22 Aralık 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

GÖRÜŞ Yusuf Hacısüleyman Turizm Uzmanı yhacisuleyman@yahoo.com 28 ANTALYA BUGÜNÜN GÜNDEMİ TURİZM DEĞİL Türkiye’nin gündeminde turizmle ilgili konular en alt sıralara inmiş durumda. Ülkemizin gündemindeki bir numaralı konu bugün saat 24.00’te son bulacak olan Cumhurbaşkanı adaylığı ile ilgili önermelerdir. Bu konuda her şey söylendi. Taraflar netlik kazandı. Bazıları arada kaldı her zamanki gibi, “Ülke çıkarlarına mı yoksa kendi çıkarlarıma mı bakayım” ikilemi içinde bocaladı. Hatta belki de bu duyguların en şiddetlisi, toplumu bilgilendirme görevini asli bir görev olarak ele alması gereken medyada yaşandı. Büyükler sınıfına girenler, “büyük” olmanın sorumluluğunu yerine getirebildiler mi acaba? Yoksa “tarafsız” kalmayı mı yeğlediler, bu süreç boyunca? Yorumu size bırakıyorum. Çünkü biliyorum ki hepimiz bu konularda farklı düşünebiliyoruz. Bazen özü ve sözü tam ayırt edemeyebiliyoruz. Yönetimler ve seçimler bir ülkede turizm hareketini etkiler mi? Evet etkiler. Turizm sezonunun başladığı şu dönemde, Türkiye’deki siyasi yapı yurt dışı medyası tarafından yakından takip edilmekte ve bazen hiç ummadığımız konu veya sözler manşetten verilmektedir. Bu nedenle gerek cumhurbaşkanlığı, gerekse önümüzdeki genel seçimlerle ilgili çıkacak haberler ülkemize turist olarak gelmek isteyen veya gelen insanları olumlu veya olumsuz yönde etkiler ve kafalarında bir Türkiye imajı çizer. Kafalardaki imajı daha sonra değiştirmek çok zordur. Kendimizden de biliyoruz. Bu yazıyı başka birinin yanında okuyorsanız ona bazı ülke isimleri sayın ve o ülke ile ilgili aklına ilk gelenleri sıralamasını isteyin. İşte o ülkeyle ilgili kafasında yaratmış olduğu imaj budur. Bu imajda, insanın herhangi bir konudaki güveni sarsacak unsur varsa bilin ki o ülkeye gitmekte çekincesi olacaktır, “hadi oraya gidelim” dediğinizde. Güven duygusu çok önemli, üstelik bazen neden güven hissetmediğimizi tarif dahi edemediğimiz halde. Görevim gereği çok seyahat eden bir insan olarak gitmiş olduğum bazı ülke veya şehirlerde anlamsız bir şekilde kendimi güvende hissetmiyorum. Anlamsız derken tabi ki bunun bilinçaltına yerleşmiş bir imajdan kaynaklandığını söylemeliyim. Eğer bir ülkeye giden veya gidecek insan, fiziki (emniyet), dini, sağlık, etnik, politik yönlerden biri veya bir kaçı açısından kendini güvende hissetmiyorsa veya endişe duyuyorsa oraya gitmez. Kendi kendimize yaptığımız teste devam edelim... Yine yanınızdakine sorun, “En son gitmek istediğin ülke hangisi” diye. Göreceksiniz ki nedenlerini sorduğunuzda size yukarıda saydığımız ‘’güven’’sorunlarından birini veya birkaçını söyleyecektir. Bu soruyu Avrupa’da sorduğunuzda Türkiye ile ilgili akla ilk gelen imaj nedir acaba? Bu imaj içersinde hangi sebepler Türkiye seyahatine engel teşkil ediyor, kendini emniyette hissetmemek mi, dini farklılıktan korku mu, sağlık hizmetlerinden endişe mi, etnik, politik farklılıklardan duyulan endişe mi? Yoksa saydıklarımızın çoğundan biraz var mı bu güvensizlik içinde? Cumhurbaşkanlığı seçimi ile ilgili Türkiye haberleri ileriki günlerde çok yoğun bir şekilde yurtdışı medyada yer alacak. Dileriz ki bu duygulardan herhangi biri olumsuz yönde artmasın. ları, havuza girmeden önceki kullanılan ayak yıkama yerleri, gezinme alanları “hamama girenleri” terletiyor! Perge’nin neredeyse en güzel heykellerinin Güney Hamamı’ndan çıkmış olması anılan bu banyoların aynı zamanda sanat galerisi olarak ta işlev gördüğünün en büyük göstergesi. Pamfilya, Roma döneminde inşa edilen tiyatroları ile ünlenmiş bir bölge. Perge antik kentinin hemen girişinde, sol yanında yer alan GrekoRoman tarzındaki tiyatro da bunun en iyi örneklerinden. 14 bin kişilik tiyatro Grek tiyatro yapım tekniğini içerse de Roma döneminde yapılmış bir eser. Kocabelen tepesine yaslanmış bu görkemli yapı bugünlerde ziyaretçiye kapalı. Roma döneminde hemen hiç düşman istilası tehlikesi yaşanmadığı için Pergeliler, tiyatroları gibi spor yarışmalarının yapıldığı 12 bin kişilik stadyumlarını da şehir surlarının dışına yapmakta bir sakınca görmemişler. Günümüze kadar gelebilmiş Anadolu’daki en iyi stadyumlardan birisi olan Perge’deki yapı, “u” şeklinde, kuzeyden güneye doğru uzanan 234 metre uzunluk ve 34 metre genişlikten oluşuyor. Kuzey ucunda vahşi hayvan ve gladyatör dövüşleri için yapılmış özel bölmeler ve duvarlar var. En ilginci, stadyumun altındaki günümüzdekine benzer dükkanların varlığı. Bu dükkanlarda Artemis figürlerinin, çeşitli hediyelik eşyaların satıldığı biliniyor. Perge, yaşamını turizmin sağladığı hızlı kazançlara bağlamış; geçmişine, yaşadığı topraklara, doğaya saygı duymayı unutmuş biz PamfilyaKilikya karışımı olanlar ve dahi tüm Anadolu uygarlıklarının izini sürüp gelmiş “günümüz göçerleri” için arada sırada gidilip görülmesi gereken bir antik kent. Anımsatmakta yarar var; Perge’yi içinden çıkan eserlerin sergilendiği Antalya müzesi ile beraber değerlendirmek koşuluyla.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle