Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
S EYLÜL 1996 PSRŞEMBE • • • • CUMHURİYET SAYFA
HABERLERIN DEVAMI 19
Istanbul
Edi'ne
ÇanaUcaie
Kocaelı
Izrnir
fVtanısa
Ayctn
Derizl
Y
Y
Y
Y
Y
Y
Y
Y
26
26
28
28
30
32
33
32
ZongudaK Y 24 Antalya
Sirop
Samsun
Trabzon
Giresun
Ankara
Konya
Eskişehir
Sıvas
Y
B
Y
B
B
B
B
B
2b
27
27
29
28
28
28
27
B 33 Kars
Adana
Mersın
Diyarbakır
Şanlıurfa
Mardın
Siırt
Hakkâri
Van
A
A
A
A
A
A
B
B
'S-i
31
34
34
32
34
22
26
B 25
Yurdun kuzey ve ba-
tı kesımlerı çok bu-
lutlu. Marmara, Ku-
zey ve Iç Ege. göller
yoresı, Iç Anado-
lu'nun kuzeybatısı,
Batı Karadenız ıle
Doğu Karadenız'ın
doğusu yer yer sa-
ğanak ve gok gurul-
tülu sağanak yağışlı
dığer yerler parçalı
ve az bulutlu geçe-
çek.
Londra
Parıs
Roma
Berlın
Amsterdam
Madrid
Sofya
Brüksel
B
B
Y
B
B
Y
Y
B
•12
22
26
20
20
27
22
20
Budapeşte Y 20 Münih
Atina
Mılano
Oslo
Helsınkı
Stockholm
Belgrad
Viyana
Bonn
Y
Y
B
Y
Y
Y
Y
B
29
24
18
17
18
20
19
23
Y 15
Moskova
Aşkabat
Almatı
Taşkent
Bakü
Bışkek
Tiflıs
Kahire
Y
A
B
B
B
B
Y
A
22
34
24
29
30
25
31
34
Şam 35
Parçalı bulutlu Ss.ı "\ Bulutlu ^Çckbulutu , Yağmurlu
G U N C E L CÜ>'E\TARCAYÜREK
H Baştarafı 1. Sayfada
"Türkiye, ABD'ye bu operasyonda birçerçeve içe-
risinde çıkartarını koruyarak ancak bu bölgedeki te-
rörle olan mücadelesine hiçbir sekte vurmayacak
şekilde devam etmesi doğru/tusunda kendi fikirleri-
mizi ifade etmiştık."
Türk dışpolitikasını "en yetkilikişinin" veciz 'özlü'
biçimdeaçıklamasından sonra, kimilerindekomedi-
yi, kimılerindedramlakanşıkgüidürmeleri, kimilerin-
de ise traji-komİK ayrıntıları ıçeren sahneleri izleye-
lim:
Sahne 1: Tansu'nun ayaküstü basın toplantıları.
Mekâr, Dışişleri Bakanlığı kapısı. Sabah.
Karşıda bir noktaya dikilmiş kara gözler daha bir
dışarda. Konuşuyor:
"Bugün (salı) sabahleyin Başkan Clinton'dan al-
dığımız bilgiler doğrultusunda ABD'nin yaptığı mü-
dahaleyle birlikte Kuzey Irak'taki durum yeni bir bo-
yut almıştır. Öğieden sonra Clinton la görüşeceğim,
son değerlendirmeleri kendısinden alacağım."
Öğleden sonra Clinton'lakonuştuğunudoğrulayan
açıklamalar yapıyor.
Sahne 2: Oysa, Başkan Clinton, Ankara'yı aramı-
yor. Büyükelçi Marc Grossman'ın elinde Clinton'ın
"Türkiye'den hiçbir ıstekleri" olmadığını bildiren bir
mektup. O da Türk hükümetine.
ABD, ne Erbakan'ı. ne de başka bir üst yetkiliyi...
Doğrudan Türkiye'yi "devre dışı bırakıyor".
Orneğin, (1) CNN başta hiçbir büyük TV haberle-
rinde Türkiye'nin adı geçmiyor. (2) RP'nin iran-lrak-
Suriye politikası da duvara çarpıyor.
Sahne 3: Büyükelçi Marc Grossman'ın, bir iki yer-
de söylediğine göre: salı sabahı 08.00'de ABD'nin fü-
ze girişimini anlattığı sırada Tansu, önce "Go ahead"
yani (Haydi, yapın) diyor -tabii söylediklerinin hükü-
met ya da Türk dış politikası açısından nereye gide-
ceğini hesaplamadan-. "Go ahead "ten hemen son-
ra "We support" (Destekliyoruz) diye ekliyor.
Ciddiyet
Sahne 4: Bu sırada Italyan başbakanıyla toplan-
tıda olan Necmettin Hoca, Irak'la ilgili ısrarlı sorula-
ra yanıt vermiyor. Öğleden sonra basın sıkıştırınca
"Gidin Tansu'ya sorun" diyor.
Oysa, Hoca ve RP bozuk. Irak'a füze saldırısına
olumsuz tepkiyi, Gül Abdullah übya'da olduğu için
Maliye Bakanı Latif Şener aracılığıyla "Bazı ülkele-
rin kendilerini sorunları tek taraflı çözümleyici gör-
melehni sağlıklı olarak değerlendirmiyorum" diye
duyuruyor.
Ortaklar birbirine düşmüş görünüyor. Asıl tepki RP
grubunda. ABD'nin Hoca V atlayarak Dışişleri'ni ara-
masına veryansın ediyorlar.
Sahne 5: Büyükelçi Grossman, öğleden sonra,
ikinci kez Tansu'yu görüyor ve.. Tansu'dan bu kez,
bürokratlar yazdığı için ne dediği anlaşılır, -belki de
Hoca'yı ve RP'yi, hatta ABD'yi rahatlatan- yazılı bir
açıklama basına fakslanıyor. Saat 19.02.
Tansu, bu kez Clinton'la değil, ABD dış bakanıyla
da değil, Bakan Yardımcısı Talbott ile konuştuğunu,
ancak Clinton'dan gönderilen bir mesaj alındığını bil-
diriyor.
Özet: Dışişleri Bakanı Tansu'yu 3.5 saat sonra Dı-
şişleri Bakanı Tansu yalanlıyor!
Vah Türkiye'm vah; yeni bir Tansu skandalı yaşa-
nıyor. Tam bir rezalet!
Sahne 6: Türkiye'nin dünyaca kabul gören "ciddi
devlet" izlenimi, böylece çürürken, Mısır Cumhur-
başkanı Hüsnü Mübarek, VVashington'dan arayan
Clinton'a, "Bu işler telefonda görüşülmez" diyor.
Clinton'ın gönderdiği Amerikan Genelkurmay Baş-
kanı Kahire'ye gelip nedenleriyle Irak'a saldınyı an-
latıyor. Mübarek yanıtını; "Sonuçta harekât başarı-
lı olmaz" ve ardından "Biz banşçıyız, hareketi des-
teklemeyiz" diye özetliyor.
Sahne 7: Iran gezisinde Rafsancani'den "kesin
güvence aldığını" ifade ederek, komşudan Türki-
ye'ye terörist sızması olmayacağına neredeyse ye-
minle söyleyen Necmettin Bey'in önüne kısa bir not
konuluyor: iran'dan Van'ın Çaldıran ve Başkale ilçe-
lerine sızan PKK, ikisi teğmen 12 askerimizi şehit
ediyor. 35 PKK'Iİ çatışmada öldürülüyor.
Genelkurmay sinir içinde.
Sahne 8: Libya'ya giden Gül Abdullah'la Zeybek
Namık Kemal, Türk müteahhitlerin milyonlarca do-
lar alacağım olumlu sonuca bağlayamıyorlar. Sade-
ce "umutlu" olduklarını söylüyorlar.
Uluslararası büyük bir sorun yaşanıyor. Ülkemiz
hem içerde hem dışarda bu ortaklık, bu Tansu ile bu
Hoca sayesinde, hadi gerekli sözcüğü kullanmaya-
lım.
Komik oluyor, komik!
\NKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Türkive'nin
1990 yılındanbuvana
ambargo nedenivle;
özellikle Irak'a yapılan
ıhracatın durması, turizm.
taşımacılık
gelirlerindeki düşme.
Rerkük-Yumurtalık boru
hattından sağlanan
kaynaklann durması.
müteahhitlik gelırlerinin
düşmesi. ışgücü
gelırlerinin azalması.
bankacılık işlemlerinden
alınan gelirlerin kesilmesi
ve bölgede yapılan askeri
harcamalar nedenivle son
6 yılda 27 milyar dolarlık
kaybı oldu. Saddam
güçlerinin geçen hafta
Ruzey Irak'a girmesinin
ardından Birleşmiş
Milletler'in, Irak'm
ICerkük-Yumurtalık boru
hattından 2 milyar dolarlık
petrol satışına izin veren
karannın askıya almması.
Karıı
Türkiye'ye ilk
fatura çıktı
Türkiye'ye yeni bir darbe
vurdu. Türkiye'nin petrol
satışından beklediği 2
milyar dolarlık gelir de
ertelendi.
Yetkililer. aynı çerçevede,
petrol satışına izin
verilmesinin ardından.
Türk işadamlannın Irak'la
yaptığı yaklaşık
5 milvar dolarlık gıda. ilaç
ve zorunlu tüketim
malları ihracatma
ilişkin bağlantılarının da
askıya alındığına dikkat
çektiler. Yetkililer. aynca.
halen Habur smır
kapısında süren sınır
ticaretinin de duracağına
işaret ederek, "Irak'la sınır
ticareti bölgede büyük bir
gelir kapısıydı. Türkiye,
Kuzey Irak'ın hemen
hemen tüm
gereksinimlerini
karşılıyordu. Buradan
da 1 milyar dolara yakın
kayıp bekliyoruz" dediler.
Ankara'da sınır endişesi• Baştarafı 1. Sayfada
sun gerekli adımlan atmış, paketler
hazırlamıştır. Bu konuda çeşitli ba-
kanhklarunızın çalışmaları devam
edecektir" dedı.
Çıller, basın toplantısında
ABD'nin harekâtına doğrudan des-
tek \ermekten kaçındı. îrak'ın Bir-
leşmiş Milletler IBM) kararlannı ih-
lal ettiğinı ve böv le bir sonucun do-
ğacağı konusunda Türkive'nin uya-
rıda bulunduğunu belirterek
ABD'ye dolaylı destek veren Çil-
ler. "Bizim bekJentimiz ABD'nin
müdahale edeceği doğruitusunday-
dı" dedı.
Çıller. aynca bölgede memnunı-
yet verici gelişmeler de yaşandığı-
nı kaydederek Türkıye'nin istemi
doğrultusunda Çekiç Güç'ün komu-
ta kontrol merkezinin Zaho'dan Si-
lopi'ye taşındığını. bölgedeki sivil
örgütlerın de uzaklaştınldığını söy-
ledi. ABD'nm harekâtıvla "bölge
banşının tehdit altına girdiğini"' \ ur-
gulayan Çiller, Türkiye'nin tüm
komşulanv la bölge banşına yönelik
diyaloglara de\am edeceğini ve ak-
tif rolünü sürdüreceğını belirtti.
Güvenlik şeridi
Konuvla ilgili üst düzev kavnak-
lar, Türkiye'nin Kuzey Irak'a yöne-
lik operasyon planını doğruladılar.
Planlanan güvenlik şeridınin. dağlık
alanın gerisinde Türk sınınna 20 ki-
lometrederinliğe kadar genışlevebi-
leceği belırtildi. Konu ABD. Ingil-
tere. Irak ile bölgedeki Kürt grupla-
nn temsilcilenne ıletıldi. Yetkililer.
Kuzey Irak'ta güvenlik şeridi oluş-
turulmasınınbırışgalanlamınagel-
meveceğinı belirterek u
Sözkonusu
bölgede Türkiye'\e yönelik bir gü-
venlik tehdidi \ar. Bu bir gerçek.
Böyle bir şeridin oluşturulması pa-
sif bir güvenlik tedbiri olacaktır" de-
dıler. Türkive. "pasif güvenlik ted-
biri" ifadesiyle bölgeyi askeri an-
lamda işgal edeceği anlamının çık-
mamasına özen gö.steriyor. Bu gü-
venlik şeridıni denetim altında tuta-
cak olan Türk askerlennın düzenlı
olarak burada konuşlanmaları bek-
lenmiyor. Ankara'dakı asken \edıp-
lomatik yetkililenn. ABD'nin hare-
kâtının ardından bırkaç günden be-
rı konu üzerinde çalıştıkları öğre-
nildi. Güvenlik şeridi planı. ilgili ül-
kelerın ardından KDP ve KYB tem-
silcılerinede iletildi. Şezad Saıt'ede
güvenlik şeridinin Iran sınınna da
yakın olacağı konusunda bilgi v eril-
diği bildirildi. Başbakan Necmettin
Erbakanda.dün öğleden sonra Mil-
lı Güvenlik Kurulu Genel Sekrete-
rı Orgeneral İlhan Kıbçla bir süre
görüştü.
Ankara ile V\'ashington arasında
Irak'a uvgulanan ambargo nedeniv-
le Türkıye'nınzararlannınkarşılan-
maM için de dıvaloglann sürdüğü
bildirildi. Alınan bilgne göre. Türk
ekonomısine ABD yardımı çerçe-
vesinde V\ashintrton'un yanı sıra
AB ve IMF kanalıyla sağlanabile-
cek desteklerde gözden geçirilivor.
'Her türiü şiddete karşı\iz'
Ingıliz Channel 4 telev ızyonuna
özei bir mülakat v eren Tansu Çiller.
Türkive'nin. Ortadoğu'da banş \e
istıkrann sağlanmasından yana ol-
duğunu belirterek Saddam Hüseyin
rejıminin Birleşmiş Milletler karar-
larını ihlal etmesine de. "hertürlü
şiddetin kullanılmasına da karşı çı-
kılacağım" söyledi. Ingiliz televiz-
yonu Çhannel 4'ün muhabiri. Tan-
su Çiller'e. "Saddam Hüseyin Kürt-
lere saldırdığında. Cruise fÛzelerine
muhatap oluyor. Ama siz saldırdığı-
nızda bir şe> yapılmıyor. Aradaki
farkne'.'^divesorduğundaÇiller'in
vanıtı şöyle oldu:
"Aradaki fark çok büv ük. Bizim
aleyhimizde alınmış bir BM karan
>ok. Biz Körfez bunalımını da \a-
ratmadık. Biz. sadece bu sorundan
zarar gören bir ülkeyiz."
DSP liderinden savaş uyansıANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-DSP Genel
Başkanı Bülent Ece\it. Başbakan Necmettin Er-
bakan'ın Irak konusundaki sessizliğine dikkat
çekerek "Başbakan'ın Ortadoğu konusunda iyi
niyetli hayalleri, umutları vanü. Bunlar gerçek-
lerle çelişiyor. Türkiye de çelişkiler içine sürükle-
niyor" dedi. Eeevit. Irak Devlet Başkanı Sad-
dam HüseyüTin ABD'nin yeni uçuş bölgesi ila-
nına karşı meydan okuma havası içine girdiğine
işaret ederek. yeni bir savaş çıkabileceği uyan-
sında bulundu.
DSP lideri Ecevit, MÜSİAD Ankara Şube
Başkanı Zeki Poyraz ve yönetim kurulu üyeleri
ile Irak'ın Ankara Büvükelçiliği Maslahatgüza-
n SaidelSamaray ı avn a>n kabul ederek bırsü-
re görüştü. MÜSİAD üvelerini kabulü sırasında
ABD'nin Irak'a vönelik operasyonuna ilişkin
görüşlerinı açıklavan Ecevit. ABD'nin Irak po-
litikasının ıtlas ettiğinı. bölgede uzun zamandır
var olan çelişkiler içinde artık ABD'nin de ver
aldığını kaydetti. Ecev ıt. ABD'nin yeni uçuş böl-
gesi ilanına karşı Irak Devlet Başkanı Saddam
Hüseyın'in "meydan okuma havası" içine girdi-
ğini, bu durumun ABD'vi ileri birtakım'önlem-
lere yöneltebileceğini \ urgulavarak "Allah esir-
gesin. >eni bir sa\aş çıkabilir" dedı.
Irak'ta atlar ve pıvonlarla değil roket. tank ve
uçaklarla bir satranç oynandığını kaydeden Ece-
\ıt. bunun Türkiye için kaygı verici olduğunu
vurguladı. Türkive'nin Ortadoğu ve Irak politi-
kasını Amerikan güdümünden çıkararak kendi
politikasını belirlemesi gerektiğine işaret eden
Ecevit. son operasyon konusunda bölge ile hiç-
bir ilgisi olmayan ülkelerin bile tavırlannın or-
taya çıktığını. ancak Başbakan Erbakan'ın ses-
siz kaldığına dikkat çekti. Ecevit. şövle devam
etti:
"Özellikle Başbakan Erbakan, Ortadoğu ile
ilişkilere büv ükönem verdiği halde hiçbir şev sö> -
lemiyor. Bunun nedeni şu: Başbakan'ın Ortado-
ğu ile ilgili iyi niyetleri, havallcri, umutları vardı.
Bunlar gerçeklerle çelişivor. Bir yandan hem
İran'a hem Irak'a hem Kuveyt'e hem Suudi Ara-
bistan'a güven vermek. hepsi> le eşit mesafede iş-
biriiği \apmak mümkün değil. Bu yüzden Tür-
kiye de çelişkiler içine sürükleniyor."
Ecev it, Türkiv e'nin bu aşamada 1920-1930'lu
yıHarda ve en zayıf dönemlerde olduğu gibi ken-
di Ortadoğu politikasını belirlemesi ve dünyaya
kabul ettirmesi gerektığini savunarak "199O'lı
yıllann Türki\esi'nin gücü. 20'li 30'lu yıllardan
kat kat fazladır. Türkiye maalesef bu gücünü de-
ğerlendiremiyor" dedi. Ecev ıt. Kuzey Irak'ta ya-
ratılan otonte boşluğundan sonra PKK'nin böl-
geye yerleştiğıne \e bu bölge>i korumanın güç
olduğuna dikkat çekerek. Türkiye'nin dennliği
20 kilometreye ulaşan bölgeyi denetimi altına
alması gerektiğini bildırdi.
ANAP Genel Başkan Yardımcısı AgâhOktav
Güner de dün gazetecılere vaptığı açıklamada.
hükümetin Kuzev Irak'taki gelişmeler konusun-
da vetersiz kaldığını. cıddiyetsiz davrandığını
söyledi.
Türkiye"de bir dış politika skandalı yaşandığı-
nı belırten CHP Genel Sekreterı Adnan Keskin.
ABD'nin Irak operasvonlarının Türkiye've eko-
nomik açıdan büvük zarar verdiğini söyledi.
ANAP Ankara Milletvekili Cemil Çiçek ise
"Kuzey Irak'ta meydana gelen gelişmelerin gö-
rüşülmesi için TBMM'nin olağanüstü toplantıy a
çagnlmasristemiyleTBBM Başkanlığı'nabaş-
\urdu.
Çiller'in fîyaskosu Ankara'ya mesaj göndermiş
• Baştarafı 1. Sayfada
ler"in açıklamalannın tersıne ken-
disiyle ABD Başkanı arasında te-
lefon görüşmesi olmadığı da açık-
ça ortava çıkmış oldu.
Glinton"ın. Cumhurbaşkanı Sü-
leyman Demirel ile de Irak'a hare-
kât konusunda temasa geçmeme-
yi yeğlemesi. Çekıç Güç'e e\ sa-
hipliği yapan ve yanı başındaki I-
rak'taki gelişmelerle yakından il-
gili Türkiye'yi dışladığı vorumla-
nna neden oldu.
Tartışmab açıklama
Çiller'in. ABD'nin Irak'a vö-
nelik harekâtı başlatmasından çok
kısa süre önce Türkiye'yi bilgi-
lendirdiği önceki gün sabah saat-
lerinde gazetecilere vaptığı açık-
lamalann tartışmaya neden olan
bölümünün tam metni şövle:
"Bugün (3 eylül) sabah Başkan
Clinton'dan aldığım bilgiler doğ-
rultusunda \e daha sonra Ameri-
ka'nın 16 hedefe yapmış olduğu
müdahale ile birİikte Kuzey I-
rak'taki durum > eni bir bo> ut ka-
zanmıştır. (...) .Ancak, bugün (3 ey-
lül) öğleden sonra geç vakit Bill
Clinton iletekrartelefon görüşme-
si yapacağım. Son değerlendirme-
leri kendisinden alacağun."
Çiller'in Clinton ile doğrudan
temasta olduğu yönündeki açık-
lamalar yapmasınakarşın. gerçek-
te ABD'nin Ankara'yı muhatap
almadıöının ortava çıkrnası önem-
li bir dış politika skandalı olarak
mtelendinldi.
ABD'nin devre dışı bıraktığı
Erbakan'ın, Irak'taki gelişmeler
konusunda susmasını tercih eden
Çiller'in başbakan gibi hareketet-
me politikasını dün de sürdürdü-
ğü gözlendi. Çıller. dün sabah Dı-
şişleri Bakanlığfnda gazetecilere
açıklama yaparken Clinton'dan
"bizzat"geldiğini bıldırdiği mesa-
ja yanıt olarak "Hükümetimizin
görüşlerini aynca Savuı Clinton'a
da ilettim" sözleriyle. Clinton ile
yakın temasta olduğu izlenimini
dün de ısrarla sürdürdü. Diploma-
tik teamüle göre ise Dışişleri Ba-
kanlığı kanalının kullanılarak hü-
kümetlere mesajiarın iletilmesi-
nin olağan bir uygulama olduğu
bilinıyor.
Diplomatlar alet edildi
Çiller'in, önceki gün sabah sa-
atlerinde Clinton ile gerçekte tele-
fon görüşmesi vapmadığı halde
diplomatlara ilginç bir talımat
gönderdiği öğrenildi. Çiller'in.
Dışişleri Bakanlığı »özcülük ma-
kamına "Ch'nton ile telefon görüş-
mesi vaptığımı teyyit edin" dediği
öğrenildi. Oysa bir ülke başkanı
ya da başbakanının normal koşul-
larda ilgili ülkedeki muhatabını
by-pass ederek Dışişleri Bakanı
ile görüşmesi diplomatik teamüle
aykın bir uygulama olarak değer-
lendirildi.
'Saddam saldıracağını
Türkiye'ye bildirdi'
FLAT KOZLLKLL
VVASHINGTON - Irak'ın. ülkenin
kuzevine >önehk bir askeri harekâta
girişebıleceğını Erbile vaptığı
saldırıdan bir ^üre önce Ankara'ya
diplomatik kanallardan bildirdiği
belirlendi.
Irak lideri Saddam Hüseyin Türk
hükümetine gönderdiği mesajda.
Kürdistan Demokratik Partisi
Başkanı Mesud Barzani'nin
davetine uvarak Cumhuriyet
Muhafızlan'nın bölgeye
ka>dınlacağını açıkladı. ABD'li bir
yetkılı. Saddam Hüse\ın'in
mesajında. "Harekat sırasında ikinci
bir Kürt göçüne yol açacak ortamlar
yaratılmamasına dikkat
gösterecekleri" güvencesini
verdiğini ve "topvekûn birsaldın
ülmavatağını" bidirdiğinı kaydetti.
Irak'ın çok dikkatlı davrandığı ve
mesajda. "davet üzerine bölgedeki
durumu kontrol altına almak
amacıyla hareket edeceklerinin"
altını özellikle çızdiği aktanldı.
Adının açıklanmaması kaydıyla
konuşan diplomatik vetkili.
Türkiye'nin Bağdat'tan aldığı mesaj
üzerine. dunımu \\ashington'la
değerlendırmeve başladığını
söyledi. ABD'li yetkili, bölgeden
ulaşan istihbarat ve Türkıye'nin
uyansı çerçevesinde ABD'nin
sorunun ulaşacağı bovutlan
kestirmek için iki haftadır voğun bir
çalışma gerçekleştirdiğini söyledi.
Yetkili. şunlan söyledi:
"Irak ordu birliklerinin her hareketi
Çekiç Güç ve bölgedeki diğer
istihbarat kaynaklarınca
\\ashington'a anında ulaştınlıyordu.
Saddam Hüsevin'in Kürt gruplan
arasında çıkan çatışmada taraf
olabileceği, istihbarat rapoıiarında
avrıntılı biçimde yer alıyordu. Her
şey ağustosun son haftasında netlik
kazandı."
Bu arada Bevaz Saray Sözcüsü
Micheal McCurry de Kuzev
Irak'taki sonınun ilk işaretlerini iki
hafta önce gördüklerini belirterek
"Saddam Hüseyin'e Kürtlere karşı
girişeceği eylemlerin sonuçları
konusunda uyarı mesajı
gönderildiğini" bildirdi.
ABD'li yetkili. Dışışlen
Bakanlığf nın bölgevi yakından
izleyen uzmanlarımn Beyaz Saray'a
krizin sorumlusunun Irak Kürdistan
Yurtseverler Birliği lideri Celal
Talabani olduğunu rapor ettiklerini
bildirdi.
Çekiç Güç'ün koşıılları değişiyor
Arafat ve Netanyahu buluştu
İsrail Başbakam Benjamin Netanyahu ile Filistin Devlet Başkanı Ya-
ser Arafat dün ilk görüşmelerini gerçekleştirdiler. İsrail ile Gazze Şe-
ridi arasındaki Erez sınır kapısında İsrail ordusuna ait bir baraka-
da gerçekleşen görüşmeden sonra düzenlenen basın toplantısında Ne-
tanyahu, iki tarafın da. özerkliğin genişletilmesine ilişkin anlaşmayı
uygulama karaıiıhğını dilegetirdiğini bildirdi. Netanyahu, "Bunun-
la birlikte, güvenlik ve İsraillilerle Filistinlilerin malvariıklannın ko-
runması ile iki tarafın ihtiyaçlanru hesaba katmamızgerekiyor" de-
di. .Arafat ise "Taahhütlere karşılıklı uv ulmasını istiyoruz. Netanya-
hu hükümeti ile işbirliği yapnıaya kararhyız" şeklinde konuştu.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -1-
rak kuvvetlennin. Batılı ülkelenn koru-
ması altında bulunan Kuzev Irak'a ge-
çen cumartesi günü gırmeleri \e
ABD'nin misilleme olarak Irak hedef-
lerine hava harekâtı düzenlemelerıyle
mev dana gelen gelişmeler çerçev esınde
İncirlik'te konuşlu Çekiç Güç'ün ope-
rasyon şartlarının da değiştiğı gözlenı-
vor. ABD Başkanı Bill Clinton daYuna-
nistan Başbakam KostasSinıitis'e gön-
derdiği mesajda. Türkıye'nın anahtarro-
lüne dikkat çekerken. Irak Devlet Baş-
kan! Saddam Hüsevin'in Kuzev Irakta-
ki tehditkâr hareketlerinın Çekıç Güç
operasyonunun şartîarını önemlı ölçüde
değiştırdiğıne dikkat çekti. Diplomatik
kaynaklar, Cumhumet'e yaptıkları
açıklamada, Clin-
ton'ın Çekiç
Güç'ün şartlan-
nın şu nedenlerle
değıştığini ımaet-
mış olabıleceğine
dikkat çektiler:
- Irak harekâtı
üzerine güvenlik
nedenhlegeçicide
olsaÇekiçGüç'ün
kara unsurunu
oluşturan Kuzey
Irak'taki Zaho'da
konuşlu Askeri
Eşgüdüm Merke-
zi (MCC) Silopi've taşındı. Böylece
ABD'nin Saddam'ı Kuzev Irak'a vöne-
lik harekâtlannda ca>dıncı unsurolarak
görülen MCC artık bölgede varlık gös-
termiyor.
- Saddam Hüseyin kuvvetleri. Kuzey
Irak'ta rakip Kürt gruplarından Kürdis-
tan Yurtseverler Bırliğı'ne (KYB) karşı
Kürdistan Demokratik Partısi'ne(KDP)
destek amacıyla bölgeye girerek denge-
lerı bozdu. tivsa ABD. Saddam ve ra-
kıp Kürt grupİan arasında v a da bunlar-
dan bınsivle kurulacak askeri ittıfakın
Saddam'ı cesaretlendireceği ve prestij
kazanmasına v ol açacağı düşüncesinde.
Türkive'nin tersine ABD. Saddam ile
Kürt gruplan arasında olası bir diyalo-
Su cesaretlendirmek istemıvor.
Sulu kar Gok güruttulü
G U N D E M MUSTAFA BALBAY
• Baştarafı 1. Sayfada
Çöl Sarması...
Son durumun yorumu karışık. Yaklaşımlarşu baş-
lıklar altında özetlenebilir:
- Clinton'a seçim öncesi bir "başarı" gerekiyor-
du. Irak'ın bombalanması bundan başka bir şey de-
ğil-
- iran'ın Kuzey Irak'taki etkinliği artınca, ABD, Bar-
zani'nin Saddam a yaklaşmasına göz yumdu.
- Saddam oyuna getirildi. Tam, petrol ihraç etme-
ye başlayacakken böyle bir operasyona zemin ya-
ratarak petrol gelirinden oldu.
Yaklaşımlar çeşitlendirilebilir. Ortadoğu'daki sa-
vaşlarda, gerginliklerdehepsonuçlartartışılıyor. "Ne-
den"e geldiğimizde karşımıza tek sözcük çıkıyor:
- Petrol...
Dünya petrol rezervlerınin üçte ikisi Ortadoğu'da.
Petrol, hâlâyeryüzünün en önemli gücü. Gelişmiş ül-
kelerin bu gücü elinde tutmak için savaştan darbe-
ye, dostluk gösterisinden ülke bölmeye kadar yap-
mayacağı şey yok.
Ortadoğu'da en büyük petrol kaynağı, Suudi Ara-
bistan'dan sonra Irak'ta. Dünyanın petrol kaynağı
zenginı ilk beş ülkesi şöyle:
Suudi Arabistan 35.7 milyar ton, Irak 13.4, Kuveyt
13.3, iran 12.2, Birleşik Arap Emirlikleri 11.9...
Gelişmiş ülkelerin hiçbiri kendisine yetecek petro-
le sahip değil. Hemen tümü, Ortadoğu'ya baglı.
O zaman ne yapmak gerekiyor?
İki seçenek var:
- Ortadoğu ülkeleriyle ticari kurallar içinde pazar-
lığa oturup olabildiğince iyi avantajlaria petrol sağ-
lamak.
- Ortadoğu ülkelerini güdümlü hale getirip istedi-
ği fiyattan istediği kadar petrol satın almak.
Yüzyılm başından beri, ikinci yol benimseniyor ve
uygulanıyor.
Petrol, ekonomik gücünü yitirene dek, Kuzey I-
rak'ından Yemen'ine kadar Ortadoğu kanşmaya de-
vam edecek.
Bu, konunun genel görünümü. Kuzey Irak'a gelir-
sek...
Yüzyıhn başında, Birinci Dünya Savaşı'nda, Ingi-
liz Savaş Bakanı M. Hankey, Dışişleri Bakanı A. Bal-
faur'a yazıyor:
"...Ilerideki savaşlarda petrol bugünkü durumdan
daha fazla önem kazanacak. Büyük mikîarda petrol
bulabileceğimiz yer Mezopotamya'dır. Savaştan
beklediğimiz birınci hedef, bu bölgeyi kontrolümüz
altına almaktır."
Bu öngörüde bulunmak için ne bakan olmaya ge-
rek var ne kâhin.
Ingiltere bölge politikasının temellerini bu emelle-
re dayadı. Ama, ABD daha baskın çıkıp onu dışladı.
Sonra, SSCB bölgede güçler dengesini zorladı.
1990'larda SSCB de dağılınca, ABD bölgenin en et-
kin gücü haline geldi. Körfez Savaşı ABD'nin bunu
tüm dünyaya ilan etmesi olarak da yorumlanabilir.
Bu tabloda Türkiye'nin yeri ne?
Yanıtı basit; ABD'nin gösterdiği yer...
Dostum Targıt... Arkadaşım Çillery...
1991 'de Ürdün, ABD'ye hafıf kafa tutup, "Ben se-
nin istediğinper şeyiyapamam" deyip pek çok ta-
viz kopardı. Özal ise Bush'un sesini duyar duymaz,
petrol vanasına yapışıp kapattı. Bugünkü tablo gös-
teriyor ki, o gün 27 koyup sıfır aldık.
Tam, Kerkük-Yumurtalık boru hattı açılacaktı, koy-
duğumuz 27 karşısında yarım alacaktık ki şimdi, "O
da yo/c" diyorlar.
O dönem Bush'un, "Dostum Targıf'ı vardı. Budö-
nem Clinton'ın, "Arkadaşım Çillery"s\ var.
Bilgisayarlardaki satranç oyunlarında genellikle
beş seçenek vardır. Satrancı iyi biliyorsanız daha
zor, acemiyseniz daha basit olanını seçersiniz. ABD
de ülkelere göre oyun seçiyor.
Orta Amerika'da doğrudan oynuyor. Istediğini,
"Ben bunu seç/yorum" deyip iktidara getiriyor. Afri-
ka'da kanlı oynuyor. Istediğini silahlandınp ötekini
yok ediyor.
Türkiye gibi ülkelerde de istediğinin imajını parla-
tıyor, iktidara getiriyor.
ABD bu çokyüzlü yüzsüzlüğüne bir ad takıp ya-
sallaştırıyor:
Reelpolitik...
Bizimkinin adı ne?
Bedelpolitik...
Öde Türkiyem öde...
TEŞEKKLR
31.07.19% tanhinde Haseki Hastanesi Kardiyoloji
Enstitüsü'nde gerçekleştirilen başanlı ameliyatım
v e tedav imde gösterdikleri olağanüstü özen ve
ılgilen için.
Prof. Dr. CİHAT BAKAY. Dr. ECE
SALİHOĞLU, Dr. TİJEN ALK.\N,
Dr. TA.MER TURAN,
Dr. MUSTAFA GÜDEN, Dr. MEHMET ALİ
YÜKSEK, Dr. AHMET ÖZKARA, Dr.
AHMET DLVENTAŞ, Dr. MUSTAFA
ÇALIK'a,
Haseki Hastanesi Kardiyoloji Enstitüsü 6. Servis
personeline ve yakın dostlugunu hıç bir zaman
esireemeyen ablamız.
Prof. Dr. NÜRA_N YAZICIOĞLU'na
teşekkürü borç bılırim.
FAHRETTİN YÜCEL
TURKOGLU GRUBU
SÜPERMARKET"
HARDOX\*î WELDOX LEVHA SAÇLARI IÇ ANADOLU YETKİLİ BAYII
HARDOX: Aşınmaya dayanıklı levha saçlar- WELDOX : Esnemeye dayanıklı levha saçlar
TÜRKOĞLU GRUBU MRK.: 32. Sok. No: 65-67 OSTİM -ANKARA
TEL: 0.312. 385 32 83 - FAX: 354 17 97