Catalog

CUMHURİYET/16 SPOR 24NİSAN1991 Galatasaray'ın gol kralıfutbolcusunun hedefl son 3 maçta 5 gol atmak Tanju:AvrupabenitanıyorDanek'in sakatlanmasının kendisi için büyük avantaj olduğunu vurguluyan kral, "Ancak benim korktuğum Danek değil Pançev. . Onun da dezavantajı Avrupa Kupaları'nda mücadele etmesi. Şimdi benim hedefim, son 3 lig maçımızda en az 5 gol atmak. Bunu becerebilirsem dereceye girebilirim. Başaracağıma inanıyorum" diyor. yapbk. Futbolu çirkinleştirmedik. Defans yap- madık, kaybeden biz olduk. Evet gerçekten Be- şiktaş'ın giiçlu olduğu doğrudur. ama bizJe yap- tıkjan maçta iyi oynadıklannı kimse soyleyemez. Ben Tanju olarak yarısın bittigini kabul etmiyo- rum. Şampiyonluk son maça kadar ortadadır." MUSTAFA ERSOY TANJU — Gözü Avrupa'da. Galatasaray'ın altın ayakkabıh futbolcusu Tanju Çoiak San-Kırmızüı futbolseverlere me- saj verdi: "Avrupa'da dereceye girecegim". France Football dergisınin her yıl duzenledi- ği Avnıpa gol krallığı yanşmasında Avusturya'- nın Tirol takımından Danek'le ilk sırayı payla- şan Tanju sıralamaya girerek Türkiye'nin sesi- ni tekrar duyuracağıru söyluyor. Beşiktaş maçın- da attığı tek golle sıralamada yerini sağlamlaş- üran Tanju, takımımn şampiyonluğa hâlâ ortak olduğunu söyluyor, Her şey bitmedi Tanju Çolak'la yaptığımız söyleşide altın ayakkabıdan söz etmek istedik, ama o sözü ilk önce Galatasaray'ın ligdeki durumuna getirdi ve şunları söyledi: "Tamarn Beşiktaş'a >enildik. Bunun bile şerefi var. O da Beşiktaş'a yenilmek. Hiç olmadık bir verden maçı verdik, 2-0'lık ga- libiyeli koru>amamak bize çok dokundu. Birçok kişi bizim hata yaptıgımızı söyluyor. Niye hata Yardım bitti mi? Galatasaray'ın Beşiktaş'a yenilmesiyle Sarı- Kırmızılı futbolculann şampiyonluk hırslarının kaybolmadığını, bazı çevrelerin bu görüşlerine katılmadığını belirten Tanju, "Arkadaşlanm uzülmüştür, bu kabul, ama hiçbirinin hırsı kay- bolmadı. Biz bundan sonra biitun maçlannıızı kazanacagız. Bazı Galatasaray duşmanlan Ga- latasaray'ın >arıştan koptuğunu, futbolcuların hırsımn kalmadığını. bu >uzden de bana gol kral- hğında yardımcı olmayacaklannı söyluyorlar. Ben bunlara ancak gulerim bundan sonra neler olacağını kimseler bilemez" dedı. Söz verdiler Galatasaray'ın başarısı için arkadaşlannın bir- birlerine söz verdiğini sö>1eyen Tanju, "Biı bir- birimizin başarısı için elimizden geleni yapanz, bundan kimsenin şuphesi olırasın. Galatasaray ilk önce kupayı alacak. Bunda hepimizin katkı- sı olacak" şeklınde konuştu. Avrupa'da derece Tanju'yla yaptığımız söyleşide konu gol kral- hğına gelince Sarı-Kırmızılı futbolcu ilk önce şunları söyledi: "bk önce ne kadar Danek'i ta- nımasam da rakibimin sakatlığına iızüldiim. Ama bir yerde de sevindinj. Onnn 4 haftt oy- nayamayacak olması benim avantajımdır. Zaten benim korkum Danek degil Yugoslav Pançev. Çok kaliteli bir gokiı. Üstelik Pançev'in geriye 8 maçı kaldı. Onun tek dezavantajı Av- rupa kupalannda mücadele ediyor olması. Şimdi benim bedefim kalan 3 lig maçında en az 5 gol atmak. Bunu becerebilirsem dereceye girebilirim. Sanıyorum 5 golu de atarım". 1) TANJU (G.Saray) 2) Danek (Tirol) 3) Papen (Marsılya) 4) Panchev (Kızılyıldız) 5) Ruı Aguas (Benfıca) 6) Gomez (Sportıng) 7) Saravakos (Panathınaikos) 8) McBride (Glenovan) Maç 27 29 33 28 33 33 28 28 Gol 24 24 23 22 21 21 21 21 K.Maç 3 7 5 8 5 5 6 ' 2 Heinkess'ten F.Bahçe'ye yeşil ışık Spor Servisi — Fenerbah- çe'de teknik direktör göruşme- leri tuz kazandı. Yönetici Eral Pars, Almanya'da B.Münih Teknik Direktörü Heinkess, Asbaşkan Yusuf Duru ise lspanya'da tviç'le masaya oturdu. Yönetici Eral Pars ile görü- şen Alman teknik direktör He- inkess, iki yıl için 1 milyon mark karşıhğında Fenerbah- çe'ye gelebileceğini bildırdi. Eral Pars, Heinkess'in isteği- ni yönetime götüreceğini söy- ledi. tspanya'da bulunan Asbaş- kan Yusuf Duru ise, dün gece Yugoslav Teknik Direktör To- mislav Iviç'legörüştü. Görüş- meyle ilgili açıklama bugün yapılacak. Duru, lviç'Ie anla- şamaması halinde bugün ltal- ya'ya geçerek Lucescu ile gö- rttşecek. Bu arada Ankara'da bulu- nan Tuıaz Tırpan'ın bugun İs- tanbul'a dönmesi beldeniyor. Toni, başkanı bekletti öte yandan sezon sonunda futbolu bırakacak olan ve jü- büesinden elde edeceği hasılat- la çocuk hastanesi yaptırmayı amaçlayan Fenerbahçe'nin Al- man kalecisi Toni Schumac- her, Büyükçekmece Beledive- si'nin, hastanenin inşası için verecegı arsanın belirlenmesi toplantısına gelmedi. Büyükçekmece Belediye Başkanı Ali Çelebi, özürlü Çocuklar Dernefi üyeleri ve öteki belediye yetkilileri ile ço- cuk hastanesinin yerini belir- lemek için Schumacher'i bek- lediklerini, ancak Schumac- her'in gelmemesinin mutlaka gecerli bir nedeninin bulundu- gunu söyledi. Basketbol Çavuşoğlu şov yaptı Çavuşoğlu: 103 Avusturya: 23 SALON: Ataturk HAKEMLER: Regas (7) (Yu- nanistan), S.Par (7) (İsveç). ÇAVUŞOGLU: Tacettin (8) 6, Hakan (8) 7, tbrahim (8) 14, Tolga (9) 13, B. Tolga (8) 3, Gökhan (7) 2, Barış (9) 12, Gülhan (8) 13, MKemal (9) 15, Oktay (9) 18. AVUSTURYA: Lukas (4), Walter (5) 3, Martin (5), Ge- rald (4), Georg (5) 2, Gunter (5) 10, Aleksandr (5), Yurgen (5) 2, Peter (5) 6. İLK YARI: 47-9 Çavuşoğlu lehine. NÜVtT TOKDEMİR tZMtR — Dünya Liseler Basketbol Şampiyonası'nda gnıp liderliginı garantileyen Çavuşoğlu, Avusturya önun- de şov yaptı: 103-23. Baştan sona Çavuşoğlu üs- tünlüğünde geçen karşılaşma- nın ilk yansını da Çavuşoğlu 47-9 önde kapadı. Çavuşoğlu dün yapılan ilk maçında da Almanya'yı 117-53 yenmişti. Gnıp birincileri tzmir'de önceki günden bu yana devam eden karşılaşma- larda gnıp birincileri belirlen- di. Çeşitli salonlarda yapılan karşüaşmalar sonunda, erkek- lerde, (A) grubunda Fransa, (B) grubunda Çavuşoğlu, (C) grubunda tspanya, (D) gru- bunda da Israil birinci oldu. Kızlarda ise (E) grubunda Ankara TED Lisesi, (F) gru- bunda Kadıköy Kız Lisesi, (G) grubunda tsrail, (H) grubun- da tspanya, grup birincisi ol- dular. 1 mayısta Ingiltere ile karşılaşacak aday kadro açıklandı Rıdvan Milli TakımdaAntrenör Fatih Terim tarafından açıklanan kadroda Rıdvan, Recep ve Ogün'ün yanı sıra Irabzonsporlu Şeyhmuz, Bolulu Ferhat ve Altayh Orhan da bulunuyor. Spor Servisi — Avrupa Fut- bol Şampiyonası Grup Eleme Maçında 1 mayıs çarşamba gu- nü Ingiltere ile karşılaşacak olan (A) MiUi Futbol Takım aday kadrosu dün Teknik Direktör Sepp Piontek ve Antrenör Fa- tih Terim tarafından açıklandı. İzmir'deki milli maç için kadro- ya Beşiktaş'tan 7, Galatasaray'- dan 4, Trabzonspor'dan 3, Bo- luspor'dan 2, A.Gücü, F.Bah- çe, Bakırköy ve Altay'dan l'er futbolcu davet edildi. Sakatlığı geçen Fenerbahçeli Rıdvan ile Beşiktaşlı Recep ve Trabzonlu Ogun yeniden milli takıma alı- nırken yine Trabzonspor forma- suıı giyen Şeyhmuz, Altayh Or- han ve Bolusporlu Ferhat da ilk kez (A) Milli Takım kadrosuna alındılar. Futbol Federasyonu'nun Ulus'taki burosunda yaklaşık 3 saat bir durum değerlendırmesi yapan Piontek ve Terim, sakaı- lıkları nedeniyle kadroyu geniş tuttuklannı, Galatasaraylı K.Bülent'in sarı kart cezası ol- duğu için de stoper sıkmtısı çek- tiklerini söylediler. Ayak tarak kemiğindeki çatlak iyileşmeyen F.Bahçeh Oğuz ise adelesinde- ki yırtık nedeniyle yaklaşık 2 ay- dır forma giyemeyen Ünal da milli takım kampına 'moral' ka- zanmaları için çağrıldılar. Be- şiktaşlı kaleci Engin'in dünkü antrenmanda sakatlanması üze- rine Bolusporlu Ferhat'ı aday kadroya "alternatiF' kaleci ola- rak çağıran Piontek ve Terim, İngiltere maçına kadar kadroda bulunan sakat futbolculann da tam anlamıyla iyüeşeceğini be- lirttiler. Kimler var? (A) Milli Takım kadrosunda yer alan futbolcular şöyle: En- gin, Rıza, Gökban, Recep, Mehmet, Ali, Feyyaz (Beşiktaş), Hayrettin, Ugur, Muhammed, Tanju (Galatasaray), Ogttn, Şeyhmuz, Kemal (Trabzon), AbduUab (A.Gücü), Rıdvan (F.Bahçe), Ferhat, Fanık (Bo- lu), Orhan (Altay). Kamp yann (A) Milli Futbol Takımı'nın Izmir'deki kampı yann akşam Grand-Plaza Otel'de başlaya- cak. tlk antrenmanı cuma günu yapacak olan miUiler sah günü- ne kadar sürekli çalışacaklar. Ümit Milli Takım Avrupa Ümitler Kupası'nda salı günu İngiltere ile karşılaşa- cak olan Ümit Milli Takım da açıklandı. Kadroda şu futbolcu- lar yer alıyor: Kazım (Çorum), Altay (Manisaspor), Fethi (Kar- şıyaka), Tugay (G.Saray), Ali (G.Birliği), Hamza (Izmir), Fa- ruk (Aydın), Hakan, A.Nai) (Bursa), Mural (Alanya), Mut- lu (Beşiktaş), Uğur (Sebat), Ab- dullah (Trabzon), Kemalettin (Rize), Hamdi (Ad.Demirspor), Osman (Samsun), B.Hamdi (Sanyer). Beşiktaş'ta sevinç ve hüzün dı. Galatasaray galibiyetinden sonra ilk idmanını dün binlerce taraftar önünde yapan Siyah-Beyazlılann milli file bekçisi Engin'e ilk tedaviyi uygulayan Prof. Dr. Yttksel Tenekecioglu, "Engin'in sakatlıgını ilk etapta fark ettik ve hemen ban- daja aldık. Yann (bugün) tekrar dizini kontrol edip sakatlıgının ciddiyetine göre alçıya alabiliriz. Bana göre en az 1 hafta top ovnaması şıipheli" dedi. Teknik Di- i biçimde sakatlan- rektör Gordon Milne'nin yönetiminde ısınma hareketleri ve çift kale maç yapan Siyah-Beyazlılann dünkü antrenmamna asker olan Mehmet ve K.Metin ile Tn- ran ve Serdar katılmadı. Antrenman sonrası futbolculara büyük sevgi gosterisin- de bulunan binlerce taraftar Galatasaray'a 2 gol birden atan Ali'yi omuzlara ala- rak bir sttre tur artdar. (Fotograflar: Kerem Kaçarlar) Tmaz Tırpan HALİT DERİNGÖR Tmaz Tırpan, Fenerbahçe'yi bıraktı. Bunu doğal karşılamak gerekir. Aslında gelmesi yanlıştı, gitmesi daha doğnı bence. Ne var ki insanlann içindeki şeytanlar, çoğu kez onlan yanlışlara itiyor. Bir süre önce yazılarımdan birinde, Fenerbahçe'nin 84 yılhk tarihi geUşiminde 72 antrenör değiştirdiğini, eski yıllarda yö- neticilerin Yenice sigarası paketinin arkasına takım yaptığını, bu takımı sahaya çıkartmayan antrenörlerin işlerine son veril- diğini, hatta bazı antrenörlerin dayak bile yediklerini anımsa- dığımı yazmıştım. tşte tarih bir kez daha tekerrür ediyor ve Tınaz Tırpan da aynı muameleyi görüyor. Gençlerbirliği karşılaşmasının devre arasında, Metin Aşık'- tan yetki aldığını söyleyen bir yönetici ve de arkadaşı soyunma odasına girip Tınaz Tırpan'ın önünde futbolculara verip veriş- tiriyor. Bu olaydan sonra Tınaz Tırpan da bavulunu toplayıp kulüpten aynlıyor. Yine de Tanrı'ya şükürler olsun ki hoca da- yak yiyen hocalar safına katılmıyor. Tınaz Tırpan'ın Hiddink gibi bir çalıştmcıdan sonra Fenerbahçe'de görev kabul etmesi- ne, göçmen kuşlar gibi hemen ökseye yapışmasma doğrusu hay- ret etmiştim. İlk günlerde 'Hoca, bu ne cesaret, bu saatten sonra ne umut edebüirsin ki. Yoksa bir kumar mı" gibi kendisine birtakım so- rular sormuştum. Bu sorular karsısında hoca, "Bu bir kumar değil ağabey. Ben hayatımda hiç kumar oynamadjm ki Fenerbahçe'de oynayayım. Umutluyum" diye yanıt vermişti. Içimden "Doğnı. Bu bir ku- mar değil, ama bir düş" demiştim. Fenerbahçe'ye gelmenin maddi ve manevi çıkarlan, hocanın kafasındaki şeytanlan dürtmüş ve onu yanılgıya itmişti. Antrenör konusunda sadece Fenerbahçe değil, tutumları ile ülkemizin birçok kulübü, az çok birbirlerine benzer. Çunkü hep- si de ağalık sistemi il« yönetiliyorlar. Kulüplere milyarlarca li- ra bağışta bulunuyorlar. Böyle olunca yetkilerini de kimselere devretmesi düşünülebilir mi? Onlar için anladıklan ve anlama- dıkları her şeye hükmetmek doğalarında vardır. Böyle bir yapı içinde, antrenörlerin mesleki ozgürlüklerini kullanmalan ülke- mizde duşünülemiyor. Bu bizim alaturka düzenimizin bir ge- reğidir. Ulkemizdeki antrenörlerin hem para hem onur mücadelesi yapmaları çok zordur. Yapsalar bile ömürleri bir kelebek öm- rü kadar kısadır. PSVyede2-0galibiyetten3-2yenMiler G.Saraybunuhep yapıyor Gaiatasaray: 2 — PSV Eindhoven: 3 HAKEMLER: Oğuz Sarvan (6), Isa özgen (6), Islam Yetki- noğlu (6). GALATASARAY: Hayrettin (5) (Nezihi 3) - Yusuf (4), Bü- lent (6) (Okan ?), Cüneyt (5), Muhammed (5), Tugay (4), (Afert ?), Prekazi (5) (İsmail 4), Erdal (5) (Mustafa 3), Tayfun (5), Hasan (5), (Taner 3), Tanju (6) (Metin 4). PSV EİNDHOVEN: H. Van Breukelen (5) (J.Nederhurgs 6) - J.De Jong (4), J. Valck (4), A.Koot (5), E.Linskens (4) (J.Cho- vanec 5), D.Schreuder (4) (K.Bwalya 6), E.Koeman (4), J.El- lerman (6), J.Heintze 0), J.Bosman (S), T.Schepers (6). GOLLER: Dk. 27 Tanju, Dk. 41 Erdal, Dk. 64-84-88 E. Koeman SERDAR KIZIK tZMtR — Galatasaray, PSV San-Kırmızılılar Atatürk Sta- Eindhoven ile oynadığj özel kar- dı'ndaki karşılaşmada ilk yan- şüaşmayı 2-0 önde olmasına nın 15 dakikalık bölümünde karşın 3-2 kaybetti. durgun bir futbol sergüerken es- ki günlerinden uzak görünüm- dek: karşıtlan önünde daha son- raki dakikalarda tempolu fut- bollanyla göz doldurdular. ön- ce Tanju, ardından Erdal ile ka- zanılan iki gol San-Kırmızıh ta- kımda büyük moral motivasyonu sağlarken tribün- lerdeki az sayıdaki seyirci de yapüğı tezahüratla destek veri- yordu. Ne var ki ikinci yanda Mustafa Denizli'nin takımda yapüğı umulmadık değişiklik- ler. 2-0'ın getirdiği rahatlıktan olsa gerek beklenmedik goller getirdi. 3790 kişinin izlediği maçta 88.440.000rTL gelir elde edildi. AVRUPA KUPALARI YARI FİNAL 2. MAÇLARI BUGÜN Kızılyıldız-B.Münih, Juventus-Barcelona Spor Servisi — Bu gece Şam- piyon Kulüpler Kupası'nda Kızılyıldız-Bayern Münih ve Kupa Galipleri Kupası'nda Juventus-Barcelona arasındaki yan final rövanş maçı, heyecan- lan, mücadeleleri ile bir kez da- ha ekran yoluyla evlerimize ko- nu k oluyor. Magic Box'ın saat 21.00'den itibaren naklen yayımlayacağı Şampiyon Kulüpler Kupası ya- rı fınal ikinci maçında Kızılyıl- dız, Belgrad'da Bayern Münih takımını ağırlayacak. Kupada ikinci maç, O.Marsilya ile Spar- tak Moskova arasında. İlk maç- ta b.Moskova'yı 3-1 yenen Mar- silyi. ya finalist gozuyle ba- kıhyor. Kupa Galipleri Kupası'ndaki Juventus-Barcelona maçı tele- vizyonun birinci kanalından sa- at 21.30'da naklen yayımlanı- TV'de spor TVl 21J0 Juventus-Barcelona Ku- pa Galipleri Kupası maçı nak- len. STAR1 21.00 Kızılyıldız-Bayern Mü- nih Şampiyon Kulüpler Kupası maçı naklen. yor. 'Erken fiBal' olarak nite- lendirilen ilk maçta Juventus'u evinde 3-1 yenerek final için bü- yük bir ajantaj elde eden Bar- celona, lspanya liginde lider du- rumda. Bu Kupada ikinci maç ise Ingiltere'de Manchester United ile Legia Varşova arasın- da. UEFA Kupası'nda ilk maçta Bröndby ile 0-0 berabere kalan Roma, bu kez evinde Danimar- ka takımını ağırlıyor. İkinci maçta ise Inter Milan, ilk maç- ta 0-0 berabere kaldığı Sporting Lİ7bon karşısına kendi saha ve seyırcisinin verdiği avantaj ile çıkacak. HAFTAL1K İRDCLKADİR YÜCELMA\ Öğretmenler ve cocukları yaşta öğretmen lup Atatürkler yetıştır- meye karar vermiştim. Yapa- madım, ama dağarcığımda ne varsa büyük bir cömertlik- le yavrularıma aktardım, ak- tardım. Öyle severek aktar- dım ki çünkü öğretmenlik öz- veri mesleğidir. Bir bahçıvan- dır öğretmen. Çorak arazide çapa çapalar, bahçeleri ona- rır, fideleri diker. Sonra onlar büyür, büyük muhteşem ağaçlar olur. Ö görkemli ağaçlar dönüp baksalar da bakmasalar da bahçıvan yine eker, yılmadan eker. ta ki za- man geçer, bahçıvan göçer." Bu tümcelerin altında bir imza var; öğretmen Belkıs Bakır. Vefa üsesi'nin özveri ile yıllarca öğrenci yetiştiren retmenler odasına alıp telefon rehberinden Refik Halit'in te- lefonunu aratan, sonra onun- la bir randevu almaya zorla- yan, sonra da bizzat Refik Halıt ile canlı bir röportajdan doğan "anılar" konulu kort- ferans için 3 ders saatini ba- na ayıran, hayatımdaki ilk rö- portajımı ve onun yapılması- na zemin hazırlayan, daha sonra da beni meslek seçi- minde gazeteciliğe yönlendi- ren Sevgili Hocam Behic« Kaplan'ı unutmam mümkün mü... Futbolcular da diğer spor- cular da genellikle kendileri- ne ilk spor aşkını veren, spo- run ilk ftdelerini aşılayan ho- calarını pek anımsamıyorlar. felsefe öğretmeni Bakır'ı ge- çenlerde toprağa verdik. Bel- kıs Bakır benim öğretmenim değildi, ama onun tümceleri beni yıllar öncesine 1950'li yılların Vefa Lisesi'ne götür- dü. Allah ganı ganı rahmet et- sin, bir edebıyat öğretmenı- miz vardı; Behice Kaplan. Beynimize, belleğimize, ruhu- muza öylesine güzel fideler dikmişti ki 38 yıldır bir mes- lek olarak seçtiğim gazeteci- liğimin her anında onu hiçbir zaman unutmadım, rahmetle ve gururla andım. Çünkü ga- zetecillk mesleğimde bana ilk röportajımı yaptırar, beni ona zoıiayan kişi olmuştu. Edebi- yat şubesinin bir öğrencisi Olarak bana verdiği Refik Ha- llt Karay'la ilgili "btyografi ve anılar" için ders sonrası öğ- "Kendini yetiştiren" antrenör- leri unutmak, geçmişte kal- mış bu kişilere bir şey kaybet- tirmez, ama sporculara çok şey kazandırır. Aynen Belkıs Hocamızın dedikleri gibi. Öğ- retmenlerimizin antrenörleri- mizin elinden yüzlerce, bin- lerce genç geçiyor, bunların içinde sivrilenler, milli forma giyiyorlar, hatta dünya şampi- yon u da oluyorlar. Sonra her şeyi unutuyorlar. Lütfen hocalarımızı, bize emek veren, bize karşılıksız özveride bulunan o insanları asla ve asla unutmayalım. Geçmişıni inkâr edenler- den olmayalım İlk hocamızdan son hoca- mıza, hayatta kalanlara sağ- lık mutluluk, ölenlere rahmet diliyoruz. Ağır aksak... Milli takımın Polonya ile yaptığı maçı ammsaya- lım. Soldan gelen bir topa son bir hamle yapamayan Şi- fo'nun kale önünde kaçırdığı bir pozisyon. Gol olabilirdı. Şi- fo, eğer biraz daha süratlı ola- bilseydi. Onun hemen ardından Feyyaz'ın kaleci ile karşı kar- şıya kaldığı pozisyon. Burada da Feyyaz'tn biraz daha hızlı olması mümkün olsaydı, ka- lecinin açıyı küçültmesine fır- sat vermeyecek ve milli takı- mı daha ilk yanda galibiyete ulaştıracaktı. Bu somut iki örneği coğart- mak olası. Beşiktaş - Galata- saray maçında buağır futbo- lun örneklerıni çokça gördük Bir somut örnek de Koseçki- den. Koseçki 1 nin Polonya maçındaki hı- zını düşünün, o hızla gelip Bülent'in ağır kalmasını nasıl değerlendirdi- ğini ve Polon- ya'ya kazan- dırdtğı üçüncü golü anımsa- yın. Uzun lafın kısası, bizim Avrupa'dan farkımız ne teknik ne tak- tik, sadece ve sadece ağır düşünmemiz ve ağır oyna- mamız. Yıllardır dilimizde tüy bitti, tükenmezlerimiz bile tü- kendi, bilimsel araştırmaların sonucuna göre bir insanın hız yeteneği, ancak ve en geç 16 yaşına kadar geliştirilebiliyor. Bu dönemden önce gelece- ğin futbolcularının bu yetene- ğini geliştırdin tamam, geliş- tiremedin, tren kaçtı demek- tir. Bizde ise bir genç ancak -tabii o da şansiı olanlar- 18'inden sonra bir antrenör görebiliyor. Bu bizim futbolcu- larla yıllardır yaptığımız go- rüşmelerın sonucu. O halde işe 12 yaştan, hatta daha da önce, 10 yaşından başlamak gerekiyor. Iş geliyor, sistern ve planlamaya. Sistem ve planlama içinde bir başka sorun da eğiticıle- rin sorunu. Çünkü eğiticiler dünyanın her yerinde 2 ayrı amaçla çalışırlar. Birinci grup- takıler geleceğın sporcularını yetiştirir, diğer gruptakiler ise yarışmacı. Bızde genellikıe bu ayrım yapılmamıştır. Ayrı- ca eğiticilerın hemen hepsi daha küçük yaştakı futbolcu- ları, yani mınikler, yıldızlar ve gençlerı eğitirken yarıştırırlar. Ve daha eğitim ve gelişme çağındaki geleceğin futbolcu- ları, yarışma temposuna ve havasına girince yanlışlıklar içinde yetişen bir sistemin kurbanı olurlar. Futbol Federasyonu'nun eğitim planlaması içinde ge- leceğin futbolcuları için bir sistemin oluşturulmaya çalı- şıkjığını duyuyoruz. Ama aca- ba yurt düzeyindeki bu çalış- malar için futbol eğitimcileri- nin hangi grupta (eğitimci- yarışmacı) oldukları saptan- mış mıdır, bunu henüz bilmi- yoruz. Sistem ve içeriğinde- ki planlama sabır isteyen ve iğneyle kuyu kazmak gibi bir olaydır. Sessiz ve derinden bazı çalışmalar olabilir, ama bu çalışmala- nn bugün han- gi düzeyde ol- duğu da belli değildir. Fut- bolun en üst düzeyindeki kişi ve sorum- lu olarak Şe- nes Erzik bitgi- sayarlarla ge- leceğın futbol- cularının daha şimdiden sap- tandığını, ge- leceğe umutla bakılmasının gerektiğini söyluyor. Aca- ba eldeki mev- cut kadro, sis- temin düzgün uygulanmastn dabaşanlı mıdır? Bütün bunları bugünkû ko- şullar ve bugünkü mevcut fut- bolcu yeteneği ve duşüncesi itibanyla Kapıkule'den çıkınca sudan çıkmış balığa döndü- ğümüz için a1 ile getiriyor ve endişelerimizi belirtmek isti- yoruz. Bir derby ve onun ön- cesinde yapılan bir milli maç havasını yasadık. Bugünkü profesyonellik anlayışımız ve bugünkü yöntemlerle bir ye- re varamayacağımızın bilin- cinde olmalıyız diye düşünü- yoruz. "Günü kurtarmak" duşüncesi sadece liglerimizi kurtarır. "Bu bize yeter" diyorsak mesele yok, ama Av- rupa düzeyine gelmek ıstiyor- sak futbolcu yetıştirmenın ge- reğini yerine getirmek zorun- dayız. Okurlara Satranç severlere: Kas- parov'un eski yardımcısı Bü- yükusta Adoryan'ın "Diyalog" köşemizde belirti- len kitabı henüz yayımlanma- dı. Basılıp piyasaya çtktığı an- da nereden sağlanacağını okurlarıma duyuracağım.