Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
18 KASIM 1990 KÜLTÜR-SANAT CUMHUElYET/5
Kitap müzayedesi
• Kiiltür Servisi — Muhsin Kitabevi'nce düzenlenen 2.
Antika Kitap Müzayedesi bugün saat 12.00'den
başlayarak Ikksim'deki The Marmara Oteli Opera
Salonu'nda yapılacak. Albert Haskiya ve Ziya
Ağaoğullan'nın yöneteceği müzayedede satışa sunulacak
yapıtlar arasında yakın tarihimizle ilgili önemli belge ve
fotoğraflan kapsayan yapıtlann yanı sıra haritalar,
elyazmalan gibi dokümanlar göze çarpıyor. -Müzayedede,
Avusturyalı ünlü ressam W. Victor Krausz'un Istanbul
gezisi sırasında ve 1. Dünya Savaşı yülannda yaptığı
resimlerden oluşan "Die Türkei im Weltrieg. Bildnisse
und Skizzen" adlı albüm ve Çek asıllı mimar Alexander
Raymund'un Istanbul ve Anadolu mimari eserlerine
uygulanmış seramik çalışmalarını inceleyen kitabı
"Alttürkische Keramik in Kleinasien und Konstantinople"
1 milyon 75O*şer bin liralık açılış fiyatıyla en pahalı
eserlerin başında geliyor.
Piyano resitalı
• Kültür Servisi —
Piyanist Ronald
Brautigam'ın resitali
bugiin saat 16.00'da
Cemal Reşit Rey Konser
Salonu'nda yer alıyor.
Genç sanatçı resitalinde
Debussy, Schubert ve
Chopin'in yapıtlannı
seslendirecek. Sweelinck
Konservatuvarı'nı
bitirdikten sonra 1984 yılında Hollanda'nın önemli müzik
ödülu "Nederlandse Müziekprijs"i kazanan sanatçı bugüne
k~a3artngilizOda Orkestrası, tskoçya Oda Orkestrası, Helsinki
FilannonîOrkestrası, Nouston Senfoni Orkestrası, Osaka ve
Nagoya gibi orkestralar eşliğinde çaldı. CBS plak şirketi
için kaydettiği Ravel "Tombeau de Couperin" ile
Schumann "II. Sonat" yorumlarıyla Edison ödulü'nü
kazanan Hollandalı sanatçı, 1988 yılında ise Decca plak
şirketi için Şostakoviç*in 1 Numaralı Piyano
Konçertosu'nu kaydetti.
Bakanlıgın yanşması gölgelendi
• ANKARA (UBA) — Kultür Bakanlığı'nın resim
sanatını desteklemek amacıyla düzenlediği "Mevlana
Resim Yanşması"nda birincilik, ikincilik ve üçüncülük
ödüllerinin bakanlık personeline verildiği öne sürüldü.
Kültür Bakanı Namık Kemal Zeybek'in de bu olaya tepki
gösterdiği ve yarışma sonuçlarının yeniden
değerlendirilmesini istediği, sonuçlann sanat dünyasında
tepki yarattığı öğrenildi. Mevlana Resim Yanşması'nda
birinciliği Kiiltür Bakanlığı Güzel Sanatlar Müdürlüğü
Plastik Sanatlar Daire Başkanı Tunç Tanışık'ın, ikinciligi
Ankara Devlet Resim ve Heykel Müzesi Müdürlüğü Şefi
Hasan Mutlu'nun, UçüncUlüğü de yine Ankara Devlet
Resim ve Heykel Müzesi Müdür Yardımcısı Vural
Yurdakul'un alması tepki gördü. Birincinin 3 milyon,
ikincinin 2 milyon ve üçüncünün 1 milyon 500 bin lira
aldığı yanşma sonuçlarını Kültür Bakanı Zeybek'in
gözden geçireceği one suruldu.
yeae
• Kiiltür Servisi — Ingiliz tiyatro yönetmeni ve
oyuncusu Chris Harris, "Kemp's Jig" adlı tek kişilik
oyunu 24 kasımda saat 19.00'da Diyarbakır Devlet
Tiyatrosu'nda, 26 kasımda saat 19.00'da ise Taksim
Büyük Sahne'de sunacak. Geçen yü îstanbul Devlet
Tiyatrosu'nda "Oyunun Oyunu"nu sahneleyen Harris, bu
yıl da Anton Çehov'un "Hapşınk" adlı oyununu
ülkemizde sahneleyecek. British Council'in davetlisi
olarak Türkiye'ye gelen sanatçı, ulkemizde bulunduğu
sürece tiyatro oyunculan ile birlikte "workshop"lar da
düzenleyecek. Diyarbakır ve Istanbul'da, Elizabeth
devrinin ünlü bir oyuncusu olan Will Kemp'i
canlandıracak olan Chris Harris, bugüne kadar Kraliyet
Shakespeare Topluluğu, Yeni Shakespeare Topluluğu,
Lincoln, Salisbury ve Worthing Repertuvar tiyatrolanyla
çalışmalar yaptı. Avon Gezici Tiyatro Topluluğu'nun
kuruculanndan olan Harris'in çok sayıda televizyon ve
radyo çalışması da var.
ELEMANLAR ARANIYOR
Çanakkale Bıga'da kurulu Süt Entegre Tesislerimizde
gorevlendirilmek uzere elemanlar aranmaktadır.
• Mali ve İdari İşler Sorumlusu
• Gıda Mühendisleri (Sut Teknologu)
• Tecrübeli Beyaz ve Kaşar Peyniri Ustalan
Başvurular 9(1972) 1022 no'lu telefondan randevu
alınarak şahsen ve bir adet resımle yapılacaktır.
Başvurular kesinlikle gizlı tutulacaktır.
KAÇIRMAYIN
'Her Haftasonu
MUKKALE
YATAKLI VAGONLARIMIZLAt Her Cuma n30'öa ttareket ve Pazartesı 0930'öa Istanbulı
' HOTEL TUSAN'da konaklama
00 nFfyabmta trtn ve otetfem kâtva/trlar ıie a*şam yemeuen dahridır Kompartmm*
dakt yatak sjyısı/u görv âeğışen ftyafianmtn burotanmattan â0rene6Mrsnz
Bk£İ we REZEMHSYOM JÇftt:
emT"Taiil Sanatı"
: Inönü Cad 4*6 M n
151 73 35 IS hlt)
: 132 54 00 (3 lat) .
132 69 32' 148 24 02
: 348 73 47 • 34» 73 48 j
POZITIF VIBRATIONS ÇAĞDAŞ MÜZİK
Michal
Urbaniak
Urszula
Dudziak
24 kasım 1990, 5:30 ve 8:30
CEMAL REŞİT REY KONSER SALONU
Safonu1485392
Gallena: 5599560
Vaktorama
Taksim 1511571
Suadıye
360 90 90
Organızasyon:
Pozıtıf 144 33 94
Annesi Sevim Burak'ın mektuplarını yayımlayan Karaca Borar:
Üzüldüm, sevindim ve seçtimMÜRŞtT
BALABANLILAR
Annesi Sevim Burak'ın kendi-
sine yazdığı mektuplardan yap-
tığı bir seçmeyi, "Mach Fdan
Mektopiar" adıyla yayına hazır-
layan Karaca Borar, "Annemi
nasıl tanıyorsam, nasü hissedi-
yorsam, öyle davrandım" diyor.
Borar, annesi ile ilgili, kitapla il-
gili yonım yapılmadan önce,
Logos Yayıncılık'ın yayın yönet-
meni Asaf Göven Aksel'in, ken-
disinin ve Selim Üeri'nin kitap-
ta yer alan metinlerinin dikkat-
lice okunması gerektiğini belir-
tiyor. Karaca Borar, yazar Sevim
Burak'm 25 mektbunun yer al-
dığı "Mach rdan Mektuplar"
için "Yayımlarken kısiasım an-
nem ve bendim" diyor. Karaca
Borar'la yaptığınuz söyleşi şöy-
le:
—Anneniz Sevim Burak'ın
mektnplannı baskıya hazuiadı-
nız. Onun size yüderce mektup
yazdıgını bfliyoruz. AraUnndaiı
25 tane secmişsiniz. Kı«ta«»ı»
ne oJdn?
BORAR — Annemi nasıl ta-
nıyorsam, ben nasıl hissediyor-
sam öyle oldu. Bana verdiği
duygularla hatıraları tekrar ya-
şayıp hisleründe ne ağır basıyor-
sa öyle davrandım. Kıstas, so-
nucta annem ve benim. Oku-
dum, düşündüm, uzüldüm, se-
vindirn. ve seçtim. Hepsi, oldu-
ğu gibi de yayımlanabilirdi.
Ama ne teknik zorluklar ve kı-
sıtlamalar ne de ortahğm komp-
leksi sona ermiyor. Benim yap-
tığım ilk seçimde 15 mektup da-
ha vardı. Fakat dedikodular ve
estirilen panik havası, redaksi-
yona kadar ulaştı. Ashnda, kim-
seye aldırmıyonım, korkum,
kompleksim yok. Ama teknik iş
ve gerçekten rahatsız edici bo-
yutlara ulaşan söylentiler, işye-
rime avukat yollamalar, Cevat
Çapan'ın önsözü yazmaktan
vazgecmesi beni en çok üzen
olaylardı. Bu ilk darbeydi ve an-
ladım ki başıma iş alıyorum.
Bütün bunlar, ister istemez kıs-
tası etkiledi. Ama sonuçta kıs-
tas annem ve beniz.
—Peki bu, sizin sübjektif
davrandıgınız biçiminde yorum-
lanmayacak mı?
BORAR — Nasıl yorumlanıp
yorumlanmayacağı beni gerçek
anlamda etkilemeyecek. Ama
değer verdiğim insanların yo-
rurnlan beni etkileyebilir. Büyük
harfle yazılmasını istediğim şu-
dur: Bu kitabı okumadan evvel,
yoruma geçmeden önce Asaf
Gttven Aksel'in, Selim tleri'nin
ve benim yazdığım önsözleri ya-
vaş yavaş okuyup asimile edip
ondan sonra sayfayı çevirsinler.
lsteyen beni ya da Logos'u ara-
sın ve anlamadıklan yer varsa
sorsunlar.
—Kitapta yer alan kimi mek-
tuplar, tarita sırasına göre kon-
mamış. Aynca kimi adlar (~) fle
geçiştirilmesiııe karşın kimileri-
nin isimleri yazılmış. Neden
böyle oldu?
tirflme" sözü pek hoş değü. Ge-
ciştirilmenin tam tersi, üstünde
uzun düşünülerek ulaşılrmş bir
şekil. Parantez içinde üç nokta-
nın olduğu her yerde üç ayn ai-
leden bahsedümektedir ki bun-
lardan bir tanesi eski nişanlımın
ailesi (onlara ait bir dipnot ki-
tapta atlanmış). Benim saygı
duyduğum, kendi ölçü ve yaşam
biçimlerinde de saygın kişiler.
Karaca Borar,
"Mektupları, tarih
sırasına göre değil,
ruhsal karmaşıklığına,
diğer bir deyişle
içeriklerine göre sanki
bir çiçek dizer gibi
dizmek istedim" diyor.
BORAR — Mektuplan, tarih
sırasına göre değil, ruhsal kar-
maşıklığına; diğer bir deyişle
içeriklerine göre sanki bir çiçek
dizer gibi dizmek istedim. Fakat
bu arada bir kronolojik sırala-
ma da oluştu; isteyerek ya da is-
temeyerek. Bir-iki mektup ge-
rekü yerinde olmayabilir. Ancak
genelde, kitabın dengesini ve de
akışını bozacağına kesinkes
inanmıyorum. Sorudaki "geçis-
Diğeri ise gerçekten çok sevdi-
ğim eski bir sevgüimin ailesidir.
Böylesi olmuş bitmiş, direkt be-
nim özel hayatımla ilgili aile
fertlerinin isimlerini vermeyi uy-
gun görmedim. Genel dokusun-
da kendi sanatımn ağırlığını ta-
şıyan bu mektuplardaki sanat ve
edebiyatla ilgili kişiler hakkın-
da söylenen sözler kitabın için-
de tamamen ve olduğu gibi yer
alnuştu*.
—KiUpta Sevim Borak'uı
sıkca sözünn ettiği "Ford Mach
I" adlı mmpnınm yayımlanma-
sı döşüaiUüyor mn?
BORAR — Düşünmek ne ke-
lime, çok istiyorum. "Ford
Mach F ve "Ford Mach F'la il-
gili tüm çalışmalar, eskizler, ka-
ralamalar, en ufak buruşturul-
muş kâğıt parçasma kadar ben-
de sakh. Buna ilaveten "Mach
Fdan Mektuplar"daki ilave ba-
hisler ve evde çeşitli yerlerde bu-
lunan ufak notlar "Ford Mach
I"ı kitap olarak basma savaşımı-
na girmeyi üstlenecek kişi veya
Logos'un önerdiği kurula teslim
edip her turlü yanfamı gösterme-
ye dünden hazınm. Gönül ister
ki her şeye rağmen Memet Fuat
bu kişi veya bu kunılun başı ol-
s\ın.
Sorunuzun dışında bir şey da-
ha söylemek istiyorum: "Mach
I'dan Mektuplar"ı benim dunı-
mumda olanlann, gençlerin,
kendini edebiyatçı zannedenle-
rin, kendisini iyi baba, iyi sev-
güi sananlann, yaşlı kadınlann,
jigololann, gerçek romantikle-
rin, herkesin genel yaygın bir ke-
simin okumasını istiyorum. Ki-
tabın, kimi insanlann bitmez tü-
kenmez birbirlerini yemelerine
katkısı olmuş ya da olmamış be-
ni ilgilendirmiyor.
Joe Orton'ın 'UşakNe Gördü?' adlı oyunu Dormen Tiyatrosu'nda
Karabasana döntisen bir fars1967'de 33 yaşında
ölen Joe Orton'ın
oyununu sahneye
Nedim Saban koydu.
Saban, alışılmış fars
çizgisinin kalıplarını
kırmayı amaçladığını
belirtiyor.
DİKMEN GÜRÜN
UÇARER
Joe Orton, lngiltere'de Yeni
Tiyatro'nun öncülerinden. İlk
oyununu yazdığı 1964'ten öldü-
rüldüğü 1967 yıhna dek (33 ya-
şında) ürettiği çok az sayıda
oyunuyla sesini duyurmuş, ya-
pıtlannda kişilerle olaylar ara-
sında kurduğu çarpıcı ilişki,
onun dünyasının taşkınlığını,
vuruculuğunu, çok yönlülüğünü
ve gerçekliğini ortaya koymuş-
tur. Ankara Meydan sahnesinde
yıllar önce izlediğimiz "Yagma"-
dan (Loot) sonra "Uşak Ne
Gördü", Orton'u bir kez daha
gündeme getiriyor.
Orton'un kişilerini dünyanın
üstünde karakterler olarak ta-
nımlıyor oyunun genç yönetme-
ni Nedim Saban, "Sanki 1990
yılı ya da 1960 yüı yaşamışlar da
o döneme geimişler gibi. Adem-
le Havva'dan başlayan bir biri-
kimleri var. Sanki dünyanın
oiaylannı onlar belirliyor. Bir
rodvil prototipi olarak başlıyor-
lar ve dünp onlann çevresinde
geüşiyor giderek". Orton'ın ka-
FARSIN BtLİNÇALTI— Yönetmen Nedim Saban, "Uşak Ne Gördü?" adlı oyunu farsın bilin-
çaltı olarak niteliyor. Oynnda Haldun Dormen ve Seril Üstekin de oynuyorlar. (Yüdız Üçok)
rakterlerinden biçimlenen olay-
ları, happening) "teatral
»ürpriı" olarak nitelendiren Sa-
ban, "Bu karakterler o kadar
engin ki ancak bir ucundan
yakala^biliyorsunuz" diyor.
Haldun Dormen için, fars
jeklinde bir toplumsal eleştiriye
giden Joe Orton'ı o>ııamak, bir
yerde kendi kendilerini de sına-
mak oluyor: "Eski Dormen Ti-
yatrosu kapandıgmdan bu yana
tiyatromuzun genel politikasını
tam oturtamadık. Eger bo yılki
repertuan oturtabilirsek o za-
man amacımız her yıl repertua-
nmızı çeşitli komedi turlerinden
oluşturmak olacak. Bu bana en-
gin bir yelpaze sunuyor. Molie-
re'den Goldoni'ye, ea modern
Fransız bulvarlanndan Ingiliz
farsına kadar, Orton tarzt, Wo-
ody AUen tarzı toplumsal eleş-
tiriye kadar pek çok tür sahne-
levebüecegiz. Umarun Orton tu-
tar. Aslında güzel bir çeşni bu;
hem Gencay Güriin'ön sahnele-
diği bir Fransız bulvan hem Ray
Cooney hem de Orton. Kome-
dinin degişik türlerinin sahne-
lenmesiyle çeşitli sanatsal çevre-
lere seslenebilecegiz."
Nedim Saban hayli heyecanh
Orton konusunda "İzleyicinin
gördüğö, duydugu ve sezinledi-
ğinin degişik olması gibi üç bo-
yut üstünde çalışbk. Böyle bir ti-
yatrooun özlemlendiğine inanı-
yorum. Her seyin herkesce aynı
biçimde anlaşıldığı tekdüzeliği
kırmayı amaçladık," diyor genç
yönetmen. "Yönetmenlik blr ya-
na, bir genç olarak ben de me-
rak ediyorum bu oyunun alaca-
gı tepkileri. tstanbnl'da Orton-
la baglanb kuracak aydın ve cag-
daş bir seyirci oldağnna inanı-
yorum."
"Uşak Ne Gördü" de başlıca
rollerden birini üstlenen Sevil
Üstekin, "Bana eski amatörlük
günlerimi anımsattı bu oyun"
diyor. "Bir stüdyo, bir laboratu-
var çalışması gibi oldu. Hep be-
raber girdik metnin içine. Me-
rakla bekliyorum seyircinin tep-
kisini." Üstekin'e göre böyle bir
altyapı çalışması Orton'ı daha
iyi anlayabilmek, onun kişileri-
ni daha yakından tanıyabihnek
için gerekli. "Fars çizgisi olan,
ama dramatik kurgusu üzerin-
de önemle durahnası gereken
bir oyun" diyor sanatçı.
Orton'ın bu oyundaki fars
çizgisi üstünde biraz daha söz
ediyoruz. Normal bir fars gibi
oynanmıyor "Uşak Ne Gördü."
Haldun Dormen "Fars çizgileri
var" diyor. "Normal bir fars gibi
oynamaya irnkân yok zaten.
Fars gibi giderken öyle bir olay
oluyor ki insana tokat gibi ini-
yor. Ben bu oyuna "farsın kâ-
buslaşmış şekli' diyorum. Bir
bakıyorsunuz, oyun birden
1910'lann melodramına dönü-
yor, mesut bir aile tablosu çizi-
lirken yine korkunç bir kfibusa
dönüsüyor her şey."
Birtakım şeyleri oyunculara
buldurmaya çalıştığını ve soru-
cevap yöntemiyle çalışuğını söy-
leyen Nedim Saban şöyle devam
ediyor: "Ahşılmış fars çizgisinin
birtakım kalıplannı önce belir-
liyor, sonra kınyoruz. O açıdan
birinci perdede insanlann yıllar
boyu nelere güldükleri sorgula-
nıyor. Sonra da bunlan kınnak
yoluna gidiliyor. Bu oyunu yö-
netirken kendimden, yaratıcı gü-
cümden korkmamayı ilke edin-
dim. Yönetmen olarak üstüne
özeDikle gittiğim husus toplu-
mumuzun alışageldiği fars çiz-
gisini kırabilmek oldu. 'Farsın
bilinçaltı' diyorum ben buna.
Evet, oyunda 'farsın bilinaçtı'
ortaya çıkıyor ve olay korkutu-
cu bir çügınlığa dönüşuyor."
Baraj Baraka Baran Bara
tarya Barba Barbakan Ba
rbar Barbata Barbunya B
arbut Bardaak Bardak B
arem Bannak Banş Barik
at Barisfer Bariton Bariz
Bark Barmen Baro Barog
raf Barudi -Barut Baryum
Abaıtmak Cebbar Ambar
Kibar Dubara Gabardin
İcbar İbare İtıbar ECEBAR
H E R P A Z A R
E C E B A R ' D A
O D A M Ü Z İ Ğ İ
1 6 8 6 6 6 0 1 6 8 6 6 61
Ressam Murat SinkiVin 'SinkilParası' adlı
sergisi Galeri BM'de
Paranın iki yüzü
İSTANBUL BAROSU'NUN
KONUT HİZMETİ
Beylikdüzü mevkiinde, Büyükşehir
Belediyesi'nin imara açtığı, E/5 karayolu deniz
tarafında 476 konut yapıyoruz. İmar durumu ve
proje hazırdır. Tahsis Belgesi alınmıştır. Altyapı
belediyece tamamlanacaktır. jlkbaharda inşaata
başlayacağız. Çağdaş bir mahalle yaratacağız.
Yeşiller içinde yaşayacaksınız. 5.12.1990 gününe
kadar, Baro'daki kooperatif merkezine
başvurabilirsiniz. Meslekdaşlarımıza önemle
duyuruyor, hararetle tavsiye ediyoruz.
S.S. TÜZE KONUT YAPI
KOOPERATİFİ BAŞKANI
Av. TURGUT KAZAN
Tel.: 145 63 86
DUYURU
Üye kayıt işlemleri her gün saat 9.00-19.00 arası
ilçe merkezimizde yapılmaktadır. Tüm
yurttaşlarımıza duyurulur.
SHP ŞİŞLİ İLÇE YÖNETİM KURULU
LALE FtLOĞLU
Sinkil parasından bir bisiklet... Sinkil parası
rengi ahenk...
2. Yeni Eğilimler Sergisi'ne ve 1989 2. Istan-
bul Bienali'ne katılan Marat Sinkil, banknot bü-
yuklüğündeki resimlerini "Sinkil Parası" adı al-
tında sergiliyor.
Murat Sinkil, yaşamını atölyesinde kuran bir
sanatçı. Atölye evüıin zemini, duvarları, masa-
ları, perdeleri kullanılmış, hatta sürüştürulmüş
boyalarla soluk alıp veriyor. Masamn üzerinde
duran diğer resimlerden arttırılmış bir karışlık
tuval parçaları, sergisinde "banknot resimler"
olarak boy gösteriyor.
Sergisini açmadan birkaç gün once konuştu-
ğumuz sanatçı, "Sinkil ParalarT'nın geçmişinin
10 yıl önceye dayandığını vurguluyor:
"Öğrenciyken 2. Yeni Eğilimler Sergisi'nde
buna benzer bir şeyler yaptım. Bindiğim bir dol-
muşun şoförü pis, nemli, yırtık paraları uzattı-
ğında onları boyama isteği uyandı. Bu yırtık pa-
ralan boyadım ve 'Yeni Eğilimler'de sergiledim.
Para üzerine fantezilerim, belli bir yolda gider-
ken -belki şeffaf bir çiçek bulabilirim diye çıktı-
ğım yoldu- sürekli karşıma çıkar. Bu düşünce-
nin beni alıp götürmemesi gerek tabii. Bu çalış-
manın sürekliliğinin bana ve çevreme zaran var."
"Resim, birçok sanatçının 'para' olarak kul-
landığı bir şey. Galeri 'af'ış basacagım' der, bu
işi resim karşılığı yapar. Dişçiye gidersin, resim
karşılıgı dişlerini yaptınrsın. 'Türk parası mı is-
ter sin yoksa resim mi?' gibi şakalaşmalar da ol-
du. Bu ikilem beni çok heyecanlandırdı. Bu ser-
gi, hepimizin yaptığını 'aleni' hale sokmak."
"Sinkil Paralan"nı boyarken tuval parçala-
rına kafasındaki para estetiğini de yansıtan sa-
natçı, paranın fiziki görünüşüyle ilgili "fante-
zi"lerini şöyle dile getiriyor:
"Gerçekten ben para çıkartıyor olsaydım üze-
rinde neler olurdu? Vaparken kendi fantezileri-
me başvururdum. Gerçek paranın da üzerinde
resim var. Bu paralarda neden daha çagdaş gra-
fik estetikler kullanılamaz. Kullanılan paralar-
la sanat eğitimi bile yapılabilir. Herkesin baktı-
ğı bir obje!"
"Sanat-para" ilişkileriyle bfrlikte sanatçının
bağımsızlığı ve yaşam biçimi üzerine resimler
üreten Murat Sinkil için resminin "ahmr-satılır"
olması ne anlam taşıyor? Işte söyledikleri:
RESSAM PARA BASARSA — Ressam para çı-
karsaym üzerinde neler olurdu? Murat Sinkil, kul-
lanılan paralarla sanat eğitimi bile yapılabilecegi
görüşünde.
"Bu alım-satım işinin sevdiğim tarafian var.
Ama benim için resim yapmak ve bunun dışın-
da yapılması gerekenler var. Galeri-alıcı-basın
ilişkileri. Resim yapmanın dışında kalan bölü-
mu zorunluluktan yapıyorum ya da çok az bir
süre için zevk alıyorum. Sistemin içinde sistem
dışı varolmak istiyorum. Ama çok gerçekçi ola-
rak sistemin içinde o hep konuşulan para olayı-
nı mümkün olduğu kadar uzak tutmaya çalışı-
yonım. Bütün plastik sanatlarla uğraşanlann alı-
cılara bağımlılığı var. Ve tabii alıcının yonlen-
dirmesi. Bu yaptığım paralar ber şeye cevap. Pa-
ranın çarpıklaştırdığı ilişkilere de... 'İki yüzlfi'
bir sergi bu sonuçta."
'Camdan Kalrf
yanşacak
• KiUtflr Serrfaâ —
Yönetmenliğini Fehmi
Yaşar'ın yaptığı "Camdan
Kalp", 10. Istanbul
Uluslararası Film
FestivaJi'nin "Uluslararası
Yanşma" bölümüne seçildL
16-31 mart tarihleri
arasında gerçekleştirilecek
festivaün "Uluslararası
Yanşma" bölümüne "sanat
ve sanatçı" konulu fümler
alımyor.
"80lerden 9 0 ^
• Kttlrür Servisi — Atilla
Birkiye'nin roman, dil ve
kültür üzerine yazdığı
eleştirel denemeleri
"80'lerden 90"a" adıyla
Cem Yayınevi tarafından
yayımlandı. Kitapta,
yazann "Düşünceler,
Sözler, Yazılar" adlı
yapıtının ikinci basunı da
sunuluyor. Atilla
Birkiye'nin önümüzdelri
günlerde "Bir Aşk
Denemesi" adlı anlatısıyla
"Son Yemek" adlı romam
da AFA Yaymlan'ndan
çıkacak.
• LOS ANGELES (AA)
— 'Girl You Know It's
True' uzunçalanyla 1988
Grammy ödülünü kazanan
'ünlü' pop grubu Milli
Vanilli'nin, şarkılanmn
kendileri değil de
başkalannca okunduğunun
açıklanması, Amerikalı
müzikseverlerin şiddetli
tepkilerine yol açtı. Fabrice
Morvana ve Robert
Pilatus'tan oluşan grubun
hayranlanndan 9 yaşındaki
Indianah bir kız, "MiUi
Vanilli'nin bir pislik sepeti
olduğunu düşünüyorum,
eskiden çok severdim"
diyerek düşüncelerini ifade
etti. Bu arada pop
ikilisinin, plaklannın
başkalan tarafından
doldurulduğu, grubun
prodüktörü Frank Farian
tarafından açıklanmıştı.
Maltepe'de
imza-eöyleşi
• Kültür Servisi — Kitap
sevgisini ve okuma
külturünü yaygınlaştırmak
amacıyla kunılan Maltepe
Kitap Kulübü, bugün
açılıyor. Uygun ekonomik
koşullarda kitap
kiralamanın mümkün
olacağı kulübün, saat --0
14.00'teki açüışında *» \'
düzenlenecek olan ve ikk . „ *
haftada bir yinelenecek
imza ve söyleşi günlerinin
ilkine, Enver Ercan, Seyhan
Erözçelik ve Küçük
Iskender katılıyor.
BÎLSAK1
TA
BU HAFTA
19 Kasım Pazartesi:
19.00 Dia Gösterisi:
"Eşya" Cem ÇETİN,
Hadiye CANGÖKÇE
20 Kasım Salı:
19.00 •'Galatasayhhk"
Hmcal ULUÇ.Yurdaşen
KARAHASAN, Mustafa
DENİZLÎ, Cüneyt
TANMAN, Amigo Cem
21 Kasım Çarşamba:
19.00 Istanbul/Kent ve
Yaşam 2: "îstanbul
Nereye Gidiyor"
Tektaş AĞAOĞLU,
Refık DURBAŞ,
Yücel GÜRSEL,
Toktamış ATEŞ
22 Kasım Perşembe:
19.00 Tarkovski
Sinemasında Resim
Sanaü: Füruzan,
Mehmet GÜLERYÜZ,
Ibrahim ALT1NSAY,
Semih KAPLANOĞLU
19.00 Bilim Dizisi 4 :
Yaşama Müdahele
Kuralları: Biyoetik
Beyazıt ÇIRAKOĞLU,
YamanÖRS
23 Kasım Cuma
19.00 Pop Kültür Oluyor.
Ünsal OSKAY, Aydın
UĞUR, Mazhar
ALANSON, Nejat
YAVAŞOĞULLARI
19.30 Bilsak Tiyatro
Atötyesi: "Işte Baş Işte
Gövde Işte Kanatlar"
24 Kasım Cumartesi:
14.30 Günlerin
Gölürdüğü:
18.00 Bilsak Konserleri:
Düz: N.Yavaşoğulan
"Grup China"
19.30 Bilsak Tiyatro
Atötyesi: "Işte
B
aş Işte
Gövde Işte Kanatlar"
Görsel Sanat Atölyeleri
Mehmet GÜLERYÜZ
yönetiminde (Per.-Cum.)
Ta'i Chi Chu'an
Hareketli Meditasyon
Ilhan GÜNGÖREN
(Her Sa. 14.00-20.00)
Yoga
ZerrinAKGUN
(P.tesi-Per. 18.30-19.30)
Cafe-Foyer-Bar (Giriş)
Rock Cafe-Bar (5.Kat)
BİLSAK, Sıraselviler
Cad., Soğancı Sok.7
CfHANGlR
143 28 79-99