Katalog

Nr. 25 / 2007 22 JUNI 2007 Y9204 KURUCUSU: YUNUS NADİ (19241945) BAŞYAZARI: NADİR NADİ (19451991) D: 2 Euro, A: 2.70 Euro, B: 2.70 Euro, NL: 2.70 Euro, F: 2.50 Euro, DK: 20 Dkr, CH: 4.20 Chf 22 Temmuz Ve ABD... Yazıişlerindeki arkadaşlarımız habere ilk bakışta abartılı da görülse, güzel bir başlık bulmuşlar: “Washington’dan gözdağı!” ABD’nin eski Ankara Büyükelçisi Grossman, 22 Temmuz sürecinde Amerikan karşıtlığını seçim propagandası olarak kullananların Washington’da hoş karşılanmayacağını söylemiş. İlginç bir açıklama! Bir açıdan seçimlere dışardan müdahale gibi de yorumlanabilir, bir başka açıdan Amerikan karşıtlığının sandıkta prim yapması olasılığını dile getirir. Bilinen gerçek şudur: Türkiye’de Amerika’ya bakış, halk kitlelerinde olumsuzluğa doğru kaymakta, bu konudaki desteğin yüzde 10’lara düştüğü açıklanmaktadır. Sayın Grossman’ın ‘gözdağı’ ise olayın sevimsizliğine yeni bir boyut katmaktadır. Gerçekçi bir yaklaşımla, Türkiye’nin ne yazık ki büyük ölçüde dışa bağımlı bir devlete dönüştüğü söylenebilir; ekonomide IMF’ye ve AB’ye karşı boynumuzun kıldan ince olduğu görülüyor; bu yüzden içerde oluşan tedirginlikler azımsanamaz. ABD’yi bugün bile ‘stratejik müttefik’ sayan mantık ise devlette, hükümette ve partiler kesiminde ağırlığını hâlâ koruyor. Buna karşılık, yaşanan son olaylar nedeniyle, halk kesiminde Amerika’ya karşıtlık önüne geçilemez bir hız kazanmıştır. ? ABD’nin yönetiminde ağır basan etkili güçler Türkiye’yi gözden çıkarmışa benziyorlar. Kuzey Irak’ta egemen konumunda bulunan Bush yönetimi hem Türkiye’ye düşman terör örgütünü gözetir, hem de bu örgütün yuvalandığı üsleri korursa, bu davranışını Türkiye’deki kamuoyuna kim, nasıl açıklayabilir? 22 Temmuz seçimlerine giren bütün partiler bu konuda susmayı öngörseler bile, konu ister istemez açılacak, ortalığa saçılıp dökülecektir. İktidar partisi AKP’nin ABD ve PKK yanlısı tutumunu demokratik seçimlerde örtbas edebilmek, Sayın Grossman’ın uyarısına karşın kolay değildir. ? Amerikalı dostlarımız, bu gidişle, Türkiye’yi kaybetmek tehlikesiyle karşı karşıya olduklarının farkında mıdırlar? Eğer bu kayıp onlar için önemli değilse ve yeni Ortadoğu stratejilerinin gereğiyse, diyecek bir şey yoktur. Ancak ülkemizdeki aklı başında çevreler, AKP iktidarının bağlılığı üstüne bina edilen Amerikan stratejisinin bir çıkar yol olamayacağını düşünüyorlar. Türkiye ulusal çıkarlarını ve laik Cumhuriyetin varlığını eninde sonunda savunmak zorundadır. Bush yönetimi bu çıkarların ABD çıkarlarına ters düştüğünü düşünüyorsa bir yanlış hesabın içindedir. Türkiye’deki bankacılık sektörünün yüzde 42’si yabancıların eline geçti Oyakbank da gitti Hollanda bankasıyla anlaşma Yabancıların satın aldığı Türk bankalarına bir yenisi daha ekleniyor. Oyakbank’ın tamamı, ING Bank’a nakden 2 milyar 673 milyon dolara satılacak. Satış süreci, tarafların BDDK’den ve diğer ilgili mercilerden gerekli resmi onayları almasından sonra gerçekleştirilecek. Bankanın adı bir yıl içinde değiştirilecek, şube sayısı 450’ye çıkarılacak. Yüzde 3 pazar payı var Türk bankacılık sektöründe yabancı sermayenin payı son yıllarda tırmanışa geçti. Sektördeki yabancı payı yüzde 22.4 oldu. Borsada işlem gören bankaların halka açık kısımlarının yabancılara ait olan bölümü dikkate alındığında sektördeki toplam yabancı payı yüzde 38.8’e çıkıyor. Oyakbank’ın satılmasıyla sektörün yüzde 3’ü daha yabancılara geçmiş olacak. Haberi 9. Sayfada AKP iktidarı, Hudson toplantısının sorumluluğunu askere yıkma çabasında Senaryolu saldırı ABD Silahlı Kuvvetler dergisinde Türkiye’yi parçalayan haritaya tepki gösteremeyen AKP ve bazı medya kuruluşları, askeri yıpratmak için gerçek bir plan gibi basına sızdırılan Hudson Enstitüsü’ndeki “Türkiye senaryosuna” sarıldı. Bir yandan “Ciddiye alınmamalı” denilen senaryo, diğer yandan gündemde tutuluyor. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) ABD Silahlı Kuvvetler Dergisi’nde Emekli Albay Raplh Peters imzalı bir makaleye ek olarak yayımlanan ve Türkiye’nin parçalanmasını öngören haritayı görmezden gelen AKP iktidarı ve hükümet yanlısı basının, ABD’deki bir düşünce kuruluşunun “felaket senaryolarına” itibar etmesi soru işaretlerini de beraberinde getirdi. Hükümet ve özellikle de dinci basın, senaryoları askeri eleştirmek amacıyla kullanıyor. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ABD’deki muhafazakâr Hudson Enstitüsü’nün Türkiye senaryoları ile ilgili olarak “Deli saçmalarıyla uğraşmayın” yorumunu yaparken Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, toplantıya katıldığı ileri sürülen Genelkurmay Stratejik Araştırma ve Etüd Merkezi’nin (SAREM) Başkanı Tuğgeneral Süha Tanyeri ile Washington Askeri Ataşesi Tuğgeneral Bertan Nogaylaroğlu’nu hedef aldı. Gül, “Askerlerin toplantıyı terk etmeleri gerekirdi” diyerek dikkatleri askerlerin üstüne çekme çabası içine girdi. Hudson Enstitüsü’nün Türkiye senaryolarına verilen tepki, ABD’nin Türkiye’ye yönelik yaklaşımlarına ilişkin AKP’nin çifte standardını da ortaya koydu. Haberi 18. Sayfada F.Bahçe’de bir yıldız Carlos statta imza attı Fenerbahçe’nin Real Madrid’den transfer ettiği Brezilyalı yıldız Roberto Carlos Şükrü Saracoğlu Stadı’nda düzenlenen törenle Sarı Lacivertli kulüple 3 yıllık sözleşme imzaladı. Türkiye’de ilk kez statta taraftarlara açık olarak organize edilen imza törenini 5 bin Fenerbahçeli yandaş izledi. Törende F.Bahçe Başkanı Yıldırım, “Tarihi bir gün yaşıyoruz. F.Bahçe hep ilklere imza atar, bir ilke imza atarak, değerli bir oyuncuya ilk kez statta imza attırıyoruz” dedi. Brezilyalı yıldız ise “Benim rüyam bu formayla Şampiyonlar Ligi Kupası’nı kazanmaktır’’ şeklinde konuştu. Haberi 18. Sayfada C Fotoğraf AA Mezhep kavgası 75 can daha aldı Şiilerin kutsal mekânlarından Samarra’daki El Askeriye Türbesi’ne düzenlenen saldırıdan sonra, Sünni camilerine karşı başlatılan saldırılara Bağdat’taki Hanili Camisi’ni hedef alan bombalı eylemle karşılık verildi. Polis ve hastane kaynaklarına göre, Şii camisinin yakınlarında bomba yüklü bir aracın patlaması sonucunda en az 75 kişi öldü, 200’ü aşkın kişiyse yaralandı. Haberi 18. Sayfada Koç’un stratejisi Parlamentoda semah Avrupa Parlamentosu’nda düzenlenen Alevi Konferansı’na konuşmacı olarak katılan Alevi Bektaşi Federasyonu Genel Başkanı Özel, AKP hükümetinin Fethullah Gülen ve bazı tarikatlardan destek aldığını ve AKP’nin Sıvas katliamının arkasında durduğunu söyledi. AKP’nin şeriat düzenini hedeflediğini belirten Özel, Alevilerin ise laikdemokratik bir Türkiye’den yana olduğunu söyledi. Özel, Aleviliği siyasallaştırmak gibi bir hedefleri olmadığını kaydetti. Konuşmaların ardından semah dönüldü. Elçin POYRAZLAR’ın haberi 3. Sayfada Türkiye de büyük risk altında Küresel ısınmanın etkileyeceği ülkeler arasında yer alan Türkiye’nin de büyük risk altında olduğunu belirten eski ABD Başkan Yardımcısı Al Gore, “Türkiye’de kişi başına düşen karbondioksit emisyonu sürekli artıyor. Sanayiyi ve büyümeyi azaltmadan karbondioksit kullanımını azaltmanın yolları var. Umarım Kyoto Protokolü’nü imzalarsınız” dedi. Özlem GÜVEMLİ’nin haberi 6.Sayfada Migros satılacak Koç Holding’in üst yöneticisi Bulgurlu, Migros’un satışı dahil geleceğiyle ilgili her türlü stratejik alternatifi değerlendirmek için JP Morgan’a yetki verildiğini açıkladı. Ramstore’lar da satış kararı kapsamı içinde. Holding, enerji, dayanıklı tüketim, otomotiv ve finansal hizmetlere odaklanacak. Haberi 8. Sayfada