Catalog

10EYLÜL 1991**** CUMHURÎYET/17 "tNTİFADA"YI DESTEKLEME GÖSTERİLERİ— İsrail iş- gali altındaki Batı Şeria kentlerinden Nablus yakınlanndaki bir koyde Filistinliler "Iniifada'yj destekleme gösteriieri ve yürüyüsler yaptılar. Ancak geçmiş >ıllarda oldugu gibi gös- teriler israil askerleri tarafından engellendi, olaylarda hiçbir can kaybı olmadıgı bildirildi. (Fotograf: RELTER) Saddam'ın virüsleri İSTANBUL (AA) — "Irak" ve "Saddam" adlı yeai bilgisa- yar virüsleri bilgisayar kullaru- cılannın korkulu rüyası haline geldi. Uzun süre, Türkiye başta ol- mak üzere dünyanın buyiik bö- lümünü etkileyen "Körfez sava- şt", iizerinden geçen zamana rağmen bilgisayarcıJar tarafın- dan yeni iki virüs yüzünden sık- ça hatırlanmaya başladı. Alınan bügiye göre kısa süre önce kopya bilgisayar program- lan ile Türkiye'ye gelerek hızla yayılan "Irak" ve "Saddam" ad- lı bilgisayar virüsleri, disket ve sabit disklerdeki programlan si- lerek ya da kullanılmaz hale ge- tirereİc etkisini gösteriyor. Bilgisavarcılar, IBM ve uyum- lulan ile Amiga gibi iş ve ev bil- gisayarlannda, bu virüs için çe- şitli temizkme programlan bu- lunduğunu belirtti. REAGAN'IN KIZININ KfTAP SAVAŞI— ABD'nin eski Başkanj RooaJd Reagan'ın kızı Patti Davis, yazdıgı iki kitap yüzünden iki ayn yayınoiyle mücadele edlyor. Patti Davis, öncelikle kendi özyasam öyküsünu konu alan kitabının basılmasını, bundan sonra da romanıo tanıtımının yapılmasında ısrar ediyor. Ancak, romanı basan yayınevi ise bu istegi kabul etmiyor. (Fotograf: AP) Hâkimve savcı adaylığı ANKARA (AA) — Adli ve idari yafgıda hâkim ve savcı adayı olacaklar için yapılacak yazüı ve sözlü sınav ile bu aday- ların atanmasma ilişkin esaslar, bir yönetmelikle yeniden dûzen- lendi. Resmi Gazete'de dün yayım- lanan yeni yönetmeliğine göre hukuk fakültelerinin yanı sıra hukuk bilgisine programJarında yeterince yer veren siyasal bilim- ler, idari bilimler, iktisat ve ma- liye alanlarında en az 4 yıllık yukseköğrenim yapmış veya bunlara denkliği Milli Eğitim Bakanlığı'nca tespit edilmiş ya- bancı öğretim kurumlanndan mezun olanlar da idari yargı için aday olabilecekler. FLAMİNGOLARA RENK DEĞİŞTİRME DENEYİ— tngiltere'de bilim adamlan çok nadide hayvanlardan olan pembe flamingolara renk degiştirtme çalısmalan başlatülar. İngiltere'nin Simbridge yöresindeki bir parku 90 kadar pembe flamingo uzerinde uygulanan deney, bayvanlara bir yıi »üreyle renkierini pembe yapan pigmentin bulunmadığı bir gıda rejitni uygulanmasını içeriyor. Bilim adamlan bu rejimin uygulandıgı flamingolann bir yıl içinde renklerinin pembeden beyaza dönecegini savunuyorlar. (Fotoğraf: AP) HABERLERIN DEVAMI TÜSİADUa Ecevit... (Bastarafi 1. Sayfada) Orneğin Ecevit'in konuşmasında altını çiz- diği demokrasi tanımına karşı TÜSİAD saf- larında yer yer farklı bakış açıları oisa da özünde bugün artık bir itiraz olabileceğini sanmıyoruz. Bu, bir yerde TÜSİAD açısından bir dönü- şümün göstergesi sayılabılir. Piyasa ekonomisi ise Ecevit açısından bir değişimin işaretidir. Partisinin piyasa ekono- misi ile "özef girişimcilik nıhu"na verdiği öne- mi, konuşmasında sürekli belirtti DSP lide- ri. Ama yine de Ecevit'in piyasa ekonomisi tanımının bazı açılardan TUSİAD'çılarınkiy- le tam çakıştığı söylenemez DSP lıderının tammında devletle kooperatifin biraz fazla pay taşıyor olması, taraflann farklı yaklaşım- larının bir belirtisiydi. DSP iktidarında Ecevit'in deyışiyle "üçlü ve güçlü" bir kooperatıf düzeni kurulacaktı. Üretici, tüketicı ve satıcı (esnaf) kooperatif- lerinden oluşacak bu düzende pazar ekono- misi halk ve toplum yararına daha etkili ça- lışacaktı. Dikkat ettik, "halk sektörü"nü bir kez ağ- zına aldı DSP lideri. Partisinin "özelsektör, halk sektörü ve devlet sektörü arasında eşit rekabet" koşullarını sağlamayı amaçladığı- nı söyledi. Ekonomık görüşlerini şiirsel bir üslupla, o bilinen romantizmiyle, yer yer fanteziye ka- çarcasına anlattı. Tanınmış bir genç işadamı, "Ne kadar da ütopik..." dedı. DSP lideri ekonomik açıdan TÜSİAD'da etkili olmayı bekliyor muydu, bilemiyoruz. Gerçi görüşleri itici gelmedi; ama böylesi bir platformda etkileyıci olabilmeleri de güçtü. Ancak önemli olan, yıllar sonra da olsa, bir zamanlar birbirlerine âdeta dûşman gözüy- le bakanların, bugün ortak platformlarda bu- luşup birbirlerini dinleyebilmeleridir. Bu da ülkemızde demokrasi küliürünün oluşumu açısından bir kazanımdır. Milli Piyango çekildi Dört milyar ikiye bölündü Haber Merkezi— Milli Piyan- go dün çekildi. Büyük ikramiye Burdur ve Eskişehir'e isabet et- ti. Çekilişte ikramiye kazanan numaralar şöyle: 4MİLYAR 287807 (Burdur, Eskişehir) 500MİLYON 196930 Istanbul, Izmir 406683 Samsun, Ankara, Sakar- ya, Izmir 809827 Ankara, Istanbul, Muğ- la, Istanbul 100 MİLYON 714850 776064 822165 830690 940892 940910 250 MİLYON 023479 121249 288996 346169 382117 462505 740253 761604 823221 991710 20 MtLYON 031196 081552 091475 099440 109722 301019 372787 386473 476145 572426 647239 654714 696955 733111 837582 844596 857388 895440 942490 983631 10 MtLYON 015727 015762 050428 063630 087472 094821 126422 151241 153399 181740 203547 213171 217143 237851 241594 252940 279066 302926 320836 324169 327831 331026 360246 385605 405757 406646 408010 429353 438367 457220 458110 496343 505575 505917 523868 532015 626774 718953 731953 766794 807189 848363 869495 878768 881552 909912 920711 929877 942649 970203 5 MtLYON 022012 030357 037670 044956 049712 062393 080535 080556 081591 085149 088684 090915 105198 107098 113936 136442 143330 158030 163893 178400 188780 194156 216198 216530 229346 231962 248721 273672 303404 335151 354822 354942 369876 378732 458975 462067 520486 532287 568426 570522 652280 674382 694611 705876 728141 728291 756205 757428 809384 809866 845536 851830 889257 905565 918139 918637 944296 955838 966181 983827 2 MtLYON 005965 017945 023721 024395 035612 036029 064727 065860 072399 080818 092270 097910 134458 136491 146217 148837 160340 160785 184938 187876 204839 219269 228781 233047 237579 248018 276745 287754 297119 311096 319163 320196 326685 327517 343705 347893 371025 372261 409353 410838 443395 445971 451179 451636 461103 461402 487545 507738 536153 550797 562277 564110 196057 209937 222245 229136 240506 246272 283415 283524 347509 349426 356048 357734 392244 449436 478681 511974 565143 566811 610674 629212 682913 692686 712441 718017 749873 752627 770742 782565 828053 840504 862638 877060 907126 909943 926474 927866 960991 962747 988469 994290 018509 028558 040046 067574 084034 109497 143245 155796 167159 193197 223454 233128 248559 289538 314967 320957 329159 348118 372663 432280 448053 452571 462762 510562 552526 567708 020220 033306 048407 069026 084927 116888 143296 159074 174674 202959 227547 236638 266108 292501 316292 321508 336623 353907 396631 441316 448576 458399 483986 533664 561503 589538 593254 607228 623860 645719 668021 687810 710989 713058 730502 745281 764736 789171 806039 859233 868565 883514 892106 903562 913817 932954 950723 957561 984261 989681 597613 602871 613130 616691 635489 640273 646716 651550 684927 685861 697036 704728 711334 712267 719712 728073 742268 744008 752012 752933 772285 786974 792443 802108 823121 839491 859940 863498 869931 875667 883731 886067 892873 893886 904197 906815 914934 919904 936979 942421 951496 954248 957567 981173 985384 988718 994277 996513 605975 620601 644050 655435 686941 706626 712947 729866 744405 753381 787690 802557 849329 86551* 878584 889489 899947 906996 926368 942469 956783 982011 989023 999656 ANAPTı başkan öldürüldü DİYARBAKIR (Cumhuri- yet) — Bitlis'in Güroymak llçesi ANAP örgütü Başkanı Enver Subaşı, hayvan otlatma sorunu yüzünden çıkan kavgada silah- la öldürüldü. Olayda Fesih Kar- deş adlı kişi de yaşamını yitirirken agır yaralanan Meh- met Subaşı ve Zeki Kardeş te- davi aJtına aündılar. Güroymak ilçesinde dün erken saatlerde meydana gelen olay, ANAP llçe Başkanı Enver Su- başı'ıun, hayvanlanru toprakla- nnda otlatan Fesih Kardeş'le tartışmasıyla başladı. Tartışma* nın kavgaya dönüşmesi sırasm- da silahını çıkaran Fesih Kardeş, Enver Subaşı'ya ateş açtı. Babası Enver Subaşı'mn olay yerinde öldüğünü gören Mehmet Subaşı da evden aldığı silahla Fesih Kardeş ve oğlu Ze- ki Kardeş'le çatışmaya girdi. Çatışmada Fesih Kardeş yaşa- mını yitirirken Mehmet Subaşı ve Zeki Kardeş de ağır yaralan- dılar. Yaralanan iki kişi Bitlis Devlet Hastanesi'nde tedavi al- tına alındı. Ecevit'in kooperatif GOZLEM(Baftarafi l. Sayfada) runlan özendirici olmasına dik- kat edecegiz. Yabaocı arabalar için 150 ıniryon lira Iıiketici kre- disi veriliyor. Yerlisi 60-70 mil- yon lira. Neden yabancı araba- yı kredikndireyim? DYP'nin ekonomik programı 2 anahtar vaat ediyormuş. Biri ev, biri otomobil. Ama bunun kaynagı belli degil. Hiçbir ciddi partinin, kaynagı belirtilmeden vaat hak- kı yoktur. Devlet ne kanşır oto- mobile. Devlet emeğin hakkım versin. Eğer denildiği gibi her- kes bir otomobil sahibi olursa siz sabah çtktıgınızda işinize ak- şam vanrsımz. Taosu Çiller ve Süieyman Demird bu soderi te- menni manasında soylemişler- dir." Bttlent Ecevit DSP'nin özel- leştirme politikasına da açıklık getirdi. "tlke oiarak özelleştir- menin karşısmda degilim. Çok katı olunmaması gerektiği kanısındayım" diyen Ecevit, her KİT için ayn ayn karar ve- rilmesi gerektiğini, KtT'lerin blok satışının yanlış olduğunu, bunun yerine halka açılma yo- luna gidilebilecegini söyledi. Stratejik KÎT'lerin halka açıla- rak özelleştirilebilecegini, ancak yabana sermayeye gecmelerinin engellenmesi gerektiğini vurgu- layan Ecevit, "Çok suurh bir iki alan dısında devlet tekeU düştin- möyoruz. Savunma sanayii ana dallan, önemli altyapı yatınm- lan ve bazı devlet hizmetleıi... Onun dışındaki KİT'ler özellestirilebUir" dedi. Panisinin borsa konusunda- ki görüşlerini de açıklayan Bü- lent Ecevit, borsanın gelişmesin- den duyduğu memnuniyeti dile getirdikten sonra şunlan söyle- di: "Taşınabih'r menkul kıymet piyasasına (borsa) ilk asamada çok düzensiz girdik. Halk bor- saya büyük ilgi gösteriyor. Bi- zim de borsayı Batılı örnekleri- ne göre dnzenlememiz ve halkı bankerier krizinin hayal kınklı- ğına ugratmadan yeni bir dü- zenkme getirmemiz gereldyor." Bülent Ecevit bir soru üzeri- ne kamu bankalannın özelleşti- rilmesinde "katı" olmadığını, örneğin Ziraat Bankası'nı tanm koopertiflerine devretme yoluy- la özelleştirmeyi duşünebilecek- lerini söyledi. Ecevit, 'öteki ka- mn baokalannın da blok satıs- larla degil halka açılmayla ve asamalı bir şeküde özelleştiril- mesinde sakınca görmeyiz. Bu konuda dogmatik degttiz" diye konuştu. UGURMUMCU IVOTLAR Hükümete 12 yıl sonra gelendiyalog 'demokrasi' koşulu 1 MİLYON 01205 03358 04839 05898 06355 16976 23129 24794 27753 28122 28240 28909 30017 30139 31767 32659 38044 39276 39727 41538 41890 42925 46733 49232 52011 52745 53654 54111 54568 57890 59205 59490 62036 64022 67246 67305 70955 73583 73696 74559 81944 82103 83888 84820 84951 87805 90183 92739 94965 95587 500 BİN 1471 1507 1912 2242 2441 2443 2593 2880 4326 4619 4694 4834 5027 5254 5564 5859 6068 7454 8360 8894 160 BtN 045 114 367 422 545 562 902 984 80 BtN 18 33 55 76 79 81 AMORTİ 3 — 7 ANKARA (Cumburiyet Bii- rosu) — Hükümetin, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi top- lantısı öncesi, TBKP liderlerinin kişisel başvurularına yönelik "dostane çözüm" arayışlanna, "önce hukukun demokratikleş- tirilmesi" koşulu getirildi. TBKP liderleri Nihat Sargın ve Haydar Kutlu'nun avukatlan, Adalet Bakaru Prof. Dr. Suat Bilge tarafından ortaya atılan Bakanlar Komitesi toplantısı öncesinde dostane çözüm sağ- lanması yolundaki öneriyi de- ğerlendirdiler. Avukat Güney Dinç, "dostane çözüm" için tek koşullarının, Türk hukukunun demokratikleştirilmesinin sağ- lanması olduğunu söyledi. TBKP liderlerinin avukatlann- dan Erşen Şansal, kendilerinin de dostane çözüme açık olduk- lannı, ancak hükümetin bugü- ne kadar sergilediği tutumun kendilerinde güvensizlik yarat- •tığını, bu nedenle "dostane çözüm" yönünde herhangi bir adım atmadıklannı söyledi. TÜSİAD, 12 yıl önce başba- kanken sokak âfişkriyk halka şikâyet ettiği Büîent Ecevit'i, bu kez DSP lideri oiarak dinledi. Aradan geçen zaman buzlan eritmiş, soğuk savaşı sona erdir- mişti. Ecevit'in deyişiyle, "Dün- yada oldugu gibi, TUStAD'da da büyük degişikJilder vardı." Ama Ecevit de değişmişti. Bu- nu dün TÜSİAD toplantısına gelmesiyle ve burada yapuğı ko- nuşmasıyla ortaya koydu. özet oiarak Ecevit, "Gerçek pazar ekonomisinden yanayım, özel- leştinneye taraftanm ve ulusal uzlaşma istiyorum" mesajını verdi. Ecevit, Demirel'in konuş- tuğu topluluğa yakın bir sayıda- ki bir sanayici ve işadamı gru- buna hitap etti. Konuşmasında, önce ekono- mide kaygı veren tabloyu orta- ya koyan Ecevit, daha sonra DSP'nin önerüerini sıraladı. Bu- nu yaparken de "övünmek gibi olmasın" sözcüğünü kullandı. önerdikleri çözümlerin nasıl gerçekleştirileceğıni ve kaynağı- nın nereden bulunacağmı açık- layacağını vurgulayan Ecevit, bu arada 1984 yılında Erbakan ile girdiği koalisyondan bir anısını anlattı: "Erbakan'ın bir gün ga- zeteierde '100 bin tank ve 100 bin uçak üreteceğiz' diyen deme- cini okudnm. Kendisini cağır- dım. 'Bu nasjl olacak? Yapda- mayacak bir şeyi söylersek biz zor durumda kaimaz mıyu?' dedim. Kendisi çok naziktir. Mahcup ve biraz da kızarmrek, 'Efendim, siyasetteki taahhütler temenni manasında söylenir' de- di." Ecevit bu amsından sonra Tansu Çiller ile Süieyman Demi- rel'in, "bir ev ve bir araba" sö- züniin de temenni mahiyetinde olduğunu söyledi. DSP lideri geçen hafta DYP liderinin hitap ettiği TÜSİAD topluluğuna yakın bir toplulu- ğa konuştu. Ama Demirel'den daha fazla alkış topladı. Ecevit- in konuşması bittiğinde uzunca bir süre alkışlandı. Hatta TÜSİ- AD üyesi olmayan bir dinleyici- nin "saldırganca" sorusuna Ece- vit'in, "Saygryla karşılryonım" şeklindeki kısa yanıtını uzunca bir süre alkış izledi. Gerçi Ece- vit'in önerdiği ekonomik önlem- ler isadamlannı pek tatmin et- memişti, ama onlar için önemli olan bu değildi. Sanayi ve işa- damı için önemli olan "diyalo- ğun" kurulmasıydı. 12 yıl son- ra olsa bile. SA YIN ZACI LARA AlkaSeltzer Efervesan tablet 10 TABLETLİK ALÛUİNYUU FOLYO AUBALAJDA PİYASAYA SUNULMUŞTUR. Beher efervesan tablette Asetılsalısılık asıt 324 mg Sıtrık asıt 965 mg Sodyum bıkarbonat 1625 mg DAHA AYRINTIL! BİLGİ İÇİN FIRMAMIZA BAŞVURUNUZ P.K 688 80225 ŞİŞLI-ISTANBUL KDV lı perakende satış fyatı 1) 312 TL Tarıb C7'91 Bayer (Baftarafi 1. Sayfada) "dokunmatik seçim makinesi" için patent aldınız mı alma- dınız mı? Kahveci: — Patentl aldım, diyor. Bızim yazdığımız da buydu. Patenti almış, ancak "işin başından beri bir hayır kuru- muna bağışlama kararı da almış." Bağışlamış mı? Hayır! Bağışlayacakmış, ama bağışlamamış. Bağışlayacak olan insan "Ihtira Beratı Kanurnı" gereğin- ce gıder bu işlemlerı yaptırır ve yasanın 25. maddesıne gö- re hukuk mahkemesine bu bağışı kaydettırir. Olay ortaya çıktıktan sonra "bağışlayacaktım" özürü kim- seyı kandıramaz. Malıye Bakanı, patent olayında suçüstü yakalanmıştır Şok geçirmekte; içinde bulunduğu bu şok nedenıyle ağzına ge- len her şeyi yazarak işi boğuntuya getirmeye çalışmakta- dır. Çokuluslu şirketmiş de... Kahveci bunlara karşı kahra- manca savaşıyormuş da... Mafya babalarından da korkmaz- mış da... Uğur Mumcu bunlara alet olmuş da şu da bu da. Patenti aldın mı almadın mı? Patenti aldıktan sonra böy- le bir yasa çıkardın mı çıkarmadın mı? Olayın bütün kanıtları ve belgeleri ortadadır... Artık ko- nu, Kahveci'nin boyunu da aşmıştır. Sorun, artık bir hükü- met sorunudur. Mucit bakan, icat ettiği gerekçelerle açıklama yapmıyor; güldürüyor. Deviet şirketlerini çalıştırıp kendi adına patent alan bir Ma- liye ve Gümrük Bakanı, ANAP liberalizminin son icadıdır! • M. Ali Birand'ın dünkü haberimize verdiği yanıt da çok ilginç: ••Birand, — verilmeyecek hesabım yoktur, dıyor. Elbette... Elbette de yolsuzluk savlarının sahibi bizler de- ğıiz. Kbnu, TRT Yönetim Kurulu'nda görüşülmüş; yönetim kurulu, başhukuk müşaviri ile bir üyesini görevlendirerek bu konuyu inceletmiş. Bundan sonra THT Teftiş Kurulu Baş- kanlığı soruşturma açmış. bu soruşturma da sonuçlanmış. Savların sahibi TFTT Teftiş Kurulu'dur. Mesleğıne ve okurlarına saygısı olan hiçbir gazetecı böyle bir haben görmezlikten gelemez. Gelirse, okurlarına karşı saygısızlık yapmış olur. Haberde yazılan her satırın belgesi var. Bu yüzden arka- daşımız Birand'ın Özal görüşmesi ve Saddam röportajı ile ilgili hiçbir yazışma, ne yazık ki Birand'a hak vermiyor. Konuyu ikiye ayırıyorum: 1- Soruşturma. 2- 32. Gün program modeli. Soruşturma ile ilgili gelişmelerı izleyeceğiz. Bu aşamada soruşturmanın ıçeriği konusunda hiçbir yorum yapılamaz. Birand, ilgililere gereken yanıtları verir, dilediğı gibi kendi- ni savunur Bütün dileğim, bu yetenekli arkadaşımızın bir an önce aklanmasıdır. 32. Gün haber ve program modeli "devlet destekli" tele- vizyon gazeteciliğı türüdür Devlet televizyonunun özerk ol- duğu ve televizyonda devlet tekelinin kalktığı bir yayın dü- zeninde bu sorun kendıliğinden çözülecektir. Birand, kendisini ve 32. Gün'ü yıpratma kampanyası baş- latıldığını, bu kampanyanın amacının "Demirkırat" ve "12 Mart" programlarının yapılmasını "en kestirme yoldan" en- gellemek olduğunu ileri sürüyor. Başkalarını bilemem; ama benim herhalde böyle bir ama- cımın olmadığını en iyi Birand bilir. Böyle olmasaydı Birand, bu soruşturma konusunu görü- şürken bana ısrarla, "12 Martprogramını beraber yapalım' önerisinde bulunur muydu? Ne açıdan bakarsanız bakın; olay üzücüdür. Okullarda (Baftarafi 1. Sayfada) araştırma yapmadân ve okul müdurlüklerine bilgi venneden, şartsız kurul hakkı tanıması, okullarda uygulama karmaşası yarattı. • Öğretmenler Kurulu, bir öğ- renci hakkında 'ümit vaat ediyorsa' ve öğrencinin özel ne- denlerle başanlı olamadığı du- rumlarda 'olumlu kanaat kulla- nır', öğrenciyj basansız olan derslerden affetrnez. • Takdirname alan bir öğren- ciyle, şartsız kunıldan 'olur' aJan öğrencinin, aynı sınıfta okuması, adaletsiz ve sınıf ba- şansnı oiumsuz yönde etkileyen bir faktör olacaktır. • Bakanlık, 'kredi sistemine geçiş' adı altında öğrencilerin 'iyi ve çok yönlü' yetişmesinden çok, her yıl sınıfta kalan yakla- şık 1.5 milyon öğrencinin Milli Eğitim Bakanlığı'na olan ağır mali faturasını hafifletmeyi amaçlıyor. Bunun göstergesi de şartsız kunıl hakkının 'ders geç- me kredi sistemi'ni uygulayan okullarda degil, tüm öğrencile- re tanınmış olması. • Şartsız kunıl hakkından ya- nuianan ögrencilerin büyük bö- lümü yine 'başarısız' olacaktır." Ceneviz Kahvesi'ne gundüz servisi için bayan eleman Ortaköy 161 48 73