzmanlan sınır dışı etme- ye karar verdi. Irak'ın bu karan Kör- fez'deki gerginlin tırmanmasına yol açtı. Rusya'nın üç haftadır süren kri- zin çözümiine ilişkin getirdiği öne- ri paketinin aynntılan henüz açık- lığa kavuşmamakla birlikte. Bakan Primakov; bulunan formülün Irak'ın BM kararlanna uymasını ve UNS- COM'un yeniden göreve başlama- sını öngördüğünü ifade etti. Irak lideri Saddam Hüseyin'in gelişmeleri değerlendirmek üzere dün üst düzey yetkilileriyle toplan- dığı bildirildi. Irak'ta dün yayımla- nan gazeteler. üç haftadır devam eden gerginlikte Irak'ın "çok bü- yük bir diplomatik başan kazandı- ğun" yazdılar. ABD Başkanı Bill Clinton Irak'a karşı iziediği sertlik pofitikasuıda destek bulamadı. BM-IRAK Petrol satışı arttı NEW YORK-VVASHING- TON (Ajanslar) - Irak'ın BM ambargosunu ihlal ederek kaçak olarak sattığı petrolü, I997'de"beşkat arttırdığı belirtildi. BM Yaptınmlar Komitesi Başkanı Portekizli Antonio Monteiro "Irak, bu yıl kaçak olarak sattığı petrolûn oranını yüzde 500 arttırnuş ve elde cttiği gelir 75 mikon dolara ulaşmiştır'' dedi. Yaptınmlar Komitesi Başkanı Monteiro, Irak'ın petrolü, denetimden kaçmak için Irak karasulannı kullanan kaçakçılara sattığını kaydettı. Monteiro. bu durumdan son derece kaygılı olduğunu belirterek "Irak'ın yapünmlara uymasını sağlamak için bir şeyler \ apmak gerekir" dedi. 6te yandan. ABD Başkanı Bill Clinton, Irak lideri Saddam Hüseyin'e karşı kararlı tutumunu sürdürüyor. Clinton, Saddam Hüseyin' in uluslararası denetçileri sınır dışı etmeye yetkili ol madığını belirterek "Çünkü, kitle imha silahlanna sahip olan bir diktatörii kabul edemeyiz" dedi. Clinton aynca Ortadoğu banş sürecinin lehine gösterdikleri çabalannı sürdüreceklerini de sözlerine ekledi. Hamaney'in yetkîleıi tarüşdıyor• tran'da reformcu Hatemi'nin seçilmesinden sonra yenilikçiler, dini liderin dizginlenmesini istemeye başladı. TAHRAN (AFP) - lran'da çeşitli kesim- lerden gelen demokrasi taleplerinin artma- sıyla tslami yönetimin belkemiğini oluş- Turan Ayetulkh Ali Hanuuıey'in anayasal meşruluğu sorgulanmaya başlandı. Ilımlı Muhammed Hatemi'nin geçen mayıs ayında cumhurbaşkanı seçilmesiy- le Hamaney'e anayasa tarafindan verilen geniş yetkiler tartışmaya açıldı. Siyasal yapmın içindekı ılımlı muhalifler, Hama- ney'in yetkilerinin en azından bir bölümü- nün halkın iradesini yansıttığı düşünülen cumhurbaşkanma verilmesini istiyor. Tar- tışmalann sıklaşması üzerine muhafaza- kârmilletvekülerinden Hüseyin İrani "Düş- manlar, bilerek ya da bilmeyerek yöneti- min belkemiğini hedef ahyorlar" dedi. İran'ın eski dini lideri Ayetullah Hu- meyni gibi Ali Hamaney'in elinde de çok geniş yetkiler bulunuyor. Silahlı kuvvet- ler, yargı, medyanın büyük birbölümü, din- sel kurumlar İran'ın dini liderinin deneti- minde. Ali Hamaney, başta dış ilişkiler olmak üzere politikada izlenecek yollan da belirliyor. Islam Devrimi'nin ilk yıllannda, ülke- nin dini kurallara uygun olarak yönenlme- •sini denetleyen Valayet-i Fıkıh'a yönelik ele^tiriİCTyalnızca Batı değerlerftri benim- semiş liberallerden gelirken artık ılımlı lslamcılar ve yenilikçiler de muhalefet saflanna katıldı. tslami Cumhuriyet'te köklü degişikler yapılmasını isteyen yenilikçi bir grup ge- çenlerde dini liderin halk tarafindan seçil- mesi ve yetkilerinin kısıtlanması çagnsı yaptı. Ülkenin dini lideri, halk oyuyla se- çilen üst düzey din adamlannın oluştur- duğu Ulema Meclisi tarafindan seçiliyor. Dini liderin yetkilerinin kısıtlanması çağ- nsı, lidere mutlak itaat isteyen ve buna karşıt düşünceleri "Allah'a küfûr" olarak nitelendiren muhafazakâr din adamlannı çok rahatsız etti. Geçen salı günü bir meclis oturumun- da muhafazakârlar "Kutsal kılavuzun oco- ritesine meydan okuyanlar ve rejimin te- mdUkelerinizayiflatnıakisteyenler'' aley- hine sloganlar attılar. Muhafazakâr Mec- lis Başkan Yardımcısı Muhammed Ali Movahedi Kermani yenı muhalif akımla- nn gerginliğe yol açacağı uyansında bu- lunarak Cumhurbaşkanı Hatemi'den ko- nuya ilişkin tutumunu açıkça belirleme- sini istedi. Hamaney'e yönelik muhalefetin başı- m, on yıl önce Islami yönetimin muhalif gruplara yönelik sert tutumunu eleştirdi- ği için Ayetullah Humeyni'nin şimşekle- rin üzerine çcken din adamı Hiiseyin Ali Muntazari'nın taraftarlan çekiyor. Tartışmalar. Şii din adamlannın kalesi Kum kentine de sıçradı. Kentte geçen gün- lerde Cumhurbaşkanı Hatemi'nin taraf- tarlan çeşitli gösterileT düzenlediler. Ge- çen cumartesi günü, bir gösteride Ali Ha- maney'in yetkilerinin kısıtlanması çağn- sı yapan öğrenci lideri HaşmetuDah Tabar- zadi dövüldü. Kum kentındc dün Hama- nev yanlısı gösten yapan eylemciler ise, Ali Hamaney karşıtı Muntazari'ye ait din eğitimi veren bir okula saldırarak okulun camlannıkırdılarveMuntazari'ninofısi- ni yerle bir ettiler. VfDA ON/LAIL DA VEFAT Baromuzun 8766 sicil sayısında kayıtlı Avukat AHMET ŞÎRİN vefat etmiştir. Aziz meslektaşımızın cenazesi 20.11.1997 Perşembe günü (bugün). Gölcük Nüzhetiye Camii'nde kılınacak öğle namazinı müteakip ebedı istirahatgâhına demedilecektir. Merhuma Tann'dan rahmet, kederli ailesine ve meslektaşlanmıza başsağlığı dileriz. tSTANBUL BAROSU BAŞKANLIĞI AflTALYA ASLİYE1. HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN 1995'1240E. 1996-978 K. Davacı Veli Hekimoğlu vekili Avukat Hüsevin Tecim tarafindan, davahlar Perihan Katı ve Mehmet Küçük aleyhıne açılan istirdat davasının yapılan duruşması sonunda 900.000.000 liranın dava tarihi olan 1.12.1995 tanhınden itıbaren yûzde 30 yasal faızı ıle birlikte davalı Mehmet Küçûk'ten almarak davacı- ya verilmesıne, davalı Penhan Katı hakkındaki davanın reddine dair karar, davacı veküi tarafindan tem- VTZ edilmış ve Yargıtay 13. Hukuk Dairesı'mn 22.9.1997 gün ve 1997'6685-6990 sayılı ilamı ile "mah- kemenın dosyaya ve kanuna uygun düşmeyen gerekçelerle davalı Penhan hakkındaki davayı reddetraiş olması, bozmayı gerektirdığinden bahisle bozulmuş obnakla, işbu Yargıtay ilamı özetinin adresi tespit edikmeyen davalı Mehmet Küçük'e tebliğ yerine kaim olmak üzere ilanen tebliğ olunur. Basın: 50734 ELAZIĞ 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ EsasNo: 1996:256 Karar No: 1997755 Davacı Hüsniye Özdağ tarafindan davalı Zeki Özdağ aleybine mahkememize açılan boşanma davasının j'apılan açık yargılaması sonunda. Mahkememizin 21.10.1997 tarih ve 1996'256 esas, 1997'755 karar sayılı ilamı ıle davanın kabulüne. Elaağ ili Merkez Atiksaraymahallesi, cılt: 003/03. sayfa: 26. kütük sıra: 147_'de nûfusa kayıtlı Şükrû ve Dakki kızı 1954 ilu Hüsniye Özdag ile Mehmet ve Nafia oğlu 1958 d.lu Zeki Öz- dağ'ın şiddetlı gecimsizlik nedeniyle boşanmalanna, müşterek çocuklar 1980 d.lu Tansu ıle 1984 d.lu Ahmet Turan'ın velayetinin davacı anneye verilmesıne karar verilmiş olup. davalı Zeki Özdag adresinde bulunama- dığından, ışbu ilamm gazetede yayımlandıgı tarihten ıtibaren 15 gün içensinde karan temyiz etmediğı takdir- de karann kesinleşecegı teblıgat yerine kaim olmak üzere ilanen teblig olunur. Basın: 50871 DUYURU DURSUNBEY ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Davacı Naci Sayın tarafindan davalı tbrahün Gülöz aleyhine açılan çek iptali dava- smda mahkememizce 10. 10.1997 tarih ve 1997/33-214 sayılı ilamıyla Dursunbey Halk Bankası şubesinin mudisi Naci Sayın'a ait 28.2. 1997 tarihlı B 9100110 sen nolu 232.000.000.- TL'lik çekin iptaline karar verilmiş olup. davalıya karar tebliği yerine ka- im olmak üzere ilan olunur. Basın: 50944 ELBİSTAN SULH HUKUK MAHKEMESİ Davacılar Mesut Yazgann ve Fatma Yüksel vekili Av. Fatih Mete tarafindan, davahlar Yıldız Mftftüoğlu ve 28 arkadaşı aleyhine mahkememize açılan paydaşlığın gıderilmesi davasında, davalılardan Bahri ve A>1en'den olma 1953 d.lu Mustafa Yazıcı, Bahri ve Ayten'den olma 1966 d.lu Mehmet Yazıcı. 1960 d.lu Bünyamin Yazıcı ve 1954 d.lu Hasan Yazıcı'nın bütün araştırmalara rağmen adresleri tespit edilememiş olup, tespit edilemeyen davalılara işbu davanın duruşma günü I6.l2.l997 günü saat 09.00'a bırakıldığı davalılar Mustafa Yazıcı. Mehmet Yazıcı. tbrahim Yazıcı, Bünyamin Yazıcı, Hasan Yazıcı kendilerini bir vekille veya bizzat temsil edilmedikleri takdirde yokluklannda karar verileceğı hususu ilanen teb- liğ olunur. Basın: 50946 SAMSUN 2. SULH HUKUK MAHKEMESİ'NDEN EsasNo: 1997:712 lshak Gernıı vekili Av. Necat Yılmaz mahkememize açmış ol- duğu dava ile Samsun Pazar mah^llesi pafta: 47 A, ada: 22, parsel: 6'da kayıtlı gayrimenkulün hissedarlar arasında satılarak ortaklı- ğın giderilmesine karar veribnesuu talep etmi^tir. Pavalı Hasan b- zı Zübeyde Kayış aramalararağmenbulunamadığından, dava di- lekçesi \ e duruşma gününün ilanen teblığine karar venlmıştir. Du- ruşma 18 12.1997 günü saat 09.00'da mahkememız duruşma salo- nundadır. İşbu ılan gazetede yayımlandıgı tanhten itibaren 7 gün sonra davalı Hasan kızı Zübeyte Kavış'a tebliğ edilmiş sayılması- na. davalının duruşmaya gelmediği ve kendisinı bir vekille temsil ettıraıediği takdirde davanın gıyabında devam edeceğı ve karar ve- nleceği ilanen tebliğ olunur. Basın: 50973 tarih toplum IYONYA - KARYA 5-7 Arahk 1997 MUSTAFA KESIM RST SEYKHNT AC8ITHSI (021Z) 2S8 25 73 • 258 25 89 Nüfus cüzdanımı kaybettim hükütnsüzdür. SANİYE MACİT LÜLEBURGAZ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ 1997,44 Esas 1997 554 Karar Davacı Hasan Aküren tarafından davahlar Süheyla Aküren aleyhine mahkememize açılan boşanma davasının mahkememizde yapılan yargılaması sonunda: Mahkeme- mizin 8.10.1997 tarih ve 1997/44 esas 1997/554 karar sa- yılı hükmü ile davanın kabulü ıle Lüleburgaz Müsellim köyü cilt: O33'O1 sayfa: 52 kütük: 27'de nüfusa kayıtlı da- vacı Hasan Aküren ile davalı Süheyla Akûren'in boşan- malanna, Müşterek çocuklar Pınar ile Tolga Akûren'in velayetlerinin davacı babaya bırakılmasına ve davalı an- nenin her ayın 1. ve 3. cumartesi günleri saat 10.00'dan pazar günü saat 17.00'ye kadar, dini bayramlann ikinci günü saat 10.00'dan3. günü saat 17.00'ye kadar ve her yı- lın 1 -31 temmuz arasında müşterek çocuklan yanına alıp dılediğı gibi görüşebilmesıne. toplam 4.960.000- TL yar- gılama giderinin davalıdan tahsiline karar verilmiş olmak- la işbu hükmün ilan tarihinden ıtibaren 15 gün sonra da- valıya teblie olunmuş sayıkıcağı hususu ilanen tebliğ olu- nur." 3.11.1997 Basın: 50926 BUYUKÇEKMECE ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ 1996 932 Davaeı tfakat Coşkun vekili tarafindan davalı Mustafa Coşkun aleyhine açılan boşanma davası sebebı ile yapılan açık yargılama sırasında davalı Mustafa Coşkun bulunamadığından dava dilekçesinın ve duruşma gününün ilanen tebliğine karar verilmis.tir. Karar gereğince davacı vekili tarafindan mahkeme- mize \erilen dilekçe ile müvekkili Ifakat Coşkun ile davalının 21.9.1976 tarihinden ben evli olduklannı. bu evlilikten bir ta- ne tsmail adında müşterek çocuklannın bulunduğunu. ancak müvekkilinin davalı ile geçinemediklerini belirterek taraflann boşanmalanna karar venlmesini dava \ e talep etmipir. Bu da- vanın duruşması 4.12.1997 günü saat 11.35'e bırakılmıştır. İş- bu ilanın 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 29, 30 ve 31. mad- deleri gereğince Türkiye'de münteşır gazetelefljden binnde ilan edildiği tarihten itibaren 7 günlük süre geçtikten sonra 10 gfinlük cevap sûresmin başlamayacağı \e davalının dutuşma günü ve saatinde hazır bulunması. aksı halde yokluğunda >ar- gılamaya devam edilerek karar verileceği hususu ılan olunur. 17.10.1997 Basın: 51696 DENİZLİ 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMEŞİ EsasNo: 996/985 Davacı Ramazan Yayın vekili Av. Mustafa Kara tara- findan. da\alı Mehmet Sura aleyhine açılan menfı tespit davasında; Denızli Muratdede Mah. 376 sok. Aytaş. kö- mür deposu yanı adresine çıkanlan davetiyenin geri dön- düğü soruşturma ile davalı Mehmet Sura adresi tespit edi- lemediğinden ilanen tebliğine karar verilmiş olmakJa, du- ruşma günü olan 19.12.1997 günü saat 09.00'da bizzat kendisi veya bir vekille temsil ettirmesi, gelmediği ve bir vekille temsil ettirmediği takdirde davanın yokluğunda göriilüp bitirileceğı, dava dılekçesi da\etiyesi tebliğ yeri- ne geçmek üzere ilan olunur. Basın: 50981 WE-50 G Alman gümrük plakalı otoma ait Stadt Weimar K.FZ-Zulassungsstelle'den 13.11.1997 tarihinde verilen InternationalerZulassungschein'i (ruhsat) kaybettim. hükümsüzdür. ARÎF ÖMER SAĞMANLl POLİTİKADA SORLTNLAR EBGUIN BALCI Petrol Oyunu Körfez'dekj son bunalım Türkiye'nin gündeminde- ki çok önemli diğer bir konunun geri plana düşme- sine yol açtı. Hazar Denizi'nden ilk petrolûn çıkarılması nedeni ile Bakü'de yapılan tören, Bakü-Ceyhan boru hattı- nı yeniden tartışmalann odak noktası yaptı. törende AzertDaycan Cumhurbaşkanı Haydar Ali- yev'le ABD Enerji Bakanı Frederico Pena'nın ana üretim petrolü için Bakü-Ceyhan boru hattını destek- lediklerini söylemeleri, Türkiye'deki iyimseriik rüz- gârlannın esmesine yol açtı. Ancak basınımızda bazı yazarlar çok doğru ola- rak, Aliyev'in geçen haftaki toplantısında aslında ye- ni bir şey söyfemediğini, ekonomik açıdan nihai ka- ran AlOC'un (Petrol Konsorsiyumu) vereceğini anım- satarak topu yabancı şirketlere attığını vurguladılar. Türkiye'de bir ara esen aşın iyimserlik rüzgârian- na karşı yapılan bu uyanlar yerinde olmuştur. Zira AIOC (Azerbaycan Uluslararası işletme Şirke- ti) içinde, Bakü - Ceyhan hattı lehinde henüz görüş biriıği saglanmış değil. Ana üretim petrolünün Bakü - Novorossisk hattından akıtılmasını isteyen Rusya, Bakü - Ceyhan hattına karşı çıkarken bazı şirketle- rin de Bakü - Supsa hattı ile bir süre yetinilmesinden yana olduklan bildiriliyor. Şu anda ana üretim petrolü için üç olası güzergâh bulunuyor. • Bakü - Supsa (910 km.) • Bakü - Novorrossisk (1200 km.) • Bakü - Ceyhan (1600 km.) • • • Lale Sanibrahimoğlu, petrol konusundaki çetin pazariıklan ve Türk hükümetlerinin yaptığı hatalan so- mut örneklerle sergilediği, Imge yayınlannda çıkan "KurtKapan/ndaS/yasef "adlıkitabında Türkiye'nin nasıl kendi bindiği dalı keserek, Bakü - Ceyhan pro- jesi karşısına, Bakü - Supsa hattını alternatrf olarak çıkarttığını anlatıyor. Tansu Çiller'in başbakanlığı dönemine rastlayan bu tarihi gafın acıklı öyküsü kısaca şöyle: AIOC, 9 Ekim 1995'te erken üretim" petrolünün (deneme amacıy- la yapılan ilk üretim) Rusya'nın Karadeniz'deki No- vorossisk limanından dünya piyasalanna pazarian- masını kararlaştınyor. Çiller hükümeti ise, ABD'nin de teşviki ile, Novorossisk hattının önünü kesme ama- cıyla erken üretim için Bakü - Supsa (Gürcistan'ın li- manı) hatünın da gündeme alınmasını öneriyor ve öne- ri AIOC tarafindan kabul ediliyor. Ne var ki, ciddi biçimde düşünmeden acele karar veren Çiller hükümetinin hiç aklına gelmeyen bir şey oluyor ve AIOC 12 Haziran 1997'de aldığı kararla Ba- kü - Supsa hattını "ana üretim" petrolünün güzer- gâhları arasına da sokuyor. Özetle, Türkiye, işgüzarlıkyapıp, erken üretim için Bakü - Supsa yolunu gündeme getirmekle kendi bindiği dalı kesmiş oluyor ve bu hat ana üretim" pet- rolünde Bakü - Ceyhan boru hattına rakip olarak karşımıza çıkıyor. liıle Sanibrahimoğlu "Osmanlı, 19l8yılında Kaf- kas petrolleri için bugünün Türkiyesi'nden çok da- ha etkin mücadele etmişti" diyor. • • • Günümüzde Mesut Yılmaz hükümeti, Çiller dö- neminde yapılan hatalaria yolundan saptırılan petrol politikasını yeniden rayına oturtmaya çalışmak zo- rundadır. Çabucak iyimseriiğe kapılmaktan kaçınalım. Çün- kü bu çok zor bir görevdir. Halen petroTkönusunda kıyasıya bir mücadele var. AlOC'un ana üretim pet- rolünün güzergâhını resmen açıkiayacağı Ekim 1998'e kadar bu mücadele daha da sertleşecektir. Kafkasya ve Hazar'ın tümüyle Rusya'nın etkinlik alanına girmesini istemeyen ABD ve Azerbaycan gerçi Bakü - Ceyhan güzergâhını destekliyor. Ama yukarıda da belirtildiği gibi AIOC içinde bazı şirket- fer Bakü - Ceyhan boru hattının maliyetinin yıiksek olduâunu (3.3 milyar dolar) vurgulayarak bir süre Ba- kü - Supsa hattı ile yetinilmesini savunuyorlar. Bu ara- da Rusya da Bakü - Ceyhan projesini baltalamak için yoğun çaba harcıyor. Ankara, tüm enerjisini yoğunlaştırarak önümüz- deki 11 ay içinde dinamik ve atılımcı bir politika iz- lemek zorundadır. Türkiye'ye helikopter satışı Dev firmalardan Clinton'a mektupVVASHINGTON (AA) - ABD'nin beş "dev" firma- sı, Türkiye'nin açtığı heli- kopterortak üretim projesi ile ilgilı "uyan nitdiği taşıyan" birmektubu Başkan Bffl Cb>- ton'a yolladı. Dev firmalann üst düzey- li yöneticileri, zamanın geç- mekte olduğunu belirterek Başkan Clinton'dan ihaleye katılmak için gerekli olan iz- nin daha fazla bekletilme- mesıni istediler. ABD Dışişleri Bakanı Ma- deleüıc Albright ve Savun- ma Bakanı \Vllliam Cohen'e de gönderilen mektupta, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin çok kapsamlı bir modernizasyon CIA raporu girişimi başlattığı kaydedil- dı ve "Bizfer de bu projenin bir parçası ofaıuk istiyoruz 1 ' denildi. 145 adet helikopte- rin Türkiye'de ve ortak giri- şimyöntemiyle üretihnesinin de aynı modernizasyon giri- şiminin kapsamında bulun- duğu ifade edildi. Mektuba Boeing şirketi Başkanı PhUip M. Condit, Textron şirketi Başkanı Ja- mes F. HanKman, General Electric şirketi Başkanı Yar- dımcısı Eugene F. Murpby, Locheed Martin şirketi Baş- kan Yardımcısı Vance Coff- mann, Northrop Grumman şirketi Başkanı Kent Kresa imza attılar. Ağn'daNuh'un gemisi yok W\SHINGTON (AFP)- Amerikan Merkezi Haberal- ma Teşkilatı'nm (CIA) Ağ- n Dağı'nda bazı çevrelerce Nuh Gemisi'ne ait olduğu iddia edilen oluşumun fotoğ- raflannı kamuoyuna açaca- ğı bildirildi. ABD'de yayımlanan The Washington Times gazete- sinde yer alan habere göre Amerikan U-2 ve SR-71 ca- sus uçaklan tarafindan 1950- 70 yıllan arasında çekilen fotoğraflarda Ağn Dağı'nda olağandışı oluşumlara rast- landı. Bazı tarihçiler, buolu- şumun Tev rat'ta bahsedildi- ği gibi Nuh Gemisi 'ne ait ol- duğunu savunurken CIA fo- toğraf uzmanlan, oluşumun boyutlannın Tevrat'ta veri- len ölçülere uymadığını söy- lediler. CIA'nın söz konusu fotoğ- raflariie ilgili hazırladığı ve "AğnidakiAnormaffik" adı- nı verdiği raporda, kayalar üzerinde biriken kann ve buz kitlesinin aşagılara kayması sonucunda söz konusu gö- rüntülerin meydana geldiği belirtildi. CIA uzmanlan, fotoğraf- lar üzerinde incelemeler ya- parken bir gemiye ait parça- İann 4500 yıl buzullar için- de günümüze kadar korun- ması ihtimalini de göz önü- ne aldıklannı belirttiler.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear