Catalog

Cumhuriyet Sahıbı Cumhunyçt Matbaacılık ve Gaıetecılık Turfc Anonım Şırketı adına Nadir Nadi 0 Gencl Vayın Muduru Hasan Ccmal. Mucssesc Muduru Emiae L'$abtagil, Yazı Ijlcn Muduru Ok«y Gomnia. 0 Haber Merkczı Muduru \sifM B«y«f, Sayfa Duzenı ^onelmenı Alı Acar 0 Temsıictier «.MCARA AkMTan. IZMİR Hikmrl Çclmltay». ADASA ic Polılıka CetaJ aa|lıi|.ı;, Dı$ MaMrlcr Eıpa a***. Ekononu C«cu Tarina. I) Send.ka Şakıaa İKtna. Kullllr CHal I t t . luanbul Haberien KOMİ Kaçak EJüım Gcanj >jlaa Haber Arajlınna haM Bcttaa Yun Habcrkn Nccdct Dafaa. Spo' Danı>mam AMalkaa% lıııİMia Dızı tuıtar Kcıcaı ÇalBjkaB. An^trnu ŞaMa Aipa). Du«l;me AMauaa \ancı 0 Koonimaıöc ABBM* KonüHU 0 Malı liJtı Eral Eftal 0 Muhasd* U a \taxr 0 Buıçe Plantama S**(i Ch«..t*xo«la 0 Rrtijm V x Toraa 0 E l Ya.ınlaı H a l * *a»< 0 Idaır Haa^ia C«nr 0 Istamc Öaakr Çca% 0 Bılgı ls*m •>•! laal # Pmoncl Se Vavw» Kurv/u Baskan Naak Na« Basan vt Yayan Cumhunyct Matbaaolık w GazeteciS'k TA Ş. Turk Ocağı Cad 39/41 CataJotlu Okla> tttal. talpa laxr Ha»a M3M la PtC. 2 « IsunbuJ Td 512 05 0! (20 haıl Tee* 22246, F«J (1) 526 «0 72 0 Craai. HikaM ÇeuaİLan. 0*a> Bumlar Aakan. Zıya GolaJp Bl> inkıtap S. No 19 4 T«] 133 11 414', Tdet 42344. Fu: (4) 133 r ı l ıl . Ufar Maavra. !»•• 05 65 0 bain H Zıya Blv 1352 S 2'3 1e! 13 12 30, TMo. 52359. F u (51) 19 53 60 Sefcak. Mk Sinaea. \BBK1 T n 0 Aıfauu: tndoo Cad 119 S. No I kal 1. T&l ]9 3T 52 (4 hau Teta. 62155. Fax (Tl) 19 25 "^ TAKVİM: 6 EKİM 1990 Imsak: 4.34 Guneş: 5.58 Öğle: 11.57 Ikindi: 15.10 Akşam: 17.46 Yatsı: 19.05 Tayinler sürgüne donüştu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — Öğretmen tayinle- ri "sürgün"e dönüştü. Milli Eğitim Bakanhğı'nın tayinleri öğretim yılı başladıktan sonra açıklaması, onbinlerce öğret- meni gerekli hazırlıkları yapa- madan ailelerinden ayrılmak zorunda bıraktı. Eğitim-Iş Sendikası Genel Başkanı Niya- zi Altunya, "Öğretmenlerin göriişleri alınmadan, kapalı kapılar ardında hazırlanan bir yönelmelik bahane edilerek eğitim tarihimizde eşi görul- memiş bir öğretmen sttrgiinü başlatılmıştır" dedi. Milli Eğitim Bakanlığı'nın, "öğretmenleri dengeli atamak" gerekçesiyle 3 Ağus- tos 1990 tarihinde yayımladı- ğı yönetmelik, tartışmalara yol açtı. MEB Personel Genel Mü- dürlüğu'nun tayinlerle ilgili ça- lışmaları da öğretim yılı baş- langıcı sonrasına sarkıtması, tam bir kargaşaya neden oldu. îstekli olmadıklan halde tayin- leri çıkan binlerce öğretmen, Bakanlığa başvurarak tayinle- rinin durdurulmasını istediler. MEB Personel Genel Müdür- lüğü, Cumhuriyet'in tayinler- le ilgili yazılı olarak yönelttiği sorulara yanıt vermedi. Eğitim-İş Sendikası Genel Başkanı Altunya, konuyla ilgi- li olarak yaptığı yazılı açıkla- mada, tayinlerin sürgune dö- nüştüğünu belirterek yönetme- lik çıkarılırken öğretmenlerin görüşlerinin alınmamasını eleştjrdi. Atamalarda partizan- lığın hâkim olduğunu ve vali- Iiklerin bazı öğretmenleri ka- yırmak istediğini one sürdu • Son lOyıldır, hersaatbaşı 1 Türk "öbür dünyaya"gidiyor Azrail,trafik yoı^unuANKARA (Cumhuriyrt Bü- rosu) — "Azrail diin yoUarday- dı", "Trafik canavan doymu- yor", "Bir aile yok oldu", "Dtt- ğüne değU, ecele gittiler." Bu başlıklan son zamanlarda gazete sütunlarında daha çok okuma> r a başladık. Artık üç-beş kişinin öldüğu kazalar gazeteler için "haber" niteliğini kaybedi- yor. Trafik kazası bilançolan radyo-televizyon haberleri için de "klişeleşmiş" bir nitelik ka- zandı. Gazeteler bir aileden bir- kaç kişi öldüğünde ya da "iyi" bir fotoğraf elde ettiklerinde bü- yütüyorlar kaza haberlerini. Bu- nun dışında trafik kazalannın toplamı "hava raporu" gibi olağan bir köşede yerini ahyor. Son 10 yılın istatistiklerine göre Türkiye'de trafik kazala- rında ölenlerin sayısı 60 bini geçiyor. Bu rakam cumhuriyet tarihinden bu yana başta dep- remler olmak üzere doğal âfet- lerde ölenlerden daha fazla. Diğer bir deyişle Türkiye'de her saat bir kişi trafik kazasın- dan yaşamını yitiriyor. Trafik kazalannın nedenleri konusun- daki değerlendirmelerden önce bu alandaki istatistikleri sırala- yalım: • Türkiye'de her ay trafiğe or- talama 100 bin araç çıkıyor. Yıl- da 500 bin kişi ehliyet alıyor. Buna karşın karayollarının uzunluğu son 1 yılda hemen he- men hiç değişmedi. Mevcut ka- rayolu uzunluğu 60 bin kilomet- re. • 1980'liyıllannbaşında60bin küometrelik ana karayolu ağm- da 1.5 milyon araç seyrediyor- du. Şimdi aynı yolu 4 milyon araç kullanıyor. . Kazalarda 'yaz' artışı Ocak- ağustos döneminde en fazla kazanın meydana geldiği il Kocaeli oldu. Trafik kazaları yaz aylannda önemli oranda artıyor. Buna neden olarak trafik akışının yoğunluğu, kış aylarına göre daha fazla hız, gurbetçilerin gelişi ve kırsal kesimden kente akış gösteriliyor. 100 bin araç Türkiye'de her ay trafiğe ortalama 100 bin araç çıkıyor. Yılda 500 Mobil denetim yok Ülkemizde bin kişi ehliyet ahyor. 1980'li yılların başında 60 bin km. olan mevcut karayolu ağında 1.5 milyon araç seyrediyordu. Şimdi aynı yolu 4 milyon araç kullanıyor. trafik denetimi "nokta" ya da "kısa kesim" şeklinde oluyor. Yani sürekli denetim yok. Oysa gelişmiş ülkelerde denetim çoğunlukla "mobil" (hareketli) sistemle yapılıyor. • Ülkemizde her 100 bin kilo- metre/taşıtta 17-20 kişi yaşamı- nı yitiriyor. Bu rakam İngiltere'- de 3, ABD'de 2.5 • Dünya standartlarına göre bir karayolunun ömrü 10 yıl. Bu rakam Türkiye'de 3-5 yılı geç- miyor. Suçlu kim? Son 10 yılda ortalama 7500-9000 kişinin yaşamını yitir- mesinin yanı sıra 20 bini ağır 80 bin kişinin yaralanmasına neden olan trafik kazalannın suçlusu konusunda konuyla ilgili her ke- sim farklı değerlendirmeler ya- pıyor. Bütun bunlar alt alta ge- tirildiğinde çok yönlü bir orga- nizasyon olan trafiğin hemen her kesiminde önemli eksiklik- lerin olduğu ortaya çıkıyor. Ül- kemizde trafik kazalannın baş- hca etkenleri şöyle sıralanıyor: Şoför egitimi: özel sürücü kurslannın da açılmasına karşın şoförlerin eğitimi tartışma ko- nusu olmaya devam ediyor. Turkiye Trafik Kazalannı Ön- leme Derneği Başkanı Prof. Dr. Rıdvan Ege kazalann en önemli etkeninin ağır vasıtalar olduğu- na dikkat çekerek, "Sosyalist til- keler bu sorunu ağır vasıta şo- förlerini iki yıllık yüksek eğitim- den geçirerek çozmüşler. Türk- iye'de son zamanlarda trafik ka- zalannın artışına özel sürücü kurslarının 'rasgele' ehlivet ver- mesi gösteriliyor, ama kazaiara daha çok ağır vasıta şoförteri neden oluyor" diye konuşuyor. Uzmanlar, Türkiye'de şoförlü- ğün "ustabkla" ölçüldüğüne dikkat çekerek, "Bize usu şoför değil kurallara uyan, bilen şoför gerekli" diyorlar. Karayollan: Türkiye'de kara- yollarının omrü gelişmiş ülkele- rin yarısından daha az. Yollar- daki düşük banket ve diğer bo- zukluklar şoförlerin dikkatleri- nin dağılmasında ve direksiyon kontrolünü kaybetmesinde önemli bir etken. Yapılan ista- tistiklere göre kazalann yüzde 20'si yol kusurlanndan kaynak- lanıyor. Karayollarının kulla- nım organızasyonu da trafik akışı açısından ciddi bir unsur. Denetim: Ülkemizde trafik denetimi "nokta" ya da "kısa kesim" şeklinde oluyor. Yani sürekli bir denetim yok. Oysa gelişmiş ülkelerde denetim ço- ğunlukla "mobil" (hareketli) sistemle yapılıyor. Ortadoğu Teknik Üniversitesi Ulaşım Araştırma Merkezi Başkanı Doç. Dr. Özdemir Akyılmaz, denetimin trafik akışına paralel olması gerektiğini belirterek, "Hareketli ekipler yol üzerinde- ki her hatayı gözleyebilmeli. Yoksa belli merkezlerde deneti- min ciddi bir caydıncılığı yok" diye konuşuyor. Türkiye'de tra- fik polisi say-ui 12 bin dolayın- da. Oysa sadece Paris ve çevre- sinde trafik denetimiyle görevli 25 bin poliş-jandarma var. Yasalar: Ülkemizde trafik ka- zalarına neden olanlarla ilgili yasal düzenleme TCK'nın 455. maddesinde yer alıyor.. Bu maddeye göre "Tedbirsizlik ve- ya dikkatsizlik veya nizamet ve evamir ve talimata riayetsizlik Irmakla ikiye ayrılan kent: Nysa Nysa antik kentinde ilk bilimsel araştırmalar, 1907 yılında Almanlar tarafından başlatıldı. Bu yılki kazılarda, kentin Roma çağına ait "Gymnasion"unda Bizans duvarı ile kemerli amtsal giriş kapısına ait olan mimari üstyapı parçaları ortaya çıkarıldı. VURAL SAYGILI AYDIN — Aydın Müze Mü- durlüğü ile Ankara Üniversite- si Dil ve Tarih Coğrafya Fakul- tesi Klasik Arkeoloji Ana Bilim Dalı ö|retim üyelerinden Prof. Vedat îdil'in bilimsel başkanb- ğında sürdürulen Nysa antik kentindeki arkeolojik kazılann bu yılki bölümü tamamlandı. Aydın'ın Sultanhisar ilçesin- de bulunan Nysa'da yaklaşık bir ay süren kazılarda, kentin Roma çağına ait "Gymnasi- oo"unda, yapınm güney kıs- mındaki bir Bizans duvarı ile kemerli anıtsal giriş kapısına ait olan mimari üstyapı parçaları ortaya çıkarıldı. Karya bölgesinin önemli merkezlerinden olan Nysa, çok dik bir boğazın iki yanında ku- rulmuş romantik görünümlü bir antik kent. Nysa'da eğitim gören ünlü coğrafyaa ve gezgin Amasyah Strabon, antik kenti kısa ve öz bir biçimde anlatıyor. Strabon, Nysa'yı "Hızla akan ve derin bir boğaz oluşturan ır- makla ortasından ikiye bölun- müş bir tür çifte kent" olarak tanımüyor. Nysa antik kentinde ilk bi- limsel araştırmalar, 1907 yılın- da Almanlar tarafından başla- tıldı. Yaklaşık 4 yıl süren araş- tırmalardan sonra antik kentte, Kurtuluş Savaşf ndan önce Yu- nanlılann kısa süreli araştırma yaptıkları biliniyor. Son yıllar- da Izmir Müzesi'nin kentin "ti- yatro"su ile "Bouleuterion"unu yani meclis binasını ortaya çı- karttığı kazılann ardından, 1987 ve 1988 yıllannda Aydın Müzesi tiyatronun sahne kazı- sını gerçekleştirdi. Nysa antik kentinde bu yılki kazı çalışmalannı yürüten Prof. Vedat İdil, kentin mimarısinin antik çağlardaki kentsel plan- lama açısından çok önemli ve etkileyici olduğunu söyledi. Kentin, Athymbra adlı eski bir yerleşmenin yerinde M ö 3. yüzyılın ilk yansında Suriye Kralı Seleukos'un oğlu 1. An- tioches tarafından kurulduğu- nu ve Nysa adının Seleukos ai- lesinin bir üyesinden gelmiş olabüeceğinin düşunüldüğünü belirten İdil, "Nysa'nın kalın- tılan oldukça zengindir ve ya- pılann çoğu günümttze değin iyi bir şekilde korunmuşlardır. Bu vapıların pek çoğunun Ro- ma tmparatorluk devrinde ge- nişletildikleri ve değişikliğe uğ- rabldıklan anlaşılmaktadır" di- ye konuştu. Gençlerin spor yaptığı Gymnasion'un kuzeyinde bulu- nan Nysa Kütüphanesi'nin, Efes'teki ünlü Celsus Kütüpha- nesi'nden sonra Anadolu'daki en iyi korunmuş ikinci antik devir kütuphanesi olduğunu vurgulayan İdil, Nysa tiyatrosu- nun da kentin iyi konınmuş ya- pılanndan biri olduğunu belirt- ti. Prof. İdil, tiyatroda son yıl- larda yapılan kazı çalışmalan ile oturma sıralan ve sahnenin ait kısımındaki podyumlara ait frizlerin ortaya cıkanldığını kaydederek, "Bu frizlerdeki ka- bartmaiarda Dionysos'la ilgili mitolojik konular işlenmiştir. Nysa tiyotrosu MS 25-50 yılla- n arasında yapılmıştır. M.S. 2. yüzyılın sonunda sahne kısmı- nın yeniden düzenlenmiş oldu- ğu anlaşılmaktadır. Tiyatroda onarım çalışmalan halen SDrdüriilmektedir" dedi. HALK DÜŞMANLARI İMAN — İman'ı "Elite" ajansının sahibi "Modası niçbir zaman geçmeyen siyah bir kaşmir kazağa" benzetiyor. İman'ıntükenmeyen çekiciliği Dış Haberler Servisi — Guzel, başarılı ve ünlü olmak, pek çok genç kızın rüyası. Somalilı tman için bu ruya gerçek oldu. iman'ı 1975 yılında Nairobi'de keşfeden Amerikalı yüdız fotoğrafçı Peter Beard, onu "güzH" bulan ilk erkekti. O zamanlar tman Abdulmayid henüz 20 yaşındaydı. Peter Beard, Afrikalı prensesine ilişkin fantastik bir hikâye uydurarak onu New York moda ve kozmetiİc piyasasına tanıttı: "Bir zamanlar bir kız vardı... Doğu Afrika'nın ücra köşelerinden birinde yaşıyordu. Ardından meleyen bir keçi sürusüyle tozlu köy yolunun kavşağında durdu. Fotoğrafçının, onu göriir görmez, aklına bir fikir geldi. Bu kızı alıp Amerika'ya gotürecek ve onu bir fotomodel yapacaktı..." Beard'ün masalı tuttu. Ünlü "Revlon" kozmetik firması tman ile bir sözleşme imzalayarak yalnızca zencilere yönelik yeni bir kozmetik dizisini piyasaya çıkardı. Haberi veren haftalık Alman Stern dergisine göre yıllık geliri 500 bin doları bulduğu tahmin edilen iman'ı, "Harper's Bazaar" dergisi de Amerika'nın en güzel on kadınından biri ilan etti. 15 yıldan bu yana fotomodellik yaptığı halde dünyanın en seçkin modecıları bu efsanevi siyah kadınla birlikte çalışabilmek için âdeta birbirleriyle yarışıyorlar. "Elite" ajansının sahibi John Casablanca, îman'ın "tükenmeyen çekiciliğini" şöyle dile getiriyor: "Iman, hiçbir zaman modası gecmeyen siyah bir kaşmir kazağa benziyor." ile bir kimsenin ölümüne sebe- biyet veren şahıs iki seneden beş seneye kadar hapis ve 250 lira- dan 2 bin 500 liraya kadar ağır para cezasına mahkûm olur." Eğer "fiil" birkaç kişinin ölü- müne neden olursa ceza iki ka- tına çıkıyor ve dört yıldan on yı- la yükseliyor. Para cezası ise bin liradan az olmamak üzere belir- leniyor. Mahkemeler hapis ce- zasım da genellikle para cezası- na çeviriyor. Sağlık: Şehirlerarası yollarda meydana gelen trafik kazalann- da ağır yaralananlann dörtte bi- ri ilk bir saat içinde yaşamını yi- tiriyor. Bunun nedeni de yol gü- zergâhlannda sağlık tesislerinin bulunmaması, sürücülerin ve yurttaşlann ilkyardım teknikle- rini bilmemesi. Organizasyon: Trafik konu- su halen 9 kurumun sorumlulu- ğunda. lçişleri Bakanhğı, Ulaş- tırma Bakanhğı, Bayındırlık ve lskân Bakanhğı, Sağlık Bakan- hğı ve Milli Eğitim Bakanbğı bünyesindeki bu kuruluşlar ara- sında herhangi bir organizasyon bulunmadığını belirten Prof. Ege bu alanda bir bakanlık ku- nılmasını ya da bu kurumların tümünün koordinasyonunu ger- çekleştirecek bir organizasyona gidilmesini öneriyor. Trafik kazalan yaz aylannda önemli bir artış gösteriyor. Ör- neğin kesin olmayan istatistik- lere göre bu yıl ocak ayında 371 kişi ölürken, bu rakam haziran- da 548'e, temmuzda ise 705"e yükseldi. Bu rakamlar Emniyet Genel Müdürlüğü Trafik Istatis- tik Dairesi'ne ulaşanlar. Bunun dışında ağır yaralı olarak hasta- neye kaldınlan her dört kişiden biri de hastanede yaşamını yiti- riyor. Yaz aylanndaki artışa gerek- çe olarak yollardaki trafik akı- şının yoğunluğu kış aylanna gö- re daha fazla hız, gurbetçilerin gelişi, kırsal kesimden kente akış gösteTİliyor. Ocak-ağustos döneminde en fazla kazanın meydana geldiği il Kocaeli oldu. Bu kazalarda 252 kişi öldü, 13% kisi yaralan- dı. Anadolu Ajansı muhabirleri- rrtn trafik yetkililerinden aldık- lan bilgilere göre 1 Ocak-31 Ağustos 1990tarihleri arasında yt ilde meydana gelen trafik ka- zalarının bilançosu şöyle: Ege Bölgesi lzmir'de şehir içinde 4 bin 758 trafik kazası meydana geldi. Bu kazalarda 60 kişi öldü, 2 bin 304 kişi yaralandı. En fazla kazanın meydana geldiği yerler ise Şirin- yer-Buca arası (Menderes Cad- desi) ve Gaziemir-Karabağlar arasındaki Akçay Caddesi ola- rak belirlendi. Şehirlerarası yol- larda meydana gelen 876 trafik kazasında ise 82 kişi oldü, 1039 kişi yaralandı. Bölgede yer alan Manisa, Uşak, Denizli ve Muğla'da mey- dana gelen bin 703 trafik kaza- sında ise 140 kişi öldü, 1012 ki- şi yaralandı. Akdeniz Bölgesi Antalya'da yılın ilk 8 aylık döneminde meydana gelen 744 trafik kazasında 73 kişi öldü, 1105 kişi yaralandı. Yörede en fazla trafik kaza- sı, Antalya'nın Kepez girişi, ha- vaalanı civan, Kemer yolu ve çevre yolunda oldu. Isparta - Afyon karayolunun 15. kilometresi ile Büyükgokçeli kasabalannda yoğun olarak gö- rülen kazalarda ise 38 kişi öldü, 137 kişi yaralandı. Adana, İçel ve Hatay'da meydana gelen kazalarda da 295 kişi öldü, 3 bin 195 kişi yaralan- dı. En fazla kaza, E-5 karayo- lunun Adana-Mersin arasında- ki bölümünde görüldü. İç Anadolu'da 363 ölii Kayseri'de 8 ay içinde meyda- na gelen trafik kazalarında 166 kişi öldü, 699 kişi yaralandı. Aynı dönemde Afyon'da 48 ölü, 475 yaralı, Konya'da 43 ölü, 587 yarah tespit edildi. Böl- gede yer alan diğer illerde mey- dana gelen 665 trafik kazasın- da ise 106 kişi yaşamını yitirdi, 1707 kişi yaralandı. Karadeniz Bölgesi Karadeniz Bölgesi'nde yer alan Trabzon, Giresun, Gümüş- hane, Bayburt, Rize, Samsun, Ordu, Sinop, Amasya ve Kas- tamonu illerinde meydana gelen 946 trafik kazasında 262 kişi öl- du, 2 bin 484 kişi yaralandı. Diğer yerler Erzurum'da yıhn ilk 8 ayın- da 381 trafik kazası meydana geldi. Bu kazalarda 27 kişi öl- dü, 405 kişi yaralandı. En fazla kaza Erzurum-Kars karayolun- da oldu. Kazalann yoğun olduğu yer- ler, lstanbul - Bursa karayolu, Panayır, Ovaakça, lzmir - Bur- sa karayolu, Uluabat, Üçkurna- lar, Yenikaraağaç, Bursa - An- kara karayolu, Etbalık - Keleş, Kütahya - Eskişehir karayolu olarak saptandı. Felçli oğlunu izinle öldtirdti • LAS VEGAS (AA) — Kanserli bir baba, bir Las Vegas Mahkemesi'nin "intihara yardım etmesine" izin vermesinden sonra 21 yüdır felçli olan oğlunun hayatına son verdi. İzin karannı veren mahkeme, 1969'da geçirdiği bir kaza sonucu felç olan 31 yaşındaki Kenneth Bergstedt'in babasından, Nevada Yüksek Mahkemesi'nin bu tip intihara yardım kararlanyla ilgili kesin bir içtihat karan almasına kadar beklemesini istemişti. Las Vegas Sun gazetesinin haberine göre ileri derecede akciğer kanseri olan baba Robert ise yüksek mahkemenin karannı beklemeden harekete geçti. Oğlunun, kendisinden sonra ölmesi halinde bakacak kimsenin kalmayacağı korkusunu göz önüne alan baba Robert, uyku ilacı vererek Kenneth'i uyuttuktan sonra suni solunum cihazım fişten çekti. Karısı 1979'da ölen kanserli baba, 11 yıldu" felçli oğluna tek başına bakıyordu. Ortak ve genel sözlük • LEFKOŞA (Cumhuriyet) — KKTC'de düzenlenen uluslararası "Değişik Türk Toplumlan Arasında Dil ve Kültür Birliği" konulu sempozyum dün Lefkoşa'da başladı. KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş sempozyumda yaptığı konuşmada, "dil ve kültür birliğinin, ancak yazı ile beraber sürdürülebileceğini, değişik Türk toplumlan arasında dil ve kültür bağının güçlenmesinin istenmesi halinde her yerde ayrj harfleri, aynı yazı şeklini kullanmak gerektiğini" bildirdi. Sempozyumun ilk gün oturumlanna katüan Tngiltere, Belçika, Azerbaycan, Macaristan ve Türkiye'den gelen konuklar bir bildiri sunarken Azerbaycan Bilimler Akademisi öğretim üyesi Prof. Dr. Mamad Ahmedov da ortak ve genel bir sözlük önerisinde bulundu. Kaplumbağa ve fok şeııli^i • ANTALYA (AA) — Finike Belediyesi ile Türkiye Tabiatını Konıma Denıeği Antalya Şubesi'nce düzenlenen "1. Akdeniz Foku ve Kaplumbağa Şenliği" bugün yapılıyor. Finike Belediye Başkanı Nail Dülgeroğlu, şenlik kapsamında "Deniz kaplumbağaları ve Akdeniz foku ile taruşma gezisi" düzenleneceğini bildirdi. Dülgeroğlu, fokları ve deniz kaplumbağalannı gönnek isteyenler için bugün sabah saat 07.00'de Antalya'dan araba kaldıracaklannı ifade etti. Şenlik çerçevesinde "Deniz Kaplumbağalannın yaşam ve üreme alanlan", "Akdeniz fokunun yaşam koşullan" üzerinde konuşmalar da yapılacak. Konuşmacılar arasında, ODTÜ Sualtı Araştırma Grubu üyeleri yer alacak. Turizmve çevre • ÇEŞME (Cumhuriyet) — Türkiye Çevre Sorunlan Vakfı tarafından Çeşme'de düzenlenen "Türizm ve Çevre" konferansı dün sona erdi. 50'yi aşkın bilim adamının katıldığı toplantılar oldukça. tartışmalı geçti. Dünkü oturumda konuşan Wisconsin Üniversitesi'nden Prof. Fahriye Sancer, "sürdurülebilirlik" kavramma değinerek bunun bir bolge ya da toplumun varhğınm aslına uygun olarak korunup devam ettirilmesi olduğunu vurguladı. Türkiye Doğayı Konıma Vakfı Başkanı Zeki Bayer de dünyada "amaç turizm ise araç temizliktir" ilkesinin benimsendiğini kaydetti. SSCBuçağı kaçırıldı • HELSİNKt (AA) — Sovyetler Birhği'nde iç hat seferi yapan ve 19 yolcu ile 3 kişilik' mürettebat taşıyan bir uçak, dün sabah , Helsinki'ye kaçırıldı. Bu, hazirandan bu yana Finlandiya'ya kaçırılan uçüncü Sovyet uçağı oldu. 19 ve 24 haziranda Finlandiya'ya kaçırılan iki Sovyet uçağındaki hava korsanlan, SSCB'ye iade edilmişlerdi.