22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
18 KASIM 1990 KÜLTÜR-SANAT CUMHUElYET/5 Kitap müzayedesi • Kiiltür Servisi — Muhsin Kitabevi'nce düzenlenen 2. Antika Kitap Müzayedesi bugün saat 12.00'den başlayarak Ikksim'deki The Marmara Oteli Opera Salonu'nda yapılacak. Albert Haskiya ve Ziya Ağaoğullan'nın yöneteceği müzayedede satışa sunulacak yapıtlar arasında yakın tarihimizle ilgili önemli belge ve fotoğraflan kapsayan yapıtlann yanı sıra haritalar, elyazmalan gibi dokümanlar göze çarpıyor. -Müzayedede, Avusturyalı ünlü ressam W. Victor Krausz'un Istanbul gezisi sırasında ve 1. Dünya Savaşı yülannda yaptığı resimlerden oluşan "Die Türkei im Weltrieg. Bildnisse und Skizzen" adlı albüm ve Çek asıllı mimar Alexander Raymund'un Istanbul ve Anadolu mimari eserlerine uygulanmış seramik çalışmalarını inceleyen kitabı "Alttürkische Keramik in Kleinasien und Konstantinople" 1 milyon 75O*şer bin liralık açılış fiyatıyla en pahalı eserlerin başında geliyor. Piyano resitalı • Kültür Servisi — Piyanist Ronald Brautigam'ın resitali bugiin saat 16.00'da Cemal Reşit Rey Konser Salonu'nda yer alıyor. Genç sanatçı resitalinde Debussy, Schubert ve Chopin'in yapıtlannı seslendirecek. Sweelinck Konservatuvarı'nı bitirdikten sonra 1984 yılında Hollanda'nın önemli müzik ödülu "Nederlandse Müziekprijs"i kazanan sanatçı bugüne k~a3artngilizOda Orkestrası, tskoçya Oda Orkestrası, Helsinki FilannonîOrkestrası, Nouston Senfoni Orkestrası, Osaka ve Nagoya gibi orkestralar eşliğinde çaldı. CBS plak şirketi için kaydettiği Ravel "Tombeau de Couperin" ile Schumann "II. Sonat" yorumlarıyla Edison ödulü'nü kazanan Hollandalı sanatçı, 1988 yılında ise Decca plak şirketi için Şostakoviç*in 1 Numaralı Piyano Konçertosu'nu kaydetti. Bakanlıgın yanşması gölgelendi • ANKARA (UBA) — Kultür Bakanlığı'nın resim sanatını desteklemek amacıyla düzenlediği "Mevlana Resim Yanşması"nda birincilik, ikincilik ve üçüncülük ödüllerinin bakanlık personeline verildiği öne sürüldü. Kültür Bakanı Namık Kemal Zeybek'in de bu olaya tepki gösterdiği ve yarışma sonuçlarının yeniden değerlendirilmesini istediği, sonuçlann sanat dünyasında tepki yarattığı öğrenildi. Mevlana Resim Yanşması'nda birinciliği Kiiltür Bakanlığı Güzel Sanatlar Müdürlüğü Plastik Sanatlar Daire Başkanı Tunç Tanışık'ın, ikinciligi Ankara Devlet Resim ve Heykel Müzesi Müdürlüğü Şefi Hasan Mutlu'nun, UçüncUlüğü de yine Ankara Devlet Resim ve Heykel Müzesi Müdür Yardımcısı Vural Yurdakul'un alması tepki gördü. Birincinin 3 milyon, ikincinin 2 milyon ve üçüncünün 1 milyon 500 bin lira aldığı yanşma sonuçlarını Kültür Bakanı Zeybek'in gözden geçireceği one suruldu. yeae • Kiiltür Servisi — Ingiliz tiyatro yönetmeni ve oyuncusu Chris Harris, "Kemp's Jig" adlı tek kişilik oyunu 24 kasımda saat 19.00'da Diyarbakır Devlet Tiyatrosu'nda, 26 kasımda saat 19.00'da ise Taksim Büyük Sahne'de sunacak. Geçen yü îstanbul Devlet Tiyatrosu'nda "Oyunun Oyunu"nu sahneleyen Harris, bu yıl da Anton Çehov'un "Hapşınk" adlı oyununu ülkemizde sahneleyecek. British Council'in davetlisi olarak Türkiye'ye gelen sanatçı, ulkemizde bulunduğu sürece tiyatro oyunculan ile birlikte "workshop"lar da düzenleyecek. Diyarbakır ve Istanbul'da, Elizabeth devrinin ünlü bir oyuncusu olan Will Kemp'i canlandıracak olan Chris Harris, bugüne kadar Kraliyet Shakespeare Topluluğu, Yeni Shakespeare Topluluğu, Lincoln, Salisbury ve Worthing Repertuvar tiyatrolanyla çalışmalar yaptı. Avon Gezici Tiyatro Topluluğu'nun kuruculanndan olan Harris'in çok sayıda televizyon ve radyo çalışması da var. ELEMANLAR ARANIYOR Çanakkale Bıga'da kurulu Süt Entegre Tesislerimizde gorevlendirilmek uzere elemanlar aranmaktadır. • Mali ve İdari İşler Sorumlusu • Gıda Mühendisleri (Sut Teknologu) • Tecrübeli Beyaz ve Kaşar Peyniri Ustalan Başvurular 9(1972) 1022 no'lu telefondan randevu alınarak şahsen ve bir adet resımle yapılacaktır. Başvurular kesinlikle gizlı tutulacaktır. KAÇIRMAYIN 'Her Haftasonu MUKKALE YATAKLI VAGONLARIMIZLAt Her Cuma n30'öa ttareket ve Pazartesı 0930'öa Istanbulı ' HOTEL TUSAN'da konaklama 00 nFfyabmta trtn ve otetfem kâtva/trlar ıie a*şam yemeuen dahridır Kompartmm* dakt yatak sjyısı/u görv âeğışen ftyafianmtn burotanmattan â0rene6Mrsnz Bk£İ we REZEMHSYOM JÇftt: emT"Taiil Sanatı" : Inönü Cad 4*6 M n 151 73 35 IS hlt) : 132 54 00 (3 lat) . 132 69 32' 148 24 02 : 348 73 47 • 34» 73 48 j POZITIF VIBRATIONS ÇAĞDAŞ MÜZİK Michal Urbaniak Urszula Dudziak 24 kasım 1990, 5:30 ve 8:30 CEMAL REŞİT REY KONSER SALONU Safonu1485392 Gallena: 5599560 Vaktorama Taksim 1511571 Suadıye 360 90 90 Organızasyon: Pozıtıf 144 33 94 Annesi Sevim Burak'ın mektuplarını yayımlayan Karaca Borar: Üzüldüm, sevindim ve seçtimMÜRŞtT BALABANLILAR Annesi Sevim Burak'ın kendi- sine yazdığı mektuplardan yap- tığı bir seçmeyi, "Mach Fdan Mektopiar" adıyla yayına hazır- layan Karaca Borar, "Annemi nasıl tanıyorsam, nasü hissedi- yorsam, öyle davrandım" diyor. Borar, annesi ile ilgili, kitapla il- gili yonım yapılmadan önce, Logos Yayıncılık'ın yayın yönet- meni Asaf Göven Aksel'in, ken- disinin ve Selim Üeri'nin kitap- ta yer alan metinlerinin dikkat- lice okunması gerektiğini belir- tiyor. Karaca Borar, yazar Sevim Burak'm 25 mektbunun yer al- dığı "Mach rdan Mektuplar" için "Yayımlarken kısiasım an- nem ve bendim" diyor. Karaca Borar'la yaptığınuz söyleşi şöy- le: —Anneniz Sevim Burak'ın mektnplannı baskıya hazuiadı- nız. Onun size yüderce mektup yazdıgını bfliyoruz. AraUnndaiı 25 tane secmişsiniz. Kı«ta«»ı» ne oJdn? BORAR — Annemi nasıl ta- nıyorsam, ben nasıl hissediyor- sam öyle oldu. Bana verdiği duygularla hatıraları tekrar ya- şayıp hisleründe ne ağır basıyor- sa öyle davrandım. Kıstas, so- nucta annem ve benim. Oku- dum, düşündüm, uzüldüm, se- vindirn. ve seçtim. Hepsi, oldu- ğu gibi de yayımlanabilirdi. Ama ne teknik zorluklar ve kı- sıtlamalar ne de ortahğm komp- leksi sona ermiyor. Benim yap- tığım ilk seçimde 15 mektup da- ha vardı. Fakat dedikodular ve estirilen panik havası, redaksi- yona kadar ulaştı. Ashnda, kim- seye aldırmıyonım, korkum, kompleksim yok. Ama teknik iş ve gerçekten rahatsız edici bo- yutlara ulaşan söylentiler, işye- rime avukat yollamalar, Cevat Çapan'ın önsözü yazmaktan vazgecmesi beni en çok üzen olaylardı. Bu ilk darbeydi ve an- ladım ki başıma iş alıyorum. Bütün bunlar, ister istemez kıs- tası etkiledi. Ama sonuçta kıs- tas annem ve beniz. —Peki bu, sizin sübjektif davrandıgınız biçiminde yorum- lanmayacak mı? BORAR — Nasıl yorumlanıp yorumlanmayacağı beni gerçek anlamda etkilemeyecek. Ama değer verdiğim insanların yo- rurnlan beni etkileyebilir. Büyük harfle yazılmasını istediğim şu- dur: Bu kitabı okumadan evvel, yoruma geçmeden önce Asaf Gttven Aksel'in, Selim tleri'nin ve benim yazdığım önsözleri ya- vaş yavaş okuyup asimile edip ondan sonra sayfayı çevirsinler. lsteyen beni ya da Logos'u ara- sın ve anlamadıklan yer varsa sorsunlar. —Kitapta yer alan kimi mek- tuplar, tarita sırasına göre kon- mamış. Aynca kimi adlar (~) fle geçiştirilmesiııe karşın kimileri- nin isimleri yazılmış. Neden böyle oldu? tirflme" sözü pek hoş değü. Ge- ciştirilmenin tam tersi, üstünde uzun düşünülerek ulaşılrmş bir şekil. Parantez içinde üç nokta- nın olduğu her yerde üç ayn ai- leden bahsedümektedir ki bun- lardan bir tanesi eski nişanlımın ailesi (onlara ait bir dipnot ki- tapta atlanmış). Benim saygı duyduğum, kendi ölçü ve yaşam biçimlerinde de saygın kişiler. Karaca Borar, "Mektupları, tarih sırasına göre değil, ruhsal karmaşıklığına, diğer bir deyişle içeriklerine göre sanki bir çiçek dizer gibi dizmek istedim" diyor. BORAR — Mektuplan, tarih sırasına göre değil, ruhsal kar- maşıklığına; diğer bir deyişle içeriklerine göre sanki bir çiçek dizer gibi dizmek istedim. Fakat bu arada bir kronolojik sırala- ma da oluştu; isteyerek ya da is- temeyerek. Bir-iki mektup ge- rekü yerinde olmayabilir. Ancak genelde, kitabın dengesini ve de akışını bozacağına kesinkes inanmıyorum. Sorudaki "geçis- Diğeri ise gerçekten çok sevdi- ğim eski bir sevgüimin ailesidir. Böylesi olmuş bitmiş, direkt be- nim özel hayatımla ilgili aile fertlerinin isimlerini vermeyi uy- gun görmedim. Genel dokusun- da kendi sanatımn ağırlığını ta- şıyan bu mektuplardaki sanat ve edebiyatla ilgili kişiler hakkın- da söylenen sözler kitabın için- de tamamen ve olduğu gibi yer alnuştu*. —KiUpta Sevim Borak'uı sıkca sözünn ettiği "Ford Mach I" adlı mmpnınm yayımlanma- sı döşüaiUüyor mn? BORAR — Düşünmek ne ke- lime, çok istiyorum. "Ford Mach F ve "Ford Mach F'la il- gili tüm çalışmalar, eskizler, ka- ralamalar, en ufak buruşturul- muş kâğıt parçasma kadar ben- de sakh. Buna ilaveten "Mach Fdan Mektuplar"daki ilave ba- hisler ve evde çeşitli yerlerde bu- lunan ufak notlar "Ford Mach I"ı kitap olarak basma savaşımı- na girmeyi üstlenecek kişi veya Logos'un önerdiği kurula teslim edip her turlü yanfamı gösterme- ye dünden hazınm. Gönül ister ki her şeye rağmen Memet Fuat bu kişi veya bu kunılun başı ol- s\ın. Sorunuzun dışında bir şey da- ha söylemek istiyorum: "Mach I'dan Mektuplar"ı benim dunı- mumda olanlann, gençlerin, kendini edebiyatçı zannedenle- rin, kendisini iyi baba, iyi sev- güi sananlann, yaşlı kadınlann, jigololann, gerçek romantikle- rin, herkesin genel yaygın bir ke- simin okumasını istiyorum. Ki- tabın, kimi insanlann bitmez tü- kenmez birbirlerini yemelerine katkısı olmuş ya da olmamış be- ni ilgilendirmiyor. Joe Orton'ın 'UşakNe Gördü?' adlı oyunu Dormen Tiyatrosu'nda Karabasana döntisen bir fars1967'de 33 yaşında ölen Joe Orton'ın oyununu sahneye Nedim Saban koydu. Saban, alışılmış fars çizgisinin kalıplarını kırmayı amaçladığını belirtiyor. DİKMEN GÜRÜN UÇARER Joe Orton, lngiltere'de Yeni Tiyatro'nun öncülerinden. İlk oyununu yazdığı 1964'ten öldü- rüldüğü 1967 yıhna dek (33 ya- şında) ürettiği çok az sayıda oyunuyla sesini duyurmuş, ya- pıtlannda kişilerle olaylar ara- sında kurduğu çarpıcı ilişki, onun dünyasının taşkınlığını, vuruculuğunu, çok yönlülüğünü ve gerçekliğini ortaya koymuş- tur. Ankara Meydan sahnesinde yıllar önce izlediğimiz "Yagma"- dan (Loot) sonra "Uşak Ne Gördü", Orton'u bir kez daha gündeme getiriyor. Orton'un kişilerini dünyanın üstünde karakterler olarak ta- nımlıyor oyunun genç yönetme- ni Nedim Saban, "Sanki 1990 yılı ya da 1960 yüı yaşamışlar da o döneme geimişler gibi. Adem- le Havva'dan başlayan bir biri- kimleri var. Sanki dünyanın oiaylannı onlar belirliyor. Bir rodvil prototipi olarak başlıyor- lar ve dünp onlann çevresinde geüşiyor giderek". Orton'ın ka- FARSIN BtLİNÇALTI— Yönetmen Nedim Saban, "Uşak Ne Gördü?" adlı oyunu farsın bilin- çaltı olarak niteliyor. Oynnda Haldun Dormen ve Seril Üstekin de oynuyorlar. (Yüdız Üçok) rakterlerinden biçimlenen olay- ları, happening) "teatral »ürpriı" olarak nitelendiren Sa- ban, "Bu karakterler o kadar engin ki ancak bir ucundan yakala^biliyorsunuz" diyor. Haldun Dormen için, fars jeklinde bir toplumsal eleştiriye giden Joe Orton'ı o>ııamak, bir yerde kendi kendilerini de sına- mak oluyor: "Eski Dormen Ti- yatrosu kapandıgmdan bu yana tiyatromuzun genel politikasını tam oturtamadık. Eger bo yılki repertuan oturtabilirsek o za- man amacımız her yıl repertua- nmızı çeşitli komedi turlerinden oluşturmak olacak. Bu bana en- gin bir yelpaze sunuyor. Molie- re'den Goldoni'ye, ea modern Fransız bulvarlanndan Ingiliz farsına kadar, Orton tarzt, Wo- ody AUen tarzı toplumsal eleş- tiriye kadar pek çok tür sahne- levebüecegiz. Umarun Orton tu- tar. Aslında güzel bir çeşni bu; hem Gencay Güriin'ön sahnele- diği bir Fransız bulvan hem Ray Cooney hem de Orton. Kome- dinin degişik türlerinin sahne- lenmesiyle çeşitli sanatsal çevre- lere seslenebilecegiz." Nedim Saban hayli heyecanh Orton konusunda "İzleyicinin gördüğö, duydugu ve sezinledi- ğinin degişik olması gibi üç bo- yut üstünde çalışbk. Böyle bir ti- yatrooun özlemlendiğine inanı- yorum. Her seyin herkesce aynı biçimde anlaşıldığı tekdüzeliği kırmayı amaçladık," diyor genç yönetmen. "Yönetmenlik blr ya- na, bir genç olarak ben de me- rak ediyorum bu oyunun alaca- gı tepkileri. tstanbnl'da Orton- la baglanb kuracak aydın ve cag- daş bir seyirci oldağnna inanı- yorum." "Uşak Ne Gördü" de başlıca rollerden birini üstlenen Sevil Üstekin, "Bana eski amatörlük günlerimi anımsattı bu oyun" diyor. "Bir stüdyo, bir laboratu- var çalışması gibi oldu. Hep be- raber girdik metnin içine. Me- rakla bekliyorum seyircinin tep- kisini." Üstekin'e göre böyle bir altyapı çalışması Orton'ı daha iyi anlayabilmek, onun kişileri- ni daha yakından tanıyabihnek için gerekli. "Fars çizgisi olan, ama dramatik kurgusu üzerin- de önemle durahnası gereken bir oyun" diyor sanatçı. Orton'ın bu oyundaki fars çizgisi üstünde biraz daha söz ediyoruz. Normal bir fars gibi oynanmıyor "Uşak Ne Gördü." Haldun Dormen "Fars çizgileri var" diyor. "Normal bir fars gibi oynamaya irnkân yok zaten. Fars gibi giderken öyle bir olay oluyor ki insana tokat gibi ini- yor. Ben bu oyuna "farsın kâ- buslaşmış şekli' diyorum. Bir bakıyorsunuz, oyun birden 1910'lann melodramına dönü- yor, mesut bir aile tablosu çizi- lirken yine korkunç bir kfibusa dönüsüyor her şey." Birtakım şeyleri oyunculara buldurmaya çalıştığını ve soru- cevap yöntemiyle çalışuğını söy- leyen Nedim Saban şöyle devam ediyor: "Ahşılmış fars çizgisinin birtakım kalıplannı önce belir- liyor, sonra kınyoruz. O açıdan birinci perdede insanlann yıllar boyu nelere güldükleri sorgula- nıyor. Sonra da bunlan kınnak yoluna gidiliyor. Bu oyunu yö- netirken kendimden, yaratıcı gü- cümden korkmamayı ilke edin- dim. Yönetmen olarak üstüne özeDikle gittiğim husus toplu- mumuzun alışageldiği fars çiz- gisini kırabilmek oldu. 'Farsın bilinçaltı' diyorum ben buna. Evet, oyunda 'farsın bilinaçtı' ortaya çıkıyor ve olay korkutu- cu bir çügınlığa dönüşuyor." Baraj Baraka Baran Bara tarya Barba Barbakan Ba rbar Barbata Barbunya B arbut Bardaak Bardak B arem Bannak Banş Barik at Barisfer Bariton Bariz Bark Barmen Baro Barog raf Barudi -Barut Baryum Abaıtmak Cebbar Ambar Kibar Dubara Gabardin İcbar İbare İtıbar ECEBAR H E R P A Z A R E C E B A R ' D A O D A M Ü Z İ Ğ İ 1 6 8 6 6 6 0 1 6 8 6 6 61 Ressam Murat SinkiVin 'SinkilParası' adlı sergisi Galeri BM'de Paranın iki yüzü İSTANBUL BAROSU'NUN KONUT HİZMETİ Beylikdüzü mevkiinde, Büyükşehir Belediyesi'nin imara açtığı, E/5 karayolu deniz tarafında 476 konut yapıyoruz. İmar durumu ve proje hazırdır. Tahsis Belgesi alınmıştır. Altyapı belediyece tamamlanacaktır. jlkbaharda inşaata başlayacağız. Çağdaş bir mahalle yaratacağız. Yeşiller içinde yaşayacaksınız. 5.12.1990 gününe kadar, Baro'daki kooperatif merkezine başvurabilirsiniz. Meslekdaşlarımıza önemle duyuruyor, hararetle tavsiye ediyoruz. S.S. TÜZE KONUT YAPI KOOPERATİFİ BAŞKANI Av. TURGUT KAZAN Tel.: 145 63 86 DUYURU Üye kayıt işlemleri her gün saat 9.00-19.00 arası ilçe merkezimizde yapılmaktadır. Tüm yurttaşlarımıza duyurulur. SHP ŞİŞLİ İLÇE YÖNETİM KURULU LALE FtLOĞLU Sinkil parasından bir bisiklet... Sinkil parası rengi ahenk... 2. Yeni Eğilimler Sergisi'ne ve 1989 2. Istan- bul Bienali'ne katılan Marat Sinkil, banknot bü- yuklüğündeki resimlerini "Sinkil Parası" adı al- tında sergiliyor. Murat Sinkil, yaşamını atölyesinde kuran bir sanatçı. Atölye evüıin zemini, duvarları, masa- ları, perdeleri kullanılmış, hatta sürüştürulmüş boyalarla soluk alıp veriyor. Masamn üzerinde duran diğer resimlerden arttırılmış bir karışlık tuval parçaları, sergisinde "banknot resimler" olarak boy gösteriyor. Sergisini açmadan birkaç gün once konuştu- ğumuz sanatçı, "Sinkil ParalarT'nın geçmişinin 10 yıl önceye dayandığını vurguluyor: "Öğrenciyken 2. Yeni Eğilimler Sergisi'nde buna benzer bir şeyler yaptım. Bindiğim bir dol- muşun şoförü pis, nemli, yırtık paraları uzattı- ğında onları boyama isteği uyandı. Bu yırtık pa- ralan boyadım ve 'Yeni Eğilimler'de sergiledim. Para üzerine fantezilerim, belli bir yolda gider- ken -belki şeffaf bir çiçek bulabilirim diye çıktı- ğım yoldu- sürekli karşıma çıkar. Bu düşünce- nin beni alıp götürmemesi gerek tabii. Bu çalış- manın sürekliliğinin bana ve çevreme zaran var." "Resim, birçok sanatçının 'para' olarak kul- landığı bir şey. Galeri 'af'ış basacagım' der, bu işi resim karşılığı yapar. Dişçiye gidersin, resim karşılıgı dişlerini yaptınrsın. 'Türk parası mı is- ter sin yoksa resim mi?' gibi şakalaşmalar da ol- du. Bu ikilem beni çok heyecanlandırdı. Bu ser- gi, hepimizin yaptığını 'aleni' hale sokmak." "Sinkil Paralan"nı boyarken tuval parçala- rına kafasındaki para estetiğini de yansıtan sa- natçı, paranın fiziki görünüşüyle ilgili "fante- zi"lerini şöyle dile getiriyor: "Gerçekten ben para çıkartıyor olsaydım üze- rinde neler olurdu? Vaparken kendi fantezileri- me başvururdum. Gerçek paranın da üzerinde resim var. Bu paralarda neden daha çagdaş gra- fik estetikler kullanılamaz. Kullanılan paralar- la sanat eğitimi bile yapılabilir. Herkesin baktı- ğı bir obje!" "Sanat-para" ilişkileriyle bfrlikte sanatçının bağımsızlığı ve yaşam biçimi üzerine resimler üreten Murat Sinkil için resminin "ahmr-satılır" olması ne anlam taşıyor? Işte söyledikleri: RESSAM PARA BASARSA — Ressam para çı- karsaym üzerinde neler olurdu? Murat Sinkil, kul- lanılan paralarla sanat eğitimi bile yapılabilecegi görüşünde. "Bu alım-satım işinin sevdiğim tarafian var. Ama benim için resim yapmak ve bunun dışın- da yapılması gerekenler var. Galeri-alıcı-basın ilişkileri. Resim yapmanın dışında kalan bölü- mu zorunluluktan yapıyorum ya da çok az bir süre için zevk alıyorum. Sistemin içinde sistem dışı varolmak istiyorum. Ama çok gerçekçi ola- rak sistemin içinde o hep konuşulan para olayı- nı mümkün olduğu kadar uzak tutmaya çalışı- yonım. Bütün plastik sanatlarla uğraşanlann alı- cılara bağımlılığı var. Ve tabii alıcının yonlen- dirmesi. Bu yaptığım paralar ber şeye cevap. Pa- ranın çarpıklaştırdığı ilişkilere de... 'İki yüzlfi' bir sergi bu sonuçta." 'Camdan Kalrf yanşacak • KiUtflr Serrfaâ — Yönetmenliğini Fehmi Yaşar'ın yaptığı "Camdan Kalp", 10. Istanbul Uluslararası Film FestivaJi'nin "Uluslararası Yanşma" bölümüne seçildL 16-31 mart tarihleri arasında gerçekleştirilecek festivaün "Uluslararası Yanşma" bölümüne "sanat ve sanatçı" konulu fümler alımyor. "80lerden 9 0 ^ • Kttlrür Servisi — Atilla Birkiye'nin roman, dil ve kültür üzerine yazdığı eleştirel denemeleri "80'lerden 90"a" adıyla Cem Yayınevi tarafından yayımlandı. Kitapta, yazann "Düşünceler, Sözler, Yazılar" adlı yapıtının ikinci basunı da sunuluyor. Atilla Birkiye'nin önümüzdelri günlerde "Bir Aşk Denemesi" adlı anlatısıyla "Son Yemek" adlı romam da AFA Yaymlan'ndan çıkacak. • LOS ANGELES (AA) — 'Girl You Know It's True' uzunçalanyla 1988 Grammy ödülünü kazanan 'ünlü' pop grubu Milli Vanilli'nin, şarkılanmn kendileri değil de başkalannca okunduğunun açıklanması, Amerikalı müzikseverlerin şiddetli tepkilerine yol açtı. Fabrice Morvana ve Robert Pilatus'tan oluşan grubun hayranlanndan 9 yaşındaki Indianah bir kız, "MiUi Vanilli'nin bir pislik sepeti olduğunu düşünüyorum, eskiden çok severdim" diyerek düşüncelerini ifade etti. Bu arada pop ikilisinin, plaklannın başkalan tarafından doldurulduğu, grubun prodüktörü Frank Farian tarafından açıklanmıştı. Maltepe'de imza-eöyleşi • Kültür Servisi — Kitap sevgisini ve okuma külturünü yaygınlaştırmak amacıyla kunılan Maltepe Kitap Kulübü, bugün açılıyor. Uygun ekonomik koşullarda kitap kiralamanın mümkün olacağı kulübün, saat --0 14.00'teki açüışında *» \' düzenlenecek olan ve ikk . „ * haftada bir yinelenecek imza ve söyleşi günlerinin ilkine, Enver Ercan, Seyhan Erözçelik ve Küçük Iskender katılıyor. BÎLSAK1 TA BU HAFTA 19 Kasım Pazartesi: 19.00 Dia Gösterisi: "Eşya" Cem ÇETİN, Hadiye CANGÖKÇE 20 Kasım Salı: 19.00 •'Galatasayhhk" Hmcal ULUÇ.Yurdaşen KARAHASAN, Mustafa DENİZLÎ, Cüneyt TANMAN, Amigo Cem 21 Kasım Çarşamba: 19.00 Istanbul/Kent ve Yaşam 2: "îstanbul Nereye Gidiyor" Tektaş AĞAOĞLU, Refık DURBAŞ, Yücel GÜRSEL, Toktamış ATEŞ 22 Kasım Perşembe: 19.00 Tarkovski Sinemasında Resim Sanaü: Füruzan, Mehmet GÜLERYÜZ, Ibrahim ALT1NSAY, Semih KAPLANOĞLU 19.00 Bilim Dizisi 4 : Yaşama Müdahele Kuralları: Biyoetik Beyazıt ÇIRAKOĞLU, YamanÖRS 23 Kasım Cuma 19.00 Pop Kültür Oluyor. Ünsal OSKAY, Aydın UĞUR, Mazhar ALANSON, Nejat YAVAŞOĞULLARI 19.30 Bilsak Tiyatro Atötyesi: "Işte Baş Işte Gövde Işte Kanatlar" 24 Kasım Cumartesi: 14.30 Günlerin Gölürdüğü: 18.00 Bilsak Konserleri: Düz: N.Yavaşoğulan "Grup China" 19.30 Bilsak Tiyatro Atötyesi: "Işte B aş Işte Gövde Işte Kanatlar" Görsel Sanat Atölyeleri Mehmet GÜLERYÜZ yönetiminde (Per.-Cum.) Ta'i Chi Chu'an Hareketli Meditasyon Ilhan GÜNGÖREN (Her Sa. 14.00-20.00) Yoga ZerrinAKGUN (P.tesi-Per. 18.30-19.30) Cafe-Foyer-Bar (Giriş) Rock Cafe-Bar (5.Kat) BİLSAK, Sıraselviler Cad., Soğancı Sok.7 CfHANGlR 143 28 79-99
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear