25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 29 NİSAN 1995 CUMARTESİ 10 DIŞ HABERLER İtaiya'ıla kokain operasyonu • MtLANO(AA)- ltalya'mn kuzeyindeki Milano kentinde 53 kilogram kokain ele geçirildi. Polis operasyon sırasında biri Türk, 3'ü Itaryan, 2'si Polonyalı 6 kişinin gözaltına alındığını bildirdi. Operasyon sırasında Türkiye'den • Milano'ya yapılan uyuşturucu kaçakçıhğıyla ılgili bağlantılann da ortaya çıkanldığı kaydedildi. İngilizişçi Partisi popülep • LONDRA(AA)- îngiltere'de yann seçim yapılsa iktidann lşçi Partisi'ne geçeceği belirtildi. Mori kuruluşunun son anketi, partinin hala ön sırada bulunduğunu ve yûzde 56 oy desteğine sahip olduğunu gösterdı. tktidardaki muhafazakârlann oyu yüzde 26. Oçûncü parti olan Liberal Demokratlar ise yüzde 15 desteğe sahıp. Ingütere'de genel seçimin en geç 1997'de yapılması gerekiyor. 15 kişi uçuruma düştü • GREYMOUTH (AA) - Yeni Zelanda'nın batı kıyıstnda deniz manzaralı kayalık bır alan ûzenndeki platformun çökmesi ûzerine çoğu öğrenci 15 kişinin öldüğü. beş kişinin de yaralandığı bildirildi. Yeni Zelanda Radyosu, kayalık alanı ve deniz manzarası nedeniyle çok sayıda turistin ziyaret ettiği Paparoa Ulusal Parkı içindeki platformun çökmesi sonucu, üzenndekilerin 30 metre dennlığindeki uçuruma yuvarlandığını belirtti. Venezuela'da isyan: 3 ölü • KARAKAS(AA)- Venezuela'da önceki gün meydana gelen cezaevi ayaklanmasında en az 3 kişinin öldüğü. 5 kişinin de yaralandığı bildirildi. Yerel radyo Union, ayaklanmanın Venezuela'nın ikinci büyûk kenti Maracaibo'daki Sabaneta Cezaevi'nde meydana geldiğini açıkladı. Güvenlik görevlilerinin ayaklanmayı iki saat içinde kontrol altına aldıklan ve mahkûmlann rehine olarak tuttuklan bazı ziyaretçileri serbest bıraktıklan kaydedildi. lijerya'da • LAGOS(AA)- Nijerya'nın güneybatısında Edo eyaletindeki Ubiaja Cezaevi'nden pazar günü 38 mahkûmun toplu olarak fırar ettiği bildirildi. Nijerya haber ajansı NAN, yerel polis sözcüsünün firar eden mahkumlardan 6'sının olaydan kısa süre sonra yakalandığını açıkladığını bildirdi. Açıklamada, diğer 32 mahkûmun halen firarda olduğu belirtildi. Bir FSstinli öldü • KUDÜS(AA)-lsrail işgali altındaki Batı Şeria'nın Ramallah kenti yakınlannda, Israil askerierinin ateş açması sonucu bir Filistinli öldû. lsraıl askeri kaynaklan Hasan Amer adlı 50 yaşmdaki Filistinlinin kullandığı araca, bölgede barikat kuran Israil askeriennce ateş açıldığını belirtti, ancak askerlerin neden ateş açtıklan konusunda aynntı vermedi. 'Casus avcısr7 okkı • LONDRA (AA) - tngiliz Gizli Servisi MI5'in eski üyesi ve ûnlü Spycatcher (Casus Avcısı) adlı kitabın yazan Peter Wright (78) Avustralya'da öldü. Wright, 1985'deyazdığı kitapta M15 ve Mlö'nın Başkanı Roger Hollis'in Rus casusu olduğunu öne sûrmûştû. Wright kitabında 1974'telşçi Partisi hükûmetinden hoşnut olmayan sağ görüşlü MI5 elemanlannın Harold Wilson hükümetıni sarsmak için "yanhş bilgilendirme" kampanyası planladıklannı ve kendisine de görev önerdiklerini yazmıştı. BosııaVla gerî sayım• Ateşkesin bitmesine iki gün kala BM, ülkenin topyekun savaşa doğru gittiği uyansında bulundu. Dış Haberier Servisi - Bosna- Hersek'te ateşkesin sona ermesine iki gün kala ülkedeki askeri faali- yetlerde büyük oranda artış kayde- dildiğini belirten Birleşmiş Millet- ler (BM) Banş Gücü, ülkenin top- yekun bir savaşa doğru gittığini bildırdı. Batılı diplomatlar 1 mayısta so- na erecek ateşkesin uzatılması için son dakika girişimlerini sürdürür- ken Boşnak ve Bosnalı Sırp aske- ri liderlerin savaş hazırlıgı yaptık- lan belirtildi. Bosna-Hersek'teki BM Banş Gücü sözcüsü Aleksan- der Ivanko, başkent Saraybosna'da düzenlediği bir basın toplantısında, Güvenli bölgelerin hemen hepsin- de sayısız ateşkes ihlali yaşanma- ya başladığını ve askeri faaliyetle- rin çok arttığını vurgulayarak "Topyekun bir savaşa doğru gküH- jor" dedi.BM sözcüsü Aleksander İvanko, kuşatma altındaki bölge- lerde görevlı banş güçlerine yar- dım yollayamadıklannı sö> ledı ve "BM tarafindan güvenli bölge oto- rak ilan edikn 6 bölgedeki insanla- n korumak için bir şe> >apanuyo- ruz" diye konuştu. Buarada, Saraybosna'dakı okul- lann, bombardıman ve keskın nı- sancılann artan saldmlan nedeniy- le 8 mayısa kadar kapatıldıgı bil- dirildi. Saraybosna'dan bir yetkılı. Bosnalı Strpiann abhıkası yüzünden güvenli bölgelerdeki BM askerlerine yardun göoderiknıiyor. önceki gün bombardıman yüzün- den iki kez alarm verildiğini söy- ledi. Bölgedeki gözlemciler, banş görüşmelennde tam bır ukanıkhk meydana geldiğini ve ateşkesin uzatılma umudunun kalmadığını belirtiyorlar. ABD eski başkanla- nndan Jimmy Carter aracıhğıyla başlatılan dört aylık ateşkes diplo- matık bir fıyaskoya dönüştü. Baü- h güçler, başta umulanın aksine, bu ateşkesi uzun dönemli bir siya- si çözüme dönüştürmeyi başara- madılar. Ocak ve şubat aylannda yaşanan asken durgunluğun ardın- dan nisan ayinda çatışmalar yeni- den şıddetlenmeye başladı. Bosna- Hersek Sağlık Bakanlığı yetkilile- ri, 17 nisandan bu yana en az 12 si- vilin saldmlar sonucunda öldüğü- nü, 100'ün üzerinde ınsanın da ya- ralandığını açıkladılar.Geçen haf- ta aldıklan bir kararla Saraybosna havaalanını diplomatik heyetlere kapatan Bosnalı Sırplar. önceki gün temaslarda bulunmak amacıy- la kente gelen bir BM heyetini ha- vaalanından geri döndürmüşlerdi. BM ile Sırplar arasında havaalanı- nuı yenıden uçuşlara açılması için yapılan görüşmeler tıkandı. Batılı Temas Grubu'nu oluştu- ran ABD, Rusya, Ingiltere, Fransa ve Almanya'dan temsilciler 1 ma- yısta sona erecek dört aylık ateşke- si uzatma çarelerini görüşmek üze- re dünParis'tetoplandılar.BM'nin eski Yugoslavya Özel Temsilcisi Yasuşi Akaşi'nin de yann son bir ginşımde bulunmak üzere yeniden Bosna-Hersek'e gıdeceği bildiril- di. Geçen hafta bölgeye giden Akaşı, Bosna-Hersek ve Bosnalı Sırp hderlerle yaptığı görüşmele- rin sonunda taraflan ateşkesi uzat- maya ikna edemediğıni, ancak gi- rişimlennı sürdüreceğini belirt- mişti. Bedava konuşmaya son! Moskova'da uluslararası ve şehirier arası telefon görüşmeleri ücretli, ama şehir içi görüşmeler hâlâ parasız. Kapitalizme geçiş sürecine bağlı olarak bu konuya da el atan yetkililer, yakında "Bedava konuşmalan ortadan kaldıracaklannı" açıkladılar. Yapılan "kurnaz" plana göre şehir içi konuşmaların ilk 20 dakıkası bedava, sonraki bölümü ücretli olacak. Eğer Moskovalılar, uzun telefon görüşmelerine 20 dakikada bir ara verip sonra yeniden devam etmeyi akıl ederierse yetkililerin planı önemli ölçüde suya düşecek!.. Moskova sokakları zamana uyuyor Moskova sokaklan ne kadar değişti son yıllarda! Gerçekten de ülkelerin yazgıları sokaklara yansıyor. Işte duvar yazılan! Once silik bir slogan dikkat çekiyor: "Nikaragua, seninleyiz" Sonra daha taze yazılan "Yertsin istifa", "Katil Graçov" Büyük Rusya'yı yeniden kuralım" Bazı yazılann ise hem eskiden hem de bugünlerde yazıldığı belli: "Anton, Vera-yi seviyor" Yenilerinde, zamanın ruhuna uygun olarak Ingilizce sözcükler var. "Ira, I love you" Ve her ülkede rastlanan bırkaç "ayıp" sözcük... Apartmanlara bakıyoruz. Başkentte 40 bini aşkın apartman bulunuyor. Çeşitlen birkaç tipi geçmeyen kutu kutu apartmanlar, sıkıcı bir görüntü veriyor. Hele apartman önleri. Son yıllarda çöplerin zamanında toplanmaması bina önlerini tatsız manzaralarla kaplıyor. Zamanın bir başka yeniliği de apartmanlarda ve sokaklarda istenmeden beslenen hayvanlar. Bunlann başında hamam böcekleri ordusu geliyor. Son yıllarda büyük bir nüfus patlaması yaşayan fareler ikinci sırada. Bir gazete, Moskova'da farelerin sayısının kentin toplam nüfusuna eşitlendiğini söylüyor. Yani yaklaşık on milyon! Acaba öyle mi? Aklıma bir Nasrettın Hoca fıkrası geliyor Hocaya sormuşlar, "Gökte kaç tane yıldız var"dıye. Hiç düşünmeden yanıtlamış: "4 milyar 786 milyon 362 bin 891!" Yanrtından kuşkulananlar çıkmış, ama hoca hazırcevap: "inanmryorsarnz sayın!" İşsizlep büyüyon Ftesmi verilere göre Rusya'da yaklaşık 2 milyon işsiz var. Uluslararası çalışma örgütü ölçütlerine göre ise işsizler ordusunun saflannda 5.6 milyon kişli (aktif nüfusun yüzde 7.5'i) bulunuyor. Gizli işsizligin oldukça yoğun yaşandığı Rusya'da boşalan her iş için ortalama 6.6 kişi aday oluyor. \W Sıra güvercinlere geldi Moskova'da güvercin kalmıyor. Güvercin sayısındaki azalmanın nedenini araştıran yetkililerce yapılan açıklama, başkentin yoksullan için güvercin avlamaktan başka çare kalmadığını ortaya koyuyor. Olay, bir zamanlar Çin'de serçe avlannın yaygınlaştığı dönemi anımsatıyor. Dünyada geçen yıl gerçekleşen silah alım ve satımım belgeleyen rapor açıklandı: Türkiyesilah ahmında dünya birinds • Isveç ve ABD merkezli iki ayn kuruluşun hazırladığı rapora göre ABD dünyanın en çok silah satan ülkesi. Silah alımmda ise Türkiye Yunanistan ile Suudi Arabistan'ın önünde yer alıyor. GÜRHAN UÇKAN STOCKHOLM-tsveç'in Ulus- taranısı Banş Arasnrmalan Ensti- tüsü (SIPRI) ile ABD'nın Monte- rey Lluslararası Çahşmalar Ensti- tüsü (MIIS), geçen yıl dünyada gerçekleştirilen silah alım ve satı- mını belgeleyen raporunu açıkla- dı.Raporun 1994 değerlendirme- sine göre, Türkiye dünyanın en çok silah satın alan ülkesi. Bırleşmiş Milletler'in konvansi- yonel silahlan kaydeden bürosu- Ülke Kategori & ABD Almanya Ingiltere «yıs 7 5 7 Rusya/Sovyetler 4 Kanada Çin Brezilya Slovakya Bulgaristan Fransa Norveç 1 4 2 1 1 4 1 Ataa sayısı 27 6 10 3 2 4 2 1 1 8 2 Testimedflen sflah sayısı 2.385 1.942 425 275 272 202 85 60 56 52 52 1994'de dünyanın parti olarak en satın alan ülkeleri çok silah (Lisansla üretilenler dahil) (Tümü hazır annan silahlar) 1. Türkiye 2. Yunanistan 3. S. Arabistan 4. Pakistan 5.Isveç 6. Japonya 7. Mısır 8.Iran 9. tspanva 10. G.Kore 1.631 1.152 1.047 486 480 394 257 250 206 156 1. Türkiye 2. Yunanistan 3. S.Arabistan 4. İsveç 5. îran 6. Pakistan 7. Ispanya 8. Nepal 9. Kanada 10. Fas 1.229 1.144 1.047 480 250 237 204 135 128 121 nun çalışmalannı ammsatan rapor satılan ve alınan silahlann maddi değerlerinı yazmak yerine onlan parca'hacim olarak sayıyor. Rapo- ra göre 1994'te ülkeler arasında si- lah satımı ve alımı için 214 ayn sözleşme yapıldı; bu sözleşmeler 8000 parça silahın el değiştirmesi- ni öngörüyordu. Toplam 60 ülke- nin dahil olduğu araştırmada Tür- kiye, Yunanistanve Suudi Arabis- tan'ın önünde, birinci sırada yer al- dı. Türkiye ve Yunanistan'ın silah ahmında hamle yapması sonucu Avrupa, dünyanın en çok silah edi- nen kıtası haline geldi: % 48 Av- rupa'yı % 26 ile Ortadoğu izledi SIPR1 ve MllS'in ortak raporun- da değerlendirilen kaynaklar şun- lar: - Gazeteler, - Dergıler ve magazinler, - KJtaplar, kaynak oluşturan ya- yınlar. - Resmi ulusal belgeler ve - Uluslararası örgütler ve hükü- metler arası kurumlarca yapılan açıklamalar. BM'in aynı konudaki çahşmala- n ise tümüyle üye ülke hükümet- lennin verdiğı resmi bilgiler üze- rinekurulduğuiçin rapordakinden çok az daha az güvenirhlik taşıyor. İki enstitünün kaydmı yaptiğı si- lah çeşitleri şunlar: - Savaş uçaklan. helıkopterleri, - Zırhlı araçlar(tank. panzer vs.) - Çeşitli toplar (havan, uçaksavar vs), - Füzeler ve - Savaş gemileri, denizaltılar. ABD ve Ahnanya, silah sanşından parça sayısı / ha- cim olarak ilk iki ülke. Bu tablonun başmda yer alan ülkeler ve saüş miktarian ilk tabloda görülmektedir. Tablolardan da anlaşıl- dığı gibi, silahlann tümü ister hazır alınsın, ister alındıktan sonra lisansla ülke içinde tamamlansın, ilk üç sıra hiç değişmiyor Öte yandan, kıtalara gö- re incelendiğinde Avrupa % 48'le birinci, Ortadoğu ikinci (% 26) ve Asya üçüncü (% 20). Raponın sorumlulanndan, Amerikah araşhrmacı Siemon We- zeman bu çalışmanın yalnızca ül- keler arası silah alım satımım ince- lediğini. parasal yönünü kapsamı- na almadığını söyledı. SlPRITde görevli olan Wezeman, Cumhuriyet'e yaptığı açıklamada, her bilginin en az üç kaynaktan sağlandığını ve şu anda bu konuda yapılan en kapsamlı çalışma oldu- ğunu söyledi. EDİP EMİL ÖYMEN a».'Avpupa'nın garezi? Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi neden Türkiye'ye iki ayiık süre tanıyıp "demokrattkleşe- cekseniz demokratikleşin" dedi? Bize garezi oldu- ğu için mi? Herhalde Avrupa Pariamentosu'nun da garezi vardı ki geçen aralık ayında DEP'li milletvekilleri- nin hüküm giymelerinin ardından benzer bir karar aldı. Gümrük Birliği görüşmelerinin ertelenmesine neden oldu. Avrupa Insan Hakları Komisyonu da Türkiye Hükümetini, siyasi parti kapatarak Avrupa Insan Hakları Sözleşmesi'ni çiğnemekten üçüncü kez suçlu buldu. Halkın Emek Partisi'nin kapatılması- nın, sözleşmenin "düşünce, vicdan, din, fikir, ifade toplantı, dernek ve sendika kurma özgüriüğü"ne ilişkin maddelerine aykırı olduğuna hükmedildi. Herhalde Avrupalı hukukçulann da Türkiye'ye ga- rezi var! Hükümet sözcüsü, Avrupa Konseyi milletvekil- lerinin kararını "haksız, yanlış, yersiz" görüyor. "Uygulanma olanağı bulunmayan bir karar" diyor. Karar haksız, yanlış ve yersiz bulunabilir. Bu, bir yorumdur. Ama "uygulanma olanağı bulunamaya- cağı" galiba gerçek. Çünkü anti demokratik 1982 Anayasası'na makyaj niteiiğindeki değışiklik bile, Terörle Mücadele Yasası'nın ünlü 8. maddesinin değil kaldınlmak, makyaj niteliğinde bir numarayia Türk Ceza Yasası'na yamanması bile acaba nasıl gerçekleştirilecek? Bunu kim yapacak? Meclis mi? Başbakan yurtdışında diye toplanmayan Meclis mi? Maç var diye toplanamayan Meclis mi? Başbakanın boza partisine bile gelmeyen Meclis mi? Ve hele şimdi erken seçim beklentisi- ne giren Meclis mi? Binbır tarrtana ve göz boyama ile kamuoyuna "oldu da bittı maşallah" diye yutturulan Gümrük Birliği, Avrupa Parlamentosu evet demezse onay- lanmayacak. Avrupa Pariamentosu'nun evet de- mesi, çok ama çok kısa sürede demokratikleşme- ye yönelik girişimlerin yapılmasına bağlı. Bu giri- şimler kağrt üzerinde kalmadan ama. Çünkü kendi kendimizi kandırmamız ayıp, ama elalemi kandıra- bileceğımizi sanmak hakarettir. Bu girişimler ne, zaman, nasıl, ne kapsamda yapılacak? Durumu i muz, sınava bir gün kala masa başına oturan tem- bel oğrenciyi andırmıyor mu? Türkiye ile Avrupa arasındaki ilişkiyi hükümetle- rin yönettiği doğru. Aksını söyleyen yok. Avrupa Parlamentosu da Avrupa Konseyi Parlamanterler Meclisi de ancak tavsiye niteliğinde karartar alır. Hükümetleri hukuken bağlamaz. Bunun da aksini söyleyen yok. Ama her iki meclis de Avrupa ka- muoyunun yansımasıdır. O salonlan dolduran in- sanlar kendi ülkelerinde halkoyu ile seçilıp oraya gönderilmiş kişilerdir. Yani milletvekilidiıier. Çalışıp çalışmadığı belirsiz ağır aksak Meclisimizi yere göğe koyamayanlar, Başbakan'ın, Meclis'i by- pass etmek için Yetki Yasası fikrine karşı çıkanlar, Avrupa Meclisleri'ni küçümseyenler, bu meclisle- rin kimlerden oluştuğunu bir düşünsünler hele. Stalin bir keresinde Vatikan'ı küçümserken, Pa- pa'yı kast ederek "Kaç tümen askeri var" diye sormuş. Bizimki de aynı hesap. Tam 14 yıl önce de Avrupa ile aynı şekilde karşı karşıya gelmiştik. 12 Eylül sonrasında insan hak- lan karnemiz yine srfıriarta doluydu. Idam talebiyte yargılanan sendikacılar, işkence haberieri, partile- rin kapatılması, siyasetcilere konulan yasaklar, Ecevit'in cezaevine girmesi, saçma sapan Aydın- lar Dilekçesi ve Barış Derneği davaları... Parla- manterler Meclisi yine Türkiye'ye karşı sertti. Ma- yıs 1981 'de Türk üyelerin Meclis toplantılanna ka- tılmaması kararlaştınldı. Bu, iki yıl sürdü. Gündemde, Türkiye'nin ihracı bile vardı. Ama allem edildi kallem edildi, Konsey'den ihraç örv lendi. llişkiler yıllarca buz gibi sürdü. Normalleş- mesi 1987'yi buldu. Ve on yıla kalmadan şimdi yi- ne bozulmuş durumda. Bu kez iş çok daha ciddi. Çünkü arkasına sığınacağımız "Askeri yönetimi hoş görün, idare edin, her şey düzelecek" maze- retimiz de yok. Kapı gibi (!) demokrasimiz, an gibi (!) parlamentomuz ve demokratikleşme yönünde kararlı (!) bir hükümetimiz var. Ne mazeret uydu- racağız bu sefer? Kimi nasıl kandıracağız? DIŞ BASIN Rusya'nın Orta Asya'da petrol hesabı Moskova'nın, 'arka bahçesi' olarak gördüğü Orta Asya bölgesindeki etkinliği tehlike altında. Rusya'nın etkinliğine en büyük tehdit, Soguk Savaş sonrasında bölgede kendine yeni bir rol arayan Türkiye 'den geliyor. lran'ın bölgedeki hesaplan ise, ekonomisinin giderek bozulması ve ABD'den destek alamaması nedeniyle zayıfladı. Konunun özünü, Orta Asya petrolünün hangi yolla dünya pazarlanna ulaştınlacağı oluşturuyor. Montreaux Anlaşması'na göre, Türkiye'nin Boğazlar'dan geçen gemileri engelleme halda yok. Ancak söz konusu anlaşmanın imzalandığı 1936 yıhnda Boğazlar'dan günde 17 gemi geçerken, bugün bu sayı 110'a ulaşmış durumda. Rusya, Orta Asya petrollerini taşıyacak boru hattinın topraklanndan geçmesi konusunda şanslı görünen Türkiye'yi devre dışı bırakmak için yeni projeler geliştirmeye çalışıyor. Geçen hafta bir araya gelen Bulgar, Yunan ve Rus dışişleri bakanlan, Orta Asya petrolünü Rusya üzerinden Bulgaristan'ın Burgaz ve Yunanistan'ın Dedeağaç limanlanna taşıyacak bir boru hattuun yapımı için görüş biriiğine vardılar. 700 miryon dolara mal olacağı tahmin edilen boru hattinın 1997 yıhnda tamamlanması ve yılda 30 milyon ton petrol pompalaması bekleniyor. Rus uzmanlar, Kazakistan'ın Tengiz bölgesinden çıkanlan petrolü Novorossisk limanına bağlayacak olan ve 1.5 miryar dolara mal olması beİdenen bir diğer boru hattı için de araştırrna yapıyorlar. Cambridge Enerii Birliği uzmanlanndan Laurent Rusockas, uluslararası şırketlerin aynı zamanda iki veya üç boru hattinın inşasını finanse edebileceklerinden kuşku duyduğunu söylüyor. Rusockas'a göre, aksi takdirde boru hatlan için yeni bir savaş patlak verecek. Rusockas, "Ruslar kendi boru hatlarmı daha önce bitirirse, bu onlan bötgenin bir numarata gûç odağı haline getirir mi, yoksa birkaç yıl sonra Türkiye topraklanndan gecirilecek ikinci bir boru hattı bu gnişnnlere ket vurur mu"diye soruyor ve ekliyor " Bunun yanıtmı henüz bilmiyoruz, ancak söz konusu olan paranm miktan çok büyük ve bunun için çauşma kacınümaz." (27 Nisan)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear