22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYTA CUMHURİYET 23 ŞUBAT 1995 PERŞEMBE HABERLER Yuntsever ve Şatıhı yapgılanıyor • Istanbul Haber Servisi - Kapatılan Özgür Ülke gazetesi yazarlanndan Haluk Yurtsever ile Yazıişleri eski Müdürü Hasan Şahin'in "Türkiye Cumhunyeti'ni tahkir ve tezyif ettıkleri" gerekçesıyle 1 ile 6 yıl arasında hapis istemiyle yargılanmalanna başlandı. Istanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki dunışmaya Haluk Yurtsever katıldı. Başka bir davada tutuklu olarak yargılanan Hasan Şahin duruşmaya gelmedi. Duruşmada savunmasını yapan Yurtsever, bir yazar olarak devletten kaynaklanan sının kabul etmedığini söyledi. Yurtsever ile Şahin, kapatılan Özgür Ülke gazetesinin 12 Agustos 1994 tarihli sayısında yayımlanan "Terörcü Hukuk Devleti" başlıklı yazı nedeniyle yargılanıyorlar. Taner: Hükümet bitmiştip | ANKARA - Güneş Taner. Genel Başkan Mesut Yılmaz'la görüş aynlıklannın ve istifa gerekçelerinin ortadan kalktığim belirterek partisine geri döndüğünü açıkladı. Hükümetı erken seçime zorlamak için ANAP'a döndüğünü açıklayan Taner, koalisyonun 'bitmesine karşın pişkinlik ve yüzsüzlükle göreve devam ettiğini" söyledi. ABD'fi bakandan Patrik'i ziyaret • ISTANBUL (AA> - ABD Dışişleri Bakan Yardimcısı Rıchard Holbrooke, Fener Rum Ortodoks Patriği Bartholomeos'u ziyaret etti. Holbrooke. Patrikhane'nin dinsel bağımsızlığmı desteklemeye devam edeceklerini söyledi. Görüşmenın ardından bir açıklama yapan Holbrooke, Türkiye'de denn bir hoşgörü bulunduğunu ve aynmcılığın sözkonusu olmadığını vurguladığını kaydetti. Patriğin, Türkiye'nin Avrupa'nın bir parçası olduğunu söylediğini belirt&n'Hotbmoke, AB ile Gitohrtfc Birljgi'ne-alınması •>• gerâktiği şeklinde görüş bildirdığini de sözlerine ekledi. 37 PKK1İ öldüpülılü • DtYARBA KIR (AA) - Şırnak'ın Cudı Dağı bölgesinde sürdürülen operasyonlarda 37 PKK'linin öldürüldüğü bildinldi. Çatışmada 2 güvenlik görevlisi de şehit oldu. Olağanüstü Hal Bölge Valiliği'nden yapılan açiklamaya göre, Şırnak'ın güneyinde yer alan Cudi Dağında kalabalık bir terörist grubunun banndığının saptanması üzerine bu bölgeye önceki gün geniş kapsarhlı bir operasyon düzenlendi. Dün karşılaşılan PKK'lilerle güvenlik güçleri arasında çıkan çatışmada 37 PKK'li öldürüldü. Atevilepden 8 suç duyurusu • İSTANBUL(AA)- Merdivenköy Şahkulu Sultan Derneği ve Vakfi, "Yayın yoluyla Alevilere hakaret edildıği gerekçesiyle" 8 kitap ve yayınevi hakkında suç duyurusunda bulundu. Istanbul Adliyesi'ne gelen dernek 2. Başkanı Muharrem Taşdemir ile yönetim kurulu üyelerinden oluşan bir grup, Istanbul Cumhuriyet Başsavcıhğı Basın Savcılığı'na verdikleri dilekçelerde, Inkılap-Aka Kitabevi, Adam Yayınevi, Tarhan Kitabevi, tnkılap Yayınevi, Kanaat Yayınlan ve Remzi Kitabevi tarafından basılan sözlüklerin hazırlayıcılan ile Meydan Larousse ansiklopedisi ve Redhouse sözlüğünü yayımlayanlann cezalandınlmalannı istedi. Avukat cinayeti davası • ANKARA (Cumhuriyet Bflrosu)-Nişanlısı Avukat Talat Akar'ı, cinsel tacizde bulunduğu gerekçesiyle öldürdüğü iddia edilen Fatma Aydın'ın yargılanmasına başlandı. Ankara 7. Agır Ceza Mahkemesi'ndeki davada sanık hakkında 22 yıl 6 aya kadar ağır hapis cezası istendi. Kayıplar kenti: Battnan Faili meçhul cinayetlerden sonra Batman'da artık akıbeti meçhul kişilerin sayısı da artıyor BATMAN/TUNCELİ (Cumhuriyet) - Son birkaç yıl içinde "faili meçhurcına- yetlerle adı duyulan "perrol kenti" Bat- man'da sık sık "adam kaçırma"olaylan meydana gelince "akıbeti meçhul" dos- yalar açılmaya başlandı. Batman Vaüsı Salih Şarman. "Kim, hangi örgüt kaçın- vorsa bu insanlann tanıdığt kişileri kulia- nıyoriar. Batman dışuıa çıkanlmış olabi- liıîer" dedi. Batman'da son iki ayda kaçmlan ve aralarında öğretmen. sendikacı ve muh- tann da bulunduğu kayıp kişiler hakkın- da bilgi alınamıyor. Her kesimden insa- nın "faili meçhul" cinayete kurban gitti- ğı Batman'da bugüne dek kaybolanlann sayısı on altıya ulaştı. Kaçırma, kaybol- ma olaylarının özellıkle ramazan ayında arttığını belirten Vali Salih Şarman, Cumhuriyet'e verdiği demeçte şunlan söyledi: "Burada kaçırma olaylannda kim ve- ya hangi örgüt kaçırıyorsa sanıyorum bu insanlann tanıdığı kişileri kullanıyorlar. Çünküböylecebirle,zor1a.silahtehdidiile kaçırılmış bir olay bize iııtikal etmcdi. Ka- çınlma olav lan işte gezelim. dulaşalım şek- linde oluyor. Özellikle bu ramazan av ında çok oluyor. İş güç de hafif okluğu için ara- baya bindirip götüriiyorlar ve bir daha da ses çıkmıyor." Kayıplardan haber yok Son ıki ay içerısınde muhtar Ahmet Günbattuöğrctmen Selahattin Yasak.Be- lediye-İş Sendikası Batman Şubesi Baş- kanı Osman Künteş v e Halil Aytemur ad- lı yurttaş. kimliği belirsız kışılerce kaçı- nlırken şimdiye kadar herhangi bir haber alınamıyor. Sendikacı Künteş"in 34 UHH 75plakalıaracı,Kozlukilçesinebağlı Ye- ni Çağlar Köyü yakınlannda bulundu. Ote yandan Tunceli ve ılçelerınde 17 eylül günü PKK'yc karşı olarak başlatı- lan genış çaplı operasyonlar sırasında Tuncelı'de birçok köy yakılmış ve birçok kişi kaybolmuştu. Kayıplardan 4 tanesi, geçen yıl ekim ve kasım aylannda ölü bulunmuştu. Kayıp- lardan gen kalan 13'ünden ise bugüne kadar hiçbir ipucu bulunmuş değıl. Aile- len kayıplann askerler tarafından götürül- düğünü. askerler de ellerinde kayıp olan isimlerden hiç kimsenin olmadığını söy- lüyorlar. Kayıplar konusunda soruşturma başlatan Hozat Cumhuriyet Savcısı, Okan Kıhnç,bu konudaki sorulanmıza şu yanıtı verdi. "Kayıplar hakkında henüz net bir bilgi almış "değiliz, soruşturmamız halen devam edi\or. Elimizdeki bütün ipuçlarını değerlendiriyoruz, elimizdeki kanıtiar çok yetersiz, sadece kayıplardan Nazım Gülmez için iki tane tanık var, bu iki tanık da şu anda Hozat dışında oMu- ğu için kendiierine birer yazı yazarak bil- gi istedik, bunun dışında elimizde şimdi- ye kadar hiçbir bilgi yok, çalışmalanmız halen devam ediyor." Nazım Gülmez'in eşi de "Kocamı ev- den askerler akh, bize 'Bir müddet sonra size teslim edeceğiz' dediler, ancak ara- dan uzun bir süre geçmesine rağmen eşim gelmeyincc ben askcri makamlara baş- vurdum. Askeri yetkilikr bana Kocan elimizde. bir müddet tuttuk, sonra serbest bıraktık. ne olduğunu bilmiyoruz' dedi- ler. Eğer eşimi bıraksaydılar kesinlikleeve gelirdi, biz artık hayarından umut kestik, sadece cenazesini istiyoruz, lütfen devlet bize cenazesini versin" diyor. Tuncelili sıgınmacılann çocuklan. çevrelerinde olup bitene pek akıl erdiremeden oyunlannı oynamaya çalışryorlar. Tıuıceli köylüleri aylık sıımııula NAZIM DEMtR HOZAT - Tunceli yöresinde PKK'ye karşı başlatılan operasyonlar sırasında evleri yakılan ya da boşaltılan köylü- ler, açlık sınınnda. Hozat'ta düğün sa- lonu ve garajlarda yaşayan köylüler, kendileri için gönderilen 2 milyar lira- nın bir an önce dağıtılmasını ıstiyor. Geçen eylül ayı içinde PKK'ye karşı başlatılan operasyonlar 4 ay sürmüş Tunceli yöresinde Ovacık ve Hozat il- çelerine bağli yüzlerce köy ya boşaltıl- mış ya da yakılmıştı. Ovacık ilçesine Erzincan'dan sökülüp getirilen 120 eski prefabrik ev. sağlık- sız ve sağlam olmadığı için vatandaşlar tarafından beğenilmemtşti. Aynı şekil- de Hozat'taki vatandaşlar da dışanda kalınca belediye bir grup vatandaşı kendisine ait düğün salonuna yerleştir- mişti. Açıkta kalan 17 aile ıse Ho- zat'takı araba garajlanna ya da boş in- şaatlara yerleşti. Hozat Belediyesi'ne ait düğün salo- nunda yaşayan vatandaşlar, devletten şu ana kadar 2.5 milyon para yardımı. bir çuval un, 3 kilogramlık pirinç, mer- cimek ile az miktarda şeker ve çay yar- dımı aldıklannı söylüyor. Hozat Belediye Başkanı Cdal Doğan. vatandaşlann durumlannın çok kötü olduğunu vurgulayarak Ankara'dan aı- leler için gönderilen 2 milyar liranın bir an önce dağıtılmasını istiyor. Para- nın, Tunceli Valiliği tarafından tutuldu- ğunu öne süren Doğan. "Bu para An- kara'dan Başbakanlık ve Sosval Yar- dımlaşma Fonu'ndan gönderilmiş ve acilen bu insanlara dağıtıbnası gereki- yor, ama her ne sebep >arsa valilik bu parayı iki aydan fa/Ja bir zamandır bu insanlara göndermiyor" diyor. Düğün salonunda kalan köylülerden Süleyman Karakoç ise artık dayanacak güçlerinin kalmadığını söylüyor. Kara- koç şunlan söylüyor "Yîyecek ekmeğimiz kaJmadı. Bir iş olanağı da olmadığından aç kalmamak için elimizdeki 200'e yakın at, eşek %e katırın bir kısmını sattık. Elimizde kala kala 150 hayvan kaldı. Onlan da dini kurallara aykın olnıasına rağmen. aç kalmamak için kesip yiyeceğiz. Bu da Türkiye'nin a>ıbı olsun." Vatandaş Aü Musa llaş ise soğuk ve hastalıktan iki kişinin öldüğünü zatür- reeden çocuklann kınldığını belirtiyor. Ulaş. "De>1et bu topraklar bcnimdir havasıyla evlerimizi \aktı. tki yakınımı- n \itirdik ve şu anda da bazı akrabala- nmtz kayıp. Bunun hesabını kim verecek?" diyor. Mercümek olayı Şeriatçılara gelen para tespit edildi • Almanya'da araştırmalarda bulunan Istanbul Mali Şube Müdürü Güngör'e, RP'nin karanlık hesaplan konusunda ihbarlar yapıldığı ögrenildi. METİN DALMAN BOÎVN - Bosna-Hersek için toplanılan yardımlann, Refah Partisi mutemedi ko- numundaki Süleyman Mercümek tarafın- dan Almanya üzennden Türkıye'ye akta- nlması ve milyarlarca lira tutanndaki yar- dım paralannın RP'nin seçim masraflan için kullanıldığı yolunda oluşan şüphele- ri Almanya'da araştıran Fatih Cumhuriyet Savcısı ve Istanbul Mali Şube Müdü- rü'nün çalışmalan devam ediyor. Refah Partisi ve yandaşlannca Almanya'da ya- pılan yolsuzluklar hakkında Almanya'da incelemelerde bulunan İstanbul Mali Şu- be Müdürü Salih Güngör'e bir dizi ihbar- larda bulunulduğu ve delil sayılabilecek video kaset ile açıklamalarda bulunacak kişilere ilişkin verilerin ulaştığı ögrenildi. Mali Şube Müdürü Güngör, bu konudaki duyumlan yalanlamayarak "Inceliyoruz, ciddi bulduklanmta savcüığa aksettirece- ğjz"dedı. Salih Güngör \e Çayhan Ülgen'ın. şe- riatçı çevrelerce Almanya'da gerçekleşti- rilen yasadışı yollajdan eide edilen kara paralan Türkıye'deki yandaşlanna aktar- ma yöntemleri. dolandıncılık ve Refah Partisi'nin yurtdışı örgütlenmesi konula- nnı Türkiye'de yasal yollardan kovuştur- mayı sağlayacaic belge topladığı bildinl- di. Bonn Büyükelçiliği toplantı salonun- da Almanya'daki Türk finans çevreleriy- le gizli bir görüşme yapan Ülgen ve Gün- gör'ün. özellikle şeriatçı çevrelerin Türkı- ye'deki yandaşlanna hangi yöntemleri kullanarak para aktardıklan konusunda detaylı bilgi topladıklan ögrenildi. Şeriatçı çevrelerin özellikle Alman- ya'daki Türk bankalannı kullanarak Tür- kiye'ye para aktardıklan yolundaki du- yumlan değerlendiren Fatih Cumhuriyet Savcısı ve Istanbul Mali Şube Müdü- rü'nün, para akışının denetim altına alına- bilmesi ve kaynağı belirlenemeyen para akışının durdurulması için ne tür önlem- ler alınabileceği yolunda çalışma yaptık- lan, Bonn'daki Türk diplomatik kaynak- lardan ögrenildi. PERgEMBE ORHAN BURSALI Beyin Yıkamak ve Refahlı bir gençlik kolu başkanı, genç kızlann vücut- lannı kontrol ederek onlan iffet yolunda tutmanın müm- kün olmadığını, kızların vücutlanna değil beyinlehne el atmak gerektigini söylüyordu TV'deki tartışmada... Sözcükler birden düz biçimleriyle canlandılar. Bir el sanki beynimi kanştınyordu. Tüylerim dikeldi. Hemen "indoktrinasyon" sözcüğünütaradım: "Beyinytkamak." Ne kadar hoş bir karşılık! GünümüzTürkiyesi'nin, uzun yıllardırtemel birger- çeğidir beyin yıkamak. Sınıflar, partiler ve gruplar arasında görüş ve tutum- lann köktenci özellik kazandığı dönemlerdebey/ny//ca- ma eylemleri de doruk noktasına varıyor. Bu toz duman içinde olgular ve doğruya en yakın dü- şünceler karartılıyor, tarih de çarpıtılıyor. Insanın yıkanmaya her zaman elverişli olan aklı ve mantığı da sis perdesi ardında bırakılıyor. Insanı insan yapan, araştırmak, sorgulamak, eleştirel bakmak, olaylan beyin süzgecinden geçirmek ve bun- lann sonucu yeni düşüncelene yeni sentezlere varmak gibi temel özellikler yok oluyor. Ideolojiler bile içeriklerini kaybediyor; ideolojilerin kendilerinin "indoktrine" olduklan, beyin yıkama araç- larına dönüştükleri bir süreç yaşamaya başlıyoruz: Ide- olojiler donuklaşıyor, önemsizleşiyor ve ideoloji savu- nucuları "ideoloji bekçileri" oluyorlar. Sonuç olarak, devlet araçlannın da yoğun olarak kul- lanıldığı, hatta bu araçların yer yer başrolde oynadığı bir şiddet kasırgası yaşıyoruz. • • • Şiddet, Türkiye gibi, sisteminin temel taşlan henüz yerli yerine oturmamış ülkelerde, toplumsal bulaşıcılı- ğı oldukça yüksek oranlarda seyreden önemli hasta- lıklardan biri. Özel TV'lerde reality show programlarıyla ve vurdu- lu kırdılı filmlerle şiddetin başka boyutlarda sürekli can- lı tutulduğunu ve geniş bir seyirci kitlesi bulduğunu gö- rüyoruz. Bunun ardında, büyük ölçüde, politika arena- sındaki şiddeti aramak yanlış olmasa gerek. Zürfü Livaneli'nin TV'de şiddet gösterilerine karşı sürdürdüğü kampanya, şiddetin politikyüzünü kapsa- mazsa eksik kalır. • • • Din doktrincisi, "genç beyinlere el atmak"tan söz ederken... Güruhlar; düşüncelerin, aydınların üzerine salınır- ken... ideolojibekçiliği, kendisine düşünce olarak en yakın- lan bile birinci düşman düzeyine çıkanrken... Köktendinci beyinler, halim selim Müslümanlara bile dinlerini ve dünyalannı dar ederken... Bütün toplumda bir kafa yıkama eylemi tüm boyut- lanyla sürerken... Bu toplumsal beyin yıkama histerisine karşı, açık düşünceleri ve eleştirel beyinlerin gelişmesini savun- maya her zamankinden daha çok ihtiyacımız var. Çünkü olgulan, ancak bu beyinjer yakalayabilirler. Doğruya en yakın düşünce ve eylemlen, ancak bü beyinler bulabilirler. DEP avukatlanndan gerekçeli karar tepkisi ANKARA (ANKA)- Kapatılan DEP'in yargılanan ve mahkûrn olan mılletvekillerine ilişkin gerekçeli karann basına sızdmlmasına avukatlan tepki gösterdi. DEP milletvekillerinin savunma avukatlan Yusuf Alataş tarafından yapılan açıklamada Ahmet Türk. Leyla Zana. Hatip Dıcle. Orhan Doğan . Sırn Sakık ve Mahmut Alınak'a ilişkin yargılamanın 4 ay sürmesine karşın Selim Sadak ve Sedat Yurtdaş'ın yargılanmalannın yalnızca 38 gün sürdûğü hatırlatıldı. 8 Aralık 1994'tehüküm verildiği halde geçen 2.5 aylık sürede yazılmayan ve kendiierine bildirilmeyen gerekçeli karann. propaganda amaçlı olarak bazı basın ve televizyon kuruluşlanna verildiğınin anlaşıldığını bildirdi. Mumcu sııikastmda 1 dava, 5 yargıç Hüviyetımi, öğrenci kimlığimi ve pasomu kaybetttm. Hükümsüzdür. ARZV YURTSEVER ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - 25 ay ön- ce bombalı bir saldın sonucu yaşamını yitiren gazetemiz yazan Uğur Mumcu'ya yöneltilen suikastla ilgili olarak "yalancı tanıklık"yaptı- ğı ilen süriilen Ayhan Aydın hak.kında, "ifüra" suçunu işlediği savıyla açılan ceza davasında, halen Bayrampaşa Cezaevi'nde bulunan Isla- miHareketÖrgütümensubusanıklariçin, 1 yıl 4 ay aradan sonra yeniden adres tespiti isten- di. Bugüne kadar 5 yargıcın değiştiği davada, "taraflar ev adreslerinde bulunamadığı n için. hiçbir ilerleme sağlanamadı. "Sürpriz tanık" olarak anılan Ayhan Ay- dın'ın. lslami Hareket Örgütü (İHO) üyeleri Mehmet Ali Şeker ile Ayhan Usta'yı Mum- cu'nun aracına bomba yerleştirirken gördüğü- nü ileri sürmesinden 9 ay sonra dava açılmış- tı. Dava. 1 yıl 4 ay geçmesine karşın. "mağ- dur" taraf olduklan ve kendiierine hakaret edildıği öne sürülen tslami Hareket Örgütü (İHÖ) mensubu Mehmet Ali Şeker ve Ayhan Usta'nın, "tanıyan olmadığı'' için ev adresle- rinde bulunamamalan nedeniyle 4 ay daha er- telendi. Mumcu cinayetiyle ilgili olarak, İHÖ sanık- lan olan Mehmet Ali Şeker ve Ayhan Usta'yı, Mumcu'nun aracına bomba koyarken gördü- ğünü iddia eden tanık Ayhan Aydın hakkında açılan ceza davasına. Ankara 8. Asliye Ceza Mahkemesi'nde devam edildi. Önceki gün ya- pılan 4. oturuma, "sanık" olarak yargılanan Ayhan Aydın ile "mafdur" olduklan kaydedi- len örgüt üyeleri katılmadı. Hâkim Kubilay Taşdemir, Şeker ile Usta'nın adreslerinde "ta- nıyan olmaması" nedeniyle. 1 yıl önce gönde- rilen duruşmaya davet teblıgatlannın ıade edıl- diğini belirtti. Savcı Selahattin Kemaloglu da. adreslerin saptanmasını ve sürpriz tanık Ayhan Aydın'ın yaptığı teşhisin "Usta ileŞeker'denso- rulmasınr istedi. Aydın'ın ifadesi. Mumcu suikastını gerçek- leştirenlenn önce eşkalini verip, sonra da teş- his ettiğı örgüt üyelerinin yakalanmasına iliş- kin Istanbul Emniyet Müdürlüğü'ncedüzenle- nen polis kayıtlannda. tarihler açısından çeliş- ki ve tutarsızlıklann ortaya çıkmasından son- ra önem kazandı. TBMM'ye verilmesinden bu yana 1 aydan fazla zaman gecti 1 milyon imza, muhatap bulamadı GÜNEŞ GÜRSON ANKARA - Bombalı bir suikast sonucu 2 yıl önce yaşamını yitiren gazetemiz yazan Uğur Mumcu'nun katillerinin bulunması için yetkilileri göreve çağıran 1 milyon kişinin ım- zadilekçelenne.TBMM'de muhatap buluna- madı. Dilekçeleri. bir ay önce, "Faili Meçhul her hadise, devletin sırtına bir yiiktür. Bu yü- kü kaldırmalıyız" sözleriyle alan TBMM Başkanı Hüsametrin Cindoruk. toplanan im- zalan görev süresi geçen yıl sonaeren TBMM Faili Meçhul Cinayetleri Araştırma Komis- yonu'na gönderdi. Rapor yazma sürecinde olan komisyonunun, 1 milyon imzayı,TBMM Başkanlığı'na iade etmeyi planladığı ögrenil- di. Payel Yayınevi ve Cumhuriyet öncülüğün- de geçen yıl başlatılan ve "Uğur Mumcu Ci- nayeti Komisyonu" adjna Türkiye Barolar Birliği (TBB)'Başkanı ÖnderSav tarafından geçen ay TBMM Başkanlığı'na sunulan 1 milyonu aşkın imza dilekçesinin. TBMM Fa- ili Meçhul Cinayetleri Araştırma Komisyo- nu'na gönderildiği ögrenildi. Komisyon üye- si CHP Malatya Milletvekili Mustafa Yılmaz. Cumhuriyet'e yaptığı açıklamada. görev sü- resi geçen yıl biten komisyonun rapor yazma sürecinde olduğunu vurgulayarak, "Süre al- mayan komisyonun görevi birmiş oluyor. Top- lanan imzalann komisvona gönderilmcsu ba- na, mantığa u>gun gelmedi. Imzalar. yetkilile- ri uvarmak üzere toplanmış. Zaten, biz, bu ko- nuda du> ariıyiz. Duvarsız olanlara gönderil- meli. İmzalan, TBMM Başkanlığı'na iade et- mek durumundayız. Meclis Başkanlığının. imzalan, görevi biten komisyona niye gönder- diğini anlamıyonım" dedi. Yılmaz, imzalann nereye gönderileceği konusunda komisyonda bir değerlendirme yapılacağını belirtti. Payel Yayınevi. Mumcu suikastımn 22. ayında, suikastın çözümüne ilişkin hiçbir ka- rarlı adım atılmaması vekanıtlann karartılma- sı üzerine, imza kampanyası başlatmıştı. Kampanyanın başlatılma sureci, yayınevi ta- rafindan, şöyle açıklanmıştı: "Sağhğında halkın kendiliğinden 'dokunul- mazlık' tanıdığı, öldürülemeveceğine inandı- ğı Uğur Mumcu'nun karJedilişi, "dokunulmaz' bir davay mış gibi raflarda bekletiliyordu. Ar- tık sabıriar taşıyordu. 22 ay boyunca hiçbir şey yapılmadtğını gören ve Ankara sokaklan- nı doldurarak Uğur Mumcu'nun simgeleşmiş tabutu ardında y ürüyen kitle, daha fazla bek- lemevemeyecekti. Hiçbir şey yapamamanın ezikliği ama, yapmak gerektiğinin de bilinci içinde, hiç değilse bir imza kampanyası baş- latmaya karar verdi. Belki böy lece. adeta unu- tulmuş işlemi gören bir dava dos> asını ilgili ki- şilere hatırlatabilirdL" TBB Başkanı Önder Sav da, toplanan im- zalan TBMM Başkanlığı'na verirken, Faili Meçhul Cinayetleri Araştırma Komisyonu Başkanı DYP Kınkkale Milletvekili Sadık AvundılkluoğJu'nun "Siyasalcinayetlerçözül- medikçe, devlet, töhmet altındadır" sözlerinın "Devletin aczinin ifadesi" olduğunu savuna- rak, "Maalesef, bu göründü, 'Uğur Mum- cu'nun katilini bulmak, bizim onurumuzdur' diyen siyaset adamlannın aczini, yetersizüği- ni, onur aşındırmalannı vurgulamaktadır" demişti. Mumcu cinayetinin bir yumağın ipucu ol- duğunu ifade eden Sav, "Sokülmeye başlarsa, çok şey aydınhğa çıkacaktır. Bomba yerleşti- ren, tetik çeken ellere kimlerin emrettiğini or- taya çıkarmak için çaba harcamak, demokra- tik laik hukuk dev letinden yana olan herkesin görevidir" dıye konuşmuşru. "Mumcu cinayetinin aydınlanacağı yolun- da namus sözü verenlerden umudunu kesen" 1 milyon kişinin imzaladığı dilekçelerde, "Mumcu katliamının faili meçhul cinayetter rafindatozlandınlmayacagı'' vurgulanmıştı. Şeker ve Usta'nın yakalanmalanna ilişkin tutanaklarda. farklı tarihler bulunuyordu. Meh- met Ali Şeker'in "26Ocak 1993" tarihinde gö- zaltınaalındığınınbelirtıldiğıtutanağındüzen- lenme tarihinın "24 Ocak 1993"olarak değış- tirildıği kaydedildı. Ayhan Usta'nın "Muvafa- katlı ev arama ve yakalama tutanağı"nın dü- zenleme tarihinin üzerindeoynandığı belirlen- dı. Usta'nın bulunduğu eve, Mumcu suikastın- dan bir gün önce, "23 ocak" cumartesi günü baskın yapıldığı belirtilirken. " 3 " rakamının üzerinde oynama yapıldığı saptandı. Usta'nın yakalanmasını sağlayan sanıklardan Mehmet Zeki Yıldınm'la ilgili tutanaklara göre. Yıldı- nm "23 Ocak günü saat lS.00"teele geçti. Yıl- dınm, aynı gün saat "07.00"de, yani, tutanak- lara göre yakalandığı saatten 8 saat önce. po- lislere örgüt evini gösterdi. Bu evde ele geçen sanıklardan Ayhan Usta, daha sonra sürpriz ta- nık tarafından. "Mumcu'nun arabasının alüna giren kişi" olarak teşhis edildi. Istanbul Emniyet Müdürlüğü'nün tahrifatlı tutanağının içeriğinde yer alan ve Mehmet Ali Şeker'in 26 Ocak 1993 tarihinde yakalandığı- nı belirten ifadenin doğru olması durumunda, tanık Aydın'ın ifadesi doğrultusunda, Şeker ve Usta'nın Mumcu'nun katil zanlılan olarak yar- gılanabilecekleri belirtildi. • Ankara Emniyetı, sanıklann yakalanma ta-' rihini "26Ocak"yerine. "24 Ocak" oiarak ka- bul edip. DGM'ye fezleke göndererek. "Her iki şahsın 23 Ocak 1993 tarihinde gözlem attm- da oMuklanmn öğrenildiğüıi ve tanjğın çıkar sağtamak amacıyla bu şekilde teşhis yaptığı ka- naatına \anldığını" bildirdi. Ankara Devler Güvenlık Mahkemesi de emniyetin görüşu doğrultusunda hareket ederek tanık Aydm'ın ifadesini "gecersiz" saydı. i Olay tarihinde Mumcu soruşturmasını yürü-' ten DGM Savcısı ÜlküCoşkun, emniyette ifa- de vermesinden 9 ay sonra, 5 Ekim 1993 tari- hinde, Türk Ceza Yasası'nın 285. maddesinde tanımlanan ve 3 aydan 3 yıla kadar hapis ce- zası öngören "suçuydurmafıilmemuhaİefrtet-' me" suçunu işlediği savıyla, tanık Ayhan Ay- dın hakkında dava açılmasını istedi. Usta ve Şe- ; ker'in yakalama ve ev arama tutanaklannda yapılan tahrifatı "uykusuzluk-beşeri hata" ola-J rak nitelendiren Coşkun tarafından düzenle-( nen raporda, tanık Ayhan Aydın'a gösterilerr İHÖ sanıklannın sayısında bir çelişki oldugui belirlendi. Örgüt üyesi 8 kişinin yüzleştirmeî için Ankara'ya getirildiğinin kaydedildiği ra-î porda, tanığa 7 kişinin gösterildiği belirtildi^ Coşkun'un talımatı üzerine, Cumhuriyet Sav-^ cısı Süreyya Güzehepe tarafından, 14 Ekirrî 1993 tarihinde. Şeker ve Usta'nın olay tarihin-î de "Istanbul Emnryeti'ndegözaranda bulundu^ ğu" ileri sürülerek, sürpriz tanık Aydın hakkın-- da ceza davası açıldı. ' _ 8. Asliye Ceza Mahkemesi Yargıcı Seyfettinl Özkan, ilk oturumda raporlu olduğu için bu-' lunmazken, onun yerine 5. Asliye Ceza Mah-İ kemesi Yargıcı Nihat Ydmaz Baknr duruşma-; ya girdi. Özkan'ın 2. oturuma da raporlu oldu- ğu için katılmaması üzerine. 6. Asliye Ceza 1 Yargıcı Dilaver Ağaoglu davaya baktı. Nöbet- çi mahkeme olarak davaya bakan Ağaoğluv dosyayı okumadan, duruşmayı erteledi. 3. otu-. rum, nöbetçi mahkeme olan 1. Asliye Ceza'da görüldü. Yargıç Refik Dizdaroğlu, davayı Şe- ker ve Usta'nın Bayrampaşa Cezaevi'nde; bulunmasına karşın "adreslerinin tespit edil- mesi" istemiyle erteledi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear