Catalog

23 OCAK 1991 CUMHURİYET/17 HAVA DURUMU TÜRKIYETJE BUGÜN Devtet UOû-hdm alınan M0ye gfo ymdun ku- sy w dttfutesımieriçok buludu, Kara- denein, Ooflu AnaUu'nun kusy v« do- 0usu yafc/ı. «Oer yerier açık oeçecefc. ttfrşbr KaraJoK Uytinmb yaOmm y»- fc aön difcr yertenle lar şattmfe ofe- cak HA* SK>KLIĞI: Önentf t * dt*- * 8 t « t e G A f i K d p Adıyaman Atyon Ağn Ankara Anakyt Af A 14° 7°0ıyartuhr B 7° 3°E*ne Anvın Ayrtn BaMtesır B*c* BngH yuntan BaKtesınigrindeyer )«r tamelf abn* esocek. DeröenJe OradMrytf- ıte « lenyef. dfer cHnctertJe y*to «e poynai» 3-S saHk 10-21 d«nc mtfı hab esecefc. lUgt &&*}# 05-1. >er yw t.5. Eje-de 2J mrtre dotymfe otae*. V » gMünde ftıta ter yajışlı oe- çecefc. rûzpir kuny M M ylManlm İBltf. an s n orb kuvvefle ese- cek, pönis uzaUıOı 10 km. pfet* M km. dobymda oöca*. Btırs Çanakts* Çonjm Denzf B 2°-9°Erajmm K -3° -9° Eslaşahir B 3f T GKattef A 16° 9°Snestm A 12° K A 12° 3°lsparta B 10° 1 ' 8 5° K K K Kasamonu B 9° B 3° -5° K Manş K 0°-*° Mersn B 2« -9° Muş 8 12° 2°Nıfl<Se C 8° 3°0nfu 1°-5°FStze K -1° -CSamsnt B «°-4° Stırt B 8° 3°S«iop A 13° • " K K 9° 7» fl 2°-3°KBWı»a 9° ?°Matalya •2°-8° Teunöj 2°-3° Trateon t°-8» HınoHI 4°-f> Uşafc °5 A 11° f B e° 3° A 15» 8° A 12° *> K 2°-5" B 2°-6° V 3" 9° 4° 3° 9° 0° 2° 0 » ^ 5° 1° 9° 4° 2° -5° S° -3° 2 ° o 3°-5°Zongı*lal< 2 s° 3° K-lariı S-ssf Y-yaArmıriu OÜNYA'OA BUGÛN Mgnd Berbı Boon Bniksel Budapeşle Cenan C e a * ööde Duto FranMurt Gme Hdsınta Katae KDpentag KMn Lefloşa Kahıre • B 4° B 8 8 6° Was»ngton- - Zûnh B 4° BULMACA SOLDAN SAĞA: 1/ Tekeşlilik. 2/ Marmara bölgesinde bir göl... Bakırın simgesi. 3/ Eski bir Hint tannsı... Uzak. 4/ Yürürken dayan- mak için kullanılan kalın sopa... Dökü- len tohumlarla erte- si yıl çıkan tahıJ. 5/ ölen bir kimseden kaian her şey. 6/ Bü- yük ve süslü balıkçı kayığı. 7/ Borudan kol aJmakta kullanı- lan bağlantı parça- sı... Bir spor takımının gözde oyun- cusu... Çıplak vücutresrai.8/ Bir no- ta... Deniz yüzeyinden yüksckte bu- lunan düz yer. 9/ Göç ejyası. YUKARIDAN AŞAGIYA: 1/ Leyleğe benzeyen, gagası iri ve uzun bir kuş. 2/ Muhtemel... Dav- ranış, tavır. 3/ "Hüe, oyun" ankmın- da argo sözcük... Müstahkem yer. 4/ Bölmeli göçebe çadırı... Kanşık renk- li. 5/Galyvm elementinin simgesi... Bir süs ve gölge ağacı. 6/ Hamle.. Iki tarla arasındaki sınır. 7/ Karabuğdaygilierden, kökü hekimiikte sürgün kesici olarak kul- lanılan bir bitki. 8/ Az sözle çok şey anlatma... Hiç, sıfır. 9/ Bilgiçlik taslayan kimse... Peygamberleri Hud'u dinlemedikleri için Tann tarafından yok edilen kavim. 60 YBL ONCE Cumhuriyef Haftanın filmleri 23 OCAK 1931 Elhamra sinemasında oynayan "Namusum İçin" filminin mevzuu şöyle: Harri senelerce Ingüiz ordusunda çalışmış bir ailenin evladıdır. Fakat kendisi ecdadının bu isrine tebaiyet edebileceğinden endije etmektedir. Kendisi, pek emin olmayan bu zabit alayının Sudan'a gideceğini haber alınca istifa eder. Bunun üzerine arkadaşlanndan üç zabit ona korkaklıgın timsali olmak üzere üç beyaz tüy gönderiyorlar. Harri namusuna sürülen bu lekeyi behemahal temizlemek zorundadır. Çünkü nişanlısı da bu i$i haber almış ve dördüncü beyaz tüyti de o ilave ediyor ve babası da utancından ölüyor. Bunun üzerine delikanlı Sudan'daki alayına iltihak ediyor. Akla sığmayan fedakarlıklar göstererek memleketine dönüyor. Dört beyaz tüyü de rakiplerine iade ediyor ve nisanüsıyla evleniyor. Bu fılmi Fay Vray, Klay Bruk, Rişar Arlen, Vilyan Pavel ve Noa Berri gibi büyük artistler oynuyor. Melek sinemasında oynayan "KaJbimin Sesi" fîlminde ise, Karolan isminde bir genç halasımn zoruyla zengin bir kızla evlenir. tabii bu gönülsüz izdivacın ömrü pek sürmez. Adam kansını terkeder. Çocuklan Ted ve Aylen halasımn yanında kalırlar. Çocuklar buyürler. Aylen birini sevtr. Fakat cadaloz hala gene işe kanjır. Karolan Amerika'da büytlk ve meşhur bir sanatkar olur. Kadın lngiltere'de ölünce Karolan çocuklannın yanına koşar. Aylen'i, Fergüs'le evlcndirir. Ted'i de Amerika'ya götürür. Mevzu bu kadar basittir. Fakat bu fiJmde mevzuun ehemmiyeti yoktur. Maksat dünyanın en büyük ses artistlerinden Con Mak Kormise'i dinlemektir. Kolin Mor'un bu eski kocasının çok tatlı bir sesi var. laıj Pertev 30 YIL ONCE Cumhuriyet Birlesme kararı23 OCAK 1961 Birkaç evvel kurulduğunu bildirdiğimiz "Cumhuriyetçi Memleket Partisi"nin kuruculan, Ekrem Alican ve Enver Adakan tarafından ay sonunda kunıhnasına çahşılan parti ile kati olarak birleşmeye karar vermişlerdir. Her iki partinin kunıcuları muhtelif Ekrem Alican zamanlarda ve yerlerde toplanarak birlesme ile ilgili prensipleri tesbit etmişlerdir. Bugün kendileriyle görüştüğümüz her iki partinin ileri gelenleri haberi doğrulamışlar ve bu birleşmenin bir kaç gün içinde müspet bir neticeye bağlanacağını ifade eylemişlerdir. Partilerin güçlerini birleştinneleri üzerinde karara vanldıktan sonra Alican ve Adakan partisinin kuruculanndan ismi apklanmayan 6 kişi, Cumhuriyetçi Memleket Partisinden de başta Naci Bozkurt olmak üzere Necmi Akjoldız, Emin Nihat Sözeri, Namık Kemal Martı ve Akif tyidoğan'dan müteşekkil komisyon evvela Istanbul'da, bilahare Ankara'da birleşmeyi sağJayacak gerekü formaliteleri tamamlamak üzere müşterek toplantılar yapmışlardır. Istanbul'daki toplantılara Enver Safter Öder de katılmıştır. Esasen Cumhuriyetçi Memleket Partisi'nin fstanbul teşkilatını ve diğer işlerini Enver Safter Öder yönetmektedir. Evvelce de büdirdiğimiz gibi Cumhuriyetçi Memleket Partisi Ankara Valiliğine bir dilekçe ile müracaat etmiş, ancak program ve tüzüğünü ay sonunda verebileceğini bildinnişti. GEÇE1V YEL BUGUN Cumhuriyet Yugoslavya'da çok parti 23 OCAK 1990 Yugoslavya Komünist Partisi, 45 yıliık iktidar tekelinden vazgeçerck çok partili sisteme geçme kararı aldı. Başkent Belgrad'daki olağanüstü parti kongresine baskanJık eden Karada| KP lideri Momir Bulatoviç, "Komünistler Birliği (KP), kendisine anayasa tarafından tanınan toplum içindeki öncü rolünden vazgeçmektedir" dedi. BuJatoviç, "Partimiz, Yugoslav parlamentosuna, siyasi çoğulculuk ve çok partili sistemi içeren bir yasa geçirmesini önermektedir" diye konuştu. TARTISMA SöperTnzak ANAP grubunda, sonuç vermeyen birtakım çözümler öne sürülürken muhalefet pek çok olayda olduğu gibi başta biraz görünerek sonra ortalıktan hatta komisyonlardan bile yok oldu. 19S7 yıürun temmuzunda devrin Çalışma ve Sosyal Giivenlik Bakanı Sayın Müker- rem Taşçıoğlu, TV ekranında sık sık görü- nerek hazırladıkian yeni emeklilik yasası- run ne incelikli düsünüldüğünü ve yararla- nnı saydı döktü. Buna ek olarak o günler- de başbakan olan özal da TV'de yaptığı konuşmalarla, basına verdiği demeçlerle ya- sayı tanıttı ve sağlayacağı yararları anlatan destekleyici açıklamalar yaptı. Bunlarla il- gili dokümanlar arşivlerdedir. Anlatılanla- nn parlaklığı nedeniyle o günlerde, bu emeklilik yasasına, 'süper emeklilik' adı ya- kıştırıldı. Gerekü koşullan sağlayan, çalı- şan ve emekli sigortalılar, son beş yılın prim farkı olarak istenen 4.2 milyon lirayı SSK'ya yatırırlarsa, süper emekli olabile- ceklerdi. Her şey çok iyi hazırlanmış ve sunulmuş olduğundan, çok duşUnmek gerekmezdi. Eğer, devlet bir yasa çıkanr ve devlet adam- lan her gün gazetelerde televizyonda bunun gerekçelerini ve sağlayacağı yararları anla- ürlarsa, vatandaş ne yapar? Once biraz kuş- ku ile karşılasaJar bile sonunda inandılar. Bu inançla, çalışmakta olan birçok insan işinden aynldı. Aldığı tazminatı ile 4.2 mil- yon lirayı tamamlayarak SSK'ya teslim et- ti. Aynı i^yerinde yaklaşık on beş yıl süreyJe çalışan bir sigortalının, o gUnkü katsayıla- ra göre alacagı tazminat, istenilen parayı ancak karşılıyordu. Daha önce emeküye ay- nlmış kişiler ise 4.2 milyon lirayı denkleş- tirebilmek için arsa, araba satülar ya da kı- yıda köşede birikmis ne varsa toplayıp ya- tırdılar. Ancak yasamn bu eksiklikler ile doğması birçok normal emeklinin tepkisi- ne ve itirazına yol açtı. Sonuçta Anayasa Mabkemed'ne gidildi. Anayasa Mahkemesi Süper Emeklilik Ya- sası'nı 11 Haziran 1989 tarihinden basla- yarak geçersiz saydı. Anayasa Mahkeme- si'nin geçersizlik karan üzerine, Bakanlar Kurulu 352 sayıh kanun hükmünde karar- name ile yeni bir uygulama başlattı. Bakan- lar Kumlu'nun yetkisini aştığj yolundaki tartışmalar üzerine, bu kararname bir ya- sa ile ver deüstirdi ve böylece getirilen hü- kümlerle, süper emeklilerin maaslan don- durularak normal emekli maaşlarına geti- rildi. Ne yazık ki alimış iki bin kişi ailesi ile birlikte yaklaşık iki yüz bin insan bu tuza- ğa düşürülmüş oldu. Kusurlu ve eksik işle- rin faturası onlara yüklendi. Şündi ne olacak? Bundan sonrası için bu- güne kadarki gelişmelere bakarak olumlu bir şey söylemek çok zor... Çünkü başta Çahşma ve Sosyal Güvenük Bakanı Sayın Aykut, herhalde öbür emeklilere sempatik göriiDjnek gibi politik bir besapla her fır- satta süper emeklilere karşıt bir tutum ser- giledi ANAP grubunda, sonuç vermeyen bir- takım çûzümler Öne sürülürken muhalefet, pek çok olayda olduğu gibi başta biraz gö- rünerek sonra ortalıktan hatta komisyon- lardan bile yok oldu. Bütün bunlardan sonra yine de yasanın bir yararından söz edebiliriz: Artık insan- lar güniük konuşmalar sırasında, birbirle- rine uğradıklan haksızlıkları anlatırlarken süper emeklihği örnek göstererek "devlet böyle yaptıktan sonra..." diyorlar. Bu ör- nek başka hiçbir acıklamaya, sözü uzatma- ya gerek bu"akmıyor. FATMA GÜREL tstaabnl KURS DERSANE EGITIM ÇANAJANS 151 00 44 FAX 151 41 55 AU-PAIRLİK INGİLTERE'DE /17-27 m »namm bqwfcr • S^kin tNGlÜZ HHm yanında AU-PAIFC* yapan* 6 ay, 1 yıl UlNGliZCE bilir. Hafttdt E30-O5 pound ULÜSANMEflKEZ) KURSfrmfflM bu «0(ın hc- ıtminden ÛCRETSIZ yar«r- GençttrkCd.No.5OLALal Tal : 520 81 99 Fax: 511 90 69 CAM8PIDGE ÛNtVERSrTESl SINAVLARt PET tCAMBRDGE PROMNART) CFE (CAMBAOGE « T CSmRûltt) GENEL İNGİÜ2CE • Yoğun, Yan Yoğun / Yüksek Standart • Ekonomik Fiyat f*T*MBUt UMM MERKEÖ Gençtûrk U No 50 LAIEÜ 520 81 99 YABANa DtL EĞhiMl Yabana öğretmenlerie İIVIGİLİZCE AYDA 99.000 TL. Kayrtlar bojlamıştif. 159 74 30 / 4 Hat Mooem Eğıtm Tesslen A.Ş. Atao Latf Sk. No: 11 Maçka INGILIZCE KURSLARI YENİ YILDA • Genel ve mesleki ingilizce • Toefl-Proficiency sınavlarına takviye • Dil ağırlıklı ÖYS tercihlerine ingilizce hazırlık • Orta-Lise öğrencilerine takviye kursları • Şirket merkezlerinde kurslar • Doktora ve doçentitk sınavlanna hazırlık • Tum seçenekler için yoğun ve yan yoğun kurslar YENİ BİR BASLANGIC •GenetyemeslekıkigflbM, * Cambodge, TOER, ÛnivMsto hazırlıK kursian. * Orta-üss eğıtırnı, AıtnrBMiğ V « V8 Spor kurslar. (9-25 yaç), abyanıwtempûstonaMamalı, y Genç bayanlara Ingiltera'd* AÜ4>AjRBk Tat lWejr»kını]jem»tif EĞİTİM DANIŞMANLIK LTD. ŞTİ. .1755349-1662672 fcoc 16631 29 ?X.: 122 Mecidiyekcy GayreHepeDufagı Suzutd Ostû GENÇLER Ç v* ISÜ BUUU KURUMU r TURİZM ve OTELCİLİK^ ' GÛNOÛZ VE AKŞAM KAYTTLARIBAŞLAMŞT1R.' KURSLARIMIZ ÜCRETSİZDİR. ULUSURMU9 TUrtzü EĞtTfcj UERKE2İ BoguiuMfl Cd HaHmtond 1 ^ Ho: 12M TOPH*WE/İST. J»\. 152 U 04 (0 özei BOGAZİÇİ Gökfiiz fşhan Kat5 MECİDİYEKÖY (Polis Karakolu ve Halkbankaa Yant) Tel: 174 20 70 - 174 14 65 K A D ( K O Y LISKUR SÜRÜCÜ KURSU Dovreler: Halaiçi: 4 Şubat HaftaSonu: 9Şubal KAOKÖY {Sö§û«ıçeşme Camı yanı) 349 18 24-349 18 25 336 02 06-336 02 79 KURS DERSANE EĞITIM İLANLARINIZ İÇİN ÇAIMAJANS 151 41 55 15100 44 T.C BAYINDIRLIK VE İSKÂN BAKANLIĞI DEVLET SU İŞLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ 167 SAYILI YERALTlsULARI HAKKINDA KANUN GEREĞİNCE YERALTISUYU tŞLERİNDF ÇALIŞACAK SONDÖR, KUYUCU, GALERİCİ VE TÜNELCİLER İÇÎN YETERLtK BELGESİ SINAVLARI YAPILACAKTIR 167 sayılı Yoaitısulan Hakkmda Kanun ile bu kanunun 2Cnci mad- desine göre haurlanan Yeraltısulan Tüzüğü'nün 9. raaddesi geregin- ce yeraltısuyu islerinde çalışacak sondor, ku)i]cu, galerici ve tünelti gibi elemanlar için yeterlik belgesi smavlan bu yıl, 4.2.1991-8.2.199] tarihleri arasmda ANlCARA'da DSİ Etlik Eğitinı Merkezi Müdürlüğö'nde; 18.2.1991-22.2.1991 tarihleri arasmda Şan- hurfa'da DSİ XV. Bdlge Müdürlüğünde; 25.3.1991-29.3.İ99I tarihle- ri arasmda Aydın'da DSİ XXI. Bölge Müdürlüğü'nde yapılacakur. Aşağjdaki şartları haiz ohıp da belge sınavlanna Ankara'da gir- mek isteyenlerin, belgelerini en geç 1^.1991 tarihine kadar DSİ Jeo- teknik Hizraetier ve YeraJtısulan Dairesi Başkanlığı'nda olacak şekilde; Şanlıurfa'da irntihana gireceklerin 15.2.1991 tarihine kadar DSt Şan- lıurfa XV. Bdlge Müdürlüğü'nde veya DSİ Jeoteknik Hizmetler ve Yeraltısulan Dairesi Başkanüğı'nda olacak şekilde; Aydın'da imtihana gireceklerin de en geç 22.3.1991 tarihine kadar Aydın DSİ XXI. Böl- ge Müdttrlügü veya DSİ Jeoteknik HizmetJer ve Yeraltısulan Dairesi Başkanlığı Yücetepe - ANKARA adresinde olacak şekilde şahsen veya posta ile müracaat ederek teslim etmeleri ve sınava giriş belgelerini almalan gerekmektedir. Sınava girebiimek için gerekü şartlar ve istenen belgeler: 1- Türk vatandaşı olmak, 2- En az ilkokul mezunu olmak (lasdikli diploma fotokopisi), 3- YeraJtısulan işlerinde (alısabilecegice dair hükOmet tabipligın- den 1991 yılı içinde alınmiş raporu bulunmak, 4- Birinci sınıf belge alacaklar için istedikleri bransta en az 7 yıl, ikinci sınıf belge alacaklar için ise en az 4 yıl bilfiil çalışmış olduğu- nu resmi bir belge ile belirtmek, S-1991 yılında Cumhuriyet savcıhğından alınmıs doğnıluk kağjdı, 6- Nttfus cüzdanı sureti, 7- 1991 yılında alınmıs ikametgâh kağıdı, 8- 4 adet vesıkalık resim, 9- 1500 TL'hk damga pulu, 10- DSİ Jeoteknik Hizmetler ve Yeraltısulan Dairesi BaşkanbgVna hitaben yazılmı; ve hangi bransta, nerede sınava girmek istedigıni be- lirtir dilekçe. NOT: Postada vaki gecikmeler kabul edilmez. UŞAK KADASTRO MAHKEMESİ'NDEN Esas: 1990/9 Davacı DSt Genet Müdürtügü, davalı Emıne Kasıkçı arasındaki kadastro tesbitıne itiraz davasının duruşmasında davalının adresi bu- lunaraadıgından dava dilekçesinin ilanen teblğıne karar verilmekle; Davalının duruşmarun bırakıldi|ı 18.2.1991 günü saat 9'da Usak Kadastro Mahkemesi'nde hazır bulunması veya kendisini bir vekille temsil ettirmesi, ettirmedigi taktirde dumşmaya devam olunacağının 7201 sayılı yasanın 28 ve 29'uncu maddeleri geregince ilan olunur. Basın: 45119 T.C. tZMÎR AŞLİYE 8. HUKUK HÂKİMLİĞİ 1989/1009 E. 1990/830 K. Davacı Ulaştırma Bakanlığı tarafından davalı İbrahim oğlu Hü- se>in aleyhine açılmış 17. maddeye göre tescil davasında; Izmir Menderes Görece köyu 28 pafta, 1419 parselinde davalı adına kayıth olan taşınmaan kaydııun iptali ile 2942 sayılı yasanın 17. mad- desi gereğince Hazine adma kayıt ve tescil edilmesine davalıdan yar- gılama gideri ve harç alinmamasına karar verilmiştir. tş bu karar adresi tespit edilemeyen davalı ibrahim oğlu Hüseyin'e ilam tebliği yerine kaim olmak üzere ilan olunur. 25.12.1990 Basın: 17784 T.C. İZMİR 5'İNCİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ İLAN Esas: 1990/500 Davaa Saime Kaya tarafından davalı Fevzi Kaya aleyhine açılan bo- şanma davasında alınan karar geregince; Izmir 5333 Sokak No: 8 Yeşildere Izmir adresinde oturduğu bildi- rilen davalı Fevzi Kaya'ya yaptırılan tüm tebligatlann ve adres tah- kiklerinin bila tebliğ iade edilmiş olması nedeniyle davalı adına ila- nen tebligat yaptınlmasına karar verilmiş olmakla davalı Fevzi Ka- ya'nın duruşma gunü tzmir Asliye 5. Hukuk Mahkemesi dumsma sa- lonunda 7.3.1991 günü saat lO.OOMa hazır bulunmanız veya kendini- zi bir vekil ile temsil ettirmeniz aksi takdirde yargjlamanın yoklugu- nuzda yapılacagı ve hüküm verileceği davetiye makamına kaim ol- mak üzere ilan olunur. 27.12.1990 Basın: 17385 JLAN KEBAN SULH CEZÂ HÂKİMLİĞİ'NDEN Esas No: 1988/21 Karar No: 1990/17 Köy içme sulan hakkındaki yasaya muhalefet suçundan sanık Ke- ban Akçatepe köyflnden, Sait ve Ipek oglu 1966 D.lu Veli özdemir, Mahkememizin 9.10.1990 tarih 1988/21 esas 1990/17 karar sayılı karan ile 7478 sayılı, yasanın 16. 647 sayılı yasamn 4. TCK'nın 72. maddesi geregince neticeten 47.000 TL ağır para cezası ile cezalamfa- nlmasına ve 6475 sayılı yasamn 6. maddesi geregince cezasının erte- lenmesine dair karar sanıgın yokluğunda verilmi;, zabıtaca yaptınlan tüm aramalara rağmen saruğın adresi tespit ediiememis olduğundan isbu karann sanığa 7201 sayılı Tebiigat Yasası'mn 28 ve 29 madde- lerine göre ilanen tebligine, ilanın yapıldığı tanhten 15 gün sonra ke- sinlesmiş sayılmasına, ilan masraflannın bilahare sanıktan evvelemirdc suç Ustü giderlerinden ödenmesine dair verilen karar tebtiğ yerine kaim olmak üzere iJan olunur. 3.1.1991 Basın: 17497 POLinKA VE OTESI MEHMED KEMAL Uzayan Savaş... Dedesiyle konuşurken telefonu kapan çocuk iki gözü iki çeşme, "Savaş olmasın amca..." diyoridu. Bir yandan da hürv gür hüngür ağlıyordu. "Bunu bana neden söylüyorsun?" "Siz dedemin arkadaşı bir gazeteci imişsiniz, öyle mi?" "Evet, öyle.." "Yazın, savaş olmasın." "Okula gidiyor musun?" "Gidiyorum." "Kaçıncı sınıftasın?" "İlkokul ikideyim." öyle ki savaş korkusu ilkokul ikideki çocukların içine düş- müştü. Bir hafta önce 'Savaş olacak mı, olmayacak mı?' di- ye tartjşırken geldik savaşın göbeğine oturduk. Artık, 'Savaş olsun mu, olmasın mı?' soruları bitmiş, yerini başlayan sa- vaşın ne zaman biteceği soruları almıştı. Soruyorlardı: "Savaş ne zaman bitecek?" Savaşa niçin girdiğimizi bilmediğimiz gibi şimdi savaşın ne zaman biteceğini de bilmryoruz. Çoğumuz önce savaş çık- maz diye umutlanıyorduk. Öyle ya bu teknoloji ile, bu silah- larla savaşa girifir miydi? Girilse bile büyük bir çılgınlık ol- maz mıydı? Sorular bu yönde eksilmiyor, çoğalıyor. Savaşın ilk günü kullanılan silahlar çoğumuza savaşın he- men biteceği izlenimini vermişti. Son model, teknolojinin son ürünü olan bu bilgisayar denetimindeki aletler savaşı çabu- cak sona erdirirdi. öyle de görünüyordu. Rumen ayaklan- ması nasıl televizyonla başlamış, televizyonla bitmişse, Kör- fez savaşı da CNN Televizyonu muhabirlerinin Bağdat'tan, savaşın göbeğinden yaptıkları yayınla birkaç saat içinde de- ğilse de birkaç gün içinde bitecek gibi olmuştu. Acısını çekmediğimiz için savaşın korkutucu yanını da gör- müyoruz. Televizyonun başında heyecanlı bir maç seyreder- cesine savaşı seyrediyoruz. Bir eğlence gibi geiiyor. Hem savaşı ekranda seyrediyoruz hern de savaşı çıkaran- lan... Mr. Bush mu? Sanki kapı komşumuzmuşçasına karşı- mıza çıkıyor, ne yapmak istediğini, neier yapacağını dürrya- ya, dolayısıyla bizlere anlatıyor. Kbskoca Amerikan Başkanı bir ilkokul çocuğu gibi durmacasına anlat/yor, hesap venyor, soruları yanıtlıyor. Bunu daha önce söyleseler şaşardık, "Hadi canım, böyle şey olmaz!" diyebilirdik. Ya şimdi? İşte bizleri de karıstırdılar, yapılanların ortağı olduk. Biz İkinci Dünya Savaşı'na tanık oiduk. O zamanın çılgın aleti televizyon değil radyoydu. Haber saati geidi mi herkes radyosunun başına koşar, haberleri dinlemeye hazırlanırdı. Hatta yorumlar yapılsm diye bir de 'radyo gazetesi' icat et- mişlerdi. flahmetlı Nurettin Artam mikrofonun başına geçer, iki öksürdükten sonra başlardı savaşın seyrini anlatmaya... Nurettin Artam anlatır, radyosunun başında olanlar da ilgiy- le dinlerlerdi. Radyosu olmayanlar o saatlerde kahvelere ko- şarlardı. Kahvelerden verilen haberleri dinlerlerdi. O yıllann radyosu nerde, bugünûn radyosu nerde? O yıt- ların radyosu cızırtılar çıkaran bir kutuydu. Bugünün televiz- yonu bir çılgın. Baksanıza bir otel odasından haberler veri- yor. İyi ki Arabın yenildikçe kafası kızıp da bunlann üstüne yürümüyor. Böylesi durumlarda ilgi duyanlara bir kanal da yetmiyor, birkaç kanal istiyor. Arapların verdiği haberleri dinleyemedik. Televizyonlar almıyordu, radyolan kanştırmaya da yanaşmı- yorduk. Televizyonun yanında radyonun adı mı olur? Savaşın çabuk bi'eceği kanısını bize televizyon vermişti, işler uzadıkça verdiğini de geri aldı. Başkan Bush'u da at- datmıştı. Çünkü savaş birkaç gün içinde bitmedi, uzadı. Ek- ra.na çıkıp savaşın daha uzayacağını bildirmek zorunda kaJ> dı. Bakalım nereye varacak! Dostumun torununa yalancı çık- tım, savaş başladı... ÇALIgANLARIN SORULAR1/SORUNLARI YILMA2 ŞtPAL "Ifonlış ve Olumsuz Ibrumlar" Devlet Memurlan Yasası'run yasa hükmünde kararnamelerle getirilen hükümleri, bazı yetkililer ve uygulayıcılar tarafından kendi görüjüne göre yorumlanmakta, bu yanlış ve olumsuz yo- rumlar yüzünden memurlar, emekli, dul ve yetimleri hak kay- bına uğramaktadır. Biz, konulara egilirken, bu konularda gü- venilir uzman olanlann yapıtlanndan yararlanmaktayız. Bu ko- nuların gerçek uzmanlanndan biri de Sayın Bülent SERİM'- dir. Kendisinden zaman zaman bizi uyarıcı ve aydınlatıcı bil- giler içeren mektuplar almaktayız. Bu mektuplar bizi sevindir- mekte ve bize yol göstermektedir. Bugün, Sayın SERİM'in bir mektubunu, memurlara ve emeklililerine yararlı olacağı inan- cı ile yayımlamayı görev biliyoruz. "7 Ocak 1991 günlü Cumhuriyet Gazetesi'nde "öğrenim ve hizmetimiz eşit" başlığı altında bir yanıtınız çıktı. Size yazma- rrun nedeni yanıtıruzia ilgili değil. Soru-yanıtta konu edilen 331 sayılı KHK ile ilgili. Bu KHK ile 657 sayılı yasaya eklenen ge- çici madde kanımca yanlış uygulanıyor. Bunu dile getirmek is- tedim. 331 sayılı KHK'nın uygulanmasında hem hizmet değerien- dirmesi hem de 2182 sayılı yasa uygulaması (1 derece verilme- si) Maliye ve Gümrlik Bakanlığı'nın 106 seri sayılı Devlet Me- murlan Kanunu Genel Tebliği ile tavanı aşmama kûşuluna bağ- landı. Bize göre bunlardan hizmet değerlendirmesinin tavan koşuluna bağlanması doğru. 2182 sayılı yasa uygulamasınm tavan koşuluna bağlanması ise yanlıştır. 331 sayılı KHK'daki hüküm uyannca uygulama şöyle olmalıdır: (1) Memurun once, a) 1.3.1975-30.8.1988 tarihleri arasmda öğrenim durumu de- ğişmemiş ise, 1.3.1975 tarihinde yapılan intibakla ulastığı de- rece, kademe ve kıdem. b) Öğrenim durumu değişmişse (bu tarihler arasında) öğre- nim durumunun değiştiği tarih itibarıyla (36/A/12-d) madde- sine göre yapılacak (tavanı aşmamak koşulu ile) intibakta ulas- tığı derece, kademe ve kıdem. Esas ahnacaktır. (2) Bu derece, kademe ve kıdem üzerine, yine tavanı aşma- mak koşulu ile 30.6.1988 tarihine kadar geçen süre eklenecek- tir. Her iki değerledirme de, 331 sayılı KHK'da yer alan özel huküm nedeniyle tavan koşuluna bağlt olarak yapılacaktır. (3) Üçüncü aşamada memura tavan derecesine bakılmaksı- zın 2182 sayılı yasa uyannca 1 derece verilecektir. 2182 sayılı yasa uygulamasında tavan koşuluna uyulmama- sı 331 sayılı KHK ve 2182 sayılı yasadaki özel hüküm gereği- dir. Gerçekten 331 sayıh KHK'da, hizmet değerlendirmesi ta- van koşuluna bağlı tutulduktan sonra, parantez içinde "2182 sayıh yasayla kazanılan hakların saklı olduğu" belirtilmiştir. 2182 sayılı yasa, tavan koşuluna bağlı olmaksızın kazamlmış hak derecelerinin 1 derece yükseltilmesine amirdir. 2182 sayılı yasaya göre iki tür kazamlmış hak söz konusudur. (I) Bir de- rece verilmesi. (2) Bu bir derece verilirken tavan koşuluna bağlı kalınmaması. îşte 331 sayılı KHK ile 2182 sayılı yasayla kaza- nılan haklar saklı tutulduğuna göre, yukarıda belirtilen her iki hakkın da saklı tutulması gereketektir. Yani 2182 sayılı yasa uygulanırken, tavan derecesinin aşılıp aşılmadığına uğratılmış- tır. Bu yüzden idare mahkemelerinde açılmış bir çok dava bu- lunmaktadır. Saygılanmla." Bülent SERİM (Anayasa Mahkemesi Raponörü) BURSA ÜÇÜNCÜ İCRA HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN Bursa Cumhuriyet Caddesi Doruk Çarşısı 227 numarada tekstil ürunleri alım satımı ve pazarlamasını yapan Hüseyin oğlu 1958 D.'lu Suleyman Koray Çifıpınar'a verilen iki aylık konkordato mehlinin bitmi; olması ve işlemlerin tamamlanması için 9.1.1991 tarihli 990/222-117 sayılı ek kararımızia 9.1.1991 tarihinden geçerli olmak üzere iki ay uzatılmasına karar verilmiştir. tş bu ek mehle ilan tarihinden itibaren 7 gün içerisinde itiraz olu- nabileceği ilan olunur. Basın: 17897