18 Aralık 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
24NİSAN1991 OLUM KÜLTÜR-SANAT CUMHURÎYET/7 Yönetmen Siegel öldü • NIPOMO (AA) — Amerikah ünlü film yönetmeni Donald Siegel, California eyaletindeki evinde öldü. Ailesi tarafından Nipomo'da yapılan açıklamada, 78 yaşındaki Siegel'in ölüm nedeni belirtilmedi. Çeşitli ödüllerin sahibi olan Siegel, aktör Clint Eastwood'un oynadığı "Dirty Harry" fılmiyle ün yapmıştı. Siegel, "Escape From Alcatras" (Alcatraz'dan Kaçış), "Two Mules For Sister Sara" (Sara Için lki Katır), "Coogan's Bluff (Coogan'm Blöfü) gibi filmleri de yönetmişti. Chicago'da doğan Donald Siegel, Londra'da sanat eğitimi görmüştü. Evli olan Donald Siegel'in, bir oğlu ve 4 evlatlığı bulunuyor. BALE Oditoryumda çocuk şöleni • Kttltür Servisi — Resim-Heykel Müzeleri Derneği'nin Mimar Sinan Üniversitesi Devlet Konservatuvarı işbirliğiyle düzenlediği 23 Nisan Çocuk Bayramı kutlamaları bugün MSÜ Oditoryumu'nda gerçekleştirilecek. Saat 14.30'da başlayacak kutlamalarda ilk olarak Devlet Konservatuvan Bale Ana Sanat Dah öğrencileri bir gösteri sunacaklar. öğrencüer gösterilerinde "Kuşlar", "özenti", "Vur Vur", "Fındıkkıran", "Olka", "N.Quichotte", "Kokoşki", "Tarantella", "Mazurka" adlı çalışmalara yer verecekler. Ardından, Hande Özyürek ve Ayda TUnçboyacı bir keman dinletisi sunacaklar. Kutlamalar kapsamında AÇOK Tiyatro Topluluğu ise TUrgut Denizer'in yazıp yönettiği "Benim Arkadaşım Yok" adlı ovunu sahneleyecek. Oyunda Erkan Kalkan, Uğur Işbilir vç Bülent Dizginoğlu rol alıyorlar. SİNEMA Senay Önal, yapıtlannı 4 mayıs tarihine dek Maçka Sanat Galerisi'nde sergiliyor Resim değil, plastik madde' Audrey Hepburn'tin gecesi • Kültür Servisi — Sinemaya olan katküanndan dolayı Lincoln Film Birliği'rıce Audrey Hepburn'iln onuruna düzenlenen gala gecesi önceki gün New York'ta gerçekleştirildi. Sanatçının fılmlerinden kesitler gösterilen gecede yönetmenler Billy Wilder ve Stanley Donan Ue sinema oyunculan Gregory Peck, Alan Arkin ve Tony Perkins birer konuşma yaptılar. 1951-1966 yıllan arasında çevirdiği 22 film Ue sinema tarihinin "unutulmazlar"ı arasına giren Audrey Hepburn, Amerika'da çevirdiği ilk film olan "Roman Holiday" ile Oscar ödülü kazanmıştı. 1966'da sinemayı bırakan ve bugüne dek tek tük birkaç filmde rol alan Hepburn, "Sabrine", "The Nun's Story", "Breakfast at TiffanyV ve "Wait Until Dark" fdmleriyle de Oscar'a aday gösterilmişti. Film Birliği'nin ilk kez 1972'de Charüe Chaplin'in onuruna düzenlediği gece konusunda Hepburn şunJarı söylüyor: "Eğer benim yaptıklarımı böyle bir gece düzenleyebiİecek kadar değerli görüyorsa bu benim için olağanüstü bir sey 1 .' Bugün 61 yaşında olan Audrey Hepburn, UNICEF'in etkin bir üyesi, sanatçı birkaç yıl önce UNICEF aracılığıyla Türkiye de gelmişti. (Fotoğraf: Gregory Peck ve Andrey Hepbourn). MÜZİK Madonna'dan açıklama • NEW YORK (AA) — "Tabulann üzerine gitmesiyle tamnan" ve özellikle kilise çevrelerinin şiddetli tepkilerini alan Italyan kökenli ünlü Amerikah pop yıldın Madonna yine olay yarattı. Madonna, lezbiyen ilişkilerde bulunduğunu, iki erkeğin öpüşmesinden heyecan duyduğunu ve sevişirken seyredilmekten hoşlandığını söyiedi. Madonna, eşcinseller için yayımlanan "Advocate" adlı bir dergi ile uzun bir söyleşi yaptı. Dergi, Madonna ile söyleşinin ilk bölümünü, piyasaya sürüldüğü anda tükenen son sayısında verdi. Ünlü şarkıcı, bu söyleşiyle, yaşamımn çok özel yanlannı kamuoyunun gözleri önüne serdi. Madonna, "İki erkeğin öpüşmesi beni heyecanlandınr. Bu tuhaf mı? Bir kadm benimle sevişirken bir başka kadın ya da erkeğin seyretmesi beni heyecanlandınr. Bu tuhaf mı?" dedi. Senay Önal'ın yeni sergisinde hep koyu renkli, geometrik temelde biçimlendirdiği yüzeyler görsel açıdan minimalist bir arüayışa uygundüşüyor. Çakşmalarmda gerçek uzamla gerçek olmayanı bir arada seçtiği yüzey ve bulunduğu mekânla bütünleştirerek yeni bir "plastik madde" oluşturmayı amaçlamış. LUDMİLA BEHRAMOCLU Maçka Sanat Galerisi'nde ge- ne genç, gene düşünen ve düşün- düklerini yapttlarında damıtan ilginç bir sanatçı var: Senay Önal. Senay önal 1%3 doğumlu. 1986'da 'Günümiız Sanatçdan" sergisinden bu yana yaptıklan dikkati cekiyor, yapacaklan me- rak uyandınyor. Adnan Çoker'in öğrencisi Se- nay önal tüm yapıtlarında ho- casının öğretilerine bağlılığını vurgulamaktan erinmiyor. Ge- neldeki örneklerin tersine bu- nunla övünüyor bile. Daha 1989'da bir karma sergide sun- duğu çalışmalarında bugün ulaştığı ve evrenin yapısı, özü gi- bi kavramlan irdeleyen, özetle- yen çizginin ipuçlannı veriyor- du. Yeni sergisinde hep koyu renkli, geometrik temelde biçim- lendirdiği yüzeyler görsel açıdan minimalist arüayışa uygun düşü- yor. Pek az elemanla, siyah renkle, çoğunlukla dikdörtgen ya da yuvarlak olarak lasarla- nan formlar 1965-70'lerin Ame- rikan sanatında Ad Reinhardt, Judd, Morris ve Frank SteUa'nın yapıtlarau düşündürüyor. Bilin- diği gibi minimalizm en indir- genmiş elemanla, tüm metafor ve simgeden annmış, tarafsız, 'PORTRELER' Senay Önal, Tiıa) benim için resim yapılan yüzey olmaktan çıknuş, bir başka nesnenin yanılsamasını sunmaktan kurtulmoş, yapısı değişmeden başka bir nesneye dönüştünUmüştür'' diyor. Sanatçının "Portreler" başlıklı çalışmalan da galerinin duvarlarında. (Fotoğraf: tbrahim GttneJ) neredeyse bilgi-kuramsal açık- lıkla üretümiş, boyutlu ve oy- lumlu sanatı savunuyordu kla- siklerin ve dışavurumculann de- ğer ölçülerine karşı. Senay önal'ın sanatta yöneli- şini açıklayan şu tümcesi de as- lında minimal sanatın prensip- lerinden: "Tuval, benim için re- sim yapılan yiize> olmaktan çık- nuş, bir başka nesnenin vanüsa- masını sunmaktan kurtulmuş, yapısı değişmeden başka bir nes- neye dönüştürülraüştıir." Senay Önal'ın çalışmalannda, tüm vahnkklarına, açıklıklanna, türlü anlamalara ya da yorum- lara yer verme> ı en netliklerine ve sertliklerine karşın sonsuzluk duygusu veren bir gizemlilik de var. Bu, sanatçmın "evrenin öznne inme" ve "gerçeği tanıma" isteğinin yapıtlarına yansımış olmasından kaynakla- nıyor olmalı. Çünkü Senay Önal doğanın yapısı ile ilgileniyor ve doğada her şevin bir başka şe- yin sunucusu, taşıyıcısı duru- munda olduğunu, yeryüzünde düz yüzeylerin, irili ufakh tepe- leri ve dolayısıyla yarım- yuvarlak ve düz başka yüzeyle- ri taşıdığım savunuyor. Tüm bu netlik canlı ve cansız nesnelerle kamufle edilmiş, öz gizli kalmış- tır onun için. Eski kültürlerden kalmış tarihi yapılarda doğanın bu yapısına uygun ölçülü, siste- matik ve yetkin biçimlerin var- lığını keşfetmiş. Çalışmalarında bunlardan yola çıkarak gerçek uzamla (espas) gerçek olmaya- nı, bir arada, seçtiği yüzey (tu- val) ve bulunduğu mekânla bü- tünleştirerek yeni bir "plastik madde" oluşturmayı amaçlamış. Resimleri yalnızca duvara asıl- mış oluşlanyla klasik resmi anış- tınyor. Oysa ki klasik resmin ya da duygu resminin, fırça resmi- nin türlü sınırları onun yapıtla- rında yok. Tuvalin önü, arkası, yanlan yapıtın kapsamı içinde. Zaten kendi de çalışmalannı "plastik madde" olarak adlan- dırıyor. önal, temel biçimleri arayış- larının sonucu olarak bulgula- dığı tarihi yapıların ve kentlerin planlanmn ve siluetlerinin ken- disinde bıraktığı izlenimi iki bo- yutlu nesneye dönüştürüyor. Ye- dikule surlannda kemerli bir ha- valandırma gözü, Sümela Ma- nastın'nda nişler, Alman yapısı Anadolu tren istasyonlannm bi- çimi, Ayasofya'nın mekân pla- m, Sinan'ın dengeli kubbeli mi- marisi inşacı anlayışta olduğu gibi akılcı, tarafsız, sentetik formlara dönüşüyor. Maddeyi öne çıkarmak için tek uygun renk olarak gördüğü siyaha bo- yadığı yüzeyler hiçbir şeyin res- mi değil artık, aslında ahlaki ve metafizik olarak yansız, kendi başına varolan nesneler. Yalnız- ca bağlantı olarak planlı mekân- larla ilgisi olan görüntülerin bir şeyi canlandırmak gibi tasaları yok. Hemen hemen her yapıtta yü- zeyin bir bölümü kalem kalınlı- ğında çeşitli uzunlukta çubuk- larla dışarıya doğru oylumlanı- yor. Çubuklann uçları ve aralan "patiıcan monı"na boyanmış aynı renkte kalarak, ışık duygu- su vermek için. Bunun dışında bir kirpi sırtı gibi yüzeyin üze- rinden çıkan çubuklar ortaya konan "plastik madde"nin ser- gilendiği mekânla ve kendi dı- şındaki öğelerle, örneğin ışıkla ilişkisini araştırmaya ve bunu görünür kılmaya yarıyor. Her bakış acısından duvara yansıyan farklı gölgeler nesneye farkb bo- yutlar getiriyor. Senay Önal, hocası Adnan Çoker'in yalınhk anlayışına oy- lum kazandırıyor ve bu açıdan bir adım atmış oluyor. önemli olansa, resim sanatına halen ya- pılandan farkh bir yaklaşım içinde olması, genellikle görül- mek isteneni değil de kendi is- tediğini cesaretle öne çıkarması. Hayri Karay, ahşap heykellerini OrtaköyArtisan'da sergiliyor Doğadan gelen ve doğaya dönen AHU ANTMEN Ortaköy'deki Artisan Sanat Galerisi... Bir süredir Hayri Ka- ray'ın ahşap heykelleri sergile- niyor burada. Galerinin pence- resinden yalnızca taş yığınlan görünüyor. Bodrum'da yaşayan ve geçi- mini sağlaraak için mobilyaa- Ukla da uğraşan heykel sanatcısı Hayri Karay, o dışanda göre- mediğimiz ağaçlarla çalışıyor; ağaca dokunuyor, şekillendiri- yor, ağaa yaşatmaya calışıyor... ri de canlı, bir ağaç kadar. Hayri Karay, çocuklugundan beri doğanın içinde olduğunu söylüyor, malzeme olarak ağa- cı seçmesinin başlıca nedeni de bu. Ona göre doğal malzeme, değişerek önümüze gelse de do- Esbank T.A.Ş.'nin katkıkrıyla YUNUS EMRE BALESİ Ankara Devlet Opera ve Balesi Koreografı:' Gülay Aruoba Muzik: Timur Selçuk Orkestra Şefi: Timur Selçuk 1 Mayıs - 2 Mayıs 1991, saat:20.00 Atatürk Kültür Merkezi / Büyük Salon 6ESBANK Bilet saaş yerleri: Esbank Balurköy Şubesi Dantelacı Sokak, 17/1 Bakırköy, 34720 lstanbul Tlf: 583 53 27 (6 Hat) "Tedbirti ve Karşrlı' Esbank TJV..Ş. Atatürk Suadiye Şubcsi Kültür Merkezi Bağdat Caddesi, 404 Taksım, lstanbul Suadiye 81070 lstanbul Tlf: 385 08 21 (6 Hat) Ona göre artık ağaçtan başka bir şey olan bu ahşap heykelle- ğallığını yitirmiyor. Karay'ın bir "ahşveriş"i de söz konusu ağaç- la çalışırken. Nasıl ortaya çıkı- yor onun heykelleri? Nasıl olu- yor da bir duygu uyandınveri- yor gerçekten? Karay şöyle ifa- de ediyor bunu: "Dogadan al- dığuıu doğaya geri veriyorum." Sanatçı, doğadan alıyor, onunla besleniyor, onu duyum- suyor... Sonra ortaya çıkan hey- kel, doğayı geri veriyor, sanat- çıyla birlikte ona bakanı da do- yuruyor... Bir de "bana dokan" diyor. Karay'ın heykellerine doku- namamak yazık olurdu. Bu as- lında onun sergisinin en heyecan verici özelliği, heykellerin "do- kanulmak" için yapılmış olma- sı. Karay'a göre "seyircinin ya- pıtla bir ilişkisi olmalı, dokuna- bilmeli, çünkü dokunma duygu- su çok önemli." Çalışırken hep eltriin altında olan ağaca dokun- ma duygusunu seyircinin de al- ması gerektiğine inanan sanat- çı, ancak böyle tam bir etkile- şim olabileceği kanısında. Heykellerinin çıkış noktası "ahşapta, geometrik formun ve beraberinde getirdigi statik dü- zenin, uzayda hareket halinde bulunan organik formla bir bü- tttn oluştnrması ve zıtlıklardan ortaya çıkan uyum." Böyle bir uyuma, en önemli katkıyı ışık sağlıyor, "Işık çok önemli, çün- kü her şeyi ışıkla göruyoruz, beykeli üçüncü boyutta göstere- bilecek olgulardan biri" diyor sanatçı. Sergide izleyicinin "ahşabın doğallığını, stcaklıgını, formla- nn uyumunu şartlanmadan du- yumsayabitmesi için" heykelle- rin hiçbiri adlandınlmamış. Ka- ray gerçekten de seyircinin etki altında kalmasından korkmuş. Yönlendirici olmaktan çekin- miş. Bu arada Karay, bir hey- kel ya da resme nasıl tam ola- rak bakabileceğini bilmeyen bir toplum olduğumuzu da sözleri- ne ekliyor. 1976 yılından bu yana birçok sergi açan ve ödülleri de bulu- nan Hayri Karay'ın sergisi, 10 mayısa dek izlenebüecek. Ahşap sevenler ve aslında farklı bir do- ğa yorumunu merak edenler için... GEOMETRtK FORMLAR — Hayri Karay heykellerinin çıkış noktasını, "geometrik form Ue organik formun bir bütün oluş- tnrması ve zıtlıklardan doğan uyum" olarak açıklıyoc. (Fotoğraf: tbrahim Günel) Galeri • Atölye 146 97 38 • 132 64 26 SANAT GMERİSİ EROL KINALI Resim Sergisi 5-30 Nisan 91 ç H9 «/l Ul 04 58 flı. 146 Sî 66 sanat PINAR KUTAT EKİAA Resim Sergısı • 25 Nisan-25 Mayıs l.levent Sütün Sok. No: 14 Tel: 170 03 62 2 • 3C Nisan t*>! 1100 18.00 &nd 141 Resim Sergisi Besoghı-istanbul V. 152 lc % EKREMKAHRAMAN G A R A N T İ S A N A T G A L E R I S l güzel sanaüara hazırlıkKAZANMAK İSTEYENLER İÇİN H.İÇİ-H SONU Güzel sanatlar fakültelerini birincilikkr ve derecelerte kazananlar başanlanru uzun dönem çalışarak ekje etmişlerdir. Lütfen zaman kaybetmeden başvurun. îstasyon sanat evi GORBON "SÂNAT GALERtSf SABAHATTİN ŞEN RESİM SERGİSİ 2 Nisan - 4 Mayıs 1991 SEZAÎ ÖZDEMİR Resim Sergisi 25 Nisan-15 Mavıs 1991 RAMKOSANAT MERKEZİ Afcye Sok Yuva Apt 8/2 Tesyıkıye 134 15 38 fotoğraf sanatıÖĞRENMEK tSTEYENLER HAFTA IÇİ-H AFTA SONU CÜNEYT BAYKURT yöneumin- de fotoğraf ve çekim teknikkri stüdyo ve model fotografçuığı karanlık oda ve füm banyosu moda ve reklam fotoğrafçıbğı profesyonel stüdyoda çekımter istasyon sanat evi TEŞVIKIYE 1405650-1306617 I TEŞVİKİYE 1405650-1306617 ERENKÖY 38541 31-32-33 I ERENKÖY 3854131-32-33 Sanat AEDPA *i»Tek$tilbank Sa Galerisi MUHSİN KUT Resim Sergisi 3 Nisan-2 Mayıs HOmv G«rede Cad 126 Te»»*ıy« Tel 136 12 79 Hale Arpacıoğlu 3 Nisan-30 Nisan Nısantatı Akkavak Sok I I NttanlKi 131 10 23 PEN yazarlarından • Kültür Servisi — Türkiye PEN Yazarlar Derneği, Türkiye Irak sımnnda süregelen olaylarla ilgili olarak ABD, İngiltere ve Fransa PEN merkezlerine birer telgraf yolladı. Türkive-Irak sımnnda çağın en büyük trajedisinin yaşandığı söylenerek başlayan telgraf, şöyle devam ediyor: "Bir yönüyle emperyalizmin başlattığı savaşın doğal sonucu olarak bu trajediye salt insancıl açıdan yaklaşmanın yeterli olamayacağı kamsındayız. PEN Yazarlar Derneği olarak siyasal iktidarların emperyaiizme karşı uyanlmasında ve yaşanan trajediye bir son verilmesinde etkin girişimlerde bulunulmasında aydınlara görevler düştüğü kamsındayız. Bu konuda gereken duyarhbğı göstereceğinize inamyoruz!' Ilgaz Babıâlf yi anlatıyor • Knltür Servisi — Şair- yazar Rıfat Ilgaz, bugün 80. yaşgününü kutluyor. Bu yıl içinde tstanbul, Ankara, Izmir ve özellikle doğduğu şehir Kastamonu'da bu nedenie çeşitli etkinlikler düzenlenecek. öte yandan Çınar Yayırdan, yazann Babıâli'deki edebiyat çevresinde geçirdiği günlerini mizahi bir dille anlattığA "Yokuş Yukan" adlı kitabını önümüzdeki günlerde piyasaya çıkarmaya hazırlanıyor. İlgaz'm ilk şiir kitabı "Yaşadıkça" 1948 yıhnda yayımlanmıştı. 1940'h yıllarda "Smır' adhbir başka kitabıyla birlikte toplatılan bu kitap da yazann 80. yaşgününü kutladığı bugünlerde yeniden basılıyor. 6 Film seti • Kültür Servisi — Gönül Çapan'ın sorumluluğunda BlLAR'da düzenlenen "Sanatu Kadm" başlıklı seminer dizisi kapsamında bugün Leyla özalp "Film Seti Pratiği" başlıklı bir konuşma yapacak. Seminer saat 18.00'de BlLAR'ın (İUk£ Belediye cad. Küçük Ttinei t Han No: 5 Daire: 5 Tünel) adresinde gerçekleştirilecek ve dileyen herkes izleyebilecek. Leyla özalp, bugüne dek Şerif Gören ve Atıf Yılmaz gibi yönetmenlerin asistanbğını üstlendi. İki kadm İki • Kültür Servisi — "Gençliğini içeride yaşamış, ve yaşamakta olanlara sıcak bir merhaba" başlıklı şiir dinletisi, imza ve söyleşi cumartesi günü saat 15.00-18.00 arası yapılacak. Bu etkinlikte Gülsüm Akyüz, "Sevdamız Çiçeklenir Zulada" adlı son kitabını imzalayacak, Gülsen Tuncer ise şiirler okuyacak. Yer: I. Peron Sanatevi. (Moda Cad. Güldoğdu Sok. 4/6 Kadıköy. 349 53 30) Masklar ve resimler • Kültür Servisi — Tülin Aksu'nun başlık maskları, Yalçın Aksu'nun resimleri yanndan itibaren Tekel Sanat Galerisi'nde sergilenecek. Sergi, 17 mayısa dek gezilebilecek. 1942 yılında Ayanak'ta doğan Tülin Aksu, bugüne dek kişisel ve karma olarak toprak vazolar, porselen tabaklar ve minyatür ağaç sergileri açtı. 1936 yılında SilifkeUe doğan Yalçm Aksu ise yine aynı tür çalışmalann yanı sıra resim sergilerine de ağırlık verdi. İspanyol resmi • Kültür Servisi — İspanyol Ressam Teodor Nieto Anton, bu akşam Vakıfbank Taksim Sanat Galerisi'nde açılacak sergisi dolayısıyla ülkemize geldi. 1969 yıhndan bu yana resim yapan ve sergi gelirini sosyal derneklere bağışlayan Anton, bugüne kadar yapıtlannı birçok ülkede sergiledi. UGUN • Rossini ve Bellini Devlet Sanatcısı Leyla Gencer, saat 14.30 ile 18.30 arasında Atatürk Kültür Merkezi Koro Salonu'nda Rossini ve Bellini'nin operalannı konu alan uygulamalı bir seminer yapacak.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear